• Sonuç bulunamadı

Keman eğitiminde van türkülerini çalma ve yorumlama yöntemleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Keman eğitiminde van türkülerini çalma ve yorumlama yöntemleri"

Copied!
206
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

KEMAN EĞİTİMİNDE VAN TÜRKÜLERİNİ ÇALMA VE YORUMLAMA YÖNTEMLERİ

CANAN FİDAN

YÜKSEK LİSANS TEZİ

MÜZİK ÖĞRETMENLİĞİ BİLİM DALI

T.C.

GAZİ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ANKARA TEMMUZ, 2014

(2)

i

TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİSİ İZİN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek şartıyla tezin teslim tarihinden itibaren bir ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN

Adı : Canan

Soyadı : FİDAN

Bölümü : Müzik Öğretmenliği Bilim Dalı

İmza :

Teslim tarihi : 18.09.2014

TEZİN

Türkçe Adı : Keman Eğitiminde Van Türkülerini Çalma ve Yorumlama

Yöntemleri

İngilizce Adı : The Methods of Playing and Performing Van Folk Songs in Violin Education

(3)

ii

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım

tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada

belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu

beyan ederim.

Canan FİDAN

(4)
(5)

iv

TEŞEKKÜR

Eğitimim süresince beni yalnız bırakmayan, araştırma konusunun oluşturulmasından yazım ve savunma aşamasına kadar, fikir ve önerileriyle beni aydınlatan sevgili danışmanım, değerli hocam Sayın Prof. Şeyda ÇİLDEN'e;

Savunma aşamasında araştırmama katkı sağlayan değerli hocalarım Sayın Prof. Yılmaz ŞENDURUR ve Yrd. Doç. Dr. Kaan YÜKSEL'e;

Araştırmanın İsviçre’deki aşamasında yardımlarını esirgemeyen, eleştiri ve

önerileriyle katkıda bulunan değerli hocam Sayın Ord. Prof. Dr. Kemal AFŞİN’e;

Araştırma için gerekli olan yazılım programlarını öğrenmemde büyük payı olan Sayın Yrd. Doç. Dr. Barış KARAELMA’ya;

Yazım aşamasında sabır ve hoşgörüleriyle beni destekleyen dostlarım, yoldaşlarım Cihan CANBOLAT ve Ülkü ÇOBAN'a, araştırmanın her aşamasında ilgi ve desteğini hissettiğim Ayhan ERTEN’e;

Hayatım boyunca sevgi ve ilgisini bir an olsun esirgemeyen, eğitimim için yaptığı fedakârlıklarıyla beni onurlandıran babam Naci FİDAN’a, annem Sebiha FİDAN’a ve canım kardeşlerime sonsuz teşekkürlerimi bir borç bilirim.

(6)

v

KEMAN EĞİTİMİNDE VAN TÜRKÜLERİNİ ÇALMA VE

YORUMLAMA YÖNTEMLERİ

(Yüksek Lisans Tezi)

Canan FİDAN

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Temmuz, 2014

ÖZ

Bu araştırmanın amacı, keman eğitiminde Van türkülerini çalma ve yorumlama yöntemlerini belirlemekle birlikte, türküleri ezgisel ve yapısal özellikleri bakımından incelemek, kemanla seslendirmeye uygun hale getirmek, seslendirme sırasında karşılaşılan sağ el ve sol eldeki teknik zorlukları tespit etmek ve bu zorlukların giderilmesine ilişkin çözüm önerileri geliştirmektir.

Betimsel nitelikli olan bu araştırmada, nitel araştırma yöntemlerinden içerik analiz modeli kullanılmış; kaynak tarama yöntemi ve uzman görüşleri ile veriler toplanmıştır. Elde edilen bulgular tablo ve grafiklerle açıklanmış ve yorumlanmıştır.

Araştırmanın örneklemini oluşturan 25 Van türküsü; ezgisel ve yapısal özellikleri olan makam, usul, güçlü perdesi, ses genişliği, başlangıç-bitiş sesleri bakımından incelenmiştir. Türkülerin keman eğitiminde kullanılmasında, kemanın hangi teknik özelliklerinden, nasıl yararlanılabileceğine ilişkin çalma ve yorumlama yöntemleri, düzey, konum ve hedef davranışları belirlenmiş ve türküler notaya alınmıştır. Türkülerin çalma ve yorumlama yöntemleri ile kullanımı sırasında karşılaşılan sağ el (yay) ve sol el

(7)

vi

teknik zorlukları belirlenmiş; zorlukların giderilmesine yönelik çözüm önerileri geliştirilmiştir.

Bilim Kodu : Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı Müzik Eğitimi Bilim Dalı

Anahtar Kelimeler : Van Türküleri, Keman Eğitiminde Çalma ve Yorumlama Yöntemleri

Sayfa Adedi :130

(8)

vii

THE METHODS OF PLAYING AND PERFORMING VAN FOLK

SONGS IN VIOLIN EDUCATION

(M. A. Thesis)

Canan FIDAN

GAZI UNIVERSITY

INSTITUE OF EDUCATIONAL SCIENCES

July, 2014

ABSTRACT

The objective of this research is to determine the methods of playing and performing Van folk songs, analyse these songs in terms of their melodic and structural features, make them suitable for performing with violin, identify the technical difficulties on right and left hand encountered while performing and offer solutions related to these difficulties.

In this research, which is descriptive, content analyse model from quantative research methods is used and the data are collected with literature review method and expert opinion. The findings are explained and interpreted with tables and graphics.

25 Van folk songs which are the samples of this researh, are analysed in terms of their melodic and structural features such as; mode, tempo, strong sound, volume sonore and start-finish sounds. It is determined which technical features of violin can be used and how they can be used related to playing and performing methods, degree, status and target behaviors while using the folk songs in violin education and the songs are noted.

(9)

viii

The technical difficulties on right (bow) and left hand encountered while playing and performing are identified; and solutions related to these difficulties are offered.

Science Code : Department Of Fine Arts Music Teaching

Key words : Folk Songs of Van, Methods of Playing and Performing in Violin Education

Page Number : 130

(10)

ix

İÇİNDEKİLER

TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİSİ İZİN FORMU……….…………i

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI ……….………ii

JURİ ONAY SAYFASI……….…..iii

TEŞEKKÜR………..………...…....iv

ÖZ ………..………..………...………....v

ABSTRACT ………..………..………...………....vii

İÇİNDEKİLER ………..………...….…ix

TABLOLAR LİSTESİ………..………..………...……….…………....xv

ŞEKİLLER LİSTESİ ………..………..………...………...xvii

KISALTLAMAR LİSTESİ ………..………..………...………....xx 1. GİRİŞ ... 1 1.1. Problem Durumu ... 1 1.1.1. Problem Cümlesi ... 3 1.2. Araştırmanın Amacı ... 3 1.3. Araştırmanın Önemi ... 4 1.4. Varsayımlar ... 4 1.5. Sınırlılıklar ... 4 1.6. Tanımlar ... 5 1.7. İlgili Araştırmalar... 6

(11)

x

2. KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 11

2.1. Türk Halk Müziği ... 11

2.1.1. Türk Halk Müziğinde Türkü Formu ... 12

2.1.2. Türkü Formunun Yapısal Özellikleri ... 14

2.1.2.1. Dizi ... 14 2.1.2.2. Makam ... 15 2.1.2.3. Usul ... 16 2.1.2.4. Ses Genişliği ... 16 2.1.2.5. Durak Perdesi ... 16 2.1.2.6. Güçlü Perdesi ... 16

2.2. Van Yöresinde Halk Müziği Kültürü ... 17

2.2.1. Van Yöresinde Halk Müziği Derlemeleri ... 17

2.2.2. Van Yöresi Türkülerinin Genel Özellikleri ... 20

2.2.3. Van Yöresinde Halk Müziği Çalgıları ... 22

2.3. Keman Eğitimi ... 23

2.3.1. Sağ El (Yay) Teknikleri ... 25

2.3.1.1. Legato ... 26 2.3.1.2. Detache (Detaşe) ... 26 2.3.1.3. Foutte (Fuyette) ... 26 2.3.1.4. Martele ... 26 2.3.1.5. Staccato (Sıtakkato) ... 26 2.3.1.6. Spiccato (Spikkato) ... 27 2.3.1.7. Sautille (Sotiye) ... 27 2.3.2. Sol El Teknikleri ... 27

2.3.2.1. Entonasyon (Ses Temizliği) ... 27

(12)

xi 2.3.2.3. Çift Ses ... 28 2.3.2.4. Flageolet (Flajöle) ... 28 2.3.2.5. Glissando (Glisendo) ... 28 2.3.2.6. Vibrato ... 29 2.3.2.7. Ornament (Süsleme) ... 29

2.3.3. Keman Eğitiminin Türkiye’deki Gelişimi ... 30

2.3.3. Keman Eğitiminde Halk Türkülerinin Yeri ve Önemi ... 31

3. YÖNTEM ……….. ... 33 3.1. Araştırmanın Modeli ... 33 3.2. Evren ve Örneklem ... 33 3.3. Verilerin Toplanması ... 34 3.4. Verilerin Çözümlenmesi ... 34 4. BULGULAR ve YORUMLAR ... 35

4.1. 1. Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 35

4.1.1. Van Türkülerinin Makamlarına İlişkin Bulgular ve Yorumlar .... 35

4.1.2. Van Türkülerinin Usullerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 39

4.1.3. Van Türkülerinin Ses Genişliklerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ……….41

4.1.4. Van Türkülerinin Başlangıç ve Bitiş Seslerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ………..43

4.1.5. Van Türkülerinin Güçlü Perdelerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ………..46

(13)

xii

4.2. 2. Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 48 4.2.1. Van Türkülerinin Düzeylerine İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 49 4.2.2. Van Türkülerinin Konumlarına İlişkin Bulgular ve Yorumlar... 50 4.2.3. Van Türkülerinin Hedef Davranışlarına İlişkin Bulgular ve

Yorumlar ... 51 4.2.4. Ağrı Dağı’nın Suları Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 53 4.2.5. Ala Boz Dumanlı Şahım Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 55 4.2.6. Ali Paşa Ağıtı Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 57

4.2.7. Başkale Yolları Dardır Geçilmez Adlı Türküyü Çalma ve

Yorumlama ... 58 4.2.8. Ben O Yare Nasıl Selam Gönderem Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ……….... ... 60

4.2.9. Bir Çift Turna Gördüm Edremit Üstü Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 62 4.2.10. Bitlis Dağlarında Geyikler Gezer Adlı Türküyü Çalma ve

Yorumlama ... 64 4.3.11. Bu Dağın Oylumuna Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 66 4.2.12. Bu Vanlıdır Benim Adım Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama68 4.2.13. Çayda Kumlar Kaynaşır Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama…70 4.2.14. Çorabı Çektim Dizime Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama .... 71 4.2.15. Dağlarıma Karlar Yağdı Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama .. 73 4.2.16. Edremit’in Başına Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 75 4.2.17. Gün Olaydı Tan Olaydı Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 77 4.2.18. Kars’a Giderim Kars’a Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 79 4.2.19. Kız Saçların Saçların Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 81

(14)

xiii

4.2.20. Kure Koymuş Yol Üstüne Çıkrığı Adlı Türküyü Çalma ve

Yorumlama ... 82

4.2.21. Meyhaneyi Belada Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 83

4.2.22. Odam Kireç Tutmuyor Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 85

4.2.23. Pişik Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 87

4.2.24. Şu Tuşba’nın Gül Suları Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama .. 89

4.2.25. Turnalar Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 91

4.2.26. Urfa’ya Paşa Geldi Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 92

4.2.27. Yeni Hamamın Üstüyem Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama . 94 4.2.28. Zap Suyu Derin Akar Adlı Türküyü Çalma ve Yorumlama ... 96

4.3. 3. Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 98

4.3.1. Ritim Yapısından Kaynaklanan Teknik Yay Zorluklarına İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 98

4.3.1.1. Aksak Ritimlerden Kaynaklanan Zorluklar ... 98

4.3.1.2. Bağlama Tavırlarında Kullanılan Ritmik Kalıplar ve Senkoplardan Kaynaklanan Zorluklar .………..100

4.3.1.3. Karışık Düzümlerden Kaynaklanan Zorluklar ... 101

4.3.1.4. Metronom Hızlarının Kullanılmamasından Kaynaklanan Zorluklar ... 102

4.3.1.5. Çok Küçük Nota Değerlerinin Kullanılmasından Kaynaklanan Zorluklar ………...104

4.3.2. Söyleyişe Uygun Çalma Gereğinden Kaynaklanan Teknik Yay Zorluklarına İlişkin Bulgular ve Yorumlar………....105

4.3.2.1. Vurgulamadan Kaynaklanan Zorlukları ……….105

4.3.2.2. Aynı Hece Bağı İçerisinde Tekrar Eden Seslerden Kaynaklanan Zorluklar ... …107

(15)

xiv

4.3.2.3. Asimetrik Bağlardan Kaynaklanan Zorluklar ... 109

4.4. 4. Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... .112

4.4.1. Türkülerin Makamsal Yapısından Kaynaklanan Sol El Teknik Teknik Zorluklarına İlişkin Bulgular ve Yorumlar ... 112

4.4.1.1. Komalı Seslerden Kaynaklanan Zorluklar ... 112

4.4.1.2. Makam Dizilerinde Kullanılan Aralıklardan Kaynaklanan Zorluklar ... 115

4.4.2. Sol Elin Belli Bir Konumda Sabit Kalmasından Kaynaklanan Teknik Zorluklara İlişkin Bulgular ve Yorumlar ………116

4.4.2.1. 4. Parmakla Vibrato Yapmaktan Kaynaklanan Kaynaklanan Zorluklar ……….116

4.4.2.2. I. Konumda Çalınan Türkülerde Boş Tellerin Çokça Kullanılmasından Kaynaklanan Zorluklar ... 119

5- SONUÇLAR ve ÖNERİLER ... 121

5.1. Sonuçlar ……….… ... 121

5.2. Öneriler ……… ... 124

6- KAYNAKLAR ... 126

(16)

xv

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 4.1.1. Van Türkülerinin Makamlarına İlişkin Bulgular ... 37

Tablo 4.1.2. Van Türkülerinin Makamlarına Göre Dağılımı ... 38

Tablo 4.1.3. Van Türkülerinin Usullerine İlişkin Bulgular ... 39

Tablo 4.1.4. Van Türkülerinin Usullerine Göre Dağılımı ... 40

Tablo 4.1.5. Van Türkülerinin Ses Genişliklerine İlişkin Bulgular ... 41

Tablo 4.1.6. Van Türkülerinin Ses Genişliklerine Göre Dağılımı ... 42

Tablo 4.1.7. Van Türkülerinin Başlangıç-Bitiş Seslerine İlişkin Bulgular ... 43

Tablo 4.1.8. Van Türkülerinin Başlangıç Seslerine Göre Dağılımı ... 44

Tablo 4.1.9.Van Türkülerinin Bitiş Seslerine Göre Dağılımı ... 45

Tablo 4.1.10.Van Türkülerinin Güçlü Perdelerine İlişkin Bulgular ... 46

Tablo 4.1.11.Van Türkülerinin Güçlü Perdelerine Göre Dağılımı ... 47

Tablo 4.2.1.Van Türkülerinin Düzeylerine İlişkin Bulgular ... 49

Tablo 4.2.2..Van Türkülerinin Konumlarına İlişkin Bulgular ... 50

Tablo 4.2.3.Van Türkülerinin Düzey ve Hedef Davranışlarına İlişkin Bulgular ... 51

Tablo 4.3.1.Aksak Ritimlerden Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 99

Tablo 4.3.2. Bağlama Tavırlarında Kullanılan Ritmik Kalıplar ve Senkoplardan Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 100

Tablo 4.3.3.Karışık Düzümlerden Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 101

Tablo 4.3.4. Metronom Hızlarının Kullanılmamasından Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular... 102

(17)

xvi

Tablo 4.3.5. Çok Küçük Nota Değerlerinin Kullanılmasından Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 104 Tablo 4.3.6.Vurgulamadan Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 105 Tablo 4.3.7.Aynı Hece Bağı İçerisinde Tekrar Eden Seslerden Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 107 Tablo 4.3.8.Asimetrik Bağlardan Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 109 Tablo 4.4.1.Komalı Seslerlerden Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 113 Tablo 4.4.2. Makam Dizilerinde Kullanılan Aralıklardan Kaynaklanan Zorluklara

İlişkin Bulgular ... 115 Tablo 4.4.3. 4. Parmakla Vibrato Yapmaktan Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 117 Tablo 4.4.4. I. Konumda Çalınan Türkülerde Boş Tellerin Sıklıkla Kullanılmasından Kaynaklanan Zorluklara İlişkin Bulgular ... 119

(18)

xvii

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 4.1.1. Hüseyni Dizisi ... 35

Şekil 4.1.2. Hicaz Dizisi ... 36

Şekil 4.1.3. Mahur Dizisi ... 36

Şekil 4.1.4. Diğer Makamlara Örnek Dizi ... 36

Şekil 4.3.1 5/8’lik Ritme Örnek Türkü (Ben O Yare Nasıl Selam Gönderem) ... 99

Şekil 4.3.2. 7/8’lik Ritme Örnek Türkü (Şu Tuşbanın Gül Suları) ... 99

Şekil 4.3.3. 10/8’lik Ritme Örnek Türkü (Urfa’ya Paşa Geldi) ... 99

Şekil 4.3.4. Edremit’in Başına Türküsünden Bir Kesit ... 100

Şekil 4.3.5. Gün Olaydı Tan Olaydı Türküsünden Bir Kesit ... 101

Şekil 4.3.6. Başkale Yolları Dardı Geçilmez Türküsünden Bir Kesit ... 101

Şekil 4.3.7. Çorabı Çektim Dizime Türküsünden Bir Kesit ... 101

Şekil 4.3.8. Yeni Hamamın Üstüyem Türküsünden Bir Kesit ... 102

Şekil 4.3.9. Ala Boz Dumanlı Şahım Türküsünden Bir Kesit ... 103

Şekil 4.3.10. Kure Koymuş Yol Üstüne Çıkrığı Türküsünden Bir Kesit ... 103

Şekil 4.3.11. Yeni Hamamın Üstüyem Türküsünden Bir Kesit ... 103

Şekil 4.3.12. Ala Boz Dumanlı Şahım Türküsünden Bir Kesit ... 104

Şekil 4.3.13. Çayda Kumlar Kaynaşır Türküsünden Bir Kesit ... 104

Şekil 4.3.14. Bir Çift Turna Gördüm Edremit Üstü Türküsünden Bir Kesit ... 106

(19)

xviii

Şekil 4.3.16. Kars’a Giderim Kars’a Türküsünden Bir Kesit ... 106

Şekil 4.3.17. Pişik Türküsünden Bir Kesit ... 106

Şekil 4.3.18. Turnalar Türküsünden Bir Kesit ... 107

Şekil 4.3.19. Ağrı Dağı’nın Suları Türküsünden Bir Kesit... 108

Şekil 4.3.20. Ala Boz Dumanlı Şahım Türküsünden Bir Kesit ... 108

Şekil 4.3.21. Pişik Türküsünden Bir Kesit ... 108

Şekil 4.3.22. Başkale Yolları Dardır Geçilmez Türküsünden Bir Kesit ... 108

Şekil 4.3.23. Bir Çift Turna Gördüm Edremit Üstü Türküsünden Bir Kesit ... 109

Şekil 4.3.24. Bu Dağın Oylumuna Türküsünden Bir Kesit ... 110

Şekil 4.3.25. Bu Vanlıdır Benim Adım Türküsünden Bir Kesit ... 110

Şekil 4.3.26. Dağlarıma Karlar Yağdı Türküsünden Bir Kesit ... 110

Şekil 4.3.27. Odam Kireç Tutmuyor Türküsünden Bir Kesit ... 110

Şekil 4.4.1. Bitlis Dağlarında Geyikler Gezer Türküsünden Bir kesit ... 113

Şekil 4.4.2. Kız Saçların Saçların Türküsünden Bir Kesit ... 113

Şekil 4.4.3. Meyhaneyi Belada Türküsünden Bir Kesit... 113

Şekil 4.4.4. Zap Suyu Derin Akar Türküsünden Bir Kesit ... 114

Şekil 4.4.5. Bitlis Dağlarında Geyikler Gezer Türküsünden Bir Kesit ... 114

Şekil 4.4.6. Kız Saçların Saçların Türküsünden Bir Kesit ... 114

Şekil 4.4.7. Meyhaneyi Belada Türküsünden Bir Kesit ... 114

Şekil 4.4.8. Zap Suyu Derin Akar Türküsünden Bir Kesit ... 115

Şekil 4.4.9. Çorabı Çektim Dizime Türküsünden Bir Kesit ... 116

Şekil 4.4.10. Yeni Hamamın Üstüyem Türküsünden Bir Kesit ... 116

Şekil 4.4.11. Ağrı Dağı’nın Suları Türküsünden Bir Kesit... 117

Şekil 4.4.12. Bitlis Dağlarında Geyikler Gezer Türküsünden Bir Kesit ... 117

Şekil 4.4.13. Gün Olaydı Tan Olaydı Türküsünden Bir Kesit ... 117

(20)

xix

Şekil 4.4.15. Ağrı Dağı’nın Suları Türküsünden Bir Kesit... 118

Şekil 4.4.16. Bitlis Dağlarında Geyikler Gezer Türküsünden Bir Kesit ... 118

Şekil 4.4.17. Gün Olaydı Tan Olaydı Türküsünden Bir Kesit ... 118

Şekil 4.4.18. Ben O Yare Nasıl Selam Gönderem Türküsünden Bir Kesit ... 119

Şekil 4.4.19. Dağlarıma Karlar Yağdı Türküsünden Bir Kesit ... 120

Şekil 4.4.20. Kars’a Giderim Kars’a Türküsünden Bir Kesit ... 120

Şekil 4.4.21. Ben O Yare Nasıl Selam Gönderem Türküsünden Bir Kesit ... 120

Şekil 4.4.22. Dağlarıma Karlar Yağdı Türküsünden Bir Kesit ... 120

(21)

xx

KISALTMALAR LİSTESİ

Accel. : Accelerando Akt. : Aktaran Bkz. : Bakınız BY : Büyük Yay f : Kuvvetli fff : Çok Kuvvetli HÜ : Hacettepe Üniversitesi mf : Orta Kuvvet M.Ö. : Millattan Önce Rit. : Ritardando s. : Sayfa TDK : Türk Dil Kurumu

TRT : Türkiye Radyo Televizyon Kurumu

(22)

BÖLÜM I

GİRİŞ

Araştırmanın bu bölümünde problem durumu, araştırmanın amacı, araştırmanın önemi, varsayımlar, sınırlılıklar, tanımlar yer almaktadır.

1.1 Problem Durumu

Kültür tarihi göçler, yayılmalar, savaşlar, buluşlar, yaratmalar yoluyla toplumların, halkların ve ulusların birbirlerini kültürel yönden sürekli olarak etkilemelerinin örnekleriyle doludur. Kimi durumlarda bu etkilenme daha da yoğunlaşır.

Çağımızın günden güne gelişen teknik olanaklarıyla daha da hızlanan kültür değişimleri bizim toplumumuz için de belli bir ölçüde söz konusudur. Bir toplumda değişik faktörlerin etkisiyle görülen kültürel değişimler, çoğu zaman toplumun yapısındaki durağanlığı sarsarak yeni kültürel oluşumlara yol açar. Burada önemli olan söz konusu kültür öğesinin ya da değer sisteminin kalıcılık niteliği taşıyıp taşımaması, bir başka söyleyişle, evrensellik değerinin ağırlık derecesidir. Çünkü özünde kalıcılık taşıyan bir değer sistemi, bir kurum ya da davranış kalıbı zaten yeni gelişmeler içinde gömlek değiştirerek varlığını sürdürme yolunu bulur. Tersi, yani etkinliğini, görevselliğini, değişen yaşam koşullarıyla yitirmiş olan değerler ve öğeler artık ölü kalıplardan başka bir şey değildirler ve onları yeni baştan diriltmek olanaksızdır (Örnek’ten aktaran Sun ve Katoğlu, 1993, s.7).

Ulusların en büyük kültür değerlerinden biri olan geleneksel müzik sanatındaki değişim ve gelişim de başka kültürlerin ürettiği değerlerden etkilenmektedir. Bu durum müzik sanatının kültürler üstü gücünden kaynaklanmaktadır. Günümüzde gelişen teknolojiyle söz konusu etkileşim çok daha hızlı ve yoğun yaşanmaktadır.

Bugün çok yoğun yaşanan bu etkileşimin geleneksel müziklerimiz içindeki makamsal ezgi yapısını değiştirme süreci önemli bir araştırma konusu olmakla birlikte, bu etkileri içinde

(23)

2

barındıran Geleneksel Türk müziği eserlerinin eğitim müziğimize malzeme olarak kazandırılması da önem arz etmektedir. (Efe, 2009, s. 2)

Tura (Aktaran: Efe, 2009, s. 2) Türk müziğinin eğitim müziğimize malzeme olarak kullanılması hakkındaki görüşünü şu şekilde dile getirmektedir:

“Bugünün insanı bugünün sanatkârı olarak, sadece geçmişi tekrarlamakla vazifemizi yerine getiremeyiz. Bize düşen geçmişin mirasından, hız alarak çalışmak, bugünün tecrübelerini, imkânlarını, seferber ederek yeni bir birikim meydana getirmek ve devraldığımız mirası bizden sonrakilere çok daha zenginleşmiş olarak bırakabilmektir.”

Toplumlar, yok olmaktan kurtulabilmek ve kendilerine özgü kişilikleriyle var olabilmek için, kendi toplumsal değerlerini, toplumsal yapılarına ve yaşayışlarına uygun biçimde sürekli gelişme-değişme-yenileşme yoluna koymak; bu yolda çağdaşlaşmak zorundadırlar (Sun ve Katoğlu, 1993, s. 27).

Bu yoldan hareketle müzik eğitiminde Türk halk müziğinin temel alınması gereği, Cumhuriyet döneminden başlayarak bugüne dek sürmüştür. Türk Halk Müziğinin evrensel tekniklerle işlenip çağdaşlaşması açısından; günümüze kadar önemli çalışmalar yapılmış, önemli adımlar atılmıştır. Fakat bu çalışmaların tümüyle yeterli olduğu söylenemez (Çilden, 1982, s. 11).

Özellikle müzik eğitimcisi yetiştiren kurumlarda önemli bir öğe olan çalgı eğitiminde, Türk Halk Müziğinden yararlanabilmesi ve bu yolla çalgı eğitiminin etkinleştirilmesi konusunda yeterli sayılabilecek gelişmeden bahsetmek zordur. Bu konuyla ilgili çalışmalar sınırlıdır.

Ses eğitiminde olduğu gibi çalgı eğitiminde de öğrencinin kendi kültürünün ürünü olan türkülerle işe başlamak, eğitimin daha etkin olmasını sağlayacaktır. Ancak; bu konudaki yöntem farklılıkları yanında önemli bir eksiklik de dağar yönünden göze çarpmaktadır. Keman eğitimi için de durum aynıdır (Çilden, 1982, s. 11).

Müzik eğitimcisi yetiştiren kurumlarda, batı kökenli evrensel etüt ve eserlerin yanında Türk Halk Müziği’ne dayalı keman etüt ve eserlerinin seslendirilmesi, bu etüt ve eserlere yönelik yöre dağarcıkları oluşturulması hem Geleneksel Halk Müziğine uzak kalan öğrencilerimizi kendi müziği ile buluşturması hem de müziğimizin gelecek kuşaklara aktarılması açısından önemli ve gereklidir.

(24)

3

“Evrensel keman tekniklerinin, Türk folklorunun ürünlerinin çalınmasında kullanılmaları ile ortaya bir gerçek çıkmaktadır. Onları daha parlak ve daha kesin görünümde çalarak ifadelerini zenginleştirmek. Kendi folklorcularımızın müziksel tasavvurlarında olup ta gerçekleştiremedikleri ifade zenginliğini böylece elde etme ve örnek olarak ortaya getirme olanağı doğmaktadır. Bu da giderek, ülkemizde folklor temeline oturmuş, kendi ezgisel yapısından üretilmiş çok sesli sanat müziği yapıtlarını çözebilecek, kendi müziğimizin özelliklerine uygun bir keman tekniğinin oluşmasını hazırlayacaktır.”

Yapılan bu tanımlar ve görüşler doğrultusunda yöresel halk müziği bakımından, keman eğitimine yönelik araştırmaların sınırlı olduğu görülmektedir. Bu sebeple araştırmada; müzik eğitimine yararlı olduğu düşünülerek özü bozulmadan etkin bir biçimde çalınabilecek ve temel keman çalma tekniklerini öğrenciye kazandırmada yardımcı olabilecek Van Yöresi Türkülerinden oluşan küçük bir dağarcık oluşturulmuş, türküler yapısal bakımdan incelenmiş ve karşılaşılan tekniksel sorunlara çözüm getirilmiştir.

1.1. Problem Cümlesi

Keman eğitiminde Van türküleri çalma ve yorumlama yöntemleri ile nasıl kullanabilir?

1.2. Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın genel amacı; keman eğitiminde Van türkülerinin çalma ve yorumlama yöntemleri ile kullanımını incelemektir.

Araştırmanın genel amacına ulaşabilmek için şu alt amaçlara yanıt aranmıştır:

 Van türkülerinin makamları, usulleri, ses aralıkları, başlangıç ve bitiş sesleri nelerdir?

 Keman eğitiminde Van türkülerinin kullanılmasında, kemanın hangi teknik özelliklerinden, nasıl yararlanılabilir?

 Van türkülerinin keman eğitimi çalma ve yorumlama yöntemleri ile kullanımında karşılaşılan sağ el (yay) teknik zorlukları nelerdir?  Van türkülerinin keman eğitimi çalma ve yorumlama yöntemleri ile kullanımında

(25)

4

1.3. Araştırmanın Önemi

Bu araştırma;

 Keman eğitiminde Van türkülerinin evrensel keman çalma teknikleri ile işlenip akademik boyutlarda yer alması açısından önemlidir.

 Van türkülerinin keman eğitiminde kullanımı açısından yeterince incelenmemiş olması ve ilgili araştırmalara ışık tutması bakımından önemlidir.

 Geleneksel Türk Halk Müziğimizin evrensel boyutlara ulaşması, tanıtılması ve öğretilmesi gibi konularda bilimsel araştırma yapılması önemlidir. Ülkemizde bu konuyla ilgili çalışmalar oldukça sınırlıdır. Bu durum araştırmaya yön vermiştir.

 Gerek ülkemizin çeşitli bölgelerinde gerekse Van yöresinde keman eğitimi veren eğitimcilere kılavuz olması bakımından ve keman eğitimi repertuarına dağar oluşturması bakımından da önemlidir.

1.4. Varsayımlar

Araştırmada;

 Araştırma yöntemlerinin, araştırmanın konusuna ve amacına uygun olduğu,  Tarama yöntemi ile elde edilen kaynak ve bilgilerin araştırmayı desteklediği,  Van yöresine ait türküler arasında yapılan seçimin evreni temsil ettiği,

 Uzman görüşleri doğrultusunda elde edilen verilerin doğru olduğu varsayılmıştır.

1.5. Sınırlılıklar

Araştırma;

 TRT Repertuarına ve diğer yazılı kaynaklara kayıtlı, keman eğitimine, kemanın ses genişliğine ve tınısına uygun olduğu düşünülen Van yöresine ait 25 türkü ile,  Konuyla ilgili yapılan araştırmalar ve ulaşılabilen kaynaklarla,

 Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Bireysel Çalgı (Keman) Eğitimi Programı ile,

 Yüksek Lisans programı için ayrılan süre ve araştırmacının sağlayabileceği maddi olanaklarla sınırlıdır.

(26)

5

1.6. Tanımlar

Accelerando : “Giderek hızlanma” anlamına gelir (Say, 2005, s. 12).

Alıştırma : Teknik çalışma parçaları ya da bu parçaların uygulanmasıdır (Say, 2005, s.26). Allegro : “Çevik, dinç, neşeli bir çabuklukla” anlamına gelen hız terimidir (Say, 2005, s.

28).

Crescendo : Birbirini izleyen notaların ses bakımından giderek gürleşmesidir (Say, 2005,

s. 113).

Decrescendo: Birbirini izleyen notaların ses bakımından giderek hafiflemesi, sönmesidir

(Say, 2005, s. 144).

Dolce: “Tatlı, yumuşak” anlamına gelir (Say, 2005, s. 163).

Düzüm: Zamanın belirli oranlar içinde sürelere ayrılması veya düzgün oranlı sürelerden

oluşan kümelerdir. Düzüme “ika” da denilebilir (Sarı, 2009).

Mezzoforte: “Orta derecede güçlü” anlamına gelen gürlük terimidir (Say, 2005, s. 204). Metronom : Tempo belirlemeye yardımcı olmak üzere, değişik hızlara ayarlanabilen

sarkaç (Say, 2005, s. 344).

Piyano : “Çok hafif, yumuşak“ anlamına gelen gürlük terimidir (Say, 2005, s. 421). Ritardando : “Ağırlaşma, hızı azaltma” anlamına gelir (Say, 2005, s. 451).

Senyö : Bir tekrarın başlangıcında ya da sonunda kullanılan işarettir (Say, 2005, s. 469). Simile: “Aynı şekilde devam etme” anlamına gelir (Say, 2005, s. 479).

Türkü: Edebiyatta hece ölçüsüyle yazılmış ve halk ezgileriyle bestelenmiş manzume (TDK Resmi Web Sitesi).

(27)

6

1.7. İlgili Araştırmalar

Ülkemizde yöre türkülerinin araştırılması, incelenmesi üzerine yapılan çalışmaların sınırlı sayıda olduğu görülmektedir. Bu çalışmaları keman eğitimiyle sınırladığımız zaman ilgili araştırmaların parmakla sayılacak kadar az olduğu görülmektedir. Yöresel türkülerin araştırılması üzerine yapılan çalışmalar şu şekilde sıralanabilir:

Koç (2007) tarafından hazırlanan “Bir Yöntem Olarak Bölgesel Müziklerin Keman Eğitiminde Kullanımı“ adlı yüksek lisans tezinde halk ezgilerinin müzik eğitiminde kullanılmasına ilişkin görüşler açıklanmış, çalışmanın uygulama alanı olarak Doğu Anadolu’da Van ili seçilmiştir. Tez çalışması, bölgenin sözsüz halk oyunu ezgilerinin müzik eğitiminde kullanılabilirliğini ve söz konusu ezgilerin müzik öğrencilerinin müzikal yeterliliğine katkılarını ele almıştır. Araştırmada öğrencilerin halk oyunu ezgilerini sevmeleri ile bu ezgileri keman eğitiminde kullanabilmeleri arasında anlamlı bir ilişki olduğu ve keman çalgısında yaşanan sorunların yalnızca teknik nedenlerden kaynaklanmadığı ortaya çıkmıştır. Söz konusu ezgilerin, geleneksel yollarla yapılana benzer bir çeşitleme anlayışıyla düzenlenmesi gerektiği sonucu ortaya çıkmıştır.

Bulut (2001) tarafından hazırlanan “Sivas ve Yöresi Halaylarının Kültürel Çeşitlilik Açısından İncelenerek Keman Eğitiminde Kullanılması” adlı doktora tezinde Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği programında öğrenim gören keman öğrencileri üzerinde Sivas ve yöresi halay ezgileri materyal olarak kullanılmıştır. Bu halay ezgilerinden alınan motiflerden keman eğitimi için egzersizler üretmenin yanı sıra söz konusu halayların kültürel çeşitlilik açısından incelenmesine de araştırmada yer verilmiştir. Deneysel ve betimsel yöntemlerle elde edilen bulgular sonucunda, halay ezgilerinin keman eğitiminde kullanılmasında kemanın teknik özelliklerinden yararlanılabileceği, halay ezgilerinde kullanılan ses dizilerinden yararlanılabileceği ve öğrencinin keman eğitimi almadan önce çalmakta olduğu çalgıya başlama yaşının keman eğitimi sürecindeki avantaj ve dezavantajlarının dikkate alınması gerektiği ortaya çıkmıştır.

Alpagut (2001) tarafından hazırlanan “Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı’nda Türk Halk Ezgilerinin Kemana Uyarlanmasının Keman Eğitimi Yoluyla Müzik Öğretmenliği Eğitimine Yansıyabilirliği” adlı araştırmada seçilmiş olan Türk halk ezgilerin kemana uyarlamaya yönelik çalışmaları yapılmış ve bu çalışmalar

(28)

7

keman öğrencileri üzerinde uygulamaya koyulmuştur. Türk Halk ezgilerinin kemana özgü bilişsel, duyuşsal, devinişsel özellikleri geliştirmeye yönelik çözüm önerileri getirilmiştir. Akyürek’e (2002) ait “Trabzon’da Müzik Eğitimcisi Yetiştirmeye Dönük Lise ve Yüksek Öğrenim Kurumlarında Ege Türküleri Yoluyla Başlangıç Keman Tekniklerinin Öğrencilere Kazandırılması ve Bu Yaklaşımın Keman Eğitiminde Kullanılabilirliği” adlı yüksek lisans tezinde Ege türküleri yoluyla 20 keman öğrencisine performans testi ve anket uygulanmış, öğrencilerin hedefleri ve hedef davranışları gerçekleştirebilme düzeyleri belirlenmiştir. Verilerin değerlendirilmesi sonucunda başlangıç düzeyindeki keman tekniklerinin kazandırılmasında karşılaşılan problemler belirlenmiş ve Ege türkülerinin başlangıç keman eğitiminde kullanılabilirliği yönünde çözüm önerileri geliştirilmiştir. Kulaboğa (2007) tarafından yapılan “Ege Bölgesi Türkülerinin Afyon Kocatepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Türk Halk Müziği Bölümünde Verilmekte Olan Kabak Kemane Eğitimine Uygulanabilirliği ve Bu Çalışmanın Uzmanlar Tarafından Değerlendirilmesi“ adlı yüksek lisans tezinde müzik, Türk Halk Müziği, Türk Halk Çalgıları, Ege Bölgesi Türküleri ve Kabak Kemane Eğitimi üzerine bilgiler verilmiş; ders materyali olarak kullanılacak türküler tespit edilmiş ve görüşme yöntemi ile uzmanların konuya ilişkin fikirleri belirtilmiştir. Söz konusu kurumda verilmekte olan Kabak kemane eğitiminde uygulanan zeybek türkülerinin; sınıf ve çalgı düzeyleri göz önünde bulundurularak sınıflandırıldığı, 9 zamanlı usulün çeşitli mertebelerinden seçildiği, makamsal açıdan sınıf ve çalgı seviyesi göz önünde bulundurularak Türk halk müziğinde sıkça kullanılmış olan makamlardan oluşturulmasına dikkat edildiği, evrensel müzikte yaylı çalgı eğitiminde kullanılan tekniklerin birkaçının kullanıldığı bu anlamda tekni ve birliktelik oluşturmaya çalışıldığı ve metoda dayalı standart bir eğitimin olmadığı ortaya çıkmıştır.

İnciroğlu (1997) tarafından hazırlanan “Türkiyede’ki Müzik Eğitimi Bölümlerinde Türk Müziği Makamlarının Keman Çalma Tekniği Yönünden İncelenmesi“ adlı araştırmada Türk müziği makam ve dizileri incelenmiş, tampere ses sistemine göre düzenlenerek, keman çalma tekniği yönünden kullanılabilirlik derecelerini belirlemek üzere etüt ve alıştırmalar hazırlanmıştır. Hazırlanan bu alıştırmalar öğrenciler üzerinde uygulanmış, izlenim ve tespitlere bulunulmuştur.

(29)

8

Akpınar (1990) tarafından hazırlanan “Türk Halk Müziğinin Keman İle Seslendirilmesi” adlı araştırmada Türk halk müziğinin keman ile akademik bir düzeyde, sistemli ve bilimsel olarak nasıl seslendirilip yorumlanabileceği araştırılmıştır. Türk halk ezgilerinin yapısı ve halk çalgıları çalınma yöntemleri incelenmiştir. Daha sonra seçilen halk ezgileri üzerinde parmak numaraları ve yay ile ilgili çalışmalar yapılmıştır.

Nacakcı (2002) tarafından hazırlanan “Türk Halk Müziği Eserlerinin Viyola Eğitiminde Kullanılabilirliği” adlı yüksek lisans tezinde değişik bölgelere ait yetmiş türkü, sekiz yarıyıllık süreçte verilen viyola eğitiminin tüm dönemlerini kapsayacak şekilde viyolada çalmaya uygun olarak düzenlenmiş ve öğrencilerin başarısına yönelik sonuçlar elde edilmiştir. Betimsel ve deneysel yöntemlerle elde edilen bulgular sonucunda, öğrencilerin viyolaya olan ilgilerinin azaldığı dolayısıyla başarısızlıklarının arttığı, ese çalma ve yorumlamada sıkıntı çektikleri, çalgılarını meslek ve günlük yaşamlarında yeterince kullanmadıkları ortaya çıkmıştır. Sekiz yarıyılı içeren çalışmanın uygulanmasıyla, türkülerin eğitim kurumlarında ve halk arasındaki dinletilerde ilgi çekebileceği, öğrencilerin çalgılarını meslek yaşamları süresince verimli bir şekilde kullanabileceği, öğrencilerin eser yorumlamada müzikalitelerinin ve deşifre yeteneğinin geliştiği ortaya çıkmıştır.

Albuz (2001) tarafından hazırlanan “Viyola Öğretiminde Geleneksel Türk Müziği Sistemine İlişkin Dizilerin Kullanımı ve Bu Sistem Kaynaklı Çokseslilik Yaklaşımları” adlı doktora tezinde Türkiye’deki üniversitelerin Eğitim Fakülteleri Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümleri Müzik Öğretmenliği Programında yürütülen viyola öğretiminde Türk müziği ses sistemine ilişkin dizilerin kullanımı ve bu sistem kaynaklı çokseslilik yaklaşımları irdelenip değerlendirilmiştir. Deneysel ve betimsel yöntemlerle elde edilen bulgular sonucunda, viyola öğretiminde Türk müziği dizilerini tampere ses sistemine uyarlamak kaydıyla yararlanabileceği ve bu yaklaşımın çalgı öğretimi üzerinde daha etkili olduğu ortaya çıkmıştır. Araştırmada Türk müziğine ilişkin diziler; viyola-piyano ve viyola-viyola ekseninde üçlü, dörtlü, karma/özgün armoni ve kontrpuan yaklaşımlarına göre çoksesli hale getirilmiştir.

Daşer (2007) tarafından hazırlanan “Klasik Gitar Eğitiminde Makamsal Türk Ezgilerinin Kullanımı” adlı araştırmada Türk halk ezgilerinin kullanılma durumu kaynak tarama ve anket yoluyla elde edilmiş ve temel istatistik yöntemlerle açıklanmaya çalışılmıştır. Daha sonra araştırmacı tarafından klasik gitar eğitiminde kullanılmak üzere on iki halk ezgisi düzenlenmiş ve klasik gitar için örnek bir halk ezgileri dağarı oluşturulmuştur.

(30)

9

Araştırmayla doğrudan ilgili olmasa da Türkmen (2006) tarafından hazırlanan “Kütahya Türkülerinin Bireysel Ses Eğitimi Derslerinde Eğitim Materyalleri Olarak Kullanılabilirliğinin İncelenmesi” adlı doktora tezinde Bireysel Ses Eğitimi dersinin hedefleri doğrultusunda on türkü materyal olarak seçilmiş, on uzman tarafından ders vermekte oldukları öğrenciler üzerinde uygulama yapılmıştır. Daha sonra dersin hedefleri doğrultusunda hazırlanan değerlendirme ölçeği ile türkülerin dersin hedeflerini gerçekleştirmedeki etkililiği belirlenmiş ve istatistiksel yöntemlerle açıklanmıştır. Öğrencilere uygulanan anket ile ses türlerine göre verilen cavaplar ses arasında anlamlı bir ilişki olduğu sonucuna varılmıştır. Araştırmada; türkülerden Elif Dedim Be Dedim, Çömüdüm, Karanfil Oylum Oylum, Sarılı Yazma, Hisardan İnmem Diyor, Delhadır Başındayım, Sinanoğlu ve Ah İstanbul adlı türkülerin bireysel ses eğitimi ders materyali olarak kullanılabileceği ortaya çıkmıştır.

Görüldüğü gibi türkülerin evrensel müzik eğitiminde kullanımına dayanarak yapılan araştırmaların sınırlı olduğu ve elde edilen sonuçların verimli olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte sözlü Van türkülerini keman eğitiminde çalma ve yorumlamaya ilişkin bir araştırmanın bulunmadığı saptanmıştır.

(31)
(32)

BÖLÜM 2

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

Bu bölümde Türk Halk Müziği, Türk Halk Müziği’nde türkü formu, türkülerin yapısal özellikleri, Van yöresi halk müziği kültürü, Van’da halk müziği derlemeleri, Van türkülerinin genel özellikleri, keman eğitimi, keman eğitiminin Türkiye’deki gelişimi, keman eğitiminde halk türkülerinin yeri ve önemine ilişkin bilgiler yer almaktadır.

2.1. Türk Halk Müziği

Halk Müziği, halkların kendilerine has özelliklerinden kaynaklanan, halk kültürüyle bütünleşmiş ve halk kökenli geleneksel müzik türüdür. Halk müziği halkın yaşantısını ve beğenisini dile getiren, çoğunlukla sözlü müzik kapsamında yüzyıllarca kuşaktan kuşağa aktarılır ve bu kuşaklar tarafından benimsenir, gelenekselleşir.

“Alman müzik bilimci Hugo Riemann halk müziği kapsamında olan ezgileri;

 Ezgi ve sözleri kimin tarafından yapıldığı belli olmayanlar, anonim yapıda olanlar,  Birçok nedenle halk tarafından benimsenmiş ve halk ezgisi ifadesine bürünmüş olanlar,  Halk diliyle oluşmuş, melodik ve armonik bünyesi kolayca anlaşılan, belleğe kolayca

yerleşen, popüler özellik taşıyanlar, olmak üzere üç kategoride toplamıştır”(Hoşsu’dan aktaran Pelikoğlu, 2012, s. 17).

“Fransız müzik bilimci Michell Brnet’e göre, halk ezgileri, halk tarafından benimsenen ve sözlü gelenek biçiminde kulaktan kulağa aktarılmak suretiyle yayılan ezgilerdir. İngiliz müzik bilimci Prat’a göre, köylü ve halk arasından çıkıp, gelenek haline gelen ezgiler halk müziğini oluşturur”(Sümbüllü, 2006, s. 3)

(33)

12

Halk müziği paralelinde yapılan Türk Halk Müziği tanımlamalarına baktığımızda ise Türk folklorcu, müzikolog, derlemeci ve araştırmacı Halil Bedii Yönetken Türk Halk Müziği’ni şu şekilde açıklamıştır;

 Folklorik ve anonim bir karakter taşır ve çok zengin bir müzik türüdür.

 Modal ve metrik yönden olduğu kadar, yapı ve form bakımından da büyük özellik taşımaktadır.

 Söyleyeni belli değildir.

 Türk köylüsünün, Türk aşiretlerinin ve Türk âşıklarının müziğidir.(Emnalar, 1998, s. 25)

“Türk folklorcusu Muzaffer Sarısözen halk müziğini, halkın sahibini bilmeden çalıp söylediği, halkın ortak malı ve milli kültürü olan ezgiler olarak tanımlamıştır” (Emnalar, 1998, s. 25).

Yapılan bu açıklamaların ışığında Türk Halk Müziğini, Türk halkı tarafından benimsenen sözlü veya sözsüz gelenek biçiminde halk diliyle oluşmuş, kulaktan kulağa, kuşaktan kuşağa aktarılan, anonim yapıda olan veya olmayan ezgilerin bütünü olarak tanımlamak mümkündür.

2.1.1. Türk Halk Müziğinde Türkü Formu

Halk Müziğimizin en yaygın formu olan türkü 12. Yüzyılda Farsçada Türk’e ait anlamında Türki terimi olarak kullanılmış, daha sonra Türkçeleştirilerek Türkü halini almış ve günümüze kadar gelmiştir (Pelikoğlu, 2012, s. 21).

Bazı Türk boylarında Türkü farklı şekilde isimlendirilmektedir. Örneğin; Azerbaycan Türkleri “mahnı”, Başkurt Türkleri “halk yırı”, Kazak Türkleri “türki, türik ya da halık eni”, Kırgız Türkleri “eldik ır, türkü”, Özbek Türkleri “Türki, halk koşiği”, Tatar Türkleri “halık cırı”, Türkmen Türkleri “halk aydımı”, Uygur Türkleri “nahşa, koça nahşisi, Kumuk Türkleri “yır”, Nogay Türkleri “yır”, Karaçay-Malkar Türkleri “cır”, Irak Türkleri “beste, mahnı ya da halk türküsü”, Gagauz Türkleri “türkü”, Tuva Türkleri “kojamık, kojan”, Saha (Yakut) Türkleri “ırıa, Kosova Türkleri “türkü”, Bulgaristan Türkleri “türkü”, Altay Türkleri “kojon”, Kırım Tatar Türkleri “cır”, Çavuş Türkleri “yuri” olarak adlandırmıştır (Yıldızkaya’ dan aktaran Pelikoğlu, 2012, s. 22).

(34)

13

“Türkü Türk halk müziğinin en zengin ve en yaygın olan sözlü müzik biçimidir. Sözler genellikle hece veznindedir. Daha çok bir veya birkaç müzik cümlesinden oluşan türküler ölçülü (usullü) olarak yazılır. Sözler genellikle dört mısralı ve nakaratlıdır. Nakarat kısmı aynı zamanda ara nağme olarak çalınır. Türkü içinde zaman zaman usulsüz kısımlar da bulunabilir. Ülke çapında çok yaygın olan türküler konularına, sözlerine, ortamlarına, dizilerine, yörelerine ve çeşitli özelliklerine göre değişik şekillerde adlandırılır” (Yener, 2005, s. 75).

Türk halk bilimcisi, halk edebiyatı ve folklor araştırmacısı Prof. Pertev Naili Boratav türküyü; düzenleyicisi bilinmeyen, halkın sözlü geleneğinde oluşup gelişen, çağdan çağa ve yöreden yöreye içeriğinde olsun, biçiminde olsun değişikliklere uğrayabilen ve her zaman bir ezgiye konulmuş olarak söylenen şiirler biçiminde tanımlamıştır (Boratay’dan aktaran Say, 2005, s. 528). Öyleyse bir koşma, bir semai, bir destan ya da herhangi bir halk şiiri ezgiyle söylendiğinde türkü olur. Bu yüzden türkü formunun en belirgin özelliği melodisidir.

Türkülerin büyük çoğunluğunun söyleyeni belli değildir ya da ağızdan ağza söylenirken söyleyeni kaybolmuş ve böylece halkın ortak malı olmuştur. Ayrıca doğdukları yörenin özelliklerini taşımayabilirler; çünkü yayıldıkları bölgelerde bahsi geçen kişiler, yer adları, konular değişebilmektedir. Bu sebeple nerede doğduklarını saptamak güçleşir.

“Türküleri konularına bakarak sınıflandırma denemeleri sınırlı kalmakta, bütünü kapsayamamaktadır. Çünkü bireysel ve toplumsal her olay, her duygu ve düşünce türkü konusu olabilmektedir. Yine de genel bir sınıflandırma yapılabilir: Ninniler ve çocuk türküleri, doğa üzerine türküler, aşk türküleri, kahramanlık türküleri, askerlik türküleri, tören türküleri, iş türküleri, eşkıya türküleri, acıklı olaylarla ilgili türküler, güldürücü türküler, karşılıklı türküler, oyun türküleri, ölüm türküleri (ağıtlar) ve benzerleri.” (Say, 2005a, s. 529)

Türk halk müziğinde türküler serbest ritimli olan uzun havalar ve ritimli olan kırık havalar olmak üzere iki bölüme ayrılır. Uzun havaların genellikle ölçü ve düzümü serbesttir; fakat belli bir dizisi ve seyri vardır. Kırık havaların belli bir dizisi ve seyri olduğu gibi, belirli bir ölçüsü ve ritmi de vardır. Bu sebeple kırık havaların ritmi düzenlidir.

(35)

14

2.1.2. Türkü Formunun Yapısal Özellikleri

“Bütün sanat dallarında olduğu gibi, içinde güzelliği barındırma ve estetik kaygısı ile var olan müzik; taşıdığı duygu ve düşünceleri, kaynak ile alıcı arasında iletirken bazı yapısal özellikleri ile değerlendirilmektedir” (Bilgin, 2013, s. 4).

“Halk ezgilerinin incelenmesi konusunda etno-müzikologlar bugüne dek pek çok yollar denemişlerdir. Özellikle karşılaştırılmalı müzikoloji denemelerine kalkışan araştırmacılar, farklı insan topluluklarının farklı müzikleri arasında ortak noktalar arayıp bulmak amacıyla bir takım dayanak saptamaya, bir takım ölçütler belirlemeye yönelmişlerdir” (Tura’dan aktaran, Pelikoğlu, 2012, s. 41).

Bu bağlamda bir müzik eserinin yapısal özelliği; o eseri oluşturan ezgisel ve ritmik ölçütlerdir. Bir Türk halk müziği formu olan türkülerin de kendine has ezgisel ve ritmik yapıları vardır.

Halk müziği eserlerini oluşturan ezgisel yapılar; o eseri meydana getiren  Dizi,

 Makam,  Usul,

 Ses genişliği,

 Durak (başlangıç-bitiş sesleri),

 Güçlüsü gibi temel özellikleridir. Bu kavramların tanımları aşağıda verilmiştir.

2.1.2.1. Dizi

Ses perdelerinin belirli kurallara göre dizilmesidir. Ezgi kaynağını diziden alır; çünkü ezginin gezinme alanını dizi belirler.

“Tarih boyunca doğu ve batı müziklerinde çeşitli özgün diziler kullanılmıştır. Mod, ton gibi adlar taşıyan bu diziler, bir müzik sisteminin ürünüdür. Avrupa müziğinde majör ve minör sisteminin temeli olan diatonik dizi bir sekizli içinde belirli bir sırayla tam ve yarım perdeleri içerir. Ancak günümüze kadar çeşitli toplum ve ülkelerde kullanılmış diziler, sekiz perdeden oluşmayabilir” (Say, 2005, s. 159).

(36)

15 2.1.2.2. Makam

Geleneksel Türk müziğinde, kendine özgü komalı seslerin kullanıldığı özel bir ses sistemi vardır. Yüzlerce yıllık süreçte olgunlaşan bu ses sistemi içinde yüzlerce makam oluşmuş ve bu makamlarla binlerce yapıt bestelenmiştir. Bunların büyük bir kısmı unutulmuş, günümüze kadar ulaşamamıştır.

Makam, dilimize Arapçadan geçmiş olup “yer, mevki, durulan yer” anlamına gelmektedir. Türk müziğinde ise makam, bir durak ses ile güçlü ses etrafında gelişen seslerin bir araya getirilmesiyle oluşan yapıdır. İsmail Hakkı Özkan’a (2006, s. 94) göre makam; “Bir dizide durak ve güçlünün belirtilmek ve diğer kurallara da bağlı kalmak suretiyle nağmeler meydana getirerek gezinmeye denir.” “Türk musikisinde belli aralıklarla birbirine uyan mülayim seslerden kurulu bir gam içerisinde özel bir seyir kuralı olan musiki cümlelerinin meydana getirdiği çeşniye makam denir” (Karadeniz, 1983, s. 64).

Makam kavramı Batı müziği esaslarına göre tanımlanabilir ve tanımlar birbirleriyle karşılaştırılabilir. Türk müziğinde makam, bir dizinin işleniş biçimidir. Batı müziğinde ise, belirli aralıklar dizisidir. Aralıklar bir tonik sesten diğer tonik sese doğru düzenlenir. Örneğin; Re majör senfoni “Re” tonunda ve majör makamında bestelenmiş bir yapıdır. Makam ve ton, batı müziğinde veya Türk müziğinde o yapının tonalitesini belirler. (Pelikoğlu, 2012, s. 32).

“Bir makamı oluşturan üç temel öğe vardır:

 Dizi (ya da dizideki seslerin oluşturduğu aralıklar).  Durak.

 Güçlü (bu sonuncu kavrama “ortadurak” da denmektedir).

Makamı oluşturan bu üç öğeden birinin değişmesi durumunda makam da değişir.” (Say, 2005b, s. 331) Dizi, bir makamın içerdiği ses ve aralıkları gösterir. Durak, eserin bittiği karar sesidir. Güçlü ise; eser içinde en çok duyurulan sestir. Bu kavramlara daha sonra tekrar değinilecektir.

(37)

16 2.1.2.3. Usul

Usul vuruş süreleri birbirine eşit olan veya olmayan, kuvvetli, yarı kuvvetli ve zayıf zamanlardan meydana gelen ritim kalıplarıdır. Herhangi bir ezgisel motif oluşturabilmek için iki birim vuruş süreye ihtiyaç vardır. Bu durumda bir vuruşlu bir ezgi olmayacağı gibi bir vuruşlu usulün de olmayacağı sonucuna varılabilir (Yahya Kaçar, 2009, s. 24).

“Usul, zaman çizgisini birbirini takip eden kuvvetli ve zayıf vuruşlar ile bölen kalıptır” (Emnalar, 1998, s. 115). Türk halk müziğinde ritmik yapıya sahip eserler ana usuller, birleşik usuller ve karma usuller olmak üzere üçe ayrılırlar. Basit usuller 2, 3, 4 zamanlı ve bunların üçerli şekilleri, birleşik usuller 5, 6, 7, 8, 9 zamanlı, karma usuller ise 10 ve daha yukarı zamanlıdırlar.

2.1.2.4. Ses Genişliği

“Ses genişliği bir ezginin, bir dizinin veya insan ya da çalgı sesinin en kalın ve en ince sesleri ile sınırlı alandır. Örneğin; Türkmen bozlağının bir buçuk sekizli genişliği vardır. Bu da halk ezgileri için oldukça büyük bir genişliktir” (Özbek’ten aktaran, Pelikoğlu, 2012, s. 27).

2.1.2.5. Durak Perdesi

Bir dizinin veya makamın ilk ve son sesi ya da eserin bittiği karar perdesidir. Eserin bittiği sese tam karar da denir. Durak, bitiş hissini veren perdedir.

Kaçar (2009), makamı şu şekilde tanımlamaktadır: “Makam seyrinin bittiği, sonlandığı perdedir. Makamlarda bir tane karar (durak) perdesi bulunmaktadır. Makama seyir özelliği dikkate alınarak istenilen perdede başlanabilir ama istenilen perdede bitirmek mümkün değildir. Karar perdesi makamda bitiş hissinin en kuvvetli bir şekilde hissedildiği perdedir”.

2.1.2.6. Güçlü Perdesi

Makam içerisinde en çok duyurulan, süre olarak en uzun kalışların yapıldığı, basit makamlarda dörtlü ve beşlilerin birleştiği, birleşik makamlarda kimi zaman üçüncü derecenin de olduğu perdedir (Yahya Kaçar, 2009, s. 58).

(38)

17

2.2. Van Yöresinde Halk Müziği Kültürü

“Van ili Doğu Anadolu Bölgesi’nde, doğuda İran sınırı ile batıda Van Gölü arasındaki bölgede yer alır. Van’ı çevreleyen diğer iller kuzeyden güneye doğru Ağrı, Bitlis, Siirt, Şırnak, Hakkari olarak sıralanmaktadır. Kent merkezi gölün doğusunda, sahil ile Erek dağı arasında uzanan hafif meyilli arazi üzerinde kurulmuştur” (Van Valiliği, 2006, s.13). “Van ve çevresinin tarihi yapılan kazılar ve yüzey araştırmaları sonucunda M.Ö. 15.000-8.000 tarihlerine kadar uzanmaktadır. Bölgenin güneydoğu bölümündeki yüksek sahalarda yer alan birçok mağaranın duvarlarında resimler tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular bölgede kesintisiz bir kültürün varlığını ortaya koymaktadır” (Mangaltepe, 2009, s. 5). Tarihi “İpek Yolu” üzerinde yer alan ve 7000 yıllık geçmişiyle Van, tarih sahnesine çıkan birçok medeniyetin merkezi olmuştur. Bu medeniyetler sırasıyla; Hurriler (M.Ö. 3000), Urartular (M.Ö. 8. yy), Medler, İskitler, Persler, Makedonyalılar, Selökidler, Partlar, Romalılar, Sasaniler, Bizanslılar, Araplar, Emeviler, Ermeniler, tekrar Bizanslılar, Büyük Selçuklular, Ahlatşahlar, Eyyubiler, Harzemşahlar, Anadolu Selçukluları, İlhanlılar, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlılardır (Tan ve Turhan, 2001, s. 11). Osmanlıların Van’daki hâkimiyeti 1548 yılında, Kanuni Sultan Süleyman zamanında gerçekleşmiş ve 1555 yılında Osmanlı Devleti ile Safeviler arasında imzalanan Amasya Antlaşması’yla kesinleşmiştir (Kılıç’tan aktaran Aytekin, 2004, s. 245).

1. Dünya Savaşı sırasındaki Rus işgaliyle Van nüfusunun büyük bölümü daha güvenli illere göç etmek zorunda kalmıştır. İşgal sonucu kent küçülmüş, halk bölgeyi terk etmiş, nüfus oldukça gerilemiştir. 2 Nisan 1918’de Van tekrar Türklerin yönetimine geçmiştir. Şehir tümüyle yıkılmış, bu sebeple halk oldukça sağlam bağ evlerine yerleşmiştir. Şehir bu kesimde gelişmeye başlamış, 1923’te il merkezi olmuş ve nüfusu giderek artmaya başlamıştır (Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 1992, s. 3).

2.2.1. Van Yöresi’nde Halk Müziği Derleme ve Araştırmaları

7000 yıllık tarihi ve stratejik öneminin yanında kültürler arası bir köprü rolü oynaması, iç ve dış göçler dolayısıyla Van, halk müziği yönünden zengin bir konuma gelmiştir. Bine yakın ezgisi derlenen ilin halk müziği yeterince incelenmemiş ve gün ışığına çıkarılmamıştır (Tan ve Turhan, 2001, s. 5).

(39)

18

“Türkiye’nin kültür mozaiğinde önemli bir yere sahip olan Van, Türk Halk Müziğimize çok değerli eserler kazandırmıştır. TRT Türk Halk Müziği repertuarına bakıldığında Van’a ait 52 sözlü eser, 5 oyun havası, 4 uzun havanın repertuarda olduğu görülmüştür” (Yener ve Şen, 2004, s. 383).

Van türküleri üzerine ilk araştırma kente 1948 yılında folklor çalışmaları için gelen Prof. Dr. Ahmet Caferoğlu tarafından yapılmıştır. Gerçek anlamda ilk Türk halk müziği derlemesi ise, Ankara Devlet Konservatuarı’nın 1950’de Türkiye’nin birçok ilinde yaptığı derleme gezileri sırasında yapılmıştır. Derleme heyetini oluşturan Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve teknisyen Rıza Yetişen Van, Kars, Artvin, Ağrı ve Çorum illerinde çalışmış, 83’ü Van’a ait toplam 373 ezgi derlemiştir. Derlenen ezgilerin bir bölümü Muzaffer Sarısözen tarafından notaya alınmış ve Yurttan Sesler Topluluğu’nda icra edilmeye başlanmıştır (Tan ve Turhan, 2001, s. 14,16).

Ünal ve Şenel (Aktaran: Tan ve Turhan, 2001, s. 21) Van’da 1951 yılında Ankara Radyosu tarafından yapılan ikinci derleme hakkında şunları belirtmişlerdir: “27 Mayıs 1960 harekatını yapan Milli Birlik Komitesi, Türkiye’nin kültürel bütünleşmesini sağlamak amacıyla, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki yirmi ilden 800 kadar ezgi derlemiş, bu ezgilerden bir bölümü radyo sanatçıları tarafından notaya alınmış ve repertuara dahil edilmiştir.”

TRT Genel Müdürlüğü kurulduktan sonra 1967 yılında, “TRT I. Folklor Derleme Gezisi” düzenlenmiş, halk ezgilerinin bir bölümü daha derlenerek repertuara kazandırılmaya çalışılmıştır. Bu gezi çerçevesinde 1-15 Eylül 1967 tarihleri arasında Van’a gelen Muammer Sun ve Cenan Akın, on üç iş günü içinde 662 ezgi derlemiştir. Bu ezgilerin adları, kaynak kişileri ve başka özellikleri bir rapor halinde TRT tarafından yayımlanmıştır (Tan ve Turhan, 2001, s. 21).

Kültür Bakanlığı Milli Folklor Dairesi Başkanlığı da 1978’de derleme kapsamında bölgeye araştırmacılar göndermiştir. Bu araştırma kapsamında Yaşar Doruk bölgede kaynak kişileri Mehmet Bülbül, Mustafa Dokumacı ve Mehmet Koç’tan oluşan birçok ezgi derlemiştir. Derlenen ezgilerin bir bölümü Savaş Ekici, Ümit Bekizağa ve Halil Atılgan tarafından notaya alınmış ve Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanmıştır (Tan ve Turhan, 2001, s. 23).

(40)

19

“TRT’nin 1961 ve 1967 yılı derleme gezilerinde derlenen çok sayıdaki Van ezgisinden ne yazık ki çok azı dinlenip notaya alınmıştır. TRT repertuarına kazandırılmış olan Van ezgilerinin %90’a yakın bir bölümü sözlü halk müziği eserleri biçimindedir. Tüm bu birikim dolu çalışmaların şu andaki durumunu ortaya koyacak olan önemli bir bulgu ise, TRT repertuarında Van’a ait (2000 yılı kayıtları itibarıyla) 45 sözlü ve 15 sözsüz halk müziği ezgisi mevcuttur. Yani toplam üç büyük ve kapsamlı derleme gezilerinde sadece Van’dan derlenen sayı 900’lere ulaşırken Türk halkı bu bölge müziğinin sadece 60 kadarını tanıyabilme şansına sahip olabilmiştir” (Koç, 2007, s. 27).

“Van ili ve bağlı ilçelerin tamamını kapsayan derleme gezileri (Anadolu’nun diger bölgelerine oranla) neredeyse (su andaki durum itibarıyla) eli boş dedirtecek kadar az malzemeyle tamamlanabilmiştir. Tek bir kurumun sorumluluğuna verilen (o yıllarda) derleme görevleri, yurdun her yöresine ulaşabilecek kadar sayıca yeterli teknik donanımlı elemanlara sahip değildi. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin ezgi derlemeciliğinde, kaynaklık eden insanların özel çabaları sayesinde daha çok bugünkü duruma geldiğini de belirtmek gerekmektedir” (Koç, 2007, s. 27).

TRT sanatçı ve uzmanları dışında kişisel derlemeleriyle Ercişli Atakan Çelik ve Hüsamettin Subaşı pek çok Van türküsünü repertuara kazandırmışlardır. TRT sanatçı ve uzmanlarından Muzaffer Sarısözen, Mustafa Geceyatmaz, Ateş Köyoğlu, Nida Tüfekçi, Mehmet A. Özbek, Yücel Paşmakçı, Ali Canlı, Cemil Demirsipahi, Erkan Sürmen, Ahmet Yamacı, Mustafa Hoşsu, Altan Demirel, Mansur Kaymak Van türkülerini derleme ve notaya alma konusunda katkıda bulunmuşlardır. Bunun yanı sıra kişisel derlemeleriyle Ruhi Su, Ferruh Arsunar, Salih Turhan, Mehmet Kürşat, Süleyman Baran, Tuna Koç, Günay Şimşek, Ahmet Ulus, Arif Çelik, Cengizhan Akar, İlhan Erten, Mehmet Aldaşoğlu, Suat İnce, Mehmet Öcal ve Ramazan Mert Van türkü ve halaylarını notaya alarak Van halk müziğine önemli katkılarda bulunmuşlardır (Tan ve Turhan, 2001, s. 22,23).

2001 yılında yayımlanan “Van Halk Müziğine Giriş” adlı kitapta, Nail Tan ve Salih Turhan, Ankara Devlet Konservatuvarı derlemeleri, TRT derlemeleri, Kültür Bakanlığı derlemeleri ve son yıllarda yapılan kişisel derlemeler dahilinde notaya alınan Van türkü ve halaylarını tek kitap altında toplayarak önemli bir girişimde bulunmuşlardır. Kitapta 120 sözlü Van türküsü, 34 sözsüz ezgi (halay) ve 7 uzun hava bulunmaktadır. Türkülerin yanı sıra Van’da halk müziği araştırmaları, halk çalgıları, halk oyunları, Van halk müziğinin özellikleri ve bazı türkülerin hikâyelerine de önemli ölçüde yer verilmiştir.

(41)

20

Kişisel derlemesi ile Van halk müziğine önemli katkılarda bulunan diğer bir araştırmacı ise Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi M. Murat Oto’dur. Oto’nun 2013 yılında yayımlanan “Geçmişten Geleceğe Van Türküleri-I” adlı kitabında 245 Van türküsü bulunmaktadır. Oto, TRT arşivlerinden Muammer Sun ve Cenan Akın tarafından yapılan 1967 yılı derleme kayıtları üzerinde yaptığı detaylı araştırmalar neticesinde Van halk müziği repertuarına çok sayıda türkü kazandırmıştır.

2.2.2. Van Türkülerinin Genel Özellikleri

Türküler çoğunlukla kaynak kişilerden derlenir, kültürel miraslarımızın korunmasında ve yaşatılmasında, halk müziği ezgilerinin yöresel ezgi ve söz yapısını bilen, çalıp söyleyebilen kaynak kişiler önemli bir etkendir (Türkmen, 2009, s. 20).

Halk ezgilerini çoğu zaman belli coğrafi sınırlar içine hapsetmek mümkün değildir. Halk kültürü ürünlerinin coğrafi sınırları, il sınırlarına göre daha geniş veya da olabilir. Halk müziği derleme sırasında bir ezginin bir il veya ilçeden derlenmiş olması, o ezginin doğuş kaynağını belirlemek için yeterli değildir. Söz konusu ezgiye ve çeşitlemelerine başka illerde de rastlamak mümkündür. Van halk müziğine bu yaklaşımla eğildiğimizde Kars, Erzurum, Ağrı, Tunceli, Bingöl, Muş, Elazığ, Bitlis, Siirt, Hakkari, Şırnak, Diyarbakır, Batman ve Şanlıurfa illerinin kendi öz malı gibi görülen birçok türkünün Van’da da çağrıldığını söylemek mümkündür. (Tan ve Turhan, 2001, s. 5)

1. Dünya Savaşı ve 12 Eylül 1980 Darbesi sonrası Anadolu’nun içlerine göç eden Vanlıların büyük çoğunluğu geri dönmemiş; gittikleri şehirlere yerleşmişlerdir. Bununla birlikte Van, güneyden de göç almıştır. Halk kültürünün unsurlarından biri olan türküler de bu süreçten olumsuz etkilenmiş; ya yok olmuş ya da başka illerin repertuarına yazılmıştır. Vanlıların Diyarbakır, Şanlıurfa, Elazığ gibi illere göç etmesi, Van türkü repertuarının bu illerdeki türkü repertuarlarıyla çok benzerlikler ve çakışmalar olduğunu göstermektedir (Oto, 2013: s. XII).

1967 yılında TRT tarafından yapılan “1. Folklor Derlemesi” adlı derleme gezisinde Van’a gelen Muammer Sun ve Cenan Akın derlemenin sonuç raporunda bazı saptamalarda bulunmuşlardır. Raporu hazırlayan Sun, şunları açıklamıştır:

(42)

21

“Aynen orada, Van’da yaşayan adamlar söylüyorlar. Şimdi iç çalkalanma geçmiş tarihlerde olduğu gibi belki gelecekte de olur. Ermeni mezaliminden sonra Vanlılar çeşitli şehirlere dağılmışlar. Folklor derlemesinde bir şeyin dikkate alınması gerekiyor. Hani her tarafta bu ya, adamın mümkünse 3-5 göbek geriden oraya nereden geldiğin tespit etme meselesi. Umarım ki Saygun’un Elazığ’da derlediği “kevenk” türküsü Van’dan gelmiş olanların derlemiş olduğudur. Belki de değildir. Bilmiyorum. Yani bir tahmin olarak söylüyorum. Bunları öğrenmemizin bize yararı oldu. Bulduğumuz malzemenin oradan mı başka yöreye gittiği yoksa oraya mı başka yerden geldiği konusu üzerinde durduk. Genellikle Van’a dışarıdan gelen pek kimse yoktu. Yakın tarihte Siirt ve Hakkâri mıntıkalarından gelmiş çok az kimseye rastladık. Fakat daha ziyade Van ve ahalisinindi. O zaman biz Van müziği nedir diye aramak zorunda kaldık. Van’da iki önemli etki gördük. Bir tanesi Kürt müziği etkisi, Kürtlerden derlediğimiz müziğin yaygınlığı idi. İkincisi de Azeri müziğinin etkisi idi. Van müziğine ait eserleri, öyle sanıyorum ki ancak iki kişide bulabildik. Onlar da Anadolu’nun etkilerini taşımakla beraber, Azeri etkileri de taşıyan müziklerdi. Ve açıkça Azeri değildi, açıkça Kürtçe de değildi. Herhalde bunlardır Van müziği dedik. Gidilen yerin yerleşmesiyle, tarihiyle ilgili ön hazırlıklar herhalde biraz daha fazla yapılmalı. Yapılmazsa yerinde bu konuların araştırılması faydalı olur. Erciş mıntıkası bıçakla kesilir gibi.. (Eğer haritayı yükseğini düşünürseniz kuzey tarafta kalıyor.) Erciş Van’ın Erciş mıntıkasının sözlü folkloru ve oyunları büyük ölçüde Van’dan ayrılıyor. Van bir başka şekil arz ediyor. Biz bütün derlemelerimiz süresince, dediğim gibi folklor bilimi açısından bir de TRT’nin yararları açısından düşündük. Bütün çalışmalarımızda insani münasebetleri kurmamız yardımcı oldu.” (Aktaran: Oto, 2013, s. XIII)

Bütün bu sebeplerden ötürü Van halk kültürü bir yandan Azeri-Türkmen kültürü, bir yandan Anadolu-Türkmen kültürü ve bir yandan da Kürt kültürü etkisinde şekillenmiştir. Bir zamanlar Ermenilerin önemli yerleşim merkezlerinden biri olan Van ilinin halk kültürü Ermeni kültürünün etkisinde de şekillenmiş olabilir. Sosyo-kültürel olarak böyle çeşitli yapıda olan bir ilin türkülerinde de bu yapı kendini belli etmektedir (Oto, 2013, s. XV). Van türküleri çoğu kez halay esnasında ve müzik eşliği olmadan söylenir. Türküye başlayan, iki dize (bir beyit) veya tek dize söyler ve susar. Hemen ardından halaydaki bir başka oyuncu türkünün söylenen kısmını aynen tekrar eder. Tekrar işlemi tamamlanınca türküye başlayan, türküye bıraktığı yerden devam eder. Böylece bir türkünün sözleri iki kişi tarafından arka arkaya tekrarlanarak oyun süresince devam eder. “Demeli-Çevirmeli” denilen bu usulde türküyü okuyan kişiye “yırcı”, yırcıya eşlik edip sözlerini tekrar eden kişiye ise “kaytarıcı” denir (Alper, 2003, s. 65).

Bunlardan başka yörede adına “araba havası” denilen türküler ve duygu yüklü çeşitli uzun hava örnekleri de vardır. Araba havaları arabada söylenerek üretilmiştir. Bir dönem motorlu taşıtların henüz olmadığı ve taşımacılığın sadece kağnılarla yapıldığı yıllarda

(43)

22

bazen arka arkaya birkaç arabacının bir kentten diğerine yük taşıdığı olurdu. Uzun süren yolculuklarda sürücüler uykularını, sıkıntılarını ve yalnızlıklarını dağıtmak için türkü mırıldanırlardı. Birbirlerine çok yakın peş peşe yol alan arabacılar sıra ile türküye başlar, sesleri yorulana kadar devam ederlerdi. İşte bu şekilde araba sürerken ortaya çıkan ve gelişen türkülere yörede araba havaları denir (Alper, 2003, s. 66).

“Van türküleri içinde şekilsel açıdan her türden örneğe rastlamak mümkün olmakla birlikte, usullü türküler ağırlıktadır. Mani dörtlüklerinden kurulu olan türkülerin çokluğu dikkati çeker” (Uğurlu, 2006, s. 359).

Bazı dörtlüklerin sonuna kavuştak (nakarat) eklenmiştir. Bazen de mısraların sonuna kalıp sözler getirilmiş, bunlara kavuştak görevi verilmiştir. Van türküleri arasında az sayıda üçlüklerden kurulu olanlar da vardır. Birçok çeşitleme örneğine de rastlamak mümkündür. Türkülerin ana konuları aşk, tarihi-sosyal ve ekonomik olaylardır (Rayman’dan aktaran Tan ve Turhan, 2001, s. 39).

“Yöre ezgilerinin ritmik yapısı; 2, 3, 4 zamanlı karma usullerle bunların üçerli biçiminden (6/8, 9/8, 12/8) ve 5,6,7,8 zamanlı birleşik usullerden ve 10 zamanlı karma usullerden oluşur. İlde üç ses içinde seyreden türküler yanında 10-12 ses genişliğinde ezgiler de vardır. Kerem, Garip, Yanık, Emrahi, Şirvan, Tatyan, Muhalif, Beşiri, Zarıncı, Yahyalı Kerem makamlarında uzun havalar, hoyratlar, deyişler, türküler söylenir. Sözlü halaylar (güvenkler) genellikle yedi ses genişliğindedir. Ezgiler düz ve yalındır” (Yurt Ansiklopedisi’nden aktaran Tan ve Turhan, 2001, s. 40).

2.2.3. Van Yöresinde Halk Müziği Çalgıları

Van halk müziğinde kullanılan birçok çalgı vardır. Bunlardan başlıcaları böyle sıralanabilir:

 Tezeneli çalgılar: Divan, bağlama, tambura, cura.

 Üflemeli çalgılar: Zurna, dilli-dilsiz kaval, dilli-dilsiz düdük, çığırtma, mey.  Yaylı çalgılar: Kemane.

 Vurmalı çalgılar: Davul ve def (Yurt Ansiklopedisi’den aktaran Tan ve Turhan, 2001, s. 28).

Şekil

Tablo 4.1.1. Van türkülerinin makamlarına ilişkin bulgular
Tablo 4.1.2. Van türkülerinin makamlarına göre dağılımı
Tablo 4.1.3. Van türkülerinin usullerine ilişkin bulgular
Tablo 4.1.4. Van türkülerinin usullerine göre dağılımı
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

150 gösterebilmektedir. Böyle bir durumda yaşam doyumu yükselen bireyler kendilerini mutlu, coşkulu, yaratıcı, eğlenmiş ve psikolojik yönden güdülenmiş

Bu araştırmanın amacı lise öğrencilerinde aile (sosyoekonomik statü ve sosyal destek), öğretmen (sınıf içi disiplin, öğretmen desteği, öğretmen dönütü ve

Matematik Öğretmen Adaylarının Geometrik Cisimlere Yönelik Tanım ve Çizimlerinin İncelenmesi Examination of the Definitions and Drawings of Pre-Service Mathematics Teachers

Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yürürlükte bulunan 2021 yılında yayımlanan Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliği’nin dördüncü bölümünde yönetici

Araştırmanın analiz sonuçlarına göre Suriyeli mülteci öğrencilerin fen bilimleri dersine yönelik tutumlarının okula yabancılaşma üzerindeki etkisinde fen

Sınıf öğretmenlerinin COVID-19 salgın sürecinde uzaktan eğitim derslerinde yaşadıkları stres bir olgu olarak düşünüldüğünde, öğretmenlerin

Eğitim fakültesi öğrencilerinin teknoloji entegrasyonuna yönelik öz-yeterlik algılarının bölüm değişkenine göre değişiminin incelenmesi için öğrencilerin

Yapılan analizlerde deney ve kontrol kümesinin son test ölçümleri karşılaştırıldığında, smaç, parmak pas, manşet pas, alttan servis, üstten servis