• Sonuç bulunamadı

Tokat’ta fasulye ve sırık domatesin alternatif yetiştirme sistemlerinin agronomik ve ekonomik açıdan karşılaştırılması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Tokat’ta fasulye ve sırık domatesin alternatif yetiştirme sistemlerinin agronomik ve ekonomik açıdan karşılaştırılması"

Copied!
56
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

TOKAT’TA FASULYE VE SIRIK DOMATESİN ALTERNATİF YETİŞTİRME SİSTEMLERİNİN

AGRONOMİK VE EKONOMİK AÇIDAN KARŞILAŞTIRILMASI

İsmail DEĞERLİ Yüksek Lisans Tezi Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı

Prof.Dr. Naif GEBOLOĞLU 2012

(2)

BAHÇE BİTKİLERİ ANABİLİM DALI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

TOKAT’TA FASULYE VE SIRIK DOMATESİN ALTERNATİF YETİŞTİRME SİSTEMLERİNİN AGRONOMİK VE EKONOMİK

AÇIDAN KARŞILAŞTIRILMASI

İsmail DEĞERLİ

TOKAT 2012

(3)

Prof.

Dr.

Naif

GEBoLoĞıu

danışmanlığında

İsmıil

DEĞERLİ

tarafından hazırlanan bu çalışma 03l0ll20l2 tarihinde aşağdaki jtıri tarafından oy birliği ile Ba}ıçe Bitkileri Anabilim Dalı'nda

yÜrsrx

LİsANs

tezi olaıak kabul

edilmiştir.-Başkan: Prof. Dr. Naif GEBOLOĞLU

Üye: Prof. Dr. Yusuf

YANAR

Üye: Yrd. Doç. Dr. Sezer ŞAHİN

(4)

Tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, tezin içerdiği yenilik ve sonuçlarının başka bir yerden alınmadığını, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmanın bu Üniversite veya başka bir Üniversitedeki başka bir tez çalışması olarak sunulmadığını beyan ederim.

İsmail DEĞERLİ 2012

(5)

i

TOKAT’TA FASULYE VE SIRIK DOMATESİN ALTERNATİF YETİŞTİRME SİSTEMLERİNİN AGRONOMİK VE EKONOMİK

AÇIDAN KARŞILAŞTIRILMASI İsmail DEĞERLİ

GaziosmanpaĢa Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı DanıĢman: Prof.Dr. Naif GEBOLOPLU

Bu çalıĢmada, Tokat koĢullarında domates yetiĢtiriciliğinin geç dönemde yapılmasının verim ve domatesin pazar fiyatları üzerine etkisi araĢtırılmıĢtır. Domates fideleri 1 Temmuz, 10 Temmuz ve 20 Temmuz olmak üzere 3 farklı dönemde dikilmiĢtir. Bitkiler tek gövdeli, iki gövdeli ve 3 gövdeli olmak üzere 3 farklı Ģekilde askıya alınmıĢtır. Tek gövdeli bitkilerde 5. ve 6. salkımdan sonra, iki gövdeli bitkilerde 4. ve 5. salkımdan sonra ve üç gövdeli bitkilerde 3. ve 4. salkımdan sonra uç budaması yapılmıĢtır. Deneme, tesadüf parselleri deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüĢtür. Hasatlar 6 Eylül 2011 tarihinde baĢlamıĢ ve 14 Ekim 2011 tarihinde tamamlanmıĢtır. Ayrıca domates yetiĢtiriciliğinden önce Gina, Volero, Mb07 ve Sarıkız bodur fasulye çeĢitleri 1 Nisan, 10 Nisan ve 20 Nisan tarihlerinde tohum ekimi yapılarak denenmiĢtir. Domateste en yüksek verim 1 Temmuz dikim zamanında, 2 gövdeli sistemde ve 5. salkımdan sonra uç alımı yapılmıĢ bitkilerden elde edilmiĢtir (135,97 ton/ha). Pazarlanabilir verim, meyve sayısı ve meyve ağırlığı; gövde sayısı, salkım sayısı ve dikim tarihine göre istatistiksel olarak önemli farklılıklar göstermiĢtir. Domateslerde hasat tarihi geciktikçe fiyatlar yükselmiĢtir. Geleneksel yetiĢtiriciliğe göre domatesin geç dönemlerde yetiĢtirilmesi daha ekonomik bulunmuĢtur. Bodur fasulye denemesinde ise Sarıkız ve Gina çeĢitleri en yüksek performansı göstermiĢ ve en yüksek verim 1,40 ton/da olarak gerçekleĢmiĢtir.

2012, 45 sayfa

(6)

ii

COMPARISON OF ALTERNATIVE CULTIVATION METHODS OF INDETERMINATE TOMATO AND BEAN IN TERMS OF AGRONOMIC

AND ECONOMIC IN TOKAT

İsmail DEĞERLİ

GaziosmanpaĢa University

Graduate School of Natural and Applied Science Department of Horticultural Science Supervisor: Prof.Dr. Naif GEBOLOĞLU

The aim of this study is to evaluate the effect of late cultivation on yield and market prices of indeterminate tomato (variety of Yigit F1) in Tokat. Tomato seedlings were

planted on July 1, July 10 and July 20, 2011. Plants were trained as (1) single stem, (2) double stems and (3) three stems. Apex pruning were done after 5th and 6th flower cluster on single stemmed plants, 4th and 5th flower cluster on double stemmed plants and 3rd and 4th flower cluster on three stemmed plants. The experimental design for the statistical analysis was a split-plot with three replications. Harvests were began at September 6, 2011 and completed October 14, 2011. In addition, four dwarf bean varieties, named Gina, Volero F1, Mb07 and Sarikiz, were tested before tomato

cultivation. Bean seeds were sown at three different dates, April 1, April 10 and April 20.

The highest tomato yield were obtained from double stem and pruned after 5th cluster plants on July 1 (135.97 ton/ha). The marketable yield, fruit number and fruit weight were statistically affected by stem number, cluster number and planting date. Tomato fruit prices have been increased when harvest date was late. Late tomato cultivation was more profitable than conventional cultivation. In the study, Sarikiz and Gina bean varieties had highest performance. The highest bean yield was obtained about 1.40 ton/da.

2012, 45 page

Key words:

(7)

iii

Ġlin ekonomisi içinde genelde tarımın özelde ise domatesin önemi büyüktür. Açık alanda sırık domates yetiĢtiriciliği bakımından Tokat ülke genelinde de ilk sıralarda yer almaktadır. Tokat’ta 15-20 yıllık geçmiĢe sahip olan domates yetiĢtiriciliğinde Tokat ile rakip illerin çoğalmasına bağlı olarak yetiĢtiricilikte ve pazarlamada önemli sorunlar yaĢanmaya baĢlanmıĢtır. Özellikle Tokat’ta açık alanda domates yetiĢtiriciliğinde hasat ağırlıklı olarak Ağustos ve Eylül aylarına denk gelmektedir. Gerek Tokat’a rakip diğer illerde ve gerekse Türkiye genelinde açık alanda hasatlar aynı zamanda yapılmaktadır. Buna bağlı olarak ta ürün fiyatları dibe vurmaktadır. Bu durum domatesin ekonomik avantajını ortadan kaldırmaktadır. Tokat’ta yapılan Pazar gözlemlerinde domates fiyatlarının Eylül ayının ikinci yarısından sonra hızla yükseliĢe geçmektedir. Domates fiyatlarındaki bu yükseliĢ Türkiye genelinde de görülmektedir. Bu durumda Tokat’ta açık alanda sırık domates yetiĢtiriciliğinde hasatların ya erkene alınması ya da geç döneme denk getirilmesi önem kazanmaktadır.

Yukarda sözü edilen durumların ıĢığında ele alınan bu çalıĢmada Tokat’ta domates fidelerinin dikiminin geç dönemde yapılmasının verim ve ekonomik açıdan avantaj sağlayıp sağlamadığının ortaya konması amaçlanmıĢtır. Ayrıca domates dikimlerinin geç dönemde yapılmasına bağlı olarak yılın ilk yarısında oluĢan boĢ zamanın da değerlendirilmesi maksadıyla bodur fasulye yetiĢtiriciliğinin yapılıp yapılamayacağı da bu çalıĢmada ele alınmıĢtır.

Tez çalıĢmamın projelendirilmesi ve yürütülmesinde ilgi ve emeğini esirgemeyen sayın hocam Prof.Dr. Naif GEBOLOĞLU’na, ve arazi çalıĢmalarında desteklerinden dolayı ArĢ.Gör. Mine AYDĠN, Zir. Müh. Fatih MEYDAN, Seda YALAP ve Duygu YILDIZ’a teĢekkür eder, tez çalıĢmasında elde edilen sonuçların Tokat ve Türkiye tarımına hayırlı olmasını dilerim.

İsmail DEĞERLİ 2012

(8)

iv

No

1. GĠRĠġ………..……….. 1

2. LĠTERATÜR ÖZETLERĠ………..……… 5

2.1. Domatesin Anavatanı, Taksonomisi, Tarihçesi ve yayılıĢı………. 5

2.2. Domatesin Genel Bitkisel Özellikleri……….……… 6

2.3. Domatesin Ekonomik Önemi……….………… 6

2.4. Domatesin Dikim Sıklığı, Budama ve Terbiye Sistemlerinin Etkisi………. 7

2.5. Domateste Rotasyon Uygulamaları……….……... 11

3. MATERYAL VE YÖNTEM……….……… 13

3.1. Materyal………. 13

3.2. Yöntem……….………….. 17

4. BULGULAR VE TARTIġMA ……….……… 23

4.1. Domateste Pazarlanabilir Verim……….………... 23

4.2. Domateste Meyve Sayısı………..……….. 25

4.3. Domateste Meyve Ağırlığı……….………… 25

4.4. Domateste Iskarta Verim………..……….. 28

4.5. Domateste Iskarta Meyve Ağırlığı………..………… 28

4.6. Fasulyede Pazarlanabilir Verim………..………… 31

4.7. Ekonomik Analiz………..……….. 32

4.8. Korelasyon Analizi……….………… 36

5. SONUÇ VE TARTIġMA……….………. 37

(9)

v

No Grafik 1. 1994-2004 yılları arasında reel aylık domates fiyatları ……….………. 2 Grafik 2. Mersin ilinde 1988-1997 yılları arasındaki aylık domates reel

fiyatları mevsimsel indeksi ……….…………...………. 2

Grafik 3. Antalya ili 2010 yılı aylık ortalama domates fiyatları ... 3 Grafik 4. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen ortalama

sıcaklık değerleri ...………. 15

Grafik 5. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen en düĢük

ortalama sıcaklık değerleri………….……….. 15

Grafik 6. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen en yüksek

ortalama sıcaklık değerleri….……….…... 16

Grafik 7. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen aylık ortalama

yağıĢ değerleri………..…………... 16

Grafik 8. Tokat Merkez Sebze Halinde denemeden elde edilen ürün ve geleneksel

yetiĢtiricilikten elde edilen ürünlerin haftalık fiyat indeksi... 32

(10)

vi

No

Çizelge 4.1. Pazarlanabilir toplam verim……….………..………. 24

Çizelge 4.2. Pazarlanabilir meyve sayısı………..………..………. 26

Çizelge 4.3. Ortalama meyve ağırlığı………..………..…. 27

Çizelge 4.4. Iskarta verim………..……….… 29

Çizelge 4.5. Iskarta meyve ağırlığı………..……….... 30

Çizelge 4.6. ÇeĢitlere ve ekim zamanlarına göre fasulyede pazarlanabilir verim………….. 31

Çizelge 4.7. Tokat ili 2010 yılı sırık domates maliyet analizi………. 34

Çizelge 4.8. Tokat ili 2010 yılı fasulye maliyet analizi………... 35

Çizelge 4.9. Denemede ele alınan uygulamalar ve kriterlerin korelasyon analizi………... 36

(11)

vii

Şekil 3.1. Dondan koruyucu olarak agrimol örtülerin kullanımı………..…... 17 Şekil 3.2. Fasulyelerde hasat ve gözlemlerden görünümler………. 17 Şekil 3.3. Hasada gelmiĢ fasulye meyveleri………. 18 Şekil 3.5. Fasulye hasadından sonra bitkilerin dene alanından uzaklaĢtırılması…………. 19 Şekil 3.6. Domates fidelerinin dikileceği alanın toprak hazırlığından görünüm ………… 19 Şekil 3.7. Domates parsellerinde yabancı ot kontrolü ve boğaz doldurma ………. 20 Şekil 3.8. Domateslerde askıya alma ve terbiye Ģekillerinin oluĢturulması………. 21

(12)

GĠRĠġ

Domates Dünya‟da ve Türkiye „de en önemli sebze türlerinden biridir. Dünya‟da 2009 yılı itibariyle domates üretimi 4.39 milyon hektar alanda yaklaĢık 153 milyon ton olarak gerçekleĢmiĢtir. Türkiye‟de 2009 yılında domates üretimi yaklaĢık 325 bin hektar alanda 10,7 milyon ton olarak gerçekleĢmiĢtir. Türkiye domates üretimi bakımından Dünya‟da Çin (45,4 milyon ton), ABD (14,1 milyon ton) ve Hindistan‟dan (11,1 milyon ton) sonra 4. sırada yer almaktadır (Anonim, 2009). Türkiye‟de domates üretiminin 3 milyon tondan fazlası örtü altında gerçekleĢmektedir.

Tokat, domates tarımı bakımından Türkiye‟de önemli bölgelerden biridir. Açık alanda yaz aylarında sofralık sırık domates ve salçalık domates üretimi yıllara göre 400-600 bin ton arasında gerçekleĢmektedir. Tokat, yakın zamana kadar açık alanda domates üretiminde önemli bir il konumundayken, son yıllarda Türkiye‟nin değiĢik bölgelerinde ve özellikle Akdeniz bölgesinde yaylalarda açıkta veya örtü altında sırık domates yetiĢtiriciliği hızla yayılmıĢtır. Üretimdeki bu yayılıĢ yaz aylarında domates üretiminde Tokat‟ın rekabet gücünün zayıflamasına yol açmıĢtır. Tokat‟ta açıkta sofralık sırık domates hasadı Temmuz ayının ikinci yarısında baĢlamakta ve Ekim ayının ortalarına kadar devam etmektedir. Tokat‟ta rakip bölgelerde de domates hasadı aynı zamanlarda yapıldığından arz-talep dengesi bozulmakta ve fiyatlar düĢmektedir. Özellikle belirli zamanlarda ürün fiyatı hasat maliyetlerini bile karĢılamamakta, bu durumda üretici domatesini hasat etmemektedir.

Üretimde planlama eksikliği baĢta olmak üzere değiĢik teknik nedenlerden dolayı Türkiye genelinde domates fiyatları aylara göre önemli farklılıklar göstermektedir. Türkiye‟de Akdeniz Bölgesi ile baĢlıca tüketim merkezlerinde domates fiyatlarının yıl içindeki seyrini inceleyen Mutlu ve ark. (2004), 1994-2004 yılları arasında yaptıkları incelemede domates fiyatlarının Temmuz -Ekim ayları arasındaki periyot ta en düĢük düzeye indiğini belirlemiĢlerdir (Grafik 1). Yine benzer bir çalıĢmayı 1988-1997 yıllarını kapsayacak Ģekilde Mersin ilinde yapan DemirtaĢ ve Erkan (2002), domates

(13)

fiyatlarının 15 Haziran ile 15 Ekim ayları arasında en düĢük düzeyde seyrettiğini tespit etmiĢlerdir (Grafik 2).

Grafik 1. 1994-2004 yılları arasında reel aylık domates fiyatları TL/kg (Mutlu ve ark. 2004).

Grafik 2. Mersin ilinde 1988-1997 yılları arasındaki aylık domates reel fiyatları mevsimsel indeksi (DemirtaĢ ve Erkan, 2002).

(14)

Ayrıca Antalya ili sebze halinde 2010 yılında aylık ortalama domates fiyatları incelendiğinde de aynı Ģekilde özellikle sofralık domates fiyatlarının Temmuz -Eylül ayları arasında en düĢük düzeyde seyrettiği görülmektedir (Grafik 3).

(15)

Gerek Akdeniz bölgesinde ve gerekse Türkiye‟nin diğer bölgelerinde özellikle Ağustos ve Eylül ayları domates üreticisi açısından fiyatların dibe vurduğu dönemler olmaktadır. Benzer durum Tokat için de geçerlidir. Buradan hareketle Tokat‟ta açık alanda domates tarımında alternatif arayıĢlar gündeme gelmiĢtir. Domates hasadını açık alanda erken veya geç döneme kaydırmak alternatif yöntemlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Tokat‟ta açık alanda özellikle Eylül ayının ikinci yarısından sonra domateste verim ve kalite düĢmektedir. Ağustos ve Eylül aylarında iyice dibe vuran fiyatlar Ekim ayının baĢından itibaren yukarı doğru hareketlenmektedir. Bu dönemde yüksek kaliteye sahip domatesler tatminkar fiyatlar bulabilmektedir.

Ayrıca, Tokat‟ta Sonbahar ilk donları çoğunlukla Ekim ayının sonuna doğru gerçekleĢmektedir. Bu dönemde domates üreticileri bitkilerin üzerindeki olgunlaĢmamıĢ domatesleri tamamen hasat etmekte adi depo koĢullarında veya tarlada üzerine örtü plastiği kapatarak depolamakta ve bu ortamlarda olgunlaĢan meyveleri pazarlamaktadırlar. Eylül ayı sonundan itibaren Tokat‟ta domates hasadı iyice azalmakta, Ekim ayı ortasından itibaren tamamen bitmektedir. Bu dönemde Akdeniz bölgesindeki seralarda domates hasadı baĢlamadığı için fiyatlar hızla yükselmekte ve depolanmıĢ domatesler daha yüksek fiyatla satılmaktadır. Yaptığımız ön çalıĢmalarda Tokat‟ta bu durumun farkında olan bazı üreticiler hasadı geç dönemde yapacak Ģekilde fide dikimi yapmakta ve daha yüksek fiyatla domates satabilmektedirler.

Bu çalıĢmada; Tokat‟ta açık alanda domates tarımında geç dikim yaparak hasadın geciktirilmesi ve hasat yoğunluğunun fiyatların yükseliĢe geçtiği döneme denk getirilmesi amaçlanmıĢtır. Açıkta sırık domates yetiĢtiriciliğinde dikimden itibaren 60-70 gün gerekmektedir. Hasat periyodunun 2,5-3 ay olduğu da dikkate alındığında toplamda 5-6 aylık bir vejetasyon süresi gerekmektedir. Burada geç dikimden kasıt Temmuz ayının ikinci yarısıdır. Örneğin 15 Temmuz ‟da dikim yapıldığında ilk hasatlar Eylül ayının ortasında baĢlayacaktır ve bu durumda 30-40 günlük hasat zamanı kalmaktadır. Bu durum dikkate alındığında domateste birden fazla gövde oluĢturularak aynı anda bir bitki üzerinde çok sayıda meyvenin büyütülmesi ve hasatta çok sayıda meyvenin toplanması gerekmektedir. Tez çalıĢmasında bu durum dikkate alınarak domateslerde 1 - 2 ve 3 gövdeli yetiĢtiricilik yapılmıĢtır. Yine farklı yüksekliklerde uç budaması yapılarak bitkiler üzerinde hasadı yapılamayacak meyvelerin oluĢması ve sürgün geliĢimi engellenmiĢtir.

(16)

Tokat‟ta açık alanda 10 - 15 Temmuz döneminde domates fidelerinin dikilmesi planlanıyorsa, dikimden önceki 2,5 - 3 aylık dönemde tarla boĢ kalacaktır. Bu boĢluğun değerlendirilebilmesi maksadıyla da domates fidelerinin dikilmesinden önce ilkbahar ve yaz ortasına kadarki dönemde bodur fasulye yetiĢtiriciliğinin yapılıp yapılamayacağı araĢtırılmıĢtır. Bu maksatla 4 bodur fasulye çeĢidine ait tohumlar 2 farklı dönemde ekilmiĢ ve yetiĢtiricilikleri yapılmıĢtır. Fasulye hasadının hemen ardından 3 ayrı dönemde domates fideleri dikilmiĢtir.

(17)

2. LĠTERATÜR ÖZETLERĠ

2.1. Domatesin Anavatanı, Taksonomisi, Tarihçesi ve YayılıĢı

Solenaceae familyasının önemli türlerinden biri olan domatesin (Lycopersicon esculentum) anavatanı Güney Amerika‟nın kıyıları ve çevresi olup, dünyaya

Meksika‟dan yayılmıĢtır. Yeryüzünde yetiĢtiriciliği yapılan domatesler oldukça geniĢ bir varyasyona sahiptir. Ticari özelliğe sahip olmamakla beraber birçok biyotik ve abiyotik stres faktörüne karĢı yürütülen ıslah çalıĢmalarında dayanıklılık kaynağı olarak kullanılan geniĢ bir yakın akraba tür zenginliğine sahiptir. Lycopersicon

pimpinellifolium, Lycopersicon hirsutum ve Lycopersicon peruvianum bu yakın akraba

türlerden en önemlileridir. Kültür domatesi olarak yetiĢtiriciliği yapılan Lycopersicon

esculentum türü içinde de oldukça geniĢ bir varyasyon mevcuttur. Kültür domatesleri

bodur (determinate), yarı bodur ve sırık (indeterminate) olmak üzere geliĢme Ģekli bakımından 3 farklı grup içermektedir. Bodur veya sırık çeĢitlerin yanında sofralık domates, beef domates, kokteyl domates, salkım domates, kiraz domatesi gibi meyve özellikleri bakımından da geniĢ bir tip zenginliğine sahiptir. Ayrıca domatesler meyve renklerine ve Ģekillerine göre sınıflandırılmalarının yanında salçalık, kurutmalık, sanayilik ve sofralık gibi tüketim Ģekline göre de sınıflandırılmaktadır (Kalloo, 1991; Kalloo ve Bergh. 1993; Vural ve ark., 2000; Razdan ve Mattoo, 2007).

Domates aynı zamanda fizyolojik, biyokimyasal ve moleküler genetik açısından da ideal bir araĢtırma materyalidir. Domates, yetiĢtiriciliği kolay, vejetasyon periyodu kısa ve aĢılama - budama gibi diğer bahçe bitkilerinden modifiye edilmiĢ bazı yöntemlerin kolaylıkla uygulanabildiği bir türdür. DeğiĢik eksplant tiplerinin in vitro ortamlarda çalıĢılabilmesi ve bitki rejenerasyonunun tatminkar düzeylerde olması transformasyon çalıĢmalarında domatesin geniĢ çaplı yer almasını sağlamaktadır (Hille ve ark., 1989). Güney Amerika‟da yabani formlarına deniz seviyesinden itibaren 3000 metreye kadar farklı yüksekliklerde rastlanan domateste yabani tipleri çok yıllık özellik göstermektedir. Kültüre alınmıĢ domatesler ise tek yıllıktır. Domates Avrupa‟ya 16. Yüzyılda gelmiĢtir. BaĢlangıçta ilaç olarak kullanılan domatesin kültüre alınması ile ilgili çalıĢmalar 1700‟lü yıllardan itibaren baĢlamıĢtır (Perlat ve Spooner, 2007).

(18)

Türkiye‟ye ise domates 19. Yüzyılda Sultan Abdülmecit zamanında ilk olarak Ġstanbul‟a girmiĢtir.

2.2. Domatesin Genel Bitkisel Özellikleri

Domates besin değeri bakımından önemli bir sebze türü olup, dünya üzerinde yaygın bir kullanım alanına sahiptir. PiĢirilerek değiĢik yemeklerde kullanılmasının yanında, salça, sos, meyve suyu, salata, konserve gibi çok geniĢ bir kullanım alanı vardır. Ġçerdiği vitaminler ve mineraller bakımından önemli bir diyet kaynağıdır. A ve C vitaminlerince zengin olan domates su içeriği yüksek, kalorisi düĢük sebzelerdendir. Ġçerdiği antioksidant bileĢikler sayesinde kardiovasküler rahatsızlıklar ve bazı kanser hastalıklarını önleyici etkiye sahiptir (Giovannucci, 1999; La Vecchia, 1998; Raffo ve ark. 2002).

Domates ılıman iklim sebzesi olup, optimal sıcaklık isteği gece 18°C ve gündüz 27°C‟ dir. Bu nedenle kuzey ve güney yarım kürenin 30. ve 40. paralelleri arasında kalan ılıman bölgelerde dıĢ koĢullarda yetiĢtiriciliği kolaylıkla yapılabilmektedir. 10°C'nin altındaki sıcaklıklar çiçek oluĢumu üzerine olumsuz etki etmekte ve sıcaklık 0 oC‟nin

altına düĢtüğünde don zararları görülmektedir. 35°C üzerindeki sıcaklık ve düĢük nem koĢullarında kuruluk nedeniyle polen canlılığı Ģiddetli bir Ģekilde azalırken çiçek dökümleri meydana gelmektedir. Dengeli beslenme koĢullarında bu yüksek sıcaklıklar altında çiçek dökümlerinin dengesiz beslenmeye oranla daha az olduğu bilinmektedir. Domates ıĢık isteği bakımından seçici olmamakla beraber düĢük ıĢık intensitesine ve kısa güne karĢı olumsuz tepki verir (Vural ve ark., 2000; Wien, 1997). Ayrıca 32°C‟ nin üzerindeki sıcaklıklarda likopen oluĢumunda sorunlarla karĢılaĢıldığı için kırmızı renk oluĢumunda aksamalar meydana gelir.

2.3. Domatesin Ekonomik Önemi

Tarımsal üretimin tüm kollarında olduğu gibi domates tarımında da temel hedef birim alandan en yüksek gelirin elde edilmesidir. Bu bağlamda domates yetiĢtiriciliğinde

(19)

birçok yeni teknik uygulamaya konmuĢtur. Günümüzde bu konudaki arayıĢlar devam etmektedir. Bu arayıĢlar arasında domates arzının azaldığı ve dolayısıyla fiyatların yükseldiği dönemde domates meyvelerinin pazara sunulması da önemli bir yer tutmaktadır. Bu durumda domates meyvelerinin bir veya birkaç defada yeĢil olum döneminde hasat edilerek depolanması ve daha sonra pazara sunulması önem kazanmaktadır.

Domates meyvelerinin vejetasyon döneminin sonuna doğru olgunlaĢmadan hasat edilerek uygun Ģartlarda depolandıktan sonra pazarlanması yüksek gelir sağlamaktadır. Depolamada ürün kaybı minimum düzeyde tutabilmektedir (Anelli ve ark., 1991; Thomas ve ark., 1977).

Türkiye‟de domates ihracatından elde edilen gelir 2000 yılında 40 milyon dolar dolayındayken 2005 yılında 150 milyon, 2008 yılında 400 milyon doların üzerine çıkmıĢtır. Türkiye‟de domates üretiminin önemini anlamak için domatesin üretim değerine ve domatesin toplam sebze üretim değeri içindeki payına bakmak gerekmektedir. 1995 yılında Türkiye‟de domatesin üretim değeri 1.62 milyar dolar, toplam sebzenin 4.87 milyar dolar olarak gerçekleĢirken, 2006 yılında domates 3.74 milyar dolara, sebze ise 10.37 milyar dolara ulaĢmıĢtır. 1995 yılında domatesin toplam sebze içindeki üretim değeri %33,3 iken, 2006 yılında %36,0 olarak gerçekleĢmiĢtir. Her geçen yıl domatesin payının arttığı görülmektedir ( Keskin ve ark. 2009).

2.4. Domateste Dikim Sıklığı, Budama ve Terbiye Sistemlerinin Etkisi

Sırık domates yetiĢtiriciliğinde bitkilere terbiye Ģeklinin verilmesi ve uç alma önemli uygulamalar arasında yer almaktadır. Sırık domates yetiĢtiriciliğinde tek gövdeli ve 2 gövdeli terbiye Ģekli yaygın olarak kullanılmaktadır. Bitkide gövde sayısı ile pazarlanabilir verim ve meyve kalitesi arasında bir iliĢki söz konusudur. Benzer Ģekilde sırık domateslerde uç alma da verim ve kalite üzerine etkilidir (Atherton ve Rudich., 1986; Rughoo ve Govinden., 1999). Açıkta sırık domateslerde uç almanın temel amacı vejetasyon periyodu içinde olgunlaĢması ve hasadı mümkün olmayacak meyvelerin bitki üzerinde gereksiz yere bitkiyi sömürmesine engel olmaktadır. Uç almada bitki üzerinde belirli sayıda çiçek salkımı bırakıldıktan sonra tepe sürgünü kesilir. Bitki

(20)

üzerinde bırakılacak çiçek salkımı sayısı çeĢidin özelliğine, yetiĢtirme Ģekline ve yetiĢtiriciliğin yapıldığı bölgenin vejetasyon süresinin uzunluğuna bağlı olarak değiĢir. Sırık domateslerde bitkilere Ģekil vermek maksadıyla askıya alma uygulanır. Tek ve 2 gövdeli sistemlerin yanında 3 gövdeli askı sistemleri uygulanması da mümkündür (Atherton ve Rudich,. 1986; Tai ve Chen, 2005; Charlo ve ark., 2007; Santamaria ve ark., 2000; Ara ve ark., 2007; Ece ve Darakci., 2007; Aung., 1999).

Serada veya açık alanda sırık domates yetiĢtiriciliğinde budama önemli kültürel uygulamalardandır. Domates bitkisel özelliği gereği sürekli ana sürgün geliĢtiren ve bu ana sürgün üzerinde çok sayıda yaprak koltuklarında yan sürgün oluĢturan bir bitkidir. Bu tip sırık domateslerin yetiĢtiriciliğinde yaygın olarak tek veya iki gövdeli yetiĢtiricilikler tercih edilmektedir. Bu durumda ister tek gövdeli ister çift gövdeli olsun ana gövde üzerinde yan koltuk sürgünlerin geliĢmesine müsaade edilmez. Bunun için vegetasyon dönemi buyunca bitkilerde koltuk sürgünü budaması yapılır (Sevgican, 2001).

Sırık domates yetiĢtiriciliğinde tek gövdeli yetiĢtiricilik yapılacaksa dikimden 20 ile 30 gün sonra ana gövdeden çıkan bütün koltuk sürgünleri budanır. Çift gövdeli yetiĢtiricilik yapılacaksa dikimden 20-30 gün sonra ana gövde üzerinde oluĢan ilk koltuk sürgününün geliĢmesine izin verilir ve 2 gövde “V” Ģeklinde askıya alınır ve bu iki gövde üzerinde yeni koltuk sürgünlerinin geliĢmesine izin verilmez. Sırık domateslerde tek gövdeli veya çift gövdeli yetiĢtiricilikte dikim sıklığı özellikle sıra üzeri mesafesi ve gübreleme uygulamalarına bağlı olarak verim ve kalite değiĢebilir. Tek gövdeli sistemde meyve iriliği çift gövdeli sisteme göre daha yüksek olur. Buna karĢın meyve sayısı çoğunlukla bitki baĢına elde edilen verim ve bazen de birim alandan elde edilen verim tek gövdeli yetiĢtiriciliğe göre daha yüksek çıkar.

Ece ve Darakci (2007) farklı domates çeĢitlerinde tek ve iki gövdeli yetiĢtiriciliğin verim ve bitkisel özellikler üzerine etkisini araĢtırmıĢlardır. Meyve sayısının çeĢitlere ve gövde sayısına bağlı olarak önemli farklılıklar gösterdiğini; tek gövdeli sistemde meyve sayısının 21.93-30.00, çift gövdeli sistemde 33.53-44.40 adet/bitki arasında değiĢtiğini belirtmektedirler. AraĢtırmacılar ortalama meyve ağırlığının ve pazarlanabilir verimin gövde sayısından etkilenmediğini belirtmektedirler.

(21)

Mantur ve Patil (2008), dikim sıklığı ve budamanın gölge uygulamalı ortamda domateste verime etkisini araĢtırmıĢlardır. 60x30, 60x45 ve 60x60 cm dikim sıklığı ile yan sürgün budamalı ve budamasız yöntemleri kullanmıĢlardır. Yaz döneminde ortalama meyve ağırlığının 60x30, 60x45 ve 60x60 cm dikim sıklığında sırayla 64.74, 67.30 ve 73.64 gr; budama yapılan ve yapılmayan uygulamada sırayla 75.45-61.67 gr olarak belirlenmiĢtir. Pazarlanabilir domates verimleri 60x30, 60x45 ve 60x60 cm dikim sıklığında sırasıyla 10.07,10.11 ve 9.29 ton/da; budama yapılan ve yapılmayan uygulamalarda sırasıyla 10.20-9.44 ton/da olarak belirlenmiĢtir.

Ara ve ark (2007), domateste gövde budamasının verim ve bitki geliĢimine etkisini araĢtırmıĢlardır. Sırık domateste yürütülen çalıĢmada bitkiler tek gövdeli, iki gövdeli ve üç gövdeli olacak Ģekilde budanmıĢtır. Kontrol bitkilerinde ise budama yapılmamıĢtır. Kontrol, tek, çift ve üç gövdeli budamaya göre bitki baĢına meyve sayısı sırasıyla 17.0-16.0-21.0 ve 20.5 adet; ıskarta meyve sayısı sırasıyla 6.82-4.22-4.77 ve 5.58 adet; ortalama meyve ağırlığı sırasıyla 79.33-117.83-105.67 ve 104.33 gram; pazarlanabilen verim sırasıyla 58.65-78.17-87.18 ve 77.43 ton/ha olarak belirlenmiĢtir. AraĢtırmacılar gövde sayısına bağlı olarak meyve sayısı ve pazarlanabilir verimde önemli farklılıklar olduğunu, ortalama meyve ağırlığında ise farklılık oluĢmasına rağmen bu farkın önemli çıkmadığını bildirmektedirler.

Maboko ve ark., (2011), hidrofonik sistemde domateste tek ve iki gövdeli yetiĢtiriciliğin etkisini araĢtırmıĢlardır. Tek ve iki gövdeli yetiĢtiricilikte meyve sayısının sırayla 95.76-133,51 adet/m² ve toplam veririm sırasıyla 14.210-15.768 ton/da olduğu belirlenmiĢtir. AraĢtırmacılar meyve sayısı ve toplam veririmin gövde sayısına bağlı olarak önemli farklılıklar gösterdiğini ve iki gövdeli yetiĢtiriciliğin daha iyi sonuç verdiğini ortaya koymuĢlardır. ÇalıĢmada en yüksek verimin m²‟ de 3 bitki yetiĢtiriciliğinden elde edildiği ve bunu m²‟ de 2,5 ve 2 bitki uygulamasının izlediği belirtilmektedir.

Davis ve Estes (1993), domateste farklı sıra üzeri mesafeler ve budama uygulamalarının bitki geliĢmesi ve verim üzerine etkisini araĢtırmıĢlardır. AraĢtırmacılar erken dönemde koltuk sürgünleri fazla büyümeden (5-10 cm) yapılan budamalarda ve sıra üzeri mesafenin 46 cm ve daha küçük olduğu uygulamalarda domates veriminin arttığını belirtmektedirler. Jarosiewcz ve Gosiewski (1987), sırık domates yetiĢtiriciliğinde bitkideki salkım sayısının verim ve erkencilik üzerine etkisini

(22)

araĢtırmıĢlardır. Bitkiler üzerinde 5 salkımdan itibaren 10 salkıma kadar farklı çiçek salkımı sayılarını denemiĢlerdir. Bitki üzerindeki salkım sayısı azaldıkça erkenciliğin teĢvik edildiği ancak toplam verimin azaldığı; erkenciliğin, toplam verimin ve düzenli hasadın birlikte değerlendirildiğinde salkım sayısının optimal olduğu uygulamanın 7-8 salkım Ģeklinde oldğu belirlenmiĢtir. Bitkideki çiçek salkımının 9-10 adet olduğu uygulamalarda verimin maksimum düzeye ulaĢtığı araĢtırıcılar tarafından ortaya konmuĢtur.

Aung (1999), sırık domates yetiĢtiriciliğinde tek gövde, çift gövde ve budamasız uygulamalar ile farklı sıra üzeri mesafelerin (30-40- ve 50 cm) pazarlanabilir verim komponentleri üzerine etkisini araĢtırmıĢlardır. Budama uygulamaları ile sıra üzeri mesafelerin farklı kombinasyonlar Ģeklinde uygulandığı çalıĢmada birim alandan en yüksek verimin 30 cm sıra üzeri mesafe ve çift gövdeli sistemden elde edildiği belirtilmektedir. Iskarta verim bakımından dikim mesafeleri arasında fark oluĢmazken tek gövdeli sistemde maksimuma ulaĢtığı, ortalama meyve ağırlığının 40 cm sıra üzeri ve çift gövdeli budama uygulamasında en iyi sonucu verdiği ortaya konmuĢtur. ÇalıĢmada tek gövdeli yetiĢtiricilikte çatlama oranının diğer uygulamalara göre yüksek olması (%5) ıskarta verimin yüksek çıkmasında etkili olmuĢtur. Tek ve çift gövde uygulamaları arasın da ve aynı zamanda sıra üzeri mesafeler arasında % 50 çiçeklenmeye kadar geçen süre bakımından farklılık bulunmamıĢtır. Arin ve Ankara (2001), domateste farklı tünel tipleri, malç materyalleri ve farklı yüksekliklerde uç budaması uygulamalarını karĢılaĢtırdıkları çalıĢmalarında domates bitkilerini 4. ve 8. salkımdan sonra uç alma Ģeklinde budamıĢ ve farklı uç alama zamanlarının verim ve kalite özelliklerine etkisini araĢtırmıĢlardır. ÇalıĢmada 4. salkımdan sonra budama yapılan uygulamada 4. salkımdaki meyvelerin toplam ağırlığı 1236,54 gram gelirken, 8. salkımdan sonra uç budaması yapılan bitkilerde 8. salkımdaki meyvelerin toplam ağırlığı 1082,10 gram olmuĢtur. 4. ve 8. salkımdan uç budaması yapılan bitkilerin bitki baĢına ortalama verimleri sırasıyla 3,00 ve 5,08 kg/bitki olarak belirlenmiĢtir. Dördüncü ve 8. salkımdan sonra uç budaması yapılan bitkilerin ortalama meyve ağırlıkları 121,36 ve 103,93 gram olmuĢtur. AraĢtırmacılar bitki baĢına toplam verim ve ortalama meyve ağırlığı bakımından uç alma uygulamaları arasındaki farkın önemli çıktığını belirtmektedirler.

(23)

Ara ve ark. (2007), domateste 40 ve 50 cm sıra üzeri mesafeleri ile tek gövde, iki gövde ve üç gövde üzerinden budama yapılmıĢ sistemleri karĢılaĢtırmıĢlardır. ÇalıĢmada tek gövdeli yetiĢtiricilikte bitki boyunun daha yüksek olduğunu, sıra üzeri mesafenin geniĢ olduğu durumlarda bitkide daha fazla sayıda çiçek salkımı oluĢtuğunu ve tek gövdeli yetiĢtiricilikte meyve tutumunun maksimum düzeye ulaĢtığını belirlemiĢlerdir. Erkencilik üzerine sıra üzeri mesafelerin etkili olmadığını ancak 3 gövdeli yetiĢtiricilikte bu sürenin 49 gün olduğunu belirtmektedirler. Bitki baĢına en yüksek meyve sayısının geniĢ sıra üzeri mesafede elde edildiği (21 gün), üç gövdeli sistemde ıskarta meyve sayısının daha fazla olduğu, tek gövdeli yetiĢtiricilikte ve geniĢ sıra üzeri mesafede ortalama meyve ağırlığının arttığı, çift gövdeli sistemde pazarlanabilir verimin en yüksek olduğu araĢtırıcılar tarafından belirlenmiĢtir. AraĢtırıcılar verimi oluĢturan özellikler bakımından gövde sayısı uygulamalarının önemli farklılıklar oluĢturduğunu ve uygulamalar arasındaki interaksiyonların önemli olduğunu tespit etmiĢlerdir.

Azevedo ve ark. (2010), organik koĢullarda kiraz domatesi ile yürüttükleri çalıĢmada değiĢik sıra üzeri mesafelerin ve tek ve çift gövdeli yetiĢtirime Ģeklinin verim ve kalite özelliklerine etkisini araĢtırmıĢlardır. ÇalıĢmada sıra arası 150 cm sabit olacak Ģekilde 40-60 ve 80 cm sıra üzeri mesafeler denenmiĢtir. Denemede sıra üzeri mesafeler arttıkça pazarlanabilir verimin de arttığı, ayrıca tek gövdeli yetiĢtiricilikte de verimin çift gövdeli yetiĢtiriciliğe göre daha yüksek olduğu belirlenmiĢtir.

2.5. Domateste Rotasyon Uygulamaları

Baklagil yem bitkileri ve lahana grubuna ait bazı sebze türleri sebze tarımında örtücü bitki, ön bitki, rotasyon bitkisi ve benzeri Ģekillerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunların içinde özellikle baklagil bitkileri azot fiksasyonu özelliği sayesinde toprağa ilave azot sağlayabilmektedir. Baklagil bitkilerinin ön ürün olarak yetiĢtirildiği uygulamalarda, genel eğilim baklagil bitkilerinin çiçeklenme döneminde toprağa karıĢtırılması Ģeklindedir. Bununla beraber vejetasyonunun yeterli olduğu durumlarda baklagil bitkilerinde hasat yapıldıktan sonra bu bitkiler toprağa karıĢtırılmakta veya organik malç olarak kullanılmaktadır.

(24)

Baklagil bitkilerinin gerek yeĢil gübre olarak toprağa karıĢtırılması ve gerekse toprağa serilmesi toprağın fiziksel ve kimyasal yapısına olumlu katkı yapmakta (Thonnissen ve ark., 2000; Anugroho ve ark., 2010; Bayer ve ark., 2000; Zanatta ve ark., 2007), yabancı ot geliĢimini baskılamakta, yabancı ot tohumlarında azalma sağlamakta ve toprak kökenli hastalık ve zararlıları baskılamada etkin rol oynamakta (Pullaro ve ark., 2006; Kimenju ve ark., 2008; Price ve ark., 2006), toprak nemi ve toprak sıcaklığı üzerine olumlu etki yapmakta (Echenkamp ve Moomaw 1989) ve baklagil bitkilerinden sonra yetiĢtiriciliği yapılacak ana ürünü verim kalitesinde iyileĢmeler sağlamaktadır. Baklagil bitkileri içinde domatesinde yer aldığı bir çok sebze türünün yetiĢtiriciliğinde organik malç olarak baĢarıyla kullanılabilmektedir (Abdul-Baki ve ark., 1996).

Sıcak bölgelerde toprak iĢlemesiz veya korumalı toprak iĢlemenin tercih edildiği domates yetiĢtiriciliğinde domatesin kıĢ bitkisi olarak baklagil bitkileri ile rotasyona tabi tutulması teknik açıdan uygulanabilir bulunmaktadır. Bu sistemlerde kıĢın yetiĢtiriciliği yapılabilen kıĢlık baklagil bitkileri domatesten önce yetiĢtirilerek toprağa karıĢtırılmakta veya malç olarak kullanılmaktadır (Abdul-Baki ve Teasdale, 1993; Thomas ve ark., 2001).

(25)

3. MATERYAL VE YÖNTEM

3.1. Materyal

Tez projesinde çalıĢmanın 2010 yılı Nisan - Kasım ayları arasında yürütülmesi planlanmıĢ, tez projesinde belirlenen Ģekliyle fasulye yetiĢtiriciliği baĢarıyla tamamlanmıĢ ve fasulye hasadından sonra domates fidelerinin dikimi yapılmıĢtır. Ancak özellikle 2010 yılı Temmuz ve Ağustos aylarında gerek ekolojik faktörlerin ekstrem koĢullarda gerçekleĢmesi ve gerekse bazı virüs hastalıkları ile bakteriyel solgunluğun Tokat‟ta ve deneme alanında yaygın etkisiyle domates bitkilerinden beklenen sonuçlar alınamamıĢ ve denemenin 2011 yılında tekrarlanması zorunlu hale gelmiĢtir.

Projede fasulye denemesinde 1 Nisan ve 10 Nisan 2010 yılı ekimlerinin örtü altında yürütülmesi planlanmıĢtır. Projede belirtildiği Ģekilde 2010 yılında fasulyede 1 Nisan ve 10 Nisan ekimleri alçak plastik tünellerde gerçekleĢtirilmiĢtir. Bu dönemde Tokat‟ta gerçekleĢen yağıĢlar alçak plastik tünellerin rantabıl olarak kullanılmasında zorluklar çıkarmıĢ, özellikle tünellerin kurulacağı dönemlerde aĢırı yağıĢlar nedeniyle zaman zaman araziye girilememiĢtir. Buna rağmen 2010 yılında tüneller altında yetiĢtiricilik gerçekleĢtirilmiĢtir. 2010 yılında yaptığımız gözlemlerde alçak tünel kurulmadan da bitkilerde çimlenme ve çıkıĢ gerçekleĢmiĢtir. Ancak özellikle Nisan ayının sonuna kadar don riski devam ettiği için tedbir alınması gerekliliği ortaya çıkmıĢ ve denemede bitkilerin bir kısmı sadece don riski olan günlerde dondan koruyucu agrimol örtülerle örtülmüĢtür. Bu uygulamanın baĢarılı olması sonucunda 2011 yılında tekrarlanan denemede alçak tünellerin yerine gerekli görüldüğü günlerde agrimol örtüler ile dona karĢı tedbir alınmasının daha doğru olacağı sonucuna varılmıĢtır. Ayrıca üretici bazında alçak tünel yerine agrimol örtü kullanılmasının hem daha kolay ve hem de daha ekonomik olacağı kanaatine varılmıĢtır.

Yukarda belirtilen nedenler ıĢığında 2011 yılında tekrarlanan denemede 1 Nisan ve 10 Nisan fasulye ekimlerinde alçak plastik tüneller kullanılmamıĢ, bunun yerine dondan koruyucu tedbir olarak agrimol örtü kullanılmıĢtır. Böylece alçak plastik tüneller denemede muamele olarak yer almamıĢtır.

(26)

Tez projesinde domateslerde fide dikimlerinin 1 Temmuz ve 15 Temmuz tarihlerinde yapılacağı belirtilmiĢ ve 2010 yılı denemesinde bu takvime uyulmuĢtur. Ancak fasulyede 3 farklı ekim zamanı uygulanması ve 1-15 Temmuz arasındaki 15 günlük sürenin gereğinden fazla uzun tutulduğu düĢünülerek 2011 yılında domateslerde dikimlere 1 Temmuz tarihinde baĢlanmak üzere 10‟ar günlük ara ile 3 dikim zamanının daha uygun olacağı kanaatine varılmıĢtır.

ÇalıĢma 2011 yılı Nisan –Kasım ayları arasında Tokat‟ta açık tarla koĢullarında yürütülmüĢtür. Tokat ili Orta Karadeniz bölgesinde, Karadeniz Bölgesi ile Ġç Anadolu Bölgesi arasında geçit iklimine sahip olup, 39o

51', 40o 55' Kuzey enlemleri ile 35o 27', 37o 39' Doğu boylamları arasında yer almaktadır. Denemenin yürütüldüğü alanın 2011 yılı ve uzun yıllar aylık ortalama sıcaklık değerleri Grafik 4‟te, aylık en düĢük sıcaklık değerleri Grafik 5‟te, aylık en yüksek sıcaklık değerleri Grafik 6‟da ve aylık ortalama yağıĢ değerleri Grafik 7‟de karĢılaĢtırmalı olarak verilmiĢtir. Deneme alanının 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen ortalama meteorolojik değerleri incelendiğinde aylık ortalama sıcaklık seyri bakımından denemenin yürütüldüğü 2011 yılı ile uzun yıllar ortalaması arasında çok küçük artıĢ ve azalıĢlar dıĢında önemli bir farklılık görülmemektedir.

Deneme alanının 2011 yılında gerçekleĢen en yüksek sıcaklık değerleri ile uzun yıllar ortalaması olarak gerçekleĢen en yüksek sıcaklık değerleri incelendiğinde Ocak ayından Kasım ayına kadar ki periyotta 2011 yılının uzun yıllar ortalamalarına göre yüksek sıcaklık bakımından 100C‟lik bir artıĢ olmuĢtur. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun

yıllarda gerçekleĢen en düĢük sıcaklıklar incelendiğinde Ocak-Kasım ayları arasında gerçekleĢen en düĢük sıcaklıklar arasında 5-80C düzeylerinde farklılıklar görülmektedir.

2011 yılında gerçekleĢen düĢük sıcaklıklar, uzun yıllar ortalamalarına göre daha düĢük gerçekleĢmiĢtir.

Denemenin yürütüldüğü alandaki aylara göre yağıĢ değerleri ile uzun yıllar ortalamalarında gerçekleĢen yağıĢ değerleri karĢılaĢtırıldığında özellikle Mart ayından Eylül ayına kadar ki dönem 2011 yılında daha fazla yağıĢ gerçekleĢtiği görülmektedir.

(27)

Grafik 4. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen ortalama sıcaklık değerleri (Anonim, 2011 a ve b).

Grafik 5. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen en düĢük ortalama sıcaklık değerleri (Anonim, 2011 a ve b).

(28)

Grafik 6. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen en yüksek ortalama sıcaklık değerleri (Anonim, 2011 a ve b).

Grafik 7. Deneme alanında 2011 yılında ve uzun yıllarda gerçekleĢen aylık Ortalama yağıĢ değerleri (Anonim, 2011 a ve b).

(29)

3.2. Yöntem

ÇalıĢmada domatesten önce ön ürün olarak bodur fasulye yetiĢtirilmiĢtir. Bu maksatla Tokat koĢullarında yetiĢtiriciliği yapılan ve erkenci olarak bilinen Balkız, Sarıkız, Gina, Volera ve Mb07 bodur fasulye çeĢitleri kullanılmıĢtır. Ancak Balkız fasulye çeĢidinde tohum çimlenmesi gerçekleĢmemiĢ ve deneme 4 çeĢitle yürütülmüĢtür. Toprak hazırlığının ardından fasulyelerin tohum Ekimleri 1 Nisan- 10 Nisan ve 20 Nisan 2011 tarihlerinde yapılmıĢtır. Dondan koruyucu tedbir olarak 1 Nisan ve 10 Nisan dönemlerinde ekilen fasulye parselleri riskli günlerde agrimol örtü ile örtülmüĢtür. 20 Nisan ekimlerinde ise koruyucu tedbir uygulanmamıĢtır. Denemede Yiğit Fı sırık domates çeĢidi kullanılmıĢtır.

ġekil1. Dondan koruyucu olarak agrimol örtülerin kullanımı

(30)

ġekil 3. Hasada gelmiĢ fasulye meyveleri

ġekil 4.Fasulye hasadından görünüm

Fasulye tohumlarının ekiminde sıra arası 50 cm ve sıra üzeri 20 cm olacak Ģekilde açılan Ocaklara 4 tohum bırakılmıĢtır. Denemede parsel büyüklükleri 1,5 m ×10 m = 15 m2 olacak Ģekilde tohumlar ekilmiĢtir. Fasulye denemesi tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekrarlamalı yürütülmüĢtür. ÇalıĢmada fasulye hasadına 1 Nisan ve 10 Nisan tohum Ekimlerinde 22 Haziran 2011, 20 Nisan tohum Ekiminde 27 Haziran 2011

(31)

tarihinde baĢlanmıĢtır. Fasulyede son hasatlar domates fidelerinin dikiminden 2 gün önce yapılmıĢ ve hasattan sonra bitkiler deneme alanından uzaklaĢtırılarak toprak domates fidelerinin dikimi için rotatiller ile 10 cm derinliğinde sürülerek dikime hazır hale getirilmiĢtir.

ġekil 5. Fasulye hasadından sonra bitkilerin deneme alanından uzaklaĢtırılması

ġekil 6. Domates fidelerinin dikileceği alanın toprak hazırlığından görünüm

Denemede, domates yetiĢtiriciliği için üç farklı dikim zamanı kullanılmıĢtır. Buna göre domates fideleri 1 Temmuz - 10 Temmuz ve 20 Temmuz 2011 tarihlerinde

(32)

dikilmiĢlerdir. Her parsele 30 bitki yetiĢtirilmiĢ ve 20 bitki üzerinde gözlem yapılmıĢtır. Domates yetiĢtiriciliğinde 3 farklı gövde oluĢturma ve 2 farklı zamanda uç alma uygulaması yapılmıĢtır. Uç alma uygulamaları bitki üzerindeki toplam çiçek salkımı sayısına göre yapılmıĢtır. Buna göre bitkilerde oluĢturulan gövde sayıları ve salkım sayıları aĢağıdaki gibi olmuĢtur.

Denemede kullanılan gövde ve salkım sayılarının Ģematik görünümü

Gövde sayısı Her gövdedeki salkım sayısı Bitkideki toplam salkım sayısı Tek gövde 5 salkım 5 6 salkım 6 Ġki gövde 4 salkım 8 5 salkım 10 Üç gövde 3 salkım 9 4 salkım 12

Gövde sayısı arttıkça bitkilerin ihtiyaç duyacakları alan da artacağından denemede gövde sayılarına göre farklı dikim mesafeleri uygulanmıĢtır. Fide dikiminde dar sıra arası 60 cm ve geniĢ sıra arası 120 cm alınmıĢtır. Sıra üzeri mesafeler tek gövdeli sistemde 40 cm, çift gövdeli sistemde 50 cm ve üç gövdeli sistemde 60 cm alınmıĢtır. Uç alma yapılırken tek gövdeli parsellerde bitkiler üzerinde 5 ve 6 salkım oluĢtuktan sonra son çiçek salkımının üzerinde 2 yaprak bırakılarak tepe sürgünü kesilmiĢtir. Çift gövdeli parsellerde her gövde üzerinde 4 ve 5 salkım oluĢtuktan sonra 2 yaprağın üzerinden uç budaması yapılmıĢtır. Üç gövdeli parsellerde her gövde üzerinde 3 ve 4 çiçek salkımı oluĢturulmuĢ ve son salkımın üzerinde 2 yaprak bırakıldıktan sonra uç alma yapılmıĢtır. ÇalıĢmada ana koltuklar üzerinde oluĢan yan sürgünler 5-6 cm uzunluğa ulaĢınca budanmıĢlardır.

(33)

ġekil 7. Domates parsellerdinde yabancı ot kontrolü ve boğaz doldurma

ġekil 8. Domateslerde askıya alma ve terbiye Ģekillerinin oluĢturulması

Denemede 2 dikim zamanı, 3 terbiye Ģekli ve 2 uç alma olmak üzere tekerrürlerle beraber 36 muamele kullanılmıĢtır. Deneme tesadüf parselleri deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak kurulmuĢtur. Verilerin istatistikî analizinde SPSS paket programından yararlanılmıĢtır.

Denemede hasatlar 1 Temmuz dikiminde 6 Eylül 2011 tarihinde, 10 Temmuz dikiminde 15 Eylül 2011 tarihinde ve 20 Temmuz dikiminde 28 Eylül 2011 tarihinde baĢlamıĢtır. Denemede son hasatlar her üç ekim zamanı için de 14 Ekim 2011 tarihinde tamamlanmıĢtır. Son hasatta toplanan meyveler olgun ve olgunlaĢmamıĢ olmak üzere 2 Ģekilde hasat edilmiĢ ve olgunlaĢmamıĢ meyveler oda koĢullarında olgunlaĢıncaya kadar muhafaza edildikten sonra ölçüm ve sayımlar yapılarak pazarlanmıĢtır. Parsellerde

(34)

hasatlar yapılırken meyveler pazarlanabilir ve ıskarta meyveler Ģeklinde sınıflandırılmıĢtır. Bunun için uluslararası geçerliliği olan domates standartlarından (UN/ECE STANDARD FFV-36) yararlanılmıĢtır (Anonim, 2009).

Denemede gübreleme programı hazırlanırken toprak analiz sonuçlarına göre topraktaki N-P-K ve Ca miktarları dikkate alınarak gübreleme yapılmıĢtır. Buna göre 35 kg/da N, 25 kg/da P2O5, 40 kg/da K2O, 4 kg/da Ca ve 4 kg/da Mg fertigasyon yöntemiyle

uygulanmıĢtır. Ayrıca 2 farklı dönemde mikro element içerikli sıvı gübreleme yapılmıĢtır.

Gözlemler:

Domateste verim: Her hasatta toplanan meyveler sayılmıĢ ve parselden alınan

meyvelerin ağırlıkları kaydedilmiĢtir. Sayım ve tartımda meyveler pazarlanabilir ve ıskarta meyve olarak ayrılmıĢtır. Ayrıca her hasatta tartılan meyvelerin ağırlıkları meyve sayısına bölünerek ortalama meyve ağırlıkları belirlenmiĢtir. Meyve sayıları adet/bitki, ortalama meyve ağırlıkları gram ve verim değerleri ton/ha olarak hesaplanmıĢtır.

Fasulyede Verim: Denemede fasulye meyveleri pazarlanabilir büyüklüğe ulaĢtıklarında

hasat edilmiĢ ve ağırlıkları kaydedilmiĢtir.

Ekonomik Analiz (Karlılık): Denemede fasulye ve domateste ayrı ayrı karlılık analizi

yapılarak geleneksel yetiĢtiricilik ile karĢılaĢtırılmıĢtır.

Fasulye ve domateste hasat edilen ürünler Tokat merkez halinde komisyoncu aracılığı ile pazarlanmıĢ ve kilogram fiyatı belirlenerek 1 dekar alandan elde edilen ürün miktarı ile çarpılarak toplam gelir hesaplanmıĢtır. Gider olarak Tokat Tarım Ġl Müdürlüğünün 2010 yılı maliyetleri dikkate alınarak gelir gider tablosu oluĢturularak toplam kar hesaplanmıĢtır. Fasulye ve domatesin artarda yetiĢtiriciliğinden elde edilen gelir Tokat Tarım Ġl Müdürlüğü maliyet analiz çalıĢmaları doğrultusunda hesaplanmıĢtır.

(35)

4. BULGULAR VE TARTIġMA

4.1. Domateste Pazarlanabilir Verim

Denemede en yüksek pazarlana bilir verim 135,97 ton/ha ile 1 Temmuz dikiminde 2 gövde üzerinden yapılan budamada 10 salkım uygulamasında elde edilmiĢtir. Bunu 129,37 ton/ha ile 1 Temmuz dikimi tek gövde terbiye sistemi 6 salkım izlemiĢtir. En düĢük pazarlana bilir verim ise 44,23 ton/ha ile 20 Temmuz dikim zamanında tek gövde terbiye sisteminde 5 salkım üzerinden uç alma yapılan uygulamada elde edilmiĢtir Denemede 1. dikim zamanı en iyi sonuç vermiĢtir (124,53 ton/ha). Bunu 113,90 ton/ha 2. dikim zamanı olan 10 Temmuz dikimi izlemiĢtir. Dikim zamanları arasındaki fark 0.001 düzeyinde önemli çıkmıĢtır. Gövde sayısı bakımından pazarlanabilir verim değerleri incelendiğinde en yüksek verim ortalaması 112,53 ton/ha ile iki gövdeli terbiye sisteminden elde edilmiĢ, bunu 102,05 ton/ha ile 3 gövdeli sistem izlemiĢtir. Pazarlanabilir toplam verim bakımından gövde uygulamaları arasında fark 0,001 düzeyinde önemli çıkmıĢtır. Pazarlanabilir toplam verim üzerine gövde ve salkım sayısının etkisi incelendiğinde 2 gövdeli yetiĢtiricilik ve bitki üzerinde 8-10 meyve salkımı bırakılmasının en iyi sonucu verdiği görülmektedir. Dikim zamanlarına, gövde sayılarına ve salkım sayılarına göre pazarlanabilir toplam verim değerleri Tablo 1‟de verilmiĢtir.

(36)

Tablo 1. Pazarlanabilir Toplam Verim (ton/ha)

Gövde sayısı

Salkım Sayısı

Dikim Zamanları Gövde sayısı* salkım sayısı

Gövde sayısı 1 Temmuz 10 Temmuz 20 Temmuz

Tek 5 119,13 105,57 44,23 89,64 94,74 c 6 129,37 120,27 49,84 99,83 Çift 8 127,15 115,11 94,79 112,35 112,53 a 10 135,97 116,06 86,09 112,71 Üç 9 114,78 112,51 73,13 100,14 102,05 b 12 120,80 113,90 77,15 103,95 124,53 a 113,90 b 70,87 c 1. salkım 120,35 111,06 70,72 100,71 2. salkım 128,71 116,74 71,03 105,49 Tek gövde 124,25 112,92 47,04 2 gövde 131,56 115,59 90,44 3 gövde 117,79 113,21 75,14

Ġstatistiksel Önem Düzeyleri

Ekim Zamanı ***

Gövde Sayısı ***

Salkım Sayısı **

Ekim Zamanı * Gövde Sayısı *** Ekim Zamanı * Salkım Sayısı Ö.D. Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D.

** ve *** Uygulamalar arasındaki farklılıkların sırasıyla P≤0,01 ve 0,001 düzeyinde önemli olduğunu gösterir. Ö.D.: Önemli değil.

(37)

4.2. Domateste Meyve Sayısı

Denemede pazarlanabilir meyve sayısı 1 Temmuz dikiminde 3 gövdeli terbiye sisteminde ve 12 salkımdan tepe sürgünü budaması yapılan uygulamada en yüksek bulunmuĢtur (29.88 adet/bitki). Bunu 29.85 adet/bitki ile 10 Temmuz 3 gövde 12 salkım uygulaması ve 29.65 adet/bitki ile 1 Temmuz 2 gövde 10 salkım uygulaması takip etmiĢtir. Denemede 1 Temmuz ve 10 Temmuz dikimleri ortalama meyve sayısı sırasıyla 27.79 adet/bitki ve 27.46 adet/bitki olarak gerçekleĢirken bu iki ekim zamanı arasında istatistiksel bakımdan önemli bir fark bulunmamıĢtır. Bununla beraber bu iki dikim zamanında elde edilen pazarlanabilir meyve sayıları 20 Temmuz dikiminden elde edilen meyve sayısından daha yüksek çıkmıĢ ve aralarındaki fark 0,001 düzeyinde önemli bulunmuĢtur.

Denemede gövde sayılarına bağlı olarak pazarlanabilir meyve sayılarında da önemli fark bulunmuĢtur (P≤0,001) buna göre en yüksek meyve sayısı 27.25 adet/bitki ile çift gövdeli sistemde elde edilmiĢtir 24.47 adet/bitki ile üç gövdeli sistem izlemiĢtir.

Dikim zamanlarına, gövde sayılarına ve salkım sayılarına göre pazarlanabilir meyve sayıları Tablo 2‟de verilmiĢtir.

4.3. Domateste Meyve Ağırlığı

Denemede pazarlanabilir en yüksek meyve ağırlığı 199,93 gr/meyve ile 1 Temmuz dikim zamanı tek gövdeli terbiye sistemi ve 6. salkımdan uç alma uygulamasından elde edilmiĢtir. En düĢük meyve ağırlığı 141,24 gr/meyve ile 20 Temmuz, tek gövde ve 6 salkım üzerinden uç alma uygulamasında gerçekleĢmiĢtir. Ortalama meyve ağırlığı bakımından dikim zamanları arasındaki fark önemli çıkarken (P≤0,001), en yüksek meyve ağırlığı 185,59 gr/meyve ile 1 Temmuz dikim zamanında gerçekleĢmiĢ, bunu 162,82 gr ile 10 Temmuz dikim zamanı izlemiĢtir. ÇalıĢmada gövde sayılarına bağlı olarak ortalama meyve ağırlıkları arasındaki farklar istatistiksel olarak önemli çıkarken, en yüksek meyve ağırlığı 167,06 gram/meyve ile çift gövdeli terbiye sisteminden elde

(38)

edilmiĢtir. Dikim zamanlarına, gövde sayılarına ve salkım sayılarına göre pazarlanabilir meyve ağırlıklar Tablo 3‟te verilmiĢtir.

Tablo 2. Pazarlanabilir Meyve Sayısı (Adet/bitki)

Gövde sayısı

Salkım Sayısı

Dikim Zamanları Gövde sayısı* salkım sayısı

Gövde sayısı 1 Temmuz 10 Temmuz 20 Temmuz

Tek 5 27,68 26,13 11,56 21,79 22,66 c 6 27,17 28,53 14,85 23,52 Çift 8 28,63 26,71 26,18 27,17 27,25 a 10 29,65 29,51 22,82 27,32 Üç 9 23,70 24,03 17,87 21,87 24,47 b 12 29,88 29,85 21,49 27,07 27,79 a 27,46 a 19,13 b 1. salkım 26,67 25,62 18,54 23,61 2. salkım 28,90 29,30 19,72 25,97 Tek gövde 27,43 27,33 13,21 2 gövde 29,14 28,11 24,50 3 gövde 26,79 26,94 19,68

Ġstatistiksel Önem Düzeyleri

Ekim Zamanı ***

Gövde Sayısı ***

Salkım Sayısı ***

Ekim Zamanı * Gövde Sayısı *** Ekim Zamanı * Salkım Sayısı Ö.D. Gövde Sayısı * Salkım Sayısı *** Ekim Zamanı * Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D.

*** Uygulamalar arasındaki farklılıkların P≤0,001 düzeyinde önemli olduğunu belirtir. Ö.D.: Önemli değil.

(39)

Tablo 3. Ortalama meyve ağırlığı (gram/meyve)

Gövde sayısı

Salkım Sayısı

Dikim Zamanları Gövde sayısı* salkım sayısı

Gövde sayısı 1 Temmuz 10 Temmuz 20 Temmuz

Tek 5 184,91 156,08 161,35 167,45 169,31 6 199,93 172,37 141,24 171,18 Çift 8 180,98 170,60 156,27 169,28 167,06 10 184,24 156,69 153,58 164,84 Üç 9 193,68 164,77 165,43 174,63 166,62 12 169,80 156,34 149,70 158,61 185,59 a 162,81 b 154,59 c 1. salkım 186,52 163,82 161,02 170,45 2. salkım 184,65 161,80 148,17 164,88 Tek gövde 192,42 164,22 151,30 2 gövde 182,61 163,65 154,93 3 gövde 181,74 160,56 157,56

Ġstatistiksel Önem Düzeyleri

Ekim Zamanı ***

Gövde Sayısı Ö.D.

Salkım Sayısı *

Ekim Zamanı * Gövde Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Salkım Sayısı Ö.D. Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D.

* ve *** Uygulamalar arasındaki farklılıkların sırasıyla P≤0,05 ve 0,001 düzeyinde önemli olduğunu gösterir. Ö.D.: Önemli değil.

(40)

4.4. Domateste Iskarta Verim (ton/ha)

Denemede en yüksek ıskarta verim 6,01 ton/hektar ve 5,94 ton/hektar ile sırasıyla 1 Temmuz ve 10 Temmuz dikimlerinden tek gövde, 5 salkım uygulamalarından elde edilmiĢtir. En düĢük ıskarta verim 1,23 ton/hektar ile 20 Temmuz dikiminden 3 gövde, 9 salkım uygulamasından elde edilmiĢtir. ÇalıĢmada dikim zamanlarına bağlı olarak ıskarta verim değerleri arasında fark önemli çıkmıĢtır (P≤0,05). En yüksek ıskarta verim ortalaması 4.22 t/ha ile 1 Temmuz döneminde gerçekleĢirken, en düĢük ıskarta verim 20 Temmuz dikim zamanında gerçekleĢmiĢtir. Gövde sayılarına bağlı olarak ıskarta verim değerleri arasındaki fark önemli bulunmuĢtur(P≤0,01). Buna göre ıskarta verim tek gövdeli yetiĢtiricilikte 4.74 t/ha ile en yüksek, 3 gövdeli yetiĢtiricilikte ise 2,42 t/ha ile en düĢük çıkmıĢtır.

Dikim zamanlarına, gövde sayılarına ve salkım sayılarına göre ıskarta verim değerleri Tablo 4‟te verilmiĢtir.

4.5. Domateste Iskarta Meyve Ağırlığı

En yüksek ıskarta meyve ağırlığı 122,65 gr ile 1 Temmuz tek gövde 6 salkım uygulamasından elde edilirken en düĢük ıskarta verim 20 Temmuz iki gövde ve 8 salkım uygulamasından 76,96 gr olarak elde edilmiĢtir. Iskarta meyve ağırlığı bakımından ekim zamanları arasındaki farklar 0,001 düzeyinde önemli bulunurken en yüksek 111,95 gr ile 1 Temmuz dikiminden en düĢük 77,52 gr ile 20 Temmuz dikiminden elde edilmiĢtir. Iskarta meyve ağırlığı üzerine gövde sayılarının etkisi önemli bulunmuĢ, bununla beraber tek gövdeli sistemde 102,78 gr ile en yüksek çıkarken, iki gövdeli sistemde 93,72 gr olarak gerçekleĢmiĢtir.

Dikim zamanlarına, gövde sayılarına ve salkım sayılarına ıskarta meyve ağırlıkları Tablo 5‟te verilmiĢtir.

(41)

Tablo 4. Iskarta verim (ton/ha)

Gövde Sayısı

Salkım Sayısı

Dikim Zamanları Gövde sayısı* salkım sayısı

Gövde sayısı 1 Temmuz 10 Temmuz 20 Temmuz

Tek 5 6,01 5,94 2,29 4,75 4,70 a 6 5,41 4,51 4,01 4,64 Çift 8 3,23 2,50 2,73 2,82 2,87 b 10 3,93 2,77 2,05 2,92 Üç 9 4,02 1,41 1,23 2,22 2,42 b 12 2,71 3,33 1,85 2,63 4,22 a 3,41 ab 2,361 b 1. salkım 4,42 3,28 2,08 3,26 2. salkım 4,02 3,54 2,64 3,40 Tek gövde 5,71 5,23 3,15 2 gövde 3,58 2,64 2,39 3 gövde 3,36 2,37 1,54

Ġstatistiksel Önem Düzeyleri

Ekim Zamanı *

Gövde Sayısı **.

Salkım Sayısı Ö.D.

Ekim Zamanı * Gövde Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Salkım Sayısı Ö.D. Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D.

* ve ** Uygulamalar arasındaki farklılıkların sırasıyla P≤0,05 ve 0,01 düzeyinde önemli olduğunu gösterir. Ö.D.: Önemli değil.

(42)

Tablo 5. Domateste ıskarta meyve ağırlığı (g/meyve)

Gövde Sayısı

Salkım sayısı

Dikim Zamanları Gövde sayısı* salkım sayısı

Gövde sayısı 1 Temmuz 10 Temmuz 20 Temmuz

Tek 5 115,07 105,01 85,18 101,75 102,78 6 122,65 97,67 91,11 103,81 Çift 8 99,91 89,14 76,96 88,67 93,72 10 100,80 112,17 83,33 98,77 Üç 9 121,01 94,12 84,32 99,81 97,70 12 112,25 97,00 77,52 95,59 111,95 a 99,19 b 83,07 c 1. salkım 111,99 96,09 82,15 96,75 2. salkım 111,90 102,28 83,99 99,39 Tek gövde 118,86 101,34 88,15 2 gövde 100,36 100,66 80,14 3 gövde 116,63 95,56 80,92

Ġstatistiksel Önem Düzeyleri

Ekim Zamanı ***

Gövde Sayısı Ö.D.

Salkım Sayısı Ö.D.

Ekim Zamanı * Gövde Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Salkım Sayısı Ö.D. Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D. Ekim Zamanı * Gövde Sayısı * Salkım Sayısı Ö.D.

*** Uygulamalar arasındaki farklılıkların P≤ 0,001 düzeyinde önemli olduğunu gösterir. Ö.D.: Önemli değil.

(43)

4.6. Fasulyede Pazarlanabilir Verim

ÇalıĢmada fasulye yetiĢtiriciliğinde en yüksek verim 1,40 ton/dekar ile Sarıkız çeĢidinin 20 Nisan tarihinde ekilmesinden elde edilmiĢtir. Bunu yine Sarıkızı çeĢidinin 1 Nisan ve 10 Nisan dönemlerindeki yetiĢtiriciliği izlemiĢtir (1,35 ve 1,34 ton/dekar). Sarıkız çeĢidinden sonra en iyi performansı gösteren ikinci çeĢit olan Gina çeĢidinin 20 Nisan Ekimi 1,32 ton/dekar ile en yüksek verimi veren muamelelerden biri olmuĢtur. Denemede ekim zamanları arasında 20 Nisan ekim zamanı en iyi performansı gösterirken, ekim zamanları arasındaki farklılıklar istatistiksel olarak 0,01 düzeyinde önemli çıkmıĢtır.

ÇalıĢmada en yüksek verimli çeĢit Sarıkız çeĢidi olurken bunu Gina çeĢidi izlemiĢtir. ÇeĢitler arasındaki farklılıklar 0,01 düzeyinde önemli bulunmuĢtur. Denemede Sarıkız ve Gina çeĢitleri aynı zamanda en erkenci çeĢitler olarak öne çıkmıĢlardır. ÇeĢitlerin ekim zamanlarına göre verimlerinde de farklılıklar elde edilmiĢ ve çeĢit * ekim zamanı interaksiyonları önemli çıkmıĢtır. ÇeĢitlerin ve ekim zamanlarının verim değerleri ve istatistiksel önem düzeyleri Tablo 6‟da verilmiĢtir.

Tablo 6. ÇeĢitlere ve ekim zamanlarına göre fasulyede pazarlanabilir verim (ton/da).

Ekim Zamanları

ÇeĢitler 1 Nisan 10 Nisan 20 Nisan ÇeĢit Ortalaması

Volera 1,04 1,24 1,27 1,18 b

Mb07 0,99 1,17 1,23 1,13 c

Sarıkız 1,35 1,34 1,40 1,36 a

Gina 1,06 1,22 1,32 1,20 b

Ekim Zamanı Ortalaması 1,11 c 1,24 ab 1,31 a

Ġstatistiksel önem düzeyi

ÇeĢit **

Ekim zamanı **

ÇeĢit * Ekim zamanı **

** ve *** Uygulamalar arasındaki farklılıkların sırasıyla P≤0,01 ve 0,001 düzeyinde önemli olduğunu gösterir. Ö.D.: Önemli değil.

(44)

4.7. Ekonomik Analiz

Denemede 2011 yılı 15 Temmuz tarihinden itibaren Tokat Merkez Halinde geleneksel domates yetiĢtiriciliğinden ve proje kapsamında yürütülen domates yetiĢtiriciliğinden elde edilen ürünün satıĢ fiyatları haftalık olarak Grafik 8‟de verilmiĢtir. Grafik 8 incelendiğinde 15 Temmuz tarihinden itibaren 70 kuruĢ ile baĢlayan domates fiyatları Ağustos ayı baĢında 80 kuruĢa kadar çıkmıĢ ve 15 Ağustos tarihinde üretimin artmasına bağlı olarak fiyatlar 35-40 kuruĢ bandına gerilemiĢ, 15 Ekim tarihine kadar bu aralıkta devam etmiĢtir. 15 Ekim tarihi ile birlikte yükseliĢe geçen fiyatlar 1 Kasım tarihinden itibaren 1,0 TL bandına ulaĢmıĢtır. Özellikle Ekim ayı sonunda geleneksel yetiĢtiricilikten elde edilen domatesler 50-60 kuruĢ dolayında alıcı bulurken, proje kapsamında yetiĢtirilen domatesler yüksek kalite özellikleri sayesinde 1,0 TL‟den alıcı bulmuĢtur.

Grafik 8. Tokat Merkez Sebze Halinde denemeden elde edilen ürün ve geleneksel yetiĢtiricilikten elde edilen ürünleri haftalık fiyat indeksi (TL/kg)

(45)

Denemede en yüksek verimin elde edildiği muamele olan 1 Temmuz dikim tarihi çift gövde ve 10 salkım üzerinden budanan parsellerden elde edilen yaklaĢık 13,60 ton/dekar domatesin satıĢ bedelleri düzenli olarak kaydedilmiĢ ve 1 dekardan elde edilen brüt gelir 7476,00 TL olarak belirlenmiĢtir. Fasulye yetiĢtiriciliğinden elde edilen en yüksek verim 1,40 ton/dekar olarak alınmıĢ ve denemede hasat edilen fasulyelerin Tokat Merkez Halinde ortalama satıĢ fiyatı 1,75 TL olarak hesaplanmıĢ ve fasulyeden elde edilen brüt (1400 * 1,75) 2450,00 TL olarak belirlenmiĢtir.

Tokat Tarım Ġl Müdürlüğü‟nün kayıtlarına göre Tokat‟ta geleneksel sırık domates yetiĢtiriciliğinde 1 dekar alandan elde edilen domates verimi yıllara göre 7,5-15,00 ton arasında değiĢmektedir.

Tokat Tarım Ġl Müdürlüğünün 2010 yılı maliyet analiz çalıĢmaları baz alınarak sırık domates ve fasulye maliyet analizleri sırasıyla Tablo 7 ve Tablo n8‟de verilmiĢtir. Bu maliyet analizleri 2010 yılına ait olduğundan tablolardaki maliyetler üzerine %10,26 2011 yılı enflasyon farkı ilave edilerek 2011 yılı yaklaĢık domates ve fasulye maliyetleri 1 dekar alan için belirlenmiĢtir. Buna göre 2011 yılında 1 dekar alanda yapılan fasulye yetiĢtiriciliğinin maliyeti (977,45*1,1026) 1077,71 TL, domates yetiĢtiriciliğinin maliyeti (3523,47 * 1,1026) 3884,98 TL olarak belirlenmiĢtir. Yine Tokat Tarım Ġl Müdürlüğünün verilerine göre 2011 yılında 1 kg domates hal fiyatı ortalaması 0,50 TL olarak tahmin edilmiĢtir. Tokat‟ta geleneksel yetiĢtiricilikte 14 ton/dekar verim esas alındığında 1 dekar alandan elde edilen net gelir (14000 * 0,50) 7000 TL – 3523,47= 3476,53 TL olarak belirlenmiĢtir.

Tez çalıĢmasında domates ve fasulyeden elde edilen net gelir; Domates için:

7476,00-3523,47 = 3952,53 TL. Fasulye için:

2450,00-1077,71 = 1372,29 TL.

Denemede domates ve fasulyeden elde edilen net gelir toplamı (3952,53 + 1372,29)

5324,82 TL olarak hesaplanmıĢtır. Geleneksel sırık domates yetiĢtiriciliği ile

karĢılaĢtırıldığında (5324,82 – 3476,53) 1848,29 TL daha yüksek gelir elde edilebileceği anlaĢılmaktadır.

(46)

Tablo 7. Tokat ili 2010 yılı sırık domates maliyet analizi

MALĠYET UNSURLARI ĠĢlem

Sayısı Birim Ġnsan ĠĢgücü Girdi Miktarı Birim Fiyatı TL TOPLAM

1 Fide Bedeli 1 adet 2562,5 0,27 694,44

2 Gübre Bedeli (Üre % 46) 1 kg 50 0,71 35,63

3 (DAP %18-46) 1 kg 35 1,02 35,53

4 (P.Sülfat % 48-50) 1 kg 16 1,48 23,60

5 A.Nitrat (% 33) 1 kg 15 0,56 8,36

6 Yaprak gübresi 1 kg 3 15,00 45,00

7 Çiftlik gübresi 1 ton 0,5 0,05 26,11

8 Zirai Mücadele Ġlacı Bedeli+Makina Kirası * 7 uyg 516,61 516,61

9 Su Bedeli da 1 23,46 23,46

10 Ġp + Tel bedeli 2 kg 9 4,5 37,88 37,88

11 Kazık bedeli (kargı) 1 adet 240 1,29 309,34

12 GĠRDĠ GĠDERLERĠ (1 ; 11 ) 1.755,94

13 Toprak ĠĢleme 1 da 27,50 27,50

14 Ġkileme (+ üçleme) 2 da 14,69 29,38

15 Karık açma 1 da 15,00 15,00

16 Dikim yeri açma EĠG sa 4,15 -

17 Dikim KĠG sa 18 2,85 51,25

18 Kazık çakma + ipe alma EĠG sa 35 4,15 145,17

19 Koltuk alma KĠG sa 63 2,85 179,38

20 Çapalama 3 sa 14 2,85 119,58

21 Zirai Mücadele ĠĢçiliği 7 sa 12 229,50 229,50

22 Sulama ĠĢçiliği EĠG sa 12 4,15 49,77

23 Gübreleme ĠĢçiliği EĠG sa 5 4,15 18,66

24 BAKIM VE ĠġÇĠLĠK GĠDERLERĠ (13;23) 865,19

25 Hasat 15 sa 8 2,85 341,67

26 Nakliye (iĢletmeye veye pazara taĢıma) 7,5 ton 6,18 92,73

27 HASAT VE PAZARLAMA (25+26) 434,39

28 DĠĞER DEĞĠġKEN MASRAFLAR **

29 DEĞĠġKEN MASRAFLAR TOPLAMI

(DMT) (4+10+19+22)

3.055,53

30 DEĞĠġKEN MASRAFLARIN FAĠZĠ *** %

6,5 99,30

31 TOPLAM DEĞĠġKEN MASRAFLAR (TDM) (29+30) 3.154,83

32 Genel Ġdare Giderleri (TDM % 3) 94,64

33 Tarla Kirası 116,25

34 ÇeĢitli Giderler (TDM % 5) 157,74

35 TOPLAM SABĠT MASRAFLAR (TSM) (32+33+34) 368,64

36 TOPLAM ÜRETĠM MASRAFLARI (TÜM) (31+35) 3.523,47

37 Bir dekardan alınan ürün miktarı (verim - kg/da)

7.500,00

38 Ürün SatıĢ Fiyatı (YTL/kg) 0,88

39 Gayri Safi Üretim Değeri (GSÜD) (37*38) 6.589,29

40 Bir kg ürün maliyeti (36/37) 0,47

41 Brüt Kar (TL/da) (GSÜD - TDM) (39 - 31) 3.434,45 42 Net Kar (TL/da) (GSÜD - TÜM) (39 - 36) 3.065,82

* Kimyasal ilaç uygulaması(Bit.Kor.ġb.Müd.lüğünden alınmıĢtır.) ** Tanımlanmalı

Referanslar

Benzer Belgeler

Phaseolus mungo (Mungo fasulyesi) küçük Phaseolus calcaratus (Pirinç fasulyesi) tohumlu Phaseolus angularis (Adzuki fasulyesi)..

Ekonomik Forum'un İstanbul zirvesinde Merill Lynch, 2007 için önemli bir projeksiyon yaptı. Merill Lynch, seçimlerden sonra yeniden AKP iktidar ı öngörüyor. Şimdiki kadar

Bu nedenle, literatürde kanserli bireyler için geliştirilen ve sık kullanılan Rotterdam Semptom Checklisti ile EORTC-QLQ- C30 Yaşam Kalitesi Ölçeği kullanılarak, kanserli

hin ve havabndırmanm yerleştirilmesi münasip görüldü. Bu pıogıarrıin yerine getirilmesi için ise, zemin katta bulunan dokuz adet kalın a- yak ve muhtelif bölmelerin tamamen

Boru makta sathiyle suyun sürati hasılı zarbına müsavidir.. Bununla beraber bu konkurlar olimpik programının daha az ehemmiyet verilecek bir kısmını teşkil etmezler.

The idiopathic inflammatory myopathies are defined by the combination of proximal muscle weakness, increased serum concentrations of enzymes derived from skeletal muscle,

Y››llll››k k T Ta ak kiip p-- O OY Y H Ha as stta a:: Yaralanmadan sonraki ilk 5 y›lda her y›l fiziyatrist taraf›ndan ayr›nt›l› fizik muayene, üst ve alt üriner sis-

The capital structures, gross production value, gross income, operating costs, gross profit, net profit, agricultural income, economic and financial profitability of