• Sonuç bulunamadı

un « ' A T L AR MECMUASI. k proje müsabakası. Arkitekt Sey- shcet ve Bedreddin. Ark. A. Sabrl. t. Hüsnü. Ark. B. Arif. Ark. Abibin. Ark: Schwelcker». Ark. Laprade. Prof. CL

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "un « ' A T L AR MECMUASI. k proje müsabakası. Arkitekt Sey- shcet ve Bedreddin. Ark. A. Sabrl. t. Hüsnü. Ark. B. Arif. Ark. Abibin. Ark: Schwelcker». Ark. Laprade. Prof. CL"

Copied!
35
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

un

« ' A T L A R M E C M U A S I . k proje müsabakası. Arkitekt Sey- shcet ve Bedreddin. Ark. A. Sabrl.

t. Hüsnü. Ark. B. Arif. Ark. Abibin. Ark: Schwelcker». Ark. Laprade. Prof.

CL<Hol'zmeisfer• Fabrika İnşaatında erazl seçimi. Ark. Naci Cemal • Rus resim sergisi. Edip Hakkı!

1 Ollmpik s " - — — t konkurları' • Köy ovlorl müsabakası • Duyumlar • Y ı l 1 9 3 5 İ s t a n b u l .

(2)

u n u n

A Y L I K Y A P I S A N A T I , Ş E H İ R C İ L İ K V E D E K O R A T I F S A N • A T L A R D E R G İ S İ N E Ş R E D E N L E R : M İ M A R A B İ D İ N M O R T A Ş V E M İ M A R Z E K İ S A Y A R

B E Ş İ N C İ . Y I L

1 9 3 5

İ S T A N B U L

(3)
(4)

P a ş u r k ö p r ü s ü - (siird.)

M ü h e n d i s H a l i t

Paşur köprüsü mevkii Siird - Diyarbekir karayolu üzerinde Siirdden yirmi kilometro mesafede büyük Dic- lenin ayaklarından biri olan Paşur çayı üzerinde kâin- dir. Mevkii, mezkûr çayın geniş bir vadiden birdenbire dar bir boğaza girdiği noktadır. Bu mevkide bittabi sür'ati cereyan fazla olduğu gibi, çayın ka'rı çok nokta- larda kayadan mürekkebtir.

Feyezan zamanlarında çay geçid vermediği, mü- nakalât 30-40 kilometro mansabda Paşur ve Gezer çay- larının birleştiği noktadaki eski Nasreddin köprüsü vası- tasile temin olunurdu. Münakalâtta oynadığı ehemmi- yetli rol itibarile bu köprünün yapılmasına Cumhuriye- tin ilânından sonra bir çok defalar teşebbüs edilmiş ise de, kâh temel müşkülâtı, kâh proje hatası yüzünden, ihaleleri bir kaç defa yapıldığı halde, köprü bir türlü j;e«pıl;t:namıştı. Nafia vekâleti, en son. bir kaç sene evvel müteaddid gözlü kârgir olarak takriben seksen beş bin liraya ihale olunan köprünün bu şekilde müteaddid gözlü olmasını mahzurlu bulmuş ve memleketimizde son yıllarda beton arme köprücülükteki terakkiyatı nazarı itibara alarak, mezkûr boğazda beton armeden tek ke- mer 50.40 açıklığında bir köprü projesi yapmış ve elli iki bire liraya ihale etmiştir.

İnşaat programında çok esaslı bir keyfiyet de, faz-

Proje: Nafla Vekâleti fen heyeti.

Tatbik : Mühendis Sadık, Halit, Ferruh v e Kemâl.

la gerilmelere maruz olan kemer gibi nazik aksamın be- tonajının mümkün mertebe soğuk mevsimde dökülüb be- ton rötresi ve derecei hararet düşüklüğünden mütevellit takabbuz miktarını asgariye indirmek düşünülerek ke- mer betonajını nisbeten sonbahar nihayetine doğru yap- mak. esas alınmıştır. Bu itibarla, inşaata Ağustos 1933 ni- hayetlerine doğru başlanılmış ve Teşrinisani gayesinde köprü kemer iskele ve kalıbı demirlerin vaz'ı ile beton dökmeğe elverişli bir hale getirilmiştir.

Bu köprünün inşaatında birinci derecede rolü; yu- karıda bir nebze bahsettiğimiz üzere derenin ka'rının taş- lık olması, boğazda olmak hasebile suyun sür'ati cereya- nının fazla olması ve inşaatın sonbahar - kış mevsimine tesadüf ettirilmek mecburiyeti dolayısile feyezan tehlike ve ihtimalleri ve bir de mıntaka itibarile kereste olarak âdi kavaktan başka bir şey bulunmaması ^keyfiyetleri oy- namakta idi.

Bütün bu amilleri bir araya toplayıp kerestenin bile Adana mıntakasından geleceğini hesaba katarak kalıb iskelesi için en elverişli şekli bercevhi âti tertib ettim:

Evvelâ, yukarıda zikrettiğimiz birinci, ikinci ve üçün- cü sebebler hasebile bu mevkide inşaat zamanında köprü kalıb iskele makasları için en emniyetli şeklin, tek açık- lık bir kemer şekli olduğu kendiliğinden çıkmaktadır.

(5)

Lakin, bu kemer şeklini bilinen klasik şekillerden biri üzerinden tertibe kalktığımız takdirde o mıntakada ke- reste bulunmaması hasebile çok pahalıya ve birmetice ademi imkâna gidileceğini düşünerek bu kemer şeklini esas köprünün kemeri betonajında hususi bir tertib kabul ederek o suretle tertib ettik, ki hem Siird gibi bir yerde kabili tatbik olsun ve hem de kerestenin gerek beher par- ça sıkleti ve gerek heyeti umumiye küpajı asgariye insin.

Filhakika, şekle dikkat edilecek olursa, iskele makasları alt ve üst başlıkları kemer şekline uygun olacak surette yassılama birbirine çivili bir kaç sıra kalas ile tertib edil- miş başlıklar ve bunları yekdiğerine bağlayan bir takım kutri tertibattan ibarettir.

İskelenin tarzi inşasında gerek düşünüş, gerek hesa- battaki doğruluk ve isabet, hesab edilen taşınanların ay-

E s a s görünüş nen tahmilden sonra ölçülenlere tamamen müsavi olma- sile tebeyyün etmiştir,

Paşur köprüsü esnayı inşaatında bizi bu iskeleyi ke- mer şeklinde yaptırmağa sevkeden âmillerden birinin de feyezan olduğunu zikretmiştik.

Filhakika, demirlerin iskele üzerinde montajı esna- sında böyle bir feyezan vaki olmuş ve fotoğraflarda görül- düğü üzere su, şimdiye kadar kaydedilen en yüksek su seviyesinden elli santim aşağıya kadar yi'kselerak mu- vakkat ahşab montaj ve servis, köprtljn.ihü alıp götür- müş. esas iskeleye üzerinde fazla bir sik'et c'madığı halde hiç bir şey yapamamıştır.

Velhasıl, düşünülen bütün ihtimaller tahakkuk et- mekle beraber her biri için alınan tedabir sayesinde in- şaatın ikmaline muvaffakiyet hasıl olmuştur.

K e m e r kalıbı

(6)
(7)

S ü m e r B a n k p r o j <

m ü s a b a k a s ı

J ü r i h e y e t i r a p o r u Sümer Bank tarafından müsabakaya konulan, Anka-

ra'da Cumhuriyet alanında yapılacak, Sümer Bank Bina- sı taslak müsabakasına iştirak eden mimar ve mühendis- lerin eserleri Ankara'da Sergi Evi binasında İç İşler Bakam Şükrü Kayanın başkanlığı altında toplanan Sü- mer Bank Umum Müdürü Nurullah Sümer. Bolu Sayla- vı Falih Atay, Emlâk Bankası İdare Meclisi azasından Raufi, Ankara şehri imar müdürü Mimar Semih Rüs- tem, Mühendis Cemal, Ankara mimarlar birliği namına mimar Asım Kömürcüoflu, Güzel San'atlar birliği mi- mari şubesi namına mimar Zühtü, Sümer Bank inşaat servisi şefi Reşattan müteşekkil Jüri:

1 — Bu müsabakaya, ilişik listede İsim ve rumuzları yazılı 21 adet taslak geldiğini ve bunların müsabaka şar-

tlarına uygun olarak tayin edilen müddetler zarfında Bankaya verildiklerini tesbit etmiş ve,

2 — Birinci iş olmak üzere taslakların her birini bü- yük bir dikkatle gözden geçirerek içinden ayırdığı bir seç- me komisyonuna bu taslaklardan en değerli olanlarını seçmek işini vermiştir.

Taslakları seçme komisyonunun üyeleri şunlardır:

A ) Sümer Bank İnşaat Servisi Şefi Bay Reşat, B) Ankara şehri İmar Müdürü Mimar Semih Rüs- tem,

C) Mühendis Cemal,

D) Mimar Asım Kömürcüoğlu, Türk Mimarlar Birli- ği Mürahhası.

(8)

E) Mimar Zühtü, Güzel San'atlar Birliği Mimarlık şubesi murahhası.

Yukarıda isimleri yazılı olan zevattan teşekkül eden seçme komisyonu taslakların seçilmesi lşüıe her gün ça- lışmak şartile bir hafta devam etmiş ve aşağıda isim ve remizleri alfabe sırasile yazılı olan eserleri ayırmıştır:

1 — Profesör Breuhaus 2 — Mimar Hüsnü 3 — S. B.

.1 — S. B. 777 5 — Mimar Şevki 0 — Yerli malı

Yukarıda yazılı taslaklarla birlikte, müsabaka tas- laklarının hepsi 9. 12. 11)31 de toplanan Jüri Hey'eti ta- rafından ayrı ayrı bir daha tetkik edilmiş ve seçme ko- misyonu görüşlerinin doğruluğu hakkında ittifak hu sil olmuştur.

Seçilen bu altı taslaktan arta kalan diğer taslaklar Jüri talimatnamesi 3 üncü maddesinin (b) fıkrası muci- bince tasfiye edilmişlerdir. Talimatnamenin bu fıkrası aşağıya çıkarılmıştır:

(Madde ::, Fıkra - İlk toplantılar müsabaka şartla- rının uymayan projelerle estetik veya teknik noksanları olan projelerin tasfiyesine hasredilir.)

İlk seçimin dışında bırakılan taslaklardan ı< rtan altı taslak üzerinde üyeler reylerini gizli olarak ve her kes kendi kanaati mucibince numara esasına istinaden rey pusulaları üzerine yazmış ve pusulalar sarflara konarak kapanmıştır.

Azami not 3 itibariyle Jüri azası tarafından her altı proje için 1 - 2 - 3 numaralarından biri verilmiştir.

içtlmada bulunmayan iç işler Bakanı ve Jüri Hey'e- ti Başkanı not vermemiştir.

Rey pusulaları Sergi Evinde 10/1/1!»3 I tarihinde İç İşleri Bakanı Şükrü Kaya, Dış İşleri müsteşarı Numan Rifat. Sümer Bank Umum Müdürü Nurullah Sümer, Bolu Saylavı Palih Atay ve Ankara İmar Müdürü Semih Rüstemin hazır bulunduğu içtimada açılmış ve aşağı- daki netice tespit edilmiştir:

- Yerli Malı : - Profesör Breuhaus

• Mimar Şevki

» Hüsnü

numara

11 Yukarıdaki rey neticelerine göre Yerli Malı remizli proje birinci ve Profesör Breuhaus'un projesi müsabakada ikinciliği kazanmıştır.

Son reye konan projelerin muhtelif nokralardan bazı kabili tashih işlenecek yerleri olduğu görülmekte beraber mevzuun güçlüğü nazarı itibare alınırsa sureti umıımiye- de gösterilen gayretlerden ve çalışma tarzlarından dolayı Jüri Hey'eti takdirini yazmağı bir vazife bilmiştir.

Jüri heyeti üyeleri imzaları

Birinci. Mimar Seyfettin Erkan. Kat pl&nları.

(9)

TÛLANI MAKT&

Bankaya tevdi edilen projeler listesi:

1 — Mimar Süreyya 2 — S. B.

3 — Kale 4 — Türk 5 — Doksan Derece 6 — S. B. 77".

7 — Akat S — Anahtar i) — Yerli Malı 10 — Aydemir 11 — Büro M. Aydın 12 — Mimar İhsan Kâzım

13 — Mimar Behçet Şabri vo Bedrettin Hamdi

(10)
(11)

14 — Mühendis Schweickert 15 — Mimar Behçet Sabri 16 — Mimar Şevki 17 — Mimar Hüsnü

18 — Sayılı 1!» — Mimar Burhan Arif 20 — Ahmet ve Koryo 21 — Profesör Breuhaus

B i r i n c i . İ z a h n o t u . M i m a r S e y f e t t i n E r k a n

I — Binanın mevkii Siimer Bank tarafından Anka- rada Hakimiyeti MUliye meydanına nazır Taş han bi- nası arsası olarak intihap edilmiştir.

Şehircilik ııoktai nazarından izahat:

Yeni Ankara şehrinin methalini teşkil eden ve An- kara istasyonundan başlıyarak Hakimiyeti Milliye mey- danına kadar lmtidat eden şimdilik Büyük Millet Mec- lisi ve Ankara palas gibi iki mühim binanın önünden geçen oldukça geniş bir caddeden ibaret olan bu yol Hakimiyeti Milliye meydanında ufak bir duraklamadan sonra iki istikamette Zafer âbidesini ortalayarak tarihi büyük bir kıymeti olan Ankara kalesine kadar uzanan Anafartalar caddesi teşkil eder.

Şehir methali, Anafartalar, Bankalar, Vekâletler caddesi gibi beş mühim yolun telâkisinden hâsıl olan Hakimiyeti Milliye meydanının gösterişli bir noktasın- da inşa edilecek olan bina şehrin müstakbel hayatı ü- zerinde çok milhim bir rol oynaması dolayısile buraya konulacak olan binaya verilecek şekil de çok mühimdir.

Bütün bu düşünceler ve binanın ticari bir müessese ol- ması ve şehir ile olan münasebeti gibi mühim sebepler binanın karakterini az çok tayin etmiş ise de bugün için düşünülecek yegâne esas yalnız binanın göreceği hiz- mete göre binaya karakter vermekle kalmayıp bundan evvel şehircilik esaslarını göz önünde bulundurarak dü- şünülmüş ve istasyondan Ankaraya değru giren şehir methalini teşkil eden caddenin Hakimiyeti Milliye mey- danından Anafartalar caddesine geçen kısmı hissedile- cek suretle olması için gayet hafif ve tatlı bir münha- ni olarak çevrilmiş ve bu suretle oradan geçen cadde- nin de ehemmiyeti hissettirilmiş oluyor. Ve binanın bu dönüşü Milli Zafer âbidemize de kuvvetli bir kavis teş- kil etmiş oluyor.

Taksimat:

Bina taksimat itibarile iki kısımdan ibarettir. Birin- ci kısım Sümer Bank fabrikalarının mallarını tanıtmak üzere düşünülen mağaza kısmı diğeri ise bankaya ait

bürolardır. Bu her iki kısım da oicari müessese olmala- rı hasebile halk ile ve dolayısile şifi ile olan mü- nasebetlerinin en güzel bir şekilde olması için binanın umumi methali Anafartalar caddesi üzerinde sitiyc yakm bir kısımdan verilmiş ve zemin katı mağazalarla beraber Bankanın Ankara şubesine tahsis edilmiştir.

Bundan başka binanın iki girişi daha vardır. Birisi A- nafartalar caddesi üzerinde binanın son kısımlarında o- lup bu giriş sitiye daha yakın olduğu için kasa da- ireleri girişi buradan verilmiştir. Ayni zamanda yapı- lan hususi tertibatla memurların dahi buradan girme- sine imkân verilmiştir. Diğer giriş bugünkü Vekâletler binalarına giden cadde üzerindedir ve memurların gir- mesine tahsis edilmiştir. Bu üç giriş sayesinde gayet ko- laylıkla binanın servisleri birbirine bağlanmıştır. Bod- rum katta kasa daireleri vardır. Zemin kattan hususi bir merdlvenle buraya İnilir. Herhangi bir tehlikeye karşı bodrum katı için hususi tertibat yapılmıştır. Bu terti- bat Veznedar Umum Müdür ve Umum müdür muavini edalarına merbuttur. Tehlike vukuunda bu tertibata ba- sıldığı zaman bankanın bütün kapıları ayni zamanda kapanmaktadır. Birinci, ikinci ve üçüncü katlar da bü- rolara tahsis edilmiştir. Hakimiyeti Milliye meydanı ile Anafartalar caddesi üzerine tesadüf eden kısımlara Mü- düriyet, İdare meclisi ve içtima salonları gibi mühim o- dalar konmuş ve arka taraflar servislere tahsis edil- miştir. Dördüncü kat yalnız Vekâletler tarafından gelen kelun üzerinde yapılmış ve ön kısma doğru bir lokanta düşünülmüştür ki bu kısımdan İstasyon ve Çan kaya- ya kadar olan bütün manzaraya hâkim olan bir teras yapılmıştır.

Bina betonarme İskelet, tuğla dolgu olarak yapıla- cak ve harici kısımları Ankaranın tabii taşından yapı- lacak. uzun band olarak modelde de görülen beyaz kı- sımlar Hacı Bektaş mermer taşından yapılacaktır. Bu suretle bütün bina İnkılâp Ankarasının karakterini taşı- yan bir bina olacaktır.

(12)
(13)
(14)
(15)
(16)

Mimar Hüsnü. Görünüş ve kat plAnlan-

Z E M İ N « T

(17)

M i m a r H U s n U T ü m e r . izah notu.

Ankarada Cumhuriyet meydanında Taşhan yerine yapılacak Sümer Bank ve Yeril Mallar Pazarı için ta- rafımdan tanzim edilen proje; bodrum, zemin, birinci, ikinci, Uçüncii katlarla küçük taraça katını ihtiva eder.

Esas itibarilc bina, orta kısımda muazzam bir müdüriyeti umumiye mechalile İş Bankası tarafı nihayetinde bir memurin methalinden ibarettir. Aynı zamanda Müdüri- yeti umumiye methalinden zemin katta te'sis olunan Ankara Şubesi holüne geçilir ve kiralık kasalara inilir.

Dahili irtibat aşağıda yazılı hizmetlerde kullanılmak üzere dört merdivenle temin edilmiştir.

Müdüriyeti umumiye methalinde: Müdürler, reisler ve ziyaretçilere mahsus yalnız birinci kata kadar devam eden büyük merdiven.

Ayni methalin sağ tarafında ikinci derecede halk ve banka memurinin müdüriyeti umumiye ile alâkalarının te'mini maksadile diğer bir merdiven, ve bundan mada memurlara mahsus hususî methallerinden kendi dairele- rinin katlarına çıkan merdivenle Banka kofrfor ve ki- ralık kasalar merdiveninden ibarettir.

Zemin katta müdüriyeti umumiye methali ve banka holünden mada mevcut bulunan mağazalar, plânda gö- rüldüğü veçhile arka taraftan yekdiğerine merbut ve icabında iki taraflı büyük bir mağaza halinde kullanıl- mağa müsait tarzda tanzim edilmiş olup arzu edildiği takdirde, satış daireleri yapmağa elverişli bodrumda tef- rik edilmiş bir kısma dahilen geniş bir merdivenle mer- buttur.

Banka umumi methalinden geçilen Ankara Şubesi;

zemin kat plânında ve dahili perspektifde görüldüğü veç- hile küçük amerikan sistemi bir banka holünden ibaret- tir. lO-lö memur çalıştırmağa müsait olup bodrumda tanzim edilen arşiv ve kasa dairesine hususi bir merdi- venle merbuttur.

Umumiyet itibarile binanın dahili ve harici aksa- mında kullanılacak belli başlı malzemenin cins ve nevi aşağıda yazılmıştır:

I — Banka umumî methal merdivenleri Ankara taşından,

Banka umumî methal zemini ve Banka hölü zemi- ni siyahla karışık beyaz mermerden,

Methal lambrileri somakiden kaplama, Banka hölü lambrileri cilalı Hereke taşından kaplama.

Banka kişeleri kök ceviz kaplama.

Büyük merdiven beyaz som mermerden, İkinci merdiven, beton üzeri, mermer kaplama ya- pılacaktır.

2 — Müdüriyeti umumiye, meclisi idare müdiran dairelerinin döşeme, lambri ve kapıları meşe veya kara- ağaçtan,

Odalar arasındaki kapılar çift dahilen maroken kap- lı ve bu kısma ait duvarlar, tavanları mat yağlı boya yapılacaktır.

3 — Bilûmum odaların zemini şap üzerine «Çeloleks»

ve «linoleum»,

Koridorlar ksilolit, gardıroplar ve tualetler ze- mini mozayik, çini ve kışlık bağçe zemini mermer kap- lanacaktır.

Pencereler meşe veya karaağaçtan çift ve ıstorîu, kapılar beyaz ağaçtan yapılacaktır.

4 — Cephe işleri:

Methal motifi, sutunları cilalı Hereke taşı kaplama, Pencere kenarları, korkuluk harpuştaları, silmeler, subasman kısmı Ankara taşı kaplama,

Dükkânların üstü markize kadar mermer kaplama yapılacaktır. Bu kısımlardan mada cephe aksamı «pierre aıtificielle» dökme plaklarla kaplanacaktır.

Binanın bil'umum terasları tecrit edilip üstü iki kat çini ile örtülecektir.

Başlıkları yukarda yazılı malzemenin istimalilc

«poste pneumatique tecdidi hava, arşiv çelik dolapları, Bankakofnfor dairesi kapuları, kiralık kasalar» hariç olmak üzere verdiğim projeye göre birinci derecede bir banka binası vücude getirmek için takribi keşf yekûnu (425,880) Dört Yüz Yirmi Beş Bin Sekiz Yüz Seksen liraya baliğ olmuştur.

.a

(18)
(19)
(20)
(21)
(22)
(23)
(24)

F a b r i k a i n ş a a t ı n d a e r a z i s e ç i m i

M i m a r N a c i C e m a l

Fabrikaların tesisinde düşünülecek noktalar Memleketimizde sanayi fikri uyandığı zaman bilhas- sa garbi Anadoluda ufak sermaye ile fabrika kurmağa teşebbüs edenler maalesef zararlara düçar olarak bu iş- lere yatırdığı tasarladıkları sermayelerinin bir kısmını ziyan etmişler ve bu işte muvaffak olamayınca fabrika- cılığm rnıemlektetimizin vaziyetine uymadığına hamlet- mişlerdir. Halbuki fabrika kadar sermayeyi iyi işleten bir vasıta hemen yoktur desek yanlış olmaz. Ancak her işte olduğu gibi fabrika tesisinde de göz önünde tutu- lacak bazı noktaların kısa olarak gözden geçirilmesi fa- idelidir.

Fabrikanın tesis edileceği yer iyi intihap edilmiş o- lursa bu hal müessesenin iktisadi kıymeti üzerinde bü- yük tesirler yapar.

Fabrikaların kurulacağı yerlerin intihabında başlıca sekiz nokta düşünülür.

1 — Mevaddı iptidaiye membaları ve işlenmiş mal mahreçlerine nazaran fabrika tesis edilecek mahallin vaziyeti; mevaddı iptidaiye ve işlenmiş malların ne su- retle nakledileceği ilk önce akla gelen hususattandır. De- miryolu bulunan yerlerde nakil masrafı haddi asgariye inebilif.

2 — Arazinin kıymeti.

Büyük merkezlere yakın yerlerdeki arazi pahası ta- biidir ki bu merkezlerden uzak olan yerlerinkinden faz- ladır. Fabrika şehirden uzak yerlerde kurulursa malla- rın nakliye ücreti fazla olur. Diğer taraftan memur ve amelenin yol parası vermesi bir müşkülât tevlit eder. Bir mahzuru da kışın yolların kapanarak muayyen müddet zarfında taahhüt edilen siparişin vaktinde yapılma- masıdır.

Fabrika kurulurken ileride yapılacak büyültme işle- ri de düşünülmelidir.

Şehirden uzak yerde fabrika kurulunca o civar ara- zinin kıymeti ziyadeleşir. Binaenaleyh fabrikanın muh- temel genişlemesi için lâzım olan arazi -ivelce satın alın- malıdır. Her halde her husus ve vaziyete nazaran ara- zinin evvelceden çok isabetli olarak tayin edilmiş olma- sı lâzımdır.

3 — Tahrik edici kuvvet elde edilecek membalardan istifade.

Fabrika için lüzumu olan kuvvei muharrike ya mah- rukat yakan makineler vasıtasile yahut ta su kuvveti ile elde edilir.

Mahrukat üç kısma ayrılabilir. Maden kömürü, liy- nit, odun gibi sulb mahrukat ham petrol, mazot, petrol ve saire gibi mayi mahrukat, maden kömürü gazı, tabii gazlar, kok fırınlarında elde edilen şazlar gibi gaz mah-

rukat. Su ile kuvvei muharrike elde edilecek olursa ev- velce gayet dakik olarak mahrukat ile elde edilecek kuv- vei muharrike ile bir kıyas yapılmalıdır.

Su kuvveti kuvvei muharrike elde etmek için esas tutulacak olursa, don ve saire gibi mecburi sebeplerden dolayı bunun işlemediği zaman alınması lâzım gelen yardımcı tertibat masrafları evvelceden kararlaştırıl- malıdır.

4 — Vergi ve gümrük resimleri.

Ecnebi memleketlerin mallarımız üzerinde gümrük resimlerinin yüksekliği, ekseriya fabrikanın bir şubesini o memlekette tesis etmek lüzumunu ortaya koyar.

5 — Su tedariki.

Kâğıt, şeker, kimya maddeleri, boya sanayii ve yük- sek izabe fırınları fazla miktarda su sarfını icap etti- rirler. Bilhassa yüksek fırınlar 24 saat zarfında dökülen 100 ton kuvvetinin dökümü için saniyede 12 litre suya lüzum gösterir.

Bu miktar 10,000 nüfuslu bir şehrin su sarfiyatına hemen hemen muadildir. Bilhassa kâğıt ve boya sana- yiinde kullanılacak suyun saf olması lâzımdır.

6 — İşçilik: Fabrika civarında şayanı emniyet ve kuvvetli amele bulunabilmelidir.

Merkezden uzak yerlerde tesis edilecek fabrikalarda ameleyi daimi olarak alakoymak lâzım gelirse fazla yev- miye verilmesi lâzım geleceğini göz önünde bulundur- malıdır.

Fabrikada ve hariçte amelenin rahat bir hayat ge- çirebilmesi düşünülmelidir.

Bunun içta de yevmiyelerin vaktinde tam olarak ve- rilmesi, amele için kabil ise ekip biçme yapabilecek ara- zili amele ikametgâhları yapmak lâzımdır.

7 — Müşabih sanayiin mevcudiyeti.

Ekseriya kurulacak bir fabrikanın mahiyetine mü- şabih bir diğer fabrikanın mevcudiyeti o fabrikanın da o civarda tesisine müessir olur.

8 — Ticarî hayat için şehrin şehirden uzak yerlere tercihi:

Şehirlerde bankalar, posta, demiryolu ile kolay mü- nasebet temin edilebilmesi, tüccar ve komisyoncuların şehirde kalmağı tercih etmeleri ticari noktal nazardan şehirlerin daha müsait olduğunu gösterir, toprağın ve- receği mahsul ile alâkadar olan bazı fabrikaların mevkii- ni arazinin cinsi tayin eder.

Arazinin intihabı

İnşaat yapılacak arazinin teşekkülü ve tahtezzemin şu tabakalarının vaziyeti.

(25)

Argilli bir zemin ihtizazatın ve sademelerin intişarı- nı teshil eder.

Dizel motörü, sür'atli buhar makineleri, büyük gaz motörleri gibi tesisatı olan fabrikalar bu gibi arazide ka- bil oldukça kurulmamalıdır.

Binada bodrum katı tesis edilerek kullanılacaksa tah- tezzemin su tabakaları bu zemin sathından 3,5 ilâ 4 metre aşağıda bulunmalıdır. Aksi takdirde rütubetten muhafaza için bir çok masrafları gözden çıkarmak lâ- zım geleceği gibi arazinin dolma olup olmadığını da iyice tetkik etmek icap eder.

Arazinin tren ile münasebet peyda edebilecek bir mahalde bulunması şayanı tercihtir. Buna imkân olma- dığı takdirde her halde iyi bir yol ile münasebeti bulun- malıdır.

Memleketimizde bidayetlerde şahsi teşebbüslerin mey- dana getirdiği fabrika binalarının ne derece gayri mü- sait noktalarda tesis edilmiş olduğunu görmiyenlere bu basit esaslar lüzumsuz görünebilir.

Bir fabrika projesinin hazırlanmasında nazarı dikkate alınacak hususat.

Her fabrikanın kendine mahsus hususiyetleri vardır.

Burada bahsedeceğimiz noktalar umumîdir.

1 — Gerek fabrikanın haricinde gerek dahilinde nak- liyatın ucuz ve seri olabilmesi için nakil yolları kabil ol- duğu kadar haddi asgariye indirilmiş olmalıdır.

Binaenaleyh mevaddı iptidaiye mağazaları ile, ma- mul eşya ambarları methal veya mahreçlerin yakınında olmalıdır.

2 — Nakil vasıtasının intihabı mutlaka bir hesaba istinat etmesi lâzımdır.

3 — Muhtelif bina mesafelerinin yekdiğerinden olan mesafelerinin yalanında, bunların birbirinin ziyasını ka- payacak şekilde olmamasına, bina aralarına konacak yangın musluklarının yangın vukuunda her iki binaya kifayet edecek şekilde olmasına, ileride yapılacak bir ilâ- venin fabrikanın işlemesine sekte vermiyeck tarzda ya- pılmasına müsait bulunması düşünülmlidir.

4 — Kuvvei muharrike merkezi imalâthane binaları yakınında bulunmalıdır.

Mevcut bir elektrik kuvvetinden İstifade edildiği tak- dirde elektrik santralı vaziyet plânına göre en muvafık yerde tesis edilir.

Ekseriya idarehane binası esas methal civarında bu- lunur.

5 — Tuz, yağ, gaz, buhar, ve fena kokular neşreden kısımlar diğer aksamdan ayrı bulunmalıdır.

6 — Makinelerin temizlenmesi için bunlar arasın-

da kâfi mesafe bırakılmalı, bilhassa ziya ve tecdidi hava tertibatı iyi düşünülmüş olmalıdır.

7 — Bir kısımda vuku bulacak kaza diğer bir kısmın işini durdurmamalıdır.

8 — Yekdiğerine yakın olan iki binada birinin ze- min katının penceresinin tabanından diğerinin saçağına temdit edilmiş mevhum bir hat ufuk ile 45 derecelik bir zaviye teşkil etmelidir.

Camlı satıhlar kabil olduğu kadar şimale mütevec- cih olmalıdır.

Cenup ve garba müteveccih satıhlar yazın çok sıcak olur. Boya ve resim İşleri için şimalden gelen ziyaya ihtiyaç vardır.

Bilhassa bir taraftan pencereli olan mahallerde yan- dan ziya ayni kuvvette tesir etmez. Fakat bu pencere zeminden tavana kadar imtidat eder ve amelenin otur- duğu yerlerde duvarların boyunca sıralanmış olursa müsait bir ziya elde edilebilir.

Bir mahallin derinliği ile irtifaı arasında daima as- gari D2 24 olmalıdır. D ile 24 arasmdaki nisbet yapıla- cak İşin inceliğine göre değişebilir.

Makinelerin zeminleri:

Gürültünün ve ihtizazatın civara sirayetine mani ol- mak için aşağıda yazılı hususata riayet etmek icap eder.

1 — Tahammül kütlesinin kâfi derecede sikleti ol- malıdır.

2 — Makinenin tahammülü etraf arazi ile iltisak peyda etmemiş olmalıdır.

3 — Makinenin oturduğu temelin tabanı binanın te- melleri derinliğinden daha aşağıda bulunmalıdır.

Temelin mutavassıt sathında elâstikî bir mantar ta- bakası teşkil edilmelidir.

Bu mantar tabakası hemen makinenin kaidesinin al- tına konulmayıp 1 ilâ 1,5 metre kalınlığındaki bir be- ton veya kârgir kaide üzerine konmalıdır.

Eğer tahtezzemin sular mevcut ise bu mantar ta- bakası phenol (fenol) lara batırılmıyarak bir kat katran- lı mahfazaya sarılarak kullanılır.

Bilhassa betonarme karkaslı binalarda makinelerin işlemesinden mütevellit ihtizazat çok mühim bir rol oy-

Saygunda bir Fransız kumpanyasının yirmi mil- yon frank sarfile vücude getirdiği beş katlı betonarme bina içindeki tesisatın ihtizazından dolayı işletilememiş ve bina yıktırılarak ankaz ve makineler perakende su- retile sattırılmağa mecburiyet hâsıl olmuştur. Bu misal- den maksad makineden mütevellit sadame ve ihtizazla- rın çok ehemmiyetle nazarı dikkate alınmasının derecei lüzumunu ortaya koymaktır.

(26)

Tezylnf sanatlar mütehassısı E d i p H a k k ı

Dimağda yerleşen klâsik içtimaiyat farklarının hu- lâsasını, bir bıçakla parçalıyan Yeni Rusyanın sanat te- lâkkisini yakinen görmek ihtiyacile koştuğum bu ser- gide heykel ve resimden mürekkep sanat duygularını, içtimaiyat âlemlerinde yarattıkları varlıkla ölçmek is- tedim.

Eski telâkkilerin altından büsbütün sıyrılmış yepye- ni bir cemiyet harsının, sanat âleminde aksıyan büyük parçaları var gibi. Faraza Kızıl Rusyanın tiyatro âle- minde gösterdikleri kabiliyet pentürlerile hiç te kabili mükayese değil. İnsan zanneder ki Ruslara, üç bu'dlu sanat duyguları daha fazla «muvman» veriyor. Ve sanat ruhu, Rusların biraz da Asyai bir millet sayılmalarına rağmen, plâstizm karşısında yaratıcı kabiliyetten mah- rum kalıyor.

Tabiatı takdir etmek, kendi duygularımızın «Jüjma- nı» dır. Bu jüjmanda kullanılan vasıtaları birer ayna halinde bulundurdukça, çıkarılan eserler, nihayet op- tik zevklerimizi tatmin edici mahiyettedir. Ve ze- kâlarımıza, vicdanlarımıza dokunmazlar bile. O derece yabancı ve müraîdirler.

Sanatkâr cemiyet hayatında topladığı «doküman- ları» ancak kendi hususiyeti ve kendi jüjmanı ile ifade edebilmelidir ki mensup olduğu cemiyete faideli bir uz- viyet olabilsin.

Gelişi güzel bir ifade hiç bir zaman sanat eseri çer- çevelerine giremez.. Tâ ki cemiyet kuruluşu da gelişi gü- zel olmazsa.

Sergide içini görebildiğim resimlerden Mösyö Ge- ı-asimowun inkılâp çetelerinin and içmesi mevzulu eseri cidden güzeldi. Artist bu eserinde revolter idenin enei- yetinde doğurduğu hisleri samimiyetle temaşagere ifade ediyor.

Kendi resmi; kuvvetli bir desenle çizilmesine rağ- men renkler; sıcak ve soğuk farkları" itibarile daha az hassas. Kolun dışarda kalması ve kuvvetli desenin kom- pozisyonunu eğreti bir hale sokuyor. '

Kolhoz gece bekçisi ve Kolhoz köylüsü kürsüde un- vanlı eserleri ne güzel; Henüz genç olan bu artist bize kendi hislerini tesbit ettikçe daha kuvvetli ve realist görünüyor.

Debnefa Aleksandr'ın «Akların erkânı harbiyesinde bir inkılâpçının sorguya çekilişi» unyanlı eseri uzun, grafik etüdlerin güzel bir nümunesi, artist bu sahada muhakkak ki pentürden fazla muvaffak olmuştur.

Sivil tayyarecilik ve mania yarışı daha fazla deko- ratif bir pentür mürâl... Bugurodski'nin Gemi ateş- çisi ve Fotoğrafçı unvanlı eserlerinde samimî bir bur- juva edebiyatı var gibi.

Vilyamsm aktör Lionidin portresi cidden güzel. Bu genç sanatkâr istikbalde büyük ümitler verici bir kabi- liyette.

Brodoskinin «Voroşilof» unvanjı. portresi renk ve kompozisyon itibarile cidden nefis. Bu sakin başın alnın- da sanatkârın uyandırdığı temiz azmi kuvvetle idrak ediyoruz. Kış unvanlı peyizajlarmda tabiat o kadar kuv- vetli ki ressamın şahsiyeti pentiirün kuvveti içerisinde hemen hemen kaybolmuş gibi..

Kuprinin peyzajları ve natür mortu sanatkârın te- miz düşüncelerini cemiyet hayatına kuvvetli bir anla- tışı var.

Heykel kısmında pek az eser gördüğüm ve bu eser- leri de diğer Avrupa sanat telâkkileri içerisinde gör- düğüm için bahis ve tenkit etmek istemiyorum.

Heyeti umumiyesi itibarile Sovyet Rusyanın bu sergisinde pentür ve heykel Avrupai sergilerden hiç fark- lı değildir.

(27)
(28)
(29)

Sıcak su ve termosifon usulile kalorifer tesisatı çalışma prensibi ve boru kuturlarının hesabı.

Mıntıka San'at mektebi muallimlerinden Ali K e m a l

Apartman, yazıhane, mektep ve bastahane- lerde buharlı tesisata nazaran daha sıhl i bu- lunmasından tercih olunan sıcak su ile ka- lorifer tesisatı başlıca işleyen üç elemandan ibarettir. Bunlardan birincisi suyun ısıtılmasına yarayan kazan (Chaudiere), ikincisi ısıdıl- ması istenen yerlere konulan radyatörler, üçün- cüsü de kazanda ısınan suyu radyatörlere götü- ren ve buralarda soğuyan suyu tekrar kazana getiren bir boru tesisatı şebekesi teşkil eder.

Bu ifadeden anlaşıldığı üzere sıcak su ile kalö- rifer tesisatı, içinde yaljıız sıcak su dolaşan ka- palı bir devredir. Burada dikkate değer nokta:

Suyun bu devre içinde haricî hiç bir mihaniki kuvvetin tesirine lüzum göstermeden muntazam bir surette dolaş maşıdır. Termosifon esası ismi verilen bu usulde bir kalörifer tesisatının çalış- ma prensibini anlatalım: Şekil 1 de görülen te- sisatta:

ffJVl t A — Kazan

B — Radyatör

C — Sıcak suyu radyatöre götüren çıkış boıusu

D — Radyatörün dönüş borusu veya retur T — Çıkış borusundaki suyun sıcaklığı

d — Bu sıcaklıktaki suyun kesafeti Tı — Dönüş borusundaki suyun sıcaklık

derecesi

dı — Bu derecedeki suyun kesafeti S — Çıkış ve düşüş boruları makta sathı

olsun.

Şu halde çıkış borusundaki suyun ağırlığı SHd ve retur borusundaki de SHdı bulunacak- dır. Tesisat devresi içinde suyun kendi kendine dolaşmasını bu iki boru kesafetleri arasındaki tefazul temin eder ve Force lıydromotrice ismi- ni alan bu tazyikin kıymeti: SHdı — SHd veya SH (dı — d) olur.

Ayni kıymetteki devri temin eden ve Tı sı- caklığında bulunan suyun Force lıydromotrisine E diyecek olursak yukarıki formül

SEd = SH ( d — d ) şeklini alır. Buradan :

E = H ( I — 4 ~ ) bulunur, dı

Sıcak su ve termosifon usulile çalışan ka- lorifer tesisatında T ı ve T sıcaklıklarının art- ması Forsun yani tazyikin büyümesine yardım eder. Fakat ne de olsa çıkış ve retur boruları arasındaki kesafet farkından hasıl olan Force lıydromotrice daima zayıftır.

Kazandan çıkan sıcak su boru dahilinde her metre tulde bu tazyikten bir kısmını kay- beder yani bir perte uğrar. Halbuki böyle bir kalorifer tesisatında pert mecmuu force hydro- motrice den yüksek olmamalıdır.

Bu sebepten boru kuturlarının hesap ve ta- yini çok dikkat isteyen bir iştir. Pertin azaltıl- ması maksadiyle lüzumundan fazla kalın kutur- da boru kullanmak tesisat masrafının artmasını mucip olacağı gibi pek ince olarak intihap edi- lecek borularda tesisatın anormal ve hiç çalış- mamasına sebep olur.

(30)

B o r u k u t u r l a r ı n ı n tâyin ve hesabı Küçük bir misal ile bir fikir vermeğe uğ- raşalım :

olur.

Burada harfler yerine adedi kıymetler tat- bik olunursa:

Tı = 92° derece santigrat

To = 95° » » v e radyatörden çı- kan suyun sıcaklık derecesi de 50 de kabul o.

lunursa radyatördeki vasati sıcaklık yani 92 + 50

E = ( 2 , 5 ( l - i

ft(ul,2

Bunun içinde Şekil 2 de görülen tek rad- yatörlü tesişatı ele alalım: Burada To ve Tı bo- rularındaki sıcaklık biribirine yakın buluna- caktır. Radyatördeki vasati sıcaklık ise: giriş ve çıkış borularındaki sıcaklık mecmuunun ya- rısına müsavi bulunacaktır. Bunu Ta ile göste- relim. Ayni zamanda T » sıcaklık derecesindeki suyun kesafeti d j olacaktır.

Şimdi H bütûjı irtifaı liı ve ha gibi iki kısma ayrılacak olursa bu irtilalardaki sıcaklık dereceleri biri Tı ve diğeri T2 olur.

Şu halde tesisattaki Force hydromotrice bu iki kısımdaki force mecmuu olan

E = E ı + E a olacaktır.

Burada Eı ve E j nin kıymetleri yazıldıkta:

Ta = - - olur.

Yukarıda sorulan To ve Tı sıcaklık derece- lerindeki suyun kesafetleri sırasiyle cetveli mahsusundan alınırsa:

do = O, 96,223 dı = O, 96,375 d2 = O, 97,795

İrtifalan da şöyle kabul edersek:

H — 3 metre ht = 2,5 h2 = 0,50

Bu adedi kıymetler az evvelki formülde yerlerine konursa:

. 0 ^ 2 3 ) \+ /0 5 a_ 0 * 2 3 2 0,96375 I \ 0,97795 / bu da hal olundukta E = 0 0,1196 olur ki yu- varlak bir hesapla 0,12 metre olarak bulunur.

Bu da 12 milimetrelik su irtifaının kaideye yap tığı tazyik yani 1,2 gram kadardır.

Hesapta pert ihmal edilecek olursa suyun tesisatımız dahilindeki sürati

V = [ / i ~ Ğ E yani V = |/2X9,8 X 0,012

V = 0,48 metre bulunurki suyun saniyedeki süratidir.

Bunlar malûm olduktan sonra boru kutru- nu bulmak için radyatörün vereceği kalori mik- tarını temin için hu radyatöre saatteki lâzım gelen suyun kilogram cinsinden miktarını bil- mek icab eder. Bunun tayininde

C = Q ( T ı = T2 ) formülü kul- lanılır.

Bu formülde C = radyatörün verebileceği kalori miktarı ( saatte) Q = Su miktarı kilogram

cinsinden (saatte) Her hangi bir boru içinden geçen suyun miktarı :

Boru makta sathiyle suyun sürati hasılı zarbına müsavidir. Şu halde:

Q = S X V X 3600 olacaktır.

Aradığımız borunun makta sathını bu for- mülden çıkaracak olursak

S = • Q

V X 3600 bulunur.

(31)

O l i m p i k s a n ' a t k o n k u r l a r ı

Olimpik san'at konkurları, Olimpik oyunların halkın büyük bir kısmınca Şimdiye kadar ya hiç veyahut pek az bildiği bir kısmıdır. Bununla beraber bu konkurlar olimpik programının daha az ehemmiyet verilecek bir kısmını teşkil etmezler. Bu konkurların neticeleri de di- ğer spor konkurları gibi tasnif edileceklerdir. Oyunların İntellectuel tarafını sportif ve uzvi tarafına müvazi olarak göstermek modern olimpik oyunların müessisi olan Piere de Coubertin'in belli başlı hedeflerinden biridir. Fa- kat bu cihette gayretleri, bir taraftan böyle bir şeyin ya- pı),ması hususunda tam bir anlaşmanın mevcut olmaması ve aynı zamanda san'atla sporun birbirinden henüz uzak bulunması ve san'atkârlar sporda kendi eserlerini ibda edecek vasıtalar bulamaması yüzünden uzun müddet mu- vaffakiyetslz kalmıştır. Bu hususta ilk tecrübe 1912 yılın- da Stockholm de açüan bir edebiyat Coursu ile yapıldı.

Olimpik san'at konkurlarının, olimpik oyunlar içine dahil olmasına ve mimari, resim, heykeltraşi, edebiyat ve musiki sahaları henüz yaşayan san'atkârlann bu konkura girmek hakları mevcut olmasına rağmen mütehassıs mu- hitlerde temenni edilen arzu ve heves görülmemiştir. Fa- kat müteakip olimpiyatların kurucuları buna muvaffak oldular. Mes'uliyetlerini müdrik olan bu zevat, olimpik san'at konkurlarının yapılmasına ve Coubertin'in tercih ettiğini düşüncenin tahakkuk etmesine müsaade edecek olan konkurlara bağlı bir serginin açılmasına gittikçe artan bir dikkatle çalıştılar. Binaenaleyh 1936 senesinde Berlinde açılacak olan 11 inci olimpiyatın teşkil komita- sının, kendisinden evvel çizilmiş yolu takip etmek ve 1936 san'at sergisine sureti mahsusada bir kadro temin eyle- mek en büyük rol ve vazifesidir. Teşkilât komitasının, san'at komitası Doktor Bierbach'ın riyaseti altındadır. Ve 1936 yılı 15 Temmuzundan 16 Ağustosuna kadar devanı edecek olan san'at konkurlarının ve sergisinin tanzimile mükelleftir.

Bu san'atkârlar komitasına salâhiyettar makamlar ve Reich kültür odası tarafından da her türlü san'at şubesi- ne ait bir çok meşhur san'atkârlarda ilâve edilmiştir. Bu derecede geniş bir sergi için Berlin müzelerinde kâfi de- recede yer bulunamıyacağından Kaiserdamm sergisinin Hal lerinden biri seçilmiştir. Bu iş için seçilen <i ıncı Hail de yapılacak hazırlıkları Prof. Doktor Tessenow üstüne almıştır. Prof. Tessenow bu işi, milli galerinin müdürü doktor Hanfstaengl ın riyaseti altında bulunan sergi ko- misyonunun diğer azasının yardımile yapılacaktır. Bu so- nuncu komisyon Alman artistlerinden mürekkeptir. Bü- tün bu komitalar bilâhare ecnebi memleketler sanatkâr- larından müteşekkil bir grupla tamamlanacaklar ve mü- kâfatları dağıtmak vazifesi ile mükellef olan güç Jüri va- zifesini göreceklerdir. Sergiye hayatta bulunan sanatkâr-

ların iki olimpiyat arasındaki eserleri alınacaktır. Bu eserler evvelki olimpiyada iştirak etmiş olmıyacaktır.

Gruplar aşağıda gösterilmiştir:

Plâstik san'atlar. 1 — Mimarlık

a) Şehir mimarisi projeleri b) Arkitektonik projeler 2 — Resim ve grafik

a) Her teknikte resim b) Desen ve aquarel c) Grafik san'at eserleri (tahta,

bakır üzerine kazıma;

estanpa, litografi) dıAlelade grafik (İlân; diploma.

posta pulu, mühürfer 3 — Heykeltraşlık

a) Heykeltraş plastiği b) Kabartma c) Madalya I — Edebiyat

a) Lirik eserler (kasideler, odlar, ilâhiler, canat 1ar, lirik nesir, Gssaı ve saire gibi.) b) Dramatik eserler (trajedi.

dram, komedi, farce 1ar, açık hava tiyatro eser- leri, radyo İle söylenecek tiyatro eserleri, diyalog- lar, senarlolar ve sairje) c) Kahramanlık ve des- tani eserler (romarj;

küçük hikâye, dastani şiirler, büyük manzu- meler, hikâyeler) (20000 kelimeden fazla olmıyacaktır.) 5 — Musiki

a) Piyano ve diğer aletlerin refa- fakatında veya onlardan ayrı solo veyahut koro kompozisyonları b> Refakatlı veya yalnız bir tek

alet için veya oda musikisi aletleri için kompozisyonlar c) Her sınıftan orkestra için

kompozisyonlar Eserlerin mümkün mertebe spora yaklaşan vasıflan haiz olması istenmektedir. Mimar için yalnız spora mah- sus bina veya saha projeleri mevzuu bahistir. Resim ve heykeltraş için bir spor hadisesini veyahut spora - müte-

(32)

allik bir hareket veya ekzersisi gösteren eserier istenmek- tedir. Edebiyata gelince bunda bütün spor sahasını, spo- run bir taralını, bir spor hadisesini spora müteallik bir düşünceyi, sporla yuğurulmuş bir şahsın karakterini veya taliihi göstermesi lâzımdır. Müzikte ise bilhassa olimpik oyunlara müteallik bir fikrin bulunması lâzımdır. Meselâ yürüyüşler, taganniler, korolar, rakıslar veya eğlence piyesleri gibi mevzuların musikiye konmuş şekilleri iste- nilir; keza bu parçaların jimnastik veya sportif hare- ketlere imkân vermesi, spora müteallik bir fikir vermesi ve nihayet bir spor bayramının resmiküşadına çalınabi- lecek vasıfta olması lâzımdır.

Olimpik oyunlar programının entellektuel kısmına şimdiden verilen ehemmiyeti san'at komitasına yapılan müracaatların büyük adedi göstermektir.

Komita Hollanda, Avusturya, Almanya gibi muhtelif 'memleketlerde hazırlık faaliyetlerini şimdiden başlamış olduğunu öğrenmekle sevinmektedir. İtalyadan Berline gönderilecek mümessilleri seçmek için ihzari bir konkur tanzim edildiği-habeei verilmişştir.

Berlin Olimpik oyunları ile aramızda bir tek yıl kalmış tır; bu tek yılın bütün dünyada en sulhperver bir karşı- laşmağa hazırlanmak için faideli bir şekilde geçeceğini ümit ederiz.

K ö y e v l e r i p r o j e m ü s a b a k a s ı

1 — Müsabakaya diplomalı Türk mimarları girebi- lirler.

2 — Müsabaka İlân tarihinden 1/5/1935 tarihine kadardır. 1/5/1935 Çarşamba günü akşamına kadar ve- rilmiyen resimler müsabakaya giremezler. (Dışarda mü- sabakaya girenler eserlerini bu tarihe göre postaya ver- melidirler).

3 — Projeler biri büyük, diğeri küçük iki köy evi ti- pini gösterecektir. Bu projelerde aranılacak tercih se- bepleri:

•Â - Köylünün kendi kendine yapabileceği bir şe- kilde olmak (malzeme ve teknik bakımından).

B - Ucuz olmak,

C - İstanbul Trakya iklimine bilhassa köylünün ya- şayış tarzına uygun olmak,

D - Sıhhî şartları içine almış olmak, E - Kullanışlı olmak,

F - Türk zevkini ve karakterini okşar olmak.

4 — Projeler 1/100 mikyasında plân, cephe, kesim olarak kroki halinde bulunacaktır. Yalnız maksadı daha vüzuhla anlatabilmek için kroki halinde manazırı resim verilebilirse de boya ve sair bir süsle üzenmiş resimler kabul edilmez.

5 — Müsabakaya girenler bu istenilen resimlere bir şifre koyacaklar, ayrı kapalı zarflarda hakikî adlarını ve adreslerini göndereceklerdir.

6 — İstenilenden fazla bir şey veya mimarm hüvi- yetini bildirir bir işaret gönderilemez.

7 — Jüri: Halkevi Başkanı, Güzel Sanatlar bölü- münden bir, Köycülük bölümünden bir arkadaşla mimar birliği ile, akademiden birer mimardan ibarettir.

8 — Jüri 15/5/1935 tarihine kadar toplanıp gelen resimleri gözden geçirecek, birinciyi, ikinciyi, üçüncüyü gizli reyle tayin edecektir. Neticeyi derhal ilân edecek- tir. Bu üç projenin zarfları açılacak birinciye 150 lira, ikinciye 50 lira mükâfat verilecektir. Birinci gelen pro- je sahibi bu ücreti alabilmek için resmini temize çek- meğe ve detay resimlerini ve maketini de yapmağa mec- burdur.

Jürinin projesinde istediği tadilâtı birinci gelen di- lerse yapar, aksi halde Halkevi Başkanı ikinci veya ü- çüncüye de ayrıca ücretini vererek tip yaptırır. Bu tak- dirde birinci yalnız birincilik hakkını ve mükâfatını alır.

İkinci veya üçüncünün projesi tatbik olunur.

9 — Jürinin gizli rey neticesi meydana çıkan kara- rı kat'îdir.

10 — Hiç bir suretle müddet uzatılamaz.

11 — Derece almıyan eserlerin zarfları açılmaz, de- rece alan eserlerin içinde isim zarfı açılınca kazananın lâzım gelen kanunî salâhiyeti haiz olmadığı anlaşılırsa, derecesi ve hakları birer sonra gelene devrolunur. Baş- ka zarf açılamaz. Eserler Halkevi salonunda 15 gün teş- hir olunacaktır. (Birinciden gayrı) dileyen eserini geri isterse adresine posta ile gönderilir.

(33)

R u s y a D u y u m l a r ı (Tass ajansı)

Moskovada yeni yapı f a a l i y e t i Moskova şimdi dört beş yıldanberi yeni yapılan binalarla t a n m m ı y a c a k bir şekle gir- miştir. D ö r t yılda nüfusu (900,000) kişi daha ço- ğalan Moskovada bu müddet z a r f ı n d a (3,000) büyük mesken yapılmış v e bu sayede y a r ı m m i l - yon amelenin, sıhhî ve iyi döşenmiş a p a r t m a n - larda oturmaları t e m i n edilmiştir.

Eskiden büyük bir ticaret şehri olan Mosko- va bugün dünyanın belli başlı güzel şehirlerin- den biri oluyor.

Şehrin m u h t e l i f o n mıntakasında açılan ( A r k i t e k t ) yurdlarında, hazırlanan y a p ı pro- jelerinin tatbiki sayesinde bu değişiklik m e y d a - na gelmiş, Moskovada alçak ve basık b i n a l a r - dan eser kalmamıştır. Şehirde münakalâtı müş- külâta uğratan eski ve meşhur ( K i t a i - G o r o d ) surları yıktırılmış ve yerine bir bulvar y a p ı l - mıştır.

Bulvarın nihayetinde inşaatı bitmek üzere olan 8 milyon cildlik büyük ( L e n i n ) ( K i t a p - e v i ) bulunmaktadır. Bu civardaki u f a k ev ve dükkânlar kamilen yıktırılarak yerlerine (15) katlı Sovyetler oteli ile mesai ve m ü d a f a a ko- mitelerine ait büyük binalar kaim olmuştur.

M o s k o v a n m mesahai sathiyesi hemen h e - m e n iki misline çıkmış, partclar büyütülmüş ve şehri d ö r t t a r a f t a n ihata edecek o l a n 20 000 hektarlık arazi üzerinde yeşillik ağaçlıklar y e - tiştirilmeğe başlanmıştır.

M o s k o v a n m kenarında g r a n i t t e n r ı h t ı m - lar yapılarak V o l g a ile Moskova nehirlerini bir- leştirecek olan büyük ve geniş kanal a ç ı l m a k - tadır. Ameliyesine seri ve muntazam bir şekil- de d e v a m edilen bu kanal sayesinde V o l g a sula- rı K r e m l i n sarayının duvarlarına kadar g e l e - cektir.

Beyaz Rusyada yeni hükümet binası B e y a z Rusyada Sovyetlerin büyük y a p ı l a - r ı n d a n biri olan yeni hükümet binasının inşaatı henüz bitmiştir. B i n a (270,000) m e t r o küp bü- yüklüğünde olup içinde m ü t e a d d i t k o n f e r a n s salonları ve çalışma büroları bulunmaktadır.

B i n a n ı n ortasında kongrelerin toplanmasına mahsus mükellef bir sal vardır. Büyüklüğile şöhret bulan bu binalar arkiteket ( L a n g h o r d ) - un projesine göre yapılmıştır. B i n a n ı n önünde heykeltıraş ( M a n i z e r ) t a r a f ı n d a n yapılan L e - nin âbidesi bulunmaktadır k i bina fasadile çok iyi imtizaç e d e n bu âbide kompozisyon itibari- ls çok sanatkâranedir.

Güzel sanatlar konferansı

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliğinin birinci Arkitekt konferansına hazırlık olmak üzere, Moskovada 25-28 kânunuevvel 1934 tarihinde bir konferans veril- miştir. Bu toplantıda Prof. Dr. Arkine «arkitekt, res- sam ve heykeltıraşların teşriki mesaisi» (Güzel sanatlar birliği) mevzulu ve Akademisyen A. Schussev de «Mima- rî ve heykeltıraşlık» mevzulu hitabelerde bulunmuşlardır.

Bunları müteakip yapılan münakaşalarda, aralarında sı- kı münasebetler bulunan bu üç güzel sanatın yekdiğerile birleştirilmesi mevzuu bahsolmuş, ve bu çalışma birliği temin edildiği takdirde hangi sanatın diğerine tefevvuk ederek baş rolü oynıyacağı hakkında uzun uzadıya görü- şülmüştür. Ekseriyetin iştirakile alman netice; birbiri- nin mütemmimi olan bu üç sanatın, istiklâl ve hususi- yetleri daima baki kalmak şartile, mesai yolunda birleş- tirilmesi merkezindedir. Bu şekilde ressam ve heykeltı- raşların arkitekt projeleri üzerinde, kendi sanatlarını alâkadar eden kısımları için, tâ proje hazırlanmağa baş- landığı tarihten itibaren beraber çalışabilmeleri temin edilecektir.

Konferans meşhur Fransız arkitekti Andre Lurçat- nın sözlerile nihayetlenmiş, bu büyük sanat adamının

«Eski asırlar sanatının ehemmiyeti» hakkındaki hitabe- si konferansta hazır bulunanlar tarafından büyük bir alâka ile dinlenmiştir.

Arkitekt gazetesi

Rusyada işçi ve memur tabakasının memle- ketlerindeki inşaata gösterdikleri alâka Rus (arkitekt) faaliyetlerini günün en mühim mesaili arasına sokmuş- tur.

Bu sebeple (arkitekt) lerin, (ingin) lerin ve alâka- dar halkın bu ihtiyacını tatmin için bir (Arkitekt gaze- tesi) neşrolunmağa başlanmıştır. Bu gazetenin birinci numarası hayat ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi ga- yesile muhtelif güzel sanatlara ve bunlar arasındaki sı- kı münasebetlere ait bir çok yazıları ihtiva etmektedir.

Tass.

(34)

D u y u m I a r

Y e n i Millet Meclisi binası A n k a r a d a Vekâletler mahallesinde seçilmiş olam sahaya yeni bir Millet K u r u l t a y binası i n - şa edileceği memnuniyetle haber alınmıştır.

T ü r k ulusunun vekillerinin t o p l a n m a l a r ı için yapılacak olan bu binanın ( M i l l î bir müsabaka) ile yapılmasını dileriz. T ü r k M i m a r l a r Cemiyeti ve İstanbul Güzel Sanatlar Birliği M i m a r î şu- besi bu büyük eserin Türk m i m a r l a r ı n a y a p t ı - rılması i ç i n teşebbüsatta bulunmağa karar v e r - dikleri öğrenilmiştir.

— M i m a r H a l i m A n k a r a vilâyeti N a f ı a E n - cümeni üyeliğine seçilmiştir.

Bez fabrikası

1 — K o n y a Ereğlisinde yaptırılacak Bez f a b r i - kasının bakiyei inşaatı eksiltmeye konulmuştur.

T a h m i n edilen keşif bedeli 606.432,53 l i r a - dır.

2 — Bu işe ait e v r a k şunlardır:

a ) Eksiltme şartnamesi, b ) Mukavelename, c ) Fennî şartname, d ) P r o j e l e r ,

e ) Vahidi kıyasî f i a t ve keşif.

Bu evrak 30 lira bedel mukabilinde B a n k a - n ı n A n k a r a şubesinden tedarik edilir.

3 — Eksiltme kapalı zarf usulü iledir. T e k - lif mektuplarının t e m i n a t mektubu veya m a k - buzu ve şirketlerin sicilli ticaretten istihsal ede- cekleri ve şirketi h a l i f a a l i y e t t e olduğunu gös- teren muahhar tarihli belge ile birlikte arttır- m a günü olan 27 Nisan 1935 tarihine müsadif Cumartesi günü en geç saat 14 e kadar A n k a - rada Bankalar caddesinde U m u m î Müdürlükte müteşekkil komisyona makbuz mukabilinde tes- lim edilmiş veya taahhütlü olarak posta ile vü- rut eylemiş bulunması lâzımdır.

4 — M u v a k k a t t e m i n a t m i k t a r ı 28,007 lira- dır.

5 — İsteklilerin ayrıca 200,000 liradan aşa- ğı olmamak üzere en az bir bina inşaatını m u - v a f f a k i y e t l e bitirmiş olduğunu gösterir vesaik ibraz etmeleri lâzımdır.

6 — A r t ı r m a 27/4/1935 tarihine müsadif Cumartesi günü saat 15 de Ankarada Bankalar caddesinde kâin U m u m î Müdürlük binasında yapılacaktır.

Y a p ı münakasası:

— Y a l o v a d a inşa edilecek otel binası eksilt- m e y e konulmuştur. Eksiltme 22/4/1935 tarihin- de yapılacaktır. P r o j e l e r , 17,5 lira mukabilinde A k a y idaresinden alınmaktadır. Münakaşa be- deli (350.816) liradır.

— A n k a r a d a inşa edilecek orta mektep bi- nası münakaşaya konulmuştur. Eksiltme 20/4/

1935 günü Ankarada Maarif bakanlığı İnşaat dairesinde yapılacaktır. Keşif tutarı (165.925) liradır.

— A d a n a d a istasyon civarında inşa edile- cek ilk m e k t e p münakaşaya konulmuştur. K e - şif tutarı 29 bin küsur liradır.

A n k a r a Y a p ı kooperatifi nizamnamesi:

T a n z i m edilen Y a p ı k o o p e r a t i f i n i z a m n a - mesi mecmuamıza gelmiştir.

Bibliograf i:

Yapı kooperatifleri.

Çıkaran: Türk kooperatifçilik kurunu.

Ulus basımevi - 77 sahife, 50 kuruş.

Müteşebbis bir kaç kişinin; bir kaç ay evvel, A n k a r a d a k u r m a ğ a karar verdikleri T ü r k yapı k o o p e r a t i f i n i n delâleti ile T ü r k kooperatifçilik kurumunun bu sahada ilk neşriyatını teşkil e - den bu kitap; yapı kooperatifleri hakkında U - lus gazetesinde seri halinde çıkan yazılar ile İstanbul Belediye mecmuasında çıkan bazı m a - kaleleri v e A n k a r a Y a p ı k o o p e r a t i f i n i n n i z a m - n a m e projesini h â v i bir eserdir. Y a p ı koopera- tifçiliği yönünden memleketimizde ilk teşebbüs ve hareket olan bu neşriyat bir çok kimselere bu işin büyük faidesini a n l a t m a k bakımından çok değerli bir eserdir. İçinde herkesin anlıyacağı ve akıl erdireceği bir çok yazılar bulunmakla b e r a - ber, başka uluslarda yapı k o o p e r a t i f l e r i n i n t e - kâmülünü gösteren bir çok ihsaî m a l û m a t v a r - dır. T a v s i y e ederiz.

T a y i n

M i m a r Fahreddin İstanbul Üniversitesi Fen heyetine, M i m a r Sedad, M i m a r L e m a n Cevad İstanbul Belediyesi İ m a r bürosu f e n heyetine, M i m a r Münci N a f ı a Bakanlığı İstanbul f e n h e - yetine, M i m a r T a h i r İstanbul İnhisarlar idare- si f e n heyetine t a y i n edilmişlerdir. Meslekdaş- larımıza vazifelerinde m u v a f f a k i y e t l e r dileriz.

(35)

Güzel Sanatlar Akademisinde iki sergi:

Kış sömester tatillerine tesadüf eden müd- det zarfında Güzel Sanatlar Akademisinde iki mühim sergi açılmıştır. İstanbul Kon- servatuvarı proje müsabakasında kazanan eser- ler ile müsabakaya iştirak eden (70) proje bu- rada büyük bir salonda teşhir edilmiştir. Bu teşhir sayesinde büyük b;r halk Türk mimarla- rının eserleri ile yabancı mimarların projeleri- ni mükayeseye imkân bulmuşlardır. Hakikaten bir çok ecnebi eserlerine faik olan Türk mimar- larının projeleri gezenin üzerinde iki tesir bı- rakmıştır.

Ayni zamanda Ankarada açılan ve Sovyet inkılâbına ait olan Rus ressamlarının sergisi Halkevinin delâleti ile Güzel Sanatlar Akade- misinin üç büyük salonunda teşhir edildi. Ser- gideki eserlerden' ve bunlar hakkındaki müta- leamızı mecmuamızda neşredeceğiz. Sergide

muhtelif tablolar ve bilhassa, heykeller nazarı dikkati çekmiştir. Her iki sergiyi büyük bir ka- labalık gezmiştir. Halkın rağbeti ümidin fevkin- de olmuştur. Bu müddet zarfında Akademi, sa- natsevenlere çok faydalı olmuştur.

( D ) grupu sergisi: Galatasaraylılar klübün- de açıldı. Bir çok şayanı dikkat tablolar vardı.

Bilhassa Zühdünün büstleri nazarı dikkati çe- kiyordu.

— Güzel Sanatlar Akademisi kütüphanesi için muhtelif branjlara ait bu sene (70) muh- telif eser mübayaası ihale edilmiştir.

Türk Mimarlar Cemiyeti Ankara İdare Heyeti:

Türk Mimarlar Cemiyeti yıllık kongresini yapmış ve yeni idare heyetini seçmiştir. Yeni idare heyetine Reis Asım, Kâtip Faruk Çeçen, Muhasip Hüseyin, Azalığa Hurşid ve Semih se- çilmişlerdir.

Arkitekt. Aylık mimarî, şehircilik ve tezyini sanatlar mecmuası. İmtiyaz sahibi Mimar Zeki Sayar.

Neşriyat müdürü: Mimar Abidin Mortaş.İdare yeri: Anadolu han No: 24. İstanbul. Basıldığı yer: Mat- baacılık ve Neşriyat T. A. Ş. Klişe Kenan

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalı mada dermoskopik olarak yapısal özelliklerin morfolojisini ve pigment da ılımını esas alan bu sistem kullanılarak10 bölgemizde görülen Clark nevüslerin (CN)

Türklerde HDL-kolesterol Düzeyleri, Çevresel Etkenler ve Metabolik Sendrom

Çift aortik arkda sağ dorsal aorta geri- leyemez ve trakea i le özofagusu çevreleyerek sol ark ile birlikte vasküler bir halka o luşturur (2).. Bu vaskü- ler halka sıklı kla

• Alt ve üst çenede diş kavsi üzerinde sıralanmış Alt ve üst çenede diş kavsi üzerinde sıralanmış olan dişler, komşu proksimal yüzlerinin küçük bir olan

Bu nedenle, literatürde kanserli bireyler için geliştirilen ve sık kullanılan Rotterdam Semptom Checklisti ile EORTC-QLQ- C30 Yaşam Kalitesi Ölçeği kullanılarak, kanserli

Eğer soğuma süresi kaynak enerjisi, ön tavlama sıcaklığı ve parça kalınlığının belirli bir kombinezonu için bulunacak ise, önce Şekil 3’den ısı iletimi

hin ve havabndırmanm yerleştirilmesi münasip görüldü. Bu pıogıarrıin yerine getirilmesi için ise, zemin katta bulunan dokuz adet kalın a- yak ve muhtelif bölmelerin tamamen

Bankamız 1715 numaralı kanunumuzun 23 üncü maddesine göre 3 birinci teşrin 1931 tarihinde Ankarnda faaliyete geçmiş, 26 birincikânun 1931 tarihinde İstanbul