• Sonuç bulunamadı

21.yüzyıl başında tepme keçe ürünlerinin geleneksel ve çağdaş tasarımlar açısından incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "21.yüzyıl başında tepme keçe ürünlerinin geleneksel ve çağdaş tasarımlar açısından incelenmesi"

Copied!
279
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

EL SANATLARI EĞĠTĠMĠ ANA BĠLĠM DALI

GELENEKSEL TÜRK EL SANATLARI EĞĠTĠMĠ BĠLĠM DALI

21. YÜZYIL BAġINDA TEPME KEÇE ÜRÜNLERĠNĠN

GELENEKSEL VE ÇAĞDAġ TASARIMLAR AÇISINDAN

ĠNCELENMESĠ

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

Hazırlayan

Özge ILGIN

Ankara Nisan, 2011

(2)

21. YÜZYIL BAġINDA TEPME KEÇE ÜRÜNLERĠNĠN

GELENEKSEL VE ÇAĞDAġ TASARIMLAR AÇISINDAN

ĠNCELENMESĠ

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

Hazırlayan

Özge ILGIN

DanıĢman: Doç. Aysen SOYSALDI

Ankara Nisan, 2011

(3)

JÜRĠ VE ENSTĠTÜ ONAY SAYFASI ÖRNEĞĠ

Özge ILGIN‟ın 21. Yüzyıl BaĢında Tepme Keçe Ürünlerinin Geleneksel Ve ÇağdaĢ Tasarımları Açısından Ġncelenmesi baĢlıklı tezi ... tarihinde, jürimiz tarafından Geleneksel Türk El Sanatları Anabilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiĢtir.

Adı Soyadı Ġmza Üye (Tez DanıĢmanı): Doç. Aysen SOYSALDI ...

Üye : Prof. Dr. Vildan ÇETĠNTAġ ...

(4)

Bu araĢtırma, “21.Yüzyıl BaĢında Tepme Keçe Ürünlerinin Geleneksel Ve ÇağdaĢ Tasarımlar Açısından Ġncelenmesi” ni ortaya koymak amacıyla yapılmıĢtır.

Tepme keçe zanaatkârları ve tasarımcıların keçecilik mesleği ve keçe sanatı hakkındaki görüĢlerini tespit etmek ve seçilen ürünlerin incelenmesi üzerine yapılan bu araĢtırmada, tepme keçe sanatının tarihi ve kültürünün tanıtılıp yaĢatılmasına katkıda bulunmak ve bu alanda ileride yapılacak çalıĢmalar için yararlı bir kaynak oluĢturmak amaçlanmıĢtır.

AraĢtırmanın her aĢamasında değerli görüĢ ve katkılarıyla sonsuz desteğini esirgemeyen danıĢman hocam Sayın Doç. Aysen SOYSALDI‟ya, Tepme keçe sanatı hakkındaki tecrübe ve bilgileriyle Tire‟li keçe zanaatkârlarından amcam Hulki GÜRER, zanaatkâr Arif CÖN, Ahmet ZĠNCĠRCĠOĞLU, Ġlyas YEġĠLBAL ve Mustafa SAMAN‟a, keçe tasarımcılarından ablam Hülya ILGIN, tasarımcı Hümeyra KUTBAY, Nüket EĞERCĠ, Banu AKKUZU ve YaĢar Cengiz ÇINAR‟a Ģükranlarımı sunar, teĢekkürü bir borç bilirim.

(5)

ÖZET

21. YÜZYIL BAġINDA TEPME KEÇE ÜRÜNLERĠNĠN GELENEKSEL VE ÇAĞDAġ TASARIMLAR AÇISINDAN

ĠNCELENMESĠ ILGIN, Özge

Yüksek Lisans, Geleneksel Türk El Sanatları Anabilim Dalı Tez DanıĢmanı: Doç. Aysen SOYSALDI

Ocak-2011, 261 sayfa

AraĢtırmada, Tepme keçe sanatının geçmiĢten günümüze geliĢimi ele alınmıĢtır. Ġzmir ilçesi Tire‟de keçecilik mesleğini sürdüren 5 zanaatkâr ve Ankara il merkezinde ulaĢabilen 5 tasarımcıya uygulanan 27 soruluk görüĢme formu ve 100 adet belgelenen ürün bilgi formu doğrultusunda elde edilen sonuçlara göre;

AraĢtırmada zanaatkârlar baba ve dedelerinden kalan aile geleneğiyle genç yaĢlarda, tasarımcılar ise çeĢitli illerde öne çıkan ustalardan tepme keçe sanatını öğrenmiĢlerdir. Zanaatkârlar ürünlerinde geleneksel, tasarımcılar ise geleneksel ve çağdaĢ motifler kullanmaktadır. Zanaatkârlar koyun kuzu yünü kullanmakta, sentetik ve asit boyalar kullanarak yünleri boyamakta, basit araçlarla makine gücüyle tepme keçe ürünler elde etmektedir. Tasarımcılar ise koyun kuzu yünü ile birlikte Yeni Zelanda yünü kullanarak yünleri boyatmakta, basit araçlarla insan gücüyle tepme keçe ürünler elde etmektedir. Zanaatkârlar günümüzde en çok yaygı, yolluk, paspas ve hayvan keçesi, azalan değerlerle minder, kepenek ve seccade üretmekte, tasarımcılar en çok pano, Ģal, çanta ve takı, azalan değerlerle yaygı, paspas, yolluk, giysi, yastık, terlik, çarık, patik ve Ģapka üretmektedir. Zanaatkârlar ürünlerinde en çok bitkisel ve geometrik, azalan değerlerle figürlü, sembolik, nesneli ve yazılı bezeme konularını, tasarımcılar ise çoğunlukla bitkisel, azalan değerlerle figürlü, geometrik ve doğadan stilize, nesneli ve sembolik bezeme konularını iĢlemiĢlerdir.

AraĢtırma sonunda, tespit edilen sorunlara dayalı olarak araĢtırmacı tarafından ortaya konulan önerilere yer verilmektedir.

(6)

In this study, development of kicking felt art from past to present is considered. According to the results obtained from questionnaire forms consist of 27 questions applied to five craftsmen who pursue felt profession in Ġzmir, Tire and five designers in Ankara, and documented 100 product information forms;

While craftsmen learned kicking felt art from their father and grandfather as a family tradition, designers learned from prominent artisans in several cities. Craftsmen use traditional patterns in their products. On the other hand designers use modern pattern beside traditional ones. Craftsmen use sheep lamp wools, paint wools using mostly synthetic colors, and obtain kicking felt products by simple tools and machine power. Designers use New Zealand wools together with sheep lamb wools, and obtain kicking felt products by simple tools and human power. While craftsmen produce mostly ground cloth, hall rug, door mat and animal felt, and in diminishing values, cushion, shepherd‟s felt cloak and prayer rug, designers produce mostly board, shawl, bag and ornaments, and in diminishing values, ground cloth, door mat, hall rug, clothes, pillow, slipper, sandal, bootee and hat. Craftsmen mostly use vegetable and geometrical, and in diminishing values, figured, symbolic, objected and written decorations subjects in their products. Designers mostly use vegetable, and in diminishing values, figured, geometrical and stylized from the nature, objected and symbolic decorations subjects.

At the end of the study, suggestions revealed by the researcher based on the determined issues are given.

(7)

ĠÇĠNDEKĠLER

JÜRĠ VE ENSTĠTÜ ONAY SAYFASI ÖRNEĞĠ ... i

ÖNSÖZ ... ii

ABSTRACT ... iv

TABLOLAR LĠSTESĠ ... viii

ÇĠZĠMLER LĠSTESĠ ... xi

FOTOĞRAFLAR LĠSTESĠ ... xii

BÖLÜM I ... 1 1.GĠRĠġ ... 1 1.1.AraĢtırmanın Problemi ... 4 1.2.AraĢtırmanın Amacı ... 5 1.3.AraĢtırmanın Önemi ... 6 1.4.AraĢtırmanın Varsayımları ... 6 1.5.AraĢtırmanın Sınırlılıkları ... 7 1.6.Tanımlar ... 7 BÖLÜM II ... 11 2.KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 11 2.1. El Sanatları Kavramı ... 11

2.2. Tepme Keçe Sanatının Tanımı Ve Tarihçesi ... 13

2.2.1.Pazırık Kurganlarından Çıkarılan Keçeler ... 14

2.2.2.Noin-Ula Kurganlarından Çıkarılan Keçeler ... 20

2.3.Türkiye‟de Keçecilik ... 21

2.4. Tepme Keçe Ürünlerinin Kullanım Alanları ... 29

2.4.1.Keçe ÇeĢitleri ... 30

2.4.1.1.Keçe BaĢlıklar ... 33

2.4.1.2.Giysi Olarak Kullanılan Keçeler ... 35

2.4.1.3.Sanayide Kullanılan Keçeler ... 35

2.5.Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Hammadde, Boya Ve Araçlar ... 36

2.5.1.Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Hammadde ... 36

2.5.2. Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Boya ... 41

2.5.3. Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Araçlar ... 42

2.6.Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Yöntemler ... 46

(8)

2.7.1. Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Renk Özellikleri ... 50

2.7.2. Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Desen Özellikleri ... 50

2.7.3.Tepme Keçe Ürünleri Yapımında Kullanılan Motif Özellikleri ... 52

BÖLÜM III ... 54

3.YÖNTEM ... 54

3.1. AraĢtırmanın Modeli ... 54

3.2. Evren ve Örneklem ... 54

3.3. Veri Toplama Tekniği ... 54

3.4.Verilerin Analizi ... 55

BÖLÜM IV ... 56

4.BULGULAR VE YORUM ... 56

4.1. GörüĢme Formlarından Elde Edilen Bulgular Ve Yorum ... 56

4.1.1. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin KiĢisel Nitelikleri ... 56

4.1.2. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Mesleki Bilgileri ... 57

4.1.3. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Kullandıkları Temel Hammadde, Araç, Yardımcı Gereç Ve Boyalar ... 62

4.1.4. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Tepme Keçe Sanatı Ürünlerinin Kullanım Alanları, Ürün ÇeĢitliliği ve Miktarı... 65

4.1.5. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Tepme Keçe Sanatının Ekonomik, Kültürel, Sağlık ve Eğitim Boyutları Ġle Ġlgili GörüĢleri ... 68

4.1.6. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Tepme Keçe Sanatında KarĢılaĢtıkları Güçlükler ve Sanat ve Meslek Hakkındaki GörüĢ ve Önerileri... 72

4.2. Ürün Bilgi Formlarından Elde Edilen Bulgular Ve Yorum ... 74

4.2.1. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Tepme Keçe Sanatı Ürünlerinin Renk, Desen Özellikleri ... 84

4.2.2. AraĢtırmaya Katılan Bireylerin Tepme Keçe Sanatı Ürünlerinin Yapım Teknikleri ... 89

(9)

4.2.2.1. Zanaatkârların Tepme Keçe Yapım Teknikleri ... 90

4.2.2.2. Tasarımcıların Tepme Keçe Yapım Teknikleri ... 95

BÖLÜM V ... 99 5.SONUÇ VE ÖNERĠLER ... 99 5.1.Sonuç ... 99 5.2.Öneriler ... 104 EKLER ... 107 EK 1. KATALOG ... 107

EK 1.1. Tepme Keçe Zanaatkârlarının Ürün Kataloğu ... 107

EK 1.2. Tepme Keçe Tasarımcılarının Ürün Kataloğu ... 185

EK 2. GÖRÜġME FORMU ... 245

EK 3. BĠLGĠ FORMU ... 248

EK 4. KAYNAK KĠġĠ KÜNYESĠ ... 250

(10)

Tablo 3.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin mesleğe ve sanata baĢladıkları yaĢ ve meslekte çalıĢtıkları yıllara iliĢkin dağılım ... 58 Tablo 4.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin keçe sanatını nasıl öğrendiklerine iliĢkin dağılım ... 58 Tablo 5.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin sanatı seçme nedenlerine iliĢkin dağılım ... 59 Tablo 6.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin iĢ yerlerinin kuruluĢ tarihlerine iliĢkin dağılım ... 60 Tablo 7.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin iĢ yerlerinde çalıĢan iĢçi sayılarına iliĢkin dağılım ... 61 Tablo 8.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin tasarımlarında nelerden yararlandıklarına iliĢkin dağılım ... 61 Tablo 9.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin kullandıkları temel hammaddelere iliĢkin dağılım ... 62 Tablo 10.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin kullandıkları araçlara iliĢkin dağılım ... 62 Tablo 11.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin kullandıkları yardımcı gereçlere iliĢkin dağılım ... 63 Tablo 12.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin kullandıkları hammaddeyi sağladıkları yerlere iliĢkin dağılım ... 64 Tablo 13.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin kullandıkları boyalara iliĢkin dağılım ... 64 Tablo 14.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin kullandıkları yünleri boyamalarına iliĢkin dağılım ... 65 Tablo 15.Tepme Keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin günümüzde ürettikleri ürün çeĢitlerine iliĢkin dağılım ... 66

(11)

Tablo 16.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin geçmiĢte ürettikleri ürün çeĢitlerine

iliĢkin dağılım ... 67

Tablo 17.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin ürettikleri ürünleri nasıl fiyatlandırdıklarına iliĢkin dağılım ... 68

Tablo 18.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin elde ettikleri aylık ortalama gelirlerine iliĢkin dağılım ... 68

Tablo 19.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin ürettikleri ürünlerin tanıtımlarına iliĢkin dağılım ... 69

Tablo 20.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin ürettikleri ürünleri nasıl pazarladıklarına iliĢkin dağılım ... 69

Tablo 21.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin müĢteri portföyüne iliĢkin dağılım . 70 Tablo 22.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin yurtdıĢından sipariĢ alma durumlarına iliĢkin dağılım ... 70

Tablo 23.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin meslek hastalıklarına iliĢkin dağılım ... 71

Tablo 24.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin sanatlarıyla ilgili eğitim verme durumlarına iliĢkin dağılım ... 71

Tablo 25.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin sanat ve meslekleri ile ilgili karĢılaĢtıkları güçlüklere iliĢkin dağılım ... 72

Tablo 26.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin sanat ve meslek hakkındaki görüĢlerine iliĢkin dağılım ... 73

Tablo 27.Tepme keçe sanatı ile uğraĢan bireylerin bu sanatı yaĢatmak adına verdikleri önerilere iliĢkin dağılım ... 74

Tablo 28.Tepme keçe ürünlerin cinslerine iliĢkin dağılım ... 75

Tablo 29.Tepme keçe ürünlerin boyutlarına iliĢkin dağılım ... 76

Tablo 30.Tepme keçe ürünlerin kalınlık (mm) ve ağırlıklarına (gr) iliĢkin dağılım ... 79

Tablo 31.Tepme keçe ürünlerin yapımında kullanılan yardımcı gereçlere iliĢkin dağılım ... 82

Tablo 32.Tepme keçe ürünlerde kullanılan temel hammaddelere iliĢkin dağılım ... 83

Tablo 33.Tepme keçe ürünlerde kullanılan boyalara iliĢkin dağılım ... 83

Tablo 34.Tepme keçe ürünlerin zeminde ve desende kullanılan renklerine iliĢkin dağılım ... 84

(12)
(13)

ÇĠZĠMLER LĠSTESĠ

Çizim 1 Örnek 1-Çanta ... 108

Çizim 2 Örnek 2-Paspas ... 110

Çizim 3 Örnek 8-Paspas ... 117

Çizim 4 Örnek 9-Seccade ... 119

Çizim 5 Örnek 12-Minder keçesi ... 124

Çizim 6 Örnek 19-Paspas ... 132

Çizim 7 Örnek 25-Yaygı ... 141

Çizim 8 Örnek 28-Yaygı ... 145

Çizim 9 Örnek 35-Minder keçesi ... 154

Çizim 10 Örnek 36-Minder keçesi ... 156

Çizim 11 Örnek 37-Minder keçesi ... 158

Çizim 12 Örnek 38-Minder keçesi ... 160

Çizim 13 Örnek 39-Seccade ... 162

Çizim 14 Örnek 40-Minder keçesi ... 164

Çizim 15 Örnek 41-Eyer keçesi ... 166

Çizim 16 Örnek 42-Yaygı ... 168

Çizim 17 Örnek 43-Yaygı ... 170

Çizim 18 Örnek 44-Paspas ... 172

Çizim 19 Örnek 45-Minder keçesi ... 174

Çizim 20 Örnek 46-Eyer keçesi ... 176

Çizim 21 Örnek 47-Eyer keçesi ... 178

Çizim 22 Örnek 48-Eyer keçesi ... 180

(14)

parça (Tekçe,1993: 166). ... 17

Fotoğraf 4.5. Pazırık kurganından çıkarılan keçe üzerine aplike duvar örtüsünden resimsel detay ... 17

Fotoğraf 5.5. Pazırık kurganından keçe eyer örtüsü ... 18

Fotoğraf 6. 5.Pazırık kurganından çıkarılan keçe eyer örtüsünden detay ... 18

Fotoğraf 7. 5. Pazırık kurganından çıkarılan tepme keçe kuğu ... 19

Fotoğraf 8.Kadın baĢlığı ... 19

Fotoğraf 9.Noin- Ula‟da, M.Ö. 1.yüzyıla ait Hiung-nu mezarından çıkarılan üzeri hayvan mücadele sahnesi iĢlenmiĢ keçe örtü ... 20

Fotoğraf 10.Keçe üzerine suzeri iĢlenmiĢ, 19.yüzyıla tarihlenen bir seccade (BarıĢta,2001: 161). ... 22

Fotoğraf 11.Konya Mevlana Müzesi‟nden 646 envanter numaralı seccade ... 23

Fotoğraf 12.Konya Ereğli Bekdik‟ten gri beyazla ebru tekniği ile yapılmıĢ çadır tepeliği ... 23

Fotoğraf 13.Afyon Emirdağ Bademli‟den bir keçe yaygı ... 24

Fotoğraf 14.Balıkesir yöresine ait kepenek ... 24

Fotoğraf 15.Balıkesir yöresine ait keçe paspas ... 25

Fotoğraf 16.SavaĢtepe yaygı keçesi ... 25

Fotoğraf 17.SavaĢtepe yaygı keçesi ... 25

Fotoğraf 18.Keçe yapımı – Kula ... 26

Fotoğraf 19.Keçe halı –Urfa ... 27

Fotoğraf 20.Ala keçe – Sandıklı ... 31

Fotoğraf 21.At keçesi - ÖdemiĢ ... 32

Fotoğraf 22.Semer keçesi ... 32

Fotoğraf 23.Keçe sikke –Konya (Mehmet Girgiç) ... 34

Fotoğraf 24.Keçe baĢlıklar ... 34

(15)

Fotoğraf 26.Yün lifinin enine kesiti ... 38

Fotoğraf 27.Yün liflerinde pul tabakası ... 40

Fotoğraf 28.Boya kazanı ... 42

Fotoğraf 29.Kalıp ... 43

Fotoğraf 30.KalıpdeĢ ... 43

Fotoğraf 31.Makas ... 44

Fotoğraf 32.Sepki ... 44

Fotoğraf 33.Su kapları ... 44

Fotoğraf 34.Yün temizleme makinesi (Kalbur) ... 45

Fotoğraf 35.Hallaç makinesi (Tarak makinesi) ... 45

Fotoğraf 36.Tepme makinesi (Dövme makinesi) ... 45

Fotoğraf 37.Terazi ... 46

Fotoğraf 38.Yay ve tokmakla yünün atılması ... 46

Fotoğraf 39.Desen hazırlama- Tire (Hulki Gürer) ... 48

Fotoğraf 40.TaranmamıĢ yün ... 91

Fotoğraf 41.Asit (yün) boyası ... 91

Fotoğraf 42.Tepme makinesine verilmek üzere dürülmüĢ hasır ... 91

Fotoğraf 43.Zeytinyağlı sabunlu su ile hammaddenin ıslatılması ... 92

Fotoğraf 44.Hammaddenin dürülmesi ... 92

Fotoğraf 45.Hammaddenin tepme makinesine verilmesi ... 93

Fotoğraf 46.Hasırın açılması ... 93

Fotoğraf 47.PiĢmiĢ keçeler ... 93

Fotoğraf 48. Keçenin sabunlu sudan arınması için soğuk su ile yıkanması ... 94

Fotoğraf 49.Keçenin asılarak kurutulması ... 94

Fotoğraf 50.Boyalı yünlerle desen hazırlama ... 95

Fotoğraf 51.Boyalı yünlerle desen hazırlama ... 96

Fotoğraf 52.Sıcak su ile yünleri ıslatma ... 96

Fotoğraf 53.Desenin arkasına yün serme ... 96

Fotoğraf 54.Rulo yapımında kullanılan köpük boru ... 97

Fotoğraf 55.Hammaddenin rulo yapılması ... 97

Fotoğraf 56.Rulonun el ile tepilmesi ... 98

Fotoğraf 57.KeçeleĢmiĢ ürün ... 98

Fotoğraf 58.Çanta ... 107

(16)

Fotoğraf 67. ġal ... 120

Fotoğraf 68. Minder Keçesi ... 121

Fotoğraf 69. Minder Keçesi ... 123

Fotoğraf 70. ġal ... 125 Fotoğraf 71. ġal ... 126 Fotoğraf 72. Terlik ... 127 Fotoğraf 73. Yelek ... 128 Fotoğraf 74. ġal ... 129 Fotoğraf 75. ġal ... 130 Fotoğraf 76. Paspas ... 131

Fotoğraf 77. Minyatür kepenek ... 133

Fotoğraf 78. ġal ... 135 Fotoğraf 79. ġal ... 136 Fotoğraf 80. ġal ... 138 Fotoğraf 81. Yelek ... 139 Fotoğraf 82. Yaygı ... 140 Fotoğraf 83. ġal ... 142 Fotoğraf 84. Çanta ... 143 Fotoğraf 85. Yaygı ... 144 Fotoğraf 86. Terlik ... 146 Fotoğraf 87. ġal ... 147 Fotoğraf 88. ġal ... 148 Fotoğraf 89. ġal ... 149 Fotoğraf 90. ġal ... 150 Fotoğraf 91. ġal ... 151

Fotoğraf 92. Minder keçesi ... 153

(17)

Fotoğraf 94. Minder keçesi ... 157

Fotoğraf 95. Minder keçesi ... 159

Fotoğraf 96. Seccade ... 161

Fotoğraf 97. Minder keçesi ... 163

Fotoğraf 98. Eyer keçesi ... 165

Fotoğraf 99. Yaygı ... 167

Fotoğraf 100. Yaygı ... 169

Fotoğraf 101. Paspas ... 171

Fotoğraf 102. Minder keçesi ... 173

Fotoğraf 103. Eyer keçesi ... 175

Fotoğraf 104. Eyer keçesi ... 177

Fotoğraf 105. Eyer keçesi ... 179

Fotoğraf 106. Eyer altı keçesi ... 181

Fotoğraf 107. Yaygı ... 183 Fotoğraf 108. Çarık ... 185 Fotoğraf 109. Patik ... 187 Fotoğraf 110. Çanta ... 188 Fotoğraf 111. ġal ... 190 Fotoğraf 112. ġal ... 192 Fotoğraf 113. ġal ... 193 Fotoğraf 114. ġal ... 194 Fotoğraf 115. Yaygı ... 195 Fotoğraf 116. ġapka ... 197 Fotoğraf 117. Çarık ... 198 Fotoğraf 118. ġapka ... 199

Fotoğraf 119. Keçe pano ... 200

Fotoğraf 120. Keçe pano ... 201

Fotoğraf 121. Keçe pano ... 202

Fotoğraf 122. Keçe pano ... 203

Fotoğraf 123. Keçe pano ... 204

Fotoğraf 124. Keçe pano ... 205

Fotoğraf 125. Keçe pano ... 206

Fotoğraf 126. Keçe pano ... 207

(18)

Fotoğraf 135. Keçe pano ... 220

Fotoğraf 136. Keçe pano ... 222

Fotoğraf 137. Keçe pano ... 224

Fotoğraf 138. Keçe pano ... 225

Fotoğraf 139. Keçe pano ... 226

Fotoğraf 140. Keçe pano ... 227

Fotoğraf 141. Keçe pano ... 228

Fotoğraf 142. Keçe pano ... 229

Fotoğraf 143. Keçe pano ... 230

Fotoğraf 144. Keçe pano ... 231

Fotoğraf 145. Keçe pano ... 232

Fotoğraf 146. Keçe pano ... 233

Fotoğraf 147. Keçe pano ... 234

Fotoğraf 148. Abiye Elbise ... 235

Fotoğraf 149. Abajur ... 236 Fotoğraf 150. Yelek ... 237 Fotoğraf 151. ġal ... 238 Fotoğraf 152. Çanta ... 239 Fotoğraf 153. Çanta ... 240 Fotoğraf 154. Çanta ... 241 Fotoğraf 155. KaĢkol ... 242 Fotoğraf 156. Yelek ... 243 Fotoğraf 157. ġapka ... 244

(19)

BÖLÜM I

1.GĠRĠġ

El Sanatları, Anadolu'nun binlerce yıllık tarihinden gelen çeĢitli uygarlıkların kültür mirasıyla, Orta Asya‟dan gelen kültür değerlerini birleĢtiren sanatlarımızdır.

“Türk kültürünün en önemli unsurlarından biri olan el sanatları toplumumuzun yaĢam biçiminin, yeteneklerinin ve yaratıcılığının göstergesi olup, geçmiĢten geleceğe oluĢturulan köprüde, kuĢaktan kuĢağa aktarılan çok önemli değerlerdir”(Meriç, 1994: 18).

BarıĢta‟ ya göre (1988: 1) Anadolu Türk El Sanatları Asya'dan Ġran ile Irak'a göç eden Büyük Selçuklular ve onlara etki eden, Çin, Hun, Göktürk, Uygur, Gazne, Karahanlı gibi Türk devletlerinin sanatlarından kaynaklanmıĢ; Hitit, Frig, Yunan, Roma, Bizans sanatları gibi Anadolu uygarlıklarından beslenmiĢtir. Türkler, Anadolu'ya Asya'dan taĢıdıkları geleneksel sanatları, geçtikleri Ġslami çevrede gördükleri ile geliĢtirmiĢlerdir.

Ġnsanoğlu var olduğundan beri tabiat Ģartlarına bağlı olarak ortaya çıkmıĢ olan el sanatları, insanların ihtiyaçlarını karĢılamak, örtünmek ve korunmak amacı ile ilk örneklerini vermiĢtir. Tepme Keçe sanatı da, bu amaçla var olmuĢ, geleneksel sanatlarımızdan biridir.

El sanatlarının bir kısmı zaman içinde iĢlevselliğini koruyup bir takım değiĢikliklerle günümüze kadar ulaĢmıĢtır. Tepme Keçe sanatı da günümüze kadar varlığını sürdüren ancak yok olma tehlikesiyle karĢı karĢıya bulunan el sanatımızdır.

Geleneksel olarak tepme keçelerde kullanılan temel hammaddeler deri ürünü hayvansal lif grubunda yer alan yün lifidir. KeçeleĢme; deri ürünü hayvansal liflerin

örtü hücrelerinin birbirine çözülmeyecek Ģekilde kenetlenmesiyle oluĢur. Lifin incelik,

uzunluk, dayanıklılık gibi fiziksel niteliklerden biri olan keçeleĢme; merinos, kaba karıĢık yapağı, tiftik, deve yünü vb. deri ürünü hayvansal, yani keratin yapılı liflerde kullanılmaktadır. Bu özellik ipekte, bitkisel, madensel ve yapma liflerde yoktur (Ergenekon, 1999: 43).

(20)

el sanatları çerçevesinde tepme keçe ve sanayide olmak üzere iki Ģekilde üretilmektedir (Ergenekon, 1999: 48).

El sanatları ve sanayide kullanılan keçenin hammaddesi yündür. Türkiye, dünyanın önde gelen koyun üreticilerinden birisidir, yünlü dokumaların ihtiyacı olan kumaĢ, keçe, battaniye ve halı üretimi için yeterli düzeyde yün üretimine sahiptir (Yazıcıoğlu ve diğerleri, 1997: 303).

KeçeleĢmenin oluĢumu günümüze kadar çeĢitli araĢtırmacılar tarafından değiĢik kuramlara göre açıklanmaya çalıĢılmıĢ ve tüm araĢtırmacılar yün lifinin üzerindeki örtü hücrelerinin birinci derecede rol oynadığı konusunda fikir birliğine varmıĢlardır (Ergenekon, 1999: 471).

“Türklerde keçe yapımı, hayvancılık ve özellikle de koyun yetiĢtiriciliğine önem verilmesi, soğuk iklim koĢulları ile konar-göçer hayat Ģartlarına bağlı olarak keçeden üretilmiĢ yaygı ve giyimi gerektiren Orta Asya bozkırlarında doğmuĢtur”(Soysaldı, 2008: 71).

Ögel‟e göre (1985: 175) keçe, Türklerin günlük hayatında çok büyük bir değere sahiptir. Keçe ve keçecilik, dünyanın her kültür çevresinde görülen bir gelenek değildir. Keçeciliğin doğabilmesi için, iki durumun var olması gereklidir. Bunlardan birincisi hayvancılık ve koyunculuğun geliĢmiĢ olması olup, bir diğer gereksinim ise keçeden yapılmıĢ ev eĢyaları ile giyimlerin doğuĢunu gerektiren, soğuk bir iklim ve hava durumunun var olmasıdır. Ancak günümüzde, ulaĢım imkânlarının artması ile ham maddenin taĢınmasının kolaylığı ve dekoratif amaçlı ürünlere olan talep artıĢı, bu Ģartlara sahip olmayan bölgelerde de ürünler elde edildiğini göstermektedir.

“Orta Asya‟da keçe yapımı için gerekli yün halkın kendi yetiĢtirdiği koyunlardan elde edilerek, yünün sıkıĢtırılması veya tepelenmesi ile keçe yapılmaktaydı”(Ögel, 1978a: 151).

(21)

Orta Asya‟da Türklerin büyük kısmı, iklim değiĢikliklerinin getirdiği kuraklık ve kabile savaĢları gibi nedenlerle sürekli göç etmek zorunda kalmıĢlardır. Bu göçlerde gidilen her yere ev yapma güçlüğü, taĢınabilen mesken yapma zorunluluğunu da beraberinde getirmiĢtir. Sürekli göçebe hayatı yerleĢik düzene sahip olmayı güçleĢtirdiği için, bu kabileler daha çok hayvancılıkla geçimlerini sağlamıĢlardır. Bu nedenle, gerek ham madde olarak kolay bulunması, gerekse taĢınabilme kolaylığı nedeni ile hayvan yününün ıslatılması ile yapılan keçe ve benzeri çadırlar kullanılmıĢtır (Arseven, 1965: 24).

En bilinen örnekleri olan keçe ile kaplanan yurt-çadır-topak ev ve yer yaygısı, keçe çizme, eyer örtüleri, eyer altına konan atın sırtını koruyan teğelti keçeler, Orta Asya Türk kültürlerinin karakteri olarak bilinmektedir. (Soysaldı, 2008: 72).

En eski Türk boyu olan Hunlarda keçe, vazgeçilmez bir unsurdur. Çok zengin ürünlerden oluĢan Anadolu öncesi Türk iĢleme sanatının ilk örnekleri Hunlar döneminde görülmektedir (Diyarbekirli, 1972: 47).

Yapılan arkeolojik kazılarda, Güney Sibirya‟da Altay dağları eteklerinde Pazırık‟da Rus arkeologu Rudenko tarafından açılan M. Ö. 4. ve 3. yüzyıldan kalma kurganlarda Hunlardan birçok eĢya ve buzlar içinde binlerce yıl bozulmayan insan ve hayvan ölülerine rastlanmıĢtır. Bugün Leningrad Hermitage müzesinde bulunan bu eserler, halı, kumaĢ, renkli keçe aplike örtüler gibi, hayvan kavgaları ve insan figürleri ile süslü çok zengin tekstil iĢleri yanında atlı araba, çeĢitli eĢyaları da kapsamaktadır. Bu kurganlardan çıkarılan, eyer örtüleri (belleme) olarak kullanıldığı düĢünülen halı ve tekstil iĢleri, Hun sanatına ait olup, dönemin sanat anlayıĢını yansıtmaktadır (Aslanapa,1972: 1).

Soysaldı‟ya göre (2008: 72) Türkiye‟de keçecilik; çobanların kullandığı kepenek yani keçe palto, keçe kalpak, yaygılar, eyer keçeleri, günümüzde hala kullanılmakta ve keçecilik bir meslek olarak sürdürülmektedir. Geleneksel yöntem ve bezeme özellikleri ile Urfa, Afyon, Konya, Balıkesir, Yalvaç, Tire, Kula, Niğde, AkĢehir, Bigadiç, ÖdemiĢ ve MaraĢ gibi el sanatı tekstil üretiminde önde gelen merkezlerimizde keçeciler bir iĢ kolu olarak mesleklerini icra etmektedirler.

Ülkemiz tepme keçecilik için gerekli olan hammadde yönünden hazır bir ortama sahiptir. Ancak bu sanat dalı; yoğun emek ve zaman istemesi; verilen emeğin ve zamanın karĢılığında üretim miktarının fazla olmaması; ürünlerden elde edilen gelirin yeterli düzeyde bulunmaması gibi nedenlerden dolayı giderek azalmaktadır (Ergenekon, 1999: 2).

(22)

Her ne kadar sayıları azalmıĢ olsa da günümüzde keçecilik mesleğini sürdüren zanaatkârlarımız bulunmaktadır. Ġzmir‟in Ġlçesi Tire de bu sanatın yaĢatılmasında önemli bir yere sahiptir.

Keçecilik; Tire‟de 1972‟de 15, 1982‟de 13 atölyede yapılmakta iken, günümüzde 5 atölyede, baba mesleklerini sürdüren 5 Keçe zanaatkârı tarafından sürdürülmektedir. Yöresel motiflerle geleneksel ürünler üreten keçe zanaatkârları ile keçe sanatı Tire‟de hayat bulmaya devam etmektedir.

Günümüzde sayıları gittikçe azalmakta olan zanaatkârlar dıĢında, keçeye yeni bir bakıĢ açıĢı getiren tasarımcılar tarafından da yün kullanılarak, keçenin iĢlenmesi ve yünün keçeye dönüĢtürülmesiyle yapılan uygulamalar, yöresel özelliklerin dıĢında yeni tasarımlarla karĢımıza çıkmaktadır.

1.1.AraĢtırmanın Problemi

Tepme keçe sanatının günümüz geleneksel ve çağdaĢ ürünlerinin belirlenmesi ve değerlendirilmesi, geleneksel zanaatkârlar ve çağdaĢ tasarımcıların keçe iĢleri hakkındaki görüĢleri ve keçe yapım tekniklerinin araĢtırma konusu olarak farklı bir bakıĢ açısıyla ele alınması gerekmektedir.

Kültürel değerlerimizi gelecek nesillere aktarmak için, sahip olduğumuz değerlerin gün ıĢığına çıkarılması, günümüz el sanatları ve tasarım eğitimi için büyük önem arz etmektedir. Keçeciliğin Türk kültürü içindeki yerini belirlemek, sanatı yaĢatmaya çalıĢanların ürünlerinin değerlendirilmesi, görüĢlerinin alınması ile mümkün olacaktır.

Tepme keçe sanatına hayat veren keçe zanaatkârları ve keçe sanatı ile ilgilenen tasarımcıların ürünlerini, renk, desen özellikleri ve kullandıkları teknikler bakımından

(23)

karĢılaĢtırmalı olarak ele almak, değiĢen ve geliĢen dünyamızda keçenin kullanımını ve geliĢimini ortaya koymak amacıyla, bu araĢtırmada „21.Yüzyıl BaĢında Tepme Keçe Ürünlerinin Geleneksel ve ÇağdaĢ Tasarımlar Açısından Ġncelenmesi‟ bir problem olarak ele alınmıĢtır.

1.2.AraĢtırmanın Amacı

AraĢtırmanın temel amacı, Tepme keçe sanatının geçmiĢten günümüze geliĢimini ele alarak, Ġzmir‟in Tire Ġlçesi‟nde tepme keçe sanatı ile uğraĢan zanaatkâr ve Ankara il merkezinde tepme keçe sanatı ile ilgilenen tasarımcıların, meslek ve keçe sanatı hakkındaki görüĢlerini tespit etmek, geleneksel ve çağdaĢ tepme keçe yapımında kullanılan temel hammadde, araç, yardımcı gereç ve boyalarını, kullanım alanları, ürün çeĢitliliği ve miktarını, renk, desen ve motif özelliklerini, kullanılan teknik yöntemlerini belirlemek ve belgeleyerek karĢılaĢtırmalı olarak incelemektir.

Ayrıca zanaatkâr ve tasarımcıların, tepme keçe sanatının ekonomik, kültürel, sağlık ve eğitim boyutu ile ilgili görüĢleri elde edilecektir.

Bu amaç doğrultusunda aĢağıdaki sorulara yanıt aranacaktır.

1. AraĢtırmaya katılan bireylerin kiĢisel nitelikleri nelerdir? 2. AraĢtırmaya katılan bireylerin mesleki bilgileri nelerdir?

3. Tepme keçe sanatı ürünlerinin yapımında kullanılan, temel hammadde, araç,

yardımcı gereç ve boyalar zanaatkâr ve tasarımcılar açısından farklılık göstermekte midir?

4. Tepme keçe sanatı ürünlerinin kullanım alanları, ürün çeĢitliliği ve miktarı,

zanaatkâr ve tasarımcıların ürünleri açısından farklılık göstermekte midir?

5. AraĢtırmaya katılan bireylerin tepme keçe sanatının ekonomik, kültürel, sağlık

ve eğitim boyutları ile ilgili görüĢleri nelerdir?

6. Tepme keçe sanatı ürünlerinin renk ve desen özellikleri, zanaatkâr ve

tasarımcıların ürünlerinde farklılık göstermekte midir?

7. Tepme keçe sanatı ürünlerinin yapımında kullanılan teknik yöntemler

(24)

araĢtırmada sıralanan konulara ıĢık tutacağı düĢüncesiyle araĢtırma kendi özel koĢulları içerisinde önem taĢımaktadır.

GeçmiĢte keçe sanatı ile ilgili yapılan araĢtırmalarda; yöresel ürünlerin teknik ve sanatsal özelliklerinin tespit edilmesine ve yeni giriĢimlerin yapılmasına katkıda bulunmak amacıyla bilimsel araĢtırmalar yapılmıĢ ancak; farklı bir bakıĢ açısıyla günümüz keçeciliği ele alınmamıĢtır.

AraĢtırma, Türkiye‟de Tepme Keçe kültürünün oluĢumunda önemli bir yeri olan keçe zanaatkârlarını ve sanatsal çalıĢmalarla keçe sanatına yön veren tasarımcıları tanıtmak, ürünlerini belgeleyerek incelemek ve geçmiĢten günümüze keçe sanatı uygulamalarındaki değiĢimi objektif olarak değerlendirmek açısından önemlidir.

Yapılan araĢtırmanın, Tepme Keçe Sanatının yaĢatılmasına, gelecek kuĢaklara

aktarılmasına katkıda bulunacağı ve ilgili çalıĢmalara da kaynak oluĢturacağı düĢünülmektedir.

1.4.AraĢtırmanın Varsayımları

Yapılan çalıĢmada aĢağıdaki özelliklerin varlığı önceden kabul edilmektedir.

a) AraĢtırmaya katılan bireyler keçe sanatı hakkında bilgi sahibidirler.

b) AraĢtırmada veri toplama aracı olarak kullanılacak görüĢme ve bilgi formu

uygulamasının araĢtırma problemine uygun olduğu düĢünülmektedir.

c) Örneklemi oluĢturan keçe zanaatkârları ve tasarımcıların verdikleri cevaplar

samimi ve doğru kabul edilmiĢtir.

d) GörüĢme ve bilgi formları uzmanların kontrolünden geçirildiği için geçerli ve

(25)

1.5.AraĢtırmanın Sınırlılıkları

Bu tez konusu, tepme keçe tekniğinde üretilen geleneksel ve çağdaĢ keçe ürünleri ile sınırlandırılmıĢtır.

AraĢtırma esas olarak Ġzmir Tire Ġlçesi‟nde Tepme keçe sanatı ile uğraĢan keçe zanaatkârları ve Ankara il merkezinde ulaĢılabilen keçe tasarımcıları ile sınırlıdır.

1.6.Tanımlar

Ala Keçe: “1.Eskiden Yörük çadırlarında kullanılan nakıĢlı keçe”,“2.Yaygı

olarak kullanılan bir keçe türü” (Ergür, 2002:6).

Alacık: “Çul ve keçeden yapılmıĢ çadır” (Ergür, 2002:7).

Arakiye: “Yün ya da tiftikten yapılma ince keçe ve derviĢlerin giydikleri

bundan yapılmıĢ ince keçe külah” (Ergür, 2002:12).

Belleme: “At ve hayvanların sırtına, eyerin altına konulan keçe, meĢin veya

kalın kumaĢ parçası, yapık, yuna” (www.tdk.gov.tr).

Börk: “Yeniçeriler tarafından giyilen beyaz çuha ya da keçeden yapılan, tepesi

sivri olmayan yarısı arkaya sarkıtılan uzun baĢlık” (Ergür, 2002: 33).

Caydam: “Yatağa doldurulan ve yağmurluk yapılan ince keçe” (Özönder, 2008:

464).

Çadır: “Keçe, deri, kıl dokuma, sık dokunmuĢ kalın bez veya plastik

maddelerden yapılarak direklerle tutturulan, taĢınabilir barınak, çerge, oba, otağ” (tdk.gov.tr).

Çene: “Keçe üzerindeki süsleme amaçlı renkli keçe parçası” (Ergür, 2002: 48). Dival: “Bindallı, MaraĢ iĢi de denir. Kadife, atlas ve ipek kumaĢların üstüne

Ģablon olarak kartondan kesilmiĢ bir süsleme motifi koyup, üzerinden sarma biçiminde sırma iĢlenerek yapılan bir kumaĢ süsleme tekniğine verilen ad” (Ergür, 2002: 65).

Eğitim: “Bireyin davranıĢlarında kendi yaĢantısı yoluyla ve kasıtlı olarak

istendik değiĢme meydana getirme süreci”(Ertürk, 1974: 12).

Eyer: “Binek hayvanlarının sırtına konulan, oturmaya yarayan nesne”

(tdk.gov.tr)

Hallaçlama: “Yün ya da pamuğu açan, kabartan ve temizleyen bir iĢlem”

(Ergür,2002: 100).

Hallaç Makinesi: “Metal iğneleriyle balya halindeyken sıkıĢıp topaklaĢmıĢ

(26)

2002:144).

Koçboynuzu: “Anadolu dokumalarında bereket, kahramanlık, kudret ve

erkeklik simgesi yaygın olarak kullanılan koçboynuzu biçiminde bezeme motifi” (Ergür, 2002:149)

Kurgan: “Ġlk çağda mezar üzerine toprak yığılarak yapılan küçük tepe”

(tdk.gov.tr).

Kut: “Devlet idaresinde güç, yaratıcılık ve yetki bakımından sahip olunan üstün

güç” (tdk.gov.tr).

Külah: “Erkeklerin giydiği genellikle keçeden, ucu sivri veya yüksek baĢlık”

(tdk.gov.tr).

Modernizayon (Biçim Bozma): “Model olarak alınan nesnenin görünüĢünü,

yorum amacıyla değiĢtirme” (tdk.gov.tr).

Perdahlama: “Son ütüleme amaçlı bir bitim iĢlemi” (Ergür, 2002: 208).

Pıtrak: “Daha çok halı ve kilim gibi dokumalarda kullanılan, dikenli bir bitki

tohumu olan pıtrağın biçimine benzer bir motif” (Ergür, 2002: 210).

Pıtrak temizleme: “TaranmıĢ yün iplikçiliğinde istenmeyen maddelerin yünden

mekanik olarak temizlenmesi” (Ergür, 2002: 210).

Sfenks: “Yunan mitolojisinde, geçen yolculara birtakım bilmeceler sorarak

bilmeyenleri yuttuğuna inanılan efsanevi yaratık” (tdk.gov.tr).

Sığır sidiği: “El dokumalarında kullanılan kıvrımlı, zikzaklı bir motif, zikzaklı

dikiĢ” (Ergür, 2002: 237).

Sanat: “Tolstoy‟a göre sanat; insanın bir zamanlar yaĢamıĢ olduğu duyguyu,

kendinde canlandırdıktan sonra, aynı duyguyu baĢkalarının da hissedebilmesi için hareket, ses, çizgi, renk veya sözcüklerle belirlenen biçimlerle ifade etmesidir”(Ersoy, 2002: 5).

(27)

Sikke: “Bir karıĢ üç parmak kadar boyda, düz olan tepesine doğru biraz daralan,

deve tüyü renginde Mevlevi derviĢleri giydiğini özel bir keçe külah” (Ergür, 2002: 239).

Soyutlama( Anti Natüralist): “Geneli ve öz olanı arınmıĢ bir biçimde elde

etmek için özle ilgili olmayanı bir yana bırakma. Bir tasarımın ya da bir kavramın nitelik ve bağıntı gibi öğelerini göz önüne almayarak dikkati doğrudan doğruya kavrama çeken düĢünme eylemi” (tdk.gov.tr).

Tasarım: “Hayalde canlandırılan bir olayın, projesi çizimi veya üç boyutlu

görüntüsü olarak uygulanan ve ortaya koyulan eserlerin tümüne verilen isimdir” (Tepecik, 2002: 27).

Tasarımcı: “Teknik ürünü, sanayi ürününü yaratana denir” (Alpaslan, 2003:

21).

Tavanalası: “Keçelerde kullanılan göbek motifi” ( Ergür, 2002: 263).

Teknik: “Bir sanat, bir bilim, bir meslek dalında kullanılan metotların tümü”

(Meydan Larousse, 1992: 151).

Telis: “Keten, kenevir gibi bitkisel liflerden kaba ve seyrek dokunmuĢ büyük

çuval” ( Ergür, 2002:266).

Teknoloji: “Makineler, iĢlemler, yöntemler, süreçler, sistemler, yönetim ve

kontrol mekanizmaları gibi çeĢitli öğeleri kapsamakta ve teknoloji bu öğelerin belirli bir düzende bir araya getirilmesiyle oluĢan ve bilim ile uygulama arasında köprü görevi yapan bir disiplindir” (Yalın, 2002: 2).

Tepme keçe: “Bir yaygı üzerine döĢenen taranmıĢ yünlerin rulo yapılarak

üstüne sabunlu sıcak su dökülüp dövülmesiyle elde edilen dokusuz bir tekstil ürünü” (Ergür, 2002:267).

Topak Ev: “Keçe ya da kilimden yapılan barınak, çadır” (Ergür, 2002: 273). Tulup: “Koyunlardan kırkım suretiyle elde edilen ve boyun, sırt, karın ve

bacaklardan, biçimi bozulup dağılmadan, bütün olarak çıkartılan yün” (Ergür, 2002: 277).

Turluk: “Topakev ya da yurt denilen Türkmen çadırının çevresine sarılan keçe”

(Ergür, 2002: 278).

Üsküf: “Sırma iĢlemeli bir börk türü, yaya baĢından daha yüksek rütbeli

yeniçeriler giyer” (Ergür, 2002:283).

ÜsluplaĢtırma (Stilizasyon): “Doğal biçimlerin görünüĢ özelliklerini

yitirmeden yalınlaĢtırılması ile örge meydana getirme. Örge; birçoğu yan yana gelerek

(28)

Zanaatkâr: “Belli bir zanaatla uğraĢan, o zanaatı meslek edinmiĢ kimse”

(29)

BÖLÜM II

2.KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. El Sanatları Kavramı

El sanatları, genel olarak literatürde Ġngilizce el ve sanatlar (Handy= el; crafts=zanaatlar) kelimelerinin birleĢiminden oluĢmakta olup, Türk Dil Kurumu Sözlüğünde ise “El tezgâhlarında bir yardımcı araç kullanarak yapılan iĢlerin hepsi” olarak tanımlanmaktadır (www.tdk.gov.tr). Sözlük anlamından da anlaĢılacağı üzere el sanatları, aslında her ne kadar dilimizde sanat kelimesini içerse de, anlam bakımından sanat ibaresi kullanılmayan, daha çok zanaat üzerine dayalı olan bir tasarım alanı olarak değerlendirilebilir.

Türkler, Orta Asya'da ve Anadolu‟da kurdukları medeniyetler dolayısıyla büyük ve zengin bir kültür birikimine sahip olmuĢ ve bu birimi gittikleri her yere taĢımıĢlardır. Bu durum, Anadolu‟nun el sanatları hazineleri ile dolu olması ve anayurdun el sanatları ve kültür merkezi olarak tanınmasında önemli bir etken olmuĢtur. Bunun yanı sıra Anadolu‟nun Asya‟yı Avrupa‟ya bağlayan bir köprü durumundaki coğrafi konumu ve buranın göç ve ticaret yolları üzerinde bulunması, bu bölgedeki el sanatları zenginliğinin de artmasında büyük etki sahibi olmuĢtur (Kahveci, 1998: 387). Göç ve ticaret yolları sayesinde artan insan iliĢkileri, kültürel etkileĢime neden olmuĢ, bu da el sanatlarına yansıyarak kendisini göstermiĢtir.

Bir kültür unsuru olarak el sanatları, o toplumun yaĢam seviyesinin ve zekâsının bir göstergesidir. Daha genel anlamda bir toplumun, kuĢaktan kuĢağa aktarılmaya değer sosyal yaĢam tarzları ve simgeler bütünüdür. Bu bakımdan el sanatları bir toplumun yüzyıllar boyu süregelen, kuĢaktan kuĢağa aktarılan gelenekleri ile sürdürülen en önemli değerleridir. El sanatları tarihtir, o toplumun uygarlık ve zekâsının o çağda ulaĢtığı seviyenin bir göstergesidir (Sürür,1994: 432).

Tarihi süreç içerisinde geleneksel el sanatları, büyük bir çeĢitlilik içinde toplumların duygularını ve sanatsal beğenilerini aktarma aracı olmuĢtur. El sanatı ürünleri, üretildikleri dönemin değer yargıları, toplumdaki politik eğilimler, ekonomik durum, din, kiĢilerarası örgütlenme ve iliĢkiler, kiĢilerin davranıĢ ve tutumları, teknik araç-gereç, beceri, estetik bakıĢ açısı, dünya görüĢü, tasarım ürünlerine verilen biçim gibi etkenlerden etkilenmiĢtir (Kahveci, 1998: 387).

(30)

(ağaç), taĢ, toprak, maden (metal), cam, deri ve hayvansal atıklar, kabuk, saz, ince dal ve sap olmak üzere 8 gruba ayrılmaktadır (Öztürk, 1998: 75-79).

Doğal kaynakların uygun ve eriĢilebilir olduğu yörelerde bu kaynaklara yönelik el sanatları ön plana çıkarken, hayvancılık ya da toprağa dayalı bir sisteme ve kültürel değerlere sahip olan bölgelerde ise belli bir doğal kaynaktan ziyade, hayvansal ürünlerden el sanatı ürünleri üretilmektedir.

Köylü el sanatlarında en fazla kullanılan lif maddeleri, hayvani lif maddeleridir. Bunlar da baĢlıca yün, tiftik, keçi kılı, deve yünü ve ipektir. Köylümüzün bizzat yetiĢtirebildiği veya her zaman tedarik imkânı bulduğu bu hammaddelerden yün ve keçi kılı, koyunun ve keçinin memleketimizin hemen her tarafında bulunması sebebiyle ilk sırada yer alarak el sanatları içinde önemli bir yer teĢkil etmektedir (EĢberk,1939: 12).

GeçmiĢten bugüne, tabii ve iktisadi Ģartların el verdiği ölçüde yetiĢtirilen mahsullerden elde edilen hammaddeler ile yapılan iĢler arasında, köy halkının iĢleyerek kıymetlendirdiği, örme iĢleri, dokuma, halı, kilim, nakıĢ, tepme keçe iĢleri, dikim biçim iĢleri yer almaktadır (EĢberk,1939: 12).

Her ne kadar ham maddeleri farklı olsa da genel olarak el sanatları, sahip oldukları tasarım değerleri ve unsurları bakımından benzerlik gösterir. Bu unsurlar el sanatlarının ait olduğu toplumun kültürel, sosyal, ekonomik ve dini normlarından etkilenmektedir. Bugün sanayileĢme çabasında olan toplumumuzda endüstrileĢme sonucunda ortaya çıkan makineleĢme el sanatlarımızın yok olmasına ya da en azından nitelik değiĢtirmesine neden olmaktadır ( TopbaĢ, Seyirci, 1984: 254).

Köklü bir tarihi geçmiĢe sahip olan Tepme Keçe Sanatı da, yok olmaya yüz tutmuĢ, ancak yaĢatılmaya çalıĢılan el sanatlarımız arasında önemli bir yer teĢkil etmektedir. Orta Asya‟dan Anadolu‟ya dek uzanan geniĢ bir coğrafyada yüzyıllar boyu bir gelenek halinde sürdürülen Tepme Keçe Sanatı, öz kültürümüze ait bir sanat olarak günümüze dek ulaĢabilmiĢ kültürel miraslarımız arasında yer almaktadır.

(31)

2.2. Tepme Keçe Sanatının Tanımı Ve Tarihçesi

Keçe; dokunmamıĢ kumaĢlar grubunda yer alan bir el sanatı ürünüdür. El sanatları içinde en eski tekniklerden biri olan tepme keçe sanatı Orta Asya‟da Türklerin göçebe yaĢamlarında önemli bir yer tutmuĢ, bu dönemlere ait keçelerde çok renkli bezemeler, süsleme unsuru olarak kullanılmıĢtır (Onuk, Akpınarlı, Ortaç, Alp,1998: 34). ġimĢek‟e (1969: 87) göre keçe, kaba yünden, dokumakla değil, dövülmekle yapılan, kepenek, hoĢa, döĢeme örtüsü gibi ürünlerden oluĢmaktadır.

Keçe sözcüğüne ve kullanımına ait bilinen en eski yazılı belge olan Homeros‟un Ġlyada adlı eserinde, “Eyi denenmiĢ ve deriden kenarlarla çevrelenmiĢ bir baĢlık onun Ģakaklarını taçlandırdı, içi yumuĢak yünlü idi, dibine keçe döĢenmiĢti” (Dölen, 1992: 369), sözü Anadolu‟da keçenin erken dönemlerde bilindiğini kuvvetlendirmektedir.

Keçe sözü daha çok Batı Türkleri ile Oğuzlar arasında geliĢmiĢ ve yayılmıĢtır. KaĢgarlı Mahmud, keçe sözünden bahsederken, “Oğuzcadır” ifadesini kullanmıĢtır. Eski Anadolu Türkleri ile yakın bağları bulunan, eski Mısır Türkleri ile Kıpçak Türk kültür çevresinin bir kesiminde de, keçe sözünün kullanıldığı belirtilmiĢtir. Ġbnü-Mühenna sözlüğünde ise “keçe yapıp veya satan”, keçeci esnafından söz edilmektedir (Ögel, 1985: 177).

11. yüzyılda KaĢgarlı Mahmud, keçe ile yere serilen, halı veya kilim gibi Ģeyleri birbirinden kesin olarak ayırmıĢtır. Ona göre kidhiz, “keçe”, kiviz, kiwiz ise, “halı ve kilim gibi yere serilen Ģeylerin” umumi adı anlamına gelmektedir. Türklerde keçe, halı ve kilimden, açık olarak ayrılmaktadır (Ögel, 1985: 149-151).

Orta Asya Türklerinde, özellikle kırsal kesimlerde, gerek yaygı gerekse duvar örtüsü olarak renkli keçelerin bol miktarda kullanılması, KaĢgarlı dönemindeki geleneğin ve yaĢayıĢın uzantısı olarak değerlendirilmektedir (Genç, 1996: 135).

Türklerin yaĢadığı Orta Asya‟da keçe, halı ve düz dokuma yaygılar (kilim, cicim, zili, sumak) yaygı ve örtü malzemesi olarak kullanılmaktadır. Muhtemelen, önce bunların en ilkeli olan keçe keĢfedilmiĢ, daha zor bir tekniği gerektiren düz dokuma yaygılar ve halı daha sonra geliĢtirilmiĢtir. Orta Asya‟da ev ve çadırın temel süsleme malzemesi, mobilyası keçe ve halıdır. Yaylacılık yapan Türklerin kolayca taĢıyabildikleri bu malzeme aynı zamanda evdeki refah seviyesinin de göstergesidir. Bugün Anadolu‟da da, göçebe yaĢayan vatandaĢlar, halının zenginliği, kilim, cicim, zili gibi dokumaların orta halli, keçe, çul vb. dokumaların da fakirliği sembolize ettiğini kabul etmektedir (Deniz, 2000: 5).

(32)

verilmektedir (Onuk, 2005: 20-21).

Türklerin kullandığı çadırların üzeri aĢamalar halinde keçelerle örtülmektedir. Çadırın kapı kısmında, bir keçe ya da halı ile kapatılmıĢ bir giriĢ yeri bulunmakta, zemin, nakıĢlı keçe ve küçük halılarla kaplanmaktadır (Çoruhlu, 2002: 66).

White‟ a göre (2007: 5), Moğolistan, Kırgızistan ve Türkiye‟de, keçe yapımının uzun ve köklü bir tarihinin olduğu kabul edilmektedir. Bu bölgelerde, çadır benzeri geleneksel evlerin, sağlam keçe ile kaplanmıĢ katlanabilir ağaç yapılardan meydana geldiği belirtilmektedir.

Keçenin ilk örnekleri, M.Ö.3.yüzyıla tarihlenen, Pazırık ve Noin – Ula kurganlarında yapılan kazılarda bulunan eserler arasında görülmektedir. Ele geçen aplike süslü son derece geliĢmiĢ keçe ürünleri, buralarda keçenin eski bir geçmiĢi olduğunu ve çok eskilere dayandığını göstermektedir (Seyirci, TopbaĢ, 1984: 2).

2.2.1.Pazırık Kurganlarından Çıkarılan Keçeler

M.Ö. 3. yüzyıla tarihlendirilen Pazırık kurganından çıkarılan eserlerin arasında son derece detaylı çalıĢılmıĢ keçeler bulunmaktadır. Dolayısı ile keçenin, bu yüzyıldan çok önce Orta Asya Türklerinin konar-göçer yaĢamlarının bir parçası olarak tarih sahnesine çıktığı düĢünülmektedir. Soğuk iklimli toplumlarda ısınma, sıcak iklimli toplumlarda serinliği sağlaması ve su geçirmezlik özelliğinden dolayı keçe, o dönemlerden itibaren saray ve halkın tercih etiği bir ürün olarak kullanılmaktadır (Özhekim, 2009: 124).

Türk sanatı ve arkeolojisi bakımından önemli materyallerin ortaya çıkarıldığı Pazırık kurganlarının keĢfi 1924 yılında gerçekleĢmiĢtir (BaĢkan,2002: 55). 1947 ve 1948 yıllarında S. I. Rudenko‟nun açtığı Pazırık kurganlarındaki kalıntılarda, renk renk keçe ve derilerle süslü eyer örtülerinde Ġskit sanatı izleri görülmektedir (BaĢkan,2002: 110).

(33)

Leningard Hermitage Müzesinde saklanan bu eserler arasında halı, kumaĢ, renkli keçe aplike örtüler, hayvan kavgaları ve insan figürleri ile süslü çok zengin tekstil iĢleri yanında, atlı araba ve çeĢitli eĢyalar bulunmaktadır. Bunlardan keçe üzerine ince ve renkli deriler yapıĢtırmak suretiyle süslenen bir grup tekstil iĢleri tamamıyla orijinal Hun üslubunu yansıtmaktadır (Aslanapa,1972: 1).

Hun sanatında, dokumalarda, keçelerde, kılıçlarda, mızrak ve bıçaklarda, at koĢumlarında, eyerlerde, kılıçların saplarında, maĢrapaların kulplarında ve gövdelerinde hemen her tarafta hayvan figürlerinin yer aldığı görülmektedir. 1. Pazırık Kurganından çıkan, keçeden yapılmıĢ eyer örtüsünde, keçeden aplikasyonla, kartal griffon‟un bir dağ keçisine saldırıĢını canlandırması tasvir edilmektedir (Diyarbekirli, 1969: 156-162).(Fotoğraf 1).

Fotoğraf 1. 1.Pazırık kurganından çıkarılan eyer örtüsü (http://www.hermitagemuseum.org).

Fotoğraf 1‟de görülen, 120 cm. uzunluk ve 60 cm. geniĢlikte olan, ince kırmızı keçeden yapılmıĢ eyer örtüsünün kenarları, deri Ģeritlerle süslenmiĢtir. Ġki tarafına simetrik olarak yerleĢtirilmiĢ, kanatlı bir grifon‟un dağkeçisine saldırıĢını gösteren kompozisyon iĢlenmiĢtir. Örtünün iki tarafında üçer adet koçbaĢı Ģeklinde sarkıtlar bulunmaktadır. Bu sarkıtlarda sarı üzerine mavi, kırmızı, renkli keçelerden aplike süslemeler yapılmıĢ, etrafı mavi renkli kürk ve boyanmıĢ al renkli at kılından saçaklarla çevrilmiĢ olduğu görülmektedir (Kırzıoğlu,1995:20).

Keçe, halı, kadife, atlas, deri ve ipek gibi kıymetli kumaĢlar kullanılarak, sultanların, vezirlerin ve diğer devlet erkânının çok kıymetli binek hayvanlarını,

(34)

üzere yapılmıĢ (4,5 x 6,5m.) boyutlarındaki örtüde, dörtlü özek, alem, koçmuyuz yanıĢları görülmektedir (Kırzıoğlu,2001:258).

Çoruhlu‟ya göre, (2007: 133-134), Fotoğraf 2‟de yer alan duvar örtüsünde, dört yön motifi oluĢturacak Ģekilde düzenlenmiĢ bitkisel tasvirli bordürler arasındaki alanlarda, sık tekrarlanmıĢ bir kompozisyon görülmektedir. Eserde elindeki hayat ağacıyla bir tanrıça figürü tahta oturmakta, karĢısında kuyruğu örülü atı üzerinde bir Hun asilzadesi yer almaktadır. Tanrıça elindeki hayat ağacıyla asilzadeye kut vermekte, kiĢinin tanrıçaya dua etmesi sonucunda ise kut verme iĢi gerçekleĢmektedir. (“Kut” kelimesi “ruh, can” anlamına geldiği gibi, saadet, talih, mutluluk ve devlet anlamına da gelmekte ve Tanrı‟nın bir ihsanı olarak görülmektedir).

Fotoğraf 2. 5. Pazırık kurganından çıkarılan keçe duvar örtüsü (Tekçe,1993: 164-165).

5. Kurgandan çıkarılan diğer büyük keçe yaygıda ise, mücadele eden iki mitolojik yaratığı gösteren kompozisyon yer almaktadır. Resmin solundaki arslan gövdeli figür (Fotoğraf 3), geyik boynuzlu, kanatlı, bıyıklı bir insan baĢıyla tasvir edilmiĢ sfenks tipi bir yaratıktır. Bunun karĢısında ise (Fotoğraf 4) insan baĢlı, kuĢ gövdeli bir yaratık bulunmaktadır (Çoruhlu,2007: 133-134).

(35)

Fotoğraf 3.5. Pazırık kurganından çıkarılan keçe üzerine aplike duvar örtüsünden yarım parça (Tekçe,1993: 166).

Fotoğraf 4.5. Pazırık kurganından çıkarılan keçe üzerine aplike duvar örtüsünden resimsel detay

(http://commons.wikimedia.org).

Fotoğraf 5‟te, 5. Pazırık kurganında bulunan dikdörtgen Ģeklindeki keçe eyer örtüde, farklı bir bezeme türü görülmektedir. Motifler, beyaz zemin üzerinde belli bir düzene göre sıralanmıĢ, örtünün bordürü ise yeĢil renkli kontürle zeminden ayrılarak, bezemelerle süslenmiĢtir (Ergenekon,1999: 13).

(36)

Fotoğraf 5.5. Pazırık kurganından keçe eyer örtüsü (http://depts.washington.edu).

Altay 5. Pazırık kurganından çıkarılan 218x68cm boyutlarındaki keçe eyer örtüde ise, aplike tekniği ile uygulanmıĢ, “kaplumbağa kabuğu” adı verilen desen yer almaktadır (Ergenekon,1999: 15). (Fotoğraf 6).

Fotoğraf 6. 5.Pazırık kurganından çıkarılan keçe eyer örtüsünden detay (http://depts.washington.edu).

Bir diğer örnek, 5. Pazırık kurganından çıkarılan, tepme keçeden yapılmıĢ, bir çadırı koruyan “töz” olarak kullanıldığı düĢünülen bir çift kuğudur. Fotoğraf 7‟de görülen beyaz keçe kuğu, 29 cm yüksekliğinde olup, kanat uçları ve gagaları siyah, ayak ve kuyruk kısımları kırmızı ve sarı renkte keçelerden oluĢmaktadır (Ergenokon,1999: 12).

(37)

Fotoğraf 7. 5. Pazırık kurganından çıkarılan tepme keçe kuğu (http://www.hermitagemuseum.org).

5. Pazırık kurganından çıkarılan ürünler arasında yer alan kadın baĢlığı, gerek kullanım yeri gerekse kullanılan materyal bakımından farklı bir görüntü sergilemektedir. AhĢap, deri, keçe ile birlikte at kılı ve saç kullanılarak (Ergenekon,1999: 16) yapılmıĢ baĢlığın tepe kısmı düz bir fes Ģeklinde olup, tepesinden yükselen uzantı bant Ģeklinde bükülerek sarılmıĢ keçeden oluĢmakta, uç kısmında ise saç örgüsü geriye doğru uzatılarak sarkıtılmaktadır (Özder, 1999: 14).( Fotoğraf 8).

Fotoğraf 8.Kadın baĢlığı (http://artmagik.webs.com).

Yukarıda incelenen Pazırık kurganlarındaki kazılardan çıkan örnekler dıĢında, 1.Pazırık kurganında, duvarlarda keçeden yapılmıĢ dokumalar, geyik kılından doldurulmuĢ keçe minderler Ģeklinde eyerler, 2.Pazırık kurganında, beyaz keçe ve deri malzemeden yapılmıĢ bir at baĢlığı, 3.Pazırık kurganında, ölünün üzerinde iki kat keçeden yapılmıĢ pantolon kalıntılarına da rastlanmıĢtır. 5.Pazırık kurganında ise, keçe

(38)

Bir baĢka kurgan olan Noin Ula kurganlarında, duvar, çatı ve zeminin, ipek, keçe ve yünlü kumaĢlarla kaplandığı belirtilmektedir. Kurgandaki en önemli buluntulardan biri, tabutun altında bulunmuĢ olan keçe yaygıdır. Fotoğraf 9‟da yer alan yaygının üzerinde hayvan üslubunda bir mücadele sahnesi bulunmaktadır. Kurgan‟da, grifon ve bir yak öküzü arasındaki savaĢın betimlendiği ve geyik- kartal mücadelesini içeren örnekler de yer almaktadır. Bu mücadele sahnelerinin yünlü kumaĢtan aplike olarak keçe üzerine iĢlendiği görülmektedir (Çoruhlu, 2002: 62).

Fotoğraf 9.Noin- Ula‟da, M.Ö. 1.yüzyıla ait Hiung-nu mezarından çıkarılan üzeri hayvan mücadele sahnesi iĢlenmiĢ keçe örtü

(Diyarbekirli,1969: 163).

Keçe sanatına önem veren Göktürkler, tepme keçe tekniğiyle yaptıkları gök rengindeki örtüleri kutsallık sembolü olarak kullanmaktadırlar. Tepme keçe yaygılar, hem ev eĢyası, hem bir hukuk ve devlet sembolü olarak görülmekte, ayrıca, kağanların tahta çıkıĢ törenlerinde kullanılmaktadır. Göktürkler döneminde keçenin kullanıldığı bir baĢka alan, „tuli‟ adını verdikleri ölen kiĢilerin tasvirinin yapıldığı kuklalardır. Göktürklerin keçe çizme, çarık, börk (baĢ giysisi) giydikleri, keçeden yapılmıĢ çadırlar

(39)

kullandıkları, diğer bir ifadeyle yaĢamlarının her alanında keçeye yer verdikleri anlaĢılmaktadır (Ergenekon, 1999: 17-19).

Keçenin Anadolu‟ya gelmesine iliĢkin bilinen kaynaklar, 1071 Malazgirt zaferi, dolayısı ile 11. Yüzyıl olarak gösterilmektedir. Zaferin ardından Türk boylarıyla Anadolu‟ya gelen Selçuklu Türkleri, diğer el sanatlarıyla birlikte, keçe çadırlarını ve tepme keçeden yapılmıĢ olan kepeneklerini kullanmaya devam etmiĢlerdir (Özhekim, 2009: 124).

Anadolu Selçukluları döneminde önemli keçe merkezlerinden birisi, Konya olmuĢtur. Bu dönemde Mevlana‟nın kurduğu Mevlevi TeĢkilatı üyeleri, baĢlarına “sikke” denilen tepme keçeden yapılmıĢ keçe külahlar giydikleri (Ergenekon,1999: 30) belirtilmektedir.

Osmanlı döneminde ise, tepme keçe sanatı, küçük esnafın ve el emekçilerinin geçimlerini sağlamak üzere bir araya gelmeleriyle oluĢturdukları lonca teĢkilatı sayesinde daha da geliĢmiĢ ve el sanatları içinde önemli yerini almıĢtır (Gürçay,1966: 22).

Ayrıca Osmanlı devrinde, yeniçerilerin baĢlarına, arkaya devrik keçeden dikilmiĢ üsküfler giydikleri, ayrıca kaba keçelere kılıç vurarak savaĢ talimleri yaptıkları (Önder,1998:136) aktarılmaktadır.

2.3.Türkiye’de Keçecilik

Orta Asya‟dan günümüze dek varlığını sürdüren keçecilik mesleği, kültürümüzün bir parçası olarak, Anadolu‟da, babadan oğla geçen bir ata sanatı geleneği halinde, tepme keçe atölyelerinde yaĢatılmaya devam ettirilmektedir.

Türkiye‟de keçecilik mesleğinin yöreye özgü yaĢatıldığı iller ve ilçeler ile ilgili yapılan araĢtırma sonuçlarında ulaĢılan kaynaklara göre;

Selçuklu Türkleri yolu ile Orta Asya‟dan Anadolu‟ya gelen keçecilik sanatının merkezi Konya olmuĢtur. Konya Mevlana Müzesi‟nde teĢhir edilen Mevlana‟ya ait keçe külahlarda Selçuklulardan zamanımıza kadar gelebilmiĢ tek hatıralar yer almaktadır. (Önder, 1959: 2231).

Konya‟da cumhuriyetin ilanı ve özellikle 1925 yılında ġapka Kanunu‟nun yürürlüğe girmesinden sonra, büyük öneme sahip sikkecilik sanatı unutulmaya baĢlamıĢtır. 29 kadar sikkeci esnafı, kanundan sonra bir müddet fötr Ģapka iĢi ile uğraĢarak geçimlerini sağlamıĢ ancak zamanla azalan talepler, zanaatkârların birer ikiĢer

(40)

serme keçe yapılmaktaydı. Keçe hasırına renkli nakıĢların atılmasından sonra üzerine beyaz yün saçılan keçeler, rulo halinde bastırıldıktan sonra hamamların keçeliklerinde piĢirilirdi. Sultan Hamamı (Sahipata), Türbe Hamamı (yıkıldı), Ahmet Efendi Hamamı, keçelikleri olan hamamlar (Anonim-a, 1991: 22) arasında yer almaktadır.

19.yüzyıl sonundan 20.yüzyıl baĢında bir grup dival iĢi ile süslenmiĢ seccade ile Konya Mevlana Müzesi‟ndeki keçe seccade ve Konya Ereğli Bekdik‟te gri beyaz renkte ebru tekniğiyle yapılmıĢ keçe çadır tepeliği ilginç örnekler arasındadır (BarıĢta, 2001: 161).

Fotoğraf 10.Keçe üzerine suzeri iĢlenmiĢ, 19.yüzyıla tarihlenen bir seccade (BarıĢta,2001: 161).

(41)

Fotoğraf 11.Konya Mevlana Müzesi‟nden 646 envanter numaralı seccade (BarıĢta, 2001: 161).

Fotoğraf 12.Konya Ereğli Bekdik‟ten gri beyazla ebru tekniği ile yapılmıĢ çadır tepeliği

(BarıĢta, 2001: 163).

Sural‟ın (1978: 8267) 1978 yılında Konyalı keçe ustası Naci Nuh Usta‟dan edindiği bilgilere göre; Konya‟da 20 yıl önce 120 kadar keçeci esnafı bulunmaktaydı, 1978 yılında bu sayı 10‟a düĢmüĢtü. 20 yılda keçecilik mesleği ile ilgili azalan talebe karĢın, Naci Nuh Usta “ koyunculuk ölmedikçe keçecilik de ölmez” sözüyle, bu sanatın yaĢayan yönünün her zaman var olduğunu belirtmektedir.

Afyon‟daki Keçeci ustalarından ġükrü KocataĢ “ 19.yy. sonlarında Yeni Camiinden Turunç Hanına kadar olan bölgenin, yaklaĢık 150 kadar keçeci dükkânıyla dolu olduğunu ustalarından dinlediğini” belirtmektedir. KocataĢ, 1920‟li yıllarda 50, 1933 yılında ise esnaf cemiyetinde kayıtlı 12 keçeci dükkânının bulunduğunu aktarmaktadır ( Seyirci, TopbaĢ, 1984: 263).

(42)

Fotoğraf 13.Afyon Emirdağ Bademli‟den bir keçe yaygı (BarıĢta, 2001:162).

Özergin; (1966: 1216), Afyon‟da, 1966 yılında, 20-25 keçeci dükkânının bulunduğunu, ancak esnafın malın sürümünün düĢmesinden kaynaklanan sebeplerle yavaĢ yavaĢ dükkânlarını kapattıklarını belirtmektedir. Eskiden keçecilik mesleği için çırakların, ustalarının yanında en aĢağı 6-7 yıl çalıĢarak kalfalığa terfi ettikleri, ustalık yolunda devam edenlerin ise kendi dükkânlarını açabilecek duruma geldikleri aktarılmaktadır.

Fotoğraf 14.Balıkesir yöresine ait kepenek (Ekici,2006: 57).

(43)

Fotoğraf 15.Balıkesir yöresine ait keçe paspas (Ekici, 2006: 58).

Fotoğraf 16.SavaĢtepe yaygı keçesi (Ekici, 2006: 62).

Fotoğraf 17.SavaĢtepe yaygı keçesi (Ekici, 2006: 62).

Türk Folklor AraĢtırmaları Dergisi için yapılan araĢtırmada, Ġstanbul‟da keçeciliğin, Osmanlı döneminde bir el sanatı olarak var olduğu, ancak, 1950‟li yıllarda bu sanatın yok olduğu belirtilmektedir. Bu yok oluĢun nedeni olarak, o güne dek ulaĢımda kullanılan bellemenin yerine otomobilin, keçe külahın yerine Ģapkanın, keçe yaygıların yerine ise halı ve kilimin kullanımındaki artıĢ (Erdoğan, 1957: 1613-14) gösterilmektedir.

(44)

Aktan‟ın (1972: 6243) 1970‟li yıllarda yaptığı araĢtırmada, iĢleniĢindeki ustalığı ve sağlamlığı ile keçeleriyle çevrede ün yapan Tire‟de, 13 keçeci zanaatkârın çalıĢmakta olduğu ve her ustanın günde 23 kilo yünü yaydan geçirip iĢlediği aktarılmaktadır. O dönemde, Tire keçecilerinin, Adana, Konya, Kayseri, Sivas, Erzurum gibi uzak yerlerden sipariĢler aldığı ve tüccarların bizzat gelerek ürünlerini teslim aldıkları belirtilmektedir. Son yıllarda makineyle iĢlenmesi mümkün olduğu halde, elde iĢlenmiĢ olan yün çok sağlam olduğundan ustaların sayıca az fakat kalitesi üstün mamuller meydana getirdikleri bilinmektedir.

Sural‟ın (1978: 8269) 1978 yılında yaptığı araĢtırmada, 300 tezgâhıyla baĢta Urfa, Afyon, Balıkesir, Tire, ÖdemiĢ, Salihli, Turgutlu ve Kula‟da keçe üretildiği belirtilmektedir. Bununla birlikte, AkĢehir, Bor, Niğde, Kars, Erzurum, Doğubayazıt, Samsun ve EskiĢehir‟de olmak üzere, Türkiye genelinde bulunan yaklaĢık 2000 atölyede keçe sanatının yapıldığı aktarılmaktadır.

Fotoğraf 18.Keçe yapımı – Kula (http://www.kula.bel.tr).

(45)

Fotoğraf 19.Keçe halı –Urfa (http://www.urfa.org).

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı‟nca 1989 yılında yurdumuz genelinde yapılan ve Türk el sanatlarının tespitini amaçlayan çalıĢmada, Adıyaman, Afyon, Ağrı, Balıkesir, Bingöl, Bolu, Bursa, Çorum, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Giresun, Isparta, Mersin, Ġzmir, Kars, Ardahan, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, KahramanmaraĢ, Muğla, MuĢ, Sakarya, Sivas, Tokat, Trabzon, Tunceli, ġanlıurfa, Van illerinde keçecilik

sanatının icra edildiği belirtilmektedir (Anonim-c,1989: 33-).

Ergenekon (1999: 4), 1994 yılında yaptığı doktora tezi araĢtırmalarında, Türkiye‟de bulunan Tepme Keçe atölyelerini;

Ġç Anadolu Bölgesi; Afyon‟da 7, Konya‟da 4, AkĢehir‟de 2, BeyĢehir‟de 1, Akdeniz Bölgesi; Yalvaç‟ta 5,

Marmara Bölgesi; Balıkesir‟de 7,

Ege Bölgesi; ÖdemiĢ‟te 2, Tire‟de 8, Bergama‟da 1, Doğu Anadolu Bölgesi; Kars‟ta 2,

Güneydoğu Anadolu Bölgesi; ġanlıurfa‟da 2, olmak üzere 41 olarak belirlemiĢtir. Ancak, 21.yüzyıl Türkiye‟sinde, araĢtırmanın yapıldığı tarihten bu yana geçen sürede, tepme keçe atölyeleri maddi ve manevi imkânsızlıklar sebebiyle kapatılmaya devam etmekte, tepme keçe sanatı, hayatta kalmayı baĢarabilen sayılı keçe zanaatkârıyla yaĢatılmaya çalıĢılmaktadır.

Gürçay‟ a (1966: 24) göre, keçecilikte kullanılan ham maddelerin pahalılaĢması, iĢçi ücretlerinin artması gibi faktörler keçenin pahalıya imal edilmesine sebep olmaktadır. Ayrıca keçenin dayanıklı bir malzeme olmasından dolayı uzun süre kullanımı ihtiyaç süresinin uzamasına sebebiyet vermekte bu da imalatı düĢürmektedir.

Geleneksel tepme keçe sanatımızın ekonomik darboğaza girmesine neden olarak; yalnızca kırsal kesime yönelik üretim yaptığı, günümüz beklentilerine cevap

(46)

yöntemlerinin korunmasına yardımcı olmak ve aynı zamanda yerli ekonomiyi güçlendirmek amacıyla bu bölgelere ziyaretlerde bulunmuĢlardır (White,2007: 5)

Bu durum, baĢka kıtalardan gelen yabancı misafirlerin bu sanata verdiği değeri göstermekle birlikte, kültürümüzün parçası olan keçe sanatını sahiplenme konusundaki eksikliğimizi gözler önüne sermektedir. Bunun yanında, günümüzde, keçe sanatını, inatla, tüm sıkıntılara rağmen bu güne dek ayakta kalarak devam ettiren zanaatkârlarımız, keçecilik mesleğine, keçe sanatına hayat vermeye devam etmektedirler. Öne çıkan keçe zanaatkârlarımız arasında, Konya‟da keçe zanaatkârı Mehmet Girgiç, Tire‟de keçe zanaatkârı Arif Cön, Balıkesir‟de keçe zanaatkârı Necmi IĢık, Sandıklı‟da keçe zanaatkârı Hüseyin Alan ve Ömer TopbaĢ, Afyon‟da keçe zanaatkârı YaĢar KocataĢ yer almaktadır.

Keçe sanatına bir baĢka soluk getiren, keçeye yeni bir bakıĢ açısıyla bakarak özgün çalıĢmalar ortaya koyan Türk tasarımcılarının varlığı da, sanatın geleceği konusunda büyük umutlar yaratmaktadır. Keçeden, hem geleneksel hem de çağdaĢ formlarda ürünler elde eden zanaatkâr ve tasarımcılarımız, sadece Türkiye‟de değil tüm dünya ülkelerinde bu sanatın tanınması için çaba göstermekte ve çok önemli iĢlere imza atmaktadırlar.

Ġngiltere‟nin baĢkenti Londra‟da 15 yılı aĢkın süredir keçeyi hayata döndürmeye çalıĢan moda tasarımcısı Selçuk GürıĢık, çalıĢmalarıyla buna örnek oluĢturmaktadır. 2003 yılında, modern keçe tasarımlarıyla birlikte 20 keçe ustasının çalıĢmalarının da yer aldığı koleksiyonu Topkapı Sarayı‟nda sergilemiĢtir. Ayrıca, Londra‟daki British Museum‟da „Contemparary Anatolian Felt‟ adlı daimi serginin de tasarımcısı olan GürıĢık, yine Londra‟da, „YaĢayan Anadolu Keçeleri‟ adlı sergiyle Anadolu‟nun geleneksel el sanatları içinde önemli bir yeri olan keçeciliği kaybolmaktan kurtarmayı hedeflemektedir (kaybolansanatlar.com).

GürıĢık, koyunculuğun yaygın olduğu Kars`ta Anadolu Kültür A.ġ. ve Kadın Merkezi`nin (KA-MER) ortaklaĢa yürüttüğü keçe atölyesi projesini 2007 yılında hayata

Şekil

Tablo  1.    Tepme  keçe  sanatı  ile  uğraĢan  bireylerin  cinsiyet,  yaĢ,  eğitim
Tablo  2.Tepme  keçe  sanatı  ile  uğraĢan  bireylerin  sosyal  güvencelerine  iliĢkin
Tablo  4.Tepme  keçe  sanatı  ile  uğraĢan  bireylerin  keçe  sanatını  nasıl
Tablo  5.Tepme  keçe  sanatı  ile  uğraĢan  bireylerin  sanatı  seçme  nedenlerine
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

With this framework in mind, the aim of this article is to analyse the logic behind continuity and change in the relations of Turkey with Russia within a historical and

Tevkifat oranının yüksekliği, belirli sınıra kadar kira gelirlerinin beyan yasağı, beyannamede yer almayan gelirler üzerinden ödenen tevkifatların mahsup edilememesi

Araştırma kapsamında Ankara, Konya, Afyon ve İzmir illerinde farklı tepme keçe atölyelerinde yapılan gözlem ve anketler sonucunda bahsedilen bitim işlemlerine yönelik

Bu çalışmada geleneksel çini tekniğinde kullanılan sıraltı dekor yönteminin geliştirilmeye ve farklı uygulamalara açık bir teknik olarak suluboya resim

Kullanılan Malzeme: Yün elyafı, ipek iplik Uygulanan Teknik: Tepme keçe, işleme Zeminde Kullanılan Renk: Doğal beyaz Bezemede Kullanılan Renkler: Pembe Seçilen Konu:..

Teklifler ihale dokümanında belirtilen ihale saatine kadar sıra numaralı alındılar karşılığında idareye (tekliflerin sunulacağı yere) teslim edilir. Bu saatten

Hücreler arası matriks elemanları içerisinde jela- tinin tek başına kullanımı diğer iki elemanlara (kollajen ve vitronektin) göre daha çok 3 boyutlu yapıya neden olduğu

Bu bağlamda diyebiliriz ki geleneksel gıda üretimi yapan firmalarda gerçekleştirilen inovasyonlar, bu firmaların uluslararası ürün standartlarına uygun üretim