DİCLE ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
ORTA ÖĞRETİM SOSYAL ALANLAR EĞİTİMİ ANABİLİM DALI
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI EĞİTİMİ BİLİM DALI
DOKTORA TEZİ
NÂBÎ’NİN MÜNŞEÂT’I: İNCELEME-METİN
Adnan OKTAY
İç Kapak
İç Kapak
İç Kapak
İç Kapak
DİCLE ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
ORTA ÖĞRETİM SOSYAL ALANLAR EĞİTİMİ ANA BİLİM DALI
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI EĞİTİMİ BİLİM DALI
DOKTORA TEZİ
NÂBÎ’NİN MÜNŞEÂT’I: İNCELEME-METİN
Hazırlayan Adnan OKTAY
Dicle Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü’nce Doktora Unvanı Verilmesi İçin Kabul Edilen Tezdir.
Tezin Danışmanları Doç. Dr. İdris KADIOĞLU Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK
Tezi Destekleyen Birim Sayfası
Bu tez, Dicle Üniversitesi DUBAP koordinasyon birimi tarafından “12-ZEF-96” numaralı “Nabî’nin Münşeât’ı (İnceleme-Metin Projesi)” kapsamında desteklenmiştir.
DOKTORA
DOKTORA
DOKTORA
DOKTORA ONAY SAYFASI
ONAY SAYFASI
ONAY SAYFASI
ONAY SAYFASI
D. Ü. Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü’ne,
Bu çalışma, jürimiz tarafından Orta Öğretim Sosyal Alanlar Eğitimi Anabilim Dalı, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bilim Dalında DOKTORA tezi olarak kabul edilmiştir. …. / …. / 2014
Tez Danışmanı (1) : Doç. Dr. İdris KADIOĞLU ………
Tez Danışmanı (2) : Prof. Dr. Süleyman ÇALDAK ………
Üye : Prof. Dr. Sadettin ÖZÇELİK ………
Üye : Doç. Dr. Halil ÇEÇEN ………
Üye : Yard. Doç. Dr. Ramazan SARIÇİÇEK………
Onay
Yukarıdaki imzaların adı geçen öğretim üyelerine ait olduğunu onaylarım.
Doç. Dr. Rıfat EFE Enstitü Müdürü .…/…./2014
BİLDİRİM
Tezimin içerdiği yenilik ve sonuçları başka bir yerden almadığımı ve bu tezi DÜ Eğitim Bilimleri Enstitüsünden başka bir bilim kuruluşuna akademik gaye ve unvan almak amacıyla vermediğimi; tez içindeki bütün bilgilerin etik davranış ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalışmada kullanılan her türlü kaynağa eksiksiz atıf yapıldığını, aksinin ortaya çıkması durumunda her türlü yasal sonucu kabul ettiğimi beyan ediyorum.
……….. Adnan OKTAY …./…./2014
ÖN SÖZ ÖN SÖZ ÖN SÖZ ÖN SÖZ
Bu çalışma, XVII.-XVIII. yüzyılların şair-yazarı olan Nâbî’nin Münşeât adlı eserinin inceleme ve metninden oluşmaktadır. Münşeât, Nâbî’ye ait olduğu tespit edilebilen iki yüz kırk iki metinden/mektuptan meydana gelmiştir.
Bu tezin amacı, Klâsik Edebiyatın en büyük temsilcilerinden biri olan Nâbî’nin akademik olarak çalışılmamış olan Münşeât adlı eserinin karşılaştırmalı metnini ortaya çıkarmak ve Münşeât’ta geçen metinlerin/mektupların edebî incelemesini yapmaktır.
Yapılan bu çalışmada
belge tarama yöntemi
kullanılmıştır. Bu yöntemle yurt içi ve yurt dışındaki kütüphanelerde bulunan yazma eser katalogları taranarak Nâbî Münşeât’ının nüshaları tespit edilmiştir. Nüsha tavsif ve tasnifleri yapılmış, bu incelemeler neticesinde belirlenen nüshalar için kütüphanelerle irtibata geçilerek karşılaştırmalı metinde kullanılacak nüshalar temin edilmiştir. Nüshalar karşılaştırılarak eserin karşılaştırmalı metni ortaya çıkarılmıştır. Bu işlemden sonra metin,analiz
yapılarak incelenmiştir.Bu tezin kapsamı, Nâbî’nin Münşeât’ının akademik ölçütlere göre gün yüzüne çıkarılmasını, Klâsik Türk Edebiyatı araştırma yöntem ve teknikleri kullanılarak edebî analizinin yapılmasıdır. Bu tez hazırlanırken, başta divanlar ve sözlükler olmak üzere, Eski Türk Edebiyatı alanında daha önce yapılmış olan çalışmalardan yararlanılmıştır. Ayrıca Nâbî hakkında yapılmış akademik çalışmalar da dikkate alınmıştır.
Münşeât’ın, yurt içinde ve yurt dışındaki kütüphanelerde, yüz elli beş nüshası tespit edilmiştir. Bu nüshalardan elli dört tanesine ulaşılmıştır. Bunlardan A, H, N, Ö, T, USA olarak kısaltılmış altı (6) nüsha, diğerlerine göre daha hacimli, düzenli ve okunaklı olmalarından dolayı karşılaştırmalı metnin kurulmasında temel başvurulan nüshalar olmuştur. Bunların yanı sıra AE, BD1, BD2, HK, IB1, IB2, IB3, KB, KM, M, MH1, MK1, MK2, Ö1, TD, TS1, TS2, şeklinde kısaltılmış olan nüshalardan da yer yer faydalanılmıştır. Her nüshanın birtakım eksikleri olduğundan dolayı karşılaştırmalı metnin kurulmasında belli bir nüsha esas alınmamış, eldeki nüshaların hepsinden yararlanma yoluna gidilmiştir.
Ulaşılan tüm nüshalar dikkatlice incelenmiş ve bunlarla ilgili kapsamlı tablolar oluşturulmuştur. Bu tablolara, karşılaştırmalı metin oluşturulurken başvurulan nüshalarla ilgili çeşitli bilgiler işlenmiştir. Nüsha Bilgileri Tablosunda (Tablo 1), eserin künyesiyle ilgili bilgiler bulunmaktadır. Aruz Kalıpları ve Nazım Şekilleri Tablolarında (Tablo 5.1, 5.2, 5.3), Münşeât’ta geçen Türkçe, Farsça ve Arapça manzum metinlerin vezin ve nazım şekillerine yer verilmiştir. Mektup Türlerinin Sayısı Tablosunda (Tablo 2), Münşeât’ta yer alan mektupların türlerinin kaçar adet olduğu işlenmiştir. Nüshaların Mektup Sayıları Tablosuna (Tablo 3), hangi nüshanın kaç mektup içerdiğiyle ilgili rakamlar girilmiştir. Okuyucunun kullanılan nüshalardaki metinlere rahatlıkla ulaşabilmesi için oluşturulmuş olan Kullanılan Nüshaların Metin-Varak Numarası Tablosunda (Tablo 4), incelenen her metnin başlığının ilgili nüshada bulunduğu varak numarası ve karşılaştırmalı metindeki metin/mektup numarası verilmiştir.
İncelenen elli dört (54) nüshada Nâbî’ye ait olduğu kesin olan metin/mektupların yanı sıra, dil ve üslûp bakımından paralellik arz ettiği halde ona ait olmasından kuşku duyulan yaklaşık yüz (100) metin/mektup daha bulunmaktadır. Bunların başlıkları ve bir kısmının da giriş cümleleri inceleme kısmına alınmıştır.
Bu çalışmada kullanılan nüshaların kütüphane arşiv numaralarındaki kısaltmalar, olduğu gibi korunmuş ve bunlar, “Kısaltmalar” başlığına alınmamıştır.
Çalışmanın giriş kısmında inşâ, inşâ ile ilgili kavramlar, inşânın edebiyat tarihi içindeki yeri, Nâbî, Nâbî’nin inşâ yeteneği ve bu bağlamda Münşeât adlı eserle ilgili çeşitli hususlara yer verilmiştir.
Birinci Bölüm, Nâbî’nin Münşeât’ıyla ilgili elde edilen verilerin/bilgilerin değerlendirilmesinden oluşmaktadır. Eserin tanıtımından sonra nüsha tavsif ve tasnifine yer verilmiştir. Daha sonra nüshalarda yer alan, fakat Nâbî’ye ait olduğundan kuşku duyulan metin/mektuplar üzerinde durulmuş ve Münşeât; şekil, muhteva, imlâ, üslûp ve dil yönünden incelenmiştir. Metin başlıkları, metin/mektupların sıralanması, mektupların şekil özellikleri, mektup türleri, eserdeki manzum metinler, nazım şekilleri, aruz kalıpları,
eserde adı geçen kitap isimleri şekil incelemesine konu olmuştur. Muhteva incelemesinde öncelikle her metin/inşâ kısaca özetlenmiştir.
İmlâ incelemesinde eserin dikkat çeken imlâ hususiyetleri üzerinde durulmuştur. Tarafımızdan metne eklenmiş olan harf/ses/ifadeler köşeli parantez […] içinde gösterilmiştir.
Üslûp ve dil incelemesinde, metinde yer alan seciler, ses ve söz tekrarları, ikilemeler, söz kalıpları, darb-ı meseller, deyimler, edebî sanatlar, hitap sözleri, Arapça ve Farsça ibareler, ayetler, hadisler, kelam-ı kibarlar ile dua sözlerinin yanında Nâbî’nin üslûbunun şekillenmesinde etkili olan şair ve yazarlar ile bunların eserlerine yer verilmiştir.
İkinci Bölümde, önce metin kurma yöntemi üzerinde durulmuş ve ardından Münşeât’ın karşılaştırmalı metnine yer verilmiştir. Burada her metne/mektuba bir numara verilmiştir. İnşâ başlıkları, nüshalara göre faklılık arz etmektedir. Bu sebeple mektup içeriğini en kapsamlı şekilde açıklayan başlıkların, karşılaştırmalı metinde kullanılmasına dikkat edilmiştir. İçeriğe uygun olan farklı başlıklardan bir tanesi de ilgili dipnotta gösterilmiştir. Bazı mektuplarda başlık olmadığı için bu mektupların başına “Başlıksız” ifadesi yazılmıştır. Karşılaştırmalı metinden sonra
Sonuç
veÖzel Adlar Dizini
ne yer verilmiştir. Dizinde, hem karşılaştırmalı metnin hem de inceleme kısmının özel adları bulunmaktadır. İnceleme kısmında yer alan karşılaştırmalı metinden yapılmış alıntılardaki özel adlar, dizinde gösterilmemiştir.Tezin hazırlanmasında yardımlarını esirgemeyen danışman hocalarım Doç. Dr. İdris Kadıoğlu ve Prof. Dr. Süleyman Çaldak’a yakın ilgilerinden dolayı teşekkür ederim.
Ayrıca benimle bilgi ve tecrübelerini paylaşan, bana yol gösteren kıymetli hocalarım Prof. Dr. Sadettin Özçelik, Prof. Dr. A. Azmi Bilgin, Prof. Dr. Cihan Okuyucu, Prof. Dr. Hatice Aynur, Prof. Dr. Hayati Develi, Prof. Dr. İskender Pala ve Prof. Dr. Mahmut Kaplan’a şükranlarımı sunarım.
Farsça metinlerin okunması ve tercümesinde yardımcı olan Yard. Doç. Dr. Hayrullah Acar, Araş. Gör. Emrullah Yakut, Haidar Khezri ve Shahab Vali’ye; Arapça metinlerin okunması ve tercümesinde yardımcı olan Doç. Dr. Mehmet Akbaş, Yard. Doç. Dr. Halid el-Avâisi, Yard. Doç. Dr. Tahirhan Aydın, Yard. Doç. Dr. Yunus Cengiz, Öğr. Gör. Dr. Ahmet Abdulhadioğlu, Araş. Gör. Dr. Fatih Kılıç ve Araş. Gör. Kamuran Gökdağ’a teşekkür ederim.
Son olarak manevî desteklerini gördüğüm anneme, babama, kardeşlerime, çocuklarıma ve eşime sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Gerek karşılaştırmalı metnin hazırlanmasında gerekse inceleme kısmının yazımında son derece titiz çalışmama rağmen eksikliklerin olması mümkündür. Hatalarımın müsamaha ile karşılanacağını umar, saygılar sunarım.
İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER Sayfa Numarası İç Kapak...ii
Tezi Destekleyen Birim Sayfası ...iii
DOKTORA ONAY SAYFASI ...iv
BİLDİRİM ... v ÖN SÖZ...vi İÇİNDEKİLER...x ÖZET ...xxii ABSTRACT ...xxiii KISALTMALAR ...xxiv
KARŞILAŞTIRMALI METİNDEKİ İŞARETLER ...xxvi
1. GİRİŞ...1
1.1. İnşâ ve İnşâ ile İlgili Bazı Kavramlar...1
1.2. İnşânın Tarihî Gelişimi...7
1.2.1. Arap Edebiyatında İnşâ ...7
1.2.2. Fars Edebiyatında İnşâ ...12
1.2.3. Türk Edebiyatında İnşâ...16
1.3. Bir Şair ve Nâsir/Münşî Olarak Nâbî ve Münşeât’ı ...23
1.3.1. Münşeât’ta Nâbî’nin Hayatından Kesitler...26
1.3.2. Münşeât’ta Nâbî’nin Fizikî Portresi ...28
1.3.3. Nâbî’nin Münşeât’a Yansıyan İnşâ Kabiliyeti ...28
1.3.3.1. Münşeât’a Göre Nâbî’nin Çok Yönlülüğü ...29
1.3.3.2. Münşeât’ta Hezl, İstihza, Öfke...30
1.3.4. Toplumsal Problemler Karşısında Nâbî’nin Rolü ...30
1.3.5. Nâbî’nin Mektuplaşması ...31
1.3.5.1. Nâbî’nin Mektuplaştığı Kişiler...32
1.3.5.2. Mektupların Yazılış Sebepleri...33
1.3.5.3. Mektuplarda Taşra ve Merkez Bürokrasisi ...35
2. BİRİNCİ BÖLÜM...36
2.1. Nâbî’nin Münşeât’ı...37
2.1.1. Münşeât’ın Telif Edilmesi ve Bir Araya Getirilmesi ...37
2.1.2. Münşeât’ın Nüshaları ...38
2.1.2.1. Karşılaştırmalı Metin İçin Kullanılan Nüshalar ...38
2.1.2.2. Metin İçin Kullanılan Nüshaların Tasnifi...53
2.2. Münşeât’ın Edebî Yönden İncelemesi...55
2.2.1. Münşeât’ın Şekil İncelemesi ...55
2.2.1.1. Münşeât’taki Başlıklar...56
2.2.1.2. Münşeât’taki Metinlerin Sıralanması ...56
2.2.1.3. Münşeât’taki Mektupların Yapısı...57
2.2.1.4. Münşeât’ta Yer Alan Manzum Metinler ...60
2.2.1.4.1. Türkçe Manzumeler...60
2.2.1.4.3. Arapça Manzumeler ...91
2.2.1.4.4. Manzum Metinlerin Vezni ve Nazım Şekilleri...92
2.2.2. Münşeât’ın İmlâ İncelemesi ...92
2.2.3. Münşeât’ın Muhteva İncelemesi ...97
2.2.3.1. Mektup Türleri...132
2.2.4. Münşeât’ın Üslûp ve Dil Bakımından İncelemesi...136
2.2.4.1. Münşeât’ta Edebî Sanatlar...141
2.2.4.1.1. Mecazlar ...142
2.2.4.1.2. Anlamla İlgili Edebî Sanatlar ...143
2.2.4.1.3. Sözle İlgili Edebî Sanatlar ...149
2.2.4.1.4. Sanat Olarak Kabul Edilen Nazım Türleri ...151
2.2.4.2. Münşeât’ta Kalıp Sözler ...152
2.2.4.2.1. Darb-ı Meseller, Kelâm-ı Kibârlar ...152
2.2.4.2.2. Deyimler ...153
2.2.4.3. Münşeât’ta Arapça ve Farsça İbareler...157
2.2.4.3.1. Arapça İbareler ...157
2.2.4.3.1.1. Ayetler ...158
2.2.4.3.1.2. Hadisler...159
2.2.4.3.1.3. Diğer Arapça İbareler ...159
2.2.4.3.2 Farsça İfadeler ...165
2.2.4.4. Münşeât’ta Dua ...170
2.2.4.4.1. Beddua...170
2.2.4.5. Münşeât’ta Bahsi Geçen ve Nâbî Üslûbuyla İlgili Olduğu Düşünülen Eserler .171 2.2.4.6. Nâbî Üslûbuyla Yazılmış Bazı Şüpheli Mektuplar ...176
3. TABLOLAR...187
Tablo 1: Nüsha Bilgileri Tablosu ...187
Tablo 2: Mektup Türlerinin Sayısı Tablosu ...191
Tablo 3: Nüshaların Mektup Sayıları Tablosu ...192
Tablo 4: Kullanılan Nüshaların Metin-Varak Numarası Tablosu ...194
4. İKİNCİ BÖLÜM ...210
4.1. Metin Kurma Yöntemi ...211
4.2. Karşılaştırmalı Metin...212 1. MünşeéÀt-ı NÀbì...212 2. ك ا ا
Bismike’llÀhumme aómeduke
... 216 3. äÿret-i Evvel...218 4. Naúş-ı Dìger ...219 5. Taèbìr-i Dìger ...219 6. LibÀs-ı Dìger...220 7. Taórìr-i Dìger...221 8. İnşÀ-i Dìger...222 9. ÚabÀ-yı Dìger ...222 10. Ùarz-ı Dìger ...223 11. Revş-i Dìger...22412. LibÀs-ı Dìger...224 13. VÀdì-i Dìger...225 14. Ùavr-ı Dìger ...226 15. Vaøè-ı Dìger...227 16. Nüsòa-i Dìger ...227 17. ReftÀr-ı Dìger...228
18.1. Óadìå-i Erbaèìn Tercümesi ile Maèan İrsÀl Eyledügi Mektÿbdur ki, Henüz èAlì PÀşÀ Óaøretleri VezÀret ile Çıúduàı Vaúitdür ...229
18.2. ÓÀşiye ...231
19.1. Mektÿb Maèa Naèt-ı Nebevì...231
19.2. Naèù-ı Şerìf...233
19.3. Naèt-ı Şerìf Ìn est...234
20.1. Bu daòı Ol Müşìr-i Bülend-iştihÀr ve Ol Vezìr-i Sipihr-iútidÀr Maùlaè-ı SerÀy-ı èÁlì-şÀndan Rütbe-i VÀlÀ-yı VezÀret-i æÀnì ve ÚÀéim-maúÀm-ı RikÀb-ı ÒüsrevÀnì ile HengÀm-ı Ùalèatinde BerÀy-ı Tehniyyet Südde-i Devletlerine İrsÀl Eyledügi Ruúèa-i èUbÿdiyyetdür ...246
20.2. Der-kenÀr Nüvişte...248
21. O Yekke-tÀz-ı MiømÀr-ı BelÀàat ü BeyÀn, Pìr-i NÀ-tüvÀn, Veliyyü’n-Nièam-ı Bì-imtinÀndan Eşheb-i Ùabè-ı Sebük-reftÀrına ÇesbÀn Bir Raòş-ı Áheste-òırÀm NiyÀzıyla Edhem-i ÒÀme-i VÀdì-i İnşÀya Kerem-i èİnÀn Eyledügi Heves-nÀmesidür...250
22.1. Bu daòı Ol Yekke-tÀz-ı MiømÀr-ı BelÀàatuñ Muúaddimen NiyÀz Eyledügi Esb-i RehvÀrı Óaleb MuóÀfıôı Vezìr-Esb-i Mükerrem, SaèÀdetlü, èİnÀyetlü Meómed PÀşÀ Óaøretleri TedÀrik ü Taóãìl Eyleyüp Ùaraf-ı Veliyyü’n-nièamdan İèùÀya FermÀn Buyurmaları BÀbında Vezìr-i MüşÀrün ileyh Şeref-baòşÀ-yı äudÿr Olan Mektÿb-ı Emr-üslÿbları Vürÿdınuñ Teşekküri İçün Nüvişte Eyledügi DuèÀ-nÀmedür ...254
22.2. SulùÀn Aómed Óaøretlerine İrsÀl idügidür...256
23. KerÀmetlü, Şevketlü, ŞehenşÀh-ı CihÀn, SulùÀn Aómed ÒÀn
Eyyeda’llÀhu ve
İbúÀhu
, Óaøretleri, ÁvÀn-ı Ùufÿliyyetlerinde, Ol Ser-der-hevÀ-yı CÀh Olan Pìrüñ Dil-òvÀhını, KerÀmet-i Cibilliye ile Keşf-i Øamìr SiyÀúında HengÀm-ı Salùanatlarında Manãıb-ı DìvÀniyyeye İrtiúÀé Buyurmaların ÌmÀ ve Bir Zerrìn ile DestÀr-ı İftiòÀrın Tezyìn Eyledükleri BerÀy-ı Teõkìre İèlÀmıdur...25824. Devletlü, Veliyyü’n-nièam Emr-i èÁlìleri Üzre äÀéibü’l-vaút NÀbì Efendi’nüñ MuúaddemÀ èAvÀéiú-i NÀ-müsÀèiden İtmÀmı Olduàı Gibi NÀ-kÀste ve Õeylü’s-siyer-i Celìlü’l-úadr-i Úamer-i Nìm-mÀhiye-i TamÀmì Gibi Bedr itdirmege Vesìle-i Şevú-i áarÀm Olmış iken İòtitÀm-ı Nüsòa-i ÒayÀli ÒitÀm-ı Tekemmülenüñ DìbÀcesidür ...264
25. Bu daòı Óaøret-i Veliyyü’n-nièam, RikÀb-ı HumÀyÿn-ı ŞehryÀr-ı Maèdelet-şiyem Óaøretlerinüñ SilaódÀrlıàı Òıdmet-i èAliyyelerinde iken MuóÀfıô-ı ŞehbÀ SÀbıúan SilaódÀr-ı NÀmdÀr Vezìr Bin Vezìr İbrÀhìm PÀşÀ Efendimüz Óaøretlerine İrsÀl Buyurduúları Muóabbet-nÀmeleriyle Bir Kìseye Vaøè Olınup Ol NÀ-tüvÀna Gönderilen NevÀziş-nÀmeleri ŞükrÀnesidür...271 26.1. VÀóidü’l-beşer, æÀniyü’l-manôar, æÀliåü’ş-şems Ve’l-úamer, Úuùb-ı Felek-i Salùanat, ÓÀris-i Mülk ü Millet, ŞehenşÀh-ı DevrÀn, áÀzi SulùÀn Aómed ÒÀn Óaøretleri Ol Künc-nişìn-i İnzivÀya Gencìne-i Cÿdından İèùÀ ve İrsÀl Buyurduúları
Zer-i Meserret-eåer Vuãÿlinde, Dest-i SuéÀli DergÀh-ı ÚÀêiyü’l-ÓÀcÀta BÀz ve
èAùiyye-i áaybiyye Şükrine Zemzeme-pervÀz Olduàudur ...275
26.2. Mektÿb Ìn est...282
26.3. Der-kenÀr Nüvişte...285
27.1. Óaøret-i Veliyyü’n-nièam-ı Ferişte-òıãÀl Ol äÀóib-i MaèÀrif ü KemÀl, VÀlì-i Óaleb Olan Müşìr-i Bì-hemÀl İbrÀhìm PÀşÀ’ya Tevcìh-i SiyÀúında İrsÀl Buyurduúları Mektÿb-ı Emr-üslÿblarınuñ Şükri ve MüşÀrün ileyhüñ MedÀyiói Taórìriyle Olan DuèÀ-nÀmesidür, Õikr Olınur...288
27.2. Óaşiye ...292
28. TÀrìò-i VelÀdet-i SulùÀn èÌsÀ...292
29. NÀôım-ı Umÿr-ı Memleket Veliyyü’n-nièam-ı èÁlì-himmet AóvÀl-i ReèÀyÀya Taóãìl-i İùùilÀè ve Nesaú-sÀz-ı Umÿr-ı Cumhÿr Olmaúda Saèy-ı Mevfÿrlarından NÀşì SilaódÀr iken NevÀóì-i AnùÀkiyye’den Bir Karye MÀlikÀnesine Teveccüh-i NigÀh-ı Meróamet Buyurduúlarında NÀbì Efendi Ùarafından İstiãvÀb ile CevÀb-nÀmesidür...294
30.1. Rÿó-ı CismÀn-ı èÁlem, MÀye-i CenÀb-ı Benì Ádem, ŞehenşÀh-ı Sipihr-iútidÀr Óaøretlerinüñ ŞehzÀde-i èÁlì-nejÀdlarına, Meded-i EnfÀs-ı Úudsiyye ile İnşÀ Eyledügi TÀrìò İèlÀmıdur...297
30.2. TÀrìò-i VelÀdet-i Şeh-zÀde SulùÀn Meómed ...300
30.3. TÀrìò-i Dìger...302
30.4. TÀrìòden Evvel Yazılan Mektÿbuñ Tetimmesidür ...303
31.1. NÀbì Efendi, Meróÿm BirÀderi Maómÿd AàÀ TìmÀrını, Oàullarına Úaãr-ı Yed itmekle BerÀtı İòrÀc Olınmaú İçün NiyÀz-ı ŞÀèirÀnesidür...305
31.2. Der-kenÀr Nüviştedür ...307
32. NÀbì Efendi-zÀde Òayru’llÀh Çelebi èUhdesinde Olan Rüsÿm-ı Úahve MuúÀùaèası MÀlikÀnesine Taèarruø Olınmaàla İstiókÀmını RicÀ ile Meséÿline MüsÀèade Buyurılmaú BÀbında İltimÀs-nÀmesidür...308
33. Bu daòı Keåìrü’n-nevÀl, Óaøret-i Veliyyü’n-nièam-ı MaèÀrif-òıãÀl CÀnibine Òayr-ÀbÀd-nÀm Te’lìfin Óuøÿr-ı HumÀyÿnda Taósìn-i RicÀsına İrsÀl Eyledügi Mektÿb-ı LeùÀéif-iştimÀlidür ...313
34. Bu daòı Devletlü, Veliyyü’n-nièam Efendimüzüñ SilaódÀrlıúları EånÀsında İbrÀhìm PÀşÀ Óaleb VÀlìsi iken GÀh Maòãÿã Mektÿb ve GÀh PÀşÀ-yı Mezbÿruñ Mektÿbı KenÀrında NÀbì Efendi’ye SelÀm Yazılup BirÀz ZamÀn Yazılmaduàını Müşèir Gönderdügi Mektÿbıdur...315
35. Óüseyin AàÀ’yı ŞefÀèat Øımnında Taórìrine TecÀsüri İstièfÀ SiyÀúında NiyÀz-nÀme-i Òoş-taèbìrdür ki, Naúl Olınur...316
36. NÀbì Efendi’nüñ Bir Ùabìbe Gönderdügi Mektÿbdur ...317
37. DergÀh-ı èÁlì Úapucı-başılarından SüleymÀn PÀşÀ-zÀde Yÿsuf Beg’e ŞefÀèat ve Birúaç áazel-i Nev-ùaró İrsÀliyle PìşgÀh-ı Veliyyü’n-nièama DuèÀ-nÀmedür...320
38. CÀnib-i ŞehbÀ’dan ÁsitÀn-ı Devlete Reh-rev-i èAzìmet iken EånÀ-yı RÀhda PìşgÀh-ı Devlet-penÀh-ı Veliyyü’n-nièam-ı èÁlì-cÀha, Farù-ı Şevúden Taórìr Eyledügi èUbÿdiyyet-nÀmedür ...321 39. Úaãìde-i èÌdiyye Der-sitÀyiş-i Vezìr-i Ekrem, Destÿr-ı Muèaôôam, Memdÿóü’l-òıãÀl, Áãaf-ı äÀóib-i FeøÀéil, Mihr-i èAvn-i İlÀhì, DÀmÀd Óaøret-i PÀşÀ-yı SilaódÀr
èAlì PÀşÀ و ﷲ
yessera’llÀhu bi’l-òayri mÀ-yurìdu ve mÀ-yeşÀé ,
Ez-eşèÀr-ı LeùÀfetü’ş-şuèarÀ ve’l-büleàÀ, NÀbì Efendi Meróÿm u Maèøÿr ...323
40.1. SaèÀdetlü, Mekremetlü Áãaf-ı Kerem-güster Vezìr-i MüşÀrün ileyh, AhÀlì-perver Óaøretleri Ùarafından èAle’l-èìd BendegÀn u DÀèiyÀna Virilegelen èAùÀyÀ-yı KerìmÀnelerinden, NÀbì Efendi’ye Emtièa-i Mütenevvièa ile Tertìb ve İrsÀl Buyurılan áonce-i Ravøa-i İnèÀm, Bu áonce-i Zerrìn-òitÀmuñ Zìver-i DìbÀcesi Olan Varaúanuñ Süùÿrı Kendi Úalem-i Mükerremleriyle Olduàuna Naôra-i ßlÀda, Mütefaùùın Olamaduàı ŞermsÀrlıàına İètiõÀren ÒÀk-i èİzzetlerine Taúdìm itdügi èArø-ı ÓÀl-i ElùÀf-iştimÀlidür...328
40.2. Tetimme-i Mektÿb...332
40.3. Bu daòı EånÀ-yı èÌdde Maôhar-ı èAùiyye-i KerìmÀneleri Olduúda Taórìr Olınmışdur...333
41. Bu daòı Maôhar-ı èAùiyye-i KerìmÀneleri Olduúda Taórìr Olınmışdur...333
42. Vezìr-i Òıredmend-i KelÀmì Óaøret-i Veliyyü’n-nièam-ı èÁlì-cÀha TÀrìò-i VezÀret VÀúıè Olmaàla PìşgÀh-ı Devletlerine Birúaç EbyÀt-ı Dil-ÀrÀ ile èArø u İnhÀ SiyÀúında Yazılmışdur ...334
43. ŞÀèir-i MÿmÀ İleyh Ümmìd-i Manãıb ile Müteraããıd iken GüşÀyiş-i Baòt-ı İstişfÀé ile Óaøret-i Veliyyü’n-nièam İki èArø-ı ÓÀlden Birisidür ...335
44.1. Bezm-i èÁlü’l-èÀl-i Áãaf-ı Bì-miåÀle Ruòãat-ı Vuãÿl-i èArø-ı ÓÀldür...337
44.2. Ve Le-hu Muzeyyel...339
45. Bu daòı ÒÀk-i ÁsitÀn-ı Áãaf-ı èÁlì-şÀna èUbÿdiyyet-nÀmedür...340
46. Bu daòı Ol ÁsmÀn-ı Luùf u èİnÀyetden Mihr ü MülÀùafet Meşhÿd Olmaàla Ruòãat-ı ÒÀk-bÿsa İõn-i èÁlìleri NiyÀzıdur...342
47. Bu daòı NÀbì Efendi’nüñ Masúaù-i Reési Olan RühÀ’dan Gelen Gendüm Hediyyesini KiştzÀr-ı ÁmÀline DÀm ü DÀne idüp Bì-şermÀne İrsÀlidür...343
48.1. SerdÀr-ı Cünÿd-ı Manãÿra FÀtió-i Cezìre-i Mora, Saèìd u Şehìd-i Meróÿm, SilaódÀr èAlì PÀşÀ Efendimüzüñ SarÀy-ı èÁlìlerinde Olan Úaãr-ı CennetÀsÀlarına Olan TÀrìò-i Bedìèü’l-üslÿblarıdur ...344
48.2. TÀrìò-i Dìger...345
49. Birúaç Taãvìr İrÀéet Olınduúda BerÀy-ı ÒÀùır-ı Pìr Raàbet äÿretin Gösterüp İrsÀline MüsÀraèat SiyÀúında Teõkìredür ...350
50. Oàlı Ebü’l-òayr ile İrsÀl Eyledügi Teõkìredür ki, Úaãra Olan TÀrìòüñ Baèøı Beytini Tebdìl içün MüşÀrün İleyh PÀşÀ-yı èUlüvv-şÀnuñ KetòüdÀsı İbrÀhìm Efendi’ye ÌãÀl itdügi Teõkìredür...351
51. ÒazìnedÀr AàÀya İrsÀl Eyledügi Teõkìredür ...352
52. Bu daòı Úaãr-ı Mezbÿra Ne MiúdÀr Beyt İlóÀú LÀzım idügini İstièlÀm içün KetòüdÀ Bege İrsÀl Eyledügi Teõkeredür...353
53. Bu daòı Úaãr-ı Mezbÿruñ Ne MiúdÀr Beyte Vüãèati Ne Mertebe Olduàunı İfhÀm içün SaèÀdetlü KetòüdÀ İbrÀhìm Efendi’ye İrsÀl Eyledügidür:...353
54.1. Bu daòı ÒazìnedÀr AàÀya Teõkìredür ki, Óaøret-i Áãafìye Bir Seyb İrsÀl Øımnında İrsÀl Olınmışdur ...354
54.2. Naôm-ı Meràÿb Der-óaúú-ı èAlì PÀşÀ...355
56. èAùiyye-i Veliyyü’n-nièam Olan BÀr-gìre BisÀù ü Zìn ü Raòt SuéÀliyle
Yazılmışdur ...357
57. áazel-i Óabeşì-zÀde Raóìmì, Taòmìs-i NÀbì Efendi...358
58.1. Ol Pìr-i Øaèìf Pìster-nişìn-i FerÀmÿş-ı BìmÀrì Olmaàla Óıõúa-iEùibbÀ RicÀsına ŞifÀ-òÀne-i Kerem-i Veliyyü’n-nièamdan İstidèÀ SiyÀúında èArø-ı ÓÀlidür ...359
58.2. Fi’l-óaúìúa Devletlü Efendimüze Bu èArø-ı ÓÀlden äoñra Bir Daòı èArø-ı ÓÀl Göndermek VÀúıè Olmadı. Kendi VefÀtına TÀrìòdür. Raómetu’llÀhi èAleyh ...361
59. Óaøret-i MevlÀnÀ Úuddise Sırruhu, SülÀlesinden ÓÀlÀ SeccÀde-nişìn-i İrşÀd Olan Şeyò Muóammed Sadre’d-dìn Çelebi Ùarafından Devletlü, Faøìletlü Gürÿh-ı EvliyÀ ve äuleóÀya Muóabbetlü Vezìr-i MüşÀrün İleyh Óaøretlerine Vürÿd iden DuèÀ-nÀmedür ...362
60. èİnÀyetlü, Devletlü Vezìr-i Mükerrem CenÀb-ı MüşÀrün İleyh Óaøretleri Ùarafından èAzìz-i Merúÿma Ol ÜstÀd-ı Òıred-kÀruñ Tesvìdi ile Taórìr Olınan Kerem-nÀme-i ÁãafÀnedür ...363
61. äÀdıú Efendi Mesned-i FetvÀya İètilÀéda Yazılmışdur ...366
62. Reéìsü’l-KüttÀb RÀmì Efendi’ye İrsÀl Olınmışdur ...367
63. MuãùalaóÀt-ı DìvÀniyyeyi İltizÀm Eyledügi Mektÿb-ı LeùÀfet-iştimÀlidür...369
64. Vezìr-i Aèôam-ı SÀbıú TeberdÀr Meómed PÀşÀ KetòüdÀsı èOåmÀn AàÀ’yadur...372
65. RÀmì Efendi’yedür ...374
66. Memik-zÀde Teõkìrecisi Efendiye BeyÀø Şükÿfe İrsÀlinde Yazılmışdur...375
67. Tehniyyet-nÀme BerÀy-ı VezÀret-i èAbdü’l-bÀúì PÀşÀ Der-óìn-i VÀlì Şuden Be-Erøurÿmi’l-maórÿsa Ez-güzìde-i İnşÀ-i NÀbì ...375
68. MüşÀrün İleyh BÀúì PÀşÀ’nuñ DìvÀn Efendisi RefìèÀ Efendi’ye, NÀbì Efendi’nüñ İrsÀl Eyledügi Mektÿb-ı BelÀàat-maãóÿbıdur ...394
69. Reéìsü’l-küttÀb RÀmì Efendi Ùarafından MÿmÀ İleyhe Bir Reés BÀr-gìr-i Òoş-seyr ü Şìrìn-reftÀr İrsÀl Olınduúdan äoñra TeşekkürÀne Gönderdügi Mektÿbdur. CevÀb-ı Hediyye-i Esb...401
70. Bu daòı NÀbì Efendi’nüñ Gönderdügi Mektÿbıdur...406
71. Bu daòı Dÿstlardan Birine Yazılmışdur ...407
72. Bu daòı Reéìsü’l-küttÀb iken RÀmì Efendi Óaøretlerine İrsÀl Olınmışdur...407
73. Bu daòı Taórìr Olınmışdur ...408
74. Bu daòı MüşÀrün İleyh Reéìsü’l-küttÀb RÀmì Efendi Óaøretlerine Gönderilmişdür409 75. èÁrif Efendi ŞÀm-ı Şerìf ÚÀêısı Olduúda Yazılmışdur...409
76. Bu Daòı Reéìs iken RÀmì Efendi Óaøretlerine RicÀ-nÀme İrsÀl Olınmışdur ...411
77. Bu daòı Reéìsü’l-küttÀb RÀmì Efendi Óaøretlerinüñ PìşgÀhına İrsÀl Olınmışdur....412
78. [Bu] daòı RÀmì Efendi Óuøÿrlarına İrsÀl Olınmışdur ...413
79. Bu daòı RÀmì Efendi’ye İsÀle Olınmışdur ...414
80. Bu daòı RÀmì Efendi’ye İrsÀl Olındı...415
81. äubóì Efendi’ye Teõkìresidür...416
82. Bu daòı RÀmì Efendi’yedür...417
83. Bu daòı RÀmì Efendi’yedür...417
85. Bu daòı RÀmì Efendi Óaøretlerinüñ Bezm-i Dil-ÀrÀlarına ŞÀòçe-i DuòÀn
İhdÀsıyla İrsÀl Eyledügi Mektÿb-ı BelÀàat-maãóÿbıdur...419
86. Bu daòı RÀmì Efendi CenÀbınadur...421
87. Óalep ÚÀêısı iken Fevt Olan Emru’llÀh Efendi’nüñ EytÀmı ŞefÀèatiyle Reéìsü’l-küttÀb RÀmì Efendi äavbına Nüviştedür ...422
88. Bu daòı RÀmì Efendi’yedür...424
89. Bu daòı Ser-nÀme-i Memdÿódur ...426
90. MÿmÀ İleyh RÀmì Efendi’ye İstişfÀè SiyÀúında NiyÀz-nÀmesidür ...426
91. èAmmì-zÀde Óüseyin PÀşÀ Óaøretlerinüñ CÀnib-i SaèÀdetlerine Taórìr Olınmışdur...428
92. KibÀrdan Birine İrsÀl Nüviştedür ...429
93. èAbdü’l-bÀúì Beg’üñ Mektÿbına Taóşiye ile Õihnì Efendi’ye SelÀm Taórìrinde....430
94. RikÀb-ı HumÀyÿn ÚaymaúÀmı Boz-oúlı Muãùafa PÀşÀ CÀnibine Yazılmışdur ...431
95.1. Esèad Beg’e İrsÀl Olınmışdur...432
95.2. Der-kenÀr Nüvişte...433
96. äÀóib-i Õihn-i VeúúÀd NÀbì ÜstÀd Mìr Esèad’a İrsÀl Eyledügi Úaãìde...434
97. TersÀne-i èÁmire Emìni MuãùafÀ Efendi Ùarafına FiristÀde Olan Mektÿbdur...437
98. Bu daòı Ser-nÀme-i Dil-ÀrÀdur ...439
99. Úonya’da SeccÀde-nişìn Óaøret-i MevlÀnÀ-zÀde Seyyid BostÀn Efendi Óaøretlerinüñ Óadìúa-i Rÿó-perverlerine Gönderilmişdür...440
100. Şeyòü’l-islÀm äÀdıú Efendi Óaøretleri Mesned-i AèlÀ-yı FetvÀya äÀèid Olduúda Tehniyye-nÀmesidür ...441
101. äadr-ı èÁlì Çorlılı Devletlü èAlì PÀşÀ CenÀbınadur...444
102. Bu daòı Áãaf-ı MüşÀrün ileyh Óaøretlerine Defèa-i æÀliåede Gönderilmişdür ...445
103. MuóÀfıô-ı BaàdÀd iken Úalaylı Aómed PÀşÀ Óaøretlerinüñ PìşgÀhına İrsÀl Olınmışdur...446
104. RÀmì Efendi ÓummÀ-zede Olduúda Yazılmışdur...449
105. Bu daòı Şeyòü’l-islÀm äÀdıú Efendi CÀnibine Yazılmışdur ...450
106. RÀmì Efendi Reéìsü’l-küttÀb Olduúda TaèbìrÀt-ı Dil-peõìr ile İrsÀl Eyledügi Tesvìd ve áÀyet Bì-naôìr Tehniyyet-nÀmedür ki, BeyÀn Olınur...452
107. Reéìs iken Bu daòı RÀmì Efendi’ye İrsÀl Olınmışdur ...459
108. DìbÀce-i Mektÿb-ı Meràÿb el- RÀmì Efendi’ye ...460
109. ÒvÀce-i Óaøret-i ŞehryÀrì, es-Seyyìd Feyøu’llÀh Efendi’nüñ Erøurÿm’dan ÁsitÀneye Geldükde Nüviştedür ki, Õikr Olınur ...460
110. DefterdÀr İsmÀèìl Efendi’ye NÀn-pÀre RicÀsına Yazılmışdur ...462
111. MuãÀóib PÀşÀ KetòüdÀsı Çalıú Meómed AàÀ Çavuş-başı iken Yazılmışdur...463
112. èUlemÀdan Birine Nüviştedür ...464
113. èÁrif Feyøu’llÀh Efendi CenÀblarına Nüviştedür ...465
114. VüzerÀ-yı èİôÀmdan Olan Úapudan PÀşÀya Gönderilmişdür ...466
115. Mìr-i MìrÀn èAbdu’l-bÀúì PÀşÀ CÀnibinedür...468
116. äadr-ı Aèôam, Vezìr-i Mükerrem Óaøretleri CÀnibine Nüviştedür...469
117. Şeyòü’l-islÀm äÀdıú Efendi Óaøretlerine FiristÀde DuèÀ-nÀmedür...470
119. Ser-kÀr-dih-i RicÀlden Birine Nüviştedür ...476
120. ErbÀb-ı Devletden Birine Nüviştedür...476
121. AóbÀb-ı äadÀúat-güõÀrdan Birine Nüviştedür...478
122. Reéìsü’l-küttÀb RÀmì Efendi CenÀblarına Óamevì èAlì Efendi Tavãiyesidür ...479
123. Teõkìre-i æÀnì NÀdirì Aómed Efendi Ùarafına Nüviştedür ...481
124. Vezìr-i Aèôam Óaøretlerinüñ Ùarafına Nüviştedür ...483
125. èUlemÀdan Birine Nüviştedür ...484
126. MeşÀyiò-i AèôÀmdan Birine Nüviştedür ...485
127. PìrÀ-yı Ùarìúat-ı èAliyyeden èAzìz Efendi Óaøretlerine
Nüvişte Bÿd
... 486128. Bu daòı RÀmì Efendi’yedür...488
129. NÀbì Efendi Defèa-i æÀniyede ŞÀm DefterdÀrlıàı ile Be-kÀm Olmaàla TeşekkürÀne Reésü’l-küttÀb RÀmì Efendi CÀnibine Nüviştedür...490
130. ŞehbÀ’da FÀriàü’l-bÀl-i èAzlinden äoñra ÁsitÀneye Gelmek Úaãdiyle Tevúìèì SüleymÀn PÀşÀ’ya Nüviştedür...494
131. MüşÀrün İleyhden Mektÿb-ı Mezbÿra Bu Óabeşì-zÀde Müsveddesiyle Yazılan CevÀbdur...497
132. Der-kenÀr Nüvişte Óamevì èAlì Efendi Óaúúında Laùìfedür ...499
133.1. Ser-nÀme-i DìgerÀn-ı Meràÿbe...502
133.2. (
Başlıksız
)...502134. Ser-nÀme-i DìgerÀn-ı Teõkere-i Meràÿbedür ...503
135. Ser-nÀme-i Meràÿbedür...503
136. Balùacı Vezìr-i Mükerrem Meómed PÀşÀ’yadur...507
137. Ser-nÀme-i DìgerÀn-ı Meràÿbedür ...508
138. Muèìd Aómed Efendi’ye DiyÀr-ı Bekr ÚaøÀsına İbtilÀsına ...509
139. Tevúìèì SüleymÀn PÀşÀ MühürdÀrı Kör èAlì AàÀ’ya İnşÀé-i Pesendìdesidür ...511
140. Şeyòü’l-islÀm Óaøretlerine Nüviştedür ...513
141. Vezìr-i Aèôam TeberdÀr Meómed PÀşÀ KetòüdÀsı Kel Yÿsuf Efendi’ye ve Úapucı-başı èOåmÀn KetòüdÀ CenÀblarına èUbÿdiyyet-nÀme...514
142. Vezìr-i Aèôam Gürcì SüleymÀn PÀşÀ Óaøretlerinüñ MührdÀrına ...517
143. ErbÀb-ı Devletden Birine FiristÀde Olınmışdur...519
144. FÀéiú Efendi Ùarafına Nüviştedür ...521
145. BostÀn Efendi-zÀde Çelebi Efendi Óaøretlerinedür...523
146. RÀmì Efendi Óaøretlerinedür...524
147. Bu daòı ErbÀb-ı Devletden Birine Nüviştedür ...525
148. Òalìl PÀşÀ DÀmÀdı RÀàıb Efendi’ye Nüviştedür ...526
149. Bu daòı DiyÀr-ı Bekr VÀlìsine Birecikli Şeyò-zÀde RicÀsınadur ...528
150. Bu daòı RÀmì Efendi Beglikçi iken Yazılmışdur ...531
151. BÀúì PÀşÀ DìvÀn Efendisi Enìs Çelebi’ye Nüvişte-i Meràÿbedür...533
152. Vezìr-i Aèôam Mühürden İnfiãÀlinden äoñra Yazılmışdur...535
153. Ser-nÀme-i Meràÿbe...537
154. Ser-nÀme-i Meràÿbe-i Nev-Àòer...537
155. Ser-nÀme-i Dìger ...538
157. Ser-nÀme-i Meràÿbe...539
158. RÀmì Efendi’yedür ...540
159. Erøurÿm MuóÀfıøı SaèÀdetlü İbrÀhìm PÀşÀ Óaøretlerine ...541
160.1. Yigirmi Sekiz Efendi’ye RicÀ-Àmìz Taórìr Olınmışdur ...543
160.2. ÒÀmiş-i Teõkere ...544
161. Vezìr-i Aèôam èAmmì-zÀde Óüseyin PÀşÀ’yadur ...544
162. Ser-nÀme...547
163. Ser-nÀme-i Dìger ...548
164. RÀmì Efendi’ye İrsÀl Olınmışdur ...549
165. MÿmÀ İleyh Óaøretlerine Nüviştedür...551
166. Maútÿl-zÀde èAlì PÀşÀ Óaøretlerine Nüviştedür ...552
167. DefterdÀr İsmÀèìl Efendi Defèa-i ßlÀsında Yazılmışdur...554
168. AóbÀbdan Birine Teõkìredür ...556
169. AóbÀbdan Birine...557
170. RÀmì Efendi’yedür ...559
171. Bu daòı RÀmì Efendi CenÀblarınadur...563
172. Bu daòı RÀmì Efendi Óaøretlerine Nüvişte ...564
173.1. Úubÿrì-zÀde Çelebi’ye Yazılmışdur...566
173.2. Ve Le-hu Teõkeredür...567
174. Bu daòı Teõkeredür ...567
175. Bu daòı RÀmì Efendi’yedür...567
176. Vezìr-i Mükerrem İbrahim PÀşÀ Erøurÿm’da iken Òaber-i Muvóiş Øuhÿr itdükden äoñra Óabeşì-zÀde’ye Gönderdügi Mektÿbdur ...570
177. MuóÀfıô-ı èArø-ı Rÿm Destÿr-ı MaèÀlì-mersÿm SilaódÀr İbrÀhìm PÀşÀ CenÀblarına Gürcì-beççe NiyÀzıyla İrsÀl Eyledügi NÀme-i Meràÿbedür ...572
178. (
Başlıksız
)...574179. Der-kenÀr...575
180. Mÿãul VÀlìsi Vezìr-i Mükerrem Çelebi Yÿsuf PÀşÀ Óaøretleri Óaleb VÀlìsi iken Kerem ü èİnÀyetlerine Me’lÿf Olmaàla CÀnib-i Mÿãul’a ÌãÀl Eyledügi DuèÀ-nÀmedür.576 181. Óaøret-i CelÀle’d-dìn-i Rÿmì
Eyyede Bi’s-sırri
, EvlÀd-ı KirÀmlarından SeccÀde-nişìn-i İrşÀd Maòdÿm-ı KerÀmet-Àyìn äadre’d-dìn Çelebi Óuøÿrlarına FiristÀde İki KülÀh-ı Nemedìn Deryÿzesine SezÀ Der-hevÀ-yı Árzÿ Olmaàla Óuãÿl içün NiyÀz-nÀmesidür ki, Õikr Olınur ...578182. Meróÿm MuãÀóib PÀşÀ Müntesiblerinden ŞÀèir-i áarrÀ Yÿnus Beg’üñ Òayr-òalefi Olan Dervìş äÀlió Beg’üñ ÁvÀn-ı Õì-èavÀmìde iken NÀbì Efendi Ùaraflarına Ekåer MükÀtebÀt, VÀúıè Olmaàla Ùarafına Yazılmışdur ...580
183. Bu daòı CenÀb-ı RiyÀset-penÀh Óaøret-i RÀmì Efendi Ùaraflarına Nüviştedür ...582
184. Ser-nÀme-i Mektÿb...584
185. Ser-nÀme-i Meràÿbe...585
186. Vezìr-i Aèôam iken Çorlılı Meróÿm èAlì PÀşÀ’ya Olan èArø-ı ÓÀldür ki, DìbÀcesi Naúl Olınur...586
187. Bu daòı MüşÀrün İleyh Çorlılı èAlì PÀşÀ’ya MÀlikÀne Òuãÿãı içün èArø-ı ÓÀlidür...587
188. (
Başlıksız
)...588189. NÀdì Aómed Efendi Óaøretlerine BerÀy-ı Teşekkür DuèÀ-nÀmesidür ...588
190. Ser-nÀme...589
191. èAlì PÀşÀ KÀtibi RefìèÀ Çelebi’ye Nüviştedür...590
192. Dürrì Efendi’ye Muóabbet-nÀmesidür...592
193. Ser-nÀme-i Meràÿbedür...594
194. Ser-nÀme-i DìgerÀn...595
195. Meómed Emìn Óaøretlerinüñ Óuøÿrlarına Nüviştedür ...597
196. Bu daòı Meómed Emìn’e Nüviştedür...600
197. Tevúìèì SüleymÀn PÀşÀ Óaøretlerine DuèÀ-nÀmedür ...601
198. Ser-nÀme-i Meràÿbe...602
199. èAbdü’l-bÀúì PÀşÀ Meróÿm SÀbıúan Birúaç Müddet Vezìr-i Aèôam Tekfÿr-ùaàì MuãùafÀ PÀşÀ’ya KetòüdÀ Olup Velvele-ÀrÀ Olduúda Ümìd-i NevÀzişle NÀbì Efendi Ùarafından Yazılan Mektÿb-ı Meràÿbedür...603
200. Tevúìèì SüleymÀn PÀşÀ Óaøretlerinüñ MühürdÀr-ı NezÀket-kirdÀrı èAlì AàÀ CÀnibine Taórìr Olınup Bir MiúdÀr Serzeniş Yollu AóvÀl Be-dìdÀr Olmaàla MühürdÀr AàÀda Bes NoúãÀn Var iken Böyle ŞÀèir-i èáarrÀya Taèarruø itmesi Aàrebdür, BinÀéen-èaleyh, Taórìr Olındı ...606
201. Ser-nÀme-i Meràÿbedür...610
202. Bu daòı Bir Dÿsta Yazılmışdur ...611
203. Bu Mektÿb-ı BelÀàat-intisÀb-ı Reéìsü’l-küttÀb RÀmì Efendi, Manãıb-ı RiyÀsetden èAzl Olınup ÁsitÀnede Mekåi FermÀn Olınduúda Tesliyet-nÀme Taórìr ve İrsÀl Olınmışdur...612
204. Ser-nÀme-i Dìger ...618
205. Ser-nÀme-i Meràÿbe “Reésü’l-küttÀb èAcem Ebÿ Bekr Efendi’ye Nüviştedür” ...619
206. RÀmì PÀşÀ Mıãr VÀlìsi Olduúda Tehniyye-nÀmesidür ...620
207. MeşÀyiò-i èİzÀmdan èÖrf-i Òalvet Maómÿd Efendi’ye ...623
208. İbrÀhìm Efendi ŞÀm ÚÀêısı iken İrsÀl Eyledügi Nüvişt-i Daèvet-nÀmesidür...624
209. äÿret-i Meràÿb...627
210. Meróÿm MuãÀóib MuãùafÀ PÀşÀ’dan Şeyò VÀnì Efendi Óaøretlerine Nüviştedür.629 211. Mektÿbì-i KetòüdÀ-yı äadr-ı èÁlì äubóì-zÀde Feyøu’llÀh Efendi’ye İrsÀl Eyledügi Laùìfe-Àmìz NÀmedür ...630
212. Mìr-zÀ Efendi Óaøretlerine ÚamÀniçe ÚÀêısı iken İrsÀl Olınur...633
213. Köprüli-zÀde MuãùafÀ PÀşÀ Meróÿmuñ Oàlı Esèad Beg’e Yazılmışdur ...639
214. SaèÀdetlü Áãaf İbni Áãaf, SilaódÀr İbrÀhìm PÀşÀ Óaøretleri, VÀlì-i Òıùùa-i Óalebü’ş-ŞehbÀ iken Enderÿn AàÀlarından Maómÿd AàÀ-nÀm SiyÀh èArab, NÀbì Efendi Geldükde Òıdmetine Meémÿr Olup Çehre-i Bì-nÿrından NÀbì Efendi ŞikÀyet Eyledükçe MüşÀrün İleyh PÀşÀ Óaøretleri, Laùìfe-şinÀs Úaãd-ı MizÀc Birle Mezbÿrı daòı ZiyÀde Taslìù idüp TemÀşÀsında iken Óaleb’den Maèzÿl Olup (A 142b) Kerkük’e Me’mÿr Olduúlarında EånÀ-yı RÀhda Mezbÿr èArabuñ LisÀnından DìvÀn Efendisi Olan Óabeşì-zÀde Müsveddesiyle èAlÀ-ùarìúi’l-laùìfe, NÀbì Efendi’ye İrsÀl Eyledügi Mektÿbdur ki, Vuãÿlinde MÿmÀ İleyh, NÀbì Efendi Mektÿb-ı Mezbÿrı TamÀm Şeró ü BeyÀn birle Cerb-nÀmesidür ...643
215. BÀúì PÀşÀ EtbÀèından SÀbıúan Úasùamonı Mütesellimi Olan Òalìl AàÀ’nuñ Baèø-ı NÀ-hemvÀr Óareketinden NÀbì Efendi İàêÀb Olmaàla Hezl-Àmìz Taórìr itdügi Mektÿbdur ...645 216. BÀúì PÀşÀ Muúaddemen Muóaããıl-ı ŞehbÀ Olup èAzlinden äoñra Sÿziş-i İftirÀú ile GiryÀn Olan NÀbì-i Miónet-dìde İôhÀr-ı Óüzn-i Derÿn birle Yazduàı Mektÿb-ı LeùÀfet-meşóÿnıdur...653 217. Reéìs KÀtiblerinden Ledünnì-nÀm KÀtibüñ Bì-maènÀ Mektÿbınuñ NÀbì Efendi, ElúÀb-ı èAdìm-maènÀ-i Hezl-Àmìz Taórìr ve CevÀb-ı Mektÿb-ı B[ì]-maènÀsı Olmaú Üzre İrsÀl Eyledügi Mektÿbdur ...657 218. FevÀéid-i ZekÀt-ı NevÀdir Gevher-keş-i Silk-i BelÀàat Olan ÒÀme-i èAnberìn-cÀmelerine İòtiãÀã Bulan SaèÀdetlü NÀbì Efendi Meróÿmuñ MaànìsÀvì Birrì Efendi Meróÿmuñ Bülbüliyye-nÀm Teélìf-i Muùfìlerine Olan Taúrìø-i Kem-yÀbdur ...660 219. (
Başlıksız
)...661 220. (Başlıksız
)...662 221. NÀbì Efendi’nüñ Büyük Teõkereci èAbdu’llÀh Efendi’ye Gönderdügi Mektÿb äÿretidür ki, Õikr Olınur...663 222. ا !" # ا !Mine’l-muòliãi èAn-ãamìmi’l-úalb NÀbì
... 664223. ÒÀtem-i ŞuèarÀ-yı DevrÀn Güzìde-i Nükte-perverÀn-ı ZamÀn Pìr-i Meróÿm NÀbì Efendi’nüñ Laùìfesinden Baèøıdur ...665 224. (
Başlıksız
)...668 225. RÀzì’nüñ ÒalùiyyÀtı Budur ...669 226. MecÀnìn-i EvvÀbìnden Bir Ùurfe Şaòã-ı áarìb-heyéet RÀzì Taòallüãiyle Òand-baòş-ı ErbÀb-ı Ülfet Zuèmınca ŞÀèir Bir Şaòã-ı NÀdir Ôuhÿra Gelüp Úaãìde Diyü Eyledügi TaèbìrÀta Taúrìødür ...674 227. Meróÿm Şeyòü’l-islÀm Seyyid Feyøu’llÀh Efendi’nüñ Maòdÿmlarına Mekke-i Mükerreme ÚÀêısı iken Baèø-ı Laùìfeéi Müştemil Gönderdügi Mektÿbdur ...677 228. NÀbì Efendi’nüñ Baèø-ı EsÀmì-i LÀleyi Mutaøammın Mektÿb-ı İècÀz-üslÿbıdur..679 229. MüşÀrün İleyh NÀbì Efendi Óaøretlerinüñ TaèbìrÀt-ı MaóÀsin ile İmlÀè Buyurduúları İnşÀ-yı áarrÀ ve Nemìúa-i ZìbÀdur ...680 230. Naúş-bend-i KÀrgÀh-ı İècÀz Ùaró-efgend-i ÙÀú-ı BÀlÀ-òÀne-i Süòan-sÀz-ı Aèyün Óaøret-i NÀbì Efendi’nüñ ÒÀme-i Gevher-bÀrları Olan Muóabbet-nÀme-i BelÀàat-ùırÀz-ı ŞìrinkÀrlarıdur ki, Keşìde-i Zer-tÀr-ı İmlÀé Úılındı...681 231. Şìr-i MeydÀn-ı VeàÀ, Peleng-i èArøa-süòÀ, Vezìr-i Pür-dil-i äÀf-şiken ü Şems-ÀrÀ, SaèÀdetlü, Devletlü ArãlÀn Meómed PÀşÀ Óaøretlerinüñ DìvÀn Efendisi RÀsiò Efendi PÀşÀ-yı MüşÀrün İleyhden Münşì-i Merúÿma äÿret-i Şekvede Gelen Mektÿbuñ CevÀbına Taórìr itdügi Tesliyet-nÀmedür ...682 232. Áãaf-ı Dilìr-i äaf-ÀrÀ, Vezìr-i äalÀbet-güster-i MeydÀn-ı VeàÀ, Vekìl-i Muùlaú-ı PÀdişÀh-ı CihÀn-penÀh, Meómed PÀşÀ Óaøretlerinüñ PìşgÀh-ı Nuãret-destgÀhlarına EånÀ-yı Sefer-i HumÀyÿnda Taórìr ve İrsÀl Olınmışdur ...683 233. Münşì-i Merúÿm Ùarafından Devletlü, èİãmetlü Òadìce SulùÀn CÀnibine Yazılmışdur ...685 234. (Başlıksız
)...686235. AnùÀkiyye’de Ôuhÿr iden Áşÿb u Fitnenüñ Defè ü Refèine Óaleb VÀlìsi Efendimüz İbrÀhìm PÀşÀ Óaøretleri, Meémÿren èAzìmet ve EdÀ-yı Òıdmet-i Meémÿreleri, äavb-ı Devlete èArødan äoñra Óaleb’e èAvdetleri EånÀsında Bu Óaúìre
Yazduàı Mektÿbdur ki, Naúl Olınur ...687
236.1. Ùÿùì-i ŞekeristÀn-ı BelÀàat Vezìr-i Arisùÿ-fıùnat RÀmì Meómed PÀşÀ MuóÀfıø-ı ÚÀóire iken İrsÀl Eyledügi Mektÿblarına CevÀb Olmaú Üzre SÀéilÀne İnşÀsıdur ki, Õikr Olınur...689
236.2. Der-kenÀr Nüviştedür ...690
237. Ser-nÀmeye Nüvişte...692
238. Erøurÿmì Mosis-nÀm NaãrÀnìnüñ MüteşÀèirÀne VÀdì-i İnşÀda NÀbì Efendi’ye İrsÀl Eyledügi Mektÿbuñ CevÀbı Taórìrdür...694
239. BÀúì PÀşÀ DìvÀn Efendisi Enìs Efendi’ye Gürcì-beççe İltimÀsiyle ÇÀr PÀre İètibÀr ve Her Bir PÀresin Bir AóbÀbına ÓavÀle Øımnında Be-ùarìú-i LeùÀèif-üslÿb-ı NezÀket-maèÀrif, NÀbì Efendi Tesvìd ve Enìs Efendi’ye Gönderdügi Mektÿbdur...700
240. NÀbì Efendi æÀbit Efendi’ye Taórìr Eyledügi Mektÿbdur...704
241. ÒvÀceler ile EùfÀl Beyninde NizÀèı ÓÀvì äoóbet ...706
242. Metn-i Mektÿb-ı Maèhÿd ...714
5. SONUÇ...727
6. ÖZEL ADLAR DİZİNİ...730
7. KAYNAKÇA ...750
ÖZET
Nâbî’nin Münşeât’ı: İnceleme-Metin
Bu çalışma, Klâsik Türk Edebiyatının XVII. yüzyıl şair-yazarı Nâbî’ye ait, çoğu mektuplardan oluşan iki yüz kırk iki metin ve bu metinlerle ilgili yapılmış edebî incelemeden oluşmaktadır. Bu metinlere ek olarak Nâbî’ye ait olduğu kesin olmayan yaklaşık yüz (100) metin daha tespit edilmiştir. Münşeât’ın yüz elli beş nüshasının olduğu görülmüştür. Bu nüshaların bir kısmı bizzat elde edilerek incelenmiştir. Nüsha tasnifi ve tavsifi yapılmış, elli dört nüshadan yirmi üçünden faydalanılmış, karşılaştırmalı metinde esas olarak altı (6) nüsha kullanılmıştır. Nüshalarla ilgili tablolar oluşturulmuş ve bu tablolara, incelenmiş olan elli dört nüshanın çeşitli bilgileri işlenmiştir. Bu çalışma; Giriş, iki bölüm, Sonuç ve Özel Adlar Dizininden oluşmaktadır. Girişte Nâbî ve inşâ ile ilgili bilgilere yer verilmiştir. Birinci bölümde Münşeât’ın şekil ve muhtevası üzerinde durulmuş ve eserin edebî incelemesi yapılmıştır. İkinci bölümde Münşeât’ın karşılaştırmalı metnine yer verilmiştir. Yapılan çalışmadan elde edilen bulgulara, Sonuç bölümünde değinilmiştir. Çalışmanın sonuna kişi, yer ve eser adlarını içeren Özel Adlar Dizini eklenmiştir.
ABSTRACT
Nabi’s Munshaat: Analysing-Text
This study is composed of two hundred and forty two texts, mostly letters, belonging to Nabi, who is known as the poet-writer of 17th century classical Turkish literature, and the literary studies about these texts. In addition to these texts, one hundred more texts that are alleged to be Nabi’s have been found out. One hundred and fifty-five manuscripts of Munshaat have been detected. Some of these manuscripts have been obtained and analyzed in person. The manuscripts have been classified and defined, twenty-three manuscripts out of fifty-four ones have been benefited from, and six copies in essence have been used in comparative text. Tables have been drawn on manuscripts and fifty-four manuscripts used have been classified here. This study is made up of an introductory part, two chapters, a conclusion and an Index for Proper Nouns. The introductory part includes data about Nabi and insha. The first chapter dwells on the structure and content of Munshaat and it has been analysed in literary terms. The comparative text of Munshaat takes place in the second chapter. The findings that we have come up with throughout the study are presented in Conclusion part. An Index of Proper Nouns have been attached to the end, including the names of people, places and works.
KISALTMALAR KISALTMALAR KISALTMALAR KISALTMALAR
AKM : Atatürk Kültür Merkezi
b. : Bin (oğul)
bk. : Bakınız
c. : Cilt
EAT : Eski Anadolu Türkçesi
GEFAD : Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
GUJGEF : Gazi University Journal of Gazi Educational Faculty
Haz. : Hazırlayan-lar
İ. : İnşâ
İBB : İstanbul Büyükşehir Belediyesi
İst. : İstinsah
MEB : Millî Eğitim Bakanlığı
MKDB : Millî Kütüphane Daire Başkanlığı
mm. : milimetre
s. : Sayfa
S. : Sayı
TDED : Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi
TÜBAR : Türklük Bilimi Araştırmaları Dergisi
USA : Amerika Birleşik Devletleri
v. : Volume (cilt)
vb. : Ve benzeri
vs. : Ve saire
YKY : Yapı Kredi Yayınları
Yz. : Yazma Nüsha Kısaltmaları Nüsha Kısaltmaları Nüsha Kısaltmaları Nüsha Kısaltmaları
A : İstanbul Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Ali Nihat Tarlan
Koleksiyonu, 34 Sü-Tarlan 91.
AE : İstanbul Millet Kütüphanesi, Ali Emiri Koleksiyonu, 34 Ae Edebiyat 403
BD2 : İstanbul Beyazıt Devlet Kütüphanesi, B5879.
H : Manisa İl Halk Kütüphanesi, 45 Hk 5272.
HK : İstanbul Hüseyin Kocabaş Kitaplığı Türkçe Yazmaları, S.H.M.H.K.Yz. 384/2.
IB1 : İstanbul Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kitaplığı, Türkçe Yazmaları,
K.691/1.
IB2 : İBB Atatürk Kitaplığı Türkçe Yazmaları, O.80/3.
IB3 : İBB Atatürk Kitaplığı Türkçe Yazmaları, K.16/6.
KB : Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi, Gaziantep İl Halk Kütüphanesi, 42
Kon 3466/4.
KM : İstanbul Köprülü Yazma Eser Kütüphanesi Süleymaniye-Mehmet Asım Bey
Koleksiyonu, 34 Ma 481/1.
M : Manisa İl Halk Kütüphanesi, Manisa İl Halk Kütüphanesi, 45 Hk 2774.
MH1 : Manisa İl Halk Kütüphanesi, 45 Hk 5274.
MK1 : Ankara Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu, 06 Mil Yz A 4801.
MK2 : Ankara Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu, 06 Mil Yz A 3708.
N : İstanbul Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Ali Nihat Tarlan
Koleksiyonu, 34 Sü-Tarlan 140.
Ö : Ankara Milli Kütüphane Yazmalar Koleksiyonu, 06 Hk 4266.
Ö1 : Ankara Milli Kütüphane, Ankara Adnan Ötüken İl Halk Kütüphanesi, 06 Hk
1323.
T : İstanbul Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Tercüman Gazetesi
Kütüphanesi Türkçe Yazmaları, Y-202.
TD : Ankara Türk Dil Kurumu Türk Dil Kurumu Kütüphanesi Türkçe Yazmaları,
Yz. A 410.
TS1 : Topkapı Sarayı Müzesi Türkçe Yazmaları, R. 1053.
TS2 : Topkapı Sarayı Müzesi Türkçe Yazmaları, H. 848.
KARŞILAŞTIRMALI METİNDEKİ İŞARETLER KARŞILAŞTIRMALI METİNDEKİ İŞARETLER KARŞILAŞTIRMALI METİNDEKİ İŞARETLER KARŞILAŞTIRMALI METİNDEKİ İŞARETLER
1. GİRİŞ 1. GİRİŞ 1. GİRİŞ 1. GİRİŞ 1.1. İnşâ ve İn 1.1. İnşâ ve İn 1.1. İnşâ ve İn
1.1. İnşâ ve İnşâ ile İlgili Bazı Kavramlarşâ ile İlgili Bazı Kavramlarşâ ile İlgili Bazı Kavramlarşâ ile İlgili Bazı Kavramlar İnşâ
İnşâ İnşâ İnşâ
İnşânın sözlüklerde birçok anlamı vardır. Arapça
neşe’e
kökünden türemiş olan inşâ; ortaya çıkarmak, icat ve ihdas etmek, kurmak, üretmek, yazmak, yazma sanatı, kompozisyon (Durmuş, İ. 2000: 334) yapma, meydana getirme, terbiye etme; belirli kurallara göre mektup yazma, kaleme alma, nesir yazı (Özarslan, 2007: 64); imâl, gemi ve bina yapma; yaratma, icat etme, söz yaratıcılığı, yazıcılık; kâfiyeli, secili, fasîh ve müteressilâne yazı; bir nesneyi yükseltme, diriltme, büyüyüp geliştirme, devenin gebe kalması gibi anlamlara gelmektedir. Kelimenin ıstılâhî manası, yazışma ya da nesir yazıların belirli kurallar çerçevesinde yazılması olarak özetlenebilir (Gültekin, 2007: 2, 232, 234).İnşâyı “mektup” kelimesinin dar anlamı içine hapsetmemek gerekir. Nitekim konuyla ilgili yazılmış eserler, bu kelimeyi mektup kelimesiyle sınırlandırmamaktadır. Aksine inşâ, nesir olarak oluşturulmuş resmî ve hususî yazışmalar yanında herhangi bir meseleyle ilgili sanatlı nesirle yazılmış eserleri de ihtiva etmektedir. Dolayısıyla inşâ, bir taraftan resmî ve hususî “mektup yazımı ile mektup yazma kuralları” anlamına gelirken diğer taraftan sözü belâgata uygun söylemeyi karşılamaktadır. Zamanla kelime resmî yazışma kuralları bilgisini karşılamaktan uzaklaşmış, nesir yazmadaki yeteneği karşılar hale gelmiştir. Böylece bu tür metinleri yazanlar
nâsir
olarak değil,münşî
olarakadlandırılmıştır. Daha sonraki dönemlerde ise resmî yazıları yazanlara
kâtip
1 denmiştir. Bununla beraber kâtipliğin en üst derecesinin “münşî”lik olduğu unutulmamalıdır (Durmuş, İ. 2000: 335; Gültekin, 2007: 1, 239).Edebiyatta belli kuralları olan belâgat ve fesâhat ölçülerine göre ortaya konmuş edebî güzellik taşıyan her çeşit söz veya yazı “inşâ” ile karşılanmıştır. Bu tür yazılar için
“sanatlı
nesir, güzel nesir, sanatlı yazı”
kavramları kullanılmıştır. Bu kavram, ayrıca dil bilimindeiki temel kavramdan (inşâ-haber) biri olarak ya da
“sözle gerçekleşen fiiller”
i karşılayan bir fıkıh terimi olarak kullanılmıştır (Durmuş, İ. 2000: 334-335)2.Arap Edebiyatında belli bir usûle göre mektup yazma anlamındaki inşâ, ilk olarak Kudame b. Ca’fer tarafından 288/901 yıllarında yazılmış olan
Kitâbü’l-Harâc ve
Sınâ’ati’l-Kitâbe
adlı eserde geçmektedir. Burada inşâ,inşâü’l-kitâb, kitâb münşe,
meclisü’l-inşâ/dîvân-ı inşâ
şeklinde kullanılmıştır (Durmuş, İ. 2000: 335).İnşânın anlaşılabilmesi için konu ile ilgili bazı temel kavramların incelenmesi gerekir. Bu yüzden inşâyla yakından ilişkili olan
ilmü’l-inşâ, dîvân kâtipliği, nesir, mektup,
münşî, münşeât, kitabet
kavramları, kısa açıklamaları ile birlikte aşağıya alınmıştır:İlmü’l İlmü’l İlmü’l İlmü’l----inşâinşâinşâ inşâ
Resmî ve özel yazışmaların belirli bir usule göre yapılmasının inceliklerini ve mektup yazma sanatını ifade eden inşâyı konu edinen disipline
ilmü’l-inşâ
(inşâ ilmi) denmiştir (Durmuş, İ. 2000: 334).İnşâ eserleri, ilk olarak resmî yazışmalarla ilişkili olarak ortaya çıkmıştır. Bu yüzden inşâ, yazıldığı Arapça, Farsça ve Türkçe gibi dillere ve o devletin yazışmalarda kullandığı
resmî dile
bağlı olarak gelişmiştir. Sonuçta Arapça, Farsça ve Türkçede oldukça geniş bir
1 İlhanlılar resmî belgelere bitig derlerdi. Bunları yazanlara ulug-bitigçi denirdi. Osmanlılarda ise ilk
dönemlerde yazıcı kelimesi kâtip için kullanılmıştır (Gültekin, 2007: 241). Diğer yandan kâtip, “…yazıda belli bir ustalık derecesine ulaşmış, birtakım bilgilere sahip, inşâ kaidelerine riayet ederek verilen resmî yazıcılık görevini ifa eden kişi …” ya da “Her yazdığı şeyden kolaylıkla mana çıkaran kişi…” (Haksever, 1996: 7) olarak da tanımlanmıştır.
inşâ literatürü oluşmuştur. En başta Hz. Muhammed’in mektuplarında bulunan besmele, dua ifadeleri gibi İslâmî unsurlar, sonradan meydana getirilen
ilmü’l-inşâ
ile ilişkili diğer ürünlerde de yerini korumuştur. Ancak devletlerin bürokrasilerinden kaynaklanan farklılıklara göre bu ürünlerin üslûplarının da farklılık gösterdiği görülmüştür (Durmuş, İ. 2000: 335).Dîvân Dîvân Dîvân
Dîvân Kâtipliği Kâtipliği Kâtipliği Kâtipliği
Dîvân, devlet merkezinde idarî işlemlerin yürütüldüğü en önemli kurumdur. Buradaki işlemler,
dîvân kâtipliği
denilen birim tarafından kaleme alınmaktadır. Muhtelif devletlerde değişik isimler verilmiş olan bu birim, İslâm Devletleri’nin bürokratik bir yapı kazanması ile birlikte görülmeye başlamıştır. Bir devlet kurumu olarakdîvân kâtipliği
, Muaviye tarafından kurumsallaştırılmıştır. Bunun içindîvân-ı inşâ, meclisü’l-inşâ
gibi kavramlar da kullanılmıştır. Bu sebeple inşâ metinleri, sadece mektup yazma sanatı ile ilgili hususları değil, bulunduğu dönemin sosyal, kültürel unsurlarının yanında ayrıca devletin bürokratik yapısı hakkında da bilgiler vermektedir.Dîvân Kâtipliği
biriminde çalışan memurlar, başlarda devlet merkezinde çalıştırılır iken zamanla eyalet valileri tarafından da görevlendirilmiştir (Durmuş, İ. 2000: 335).Nesir Nesir Nesir Nesir
Nesir, Arapça bir kelime olup
“yayma, dağıtmak, saçma, sözü çoğaltmak, manzum
olmayan söz”
anlamlarına gelmektedir. Istılâhî manası ise“nazmın karşıtı olarak dil
kaidelerine bağlı, tabiî anlatım yolu”
dur (Durmuş, İ. 2007: 6; Gülhan, 2012: 9).Nesir, Klâsik Edebiyat metinlerinde nazım kadar geniş yer almamıştır (Okumuş, 2011: 87). Bunun çeşitli sebepleri vardır. Tanpınar, eski nesrin genişleyememe sebebini,
“…kültürün insana ayırdığı sahanın darlığı…”
ifadeleri ile açıklar. Türkçe, OrhunAbideleri gibi olgun örneklerle tarihe girmiş iken ne yazık ki, sonraki dönemlerde
nesir
hususunda canlılığını yitirmiştir (Tanpınar, 1997: 31-32). Bu tespit, tarihin belli birdöneminde
nesir
sahasında bir kopmanın gerçekleştiğine işaret etmektedir. Önceden nesri/inşâyı kültürel hayatın önemli bir parçası haline getiren yapının/düzenin, ortadan kalktığı ya da nesri fazla önemsemeyen yeni bir düzenle yer değiştirdiği anlaşılmaktadır. Öyleyse devlet yönetimi/bürokrasi veya sosyal-kültürel hayat ile nesrin yakın bir ilgisi vardır. Nesri arka plana atan bu sosyal ya da kültürel hayat düzeninin de değişmesi, yeniden nesre yönelmeyi sağlamıştır. Ortaya çıkan yeni düzen, nesri de geliştirmiştir. Nitekim, nesrin bürokrasi ile yakın ilişki içinde olduğunu söyleyen İnalcık, bu durumu“…Osmanlı nesri, aslında Osmanlı bürokrasisine bağlı küttâbın özel bir hazırlık ile
öğrendikleri resmî “inşâ” üslûbudur.”
(İnalcık, 2005: 68) ifadeleri ile dile getirmiştir.Mektup Mektup Mektup Mektup
Mektup için arîza, kâime (büyüklerden küçüklere yazılan resmî yazı), şukka (kâğıt parçası), nâme, varak-pâre, tezkire, uhuvvet-nâme, muhabbet-nâme, kâğıt gibi ifadeler kullanılmıştır (Karataş, 2012: 2177).
“Mektup yazmak amacıyla ilk dönemlerde kil tablet ve papirüs
kullanılmıştır. Ortaçağda bunların yerini “tirşe” denilen bir madde almıştır. İlk
mektup örnekleri Firavun mektupları ve Hitit Hattuşaş bölgesinde bulunan
Kral Mektuplarıdır. Bunların en önemli özelliği diplomatik olmalarıdır. Bu
metinlerin yanında Democthenes ve Çiçero’nun mektupları da politik, edebî,
felsefî ve sosyal pek çok konunun tartışıldığı ya da çözüme kavuşturulduğu
resmî ya da genel mektuplardandır
(Karataş, 2012: 2175)3.Mektup, öncelikli olarak kişiler ve kurumlar arasında iletişimi sağlayan önemli bir araçtır. Ancak bu tür mektupların yanında eğitici/didaktik amaçları olan mektuplar da yazılmıştır. İslâm dünyasında eğitici/didaktik özel mektuplardan İmam Rabbânî, Gazâlî ve
3
“Eski Yunan kültüründe Çiçero ve Seneca’nın mektupları, Horatius’un “Mektuplar” ve Ovidius’un
“Karadeniz’den Mektuplar” adlı eserleri önemli metinlerdir. Ayrıca Latin Edebiyatının hicivden sonra en fazla gelişmiş edebî türü mektuptur. İlk edebî mektup olarak Londra Kalesinde tutsak olarak bulunan Thomas More’un kızı Margaret’e bir kömür parçasıyla yazdığı mektup gösterilmektedir. Mektubun bir edebî tür olarak kabul edilmesinin kökeninin Yeni Ahit’te Paul’e yazılan mektuplara dayandığı iddia edilmektedir. Mektubun asıl gelişim asrı 18. yüzyıldır. Gelişim yeri ise İngiltere’dir. Bunun sebepleri arasında Latin Edebiyatının yeniden canlandırılmaya çalışılması, bireyselliğin öne çıkması, romantizmin hızlı bir şekilde etkinleşmesidir. Bu asırdaki saray yaşamının sosyal hayatı canlandırması da bu türü geliştirir. Salon dedikoduları, sosyal ve bireysel haberler, uzaktaki tanıdıklara ulaştırılmak istenmiş, bu durum da tür olarak mektubun gelişmesini sağlamıştır.” (Karataş, 2012: 2175)
Mevlânâ’nın mektupları tasavvufî ve eğitici olmaları yönüyle zikredilebilir (Karataş, 2012: 2175). Bunlardan başka el-Hac Muhammed Esad ile Şeyh Hasan Sezâî’nin Mektûbât’ları da müritlere hitaben ya da uzaktaki bir bağlısına yazılmış olmaları hasebiyle sonradan derlenip adeta bir el kitabı olarak hazırlanıp okunmuş eserlerdendir (Törenek, 1999: 165).
Münşeât Münşeât Münşeât Münşeât
Münşeât,
inşâ
kelimesinin ism-i mef’ûlü olanmünşe
nin çoğuludur.“Kaleme alınan
güzel nesir yazıları, bir münşînin yazdığı şeyler, mektuplar, resmî veya hususî muharrerât”
anlamlarının yanında“müsvedde ve inşâ ettikleri kâğıt ve dahi yelkeni çekilmiş gemi,
yelken açmış gemi”
anlamlarına gelmektedir (Haksever, 1996: 15). Bu anlamların yanındamünşiyâne ve müteressilâne yazılmış yazılar, inşâ edilmiş şeyler, mürâseleler; kaleme alınmış şeyler, fenn-i inşâya ait âsâr (Aksoyak, 2007: 2), muharrerât; nesir yazılar, atölye, iş yeri gibi anlamlarda da kullanılmaktadır (Gültekin, 2007: 235).
Edebî anlamıyla münşeât,
“inşâ ilmi ile ilgili öğretici bilgilerin yer aldığı süslü ve
sanatlı inşâ örneklerinin daha ziyade mektup türü güzel yazıların yer aldığı kitap ve
mecmûalar”
anlamına gelmektedir. Buna göre inşâ ilmiyle ilgili öğretici bilginin, sanatlı vesüslü örneklerin ve genellikle mektup türünde yazıların içinde bulunduğu mecmûalara
münşeât
denir. Bu eserler, edebî gelenek içinde dîvânlar kadar itibar görmüş, münşeâtmüellifleri ile şairler, değer ve kıymet açısından bir tutulmuştur (Haksever, 1996: 16). Münşeât (bir çeşit nesir antolojisi), münşî denilen ve devletin dîvân, kalem ve ketebe gibi dairelerinde çalışan nişancı, tevkiî ya da kâtiplerin yazdığı çoğu sanatlı resmî yazılar ile mektupların toplandığı eserlere ya da şair ve edebiyatçıların her türlü sanatlı düz yazıları ve bu yazıların toplandığı eserlere de denmiştir (Batislam, 2013: 47; İnce, 2009: 636; Okumuş, 2011: 87). Türk ve Fars kültüründe “mektûbât”ın karşılığı olarak da kullanılmıştır (Uzun, 2006: 18)
Çok farklı manalarda kullanılan münşeât kelimesinin kullanımında bazen karışıklıklar olabilmektedir. Kelimenin hem münşiyâne yazılmış yazılar ve mektuplar hem
de bu tür yazıların toplandığı mecmûaya isim olması, bu karışıklıkların temel sebebidir (Gültekin, 2007: 235).
Nâbî’nin Münşeât’ından hareketle münşeât, bir şair ya da yazarın herhangi bir mesele ile ilgili görüşlerini ifade eden nesir yazıların ya da başkasına yazılmış resmî veya hususî mektupların toplandığı eserlere/mecmûalara karşılık gelmektedir.
Münşî Münşî Münşî Münşî
Lügatteki manası “yapan, inşâ eden, yaratan”dır. Bir edebiyat terimi olarak da “güzel nesir yazan, inşâ tekniğine uygun beliğ yazılar kaleme alabilen, inşâ ilmi ile meşgul olan kişi” anlamlarına gelir (Haksever, 1996: 12). Ayrıca münşî ifadesi, devlet dairelerindeki dîvân, kalem, ketebe gibi resmî kurumlarda çalışan nişancı, tevkiî ya da küttâblar için de kullanılmıştır (Uzun, 2006: 18).
Kitâbet Kitâbet Kitâbet Kitâbet
Kitâbet, inşâya yakın bir manaya gelmektedir. İlm-i inşâ ya da fenn-i kitâbet, vesîka veya belge ilmi olarak da bilinir. Batıda XVII. yüzyıldan itibaren hukûkî ve idârî önem taşıyan resmî kayıt ve belgeler,
diplomatika
adında diplomasiden de bağımsız bir bilim dalı haline gelmiştir.Osmanlı diplomatikası, münşeât geleneği ve modern anlamda diplomatika çalışmaları olarak iki başlıkta değerlendirilmiştir. İlk dönem Feridun Ahmet Bey’in
Münşeâtü’s-selâtin
(1575), Ahmed-i Dâ’î ile Kırımlı Hafız Hüsam’ınTeressül
gibi eserleriOsmanlı inşâ eserleri ya da münşeâtları içinde birer diplomatika eseri olarak da kabul edilebilir (Gök, 2008: 731, 732, 739).
1.2. İnşânın Tarihî Geliş 1.2. İnşânın Tarihî Geliş 1.2. İnşânın Tarihî Geliş 1.2. İnşânın Tarihî Gelişimiimiimiimi
Burada sadece İslâmiyetten sonraki dönemde Arap, Fars ve Türk Edebiyatlarında inşânın tarihî gelişiminden bahsedilmiştir4.
1.2.1. Arap Edebiyatı 1.2.1. Arap Edebiyatı 1.2.1. Arap Edebiyatı
1.2.1. Arap Edebiyatında İnşânda İnşânda İnşânda İnşâ
İnşâ ile ilgili metinler, İslâm devletlerinin bürokratik yapı kazanmasıyla birlikte farklı devletlerde farklı isimlerle karşılanan
dîvân kâtipliği
makamının işleriyle ilgili olarak ortaya çıkmıştır. Bundan dolayı bir taraftankuramsal metinler
hazırlanırken bir taraftan da yazıldıkları devletlerin bürokratik yapısı hakkında bilgiler içerenkurumsal metinler
hazırlanmıştır (Durmuş, İ. 2000: 335).Cahiliye Döneminde nesir, hayatın önemli bir parçasıydı ve daha çok hitâbette kullanılmaktaydı. Şiir ve fasîh olarak kullanılan dil ise nazmın gücünün de farkında olan Arapların (Furat, 1996: 96) Cahiliye Döneminden kalan önemli iki unsur olarak bilinmektedir. Yaygınlık kazanmış bir yazıları olmamasına rağmen Arapların gelenekleri teşekkül etmiş bir nazım ve nesir sanatına sahip olmaları, bu iki unsura sahip olmalarından kaynaklanmaktadır5.
Sözlü kültür ve edebiyat ürünleri, aynen hitâbette olduğu gibi İslâmiyetten sonra içerik açısından önemli değişime uğramıştır. İslâm’la beraber bu ürünler, insanların yeni dine davet edilmelerinde önemli birer araç olarak kullanılmıştır.
İslâm tarihinde ilk resmî mektup örnekleri, yeni bir devletin de kurulmasının etkisiyle Hz. Muhammed’in İslâm’a davet/tebliğ mektuplarıdır. Bu mektupların üslûp ve
4Çalışılmış olan Nâbî’nin Münşeât’ı, İslâmî Dönem Arap ve Fars Edebiyatlarından derin izler taşımaktadır.
Bundan dolayı “İnşânın Tarihî Gelişimi” başlığında, sadece İslâmî Döneme ait söz konusu edebiyatlardaki inşânın tarihî gelişiminden bahsedilmiştir.
5 Metinlerin yazılı olmaması, Cahiliye Dönemi Arap Edebiyatının gelişim dönemlerini takip etmeyi
zorlaştırmaktadır. Edebî çalışmaları teşvik eden gelenekler ve adeta bir edebî muhit özelliği arz eden panayırlarla ilgili yapılan her çalışmanın özellikle Cahiliye Dönemi Arap Edebiyatının gelişimi hakkında bilgi sahibi olmayı beraberinde getireceği önemli bir gerçektir. Ayrıca Kur’ân’dan ve diğer İslâmî/dinî ürünlerden etkilenen hitâbet sanatının, inşânın ortaya çıkışına zemin hazırladığı unutulmamalıdır (Gültekin, 2007: 4-6).
yapısı, inşânın ilk ve en eski kurallarını içermektedir. İlk mektuplar, oldukça sade ve sanatlı söyleyişlerden uzak iken son zamanlarda inşâ edilen mektuplar, daha süslü ve sanatlı olmanın yanında tekrarlardan uzak, kelimelerin özel olarak seçildiği metinler haline gelmişlerdir.
Sözlü ürünlerin yazılı hale getirilme çabası, kitâbet ve kâtipliğin önemini arttırmıştır. Hz. Ebubekir’in hitâbet ve inşâsı, peygamberin öğretilerini, mektuplarını ve sözlerini takip etmiştir. Hz. Ömer zamanında devletin idarî, askerî ve malî faaliyetlerinin yürütüldüğü yer olan
Dîvân
’ın kurulmasıyla inşâ, kurumsal bir kimliğe bürünmüştür.Dîvân
’ın varlığı, kitâbet çalışmalarının “yeni bir meslek grubunun işi” formatına sokulduğunu göstermektedir. Ayrıca bu durum, “kâtipler” sınıfının doğuşuna/doğacağına işaret etmektedir.İslâmî dönemin ilk mektuplarında seci, istiâre gibi bediî sanatlara yer verilmemiştir. Hz. Osman zamanında mektuplar şiirle süslenmiştir. Hz. Ali zamanında ise mektuplarda seci ile beraber şiir, ayet ve hadislere bolca yer verilmiştir. Tabiî bu durum, mektupların daha da uzamasına sebep olmuştur. Dört Halife dönemi mektuplarının en göze çarpan yönü, estetiğin önceki döneme göre daha fazla ön plana çıkmış olmasıdır (Gültekin, 2007: 5-8).
Sonuçta Hz. Muhammed, İslâmî dönemin yazışma kurallarının bir pratiğini oluşturmuştur. Bu pratik; Roma, Bizans ve eski İran yazışma kuralları, yöntem ve teknikleri; İslâm, Arap ve Fars devletlerinde gelişen yeni bir pratik ile birleşerek inşâ sanatının kurumsallaşmasına sebep olmuştur (Gültekin, 2007: 36).
Emevîler devrinin (661-750) nesri; hitâbet, inşâ, vaaz, dinî kıssa ve tarih ile dinî ilimlerin çeşitli dallarının temel malzemesi olarak gelişmiştir. Arap Edebiyatının birçok ürününde olduğu gibi bu dönem nesri, örnek olarak Kur’ân ve hadis dilini sürdürmüştür (Furat, 1996: 167).
Emevîler döneminde yazışmaların doğru yapılabilmesi için uyulması gereken kuralları belirten ve Abdülhamîd b. Yahyâ el-Kâtib (ölüm 132/750) tarafından yazılmış