i f
haber
Nisan 1973. İstanbul Şişli'de Mehmet Barlas'ın evi. Bir dost meclisi var. Ünlü romancı Kemal Tahir, İsmail Cem, Ali Sirmen ve eşleri. Bir de Mete Tunçay. Söz Kemal Tahir'in Kurt Kanunu'na gelir. Romanın kahramanı, İttihatçıların ünlü İaşe Nazırı Kara Kemal tartışılır. Mete Tunçay, Kemal Tahir'i eleştirir: Bir İttihatçı'ya romanınızda nasıl olup da Marksist analizler yaptırdınız? Çok üzülen Kemal Tahir erken ayrılır ve aynı gece ölür. Şimdi Halit Refiğ bir iddia attıyor ortaya: Kemal Tahir'in ölümünden kendisini sorumlu tutuyor. Çünkü o gece Mehmet Barlas'ın evine gitmesi için ünlü romancıyı kendisi ikna etmiş.
Biz de o geceyi soruşturduk, sanık ve tanıklara sorduk!
■ Gülden AYDIN
+
HAUT REFIG MI
METE TUNCAY MI
KANSER Mİ?
emal
Tahir’i kim öldürdü
S A N I K L A R
HALIT REFIG
T A N I K L A R
MEHMET BARLAS
Vicdan azabı çekiyorum Refiğ'den izin mi alacak?
Kemal Tahir, Mehmet Barlas'ın bir
davetinden söz açtı. “ Soldaki
Bölünmeler"
kitabının yazarı Mete Tunçay'ın da davetli olduğunu, onu görmek istemediğini söyledi. Ben, o kitabı Çetin Yetkin'in yazdığım, Mete Tunçay'ın kitabının ise "Türkiye'de Sol Akımlar" olduğunu anlattım. Mete Tunçay'ın kimliğini tam bilmiyordu. "Öyleyse ben Mehmet Barlas'ın davetine gideyim" dedi. Barlas'a telefon etti. "Ben adamları karıştırmışım, geliyorum arkadaş" diye haber
verdi. Daha sonra öğrendiğime göre Mehmet Barlas'a gittiği gece, Mete Tunçay'ın konuşmalarmdan rahatsızlık duymuş. Eşi Semiha Hanım ile erken ayrılmışlar. Eve vardıklarında giriş katındaki
komşularına sığınmışlar. Kemal Tahir'in kalp krizinden öldüğü teşhis edilmiş. Onu Mehmet Barlas’ın evine gitmesi için teşvik etmekle çok mu yanlış yapmıştım? Ömür boyu karşıhğmı veremeyeceğimiz acı vicdani sorularla yaşıyoruz.
(Gerçeğin Değişkenliği/Kemal Tahir adlı yeni kitabından)
METE TU N ÇA Y
Tahiri tarikatının müridleri
O gece Kara Kemal'i tartıştık. Kemal Tahir kitabında, İttihatçı Kara Kemal'e, Marksist analizler yaptırmıştı. Kemal Tahirciler'in tarikati vardır. Tahiriler derim ben. Hilmi Yavuz, Bülent Ecevit, Halit Refiğ gibi...
Bunlar Kemal Tahir'in fantezilerini hakikat olarak kabul ederlerdi. O zaman duymuştum beni Çetin Yetkin'le karıştırdığını. Ama Halit Refiğ’in adı geçmemişti. Zaten
Kemal Tahir'le önceden tanışırdık. Hatta Ankara'da bir gün el sıkışırken bana, "Atatürk'ün İngiliz casusu olduğunu biliyor musun?" demişti. Böyle fanteziler yapardı. O geceki tartışmanın gereksiz olduğunu
düşünmüyorum, Kemal Tahir öyle bir devletçi kesilmişti ki MHP’li gibiydi. İyi ama devlet sizi 12 sene hapiste yatırdı, deyince "hayır kızmıyorum" demişti.
Halit Refiğ, Kemal Tahir’in ölümünden kendisini sorumlu tutarak hem işi biraz abartıyor hem de olayı yanlış hatırlıyor. Birincisi, Kemaİ Tahir, ölümünden beş yıl önce akciğer kanserinden ameliyat olmuştu. En fazla 5-6 yıl
yaşabileceği söylenmişti. O malum gece, Mete Tunçay'a sinirlendiği için değil, ölümcül bir hastalığın son dönemini yaşadığı için öldü. İkincisi, Kemal Tahir, ziyarete gideceği evlerin iznini ne Halit Refiğ'den ne de başkasından alırdı..
Kemal Tahir'i, babam Cemil Sait Barlas'ın arkadaşı olarak çocukluğumda tanıdım. Halid Refiğ'e Mete Tuncay hakkında danışmış olabilir. Ama "Mehmet Barlas'ın evine gideyim mi gitmeyeyim mi?" diye damşmış olmasını ancak Halit Refiğ hayal edebilir. Kemal Tahir gibi 10 yılı aşkın hapiste yatmış ama ülkesine küsmemiş bir insanın bir gecelik tartışma sonucu öleceğini
düşünmek, ancak filmcilerin aklına gelir.
ALI SİRM EN
Refiğ'in ilginç fikri
O gece Mete Tunçay, Kemal Tahir’e yanlış tarih tezleri ürettiğini, kitaplarının olsa olsa erotik değeri olduğunu söyledi. Kemal Tahir'e tarih tezi hazırlamayı yasaklamak gerektiğini söyleyince biz de ona "Sen 12 Martçı mısın?" dedik. Kemal, pencere önünde
oturuyordu. Bir ara sırtını şöyle bir yaptı. "Soğuk mu geliyor?" diye Mehmet Barlas koştu. Çok iyi ev sahibidir. Kemal Tahir, "Yok" dedi.
Belki kalp krizi geçiriyordu. Yemekte içli köfte, lahmacun vardı. Kemal Tahir erken kalktı. Hepimiz asansörün yanında dizilmiş onu geçiriyorduk. Ama ölümünün Mete Tunçay'la tartışmasından kaynaklandığını sanmıyorum. Halit Refiğ'in öyle ilginç fikirleri vardır ki bende zaman zaman gülümseme uyandırır. Beni mazur görsün. Bu yazısı da böyle oldu. Bu yüzden ’Alarefiğdir’!
İSMAİL CEM
Sempatizan Bakan
O gecenin tanıklarından bugünün Dışişleri Bakanı İsmail Ceme, yoğun diplomasi trafiği nedeniyle bir türlü ulaşamadık. Ama bazı bilgiler öğrendik. İsmail Cem, o dönemlerde Kemal Tahir’in bir hayranıymış.
Hatta onun Asya Tipi Üretim Tarzı'na yakın teorilerinden öyle etkilenmiş ki, daha sonra yazdığı "Az Gelişmişlik Sürecinde Türkiye" kitabındaki tezleri bu etkiye bağlamak mümkünmüş...