• Sonuç bulunamadı

Şevket Süreyya ve "tezadsız bir millet" amacı güden kadro hareketi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Şevket Süreyya ve "tezadsız bir millet" amacı güden kadro hareketi"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Şevket Süreyya ve «tezadsız bir

millet» amacı güden Kadro Hareketi

İSMAİL HUSREV TÖKİN

43 yıl önce büyük fikir ve siyaset adamı rahmetli A- ğaoğlu Ahmet Bey, “ Devlet ve Fert” adlı eleştiri eserin­ de şöyle yazmıştı: “ Onda taze ve temiz bir havanın serinliğini duyuyorum. Çünkü o, hem ciddidir, hem heyecanlıdır. Çünkü mem­ leketin ciddi meseleleri ile uğraşıyor. Varsın benim duygulanma ve düşüncele­ rime uymasın. Bunun e- hemmiyeti yoktur. Elverir ki tazelik olsun, hayat olsun, fikir olsun, hareket olsun” .

Ağaoğlu Ahmet, bu söz­ leriyle Kadro Hareketini kastediyordu. Liberal dü­ şünceleriyle onun fikriyâtını eleştirmekle beraber, hare­ ketin ruhunda bulunan cid­ diliği, heyecanı beğenmişti- Türkiye Cumhuriyet devri- minin fikir tarihinde Kadro Hareketi adiyle yer almış olan bu hareketin ilkeleri, Kadro mecmuasında savu­ nulmaktaydı. Hareketin fi­ kir binasının mimarı ve hareketin önderi bugün ar­ tık ebediyete göçmüş olan Şevket Süreyya Aydemir’ - di. Bu fikir adamı, dört arkadaşı ile bu binamn temelini atmış, ona benzeri bulunmayan yepyeni bir şekil vermişti. Hareketin dayandığı fikirler, münhası­ ran Şevket Süreyya Ayde- mir’den gelmişti, öteki ar­ kadaşları da bunları benim­ semişler, aynı çizgi üzerinde yürüm üşler,henüz bizde rastlanmamış bir düşünce beraberliği ve birliği içinde her biri ayrı bir yönden hareketin nazarî ilkelerini işlemişlerdi (1).

Hareket, yurt içinde ve dışında büyük yankılar ya­ ratmıştı. Atatürk, mecmua­ ya bir yazı üe özel ilti­ fatlarım göndermişti, ismet İnönü, devletçilik hakkın- daki görüşlerini Kadro’da

yayınlamıştı. Kadro’nun il­ keleri, Cumhuriyet Halk Partisi’nin programım da etkilemişti. Dışarda çeşitli memleketlerde Kadro hare­ keti hakkında bugün dahi hâlâ devam eden değerlen­ dirmeler yapılmış ve yapıl­ maktadır. Her etkili fikir hareketi gibi, Kadro hare­ keti de eleştirilere uğradı, özellikle komünist cephe, Kadro hareketine hem içeri­ de, hem dışarıda şiddetle saldırdı. Asıl garip olan taraf, bazı iç çevreler, bü­ yük bir anlayışsızlık içinde K a d ro ’yu kom ünistlikle suçladılar. Kadro’nun dev­ letçiliğini komünizme eşit saydılar.

Kadro hareketi, nasıl bir fikir sistem i getirm işti? Şevket Süreyya Aydemir fikirlerini ilk önce çeşitli gazetelerde, sonra da Kadro mecmuasında yayınlamıştı. Son olarak bunların bir bölümünü, ikinci kez 1968 yılında “ inkılâp ve Kadro” isimli kitabında bir araya getirmişti.

Şevket Süreyya Ayde­ mir, fikir sistemini bina e- derken dünya ekonomisinde Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra karşılaşılan üç büyük temel görüşten hareket et­ mişti:

l.Dünyanm taksimi ko­ nusunda büyük sanayici ülkeler arasında bir kavga vardı. Bu emperyalizm’di. Bir çelişkiydi.

2.Sanayiin merkezleştiği batı ülkelerinde ise serma­ yeyi ellerinde tutanlar ile işçi sınıfı arasında bir kavga vardı. Ve kapitalizmin do­ ğuşundan beri sürmüş olan bu kavga gittikçe şiddetle­ niyordu.

3.Ama bunlardan daha önemli ve bütün dünyanın kaderini değiştirecek ve ça­ ğımızın milletlerarası yapı­ sına yeni bir şekil verecek üçüncü bir çelişki daha

vardı. O da sömürge ve yarı sömürge halindeki ülkeler ile sanayii ve dünya ege­ menliğini elinde tutan ülke­ ler arasında millî kurtuluş hareketi şeklinde kendini gösteren çelişkiydi. Bu millî kurtuluş hareketlerinin o zamanlar öncüsü, önderi ve zaferlerinin müjdecisi Tür­ kiye idi. Türkiye, dünyada ve dünya tarihinde bütün dünyanın yarınım haber veren bir büyük hareketin, bir kutsal kurtuluşun mü­ cahidi ve bayraktarıydı. Türkiye, bütün sömürge ve yarım sömürge milletlerine kurtuluş savaşlarında ör­ nekti. işte Kadro hareketi, bu büyük müjdenin, bu dünya ölçüsünde uyamşm ve yarınki sömürgesiz dün­ yanın tarihsel, sosyal ve ekonomik ilkelerim izah için ortaya atılmıştı.

Aslında Birinci Dünya Savaşı’nı izleyen dönemler­ de yukarıda sözünü ettiği­ miz ikinci çelişki, yani batılı sanayici memleketlerde sı­ nıf kavgalarının şiddetlen­ mesi, sömürge ve yarı sö­ mürge ülkelerin kurtuluş, uyanış savaşlarının bir so­ nucu idi. Sömürge milletle­ rin uyanarak ekonomik, po­

litik bağımsızlıklarına ka­

vuşmaya başlamaları, batı­ da endüstri ülkelerini pa- zarsız bırakmakta, iş ola­ naklarının bu yüzden daral­ ması ile smıf kavgalarının şiddetlenmesine etki yap­ maktaydı.

Şevket Süreyya A yde­ mir, modem çağda millî kurtuluş hareketlerinin bu gelişmesine bakarak şu so­ nuca varmıştı: Tarihin akı­ şına sınıf kavgaları değil, aksine sınıf kavgalarına ve tarihe millî kurtuluş hare­ ketleri yön vermektedir. Böylece Marks’m bir temel dogmasına karşı çıkılmış oluyordu. Marksist düşün­ ce, tarihin hareket ettirici

faktörünü yalnız smıf kav­ gasında görmekteydi.

Kadro, bu görüşü ile dünya komünist partileri­ nin merkezî organı olan Komintem’in bir görüşüne de karşı çıkmıştı. Komin­ tem ’in ikinci kongresinde (1920) millî kurtuluş hare­ ketleri, dünya proletarya devrimi açısından komünist hareketin ancak bir peyk’i, bir uydu’su, bir yardımcı hareketi olarak ele alınmış ve bu görüşün bütün komü­ nist partilerince bu şekilde kabul edilm esi em rolun- muştu. Halbuki Kadro, mil­ lî kurtuluş hareketlerini bir uydu, proletarya devrimi- nin bir yardımcısı olmaktan çok uzak görüyordu. Ona göre, bu hareket bağımsız­ dı. Dünya tarihinin gidişine yön veren smıf kavgalarının dahi kaderini belirleyen bir h areketti. Bu bakım dan Kadro hareketi, savunduğu fikirler ile yalnız anti-kolo- niyalist değil, aynı zaman­ da anti-komintem bir hüvi­ yet taşımaktaydı. Bu ba­ kımlardan ileri bir milliyet­ çiliği temsü ediyordu.

B ağım sızlık savaşında en olgun başarıyı Türk milleti göstermiş olduğun­ dan onun tecrübelerinden çıkarılacak ilkeler, bütün millî kurtuluş hareketleri­ nin ideolojisi olmalıydı. Bu ideolojiye göre, sömürge ve yarı sömürge memleketler­ deki orta çağın köhne sos­ yal, ekonomik ve kültürel yapılan da tasfiye

edilme-(.Devamı 30. sayfada)

©

Referanslar

Benzer Belgeler

f e f li 1935arası) Mithatpaşa Köşkü ~ 3 bahçesinde soldan “ -mm f sağa Naci Sadullah, Nazım Hikmet, kızkardeşi Sam iye, Mahmut Yesari, Sam iye ile Şeyda'nın

Klinik ve radyolojik özellikleri kistik lenfanjioma benzeyen sağ supraklaviküler kitle ile başvuran ve AVM tanısı konulan 6 yaşında erkek olgu, çocuklarda nadir görülen

Der Diktator Trujillo war so ein Mann, seine Tochter Flor de Oro war so eine Frau - Rubirosa warb um sie, sie gab nach, wofür der Schlächter Trujillo

İstanbul halkının en çok rağbet ettiği mesirelerin başında şüphesiz ki Kağıthane gelmektedir.. Ahmet'in saltanatında yani Lâle Devri'nde Kağıthane Mesiresi,

Geçmişte fırça kullanan, batı müziği parelelinde eser­ ler hazırlayan ve Fransızca şiirler yazan bir ana-kız’ın, bu kitapta yeralmasını

Fv»l»ri MU... idare meclisi herhangi bir mukavele veya * akdi hissedarların herhangi bir yıllık toplantısın­ da ve bu gibi bir mukavele veya akdi müzakere etmek

Örneğin bir Reggi- ani, bir Brel, bir B£caud gibi, iyi bir şarkıcı her şeyden önce iyi bir yorumcu olmalıdır.” • Örneklerine en çok Fransız Chanson

Matematik, hayatı dolu dolu yaşamış insanların sevinçleri, üzüntüleri, başarı ve yenilgileriyle oluşturdukları bir insanlık macerasıdır.. Bu kitapta, bir