• Sonuç bulunamadı

Kurumumuz Başkanı Reşit Saffet Atabinenin Pariste verdiği iki mühim konferans

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kurumumuz Başkanı Reşit Saffet Atabinenin Pariste verdiği iki mühim konferans"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TEMMUZ 1950 3

Kurumumuz

Pariste

Başkanı Reşit S a ffe t A tabinenin

verdiği iki mühim konferans

Türk Tarih Kurumu kurucu âzalanndan Reşit Saffet Atabinen’i okuyucularıma takdim etmeme ihtiyaç yoktur. Tarihçilik, turizm ve Avrupa memleketleriyle kültür münasebetleri­

mizi geliştirmek için yaptığı geniş ölçüde faali­ yet, bizce malûmdur. Fakat Fransa’da da ver­ miş olduğu konferanslarla memleketimizdeki ka­ dar tanınmış ve sevilmiş olduğunu, okuyucula­ rıma anlatmak isterim.

Reşit Saffet Atabinen, Türk-Fransız Komi­ tesinin çerçevesi içinde, Paris Güzel Sanatlar Akademisinde, “Akdeniz Medeniyetinde Türk-

lerin rolü” adlı bir konferans, Türk-Fransız Kül­

tür Cemiyetinin çerçevesi içinde de “Türk dostu

Pierre Loti” mevzulu diğer bir konferans ver­

miştir. Her ikisi de seçkin ve kalabalık bir din­ leyici kütlesi önünde verilen bu konferansların topladığı geniş alâka, Reşit Saffet Atabinen’in müessir kültür elçilerimizden biri olduğunu gös­ termekle kalmıyor, Fransada memleketimize olan dostluk ve sevginin gitgide daha geniş sa­ halara yayıldığını da meydana koyuyor.

“Akdeniz Medeniyetinde Türklerin rolü” ad­

lı konuşmasında sayın konferansçı, Türklerin Anadoluya gelişinden itibaren geniş bir tarih çağını ele alarak, Türk Milletinin siyasî ve İçti­ maî faaliyetlerini, sanat ve edebiyattaki verim­ lerini tahlil ile Türk medeniyet ve kültürünün öz karakterlerini tebarüz ettirmiştir. Türkiyenin Avrupa ve bilhassa Fransa ile münasebetlerini daima gözönünde tutan saym Atabinen, tarih boyunca bu iki millet arasındaki yakınlığa te­ mas etmiş ve Türklerin Akdeniz medeniyetinde nizam ve asayişin kurucuları, din ve itikat saha­ sında da geniş mikyasta tolerans sahipleri ol­ duklarına işaretle, Osmanlı imparatorluğunun yıkılışı sırasında hüküm süren ve hâlâ da izleri tamamen silinmemiş olan bazı Türk düşmanı görüşlerin ne kadar yersiz ve sakat olduğunu is­ pat etmiştir.

ikinci konferansında Reşit Saffet Atabinen meseleyi gene aynı zaviyeden ele alarak, görüş­ lerini Pierre Loti gibi seçkin bir Türk dostunun

etrafında toplamış ve kendi hatıralarının ışığı altında tamamen aydınlatarak, dinleyiciler üze­ rinde derin bir tesir yapmak imkânım bulmuş­ tur. Konuşmasında “ Milletler lâyık oldukları dostlara sahiptirler” sözü ile başlıyan saym Ata­ binen, evvelâ Lamartine’in, sonra da Loti’nin, Türkiyeye karşı körü körüne cephe almış bir Avrupada Türk Milletini müdafaa etmek, hakikî hüviyetini dünyaya tanıtmak için giriştikleri zor mücadeleyi anlattı. Loti ile şahsî temaslarına da­ yanarak, büyük romancının Türkiyeye olan sev­ gisinin âmil ve sebeplerini araştırırken, bu sev­ ginin, bazı dar görüşlü iddialara rağmen, ne îstanbulda geçirdiği maceraların güzel hatırası, ne de sönen bir medeniyete marazî bir temayül­ den ileri geldiği, bilâkis Loti’nin, Türkün ma­ zisine hayran olduğu kadar, istikbaline de gü­ ven beslediğini ve Türk Milletinin asaleti, veka- rı, alicenaplığı, müsamahası ve misafirseverliği için sevdiğini parlak misallerle açıkladı. 1914 ten 1923 e kadar olan karanlık senelerde Türk Milleti istiklâli için savaşırken, Avrupadaki menfiliğin gitgide şiddetini kaybetmesinde Pier­ re Loti ile Claude Farrere’in savundukları müs­ pet fikirlerin tesirini görmek mümkün olduğunu gösteren konferansçı, konuşmasına Loti’nin

“Fransa ile Türkiye birbirlerini sevmeye lâyık iki millettir” söziyle bitirdi.

Ayşe NUR

Yalova

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Balıkçı’nm romanlarında erkeklerini getirecek tekne­ lerin yelkenlerini g ö z le ­ mekten yorgun düşen sabırlı kadınlar da sonuna kadar yiğit ve kadın

Dünyadaki Ortodoks patrikleri arasında İstanbul Patriği "eşitler arasında birincidir." Bu konumu nedeniyle "ekü- menik" olması İstanbul Patriği'ne

25 yıl önce, gazetenin kapısın­ dan birlikte girdiğimiz arkadaşlarımızın çoğu emekliydi artık.. Bizde üç ay önce “em ekliler”

Toplum ve toplum, bu çağlarda verilen eğitimin de çocuğun zihinsel ve zihinsel gelişimi için çok önemli olduğunu ve bu nedenle de sadece çocuklara değil, ebeveynlere

Cidden mahallî ve millî, ay­ ni zamanda mühim kitaplar ver­ miş olan Hüseyin Rahmi’nin en büyük eseri olan “ Şıpsevdi” de “ Aşkı Memnu” kadar

TBMM’nin 1993 yılında toplam 693 saat çalışan milletvekilleri saat başına 3 milyar lira harcarken, önlerine gelen toplam 502 tasarı, teklif ve kararnameden

“ ... Although the losses of the Armenians are very great, those of the Turks in the course of the war have not been less. A German report gives 2,500,000 as the

Bu yasa önerisi yüksek bürokratları korumak için getiri­ len bir "nalıncı keseri yasas/”dır. ANAP adına “bürokrasi teorileri” uyduranların ve bu ya­