• Sonuç bulunamadı

İşgalin 81. yıldönümü:İşgal günlerini yaşayan gazetemiz imtiyaz sahibi Berin Nadi, büyükannesinin kendilerine Bombardıman olacak dediği zaman duyduğu heyecanı anımsıyor:İstanbul'da sancılı günler

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İşgalin 81. yıldönümü:İşgal günlerini yaşayan gazetemiz imtiyaz sahibi Berin Nadi, büyükannesinin kendilerine Bombardıman olacak dediği zaman duyduğu heyecanı anımsıyor:İstanbul'da sancılı günler"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İstanbuTda sancılı günler

işgalin 81

.

yıldönüm ü

İSKENDER ÖZSOY

İşgal günlerini yaşayan gazetemiz imtiyaz sahibi Berin Nadi, büyükannesinin

kendilerine Bombardıman olacak ’ dediği zaman duyduğu heyecanı anımsıyor

95 yaşındaki gazeteci Rakım Ziyaoğlu işgale ilişkin

anılarını anlatmaya, “A cıyı ve dayağı çok iyi

Efendiler,

20 senesi hatırlıyorum. Tekme, tokat ve yumruklarla dövüldüğüm

leyinden evvel saat onda 0

nf ı 1 unuturum sözleriyle başlıyor. Ziyaoğlu,

makine başında şöyle bir

İtildik, kakıldık ve hakarete uğradık. İstanbul un

kurtulduğu haberini duyunca yer gök sevinç

çığlıklarıyla inledi” diyerek anlatmayı sürdürüyor.

telgraf verildi: Deraliye,

16/3/1920 Ankara’da Mus­

tafa Kemal Paşa Hazretleri­

ne, Bu sabah Şehzadeba-

şı’ndaki Mızıka Karako-

lu’nu Ingilizler basıp orada­

ki İngilizlerle askerler mü­

sademe ederek neticede

şimdi İstanbul’u işgal altına

alıyorlar... Manastırlı Ham-

di”

İstanbul’un emperyalist­

ler tarafından işgali, 81 yıl

önce bir kahraman tarafın­

dan Mustafa Kemal’e böy­

le iletilmişti. O acı günler,

yıllar İstanbul’un belleğine

mıh gibi çakıldı. İşgali yaşa­

yanlardan bazı son tanıklar­

la konuştuk. Tanıklar, işgal­

de çok acı çektiklerim, ezil­

diklerini, horlandıklarını ve

aşağılandıklarını anlattılar.

Söz onlarda. İlk tanık ro­

mancı

Cahit Uçuk.

1909 yı­

lında İstanbul’da doğan

Uçuk’un İstanbul’un işga­

liyle başlayan tarihi tanıklı­

ğına ilişkin anlattıkları şun­

lar:

“Sultanahm et’te oturu­ yorduk. Beznı-i Âlem Valide Sultan Mektebi’nin dördün­ cü sınıfında okuyordum. İş­ gali okulda öğrendik. Şehir birdenbire sessizliğe gömül­ dü. Mektebe giderken karşı­ mıza hep Senegal askerleri çıkardı. Şehirdeekm ek yok­ tu. Süpürge otu tohumun­ dan yapılmış ekm ek yerdik. Herkesin dili yara içindeydi Sokaktan geceleri bir tek in­ san geçmezdi. Ama silah ses­ leri çok duyuluyordu. Bu or­ tamda Gazi M ustafa Ke­ mal’in Anadolu’daki başa- nlaruu haber aldıkça sevini­ yorduk.

Halide Edib’in

Sul­ tanahmet m itingini de dinle­ dim. Annem önce izin ver­ medi. Çok yalvardım, so­ nunda dadım götürdü. Ca­ milere siyah bayraklar asıl­ mıştı. Halide Edip kürsüye çıktı. Bütün İstanbul ora­ daydı. Ona engel olamadı­ lar.”

Ziyaoğlu: Köle

muamelesi gördük

95 yaşındaki gazeteci

I-takım Ziya­ oğlu

işgale ilişkin amlanm anlatma­

ya,

“Acıyı ve dayağı çok iyi hatırhyo- rum. Tekme, tokat ve yumruklarla dövüldüğüm o günleri nasıl unutu­ rum ”

sözleriyle başladı. Ziyaoğlu

şunlan söyledi:

“Galatasaray Lise- si’nde okuyordum. İşgal haberini du­ yunca okulca çok üzüldük. 14 yaşın­ daydım. Bir gün, okulun hemen ya­ tımdaki yokuştan iniyordum. Birden ne olduğunu anlayamadan kendimi yerde buldum. Bir işgal askerinden kuvvetli yum ruk yemiştim. İşgalde hep köle m uam elesi gördük. İtildik, kakıldık ve hakarete uğradık. İstan­ bul’un kurtulduğu haberini duyun­ ca yer gök sevinç çığlıklarıyla inledi. İşgal donanm ası limandan kaçarca- sına gitti. Bir de kurtuluşun

asker-► 93 yaşındaki aktör Necdet Mahfi Ayral ise işgal

günlerini “İstanbul’un işgal edildiğini sokaklarda

ecnebi askerleri görünce anladık. O günlerde

Galatasaray Lisesi’nde öğrenciydim. B eyoğlu’nda

İngiliz Mecusi askerleri dolaşıyordu. Ingilizler

Boğaz’da karargâh olarak Çubuklu ve Paşabahçesi’ni

seçmişti” diye anlatıyor.

“Kurtuluş askerinin İs­ tanbul’a gel­ diği büyük günü hatırlıyorum. Millet Refet Paşa’yı görmek için Gülhane’den Beyazıt’a kadar toplanmıştı” Rakım Ziyaoğlu “Acıyı ve dayağı çok iyi hatırlıyorum. Tekme, tokat ve yumruklarla dövüldüm” dedi Fahriye Yen “Pencereden limandaki gemileri gördüm bir sabah. ‘Gâvurlar geldi’ diye ağlamaya başladım. 12 yaşındaydım’ dedi

N ecdet M ahfi Ayral, Perihan Ongan, C ahit Uçuk, Niyazi Tannan İstanbul’un işgal günlerini acıyla hatırlıyorlar, (soldan sağa)

dile getirdi:

“Paşa iskelede askerleri­ ni bırakmış fayton ile Do- ğancılar’a doğru çıkıyor­ du. Paşakapısı’na kadar yerlere halılar serilm işti. G elin Alayı sokağının önünde zafer takı kurul­ muştu. Biz Feyz-i Hürriyet M ektebi öğrencileri Pa- şa’yı karşılamaya hazırdık. Bana bir muhafaza verdi­ ler. İçinde altın suyuna ba­ tırılm ış çatal, bıçak ve ka­ şık varm ış. O nlan Refet Paşa’ya hediye edeceğim . Beni faytona bindirdiler. Paşa yanına oturttu. Hedi­ yeyi aldı, faytonun körüğü­ nün üstüne koydu. Karde­ şim

Nezih Savaşkan

da Re­ fet Paşa’yı karşdayanlar arasındaydı. Üsküdar hal­ kı anlatılm az bir sevinç içkideydi Her yerde taklar kurulm uş, davullar çalı­ yor; gündüzleri eğlenceler, geceleri de fener alayları düzenleniyordu.”

Tarman: İşgal

askeri sertti

terinin İstanbul’a geldiği büyük gü­ nü hatırlıyorum . M illet

Refet Pa-

şa’yı

görmek için Gülhane’den Beya- zıt’a kadar toplanm ıştı. Paşa, Dol- m abahçe Sarayı’na gittiğinde de ay­ nı kalabalık vardı.”

Berin Nadi: çok

sıkıntılar çektik

Cumhuriyet gazetesinin imtiyaz

sahibi

BerinNadi’nin

İstanbul’un iş­

gal günleriyle ilgili anılarında sıkın­

tılı günler saklı, işgalde yedi yaşın­

da olan Berin Nadi o günler hakkın­

da şöyle konuştu:

“O yıl bir ameliyat geçirmiştim. İş­ galle ilgili oiarak ilk hatırladığım ağa­ beyimin yüzüydü. Ağabeyim eve ge­ lirken İngiliz askerlerine rastlam ış, askerler yüzüne eldivenle vurmuş. Eve geldiğinde yüzü hâlâ kıpkırmı­ zıydı. Onu öyle görünce çok heyecan­

landım. Çok sıkıntılar çektiğimizi de hatırlıyorum. Büyükannem,

‘Bom­

bardıman olacak, haydi sığınağa ine­

lim’

derdi., çok heyecanlanırdım. O zamanlar Sultanahmet’te oturuyor­ duk. Sokakta işgal askerleri dolaşı­ yordu.

Acı günleri yaşayanlardan biri de

dünyanın en yaşlı aktörü

Necdet M ahfi Ayral.

93 yaşındaki Ayral, o

günlere ait anılarına ilk paragrafı

şöyle açtı:

“İstanbul’un işgal edildiğini sokak­ larda ecnebi askerleri görünce anla­ dık. O günlerde Galatasaray Lise­ si’nde öğrenciydim. Beyoğlu’nda İn­ giliz Mecusi askerleri dolaşıyordu. İn- gjlizler Boğaz'da karargâh olarak Çubuklu ve Paşabahçesi’ni seçmişti. İngiliz ve Fransız askerleri Beyoğ­ lu’nda geçit resmi yapar gibi kalaba­ lık yürürlerdi. Alışverişlerini de top­ luca yaparlardı. Şehirde daha çok ka­

racı askerler görülüyordu. Liman, iş­ gal kuvvetlerinin gemileriyle doluy­ du. Galatasaray Lisesi öğrencileri ola­ rak çok üzgündük.’

1909 yılında Üsküdar’da doğan

emekli öğretmen

Perihan Ongan

iş­

gal günlerine ilişkin amlanm ve kur­

tuluşun sevincini şöyle anlattı:

“İşgal kuvvetlerinin İstanbul lima­ nına girişini Salacak’tan seyrettik. İn­ giliz askerleri Üsküdar’da gruplar ha­ linde dolaşıyordu. İtalyan askerlerini de tek dolaşırken görürdük. Şim di Paşakapısı Cezaevi’nin olduğu yer o zamanlar boştu. İngiliz askerle­ ri orada kamp kurmuştu. Halk, işgal­ cilere sesini çıkaramazdı, biraz sesle­ rini yükseltseler hemen karakola gö­ türülürlerdi”

iki padişah, bir halife ve on cum­

hurbaşkanı gören Perihan Ongan,

Refet Paşa’nın Üsküdar’da karşılanı­

şını ve ona hediye verişini de şöyle

İstanbul’un işgalinin ta­

nıklarından biri de 1912

doğumlu

Niyazi Tarman.

O günlerde Darüşşafaka

Lisesi öğrencisi olan Tar­

man, tanığı olduğu işga­

lin ilk günlerini şöyle an­

lattı:

“A cı haberi sınıf mubas­ sırı (başkam ) verdi. İngi- lizler Şehzadebaşı’nda bir karakolu basm ışlar ve uyuyan neferlerim izi dav­ ranmaya vakit bırakm a­ dan şehit etmişler. Böylesi- ne bir kati savaşla bağdaş­ m azdı. Çünkü harbin de kendine göre kuralları vardır. Süahsız olana böy­ le bir tecavüzü ancak İngi- lizler ve Fransızlar yapa­ bilirdi. İşgal askerlerinden İtalyanlar daha nazikti. İs­ tanbul’daki işgal askerle­ rinin halk üzerindeki etki­ sini İtalyan askerleri biraz hafifletiyordu. Bugün Be­ şiktaş Belediyesi’nin oldu­ ğu binayı Fransızlar işgal etm işti. Fransızların ora­ dan gelip geçenleri rahat­ sız ettiklerini gördük. İngi­ liz ve Fransızlar çok sertti.”

Yen: çok ağladım

Galatasaray'ın kurucularından Ali

Sami Yen’in eşi, 1908 doğumlu

Fah­ riye Yen’in

İstanbul’un işgalinden

önceki anılarının başında, Kurtuluş

Savaşı’nınpaşalarından, ağabeyi

Ha­ yati Paşa’nın (Ataker)

Mustafa Ke­

mal’le Samsun’a gidişi yer alıyor.

Şükrü Paşa’nın

kızı Fahriye Yen İs­

tanbul’un işgal günlerini anlattı:

“Pencereden limandaki gemileri gör­ düm bir sabah.

‘Gâvurlar geldi’

diye ağlamaya başladım. 12 yaşındaydım. Sokaklarda Ingiliz polisleri dolaşma­ ya başlamıştı. Hatta bir keresinde In­ giliz polisinin bir arabayı durdurdu­ ğunu ve arabacıyı azarladığına şahit oldum. Polis arabacıya ateş etti, ama öldüremedi. Arabacı

‘Köpek’

diye bağırarak uzaklaştı.”

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Biz, bir yarı koloni bir millet olarak, müs­ takil bir millet olmanın neticesini göstermiş bir memleket olarak ken­ dimize has bir fikir sistemi yarat­ mak

The lists of buildings include buildings which may not have possibly been built by sinan considering the dates of construc­ tion. The inclusion of these buildings

Okun­ duktan sonra yakılacak.” kay- dıyla bir şifre geliyor: “ Manevra­ ya katılan askerlerimiz geri çe­ kilmeye başladı.” “ Okunduktan sonra yakılacak"

Lise ve orta mekteplerdeki muh­ telit tedrisatta kızlarımız erkekle - şiyor ve buna mukabil erkekleri - miz kadınlaşıyor.. Bahçede beraber oynıyan bir kız

Biyiğlu'ndaki büyük âfete,biz henüz gelmeden evvel Padişah İçoğlan- ları mektebi olan Galata Sarayı'na gelmiş ,ve yangın İngiliz Sefatetha- sine doğnu

Efficacy of direct-acting antiviral combination for patients with hepatitis C virus genoty- pe 1 infection and severe renal impairment or end-stage renal disease. Kronik

Onunla ilgili yanlış zehaplardan biri A tatürk konu­ sundadır Ulunay Millî M ücadele yıllarındaki yazıların­ dan ve tutumundan dolayı bâzı kim selerce

About 7000 sunn pest agents and 1000 parasitoid agents are randomly distributed in the 28,000 grid cells.. In modeling of sunn pest-wheat scenario, agent classes and methods are