TT~ <nj>UL%
N a h i d S ı r r ı , Anadolu’da yo l notları, İstanbul, Ankara Kütüpha - nesi : X X I V . 1939. 134 sahife, 50 ku ruş.
Birçok mecmualarda, bilhassa eskiden,
Varlık’da, son zamanlarda Yeni Türk’de
yazılarına rastladığımız B. N a h i d S ı r r ı, şimdiye kadar, Kırmızı ve Siyah, Co lère de Sultan (fransızca), Sanatkârlar, Es ki Resimler gibi büyük ve küçük hikâye ki tapları, Sönmeyen Ateş, Muharrir adlı iki piyes neşretmiştir. Bunlardan edebî tetkik olarak Roman; Edebiyat ve Sanat Bahisle-
ri’ni, tarih ve siyaset sahasında da Tarihî Çehreler Etrafında ismini verdiği bir eser
neşretmiştir. Bahsedeceğimiz Anadolu’da
Yol Notları ise, -şimdilik- son neşredilen
kitabidir.
İsminden de anlaşıldığı üzere, seyahat edebiyatına idhâl edebileceğimiz Anadolu-
da yol notları, başlıca yedi merkez etrafın
da toplanmaktadır :
I — Ankara’nın üç nahiyesi : a) Küçük Yozgat
b) Gölbaşı c) Bağlın
II — Çankırı ve Kayseri’ye giden yollar arası
III — Ankara’nın Haymana ve Polatlı kazalarında
IV — Yozgat
V — Kayseri’de beş gece V I — Adapazarı’nda bir gece V II — İzmit’te iki gece..
Anadolu da yol notları’nın muharririn, eserin sonuna ilâve ettiği bir notta da gö rüldüğü gibi “ 1, 2 ve 5 numaralarını taşı yan yazılar Yeni Türk, 3, 4, 6 ve 7
numara-Kitapta her bahsin sonunda notların ya zıldığı yu kaydedilmektedir, bu tarihler - den 1930 - 1937 seneleri arasında alman notlar olduğu anlaşılıyor. Yalnız, şunu unutmamalıdır ki, muharrir, bu notları o yerleri gördüğü sıralarda değil, bazan ara dan uzun bir zaman geçtikten sonra kay- detımştır. Bunu, Küçük Yozgat’tan bahse dilirken " 1929 senesi Ağustos’unda başla nılan inşaat, bu senenin Kânunevveli’ne kadar tamamen bitmiş olacakmış „ ifade sinden sonra bahsin sonunda, 1930 tarihi - nın kaydedilmesinden anlayoruz (s. 5 ).
Her badis, umumiyetle, o yerin coğrafi vazıyeti hakkında malûmatla başlayor Cl- raya hangi yollar vesıtasiyle gidildiği've ya gidilebileceği, o yerin, o ismi neden al
dığı, ora balkının menş’i, her bahiste
temas edilen noktalardır. Ayrıca hak - kında not verilen yerin, umumî bir tasviri de yapılmaktadır. Bu tasvirler yapılırken muharrir kendinden önce, bu sahalara ait olan eserlerdeki malûmattan, bazan bahse diyor, bazan doğrudan doğruya bu malû - matı aynen ilâve ediyor; bilhassa E v l i - y a Ç e l e b i ’nin Seyahatnamesinden bu münasebetle arasıra nakiller yapılmakta
-Eserini yazarken, yalnız gördüklerini de ğil, tarih ye coğrafya veya seyahat kitap - larınaan aldığı notlan da kaydediyor. Hat ta, bazan o yer hakkında yazılan eserlerin azçok bir kıtabıyatınm bile verildiğini gö rüyoruz .
c m' S ı r r ı , eserinde o yerin
hâİK edebiyatı hakkında malzeme toplamış değildir. Yalnız yine Kayseri’den bahseder
ken, M. Ş ü k r ü ’nün Orta Anadolu’da
bir dolaşma adlı eserinde “ buradan ve bu
ralarda duyulan halk masallarından uzun uzun bahis „ edildiğini söylemekle iktifa ediyor. Muharrir, bu yerlerde bir iki gün
kaldığı hattâ bazan yalnız geçtiği için,
böyle bir tetkik yapılamazdı.
Yalnız Çankırr ve Kayseri yolları ara -
srnda başlıklı kısımda, Keskin kazasının
evvelce merkezliğini yapmış olan Bey-oba- sı’nda tesbit ettiği ve K a r a e a o ğ 1 a n’a ait olduğu söylenilen iki tam koşmayı kay detmektedir. Bu koşmalardan birincisi, üç kıt’adan ibaret olan ve :
Kalk gidelim Balkaman’dan yukarı Oturup durana devlet yaramaz.
mısrâlarıyle başlayan ve üç kıt‘a bulunan, İkincisi ise :
Yiğidin iyisin neden bileyim Yüzü güleç kendi yaman olmalı.
mısrâlarıyle başlayan ve 5 kıt’adan teşek kül eden birer koşmadır ( s. 39-40 ).
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi