• Sonuç bulunamadı

Başlık: VULVADA ANJİOMYOFİBROBLASTOMAYazar(lar):BULUT, Asiye Şafak;SERTÇELİK, AyşeCilt: 56 Sayı: 3 DOI: 10.1501/Tipfak_0000000073 Yayın Tarihi: 2003 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: VULVADA ANJİOMYOFİBROBLASTOMAYazar(lar):BULUT, Asiye Şafak;SERTÇELİK, AyşeCilt: 56 Sayı: 3 DOI: 10.1501/Tipfak_0000000073 Yayın Tarihi: 2003 PDF"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ MECMUASI Cilt 56, Sayı 3, 2003 189-192

VULVADA ANJİOMYOFİBROBLASTOMA

A

Assiiyyee ŞŞaaffaakk B

Bu

ullu

utt**

A

Ayyşşee SSeerrttççeelliikk****

–––––––––––––––––––––––––

* Uzman Dr., Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji ABD, Klinik Sitoloji BD **Profesör Dr., Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji ABD.

––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––

Geliş Tarihi: 15 Eylül 2003 Kabul Tarihi: 22 Aralık 2003

Ö ÖZZEETT

Anjiomyofibroblastoma sıklıkla vulva ve vajina böl-gesinde görülen nadir bir mikzoid tümördür. Hastalar genellikle premenapozal olup vulvada kitle ile prezente olurlar. Lezyon 0.5-12 cm arasında ve iyi sınırlıdır. Mikroskopik olarak oldukça selülerdir. Çok sayıda damar ve şişkin stromal hücreler içerir. Tedavisi cerrahi rezek-siyondur. Anjiomyofibroblastoma, radikal cerrahi tedavi gerektiren vulvanın diğer neoplazmlarından, özellikle de agresif anjiomikzomadan ayrılmalıdır. Burada pre.menapozal kadında vulvada yer alan bir anjiomyofi-broblastoma olgusunun histolojik özellikleri, literatür bil-gileri eşliğinde sunulmaktadır.

A

Annaahhttaarr KKeelliimmeelleerr:: Anjiomyofibroblastoma, Patoloji, Vulva.

SSUUMMMMAARRYY A

Annggiioommyyooffiibbrroobbllaassttoommaa ooff VVuullvvaa:: AA CCaassee RReeppoorrtt Angiomyofibroblastoma is a rare myxoid tumor that occurs most commonly in the vulva and vagina. Patients are usually premenopausal and present with a vulval mass. The lesions are well circumscribed and range from 0.5 to 12 cm in size. Microscopically the tumors are char-acterized by high cellularity, numerous blood vessels, and plump stromal cells. Treatment is by surgical excision. Angiomyofibroblastoma should be differentiated from other neoplasms of the vulva, especially from the aggres-sive angiomyxoma, where radical surgical treatment is indicated. Here a case of angiomyofibroblastoma of the vulval region diagnosed in a premenapousal woman is presented.

K

Keeyy WWoorrddss:: Angiomyofibroblastoma, Pathology, Vulva.

Anjiomyofibroblastoma, ilk kez 1992’de Fletc-her ve ark. tarafından tarif edilen vulvanın nadir bir tümörüdür. Küçük kan damarları içeren hiper-selüler ve hipohiper-selüler alanların karışımı ile karak-terizedir. İğsi ve şişkin stromal hücreler damarların çevresinde yoğunlaşır. Bu tümör, iyi sınırlı ve oldukça selüler olması, bol kan damarı ve mini-mal stromini-mal müsin içermesi ve nadir eritrosit ekstravazasyonu gibi özellikleri ile agresif anji-omiksomadan ayrılır. Anjiomyofibroblastomlar lokal eksizyonla tedavi edilirken agresif anjiomik-somalar infiltratif oluşları nedeni ile daha derin rezeksiyon gerektirirler ve nüksetme eğiliminde-dirler.

O

Ollgguu SSuunnuummuu

Vulvada kitle şikayeti ile başvuran 45 yaşında-ki kadın hastanın muayenesinde yaklaşık 1.5 cm çaplı yumuşak kıvamlı bir kitle saptandı. 4 mm sap içeren 15x0.8x0.8 mm boyutlarındaki polipo-id kitlenin kesit yüzü gri-kahverenkte ve homojen görünümdeydi. Mikroskopik incelemede değişken selülariteye sahip bağ dokusu zemin içinde ince duvarlı dilate kan damarları içeren lezyon izlendi (Şekil1,2). Stromada prolifere damarlar çevresinde eozinofilik sitoplazmalı oval şişkin stromal hücre-ler tespit edildi (Şekil 3). Arada sıkışmış mukozal gland yada sinir lifi görülmedi. Mitoz yada multi-nükleer dev hücreye rastlanmadı.

(2)

T Taarrttıışşmmaa

Vulvanın solid benign tümörleri nadirdir. Ayı-rıcı tanıda fibroma, lipoma, leiomyoma, hemanji-oma, miksoma ve mikzoid değişiklikler gösteren diğer pelvik tümörler gözönünde bulundurulmalı-dır. 1992’de Fletcher ve ark. presentasyon yeri olarak anjiomikzomaya benzeyen ve sıklıkla anji-omikzomanın selüler varyantı olarak tariflenen 10 vakalık bir seri sundu ve bu tümörleri ‘anjiomyo-fibroblastoma’ olarak isimlendirdi (1). Hasta yaşla-rı 25 ile 54 arasındaydı (ortalama 36.3). Vulvar kit-le ikit-le başvuran tüm hastalarda kit-lezyonun boyutu 0.5 ile 12 cm arasındaydı. Hepsi iyi sınırlı olup migzoid alanları temsil eden açık kahverengi ho-mojen kesit yüzüne sahipti ve Bartholin kisti tanı-sı almışlardı. Mikroskopilerinde değişik oranlarda hiperselüler ve hiposelüler alanlar içeren zeminde

çok sayıda ince duvarlı damarlar mevcuttu ancak interstisyel hemoraji yoktu. Stromada genellikle damarlar çevresinde dağılmış stromal hücreler iz-lenirken mitoz çok nadir yada hiç yoktu. Hastalar basit eksizyonla tedavi edildi. Fletcher’dan sonra da pek çok araştırmacı da anjiomyofibroblastoma-ların benzer klinik ve histolojik özellikleri ile ilgili çalışmalar yayınlamıştır (2-7).

Cerahi yaklaşım ve klinik gidişi belirlemek açı-sından anjiomyofibroblastomayı agresif anjiomik-zomadan ayırmak önemlidir. Anjiomyofibroblas-toma daha küçük (5 cm’den az) olma eğiliminde iken agresif anjiomikzoma 60 cm çapa kadar ula-şabilir. Anjiomyofibroblastoma vulvanın yüzeyel kısmını içerecek şekilde iyi sınırlı iken, agresif an-jiomikzoma daha derine invazyon gösterir ve bu nedenle rekürrens riski taşır. Histolojik olarak ag-resif anjiomikzomanın dermis ve iskelet kasına uzanan belirsiz sınırlarına karşılık anjiomyofibrob-lastoma iyi sınırlıdır. Anjiomyofibrobanjiomyofibrob-lastoma vakalarının çoğunda mitoz çok nadir bildirilmekle birlikte Takeshima ve ark. mitotik aktif bir varyan-tı öne sürmüşlerdir (3). Ayrıca başka bir çalışmacı da anjiomyofibroblastomada sarkomatöz transfor-masyon bildirmiş ve bunu ‘anjiomyofibrosarkom’ olarak adlandırmıştır (4).

Özet olarak, anjiomyofibroblastoma, vulvar lezyonların ayırıcı tanısında düşünülmesi gereken bir lezyondur. Klinik olarak, özellikle daha agresif bir cerrahi yaklaşım gerektiren agresif anjiomik-zomadan ayrılmalıdır. Ayırıcı tanısında ayrıca mikzoid epitelyal leiomyoma, periferik sinir kılıfı tümörleri ve migzoid malign fibröz histiyositoma düşünülmelidir.

190 ————————————————————————————————————————— VULVADA ANJİOMYOFİBROBLASTOMA

ŞŞeekkiill 11--22:: Hiposelüler alanlarda ince duvarlı dilate damarlar (HE x100)

ŞŞeekkiill 33:: Hiperselüler alanlarda prolifere damarlar çevresinde stromal hücreler (HE x100)

(3)

ASİYE ŞAFAK BULUT, AYŞE SERTÇELİK ——————————————————————————————————————————— 191

1. Fletcher CD, Tsang WYW, Lee KC, Chan JKC. Angiomyofibroblastoma of vulva. A benign neo-plasm distinct from aggressive angiomyxoma. Am J Surg Pathol 1992, 16:373-382.

2. Van Der Griend MD, Burda P, Ferrier AJ. Case report. Angiomyofibroblastoma of vulva.Gynecol Oncol 1994; 54:389-392.

3. Takeshima Y, Shinkoh Y, Inai K. Angiomyofibroblas-toma of the vulva: a mitotically active variant?. Pathol Int 1998; 48:292-296.

4. Nielsen GP, Young RH, Dickersin GR, Rosenberg AE. Angiomyofibroblastoma of the vulva with sarco-matous transformation (‘angiomyofibrosarcoma’). Am J Surg Pathol 1997; 21:1104-8.

5. Üstün C, Malazgirt Z, Kandemir B, Koçak I, Bolat I, Gümüş S. Angiomyofibroblastoma of the vulva: case report. Pathol Int 1998; 48:964-6.

6. Kavak ZN, Başgül A, Eren F, Ceyhan N. Angiomyofibroblastoma of the vulva: a rare but dis-tinct entity. Acta Obstet Gynecol Scand 2000; 79:612.

7. Hisaoka M, Kouho H, Aoki T, Daimaru Y, Hashimoto H. Angiomyofibroblastoma of the vulva: a clinicopathologic study of seven cases. Pathol Int 1995; 45:487-92.

(4)

Referanslar

Benzer Belgeler

Olumlu bir Tanrý algýsý olan birey ayný zamanda Tanrý'ya karþý da olumlu ve sevgi yönelimli bir tutum sergilemektedir.. Bu yönde atýflarý baskýn olan bireylerin

Although it is not possible to make a generalization with this study as it was carried out in five organizations in Great Place to Work® Index, the findings of this study

İçsel Pazarlama Faaliyetlerinin İş Tatmini ve Örgütsel Bağlılık Üzerindeki Doğrudan Etkisi: Bir Kamu Bankası Örneği Direct Effects of Internal Marketing Activities on

Is There a Relationship between Country Classification and Marketing Efficiency… 101 The empirical results show that while the evidence of weak-form efficiency for

Nasiru, Usman and Saidu (2014) analyzed the causality relationship between consumption level of oil and economic growth in Nigeria by applying the Granger causality and

Supplier selection using multi-objective programming: a decision support system approach, International Journal of Physical Distribution & Logistics Management,

The results of the analysis show that cost leadership strategy is significantly and positively correlated with the eight Total Quality Management Applications and

[r]