• Sonuç bulunamadı

Başlık: KOYUN VE KEÇt BEYtNLERt"NİN ANATOMİK FARKLARı ÜZERtNDE ARAŞTIRMALARYazar(lar):ÇALIŞLAR, TayyipCilt: 6 Sayı: 3.4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001830 Yayın Tarihi: 1959 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: KOYUN VE KEÇt BEYtNLERt"NİN ANATOMİK FARKLARı ÜZERtNDE ARAŞTIRMALARYazar(lar):ÇALIŞLAR, TayyipCilt: 6 Sayı: 3.4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001830 Yayın Tarihi: 1959 PDF"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi AnatoDlİ Kürsüsü Prof. Dr. Sabn DOGUER

KOYUN VE KEÇt BEYtNLERt"NİN ANATOMİK FARKLARı ÜZERtNDE ARAŞTIRMALAR

Dr. Tayyip ÇALIŞLAR Merkezi ve muhiti .s.iI1;irsistemleri .üzerinde bugüne kadar sayısız araştırmalar yapılmıştır, ve halen yapılmaktadır. Buna ra~en sinir sistem~ gerek funksiyonlan,. gerekse innervasyon bölgeleri üzerinde münakaşlar,- araştırmalar devam etmektedir. MeselA:Dilden alınan tad hissinin meduUa oblongata'da bulunan Nuc1eus Solitarius'a N.

Glos-sopharyngicus ve.N. Facialis yolu ilegeldi~ malQm oldu~ halde, adı geçen nuc1eus'dan Tııalamus'daki tad ile ilgili Nuc1eusArcuatus'a han-gi -yollar ile ve nasıl getirildi~i henüz mu~lak durumdadır. Bu han-gibi he-nüz mahiyeti anlaşılmamış hususlar üzerinde gerek Anatomistler ge-rekse Fiziologlar müşterek olarak çalışmaktadırlar. Ve belki yakın bir gelecekte hemen hemen bütün hastalıklarda .kendinin bozukluklanm muhtelif şekillerde gösteren bu sistemin funksiyonlan ve vazifeleri ay-dınlatılmış olacaktır.

Veteriner Hekimligi sahasında sinir sistemi üzerinde çalışmalar ol-dukça muhtasar ve.azdır. Bilhassa koyun ve keçi beyinleri üzerinde Fi. siolögie yönünden oldu~ kadar Makraskopik Anatomi yönünden'de de-taylı olarak yapılmış çalışmalar mevcut deltildir.

Koyun ve keçi beyinleri birbirine benzer ve esaslı aynmlar göster-mezler (L. 2). Paul Martin (L. 7) e göre, Frontal Lab koyunlarda, ke-çilere nazaran daha iyi teşekkül eder. Koyunun Gyrus transversus ve cruciatus'u keçininkine nazaran daha kısadır. John Taylor (L. 13) e göre koyunlann epiphysis cerebri'si keçininkinden büyüktür. Literatür-lerde, beyin a~nlan üzerinde fazla bir malumata raslanamamakla bera.: ber F. Smith (L. 12) e. göre, koyunlarda ortalama beyin a~rlı~ 300 grm. olup, vücut ,a~rlı~n 1/317 ni teşkileder. Montell-Bourdell (L. 8) küçük ruminant beyinlerinin çok fazla convex oldu~u, aralannda .fazla fark bulunmadı~ı ~öyler. Ranson - Clark (L. 10) koYunlarda,

Decussatio pyramidum'u Pyramis MeduUa oblangata'yı teşkil edEmbü-tün sinir ipliklerinin iştirakiyle teşkil olundu~nu ifade eder.

(2)

ÇALIşLAR

Hayvancı olan memleketimizde büyük yer işgal edenkoyun ve ke-çinin beyinlerinin tefriki teşhisIerinin yapılabilmesi, ip uçlarının bulun-ması gerek cotnparative Anatomigerekse pratikteki önemi bakımından faide mü1ahazasilebu çalışma yapılmıştır. Çalışmada esas olarak Ellen-berger - Baum (L. 5) alınmış ve Ranson - Clark, diğer literatürlerden istifad~ edilmiştir.

Meteryal ve Metod

Bu çalİşma için onyedt keçi ve on altı koyun beyni kullanılmıştır. Parçalanmadan çıkanlmış beyinler.üzerinde KLtNGLER (L. 6) metodu tatbik edildi ve disseetiona hazır hale getirildi. Şöyleki: Beyinler % 5 lik formol mahlü1ünde iki ay bırakıldı, ve tesbit edildi, bu zaman hita-~da beyinler dört saat akan suda yıkandı ve yirmi farenhayt dere-cesine havi so~k bir yere kondu, bu sekilde beyinler..bes gün donma-

.

~.'\ .

.

ya terkedildi. Bilahare beyinlerin donması giderildikten sonra ince uç-lu pens, ince uçuç-lu pistüri, sonda, Lüp, Kompas gibi aletler kullanılarak beyinler disseke edildi.

Beyinler yukanda üade edilen teknik ile dondurulduktan sonra Substantia Grisea ve Alba gayet kolay ve temiz olarak aynlabildilPn-den disseetion kolaylıkla yapıldı.

MOŞAHEDELER

Keçi ve koyun beyinlerine dorsaldan bakıldı~da; koyun beyni bulbus olfaetorius'a do~ bir sivrilme arzeder, halbuki keçi beyninin nasal ucu daha küttür. Bu durum hemen hemen bütün keçi ırklannda görülür. Koyunlarda beynin lateralinde insula'ya isabet eden kısım çu-kurdur. Ve Fissura transversa eerebri, keçilerininkine nazaran daha geniş ve cerebrum ile eerebelum arasında büyük bir aralık görülür, bu durum koyun beynini oecipital lobunun keçilerinkine nazaran daha kı-sa oluşundan ileri gelir ki, eerebrum cerebellum'un üzerine taşmaz.

Keçilerde, suleiler koyunlara nazaran çok fazla derin, dolayısiyle gyruslar gayet belirgindir.

Ventral yüzden tetkikinde : Lobus pirtlormis keçide, bir tÜIDsek gibi olup eaudal'e do~ru hemen hemen aynı genişlikte devam eder. Ko-yunda düz yuvarla~a yakın ve basıktır. Pons, yüksek ve belirgin oldu~ halde eorpus trapezoides alçaktır. Koyunda ise, Pons ile eorpus trape-zoideus aynı hizada (yüksektikte) dir. Tubereulum fascial'e koyunda daha belirgindir. Lobus pirtlorimis'in eaudal nihayetı (stria olfaetoria intermedia) pedineuli cerebri arasındaki sulcus lateralis mesencephali . keçilerde daha geniştir. Gyrus sagittalis lobipiriformis koyunda bariz

(3)

BEYİNLERİN ANATOMİK FARKLARI

olmasına ragmen keçide belirgindir. Bu sebepten k.~ide, lobus pirifor-mis'in caudal kısmı iki portion halinde görülür. Sulcus sagittalis, lobi piriformis koyunda hiç yoktur. Keçide mevcut oldugundan lobus piri-formis'in caudal nihayet medial ve lateralolmak üzere iki kısma aynl-mıştır. Lobus piriformis'in ventral yüzünün tetkikinde: Gyrus lunaris koyunda yoktur, aynı zamanda gyrus ambiens medialis ve lateralisde görülmez. Halbuki keçide bu üç gyrus tefrik edilebilir. Ş. 1) .

.

Şekil : i A - Koyun beyni: B - Keçi beyni: 1 - Gyrus Lunaris: 2 - Gyru's Ambi.

ens: 3 - Gyrus Ambiens laterulis: 4 - BuIbul Olfaeiorius

Fossa interpedi'cularis koyunda daha barizdir. Tractus Pedicularis transversus keçide hiç görülmernesine ragmen koyun da daima görüle-bilir. Koyunlarda, Tractus opticus'ların caudalinde ve yapışık olarak ince bir beyin şeridi görüldü~ halde keçilerde % 30 nisbetinde bulu-nur ve bu beyin şeridi hakkında herhangi bir bilgiye tesadüf edilme-miş olup, kanaatirnce tractus opticus'a bag-ıı görme ile ilgili beyin te-şekküldür.

Keçilerde, sulciler fasılasız olarak devam ettig-i halde koyunlarda . ana (esas) sulcilerin etrafında tali bir çok küçük sulciler mevcuttur.

Lobus parietalis lobus Frantalis'ler arasında hiçbir fark olmaması-na ragmen, koyunlarda lobus temporalis ve occipitalis keçilere

(4)

naza-- uyiu-ufi

ÇALIŞLAR

iןii.•.•• 0iןii)nu... ,•••••.•

-~ daha fı:ı.zlaconvextir. Bulbı,ıs olfactorius'lar koyunda dorsalden ba-ldı~da, hemen hemen' görülniedigi halde, keçilerde cerebrum'un cundan taşar (Ş. 4).

Şekil : 2 A _ Koyun beyni: B - Keçi beyni: ı - İnsulcr: 2 - Fiss.

LaterCllis (Sylviil

Koyun ve keçi beyinlerinin sulcuslannın tetkikinde görülen degi-şiklikler şöylece sıralanabilir:

Fissura lateralis: keçileroe derin olup koyunlarda fark edilmiyecek derecededir.

Sulcus praesylvius: dorsalden beyine bakılınca keçide dorsa! uç görülür,' koyunda görülmez.

Fissura transversa: keçilere polusmarginalis'in belirginligi nisbe-tinde, bu fissurada belirgindir, koyunda ise az belirgindir.

Fissura suprasylvius: Bunun Pr~cessus dorsalis'i koyunda sulcus transversus ile bir.leşir. Keçide ise böyle bir iştirak görülmemiştir.

Sulcus Longitudinalis cerebri: Koyunlarda caudal 1/3 ü geniş ke-çilerde olmayan caudal'e do'gru seyreden hemen hemen bu sulcus'un

(5)

BEYİNLERİN ANATOMİK FARKLARı

Şekil : 3 A - Ko,!un be!ni: B - Keçi beyni: i - Fissusa trcmsversa eerebri: 2

Vennis: 3 - Gyrus CenlraIis crcmialis

Fissura entomarginalis: keçide derindir.

Fissura marginalis keçilerde düz oldu~ halde koyunlarda kavis lidir.

Sulcus ectosylvius: Keçilerde koyuna nazaran daha belirgindir Koyunlarda fissura lateralis ile birleşti~ halde ( insulanın caudalinde keçide bu birleşme görülmez.

Sulcus diagonalis: Koyunda gayet iyi tefrik edilir ve fissura la ralis ile fissura ectosylvius cranialis arasında, insula'nın kemen crani al'inde ol~p insula ile birleşir. Keçide, sulcus later8.Iis'in nasal ramus' unun cranial ucunda nasodorsal ve nasale giden 1 cm. uzunlugund sı~ bir oluk halindedir.

Sulcus ectomarginalis: Koyunda fissura longitiundalis cerebrinin caudal yanmının lateralinde ectomarginalis denen olugun yan tarafın da yer alır. Keçide cranial ucu fissura longitudinalis cerebriye dogru takriben 1/2 cm. uzunlugunda bir oluk ile irtibat temin eder, halbuki kC!yunda bu tarnsversal oluk mevcut degildir. (Şekil: 1,4)

(6)

baş-ÇALIşLAR

lar, vertical kısa bir oluk tarafından fasılaya u~ratılır. Koyunda bu fa-sılaya u~rama keçide bahsedilen yerin önünde, koyunda ise caudalinde-~ir. Sulcus calloso narginalis'in cranial'indeki parçası" sulcus entoge-nualis, caudale'kalan kısım ve sulcus splenialisdir. Her iki türde de sul. cus genualis müstakildir. (Şekil: 5).

Şekil: 4 A _ Koyun beyni: B - Keçi beyni: i - Bulbus ollCletorius 2 - Sulcas

cracicdas

Sulcus ectogenualis, geniocorparis collosinin cranialinde birinci ;sulcus olup koyunda yoktur.

Sulcus entosplenialis keçilerde koyunlara nazaran daha barizdir .

Gyrus - Sylvius nasalis: Keçide koyuna n,azaran fazla belirgin. olup fissura lateralis'in nasal yarımının dorsal'inde bulunur.

Gyı;us ectosylvius: Bilindi~ gibi üç parçası mevcuttur,

" Cranial, medii, ve caudalis'i ihtiva eder, keçilerde üç parçasıda bariz olup koyunlarda tefrik etmek zordur.

Keçilerde bir dereceye kadar kabul edilebilecek, gyrus ectosylvius cranialis ile caudalis'in birleşti~i yerdir. Bu koyunda fark edilememiş-tir.

(7)

or-BEYİNLERİN ANATOMİK FARKLARI

tasından başlar ve ventral'e do~ru iner ve gyrus -ectosylviuscaudalis ile birleşir az sonra ondan aynlır ve ventral'e do~ru seyreden ve ikiye ay-nlır. KoYUnda .durum daha farklıdır. Bu gyrus transversusdan başlar, fasılasızca Hssura transversaya kadar uzanır.

Gyrus sigmoideus: Keçide öncekinin devamı olup 1/2 cm. kadar-dır. Koytinda dikdörtgen şeklindedir.

Gyrus centralis cranialis ve caudalis her iki beyinde de mevcuttur. Fakat bu iki gyrus arasındaki aralık keçilerde çok geniştir. (Şekil: 3). Di~er gyruslar arasında kayda de~er fark görülmemiştir.

CEREBELLUM:

Cerebellum'un a~rlığı bütün beyin a~rlı~nın koYUnve keçide 1/3' ü kadardır. (L. 3).

Cerebellum'a dorsal'den bakılınca: Sulcus paramedianus'un ke-çiye nazaran koyunda çok dar oldu~ görülür. Bu sebepten lobi latera~

i

lis. cerebeIli koyunda vermis ile dorsalde birleşmiş gibidir. Lobi latera""i!

Şekil: 5 A - Koyun beyninin sergittal kesicliB - Keçi beyninin scrgittal kesicli i _

(8)

ÇALIŞLAR

s cerebelli, ve pararaf1occus'lar keçide, lobi lateralis cerebelliden tama-iyle ayrı olarak fark edilir, koyunda ise bu ayrılık görülmez, vermis'. cranial kısmı keçide kesin oldu~ halde koyunda yuvarlaktır. Tuber, ermis, keçide, median hattın sa~ tarafında, koyunda sol tarafına

do~-çıkıntı yapar (Şekil: 3). Vermis'in caudal pörtionu fossa rhombo-ea'ya koyunda bir dik sütun hallııde indi~ halde keçide kavis yapmış. ır. Lobus parafloccolus'lann lateral yüzlerinde parmakla basılmış

gi-i bgi-ir gi-impressgi-ion vardır, bu durum keçgi-ilerde mevcuttur. Lobus cunei. omis ve medialis ki bunlar beraberce paraflocculus'u teşkil ederler, ke-ide ayrı ayrı iki parça halinde tefrik edilirler, koyunda bu durum gö-ülmez. Keçide cerebellumda mevcut loblar gayet iyi tefrik edilirler.

obi - laterelis - cerebelli toplu bir manzara gösterdi~ halde keçide bir ok kısırnlara ayrılmıştır. Lingula ile nodulus koyunda, birbirine çok ayındır, halbuki keçide büyük aralık mevcuttur. Yani inci su ra fastigii eniştir (Şekil: 5).

CEREBRUM.

Cerebrum'un dorsaL, letaral ve ventrl:\-lden olan umumi

görfuıüsle-,";>:,

! {!

eki! : 6 A - Koyun: B - Keçi beyinlerinin quorporCl quııdrigeminCl hizıısmdClD Y~

Imış horizonlal kesitleri: i - Nuc:leus Lenliformis: Z - Cııpul Nuclei CCludcıti:3

(9)

BEYİNLERİN ANATOMİK FARKLARı

rinin gösterdiklen de~işiklikler başlangıçta izah edilmiştir. Şimdide rebrumların esas yapılanndaki bazı degişik1ik1eri izah edece~. Cera rum'lardan corpus collosumlar ayrılınca: koyunlarda 11lp ile radiost onis corcoris allosi belli olur, keçilerde ise fark edilmez. Qorpora q adrigemina da. CollicWus nasalis koyunda keçiye nazaran biraz dah büyüktür. Dorsalden bakılınca, keçide colliculus caudalis caudale do ro daha fazla çıkıntı yaptı~ fark edilir. Koyun'da her iki colliculus a ın hizada oldu~ halde keçide cranial colliculus caudale nazaran dah yüksektir.

Cornu ammonis : Ölçü itibariyle eşit iki beyin alımrsa ve en geni yerinden cornu ammonis'in genişlikleri ölçüldü~ taktirde keçinin co nu ammonisinin daha geniş oldu~ görülür. Keçide Hyphocampal di gitation fark edildi~ halde koyunda fark edilmez. Cornu . ammonisi dorsal ucunun ventral yüzünde longitudinal olarak bir sulcus vardı ve bu uç geniştir bu durum keçide olup, koyunda zikredilen sulcus 01 madı~ gibi bu uçta dardır.

THALAMUS: Her iki türde de aynıdır, yalnız colliculus nasalis tabanından horizontal yapılan bir kesitte: Keçide, (Nucleus lentifor mis büyük ve capsula interna daha geniş olarak edilebilir. (Şekil: 6 Nuclaus caudatus'a yapılan sagittal bir kesitte ve medial yüzden bala lınca :Ventriculus lateralisin pars nasalisnin' cranial tavanı koyund ,convexite gösterdi~ halde keçide bu duvar düzdür.

Hemispherler birbirinden ayrılınca, recessus infra pineale koyun larda çukur oldu~ halde keçide düzdür ve velum medüllare nasal

nin cranialinde 3 adet dürürn gösterir. Corpus ,pineale koyunda mer cimek tanesi ve keçide dan tanesi büyüklü~dedir. Medülla oblonga ta: Fissura mediana ventralis keçide koyuna nazaran daha belirgindir Funinculus gracilis ve cuneatus keçide hiç fark edilmez, koyunda 'Çok barizdir.

Ventricl;l1us quartus:

Fossa Rhomboidea koyun'da adeta üstü açık bir dikdöi'tgen prizma sı şeklindedir. Keçide, bu prizmanın caudal kısmı sivrilme gösterir Koyunda, obex medulla oblogatanın seviyesine erişti~ halde keçid çok alçak kalır. Calamus scriptorius koyunda, hakiki uç manzarası a eder. Keçide bu eaudal uç sivri de~ldir, Collieulus faseialis koyund emmentia medialis uzerinde bariz olarak görülür, keçide tesbit edilm miştir.

Corpus trapezoides : Her iki tür arasında fark olmamakla bera-berkeçide; pons ile bunun arasında üçgen tarzında küçük bir saha vardır. Bu koyunda, çok daha fazla belirgindir.

(10)

ÇALIŞLAR

İnsula: Koyunda keçiye nazaran çok daha büyüktür. Ve keçinin in-ulamn caudal kısmında dorsalden başlayıp ventrale kadar devam

e-en bir sulcus mevcuttur. (Şekil: 1).

Septum pellicudum: % 30 nisbetinde koyunlarda iki yaprak birbi-, inden ayrılır. Halbuki keçide aynımak imkansızdır.

ÖZET:

1 - Keçi beyinlerinin sulcuslanmn çok derin, gyruslan gayet ba--izdir. Halbuki koyun beyinlerinde sulciler az derin olup gyruslar keçi eyinlerindeki kadar bariz de~ldir.

2 - Keçi beyinlerinde, colliculus. nasalis colliculus caudalisden da-a yüksek olup koyundda-a da-aynı seviyededirIer. (Şekil: 5).

4 - K~çide Nucleus Lentiformis daha belirgiridir.

4 - Tuber vermis koyunlarda median hattın sol taraıında, keçi.-erde sag- taraftadır. (Şeı.ru: 3).

5 - Koyunlarda, corpus pineale mercimek büyüklüg-ünde oldug-u alde keçilerde dan tanesi kadardır. (Şekil: 5).

6 - İnsula, koyunda keçiye nazaran daha büyüktür. (Şekli: 2). 7 - Koyunlarda trac~us opticus'un caudal'inde ince bir beyin şe--'di mevcuttur, bu şerit keçilerde % 30 nisbetinde görülür.

8 - Keçi beyinlerinin lobus parafiocculuslan üzerinde parmakla asılmış gibi bir impression oldug-u halde koyunlarda mevcut de~ldir._

ACKNOWLEDGMENTS

i am gratful to Dr. Thomas jenkins, of the department of veteri--ary Anatomy, for his helps in finding out the brains, to Dr. Lois Cal-onn, the head of the department of Anatomy in M.S.U. to permit me o take pictures for this paper.

In addittion i wish to acknowledge. Dr. Abdulbaki, From Egypt, r. Madan Baradwaj From İndia whose Cooperation and helpful

in-rest made it is possible to finish this paper. SUMMARY

The differences between goat's brain and Sheep's brain With par-icular with reference to morphologique wiewpoint. The brain used for his study were prepared and dissected according to Klingler's method

L. 6).

For this purpose seventeen of goat's brain and Sixteen sheep's bra-n were used abra-nd compared Wİth each othere.

(11)

BEYİNLERİN ANATOMİK FARKLARı

As far as everybody knowes; There are many differences amon the structures of the domesticated animals. Though sheep and go

are in the same group, it is evidence that there must be some düf rences between their brains. Here; this study was made to find o what the constante, differences there are between sheep's brain and g at's brain. Therefor; The results given on this subject can help th study of the gross anatomy and food inspection.

Some spesific differences between the brains of these two speci were noted:

1 - The fissures on goat's brain are deeper than sheep's and th gyrus on goat's brain are slithly eminence than sheep's.

2 - In goat's brain; the nasal colliculus of corpora quoadrig 'mina is higher than the caudal colliculus. Whereas in sheep's br . -both of them is on the same level (Figure: 5).

3 - Nucleus lentiformis in goat's brain is the most eminence tha ;shep's.

4 - İnsula, in sheep's brain more eminence than goat's (Figure 5 - Tuber vermis in sheep's brain is located on the left side o .the middle line. Whereas in goat's brain that is on the right side (F

gure: 3).

5 - The pineal body in sheep's brain is always at's (Figure: 5).

6 - In the sheep's brain there is a very thin prominence pa .of the brain along the optic tract on the both side caudally to the o tic tract. Whereas this case in goat's brain can be seen therty per cen it is not possible to see on all goat's brains.

7 - There is a fossa like adigitale impession on the paraf10ccula lobe on goat's brain; .this case can not b eseen on sheep's brain.

LiTERATtia - Amoroso. E. C. F. R. Bell. and H. Rosenberg.

The loeolisalion of respiratory regions'in the rhombenoephalon of the shee BiO! SeL 139 (894L. 1951.

'2 - Chauveau A. Traile anatomie Comparee des animaux domeslique Paris. 189

'3 - Chauveau. A. and Arloing S. The Comparalive Anatomie of the domestieate animals. J. and A. Churehill London, 1891.

4 - Doğuer Sabri. Eveil hayvanların komparativ sistematik anatomisi (NeUrOl0giel eilt lll. Ankara Universitesi Basım evi. 1953.

5 - Ellenberger und Baum Vergleiehenden anatomie der haustiere Verlag paul pd rey BERLIN 1943.

(12)

Ç~R

6 - Hermann Meyer Macroscopic Brain Dissection in Veterinary Anatomy. the A-merican journal ol vet. researche. jan. 1954 Vol. xv No 54, P. 143-146.

7 Martin F. Und Schauder W. Lehrbuch der Hausliers. Bond ii

ı.

Stutgart. 1938. 8 Montane et BourdelIe E. • Ana;omie regionale des animaux domestique.

Lıb-rairee. J. B. Vai:JIier et fils. Paris. 1917.

9 - Netter, H. Nervous system Volum 1. color Engravings by Embassy photo Eng-raving CO. inç. New york. N. Y. 1958.

LO - Ranson W. and clark L. The anatomy of the Nervous System W. B. Sowıders company philadelphia and London. 1957.

i i - Sisson S. and grosman J. D .• the anatomy of domesUc animals W. B. Saunders co. philadelphia, 1948.

12 - Smith. F. Amanual of Veterinary physiology 478. Alex _ chicago. 1912. 13 - Taylor jolm. Regional and applied Anatomy of the domesUc animals. part one.

oliver and Boyd London 39 A. Welbeck 'Street. W. i. 1955.

14 - Zimmerl U. Tratta to Dr. Anatomia Veterinaria Dotlor Fancescovollar dı Milano. 1930.

Şekil

Şekil : i A - Koyun beyni: B - Keçi beyni: 1 - Gyrus Lunaris: 2 - Gyru's Ambi.
Şekil : 2 A _ Koyun beyni: B - Keçi beyni: ı - İnsulcr: 2 - Fiss.
Şekil : 3 A - Ko,!un be!ni: B - Keçi beyni: i - Fissusa trcmsversa eerebri: 2

Referanslar

Benzer Belgeler

Parazitin ilk tespit edildiği ay olan Haziran 1997'de en- feksiyon oranı %66.6 ve bir balıkta rastlanılan parazit sa- yısının da 1-3 arasında değiştiği tespit edilmiştir..

Sonuç olarak, Merinos kuzu konsantre yemlerine kurutulmuş rumen içeriği ka- tılmasının özellikle denemenin sonunda kan se- rum u protein (% 10 KRI içeren grupta, p<0.05) ve

Adiponektin düzeyi subklinik Cushing sendromlu hastalarda hiçbir parametre ile ilişkili saptanmazken, fonksiyonel olmayan adrenal insidentaloma grubunda vücut yağ yüzdesi

Gebeler ve kontrol grubu arasında sağ kulakta 1000Hz ve üzeri frekanslarda hava yolu işitme eşik değerleri ile saf ses ortalaması (SSO) değerleri arasında istatiksel

Doğumda SGA olmak ve postnatal hızlı büyüme yakalaması, insülin direnci görülme riskini arttıran en önemli nedenlerdendir (30).Çalışmamızda, beklendiği üzere doğum

Gezginin salkım içerisindeki müşterilerden sadece bir tanesine uğradığı problem Seçici Genelleştirilmiş Gezgin Satıcı Problemi (SGGSP), salkım içerisindeki

-Otozomal resesif bir hastalık açısından tasıyıcı olan anne babadan hasta çocuk doğma riski %25 ise, hasta bir çocuktan sonra bu riskin sonraki doğacak üç çocuk için

Our case had hiccups arising in an adolescent with the attention deficit and hyperactivity disorder (ADHD) and conduct disorder (CD) after adding aripiprazole treatment