• Sonuç bulunamadı

Aşk mektupları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Aşk mektupları"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

5

M illiyet Pazar 25 M ayıs 1997 Sayı:27

A-N»L*A*T*I

Aşk mektupları

Siz hiç aşk mektubu yazdınız mı? Sevginizi apaçık ortaya koyan

bir metin... Diplomat şair politikacı Abdülhak Hamid Tarhan a

tutkun Lüsiyen Hanım ın mektupları yakında Oğlak Yayınlarından

çıkıyor. İşte tadımlık birkaç örnek.

L

üsiyen (Lucienne) Ha­nım (1894 - 1966) ve Abdülhak Hamid Tar­ kan (1852 - 1937) 1912’de ilk kez evlendiklerinde Lüsiyen 18, Hamid 60 yaşındadır! Ha- mid’in başından daha önce iki evlilik geçmiştir.

1920’de Abdülhak Hamid’i terkederek bir İtalyan kontu i- le evlenen Lüsiyen, eski koca­ sını unutamaz- Ona mektup yağdırır. Zaten yedi yıl sonra da kontes unvanını terkederek yeniden Hamid'e döner. Bü­ yük şair ölene kadar evli ka­ lırlar. Lüsiyen Hanım daha sonra yeniden evlenmez. Son evliliklerinden önce yazmaya ara veren Hamid, Lüsiyen sa­ yesinde tekrar yazmaya başla­ mıştır.

Bu ikili hakkında ilginç bir dedikodu vardır: Lüsiyen, İtal­ yan kontu ile Pera Palas’ta gerdeğe girerken Abdülhak Hamid bitişik odada kalmıştır!

Hamid kadınların çok be­ ğendiği bir erkek olmuştur. Londra’da büyükelçilik yaptığı sırada kadınlar onun için ölüp bitermiş. Örneğin bir barda erkekler kadınları ayartmaya çalışırken, kadınlar onun çev­ resinde toplanırmış. Bir gün bunun nedenini merak edip so­ ran bir gence şu cevap veril­ miş: “O bir kaplandır! ”

Bakalım “kaplan”a olan tut­ kusunu Lüsiyen Hanım nasıl kağıda dökmüş...

Pera Palas, Ekim 1920

Çıkmadan önce alelacele bir ke­ lime. Ancak sizi seviyorum di­ yebilecek kadar bir vaktim var.

• ••

Venedik, Ekim 1920

Sağ salim geldim, ama siz ol­ madan nasıl yaşayacağım?

• ••

Venedik, 1 Temmuz 1921

Efendiciğim,

Gözümün nura Efendiciğim, Mektuplarınızdan biri, muh­ temelen sondan bir önceki yo­ lunu şaşırmış ya da kaybol­ muş olmalı, çünkü kızıl saçlı bir kıza fena halde tutulduğunu­ zu söylüyorsunuz ve ayrıntılar için beni daha önceki m e k tu b u n u z a g ö n d e riy o rs u ­ nuz. Oysa bu önceki mektup benim elime geç­ medi ve sonuç ola­ rak ben sizin ünlü aşklarınız konusunda bilgisiz kaldığım ve özel­ likle de mektuplarınızın birini kaybetmiş olduğum için üzgü­ nüm. Mektuplarınız benim için bütün kızıllarınızdan, bütün sa­ rışınlarınızdan ve bütün esmer­ lerinizden daha değerli, çünkü ben sizin aşklarınızın değerini biliyorum, mektuplarınızın de­ ğerini ise çok daha iyi biliyo­ rum. Haydi Efendiciğim, gelin unutun Viyana Ay’ını şu güzel

İtalya Güneşi’nde. Ay’ınızı bir­ likte getirin, gökyüzü geniştir ve o yıldız için de yer buluna­ caktır! Çünkü neyin söz konusu olduğunu biliyomm ben. işte o- nun, benim yaptığım bir karika­ türü. O mu? Her gün, gelişinizi bildiren mektubunuzu bekliyo­ rum. Sizi bin kez kucaklıyorum Efendiciğim.

• ••

Venedik, 1 7 Kasım 1921

Niçin yazmıyorsunuz? Niçin bu şımarık ve kötü çocuk dav­

ranışları? Yaptıklarınız size ve bana yakışmıyor. • • • Venedik, 1 Ara­ lık 1921 Öfkeli ve mut­ suz ve hayal kı­ rıklığına uğra­ mış ve cesareti kırılmış durmu- dayım. Siz hiç kuşkusuz şairlerin en iyisisiniz, ama in­ sanların da en kötüsü.

• • •

Padova, 1 0 Mayıs 19 22

Birkaç günlüğüne Padova. Gu­ lu gulu gulu efendiciğim.

• • •

Venedik, 2 0 Mayıs 19 22

Efendiciğim,

Beni habersiz bırakmanız ne demek oluyor? Hangi sinek ısı­ rıyor sizi gene?

Yazınız, yazınız, efendi. • • •

Stresa, 3 0 Haziran 19 22

Efendiciğim,

Birkaç günlüğüne burada­ yım. “Venedik ve iğrenç Li- do’sundan” kaçtım. Aslında kendimden kaçıyorum ben. Ve­ nedik’e döndüğümde bir mek­ tup bulurum belki. Hiçbiri size ait olmayan mektuplar getiren postacıya katlanamıyorum.

Sizi kucaklıyorum ve seviyo­ rum, benim suskunum.

• • •

Venedik 2 0 Eylül 19 22

Efendiciğim,

Olayların gidişatından ne ka­ dar memnun olduğumu bir kez daha söylemek istiyorum size. Neşe ve sevinç içinde yüzüyo­ rum ve öyle bir Türk ruhu için­ de olduğumu hissediyorum ki kendim de şaşırıyorum buna!.. Beni getirdiğiniz bu ülkeye na­ sıl bu derece adapte olabil­ dim?.. “Vatan insanın mutlu ol­ duğu yerdir” derler. Türki­ ye’deki kadar mutlu olduğum başka bir yer var mı? Sanmıyo­

rum. Daha mutlu ve daha mut­ suz olduğum başka bir yer ol­ madı. (...) Gerçekten de benim benimsemiş olduğum vatanım Türkiye midir yoksa siz misi­ niz?.. Her neyse sizi sevdiğim gibi sevmek, sizden gelen ve sizden doğan her şeyi sevmek demektir. Ben sizin Turanlı ka­ nınızdaki bilinen ve bilnmeyen her şeyi kesinlikle kabul ediyo­ rum. (...)

• ••

Venedik, 2 8 Ekim 1 9 2 2

Utanmıyor musunuz? Bu cüm­ leyi bana yazmaya nasıl cesaret ediyorsunuz: “Sarhoşluk de­ vam ediyor...” Alkol ve yararla­ rı üstüne bu saçma sapan fikir­ lerinizle canımı sıkmayın be­ nim! Zehir zehirlemektene baş­ ka bir şeye yaramaz. Kendi kendiniz olmanız için içmeniz gerektiğini söylemeyin bana. Sizin gibi iyi, güzel ve zarif bir insanın içki içtiğinde nasıl bir kendi kendisi olduğunu bir bil­ seniz! (...)

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kamu İnternet Erişim Merkezleri, halk eğitim merkezleri, gençlik merkezleri, kütüphaneler, e-devlet hizmeti verecek hastane ve İŞ-KUR binaları gibi yerler, yerel

Bununla beraber 2011 yılı sonu itibariyle, Avrupa Komisyonu, çok daha kat ı yasalar için bir taslak direktif sunacak ve Avrupa Parlamentosu da bu taslağın kabul edilip

Bana şimdiye kadar adığım, bundan sonra da alacağım en değerli ödülü verdiniz, bir parkorman ödülü, sağ olunuz. Ya şar Kemal'in 8 Eylül Cumartesi günü Batman

Çokgenin kenar sayısı en az üç olmalıdır. Üç kenarı olan çokgene “üçgen”, n kenarı olan çokgene “n-gen” denir. Bütün kenarları ve bütün açıları eşit olan

VVERTHEİM asansörlerinin her üni- tesi; uzun yılların tecrübesi ile ve yapılan araştırmalar sonucunda, ka- lite ve fonksiyonda üstün, kullan- mada kolay olacak şekilde

Marsiyas, günümüzde sık sık düzenle- nen müzik yarışmalarının bugün için bi- lindiği kadarı ile ilk'i ile ilgilidir Zama- nımızdan 2700 - 2600 yıl önce yapılmış

Batıda temel başvuru kitapları arasında olan disertasyon sözlüklerinin Türkçe’de aynı ilkelerle yazılmış olanlarına rastlanılmamaktadır, ancak bazı

1 bütünde …… çeyrek vardır. 2 bütünde ……