• Sonuç bulunamadı

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE MUDURNU İĞNE OYALARI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE MUDURNU İĞNE OYALARI"

Copied!
25
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE

MUDURNU İĞNE OYALARI

*

Sevgi YENİSOY

**

ÖZ

El sanatlarımızın içinde önemli bir yeri olan iğne oyaları, Türk kadınının yaratıcılığını ve ince zevkini simgelemektedir. Her biri birer sanat eseri olan iğne oyalarına, ülkemizin hemen hemen her yöresinde rastlamak mümkündür. Bu yörelerden birisi de Bolu ili Mudurnu ilçesidir. Geçmişte gele-neksel olarak kadın baş giyiminin bir süsleme öğesi olan iğne oyalarının, yaşam tarzındaki değişim, teknolojik gelişmeler sonucunda bu fonksiyonu azalmış ve günümüzde yöre kadınları tarafından havlu kenarı, seccade kenarı, salon takımı, nevresim takımı, aksesuar (kolye, küpe, bileklik, fular vb.) gibi farklı kullanım amaçları için de yapılmaktadır.

Bu araştırmanın amacı; Bolu ili Mudurnu ilçesinde yapılmış olan iğne oyalarının renk, motif, teknik özellikleri, kompozisyon özellikleri, kullanılan araç-gereçler ve kullanım alanlarını belirleye-rek elde edilen bilgileri ve ürünleri gelecek kuşaklara aktarmada kaynak oluşturmaktır.

Bu çalışma, betimsel bir araştırmadır. Bu çalışmanın evrenini Bolu ili iğne oyaları oluşturmak-tadır. Örneklemini ise Bolu ili Mudurnu ilçesinde yaşayan iğne oyasıyla uğraşan veya elinde ürün bulunduran 50 birey ile yöredeki iğne oyalı 55 adet ürün oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen anket ve bilgi formu kullanılmıştır. Elde edilen verilerin çözüm-lenmesinde y=(f )x(100)/n formülü kullanılmıştır. Sonuçlar tablo haline getirilerek yorumlanmıştır.

* Bu makale “Bolu İli Mudurnu İlçesi İğne Oyalarınının Değerlendirilmesi” isimli yüksek lisans tezinden üretilmiştir. ** Milli Eğitim Bakanlığı

e-posta: sevgiynsy@gmail.com / ORCID: 0000-0002-8364-6717

Makale Türü: Araştırma Makalesi / DOI: https://doi.org/10.34242/akmbaris.2019.130 Makale Gönderim Tarihi: 19.11.2019 / Makale Kabul Tarihi: 18.12.2019

(2)

Bireyler iğne oyası yapımında kullandıkları iplik çeşitlerinden geçmişte ipek ipliğini, günümüz-de ise sentetik ipliği tercih etmektedirler. Renklerin arasında en çok beyaz rengin kullanıldığı, diğer renklerin ise oyanın yapıldığı ürünün içindeki renklere uygun olarak seçildiği belirlenmiştir.

Temel teknik olarak kare ve üçgen ilmek kullanıldığı; yardımcı teknik olarak zürefa, kök, boru, zincir, trabzan, bacak, piko (yöresel adı fisilti) adı verilen tekniklerin uygulandığı tespit edilmiştir. Bireylerin iğne oyası yapımında çoğunlukla bitkisel motifleri kullandığı ortaya çıkmaktadır.

Anahtar kelimeler: Bolu, Mudurnu, El Sanatları, İğne Oyası.

ABSTRACT

FROM PAST TO PRESENT MUDURNU NEEDLE LACES

Needle laces which have an important place in handicrafts, symbolize the creavity and sophis-ticated pleasure of Turkish women. Needle laces, each of which is a work of art, can be found in almost every region of our country. One of these regions is Mudurnu district of Bolu city. In the past, needle laces were traditionally ornamental element of women’s headwear but this function has decreased in time due to the changes in the lifestyle and technological advances. In the last years, it is also made by local women for different usage purposes such as towel edge, prayer rug edge, salon set, duvet cover set, accessories (necklace, earring, wristband, scarf etc.)

The aim of this study is to form a source to transfer the obtained knowledge and products to new generation by defining the color, the motifs, the technical properties, the features of composi-tion, used tools and determining the usage areas of needle oya performed in the district of Mudurnu in Bolu city.

This study is a descriptive research. The universe of this study is formed by the needle lace of Bolu city. The 50 individuals living in Mudurnu district in Bolu city engaged in the needle lace or keeping the products in the hand and 55 the products of needle lace constitute the sampling of this study. A questionnaire and an information form developed by the researcher were used as a data gathering tool.

Bu using the data obtained from the questionnaire forms, the related tables were prepared and evaluated. y= (f )x(100)/n formula was used to resolve the obtained data. The results were present in the tables andevaluated.

The individuals preferred silk yarn previously, synthetic yarn currently among the yarn types to perform the needle lace. It was found out that white color was the mostly used one among colors, besides especially the color of yarn well-matched to the colors of inside products such as yazma and towel was preferred.

It was determined that square and triangle loop as a base technique, and zürefa, root (kök), pipe (boru), chain, railing (trabzan), leg (bacak), pico (regional name is fisilti) as an auxiliary techniques were used. It was found out that the people were using mostly vegetable motives.

(3)

1. GİRİŞ

Geleneksel el sanatları açısından ülkemiz, tarihinde birçok medeniyetin beşiği olması nedeniyle köklü bir geçmişe ve zengin çeşitliliğe sahiptir.

El sanatları, doğal hammaddelerin kullanıldığı çeşitli gereçlerle, elle ve basit araçlarla yapılan, kul-lanılan tekniğe göre çeşitlilik gösteren, toplumun kültürünü, gelenek ve göreneklerini taşıyan, ayrıca üretimini yapan bireylerin duygu, düşünce, becerisini ve zevkini yansıtan, gelir getirici ürünlerdir.1

El sanatlarımızdan biri olan örgü sanatının da ülkemizde çok eski, yaygın ve önemli bir yeri vardır. Örgü tekniği ile yapılan ürünler, geçmişten günümüze insanların giyecek, ev eşyası, örtüler, aksesuar, süs eşyası gibi çeşitli alandaki ihtiyaçlarının giderilmesinde kullanılmıştır.

Örücülük; ince veya kalın çeşitli cinsteki ipliklerin iğne, tığ, mekik, şiş gibi basit araçlarla ve el yar-dımı ile oluşturulan ilmeklerin veya düğümlerin bir araya getirilmesi işlemidir.2

“Örücülük sanatının başlangıç tarihi bilinmemekle beraber yapılan araştırmalarda Orta Asya’da M.Ö. dönemlere ait örgü örneklerinin bulunması örgü sanatının Türklerde gelişmiş olduğunu göster-mektedir”.3

“Geleneksel kültürümüzün ve el sanatlarımızın en önemli örneklerinden birisi oyalardır. Oya; çiçek-le örgü sanatının birçiçek-leşmesinden doğmuş süsçiçek-lemek ve süsçiçek-lenmek amacıyla yapılan ve ayrıca taşıdıkları mesajlarla bir iletişim aracı olarak da kullanılan ve tekniği örgü olan bir dantel türüdür”.4

“1905’te Menfis kazılarında bulunan örneklerde özellikle balık ağlarından örücülük tekniğinin M.Ö. 2000 yılları öncesine ait olduğu tahmin edilmektedir. İğne ile yapılan örgüler 12. yüzyılda Anado-lu’dan Balkanlar’a, oradan da İtalya yolu ile Avrupa’ya yayılmıştır”.5

“İğne oyaları ve tüm el işlemeciliği Anadolu’da 18. yüzyılda altın çağını yaşamış, Tanzimattan sonra yanlış anlaşılmış bir batı hayranlığının doğurduğu taklitçiliğin olumsuz etkilerinin sonucu olarak,iğne oyalarına ilgi giderek azalmıştır”.6 Cumhuriyet döneminde yeteri kadar ilgi görmemekle birlikte oyalar

günümüze kadar geleneksel yollarla gelebilmiştir.7

Anadolu’da oyacılık köklü bir geleneğe bağlı olarak sürdürülmüş, çeyiz geleneğinin de önemli bir aracı olmuş ve kişilerin çeyizlerini gururla sergilemelerini sağlamıştır. Oyaların yapımı günümüzde bazı yörelerde geleneğe bağlı olarak devam etmekte, bazı yörelerde de ekonomik nedenlerle üretimi yapıl-maktadır.8

1 Feriha Akpınarlı, “El Sanatlarında Kalite ve Pazarlama Sorunları”, Göynük El Sanatları Paneli ve Çalıştayı Bildirileri, Göy-nük Belediyesi Yayınları, Bolu, 2013, s.199.

2 Hülya Serpil Ortaç, “Ankara İli El Örgüsü Çoraplar ve Patikler”, Gazi Üniversitesi 1.Ulusal El SanatlarıSempozyumu’nda Sunulmuş Bildiri, Gazi Üniversitesi El Sanatları Araştırma ve Uygulama Merkezi Yayınları, Ankara, 2008, s.348.

3 Feriha Akpınarlı, El Örgüsü Çorapların Teknik Desen Renk ve Kullanım Özellikleri, Doktora Tezi, Gazi Üniversitesi Sosyal-Bilimler Enstitüsü, Ankara, 1995, s.12.

4 Taciser Onuk, Osmanlı’dan Günümüze Oyalar, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2000, s.3-4. 5 Taciser Onuk, İğne Oyaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2010, s.18. 6 Taciser Onuk, İğne Oyaları. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1988, s.7. 7 Taciser Onuk, Osmanlı’dan Günümüze Oyalar, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2000, s.5.

8 Tevhide Özbağı vd., Anadolu Üniversitesi Halkbilim Araştırmaları Merkezi Koleksiyonundan El SanatlarıÖrnekleri 2 Doku-malar ve Örgüler, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2009 ,s.4.

(4)

“Yapılan araştırmaların sonuçlarına göre; oya sözcüğünün başka dillerde karşılığının bulunmaması, bu sanatın Türklere ve özellikle Türk kadınına özgü bir sanat olduğunu göstermektedir”.9

İğne oyası, kullanılan araç ve gereçlerin kolaylıkla bulunabilmesi nedeniyle rahatlıkla yapılabilen ve çeyiz geleneğinin önemli parçasını oluşturan ince bir örgü türüdür.

“İğne oyası, iplik üzerine veya kumaş kenarına, motifterin iki veya üç boyutlu olarak genellikle tane şeklinde yan yana dizilmesi ile oluşturulur”.10

İğne oyaları, insanın konuşamadığı zaman duygu ve düşüncelerini ifade eden, gelenek, görenekleri-ni, ince zevklerigörenekleri-ni, yaratıcılıklarını yansıtarak doğayı ve çiçekleri çeşitli üsluplarla sergileyen, son derece estetik yapıya en güzel el sanatları örneklerimizdendir.11

Her biri birer sanat eseri olan iğne oyalarına, ülkemizin hemen hemen her yöresinde rastlamak mümkündür. Bu yörelerden birisi de Bolu ili Mudurnu ilçesidir.

Mudurnu ilçesi, Karadeniz Bölgesinin Batı Karadeniz bölümünde yer alan Bolu iline bağlıdır. Kuzeyinde Düzce ili, kuzeybatısında Hendek ilçesi, kuzeydoğusunda Bolu ili, doğusunda Seben ilçesi, güneyinde Nallıhan ilçesi, batısında ise Göynük ve Akyazı ilçeleri bulunmaktadır. İlçe 840 metre yüksek-likte, yüzölçümü 1.349 km2’dir.12 Mudurnu, demircilik, bakırcılık, semercilik, sepetçilik, kalaycılık, ahşap

oymacılığı, yemenicilik, dokumacılık, iğne oyası gibi el sanatlarından zenginken, günümüzde gelişen teknoloji ile birlikte talebin azalması sebebiyle eski geçerliliğini kaybetmiştir.13

Bu çalışmanın amacı; Bolu ili Mudurnu ilçesinde yapılmış olan geçmişten günümüze ulaşan iğne oyalarının teknik, renk, motif ve kompozisyon özellikleri, kullanılan araç-gereçler ve kullanım alanlarını be-lirleyerek, elde edilen bilgileri ve ürünleri belgeleyerek, gelecek kuşaklara aktarmada kaynak oluşturmaktır.

2. MATERYAL VE YÖNTEM

Bu çalışmada, 2014 yılında Bolu ili Mudurnu ilçesi İğne Oyalarının Değerlendirilmesi adlı araştır-madan elde edilen veriler kullanılmıştır.14 Bu araştırma alan araştırması olup toplanan veriler var olduğu

haliyle incelenip değerlendirildiğinden betimsel bir araştırmadır. Çalışmanın evrenini Bolu ili iğne oya-ları, örneklemini ise Bolu ili Mudurnu ilçe merkezinde yaşayan iğne oyasıyla uğraşan veya elinde ürün bulunduran 50 birey ile yöredeki iğne oyalı 55 adet ürün oluşturmaktadır. Anket formu, ilçe merkezinde ulaşılabilen, 50 kişilik çalışma grubuna yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak uygulanmıştır. Yöreden elde edilen 55 adet iğne oyalı ürünün genel ve detay fotoğrafı çekilerek incelenmiştir. Araştırmanın amacı doğrultusunda elde edilen iğne oyası örneklerinin teknik, renk, araç-gereçler, motif ve kompozis-yon özellikleri ve kullanım alanları hazırlanan bilgi formları ve anket sonuçlarından elde edilen veriler tablolara aktarılarak sonuçlar yorumlanmıştır.

9 Taciser Onuk, İğne Oyaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2010, s.12.

(5)

3. BULGULAR

Bolu ili Mudurnu ilçe merkezinde kaynak kişilerin elinde bulunan yeni ve eski yıllarda yapılmış, çeyizlerine ait, 55 adet iğne oyalı ürün çeşitlerinin dağılımı Tablo 1’de sunulmuştur.

Tablo 1: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İncelenen İğne Oyalı Ürün Çeşitlerinin Dağılımı

Ürün Adı Sayısı Havlu Kenarı 13 Yazma Kenarı 20 Mevlit Örtüsü 7 Mendil 2 Salon Takımı 1 Seccade Kenarı 1 Nevresim Takımı 1 Tepsi Örtüsü 1 Fular 3 Kese 1 Yaka İğnesi 1 Taç Oyası 2 Fes Oyası 2 Toplam 55

Mudurnu ilçesinde iğne oyası yapan, tamamı kadınlardan oluşan bireylerin ankete verdikleri cevap-lar ve bilgi formcevap-larından elde edilen veriler değerlendirilerek iğne oyacevap-larının teknik, renk, araç-gereçler, motif ve kompozisyon özellikleri ve kullanım alanları aşağıda tablolar halinde sunulmuştur.

Yörede ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında kullandıkları temel yapım tekniklerini be-lirlemek amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş ve sonuçları Tablo 2 ‘de sunulmuştur.

Tablo 2: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Kullanılan Temel Teknikler

Temel Teknikler f %

Üçgen İlmek 47 94

Kare İlmek 45 90

(6)

Tablo 2 incelendiğinde araştırma kapsamına alınan bireylerin % 94’ünün üçgen ilmeği % 90’ının ise kare ilmeği, iğne oyası yapımında temel teknik olarak kullandıkları ortaya çıkmaktadır.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; incelenen ürünlerde üçgen ilmeğin daha çok yazma kenarı oyalarında ve üç boyutlu oyalarda; kare ilmeğin ise mevlit örtüsü, mendil, tepsi örtüsü ve havlu kenarlarında kullanıldığı anlaşılmaktadır.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında motiflerin oluşturulma-sında kullandıkları yardımcı teknikleri belirlemek amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendiril-miş ve sonuçları Tablo 3’te sunulmuştur.

Tablo 3: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Motiflerinin Oluşturulmasında Kullanılan

Yardımcı Teknikler İğne Teknikleri f % Zürefa 50 100 Zincir 40 80 Piko(Fisilti) 35 70 Trabzan 32 64 Kök 29 58 Bacak 8 16 Boru 6 12

Not: Bireyler birden fazla seçenek işaretlediğinden toplam alınmamıştır.

Tablo 3 incelendiğinde araştırma kapsamına alınan bireylerin tamamının zürefa iğne tekniğini, % 80’inin zincir tekniğini, % 70’inin piko (yöresel adı ile fisilti), % 64’ünün trabzan tekniğini, % 58’inin kök, % 16’sının bacak, % 12’sinin ise boru adı verilen yardımcı teknikleri kullandıkları ortaya çıkmak-tadır.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; incelenen ürünlerde zincir, trabzan, zürefa, piko tekniği-nin bir arada havlu kenarı ve motiflerle yapılan oyalarda kullanıldığı; piko, kök, bacak, zincir, zürefa tek-niğinin ise daha çok yazma ve fular kenarlarında; zürefa ve pikonun gül oya, fes oyasında, mevlit örtüsü, mendil kenarı oyalarının yapımında yardımcı teknik olarak kullanıldığı belirlenmiştir.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında tercih ettikleri renkleri belirlemek amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş ve sonuçları Tablo 4’te sunul-muştur.

(7)

Tablo 4: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Tercih Edilen Renkler Renk Türleri f % Beyaz 45 90 Yeşil 37 74 Pembe 35 70 Sarı 30 60 Siyah 20 40 Kırmızı 18 36 Mavi 12 24 Krem 10 20 Mor 6 12 Diğer 10 20

Not: Bireyler birden fazla seçenek işaretlediğinden toplam alınmamıştır.

Tablo 4 incelendiğinde araştırma kapsamına alınan bireylerin iğne oyası yapımında % 90’ının beyaz, % 74’ünün yeşil, % 70’inin pembe, % 60’ının sarı, % 40’ının siyah, % 36’sının kırmızı, % 24’ünün mavi, % 20’sinin krem, % 12’sinin mor, % 20’sinin ise diğer seçeneği ile yavruağzı, bordo, turuncu, kahverengi gibi renkleri tercih ettikleri ortaya çıkmaktadır. Tablodaki değerlere bakıldığında iğne oyası yapımında en çok beyaz rengin kullanıldığı görülmektedir.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; beyaz rengin en çok kullanılan renk olduğu, daha çok diğer renklerle birlikte havlu kenarı, yazma kenarı, nevresim takımı, seccade kenarı, fular yapımında kul-lanıldığı; tek başına ise namaz örtüsü ve mendil kenarı yapımında kullanıldığı tespit edilmiştir. Bunun yanında havlu ve yazma gibi ürünlerin içindeki renklere uygun iplik rengi seçildiği belirlenmiştir.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında kullandıkları yardımcı araç-ları belirlemek amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş ve sonuçaraç-ları Tablo 5’te sunulmuştur.

Tablo 5: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Kullanılan Yardımcı Araçlar

Yardımcı Araçlar f %

Tığ 43 86

Firkete 22 44

Mekik 5 10

(8)

Tablo 5 incelendiğinde araştırma kapsamına alınan bireylerin % 86’sının tığ, % 44’ünün firkete, % 10’unun ise mekik kullandıkları ortaya çıkmaktadır. Yörede bireylerin yardımcı araç olarak çoğunlukla tığ, bazı bireylerin ise firkete ve mekik kullandığı tespit edilmiştir.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; tığ ile motif ortalarının hazırlandığı ve bu şekilde özel-likle de havlu kenarlarının yapımında yardımcı araç olarak kullanıldığı, tığ ve firketenin yazma kenar-larında kök adı verilen ara motiflerin yapımında kullanıldığı belirlenmiştir. Mekik kullanımının çok da yaygın olmadığı, yazma kenarlarında kullanıldığı görülmüştür.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında kullandıkları yardımcı gereç-leri belirlemek amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş ve sonuçları Tablo 6’da sunulmuştur.

Tablo 6: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Kullanılan Yardımcı Gereçler

Yardımcı Gereçler f % Pul 17 34 Yuvarlak Boncuk 16 32 Halka 13 26 Serum hortumu 11 22 Kırık boncuk 4 8 Diğer 4 8

Not: Bireyler birden fazla seçenek işaretlediğinden toplam alınmamıştır.

Tablo 6 incelendiğinde araştırma kapsamına alınan bireylerin iğne oyası yapımında % 34’ünün pul, % 32’sinin yuvarlak boncuk, % 26’sının halka, % 22’sinin serum hortumunu, % 8’inin kırık boncuğu, diğer seçeneği ile % 8’inin misinayı yardımcı gereç olarak kullandıkları anlaşılmaktadır. Yörede yardımcı gereç olarak pul ve yuvarlak boncuk kullanımının yaygın olduğu görülmektedir.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; bu gereçlerden pul ve boncukların daha çok çeyiz amaçlı yapılan havlu kenarı iğne oyalarının yapımında ve üç boyutlu yapılan iğne oyalarında çiçeklerin ortasını süslemek amaçlı tercih edildiği görülmüştür. Serum hortumunun ise kesilerek ince halkalar şeklinde kullanıldığı, geçmişte yapılmış üç boyutlu iğne oyalarında yardımcı gereç olarak at kılı kullanıldığı, gü-nümüzde ise bunun yerine misinanın tercih edildiği belirlenmiştir.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında kullandıkları iplik çeşit-lerini saptamak amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş ve sonuçları Tablo 7’de sunul-muştur.

(9)

Tablo 7: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Kullanılan İplik Çeşitleri

İplik çeşitleri Geçmişte Günümüzde

f % f %

İpek İplik 43 86 -

-Sentetik İplik 3 6 43 86

Suni İpek - - 13 26

Pamuk İplik 1 2 2 4

Not: Bireyler birden fazla seçenek işaretlediğinden toplam alınmamıştır.

Tablo 7 incelendiğinde bireylerin iğne oyası yapımında kullandıkları iplik çeşitlerinden geçmişte bireylerin % 86’sının ipek ipliğini, % 6’sının sentetik ipliği, % 2’sinin ise pamuk ipliğini tercih ettiği görülmektedir. Günümüzde % 86’sının sentetik ipliği, % 26’sının suni ipeği, % 4’ünün ise pamuk ipliği terih ettiği belirlenmiştir. Son yıllarda çoğunlukla sentetik ipliğin kullanıldığı bunun yanı sıra suni ipek ve pamuk ipliğini kullanım alanına göre tercih edenlerin olduğu anlaşılmaktadır.

Yörede kaynak kişilerle karşılıklı yapılan görüşmelerde, ipek ipliğin 20-25 yıl ve daha öncesinde kullanıldığı ve kozalardan ipek ipliği kendilerinin hazırladıkları, bu işin zahmetli olması nedeniyle artık günümüzde daha kolay elde edilen sentetik ipliği tercih ettikleri saptanmıştır.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; incelenen iğne oyalarından yazma oyalarının eski yıllara ait olduğu ve bu ürünlerin tamamında ipek ipliğin kullanıldığı, yine geçmiş yıllarda yapılan taç oya, fes oyası, kese, mendil ve yaka iğnesinde ipek iplik, mevlit örtüsü, havlu kenarı, seccade kenarı, tepsi örtüsü, salon takımı gibi günümüze yakın yıllarda yapılan oyalarda ise sentetik ipliğin, az da olsa bazı havlu ke-narı yapımında pamuk ipliğin kullanıldığı belirlenmiştir.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında kullanılan motiflerin kaynaklarını saptamak amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş olup sonuçları Tablo 8’de sunulmuştur.

Tablo 8: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Kullanılan Motif Kaynakları

Motif Kaynakları f % Bitkisel Motifler 50 100 Geometrik Motifler 33 66 Figüratif Motifler 4 8 Nesneli Motifler 2 4 Sembolik Motifler 2 4

(10)

Tablo 8 incelendiğinde iğne oyası yapımında bireylerin tamamının bitkisel motifleri, % 66’sının ge-ometrik motifleri, az da olsa figüratif, nesneli ve sembolik motifleri kullandığı ortaya çıkmaktadır.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; dut, çilek, badem, üzüm, alaca dut, kiraz, limon, biber, elma çiçeği, eğrelti otu, çiçekli kızılcık, meşe yaprağı, hercai menekşe, kahve şakı, papatya, karanfil, lale ve gül oya gibi meyve, sebze ve çiçek isimli bitkisel motiflerin yoğun olarak kullanıldığı belirlenmiştir. Üçgen, dörtgen şekilleri ve verev oya isimli geometrik motiflerin kullanıldığı; taç oya, fes oyası, altı ok, boru oya gibi isimlerle hem bitkisel hem geometrik motiflerin bir arada kullanıldığı; kelebek oya ismi verilen figüratif motifin, balık kılçığı, kaynana yüreği gibi sembolik motiflerin, bülbül kafesi adlı nesneli motiflerin de kullanıldığı görülmüştür.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyası yapımında kullanılan kompozisyon özelliklerini saptamak amacıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş ve sonuçları Tablo 9’da sunulmuştur.

Tablo 9: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyası Yapımında Kullanılan Kompozisyon Şekilleri

Kompozisyon Şekilleri f %

Ana-Ara Motif Aralıklı Tekrarı 46 92

Ana Motif Sürekli Tekrarı 40 80

Ana-Ara Motif Bağlı Tekrarı 24 48

Ana Motif Aralıklı Tekrarı 5 10

Motiflerlerden Oluşan Kompozisyonlar 4 8

Not: Bireyler birden fazla seçenek işaretlediğinden toplam alınmamıştır.

Tablo 9’daki değerlere bakıldığında bireylerin büyük çoğunluğun ana-ara motifin aralıklı tekrarı kompozisyonu, çoğu bireyin de ana motifin sürekli tekrarı kompozisyonu tercih ettiği görülmektedir.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; ana-ara motif aralıklı tekrarı ile düzenlenmiş kompo-zisyonların çoğunlukla yazma oyası yapımında; ana motif sürekli tekrarı ile düzenlenmiş kompozisyon-ların ise havlu kenarı ve mevlit örtüsü kenarı yapımında daha çok tercih edildiği görülmüştür.

Bolu ili Mudurnu ilçesinde ankete katılan bireylerin iğne oyasını kullanım alanlarını saptamak ama-cıyla sorulan soruya verilen cevaplar değerlendirilmiş olup sonuçları Tablo 10’da sunulmuştur.

(11)

Tablo 10: Bolu İli Mudurnu İlçesinde İğne Oyasının Kullanım Alanları

İğne Oyasının Kullanım Alanları f %

Yazma Kenarı 43 86 Havlu Kenarı 42 84 Sehpa Örtüsü 27 54 Salon Takımı 18 36 Masa Örtüsü 12 24 Mevlit Örtüsü 10 20 Aksesuar 10 20 Fular 7 14 Tepsi örtüsü 3 6 Seccade 2 4 Yatak Örtüsü 2 4 Pike Takımı 2 4 Nevresim Takımı 2 4 Oda Takımı 1 2 Bohça Kenarı 1 2 Taç Oyası 1 2 Fes Oyası 1 2

Not: Bireyler birden fazla seçenek işaretlediğinden toplam alınmamıştır.

Tablo 10’daki değerlere bakıldığında bireylerin büyük çoğunluğunun, iğne oyasını kullanım alanı olarak yazma ve havlu kenarlarında tercih ettikleri ortaya çıkmaktadır.

Bilgi formlarından elde edilen verilere göre; iğne oyasının yoğun olarak yazma ve havlu kenarlarında tercih edildiği ortaya çıkmaktadır. Mevlit örtüsü, sehpa örtüsü, salon takımı, oda takımı, masa örtüsü, yatak örtüsü, nevresim takımı, pike takımı, fular, mendil, yaka iğnesi, taç oya, fes oyası gibi ürünlerin bunları izlediği görülmektedir.

Bu çalışmada, Mudurnu ilçesinde kaynak kişlerden elde edilen iğne oyalı ürünlerden geçmişten günümüze kadar gelen, çeyiz geleneğinin bir parçası olan ve kullanım alanlarına göre sınıflandırılan bazı örneklere yer verilmiştir. Bu örneklerdeki iğne oyalarının; yöresel isimleri, kaynak kişileri, yapılış yılları, kullanılan araç-gereçler, teknik, renk, motif ve kompozisyon özellikleri açıklanmıştır.

(12)

3.1. Yöredeki Taç Oyalarından Örnekler

Fotoğraf 1: Gül Oyası Fotoğraf 1a: Detay görünüm (Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Gül oyası, seksen yıl önce yapılmış bir taç oyasıdır. Taç gülü, baş gülü de denilmektedir. Gelin tacı olarak kullanılmaktadır. Gül oyasında, ipek iplik ile krem, pembe, yeşil, siyah renkler, at kılı, ince tel, kalın tel kullanılmıştır. Üçgen ve kare ilmek ile bitkisel ve geometrik motifler kullanılarak yapılmış, üç boyutlu bir oyadır. Yaprak kenarları, dik durmaları için at kılı ile çevrilmiştir. Saplar üzerine, yedi adet gül çiçekleri ile çevresine tomurcuklar ve dörtgen şeklindeki yapraklar ana-ara motifin aralıklı tekrarı olarak yerleştirilmiştir.

Fotoğraf 2: Lale Oyası Fotoğraf 2a: Detay görünüm (Kaynak Kişi: Hülya Atalay)

(13)

3.2. Yöredeki Yazma Oyalarından Örnekler

Yörede yazma oyaları; örüldükten sonra yazmanın kenarlarına dikilmektedir. Yazma oyalarının baş-lama tekniğinde, tığ ile zincir çekilerek şerit yapılırken firkete ile ara motifin alt kısmı yapılıp, üstüne iğne ile piko (yöresel adı fisilti) yapılmaktadır. Ara motiflerin aralarına eşit aralıklarla bacak adı verilen ince saplar tığ ile zincir işi yapılarak hazırlanıp, bu saplara iğne ile yapılmış ana motif yerleştirilmektedir. Ana-ara motifin aralıklı tekrarı kompozisyonu ile oya tamamlanmaktadır.

Fotoğraf 3: Alaca Dut Oyası

(Kaynak Kişi: Hikmet Özentürk)

Alaca Dut oyası, seksen beş yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile mavi ve krem renkleri kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır. Oya, kare formda olan yazmanın kenarlarına baskı dikişi ile tutturulmuştur.

Fotoğraf 4: Bülbül Kafesi Oyası

(14)

Bülbül Kafesi oyası, seksen beş yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe ve kına yeşili renkleri kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile nesneli motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

Fotoğraf 5: Meşe Yaprağı Oyası

(Kaynak Kişi: Hülya Atalay)

Meşe Yaprağı oyası, yetmiş beş yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe, sarı, siyah ve yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

(15)

Fotoğraf 7: Limon Oyası

(Kaynak Kişi: Hülya Atalay)

Limon oyası, altmış beş yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile sarı, beyaz, siyah ve yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

Fotoğraf 8: Eğrelti Otu Oyası

(Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Eğrelti Otu oyası, elli yedi yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe ve açık yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

(16)

Fotoğraf 9: Elma Çiçeği Oyası

(Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Elma Çiçeği oyası, elli yedi yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe, sarı, açık ve koyu yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

Fotoğraf 10: Biber Oyası

(Kaynak Kişi: Ayşe Bozkurt)

Biber oyası, yirmi beş önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile kırmızı, beyaz, siyah ve yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu

(17)

Fotoğraf 11: Üzüm Oyası

(Kaynak Kişi: Ayşe Bozkurt)

Üzüm oyası, yirmi üç yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile siyah, beyaz, mor veyeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

Fotoğraf 12: Çiçekli Kızılcık Oyası

(Kaynak Kişi: Ayşe Bozkurt)

Çiçekli Kızılcık oyası, yirmi beş yıl önce yapılmış yazma oyasıdır. İpek iplik ile kırmızı, beyaz, yeşil, krem renkleri kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak üç bo-yutlu, ara motifleri iki boyutlu yapılmış bir yazma oyasıdır.

(18)

Fotoğraf 13: Balık Kılçığı Oyası

(Kaynak Kişi: Mediha Başkaya)

Balık Kılçığı oyası, on beş yıl önce yapılmış bir yazma oyasıdır. İpek iplik ile sarı, pembe ve siyah renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile sembolik motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

Fotoğraf 14: Karanfil Oyası

(Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Karanfil oyası, kırk yıl önce yapılmış bir yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe, su yeşili ve yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

(19)

Pür oyası, yirmi yıl önce yapılmış bir yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe ve su yeşili renkleri kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile bitkisel motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

Fotoğraf 16: Kaynana Yüreği Oyası

(Kaynak Kişi: Fatma Atalay)

Kaynana Yüreği oyası, yirmi yıl önce yapılmış bir yazma oyasıdır. İpek iplik ile pembe, sarı, siyah ve yeşil renkler kullanılmıştır. Ana motifi üçgen ilmek, piko tekniği ile sembolik motif kullanılarak yapılmış, iki boyutlu bir oyadır.

3.3. Yöredeki Mevlit Örtüsü Oyalarından Örnekler

Yörede mevlit örtüsü oyalarının yapılışında, örtünün uzun kenarına iğne ve zürefa tekniği ile başlan-maktadır. Kök üzerine iğne oyası ana ve ara motif yerleştirilmektedir. Ana-ara motifin bağlı tekrarı veya ana motifin bağlı tekrarı kompozisyonu ile oya tamamlanıp, ürünün diğer kenarlarına üçgen şeklinde ince bir su uygulanarak kenar temizliği yapılmaktadır.

Fotoğraf 17: Mevlit Örtüsü Oyası

(Kaynak Kişi: Fatma Atalay)

Kırk beş yıl önce yapılmış bir mevlit örtüsü oyasıdır (Fotoğraf 17). Oya, pembe renkteki naylon iplik kullanılarak, kare ilmek ve piko tekniği ile geometrik formdaki motifin, ana motifin bağlı tekrarı kompozisyonu ile yapılmıştır.

(20)

Fotoğraf 18: Mevlit Örtüsü Oyası

(Kaynak Kişi: Fatma Atalay)

Kırk iki yıl önce yapılmış bir mevlit örtüsü oyasıdır (Fotoğraf 18). Oya, beyaz renkteki naylon iplik kullanılarak, kare ilmek ve piko tekniği ile geometrik ve bitkisel formdaki motifin, ana-ara motifin bağlı tekrarı kompozisyonu ile yapılmıştır.

Fotoğraf 19: Mevlit Örtüsü Oyası

(Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Elli yedi yıl önce yapılmış bir mevlit örtüsü oyasıdır (Fotoğraf 19). Oya, beyaz renkteki naylon iplik kullanılarak, kare ilmek ve piko tekniği ile geometrik ve bitkisel formdaki motifin, ana-ara motifin bağlı tekrarı kompozisyonu ile yapılmıştır.

(21)

Kırk iki yıl önce yapılmış bir mendil oyasıdır (Fotoğraf 20).Oya beyaz renkteki ipek iplik kullanı-larak, kare ilmek ve piko tekniği ile yapılmıştır. Kare formdaki örtünün kenarlarına zürefa tekniği ile başlanmıştır. Bordür şeklinde hazırlanmış olan kök üzerine geometrik motifler, ana ve ara motifin bağlı tekrarı kompozisyonu ile tamamlanmıştır.

3.5. Yöredeki Aksesuar Oyalarından Örnekler

Fotoğraf 21: Kiraz Oyası

(Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Kiraz oyası, on beş yıl önce yapılmış fular oyasıdır. İpek iplik ile kırmızı, beyaz, siyah, yeşil renklerle ana ve ara motifleri iki boyutlu örülmüştür. Tığ ile zincir çekilerek şeritle yapılmış bu şerit örülürken fir-kete ile ara motifin alt kısmı yapılmış daha sonra üstüne iğne ile piko (yöresel adı fisilti) yapılmıştır. Ara motiflerin aralarına eşit aralıklarla bacak adı verilen ince saplar tığ ile zincir işi yapılarak hazırlanmıştır. Bu saplara iğne ile üçgen ilmek ve piko tekniği kullanılarak ana motif yerleştirilmiştir. Oya, krep örtünün iki kısa kenarına dikilmiştir.

Fotoğraf 22: Yaka İğnesi

(Kaynak Kişi: Hikmet Özentürk)

Seksen beş yıl önce yapılmış yaka iğnesidir. İpek iplik ile pembe, açık ve koyu yeşil, krem renkleri, ince tel ve boncuk kullanılarak yapılmıştır. 7 cm boyunda üç boyutlu yaka çiçeğidir. Bitkisel iğne oyası motifleri, üçgen ilmek tekniği ile çiçek ve yaprak olarak ayrı ayrı örülmüş, çiçek ve yaprakların dik dur-ması için kenarlarından ince tel iplik ile birlikte yürütülmüştür. Daha sonra hazırlanan saplar düzenlenip ana-ara motifin aralıklı tekrarı şeklinde bir araya getirilmiştir.

(22)

Fotoğraf 23: Boru Oyası

(Kaynak Kişi: Nurten Güner)

Boru Oyası, elli yediyıl önce yapılmış bir fes oyasıdır. İpek iplik ile siyah, su yeşili, pembe, bordo renkleri, at kılı, küçük boncuk kullanılarak yapılmıştır. Üçgen ve kare ilmek, piko (yöresel adı fisilti) ile bitkisel ve geometrik motifler kullanılarak yapılmış, ana motifi üç boyutlu işlenmiş bir fes oyasıdır. Ana-ara motifin aralıklı tekrarı ile kompozisyon düzenlenmiştir. Oya, krep örtünün iki kenarına dikil-miştir.

Fotoğraf 24: Lale Oyası

(Kaynak Kişi: Hülya Atalay)

Lale oyası, yetmiş beş yıl önce yapılmış bir fes oyasıdır. İpek iplik ile krem, pembe, yeşil, siyah, bordo renkleri, at kılı, küçük boncuk kullanılarak yapılmıştır. Ana motifi üç boyutlu işlenmiş bir fes oyasıdır. Yörede, gelin fesi oyası olarak kullanılmaktadır. Feslerin çevresine oyaları görülecek şekilde yerleştirilir. Bu oyalı fesler, gelin başlarında gül oyalı tacın altına gelecek şekilde kullanılır.

4. SONUÇ

İğne oyaları, el sanatlarımız içinde özel bir yere sahiptir. Yöresel ve teknik özellikleri bozulmadan gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak ve iğne oyalarını yaşatmak gerekmektedir.

(23)

oyaların burdan sökülerek başka yazmanın kenarlarına dikilmesini ve böylece uzun yıllar iğne oyalarının kullanılmasını sağlamaktır. Bolu ili Gerede ilçesinde yapılan araştırmada incelenen yazma (yemeni) oya-larında, iğne oyasının aynı şekilde örüldükten sonra dikilmesi ve aynı amacı taşıması ortak bir özellik olarak belirlenmiştir.15

İğne oyası yapımında yardımcı gereç olarak oyalarda at kılı, tel, boncuk, pul, halka ve misinayı kul-landıkları ortaya çıkmaktadır. Günümüzde üç boyutlu oyalarda at kılı ve telin yerine misinanın tercih edildiği belirlenmiştir.

Yörede temel gereç olarak geçmişte ipek ipliğin daha çok tercih edildiği ve üç boyutlu oyalardan taç, fes oyası, yaka iğnesinde ve yazma oyalarında kullanıldığı görülmüştür. Günümüzde ise sentetik ipliğin, yıkama ve ütülemeye uygun olması ve biçimini koruması nedeni ile oya yapımında daha çok tercih edil-diği tespit edilmiştir.

Mudurnu yöresinin en belirgin özelliklerinden biri yazma oyalarında geçmiş yıllarda ipek ipliğin kullanılmasıdır. Gerede ilçesinde yapılan araştırmada ise yazma oyalarında pamuk iplik kullanıldığı be-lirlenmiştir. İki ilçe arasında geçmiş yıllarda yazma oyalarında kullanılan ipliklerin farklı olduğu, günü-müzde ise her iki ilçede de sentetik ipliğin kullanılmaya başlandığı ortaya çıkmaktadır.16

İğne oyası yapımında ana-ara motifin aralıklı tekrarı ile düzenlenmiş kompozisyonların çoğunlukla yazma oyası ve üç boyutlu oyaların yapımında, ana-ara motifin bağlı tekrarı ile düzenlenmiş kompozis-yonların ise mevlit örtüsü kenarı yapımında daha çok tercih edildiği görülmüştür.

Araştırma yöresinde yapılan incelemede, bireylerin iğne oyası yapımında çoğunlukla bitkisel motifleri kullandığı ortaya çıkmaktadır. Yörede elde edilen verilere göre; dut, çilek, badem, üzüm, alaca dut, kiraz, limon, biber, elma çiçeği, eğrelti otu, çiçekli kızılcık, meşe yaprağı, hercai menekşe, kahve şakı, papatya, karanfil, lale ve gül oya gibi meyve, sebze ve çiçek isimli bitkisel motiflerin yoğun olarak kullanıldığı belir-lenmiştir. Taç oya, fes oyasında hem bitkisel hem geometrik motiflerin bir arada kullanıldığı, balık kılçığı, kaynana yüreği gibi sembolik motiflerin, bülbül kafesi adlı nesneli motiflerin de kullanıldığı görülmüştür.

Yörede, yapılan iğne oyalı ürünlerden elde edilen verilere göre; beyaz rengin en çok kullanılan renk olduğu, diğer renklerin ise oyanın yapıldığı ürünün içindeki renklere uygun olarak seçilip kullanıldığı belirlenmiştir.

Mudurnu yöresinde oyaların kullanım alanları incelendiğinde geçmişte iğne oyasının yazma oyası, mevlit örtüsü oyası ve özel günlerde kullanılan taç ve fes oyası gibi baş süslemesinde, yaka iğnesi, fular ve mendil oyalarının ise aksesuar olarak kullanıldığı görülmüştür. Günümüzde ise iğne oyalarının havlu kenarı, yazma kenarı, sehpa örtüsü, salon takımı, oda takımı, masa örtüsü, mevlit örtüsü, yatak örtüsü, nevresim takımı, pike takımı, aksesuar (fular, küpe, kolye, yüzük, bileklik vb) gibi geniş kullanım alanına sahip olduğu belirlenmiştir.

5. ÖNERİLER

Günümüzdeki tüm kültürel öğelerdeki gelenekselliğin giderek zayıflaması, küçük el sanatları niteli-ğinde üretilen iğne oyalarını da olumsuz etkilemiş ve yok olmakla karşı karşıya bırakmıştır.

15 Hülya Köklü vd., “Gerede İğne Oyaları”, Atatürk Üniversitesi Güzel sanatlar Enstitüsü Dergisi, S:20, Erzurum, 2008, s.85. 16 Semra Bozdoğan, Gerede İğne Oyalarından Örnekler, AİBÜ Bolu Halk Kültürünü Araştırma ve Uygulama Merkezi ve

(24)

Yörede özellikle gençler iğne oyası yapmaları konusunda teşvik edilmeli, iğne oyası yapmaya özen-dirilmelidir.

Yörede belli zamanlarda yapılan festivallerde, iğne oyalı ürünler için de yarışmalar düzenlenebilir. Dereceye giren kişiler el emekleri, ince iş olan iğne oyası ürünleri yaptıklarından dolayı hediyelerle ödül-lendirilebilir. Çeşitli el sanatları dergilerinde, yazılı ve görsel olarak bu ürünlere yer verilebilir.

Aksesuar olarak yapılan ürünlerde farklı tasarımlar yapılarak kişilerin iğne oyalı ürünlere olan ilgisi ve kullanma oranları artırılabilir. Kursların sayısı da artırılarak daha çok kişinin faydalanması sağlanabilir.

Yöredeki bireylerin sandıklarında sakladıkları iğne oyalı ürünlerin değeri ödenerek ya da bağış yo-luyla müzelere aktarımı ve sergilenmesi yetkili kişiler tarafından sağlanabilir. Böylece bu nadide ürünle-rin yaşatılması ve gün ışığına çıkması sağlanmış olur.

KAYNAKÇA

Akpınarlı, Feriha (2013). “El sanatlarında Kalite ve Pazarlama Sorunları”, Göynük El Sanatları Paneli ve Çalıştay Bildirileri, Bolu: Göynük Belediyesi Yayınları, s.199.

Akpınarlı, Feriha (1995). El Örgüsü Çorapların Teknik Desen Renk ve Kullanım Özellikleri, (Doktora Tezi), Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara, s.12.

Bozdoğan, Semra (2013). Gerede İğne Oyalarından Örnekler, Ankara: AİBÜ Bolu Halk Kültürünü Araş-tırma ve Uygulama Merkezi ve Gerede Belediyesi Ortak Yayını, s.6.

Köklü, Hülya, Özdemir, Melda, Yetim, Fatma (2008). “Gerede İğne Oyaları”, Atatürk Üniversitesi Gü-zel sanatlar Enstitüsü Dergisi, Erzurum, S:20, s.85.

Onuk, Taciser (1988). İğne Oyaları, Ankara: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.

Onuk, Taciser (2000). Osmanlı’dan Günümüze Oyalar, Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları. Onuk, Taciser (2010). İğne Oyaları, Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları.

Ortaç, Hülya Serpil (2008).”Ankara İli El Örgüsü Çoraplar ve Patikler”, Gazi Üniversitesi 1.Ulusal El

Sanatları Sempozyumu’nda Sunulmuş Bildiri, Ankara: Gazi Üniversitesi El Sanatları Araştırma ve

Uygulama Merkezi Yayınları, s.348.

Özbağı, Tevhide (1997). “Geleneksel Türk El Sanatlarımızdan Oyaların Dünü Bugünü Geleceğin So-runları”, El Sanatları Dergisi, Konya: Selçuk Üniversitesi Türk El Sanatlarını Uygulama ve Araştırma Merkezi, s. 125.

Özbağı, Tevhidevd., (2009). Anadolu Üniversitesi Halkbilim Araştırmaları Merkezi Koleksiyonundan El

SanatlarıÖrnekleri 2 Dokumalar ve Örgüler, Eskişehir: Anadolu Üniversitesi Yayınları, s.4.

http://www.cankiri.gov.tr/kurumlar/cankiri.gov.tr/valilikyayinlari/cankirielsanatlari/cankirielsanatlari. pdf.29.10.2019

(25)

Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı tarafından yayımlanan Arış, halı, düz dokuma ve işleme sanatları ile ilgili özgün, bilimsel makalelere yer veren hakemli bir uluslararası dergidir. Haziran ve Aralık olmak üze-re yılda iki sayı yayımlanır. Yayımlanacak yazıların bilimsel araştırma ölçütlerine uyması, alana bir yenilik getirmesi, başka yerde yayımlan-mamış olması şartı aranır. Bilimsel bir toplantıda sunulmuş bildiriler, yayımlanmamış olmak şartıyla kabul edilebilir.

Yazıların Değerlendirilmesi

• Arış’a gönderilen makaleler Microsoft Word ve PDF formatında olmalıdır. Makalede kullanılan görsel malzeme metnin içine eklen-melidir.

• Makalelerin son teslim tarihi Haziran sayısı için 15 Ocak, Aralık sayısı için 15 Haziran’dır.

• Arış’a gönderilen makaleler, yayın kurulunca dergi ilkelerine uy-gunluk açısından incelenir. İlkelere uygun bulunanlar, iki hakeme gönderilir. Hakem raporlarından biri olumlu, diğeri olumsuz ise üçüncü bir hakem belirlenir. Yazarlar, hakemlerin önerilerini dik-kate alırlar; fakat katılmadıkları hususlara itiraz etme hakkına sa-hiptirler.

• Yayımlanmasına karar verilen makaleler sayfa düzenlemesi yapıl-dıktan sonra pdf formatıyla yazarlara gönderilir. Yazar son okumayı yapar ve gerekli düzeltmeleri çıktı üzerinde göstererek dergiye geri gönderir.

• Yazılardaki görüşlerin, fotoğraf ve belgelerin sorumluluğu yazarla-rına aittir.

• Yayımlanan yazılar için telif ödenir ve yayın hakları Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı’na devredilmiş sayılır. Bu devir, sanal ortamda yayımlanmayı da kapsar.

• Yayımlanmayan yazılar iade edilmez. Yayın Dili

Arış’ın dili Türkiye Türkçesidir. Ancak her sayıda derginin beşte birini geçmeyecek şekilde, İngilizce yazılmış makalelere de Türkçe özetle-riyle birlikte yer verilebilir. Dergiye gönderilecek yazıların akademik dil kullanımıyla ilgili her türlü kusurdan arınmış olması gerekir. Yazım Kuralları ve Sayfa Düzeni

• Yazılar A4 boyutunda (29.7x21 cm) kâğıda, MS Word veya uyumlu programlarla yazılmalıdır. Yazı karakteri olarak Times New Roman kullanılmalıdır. Yazılar 12 punto ve 1.5 satır aralığıyla yazılmalı ve sayfalar numaralandırılmalıdır. Yazıların uzunluğu 5000 sözcüğü geçmemelidir. Özel fontlar kullanılmamalı, transkripsiyon işaret-leri varsa, editörlük yapılabilecek şekilde belirtilmelidir.

• Yazarın adı, soyadı koyu harflerle; unvanı, görev yaptığı kurum, haberleşme ve e-posta adresi, makalenin teslim tarihi ise dipnotta normal harflerle yazılmalıdır.

• Makalenin başlığı içerikle uyumlu olup koyu harflerle yazılmalı ve 10 sözcüğü geçmemelidir.

• Makalenin başında, 200 ila 300 sözcükten oluşan Türkçe ve İn-gilizce özet yer almalıdır.10 puntoyla yazılan özetlerin altında genelden özele doğru sıralanmış 5 ila 8 sözcükten oluşan anahtar kelimeler verilmelidir.

• Yazılara ait fotoğraflar yüksek çözünürlükte ve baskı kalitesine uy-gun bir şekilde gönderilmelidir.

• Metin içinde kullanılan görsel malzemeye gönderme yapılmalıdır. Gönderme yapılan yerde parantez içinde  (Fotoğraf/Çizim/Şekil 1 vb.) ve ilgili görselin sayı numarası verilmelidir.  Birden fazla gör-sele gönderme yapılacak ise ilgili numaralar tire ile ayrılarak belir-tilmelidir. (Fotoğraf 1-2 vb.)

• Başlıklar koyu harflerle yazılmalıdır. Uzun yazılarda ara başlıkların

kullanılması okuyucu açısından yararlıdır. Ana başlıkların, 1., 2., ara başlıklarınsa, 1.1., 1.2., 2.1., 2.2 şeklinde numaralandırılması tavsiye edilir. Ana ve ara başlıkların tümü (ana bölümler, kaynaklar ve ekler) koyu harflerle yazılmalıdır.

• Metin içindeki vurgulanması gereken ifadeler, “tırnak içinde” gös-terilir, eğik veya koyu karakter kullanılmaz. Hem “tırnak içinde” ve eğik veya hem koyu ve eğik yazmak gibi çifte vurgulama yapılmaz. • Doğrudan alıntılar “tırnak içinde” verilir. Alıntılar 4 satırdan fazla

olduğunda, bloklama yöntemi kullanılır. Paragraf girintileri sekme komutuyla yapılır; blok alıntılarsa iki sekme içeriden yazılır. Blok alıntılarda yazı karakterinin boyutu değiştirilmez; 12 punto ile eğik yazılır.

• Yazımda, özel durumlar dışında, TDK Yazım Kılavuzu esas alınır. Kaynak Gösterimi

• Arış dergisinde dipnot kullanımı esastır.  • Kaynaklar 10 punto ile yazılmalıdır

• Dipnot ve kaynakların yazımı konusunda, yöntem bakımından kendi içinde tutarlılık şarttır. Uzun yapıt (kitap, dergi, gazete vb.) adları eğik, kısa yapıt (makale, öykü, şiir vb.) adları ise “tırnak icin-de” yazılır.

• Dipnot örnekleri;

Kitap için: yazarın adı-soyadı, kitap adı (eğik), çevirmenin adı-so-yadı, yayınevi, basım yeri, basım tarihi, sayfa numarası.

Ernst H. Gombrich, Sanatın Öyküsü, Çev. Bedrettin Cömert, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1992, s.45.

Makale ve Kitap içinde bölüm için: yazarın adı-soyadı, “makale adı”, makalenin içinde yer aldığı yayın (eğik), editör adı-soyadı, çevirmenin adı-soyadı, yayınevi, basım yeri, basım tarihi, sayfa numarası. Ayla Ödekan, “Bezeme ve Simge Olarak Hat”, Selçuklu Çağında Ana-dolu Sanatı, İstanbul, 2002, s.346.

Aynı yayına bir kez daha referans verildiğinde, yazar soyadı, a.g.e. (eğik), sayfa numarası belirtilmelidir.

Ödekan, a.g.e., s.28.

Aynı yazarın birden fazla yayını kullanıldığında, ilk kullanımda yayın künyesi yayın ilkeleri kapsamında belirtildiği şekilde tam olarak veril-meli, daha sonraki kullanımlarda yazar soyadı, a.g.e. (eğik), basım yılı, sayfa numarası belirtilmelidir.

Oktay Aslanapa, Türk Sanatı, İstanbul, 1955, s.220.

Oktay Aslanapa, Osmanlı Devri Mimarisi, İstanbul, 2004, s.140. Aslanapa, a.g.e., 1955, s.180.

Aslanapa, a.g.e., 2004, s.120.

İnternet kaynakları: İnternetten bilimsel bir kaynak verilmek istendiğinde adres linkinin tamamı dipnota verilmeli ve linke bakılan tarihin eklenmesi gerekmektedir.

http://www.metmuseum.org/collections/search-the-collections?rp-p=20&pg=1&gallerynos=452&ft=* 26.11.2015

• Ulaşılabilir kaynaklarda ikincil kaynak kullanımından kaçınılmalı-dır.

• Yazarlara ait olmayan görsel malzemenin kaynağı (kişi, kurum, ar-şiv v.s.) görsel malzeme alt yazısında parantez içinde belirtilmelidir. • Kaynaklar metnin sonunda, yazarların soyadına göre alfabetik ola-rak aşağıdaki şekilde yazılmalı; eserin yayınevi ve makalelerin sayfa aralıkları belirtilmelidir. Atıf yapılmayan çalışmalara kaynakça kıs-mında yer verilmemelidir.

Soysaldı, Aysen (1999). “Türk Kilimlerinde Dokuma Teknikleri ve Boyama Özellikleri”, Erdem - Halı Özel Sayısı, C.10, S.30, s. 599-614. Aslanapa, Oktay (1987). Türk Halı Sanatının Bin Yılı, İstanbul: Eren

Referanslar

Benzer Belgeler

Zorunlu olan tasavvuri bilgileri kullanarak sonradan elde edilme tasavvuri bilgiler nasıl elde

In this study antecedents (cynicism, role ambiguity, role conflict and organizational justice) and consequences (job satisfaction, organizational commitment) of burnout

Tutunmuş (yapışık) gingiva (attached gingiva) - epitelyal ataşman seviyesinden dişeti ve alveolar mukoza birleşimine (MGJ) kadar uzanan kısım.. İnterdental papil - Komşu

Elde edilen sonuçlara göre; vücut kitle indeksi, vücut yağ oranı ve kütlesi, relatif bacak kuvveti ve dikey sıçrama açısından gruplar arası fark olmadığı, yaş,

Raporun yazım kurallarına uyularak, belirli bir düzen içinde yazılması gerekir...

 Two-step flow (iki aşamalı akış): ilk aşamada medyaya doğrudan açık oldukları için göreli olarak iyi haberdar olan kişiler; ikinci. aşamada medyayı daha az izleyen

 KAVRULMA SÜRESİNE BAĞIMLI OLARAK AMİNO ASİT VE REDÜKTE ŞEKER AZALIR.  UÇUCU AROMA MADDELERİNİN

Sonuç olarak kişilik profili ve örgüt kültürü alt boyutları birlikte modellendiğinde kişilik profili alt boyutlarından; dışadönüklük, yumuşak