Tanrının Rahmetine Kavuşan
Kıymetli Babamız
N A C İ K A S I M
m
vefalının
scnei
devriye»!
dolayısiyle
15 Mart 1964 Pazar günü, saat 14,30 da,
Üsküdar; Seyyid Ahmed Deresi Mezarlığı
Mescidinde, ruhu için, Kur’âm Keriym ve
Mersiye okutulacaktır.
Muhterem akraba, dost ve yakınlarımı
za saygılarımızla bildiririz.
AİLESİ
DİKKAT: Ü sküdarda, Yeni Cam i önünde. Kadı-
köyde, Kadıköy rıhtımı T ra fik bürosu önünde, sa a t
13 den 14 e k a d a r hususi otobüs bekletilecektir.
..
SAYFA:
8
Mart 1963. Evvelâ meşhur Sahaflar Çarşısında, sonra da |
Bâb-ı-âlide kurduğu müessese ile şahsen 70 senedenberi
l
bu memleketin irfanına hizmet eden Maarif Kütüphanesi =
sahibi aziz dostum Naci Kasim'in Allahın:
«Bana rücû ediniz» E
emrine icabet eylediği tarihtir.
Geçen sene — bir seyahat dolayısıyle— vefatından haberdar §
olamadığım için teessürümü kalemle izhar edememiştim, bu sene
Ebu değerli adamın ölüm yıldönümünde
onu yâd etmekle hem
Ehüznümü tazeliyor, hem de geçen seneki borcumu telâfi etmiş
Eoluyorum.
ENâci Kasim’le kaç senelik hukukum
vardır, bilir misiniz? i
Tam elli dört sene!..
EOnu merhum babasıyle Sahaflarda eski tarz bir kütüphanede |
yığınlarla kitaplar arasında iken tanıdım. O zaman o benden 6 yaş
Ebüyük olmasına rağmen ikimiz de tığ gibi delikanlı idik.
Ilak k âk lar Ç arşısındaki dükkân bir ilim deposu idi. M ükellef ve | m üzcllef b ir zat olan babası d ükkânda bir irfan senbolü gibi idi, h e r
¡jj
şey N aci’nin idaresinde idi. §
Onda bu hâzineyi tasarru f için öyle m utena b ir kabiliyet v ard ı k i Ş n e zam an b ulam adığım ız bir k itap için başım ız s ık ılırsa ona k o şa rd ık ... ş K itab ın ismibi birkaç defa te k ra r eder, o zam an ince sim asın ın h a tla rı 5
d ah a keskinleşir: E
— Biraz o tu r azizim, der, şimdi bulurum .
H akikaten o y ığ ın la rın arasın a b ir u zan ır, istenilen eseri eliyle ko y - E m uş gibi bu lu r u zatırd ı.
Nâcİ Kasim, yalnız kitapçı değildi, bilhassa k itabiyatcı idi. Y azıla- E cak bir eser, bir m akale, bir tenkid m evzuunda onunla istişare ederdik. §
— Nâci bey, sizde Ebül  lâ’n ın T ürkçe divanı v a r m ı?
— Ebül âlâ-iI-M uarrî'nin Türkçe divanı olmaz. Türkçeye neşren = tercüm e edilm iş bâzı şiirleri belki bulunur. F ak at onu A rapçadan o ku- E m alısın ız.
M em leketin ta b ’ h a y a tın ı b ir m ütehassıs k ad ar bilirdi. M üteferri- E ka, bulak ta b 'ıla rı h ak k ın d a söz sahibi idi.
Bizim m em lekette fik ir h ay atın d a bulunup da m ütehakkim k uvvetin 1
to k a d ın ı yem em eğe im kân v a r m ıd ır? Zulüm daim a ilm e m usallat ola- \
gelm iştir. İttih a t ve T erakkinin ö r f î İdaresi de S ultanahm et m eydanın- § daki M ehterhaneyi ilim, irfan ve kalem erb ab ı ile dolduruyordu. Bu \
m ünasebetle Nâci Kasim m erhum la m ahbes arkadaşlığı da ettik, geçm iş E zaman unuttum . Bir eserin ta b ’ındaıı dolayı m ı, yoksa İttih a tç ıla rın sa- E tılm asın ı men ettik leri b ir eser yüzünden mi onu da üç aya m ahkûm E etm işlerdi. M ehterhane M üdürü, olgun ve efendi bir zat idi. K alburüstü = şahsiyetleri m üdüriyet binasında «M er'iy-üI-H atır» k ısm ın a m isafir jj ederdi
Zavallı dostum uyandığı zam an bâzan k alk ar, pencerenin önünde E
gerinir, iştiyakla h ü rriy eti seyrederek: =
— Ah! derdi. Zam an ne k a d a r ağ ır y ürüyor, daha k ırk beş gün bu dört d uvar arasındayım .
Hem güler hem onu teselli ederek:
— Zaman ağır yürümez... derdik, hattâ fazla sür’atle gider.
Ne k ad ar doğru imiş. 1910, 1904... Bu elli k ü su r sene öylesine sü r’atle geçti gitti ki Nâci Knsim’i bile aldı götürdü.
1928 de gözlerini kaybetti, fak at Allah onun görm eyen baş gözlerinin yerine göreıı gönül gözleri olarak iki k ız evlât ihsan etti.
Onun gözlerini kaybetm esini büyük b ir tevekkülle k arşılam asın ın en m ühim sebebi bu iki m eleğin b ab aların ın üzerine k a n a t germ eleridir. Nâci Kasim kim bilir belki de «Ziyâüddin-i-K âşânî» nin gözlerini k a y l bettiği zam an söylediği gibi:
Z in h âr (Ziya) ilâc-ı-çeşm et nekünî Evzâ-ı-zem âne r â nediden höşter.
(S ak ın Ziya gözlerine ilâç eylem e. Z em ânenin halini görm em ek daha iy id ir.) dem iştir.
Nâci Kasim, B âb -ı-âlin in daim a m innetle anacağı b ir şahsiyettir. Onun aziz ru h u n a ithaf eylediğim fatih a la r irfa n h a y a tım ız ın m innet ve şükran borcudur.
i l l l l l l l l l l l l IIIMIIIIIIIIII l l l l l l l l İ li l II m i l m i l l i l i II I I I I I I I I I I I t l I t l I l l l l l l l l l l l l l l l l U I I I I I I I I I I H I l l l l l l ı ı ı ı ı ı m ı , , 11 ,| | | | „ , , „ |
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi