• Sonuç bulunamadı

Bölüm 11. Basit Keynesyen Model-II

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bölüm 11. Basit Keynesyen Model-II"

Copied!
23
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

MAKRO İKTİSAT II

BÖLÜM 11-2

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA VE MAL PİYASASINDA DENGE

DOÇ. DR. OKTAY KIZILKAYA

(2)

2

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

0 Y

AE

Mal Piyasasında Dengenin Sağlanması

A0 AE = A0 + cY P Z R N M Y3 Y1 Y2 Y = AE

MAL PİYASASINDA DENGE KOŞULU

B

U J

H

(3)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Otonom harcama (A0) artınca (azalınca), AE toplam planlanan harcama ve buna bağlı olarak mal piyasasında dengeyi sağlayan reel GDP artar (azalır).

Otonom harcamada A0, meydana gelen değişmenin denge reel GDP üzerinde yer açtığı değişme, denge hasıla düzeyini veren denklem ile ifade edilebilir.

 

3

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(4)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Bir önceki slaytta verilen denklemin sağ tarafında yer alan otonom harcama A0= C0 + cTR0 – cT0 + I0 + G0 olarak

kabul edildiği için otonom tüketim (C0), otonom yatırım

(I0), hükümet alımları (G0), transfer ödemeleri (TR0)

artınca ve otonom vergiler (T0) azalınca otonom harcama

artar.

4

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(5)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Basit Keynesyen modelde otonom harcamadaki değişmenin denge reel GDP düzeyi üzerindeki etkisi, üç farklı şekilde ele alınmaktadır.

Keynesyen modelde öncelikle otonom tüketimdeki, otonom yatırımdaki ve hükümet alımlarındaki değişmenin denge reel GDP üzerindeki etkisi üzerinde durulmaktadır:

 

5

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(6)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Keynesyen modelde otonom tüketim-otonom yatırım-hükümet alımlarındaki değişme sonucu denge reel GDP düzeyinde meydana gelen değişme ile otonom tüketim-otonom yatırım-hükümet alımlarındaki değişme arasındaki orana, harcama çarpanı-çoğaltanı (kE) denir. Keynesin iktisada kazandırdığı bu çarpan ile ifade edilir. 

6

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(7)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Harcama çarpanı, otonom tüketimde-otonom yatırımda-hükümet alımlarında 1 liralık değişme olduğunda, denge reel GDP kaç liralık bir değişme olacağını ifade eder.

Harcama çarpanı denklemindeki c marjinal tüketim eğilimi sıfırdan büyük ve birden küçük olduğu için, harcama çarpanın değeri 1’den büyüktür:

 

7

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(8)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Harcama çarpanının değeri, marjinal tüketim eğiliminin değerine bağlı olarak değişmektedir.

Marjinal tüketim eğilimi (c) ne kadar büyük ise (yani kişiler harcanabilir gelirdeki 1 liralık artışın ne kadar büyük bir kısmını tüketim amacıyla kullanıyorsa),

harcama çarpanı o kadar büyük olur.

Marjinal tasarruf eğilimi (s) (s=1-c) ne kadar küçük ise

(yani kişiler harcanabilir gelirdeki 1 liralık artışın ne kadar küçük bir kısmını tasarruf amacıyla kullanıyorsa),

harcama çarpanı o kadar küçük olur. (c + s = 1)

8

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(9)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Temsili bir ekonomiyi ele alarak açıklarsak:

Otonom harcama (A0) t=1 döneminde 100 TL artarsa (∆A0=100 TL) planlanan toplam harcama (AE) ve buna bağlı olarak reel GDP t=1 döneminde otonom harcamadaki artış kadar artar:

NOT: Otonom harcamadaki artışlar: otonom tüketim ve/veya otonom yatırım ve/veya otonom hükümet alımları üzerinden gerçekleşir.

 

9

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(10)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Reel GDP’de t=1 döneminde meydana gelen ∆A0=100

TL’lik artış, t=2 döneminde uyarılmış harcamanın (uyarılmış tüketim üzerinden) c∆A0 kadar artmasına yol

açar.

Uyarılmış harcamadaki bu artış ise, t=2 dönemimde reel GDP’nin c∆A0=0.80(100)=80 TL kadar artmasına yol açar.

80 TL artan reel GDP ikinci dönem sonunda toplamda 180 TL’ye ulaşır.

10

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(11)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

+

 

11

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

Harcama Çarpanı

(12)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Reel GDPt=2 döneminde c∆A0=0.80(100)=80 TL lira

artınca, t=3 döneminde uyarılmış harcama (uyarılmış tüketim üzerinden bu defa c[c∆A0]= c2∆A0 kadar artar.

Uyarılmış tüketimdeki bu artış, reel GDP’nin t=3 döneminde c2∆A0=(0.64x100)=64TL kadar artmasına yol

açar.

12

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(13)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

 

13

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(14)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Bu denklem sonsuz geometrik bir dizidir ve şu

şekilde ifade edilir:

 

14

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(15)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Otonom harcamadaki bir artış önce reel GDP’yi kendisi kadar arttırır.

Reel GDP’de başlangıç dönemimde meydana gelen bu artış, izleyen dönemde uyarılmış harcamaların artmasına ve buna bağlı olarak reel GDP’nin uyarılmış harcamadaki artış kadar artmasına yol açar.

Aynı durum izleyen dönemlerde tekrarlanması sonucunda da, reel GDP’de hükümet alımlarındaki artıştan daha büyük artış gerçekleşir.

15

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(16)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

16

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

Harcama Çarpanı

Çarpan (Çoğaltan Mekanizması) (c= 0,80 s=0,20)

Reel GDP’deki Artış Hesaplama

Dönem Toplam Dönem 1 100 100 = 100 TL Dönem 2 80 180 c= (0,80) x 100 TL Dönem 3 64 244 c2=(0,64) x 100 TL Dönem 4 37 260 c3=(0,37) x 100 TL Dönem 5 26 286 c4=(0,26) x 100 TL Dönem 6 19 305 c5=(0,19) x 100 TL Dönem 7 13 318 c6=(0,13) x 100 TL Dönem 8 9 327 c7=(0,09) x 100 TL GDP

Çarpan (Çoğaltan Mekanizması) (c= 0,80 s=0,20)

Reel GDP’deki Artış Hesaplama

Dönem Toplam Dönem 1 100 100 Dönem 2 80 180 Dönem 3 64 244 Dönem 4 37 260 Dönem 5 26 286 Dönem 6 19 305 Dönem 7 13 318 Dönem 8 9 327

(17)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Reel GDP’de başlangıç döneminde meydana gelen artışın, marjinal tüketim eğiliminin değerine bağlıdır.

c marjinal tüketim eğilimi ne kadar büyük (s marjinal tasarruf

eğilimi ne kadar küçük) olursa, reel GDP’de başlangıç

döneminde ortaya çıkan ve otonom harcamadaki artışa eşit olan değişmenin uyarılmış harcamada izleyen dönemde yol açtığı değişme de o kadar büyük ve dolayısıyla da harcama çarpanının değeri o kadar yüksek olur.

17

MAL PİYASASINDA DENGENİN DEĞİŞMESİ: ÇARPAN

(18)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Fiyat düzeyinin sabit olduğu bir ekonomide firmaların fiilen ne kadar mal üretecekleri ve dolayısıyla da reel GDP’nin ne olacağı, planlanan harcama düzeyine bağlıdır.

Ekonomide kişiler her alternatif GDP düzeyinde daha fazla tasarruf yapmak isterlerse, kısaca kişilerin tutumluluğu artarsa, otonom tüketim ve buna bağlı olarak toplam planlanan harcama azalır.

18

TASARRUF PARADOKSU

(19)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Bu da reel GDP’nin, otonom tüketimdeki azalma ile çarpan katsayısının çarpımı kadar azalmasına yol açar.

Bu husus, yani kişilerin tutumluluğu artınca reel GDP’nin düşmesine, tasarruf paradoksu denir.

19

TASARRUF PARADOKSU

(20)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

20

TASARRUF PARADOKSU

Y1 S, TN, IP, G 0 IP + G Y Y2 B A S1 + TN S2 + TN

Tasarruf Paradoksunun grafiksel açıklaması:

(IP + G) ve (S1 + TN) doğruları başlangıçta A noktasında yani mal piyasasında dengenin olduğu yerde (Y1) kesişmektedirler.

Fakat kişilerin tutumluluğunun artması sonucunda (S1 + TN) doğrusu daha sonra sola kayarak

(S2 + TN) konumuna gelmiş ve böylece denge reel GDP düzeyi (Y1)’den (Y2)’ye düşmüştür.

(21)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Kişilerin daha fazla tasarruf yapmalarının yararlı olduğu yolundaki genel yargı ile bağdaşmayan tasarruf paradoksu, bireysel düzeyde doğru olan bir hususun ekonomi düzeyinde yanlış olabileceği anlamına gelen terkip hatası kavramının önemli bir örneğini oluşturur.

Fakat kişilerin daha tasarruflu davranması, uzun dönemde yatırımın daha fazla olmasına ve bu da ekonominin daha hızlı büyümesine-refah düzeyinin daha yüksek olmasına yol açar.

21

TASARRUF PARADOKSU

(22)

BASİT KEYNESYEN MODEL: PLANLANAN HARCAMA

VE MAL PİYASASINDA DENGE

Ekonominin ısındığı, enflasyonun arttığı bir ortamda

kişilerin daha tasarruflu davranmaları, sadece uzun dönem büyüme açısından değil, kısa dönemde ekonominin soğutulması için de arzu edilen bir durumdur.

Tersi olarak hasılanın azaldığı, işsizliğin arttığı bir durumda ise kişilerin tutumluluğunun artması istenilen bir durum değildir.

22

TASARRUF PARADOKSU

(23)

Dinlediğiniz için teşekkürler….

Referanslar

Benzer Belgeler

Polyester kılıfın ay sonuna kadar tamamlanacağını ifade eden sözcü, başarılı olmas ı halinde aynı sistemin hasar gören üçüncü ve dördüncü reaktör binalarına

Aga (2014) researched on The Impact of Foreign Direct Investment on Economic Growth in Turkey he analyse the impact by using time series techniques, by choosing The gross

Ultimately, the Granger test revealed that there is no evidence in this study for the finance led growth hypothesis; there is a unidirectional causality running from trade to

[r]

Bunun için, ben de, Serveti Fünunun o devir de Hüseyin Cahidin Edebiyat ve Hu­ kuk makalesi ile kapanmasına aid bir vesikayı neşretmeği doğru, buldum,

IL Bölüm: Köylerin Kurulmas~~ (Yazma, S. Avusturya'da köyler kral, prensler ve soylular taraf~ndan ticaret ve zi- raate uygun yerlerde kurulur. Kral taraf~ndan kurulan

Bir kere ‘Solcu Kemalist’ ulusal­ cılığını yok sayarak, ‘Sosyal Realizm’i hınzırca Jdanof’un ‘Sosyalist Re- alizm’iyle bir tutuyor; İkincisi ‘Milli

İmalat sanayi firmalarında yüksek ihracatçı firmaların borç dolarizasyonu oranı, düşük ihracatçı firmaların borç dolarizasyonu oranından daha yüksek olması imalat