• Sonuç bulunamadı

Giderayak...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Giderayak..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

11 A Ğ U S TO S 1989

PENCERE

il9 l'Y % 'S

9

Giderayak...

İçerde ve dışarda, yerli ya da yabancı herkesin üzerinde bir­ leştiği bir gerçek var:

Özal ekonomisi çöktü.

Kimisi bu gerçeği daha ılımlı sözcüklerle dile getiriyor; kimisi daha bilimsel biçemi yeğliyor, ama sonuçta aynı kapıya çıkılıyor;, adını ister “dışa açılma", ister “Friedman modeli” ya da “IMF

şablonu" diye vurgulayın; (dilerseniz “liberal model” diye abar­

tabilirsiniz) 1980’lerde uygulanan ekonomi politikası yıkılmıştır. Ğzal’la simgelenen ekonomi modeli yıkılınca, Özal ayakta du­ rabilir mi?

Tonton da yıkıldı. +

Çok değil, daha birkaç yıl önce uluslararası kurumlar, “Özal

Türkiyesi"ni göklere çıkarıyorlar, örnek diye gösteriyorlardı. Ka­

pitalizmin ünlü odak noktaları, dergileri, uzmanlık kuruluşları Özal ekonomisini alkışlamıyorlar mıydı? Koleksiyonları karıştıranlar il­ ginç belgeler bulacaklardır. Çünkü Türkiye'de tatlısu aydınları, Tanzimat kafalılar ve Amerikancılar, gözlerini dışarıya dikmişlerdir, komprador kültürü beyinleri yıkamıştır; kendi gerçeklerimize böy­ le yabancılaştık.

Peki, bir yıl önce örnek diye gösterilen Özal ekonomisi nasıl oldu da çöktü?

Ekonomi kuşkusuz daha önce bu yola girmişti, ama kendi ak­ lımızı bir yana koyup yabancıların gözüyle Türkiye’ye baktığımız için ancak “dış ekonomik çevreler" karar verdikten sonra bizim ayaklarımız suya erdi:

Özal'ın yıkılışı, 26 Mart yerel seçimlerinde sandıkta da mü­ hürlendi. Halk, yüzde 80’iyle iktidara “hayır" dedi. Bir ülkenin halkı daha başka ne yapabilir? İnsanlar dağa mı çıksın? Ne var ki tatlısu aydınları, halk yüzde 80’iyle Özal’a karşı çıktıktan son­ ra bile ayılamadılar. Oysa halk 26 Mart seçimlerinde yalnız Özal ekonomisine değil, 12 Eylül modeline de “hayır" demiştir.

12 Eylül’ün son partisi de tasfiye edildi, ama parlamentodaki çoğunluğuyla direnmeye çalışıyor.

Durum böyleyken Özal hükümeti giderayak bir dizi karar aldı. Bunların çoğu parasal niteliktedir, "kambiyo rejimi"ne ilişkindir; bankalara, dışalıma, döviz trafiğine yönelik düzenlemelerdir. Ka­ baca özetlersek ithalat kolaylaştırılıyor, gümrük duvarları indiri­ liyor, yerli endüstriyi koruyan kimi engeller kaldırılıyor; serbest dövize doğru adımlar atılıyor; "liberal ekonomi” ye yönelik işlemler söz konusudur.

Ama kıymet-i harbiyesi ne?

1980’lerden beri ekonomide “üretim" kavramını unuttuk. Da­ ha doğrusu bir ülkenin ancak alınteriyle, üretimle, emek harca­ yarak kalkınabileceğini bize unutturdular; parasal önlemlerle her şeyin düzeleceği savunuldu. “Serbest piyasa” sihirli bir ilaçtı; bütün mekanizmaları devinime geçirir, dengeleri sağlar, köşeyi döndürürdü.

Bugünkü Türkiye’ye bu felsefeyle ulaştık; “falz-kâr-rant” top- lumuna dönüştük. Gelir dağılımı akla sığmaz bozukluktadır, enf­ lasyonun da körükleyicisidir, artık ne karar alsan kâr etmiyor, di­ kiş tutmuyor. Bu yapı üzerine hangi ekonomi politikasını oturta­ caksın da çöküntü duracak?..

Ne var ki liberal ekonomiye yönelik son kararlara büyük iş çev­ releri de karşı çıkıyor.

Oldu mu?

Bugün Türkiye’de en şaşkın kesimi kodaman işadamları oluş­ turuyorlar. Baylar, siz devletçiliğe karşı değil miydiniz? Devlet mü­ dahalesine karşı çıkmıyor müydünüz? Uzmanlarınızla, profesör­ lerinizle, dışardaki akıl hocalarınızla birlikte liberal ekonominin erdemlerini sayıp-dökerek serbest piyasa istemiyor muydunuz?

Bizim özel kesimin kodamanları, uzmanları, akıl hocaları, ya ne yapacaklarını bilmiyorlar ya kafaları karışık ya da akıllarını yi­ tirmişler.

Yitirmeseler Özal’ın peşine takılırlar mıydı? Özal’ın tarihsel iş­

levi, “dış ekonomik çevreler” adına Türkiye’de yerli endüstriyi

yerle bir etmektir.

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

bilmekteyiz: yoksul ülkeler ile zengin ülkeler arasındaki en bariz farklılardan biri de ilkinde sağlık çıktılarının ikincisine göre kötü durumda olması veya

Türkiye Yeşilleri Uluslararası çalışma Grubu, dünyanın en önemli kültürel miraslarından biri olan Bergama Sunağı'nın ait oldu ğu Bergama'ya geri gönderilmesini istedi..

Tarımda kimyasal gübre kullanımı gibi neoliberal politikaların dayattığı yanlış uygulamalara işaret eden Üzüm-Sen başkanı Adnan çobanoğlu, "Dayatılan yöntemlerle

1991 yılından itibaren Bursa Barosu çevre-Hukuk Komisyonu'nun aktif bir üyesi olarak çalıştı; çevre ihlallerinin hukuki olarak takibi için Büyükşehir

sonucudur. 385'te, yirmiüç ya~~na bast~~~nda, oldukça büyük ölçüde yeryüzünün yüzeyini ölçmek için gözlemler yapm~~ ; Khwârizm'in çe~itli yerlerinin enlemlerini

önlük için 2 m kumaş kullanmaktadır. Elindeki kumaşın tamamını kullanan terzi, kaç önlük dikmiştir?.. FEN VE TEKNOLOJİ SORULARI. 1-“Mantarlar

Bu araştırmada kanonik korelasyon analizi kullanılarak OMÖÖ’nün yönetime ilişkin öz-yeterlik, öğretimsel liderliğe ilişkin öz-yeterlik ve etik liderliğe

Türkiye'nin AB'ye katılımı ile beraber su kaynakları ve altyap ılarına (Fırat ve Dicle nehir havzaları üzerindeki barajlar ve sulama sistemleri, İsrail ve ona komşu ülkeler