• Sonuç bulunamadı

Türkiye'de sporun gelişimi ve değişen kullanıcı gereksinmelerini karşılayıcı yönde modern stadyum yapılarının temel planlama özellikleri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Türkiye'de sporun gelişimi ve değişen kullanıcı gereksinmelerini karşılayıcı yönde modern stadyum yapılarının temel planlama özellikleri"

Copied!
197
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

TRAKYA ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ

TÜRKĐYE’DE SPORUN GELĐŞĐMĐ VE DEĞĐŞEN KULLANICI GEREKSĐNMELERĐNĐ KARŞILAYICI YÖNDE MODERN STADYUM YAPILARININ

TEMEL PLANLAMA ÖZELLĐKLERĐ Doğan DURGUN

Mimar

YÜKSEK LĐSANS TEZĐ

Tez Danışmanı Doç. Dr. Şaduman SAZAK Mimarlık Anabilim Dalı

(2)

FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ

TÜRKĐYE’DE SPORUN GELĐŞĐMĐ VE DEĞĐŞEN KULLANICI

GEREKSĐNĐMLERĐNĐ KARŞILAYICI YÖNDE MODERN

STADYUM YAPILARININ TEMEL PLANLAMA ÖZELLĐKLERĐ

DOĞAN DURGUN MĐMAR

YÜKSEK LĐSANS TEZĐ

MĐMARLIK ANABĐLĐM DALI

DANIŞMAN : DOÇ. DR. ŞADUMAN SAZAK

2007 EDĐRNE

(3)
(4)

ÖZET

“Değişen Kullanıcı Gereksinmelerini Karşılayıcı Yönde Modern Stadyum Yapılarının Planlama Đlkeleri” başlığı altında hazırlanan tez dokuz bölümden oluşmaktadır.

Birinci bölümde, konu ile ilgili genel bir değerlendirme yapılmış ve konunun araştırma nedeni açıklanmıştır.

Đkinci bölümde, stadyum yapılarının oluşmasında anahtar kelime olan spor sözcüğü ile ilgili tanım ve kavramlar, sporun tarihsel gelişimi, spor türleri ve sporun sosyal etkileri ayrıntılı olarak anlatılmıştır.

Üçüncü bölümde, Türkiye’de sporun tarihi, gelişim süreci ve sorunları incelenmiştir.

Dördüncü bölümde, stadyum yapılarının ilk ortaya çıkışından günümüze kadar göstermiş olduğu değişim süreci incelenmiş, stadyum yapılarının konumlandırılması, oluşum kriterleri, mimari özellikleri, tasarımı ve yapımını etkileyen faktörler incelenmiştir.

Beşinci bölümde, modern stadyum yapıları için gerek uluslararası düzeyde ve gerekse Türkiye Futbol Federasyonunca öngörülmüş olan yönetmelik değerleri ele alınmış, bu kapsamda Türkiye’de ve dünyada stadyum yapılarının tasarımında ve yapımında uyulması gereken kurallar incelenmiştir.

Altıncı bölümde, dünyadaki modern stadyum yapılarının önemli örnekleri kapsamlı bir şekilde incelenmiştir.

Yedinci bölümde, Türkiye’de bulunan modern stadyum yapıları kapsamlı bir şekilde incelenmiştir.

Sekizinci bölümde, Modern stadyum yapılarının değişen kullanıcı gereksinmelerini karşılayıcı yönde planlama özellikleri 5 ana başlık altında - Esneklik, Seyirci oturma yerleri, Çatı örtüsü- konstrüksiyon, Trafik- otopark çözümleri, Stadyum Yapılarını Topluma Kazandırma Yöntemleri ve Yatırım Aracı Olarak Kullanımı – incelenmiştir.

Son bölümde, sonuç ve değerlendirme yapılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Spor, Spor Tarihi, Stadyum, Modern Stadyum Yapıları, Oyun Alanı Elemanları, FĐFA Yönetmelik Değerleri, Stadyum Yapıları Planlama Đlkeleri.

(5)

ABSTRACT

Under the title of “Planning Principal of the Modern Stadium Construction in Paralel with Divers User Demands” the thesis is hereby presented in 9 chapter mentioned as below:

In Chapter 1 Regarding to subject there is a general treatment and determination of the problematic.

In Chapter 2 The Key Word “Sport” which forms a sound basis for stadium constructions is given within its own definition and basic concepts, historical development of Sport , Spor Types et Social Effects..

In Chapter 3 The history of Sport , Development Process and Issues are arguing out

In Chapter 4, The process of development of the Stadium Constructions is analysed as of the origin to our contemporary. Moreover the positining of the Stadiums , their composition mesures, architectural particularities and the factors effeting on the construction are stated.

In Chapter 5 Stating the regulation values anticipated for Modern Stadium Construction whether in international domain and by Turskih Football Federation, the regulation and principals to be respected during design and construction in Turkey and in the world are announced

In Chapter 6 The most reputable modern stadiums of the world are treated. In Chapter 7 The Modern Stadium Constructions in Turkey, are abstracted in details

In Chapter 8 Modern Stadium Constructions are evaluated under 5 main title, according to the planning particularities satisfaying the divers demands: - Flexibility, Supporters sitting places, Roof covers – construction, Trafic & Parking Facilities, Socialisation Methods of Stadium Complexe and Their Utilisation as Financial Instruments

In concluding section result and evaluation are stated.

Key Words : Sport, History of Sport, Stadium, Modern Stadium Contruction, Field of Play Equipments, , Assets of FIFA Regulations, Planning Principals os Stadium Construction ,

(6)

ÖNSÖZ

Günümüzde futbolun tüm dünyada kazanmış olduğu toplumsal boyut ve bunu destekleyen teknolojideki gelişim ile kullanıcı gereksinimlerindeki değişiklik talepleri; stadyum yapılarının planlama ilkelerinde ve özelliklerinde değişime neden olmuştur.

Tez kapsamında söz konusu değişim ilkeleri “Değişen Kullanıcı Gereksinmelerini Karşılayıcı Yönde Modern Stadyum Yapılarının Planlama Đlkeleri” başlığı altında araştırılmıştır.

Çalışmalarımda her aşamada beni destekleyen Danışmanım Doç. Dr. Şaduman SAZAK’ a, göstermiş olduğu sabır ve destekten dolayı eşim Şirin’e, konu ile ilgili araştırmalarım sırasında yardımlarını eksik etmeyen Türkiye Futbol Federasyonun da görevli tüm personele teşekkürü bir borç bilirim.

Nisan 2007 Doğan DURGUN Mimar

(7)

ĐÇĐNDEKĐLER Sayfa No ÖZET i-i ABSTRACT ii-ii ÖNSÖZ iii-iii ĐÇĐNDEKĐLER iv-vii ŞEKĐL LĐSTESĐ viii-x TABLO LĐSTESĐ xi-xii RESĐM LĐSTESĐ xiii-xvi BÖLÜM 1. GĐRĐŞ 1-1

BÖLÜM 2. SPORLA ĐLGĐLĐ TANIMLAR VE KAVRAMLAR 2–2

2.1. Spor Sözcüğünün Anlamı 2–4

2.2. Sporla Đlgili Tanımlar 5-6

2.3. Sporun Tarih Đçerisindeki Yeri ve Gelişimi 6-10

2.4. Spor Faaliyetleri ve Türleri 10-14

2.5. Spor Alanlarının Yeşil Alan ve Sosyal Donatı

Alanlarındaki Yeri 15-17

2.6 Sporun Bireyler Üzerindeki Etkileri ve Toplumsal Boyutu 17-21

2.7. Engelliler ve Spor 21-22

BÖLÜM 3. TÜRKĐYE DE SPORUN TARĐHSEL GELĐŞĐMĐ VE SPORUN

GELĐŞĐMĐNĐ ENGELLEYEN SORUNLAR 23-23

3.1. Türkiye de Sporun Tarihsel Gelişimi 23-23

3.1.1. 1923’e Kadar 23-25

3.1.2. Cumhuriyet Dönemi 26-28

(8)

3.2. Türkiye’de Sporun Gelişimini Engelleyen Sorunlar 30-30 3.2.1. Ekonomik Sorunlar ( Eğitim, Tesis ve Yatırım Eksikliği )30-31 3.2.2. Türkiye’de Spor Tesisleri ve Yatırımlar 31-33

3.2.3. Örgütleşme 33-35

BÖLÜM 4. STADYUM YAPILARININ TANIMI, TARĐHĐ GELĐŞĐMĐ, KONUMLANDIRILMASI VE GENEL DEĞERLENDĐRĐLMESĐ

36-36 4.1.Stadyum Yapılarının Tanımı 36-37 4.2. Stadyum Yapılarının Tarihi Gelişimi 37-37

4.2.1. Yunan ve Roma Dönemi 37-39

4.2.2. Günümüz Dönemi 39-48

4.3. Stadyum Yapılarının Konumlandırılması 49-49 4.4. Stadyum Yapılarının Genel Değerlendirilmesi 50-50 4.4.1.Yer Seçimi, Ulaşım , Bağlantı ve Yönelme 50-53 4.4.2 Fonksiyon, Organizasyon Şeması ve Planlama Özellikleri 53-58 4.4.3.Oyun Alanı Elemanları ve Boyutlandırılması 59-64

4.4.4.Konstrüksiyon 64-67

4.4.5.Tribünler, Çatı Örtüsü ve Döşeme 68-75 4.4.6.Mimari Yaklaşım, Form ve Planlama Esasları 75-80

4.4.7.Malzeme Değerlendirilmesi 81-81

4.4.8.Aydınlatma 82-83

4.4.9.Isıtma Havalandırma 84-84

(9)

BÖLÜM 5. STADYUM YAPILARI ĐÇĐN YÖNETMELĐK DEĞERLERĐ 86-86

5.1. Türkiye’ de Stadyum Yapıları ile Đlgili Yönetmelikler 86-105 5.2. Uluslararası Stadyum Yapıları ile Đlgili Yönetmelikler 106-112 5.3. Stadyum Yapılarının Uluslararası Derecelendirilmesi 113-120 BÖLÜM 6. DÜNYA DA ÖNEMLĐ MODERN STADYUM YAPILARI 121–121

6.1. Allianz Arena Stadyumu ( ALMANYA ) 121-123 6.2. Amsterdam Arena Stadyumu ( HOLLANDA) 124-125 6.3. Schalke Arena Stadyumu ( ALMANYA) 126-128 6.4. Daejeon Stadyumu ( GÜNEY KORE ) 128-130

6.5. Stade De France ( FRANSA ) 130-132

6.6. Wembley Stadyumu ( ĐNGĐLTERE ) 132-134 6.7. Gwangeju Stadyumu (GÜNEY KORE ) 134-135 6.8. Sapporo Dome Stadyumu ( JAPONYA ) 136-137 6.9.Millenium Stadyumu ( ĐNGĐLTERE ) 137-138

BÖLÜM 7. TÜRKĐYEDE ÜÇ BÜYÜK STADYUM YAPISININ MODERN STADYUM YAPILARI KAPSAMINDA

DEĞERLENDĐRĐLMESĐ 139-139

7.1. Atatürk Olimpiyat Stadyumu 139-147

7.2. Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadyumu 147-151

7.3. Beşiktaş Đnönü Stadyumu 152-155

BÖLÜM 8. DEĞĐŞEN KULLANICI GEREKSĐNMELERĐNĐ KARŞILAYICI YÖNDE MODERN STADYUM YAPILARININ PLANLAMA

ÖZELLĐKLERĐ 156-156

8.1. Esneklik 156-158

(10)

8.3. Çatı Örtüsü Konstrüksiyon 163-164

8.3.1. Kafes Çatı Sistemi 165-166

8.3.2. Asma Germe Çatı Sistemleri 167-168

8.4. Trafik ve Otopark Çözümleri 168-171 8.5. Stadyum Yapılarını Topluma Kazandırma Yöntemleri ve

Yatırım Aracı Olarak Kullanımı 171-172

BÖLÜM 9 SONUÇ 173-174

KAYNAKLAR 175-177

(11)

ŞEKĐL LĐSTESĐ

Şekil 2.1. Futbol oyun alanının ölçüleri……… 12

Şekil 2.2. Futbol oyun alanındaki tanımlamalar……….. 13

Şekil 2.3. Yüzme havuzu normları ve fonksiyon şeması………. 14

Şekil 2.4. Tenis oyun alanı normları ve tanımlamalar………..……… 14

Şekil 2.5. Kentsel donatı elemanlarının, spor donatı elemanları ve yeşil alanlar ile olan uyumu………16

Şekil 4.1. Stadyum yapılarının yer seçiminde yön unsurları……… 51

Şekil 4.2 Stadyum yapılarında yer seçimi ve ana ulaşım bağlantı noktalarının oluşturulmasına örnek ………..……….……… 52.

Şekil 4.3. Stadyum yapısının şehir imar planında ki konumlandırılmasına örnek….. 53

Şekil 4.4. Stadyum yapılarında genel fonksiyon şeması……….. 54

Şekil 4.5. Stadyum yapılarında hizmet birimlerinin birbirleri ile olan bağlantı konumlandırılması………. 55

Şekil 4.6. Oyun alanı ve çevresi ölçüleri……….. 56

Şekil 4.7. Oyun alanı ve seyirci oturma alanları arasında kalan bölgenin standart ölçüleri………... 56

Şekil 4.8. Stadyum yapılarında kapalı tribün fonksiyon şeması……….. 57

Şekil 4.9. Stadyum yapılarında standart kontrol akışı……….. 58

Şekil 4.10. Stadyum yapılarında engelli seyirci alan standartları………. 58

Şekil 4.11. Uluslararası standartlarda oyun alanı ölçüleri……… 59

Şekil 4.12 Stadyum yapılarında yedek kulübeleri ve oyun alanına olan mesafe standartları……….. 60

Şekil 4.13. Stadyum yapılarında seyirci oturma alanlarının oyun alanına olan mesafe standartları………...61

(12)

Şekil 4.15. Stadyum yapılarında oyun alanı elemanlarının tanımı ve standartları…... 62

Şekil 4.16. Oyun alanı elemanlarından kale direkleri standartları……… 63

Şekil 4.17. Oyun alanı elemanlarından “Scoreboard” standartları………... 64

Şekil 4.18. Đlk dönem taşıyıcı sistem elemanlarına örnek……… 65

Şekil 4.19. Đlk dönem taşıyıcı sistem elemanlarına örnek……… 65

Şekil 4.20. Hazır betonarme elemanlardan oluşan taşıyıcı sisteme örnek……… 65

Şekil 4.21. Seyirci oturma alanlarını oluşturan prekast elemanlar………... 68

Şekil 4.22. Seyirci oturma alanlarını oluşturan prekast elemanlar……….. 68

Şekil 4.23. Seyirci oturma alanlarını oluşturan hazır elemanların şantiyeye nakliyesi………. 69

Şekil 4.24. Taşıyıcı sistem kesiti………. 70

Şekil 4.25 Çelik elemanlardan oluşan tribün……… 70

Şekil 4.26. Stadyum yapılarında çatı örtü sistemi………. 72

Şekil 4.27. Asma –germe çatı sistem çözümü……….. 74

Şekil 4.28. Eski dönem stadyum yapılarının formları……….. 76

Şekil 4.29 Stadyum yapılarında gün ışığı ile ilgili çözümler……… 82

Şekil 4.30. Stadyum yapılarında yapay aydınlatma çözümleri………. 83

Şekil 4.31. Stadyum yapılarının gün ışığına göre konumlandırılması……….. 83

Şekil 4.32. Stadyum yapılarında ses dalgalarının dağılımı……….. 85

Şekil 7.1. Atatürk Olimpiyat Stadı genel yerleşim planı ………. 140

Şekil 7.2. Atatürk Olimpiyat Stadı genel vaziyet planı……… 142

Şekil 7.3. Atatürk Olimpiyat Stadı seyirci oturma alanları……….. 146

Şekil 7.4. Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı genel oturma planı……… 150

(13)

Şekil 7.6. Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı protokol girişinden kesit ……….. 151 Şekil 7.7. Beşiktaş Đnönü Stadyumu genel oturma planı……….. 153 Şekil 8.1. Modern stadyum yapılarında seyirci oturma alanlarının oyun alanına olan uygun uzaklık değerleri………..160 Şekil 8.2. Modern stadyum yapılarında oturma alanları standart değerleri(FĐFA)…... 161 Şekil 8.3. Modern stadyum yapılarında tribün standartları………...162 Şekil 8.4. Modern stadyum yapılarında açılır kapanır sistem detayları ………... 164 Şekil 8.5. Modern stadyum yapılarında çatı sistemi çözümü ……….. 165 Şekil 8.6. Modern stadyum yapılarında çatı örtü sisteminin asma germe sistem ile

çözümü………... 167 Şekil 8.7. Modern stadyum yapılarında uygun trafik ve otopark çözüm önerisi ……. 169 Şekil 8.8. Modern stadyum yapılarında imar planı içerisinde uygun konumlandırma. 169 Şekil 8.9. Stadyum yapılarının kullanılmayan alanlarının değerlendirilmesine örnek. 172

(14)

TABLO LĐSTESĐ

Tablo 2.1. Çeşitli oyun alanlarının boyutları ve standartları……… 13

Tablo 2.2. Yeşil alan ve spor oyun alanları için ülkeler bazında karşılaştırmalar …... 16

Tablo 2.3. Türkiye de sosyal donatı elemanlarının kişi başına düşen alan değerleri… 17 Tablo 4.1. Seyirci oturma alanlarını oluşturan betonarme taşıyıcı sistem davranışları.67 Tablo 4.2. Stadyum yapılarında kullanılan farklı malzemelerin davranış özellikleri .. 81

Tablo 5.1. Türkiye de stadyum yapılarının oluşumunda uyulması gereken standartlar……… 102

Tablo 5.2. Stadyum yapılarında FĐFA nın belirlediği yıldız kriterleri arasındaki kapasite arkları……… 113

Tablo 5.3. Stadyum yapılarında FĐFA nın belirlediği yıldız kriterleri arasındaki ölçü ve hizmet birimleri tanımlamaları ………...………... 114

Tablo 5.4. FĐFA nın belirlediği yıldız krtiterleri arasındaki güvenlik ve aydınlatma tanımlamaları.……… ………...…………. 114

Tablo 5.5. FĐFA’nın dünyada 5 yıldız koşulunu sağlayan stadyum yapıları listesi….. 115

Tablo .5.6. FĐFA’nın dünyada 4 yıldız koşulunu sağlayan stadyum yapıları listesi…. 115 Tablo 5.7. Avrupa da oynanan maçlar da stadyum yapılarının yıldız kriterlerine göre dağılımı………... 119

Tablo 6.1. Alianz Arena Stadı (ALMANYA) genel özellikleri ………... 122

Tablo 6.2. Amsterdam Arena Stadı (HOLLANDA) genel özellikleri –…………...… 124

Tablo 6.3. Schalke Arena Stadı ( ALMANYA) genel özellikleri ………...126

Tablo 6.4. Daejeon Stadı (GÜNEY KORE) genel özellikleri ……… 128

Tablo 6.5. Stade de France (FRANSA) genel özellikleri ………... 131

Tablo 6.6. Wembley Stadyumu genel özellikleri ………...133

(15)

Tablo 6.8 Sappora Dame Stadı (JAPONYA) genel özellikleri ………. 136 Tablo 6.9. Millenium Stadı (ĐNGĐLTERE) genel özellikleri ………. 138 Tablo 7.1. Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı’nın genel özellikleri………. 148

Tablo 8.1. Modern stadyum yapılarında seyirci alanlarına giriş-çıkış değerlerine

(16)

RESĐM LĐSTESĐ

Resim 2.1. Eski çağlarda top oyunu ile ilgili spor figürü………. 7 Resim 2.2. Eski dönem spor figürü………... 7 Resim 2.3. Yunan dönemi spor oyunlarını anlatan resim………. 8 Resim 4.1. Roma dönemi stadyum yapılarına bir örnek Colleseum-ĐTALYA……… 38 Resim 4.2. Roma dönemi stadyum yapısına örnek CĐRCUS MAXSIMUS…………. 38 Resim 4.3. Yakın dönem stadyum yapılarına örnek Real Maestranza Stadı -

ĐSPANYA………... 40 Resim 4.4. Roma dönemi stadyum yapılarının izlerini taşıyan yakın dönem stadyum

yapısına örnek,Campo Pegueno Stadı ,PORTEKĐZ………... 41 Resim 4.5. Yunan dönemi stadyum yapılarının izlerini taşıyan yakın dönem stadyum

yapısına örnek, Arenes De Bayonne Stadı ,FRANSA ………... 41 Resim 4.6. Yakın dönem stadyum yapılarına bir örnek, Victoria Ground Stadı,

ĐNGĐLTERE……… 42 Resim 4.7. Yakın dönem stadyum yapılarına ilk örnek, Landsdoven Road Stadı,

ĐRLANDA…... 43 Resim 4.8. Yakın dönemde sadece futbol oyunu için yapılmış stadyum yapılarına

örnek, Dalymount Park Stadı, ĐRLANDA………. 43 Resim 4.9. Yakın dönemde sadece futbol oyunu için yapılmış stadyum yapılarına

örnek, Andfield Road Stadı, ĐNGĐLTERE……….. 44 Resim 4.10. Modern stadyum yapılarının ilk örneklerinden, Santiego Berna Bau

Stadı, ĐSPANYA……… 44 Resim 4.11. Çok amaçlı kullanılan modern stadyum yapılarına bir örnek,Munich

Olimpiyat Stadı, ALMANYA………. 45 Resim 4.12. Çok amaçlı kullanılan modern stadyum yapılarına bir örnek, Atina

Olimpiyat Stadı, YUNANĐSTAN………... 46 Resim 4.13. Çok amaçlı modern stadyum yapılarına bir örnek, Atatürk Olimpiyat

Stadı, TÜRKĐYE……… 46 Resim 4.14. 21. Yüzyıl. modern stadyum yapılarına bir örnek, Amsterdam Arena

(17)

Rsim 4.15. 21. Yüzyılda modern stadyum yapılarına önemli bir örnek, Sappora

Dome Stadı, JAPONYA ……… 48

Resim 4.16. 21.Yüzyılda modern stadyum yapılarına bir örnek, Busau Asaid Stadı, GÜNEY KORE ………... 48

Resim 4.17. Stadyum yapılarının konumlandırılmasına Roma döneminden örnek…. 49 Resim 4.18. Stadyum yapılarında seyirci oturma alanlarını oluşturan betonarme taşıyıcı sistem örneği ……….. 66

Resim 4.19 Seyirci oturma elemanlarını oluşturan hazır betonarme modüllerin montaj aşaması………. 69

Resim 4.20. Seyirci oturma elemanlarının montajı bitmiş şekli ……….. 69

Resim 4.21. Oturma elemanları çelik olan tribün örneği……….. 71

Resim 4.22. Stadyum yapılarında betonarme sistem inşası ………. 71

Resim 4.23. Çatı örtü sistemlerinden uzay kafes örneği ……….. 72

Resim 4.24. Stadyum yapılarında çatı örtü sisteminin pleksiglass ( şeffaf, pvc esaslı katı malzeme) malzeme örneği ………... 73

Resim 4.25. Üst örtü yüzeyi yüksek dayanımlı kumaş malzeme ……… 73

Resim 4.26. Çatı üst örtünün karma sistem ile taşıtılması ………... 74

Resim 4.27. Betonarme üst örtü ………... 75

Resim 4.28. 20. Yüzyıl stadyum yapı formlarına örnek , Stadio San Siro Stadı, ĐTALYA………..76

Resim 4.29. 20. Yüzyıl. stadyum yapıları dairesel forma örnek ………..77

Resim 4.30. Modern stadyum yapı formlarına örnek, Sappora Dome Stadı, JAPONYA ………... 78

Resim 4.31. Modern stadyum yapı formlarına örnek ……….. 78

Resim 4.32. 21. Yüzyıl stadyum yapılarına örnek Alianza Arena - Almanya……...78

Resim 4.33. 21. Yüzyıl stadyum yapılarına örnek San Sebastian – Đspanya ………... 79

(18)

Resim 4.35. Günümüz dönemi stadyum yapılarına Türkiye’den örnek Şükrü Saraçoğlu

Stadyumu ………... 80

Resim 4.36. Günümüz dönemi stadyum yapılarına Türkiye’den örnek Atatürk Olimpiyat Stadyumu……… 80

Resim 4.37. Stadyum yapılarının zemin ısıtma uygulamasına örnek ……….. 84

Resim 5.1. FĐFA’nın 5 yıldız kriterlerini sağlayan stadyum yapılarına örnek, Atatürk Olimpiyat Stadı……… 116

Resim 5.2. FĐFA’nın 5 yıldız kriterlerini sağlayan stadyum yapılarına örnek, Estadio Do Dragao Stadı , PORTEKĐZ………... 116

Resim 5.3. FĐFA’nın 5 yıldız kriterlerini sağlayan stadyum yapılarına örnek, Münih Olimpiyat Stadı, ALMANYA………. 117

Resim 5.4. FĐFA’nın 4 yıldız kriterlerini sağlayan stadyum yapılarına örnek, San Sebastian Stadı, ĐSPANYA……… 117

Resim 5.5. FĐFA’nın 4yıldız kriterlerine örnek stadyum yapısı Rasunda Stadı ĐSVEÇ ……… 118

Resim 5.6. FĐFA’nın 4 yıldız kriterlerini sağlayan stadyum yapılarına örnek, Philips Stadı –HOLLANDA ……….. 118

Resim 6.1. Allianz Arena Stadyumundan örnekler – ALMANYA……….. 121

Resim 6.2. Amsterdam Arena Stadı –HOLLANDA……… 124

Resim 6.3. Schalke Arena Stadı – ALMANYA………... 126

Resim 6.4. Daejeon Stadı – GÜNEY KORE ………... 128

Resim 6.5. Stade de France Stadı FRANSA……….… 130

Resim 6.6. Wembley Stadyumu – ĐNGĐLTERE………... 132

Resim 6.7. Gwangu Stadı –GÜNEY KORE……… 134

Resim 6.8. Sappora Dame Stadı – JAPONYA………. 136

(19)

Resim 7.1. Atatürk Olimpiyat Stadından genel görünüş……….. 141

Resim 7.2. Atatürk Olimpiyat Stadı seyirci giriş-çıkış alanından görünüş …………..141

Resim 7. 3. Atatürk Olimpiyat Stadında ilk yardım alanı ………144

Resim 7.4. Atatürk Olimpiyat Stadında Locadan görüntü ………... 145

Resim 7.5. Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadından görünüş ………..……… 148

Resim 7.6. Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadından iç görünüş ………... 149

Resim 7.7. Beşiktaş Đnönü Stadından genel görünüş……… 152

Resim 7.8. Beşiktaş Đnönü Stadı protokol giriş kapısı……….. 153

Resim 8.1. Stadyum yapılarında esneklik kavramına örnek Sapporo Dome Stadyumu– JAPONYA ………. 157

Resim 8.2.Stadyum yapılarının çatı örtü sisteminin tamamının açılır olmasına örnek, Japonya………... 158

Resim 8.3. Stadyum yapılarının çatı sisteminde sadece oyun alanı üzerinin açılıp kapanabilmesine örnek Cardinals Stadyum - USA ……… 158

Resim 8.4 Modern stadyum yapılarında seyirci oturma elemanlarına örnekler …….. 161

Resim 8.5. Modern stadyum yapılarında çatı olarak kafes sisteminin kullanılması ve üst örtüsü olarak kompozit malzeme kullanılmasına örnek Estadio Do Dragao –Đspanya………... 166

Resim 8.6. Modern stadyum yapılarında çatı olarak kafes sisteminin kullanılması ve üst örtüsü olarak pleksi malzeme kullanılmasına örnek Cardinals Stadyum-USA... ……… 166

Resim 8.7. Modern stadyum yapılarında asma germe sistemde üst örtü olarak membran kullanımı. Münich Olimpiyat Stadyumu, Almanya……… 167

Resim 8.8. Modern stadyum yapılarında çatı örtüsü farklı malzeme kullanımı, San Sebastian Stadyumu, Đspanya………...168

(20)

BÖLÜM 1 GĐRĐŞ

Spor, toplumları birbirine bağlayan en önemli ve etkili unsurlardan birisidir. Đnsanoğlunun ilk var oluş döneminden günümüze kadar olan dönemde görülen spor faaliyetleri her dönemde toplumlar üzerinde büyük etki yaratmıştır. Her toplum gerek kendi gerekse uluslararası düzeyde spora büyük önem vermiştir.

Günümüzün en önemli spor dallarından olan futbol; uluslararası düzeyde ve ülkelerin kendi toplumlarında giderek önemini arttırmaktadır. Bu spor dalının uygulandığı alanlar olan stadyum yapıları, bu öneme paralel olarak yerini almıştır. Son dönemlerde teknolojinin gelişmesi ve futbolda görülen ekonomik artış değerleri stadyum yapılarının önemini arttırmış, geçmiş dönemlerdeki form ve kullanım biçimi büyük değişime uğramıştır. Günümüzde, değişen ve gelişen kullanıcı gereksinmeleri spor dallarının kendi alanlarını oluşturma ihtiyacını doğurmuştur. Bu spor dallarından en önemlisi de futbol olmuştur. Ekonomik değer olarak futbol kendi oyun alanını yaratmış olup, diğer spor dallarının birlikte yapılabileceği alanlar kendi yapıları içerisinde şekillenmeye başlamıştır. Öte yandan günümüzde topluma aşılanan olimpiyat ruhu ile birçok ülke olimpiyat stadları yapmıştır. Bu stadlarda birçok spor faaliyeti bir arada yapılmaktadır. Ancak bu konuda yapılan eleştirilerde kullanıcı ihtiyaçlarını karşılamadığı savunulmaktadır. Örneğin futbol oyunu gerçekleşirken seyir konforunun olmadığı belirtilmektedir. Zira bu düzenlemelerde, seyirci oturma alanlarının oyun alanına olan uzaklığı bu seyir konforunu etkilemektedir.

Günümüzde yapılan stadyum yapıları tamamen futbol oyun alanları olarak kullanılmaktadır. Modern stadyum yapılarının oluşumu bu yapılarda birçok değişime sebep olmuştur. En önemli değişim formlarda yaşanmaktadır. Teknolojinin gelişmesi ile birçok ülke modern stadyum yapıları inşa etmektedir. Ancak artan maliyetler bu yapıların sadece maç günleri kullanımının ciddi anlamda kulüplere ve ülkelere zarar verdiği görülmektedir. Günümüzde artık modern stadyum yapıları yılın bütün günlerinde kullanılan yapılar olarak tasarlanmaktadır. Modern stadyum yapılarının en önemli 2 unsuru esneklik ve form son dönem bütün stadyum yapılarında ön plana çıkmaktadır.

(21)

BÖLÜM 2 SPORLA ĐLGĐLĐ TANIMLAR VE KAVRAMLAR

Spor sözcüğünün genel anlamı ve tarih içerisindeki taşıdığı anlamlar dönemlere göre farklılık göstermektedir. Sporun tarihsel gelişim içerisinde, anlamında değişimler olmuştur. Sporun kapsamı ise dönemlere göre değişen kullanıcı istekleri doğrultusunda farklılık kazanmıştır.

2.1. SPOR SÖZCÜĞÜNÜN ANLAMI

Evrimleşme sürecinin ardından insanlık tarihinin başlangıcı ile birlikte spor değişik formlarıyla insanın yaşantısına girmiştir. Đlk çağlardaki yaşam formunun bazı şekilleri, daha sonradan spor olgusunun doğuşuna neden olmuştur. Şöyle ki; ilk çağlarda insanoğlu doğada vahşi hayvanlardan korunabilmek için saklanmak, kaçmak ve koşmak zorundaydı. Dolayısıyla tarihin ilk koşuları insanoğlunun ayakta kalmak/yaşamak için gerçekleştirdiği vahşi hayvanlardan kaçışı olarak nitelendirilebilir.

Yine o dönemlerde insanoğlu yaşamını devam ettirebilmek için beslenmek zorundaydı. Bunun için gerek taşlar, gerek mızraklar, gerekse oklarla vahşi hayvanları öldürmek zorunda kaldı. Bunlar da kuşkusuz tarihin ilk “Gülle atma”, “Cirit atma” ve “Ok atma” etkinlikleriydi. (Saltuk, 1997)

Diğer taraftan insanoğlu eşini seçmek veya eşini korumak için diğer insanlarla dövüşmek zorunda kaldı. Bunlar da tarihin ilk “Güreş” ve “Boks” etkinleri adı ile adlandırılabilir. (Saltuk, 1997 )

Daha sonraki dönemlerde uygarlığın gelişiminin ardından insanoğlu için “Boş Zamanlarını Değerlendirme” diğer bir ifadeyle “Rekreasyon” kavramı ortaya çıktı. Öncelikle bu kavram boş zamanı olan; doğal olarak geçinmek için çalışmak zorunda olmayan veya ekonomik durumu çok iyi olan kesimde belirdi. Ve bu kesim için spor yaşantının bir parçası olarak rol almaya başladı. Kimisinde avlanma, kimisinde evcilleştirilen hayvanlarla - örneğin atlarla- yarışma- vb.( Saltuk, 1997).

Spor sözcüğünün tarihteki ilk anlamı; eski Yunan döneminde asil ve kibar erkeklerin uğraştıkları hareketler topluluğudur. “Spor” sözcüğü ingilizce bir kelime olarak (spore; sports; sporting) dünyada tanınmış olmasına karşın kökeni Latince olan bir kelimedir. Latince; “dağıtmak, birbirinden ayırmak” anlamına gelen “Disportore” veya

(22)

“Deportare” sözcüklerinden doğmuştur. Ortaçağlarda Latincenin etkisinde kalan bütün dillerde bazı farklarla dinlenme, eğlenme için yapılan her türlü faaliyetlerin anlatımında kullanılan bu sözcüklerden; zamanla ve tüm dillerde içinde yarışma, kazanma, başarma çabası olan her türlü vücut faaliyetini anlatan; bugün yaygın bir kullanımı olan “sport” sözcüğü oluşmuştur.

Spor genel anlamda; belirli ölçüde fiziksel güç ve beceri gerektiren yarışmalı ve eğlenceli etkinliklerdir. Spor kavramı önceleri boş zamanları değerlendirmeye yönelik balıkçılık, avcılık ve atıcılık gibi açık hava etkinliklerini, belirlenmiş kurallara göre bireyler ya da takımlar arasında yapılan düzenli atletik yarışmalardan ayırmak için kullanılmıştır.

Günümüzde çağdaş anlamda sporun anlamı oldukça genişlemiştir. Çağdaş anlamda spor; eylemi yapan ( sporcu) açısından kazanmaya dönük, teknik ve fiziki bir çaba; izleyen ( seyirci) açısından, yarışmaya dayalı estetik bir süreç; toplum genelince oluşturulan bütün içinde de yerine göre o toplumun çelişki ve özelliklerini olduğu gibi yansıtan bir ayna (bağımlı değişken), yerine göre onu yönlendirebilen etkili bir amaç, ama son analizde önemli bir toplumsal kurumdur. Bu tanım; sporun diğer yönlerini göz ardı etmeksizin yapılan en kapsamlı tanımdır. Çünkü spor kendine özgü toplumsal kuralları, değerleri, etkileşim simgeleri ve süreçleriyle canlı bir yapıdır.

Klasik anlamda ise spor sözcüğü; belirli ölçüde güç ve beceri gerektiren, yarışmalı ve eğlenceli etkinlikler olarak tanımlanır

Sporun en önemli amaçlarından biri de sporcuları, yani bireyselliğini kazanmış insanları ister takım arkadaşı, ister rakip olsunlar; ortak bir amaç etrafında bir araya getirmek, ortak sevinç, ortak keder, ortak kaygı gibi ortak duyumlarla birleştirip bütünleştirmektir. Spor temelde bireyselliğe dayanmakla beraber bu bireysellik; aynı zamanda içinde toplumsallığı da barındırır. Đster rekabet, ister dayanışma ile olsun sonuçta sportif faaliyetler toplumdaki bireyleri bir araya getiren sosyal faaliyetlerdir.

Sporun diğer bir özelliği ise; büyük kitlelerin ilgi odağı olması, ekonomi, sağlık, kültür, eğitim ve teknolojiyle olan yakın ilişkisinden dolayı hem ulusal hem de uluslararası örgütler arasında yer almasıdır.

(23)

Sporda örgütlenme; iş bölümü, fonksiyonların belirlenmesi, yetki ve sorumluluğun basamaklaştırılması yoluyla açıkça belirlenmiş ortak bir amacın gerçekleştirilmesi için belli sayıda kişilerin davranışlarının akılcı bir şekilde düzenlenmesi; olarak tanımlanır. Dünya ve kıta ölçeğinde sporla ilgili birçok Örgüt/Komite bulunmaktadır. Bunlar; Uluslararası Olimpiyat Komitesi ( IOC)

Milli Olimpiyat Komiteler Birliği (ANOC ve ACNO) Uluslararası Spor Federasyonları (ASOIF)

Kıta ölçeğinde faaliyet gösteren Komiteler; Avrupa Olimpiyat Komitesi Birliği ( EYOD) Asya Olimpik Konseyi Birliği ( GAASF)

Kişiler, bedensel ihtiyaç nedeniyle sportif faaliyetlere katılabileceği gibi, amatör bir ilgi veya profesyonel uğraş olarak ta sportif faaliyetlerde bulunabilir. Kişilerin bu uğraşlarını gerçekleştirebilecek altyapının; yaşadıkları kentin fiziki mekânında yer alması sağlıklı toplum ve planlı kentleşmenin şartlarındandır. Kent planlarının hedefi, toplumsal refahın sağlanmasıdır. Bu sebeple kent planlanmasında en önemli ihtiyaçlardan biri olan spor alanlarının ve tesislerinin planlanması üzerinde hassasiyetle durulması gereken unsurlardan biridir.

Kent planlamasının bu konudaki temel aracı ise zoning (bölgeleme) tekniğidir. Zoning Tekniği (Şehirlerin bölgelere ayrılması zorunluluğu)’ni kısaca ele alırsak;

Temel şehirsel fonksiyonlar; Barınma, çalışma, bedenen ve fikren dinlenme ile ulaşımdır.

Bölgeleme (zoning); çeşitli kentsel eylem ve uğraşlar için kentte yer ayrılmasını, her eylem ve uğraşın bu amaçla ayrılmış alana yerleştirilmesini sağlayan araçtır. Böylece kentin istenen yönlerde gelişmesi sağlanmış olur.

Bölgelemede amaç; şehirsel ortamı bölgelere ayırmak değil, fakat şehirsel ortamda şehirsel fonksiyon bölgelerini değerlendirmek ve konacak kurallarla bir bölgenin diğerinin aleyhine gelişimini önlemektir. Örneğin; konut alanının veya sanayi alanının yeşil alan (spor alanları, oyun alanları v.b.) aleyhine gelişmesini önlemektir.

(24)

2.2. SPOR ĐLE ĐLGĐLĐ TANIMLAMALAR

Spor sözcüğünün en önemli anlamlarından biride sporcuları, yani bireyselliğini kazanmış insanları ister takım arkadaşı, ister rakip olsunlar ortak bir amaç etrafında bir araya getirmek ortak sevinç, ortak keder, ortak kaygı, ortak duyumlarla birleştirip bütünleştirmektir. Spor temelde bireyselliğe dayanmakla beraber bu bireysellik aynı zamanda içinde toplumsallığı da barındırır. Đster rekabet ister dayanışma ile olsun sonuçta sportif faaliyetler toplum bireylerini bir araya getiren sosyal faaliyetlerdir.

Sporun en önemli özelliği; büyük kitlelerin ilgi odağı olması ekonomi, sağlık, kültür, eğitim ve teknolojiyle olan yakın ilişkisinden dolayı hem ulusal hem de uluslar arası örgütler arasında yer almasıdır.

Örgüt; iş bölümü, fonksiyonların belirlenmesi, yetki ve sorumluluğun basamaklaştırılması yoluyla açıca belirlenmiş ortak bir amacın gerçekleştirilmesi için belli sayıda kişilerin davranışlarının akılcı bir şekilde düzenlenmesi olarak tanımlanmaktadır. ( Ayyıldız , 1974)

Dünya ölçeğinde sporla ilgili çok sayıda komite bulunmaktadır; Uluslar Arası Olimpiyat Komitesi (IOC), Milli Olimpiyat Komiteler Birliği (ANOC ve ACNO), Uluslar Arası Spor Federasyonları (ASOIF). Kıtasal ölçekte faaliyet gösterenler; Avrupa Olimpiyat Komitesi Birliği ( EYOD ), Asya Olimpik Konseyi Birliği (GAASF), ve Afrika Olimpiyat Konseyi Birliği ( EYOD ).

Kişiler, bedeni ihtiyaç sebebiyle sportif faaliyetlere katılabileceği gibi amatör bir ilgi veya profesyonel uğraş olarak ta sportif faaliyetlerde bulunabilir. Kişilerin bu uğraşlarını gerçekleştirebilecek altyapının yaşadıkları kentin fiziki mekânında yer alması sağlıklı toplum ve planlı kentleşmenin şartlarındandır. Amaçlara ulaşmada araç olan planların hedefi, toplumsal refahın sağlanmasıdır. Bu sebeple kent planlanmasında en önemli ihtiyaçlardan biri olan spor alanlarının ve tesislerinin planlanması üzerinde hassasiyetle durulması gereken unsurlardan biridir. ( IOC, 2000)

(25)

Henry De Monther’in sporla ilgili tanımı ve değerlendirmesi şöyledir; stadlarda dörtnala koşarken yaşamımın merkezi olan bir kavramı en ilkel biçimiyle maddeleştirmekten başka bir şey yapmıyordum. Amacı, duyulan zevkte olan, başka hiçbir yerde olmayan bir faaliyete, uygulanma yönünden ve başarısından bağımsız tertemiz bir erdemi olan çabaya, oyun diyorum. Oyun, insana layık tek eylem biçimidir. Çünkü hem zekâyla ilgilidir hem de içgüdüseldir. Sporda oyunun koşullarını kabul ederken buna mücadele düşüncesinin eklenmesi gerekir. Sporcu mücadeleye koştuğunda ve atladığı zaman, uzaklığa, karşı yüzdüğünde, bir dağı aştığında, kolektif sporlarda ve dövüş sporlarında canlı bir rakibe karşı zayıflığını yada korkaklığını yenmesi gerektiğinde aslında kendine karşı savaşır. Güçlüklerden kaçınmak yerine bunları arar ve ortaya çıkarır. Bu sürekli mücadele kaygısı olmadan spor yoktur, olamaz. Spor yoğun bir beden faaliyeti gerektirir.

Sporcunun aklından çıkarmaması gereken öğüt, P. Didon’un bir gün spor kulübünde toplanan öğrencilerine verdiği olimpiyat komitesinin de parola olarak benimsediği şu öğüttür. ( KETEN ) “Citius, Altius, Fortius ( daha hızlı, daha yüksek, daha güçlü). Buna göre, bir beden çalışmasının spor olarak ele alınıp alınmayacağı kurallarından ve mahiyetinden çok, harcanan beden gücünün yoğunluğu ile belirlenebilir. Bir faaliyetin spor olarak kabul edilebilmesi için üç öğeyi ( oyun, mücadele, yoğun beden çalışması) kapsamasını isterken, spor sözcüğü daha soylu bir kavram olarak değerlendirilmektedir.

2.3. SPORUN TARĐH ĐÇĐNDEKĐ YERĐ VE GELĐŞĐMĐ

M.Ö 2000 yıllarında Girit Medeniyetinde başladığı tahmin edilen spor hareketlerine, bin yıl sonra Yunanlılarda rastlanmıştır. Sporun halk arasında yayılışı M.Ö. 4. ve 5. yüzyıllara rastlar. O dönemlerden günümüze gelen figürlerde spor hareketleri hakkında birçok bilgiye ulaşmak mümkün olmuştur ( Resim 2.1.,2.2.). Tarih kaynakları ilk olimpiyatların M. Ö. 776’da başladığını ve M. S. 394 ‘e kadar devam ettiğini kaydetmektedir. Tarih öncesinde avcıların avlanmaya, bir spor olarak bakıp bakmadıkları bilinmemekle beraber Antik toplumlarda avcılık becerisi bir soyluluk ölçüsü sayılmaktadır. Arkeolojik bulgular eskiden Çin’de top oyununun yaygın olduğunu ortaya koymaktadır ( Evren, 1994 ).

(26)

Resim 2.1. Resim 2.2

Eski çağlarda top oyunu ile ilgili spor figürü Eski dönem spor figürü

Eski çağlarda yapılan spor faaliyetlerinde Eski Yunan Sporu’nun ve Olimpiyatların büyük yeri vardır. Modern anlamdaki organize spor müsabakalarının ilk olarak Sümer Uygarlığı sırasında ortaya çıktığı; Hititler ve Eski Mısırlılar yolu ile Eski Yunan’a geçtiği bilinmektedir. Bu bilgiler M.Ö. 3600–2000 yıllarına kadar uzanmaktadır ( Evren, 1994 ).

Yapılan bilimsel araştırmalarda; Sümerlere ait 200 kil tabletin, altın ve gümüş eserlerin, mezar taşlarının, tapınak mimarisinin ve Gılgamış Destanı’nın sistemli incelenmesi sonucunda modern anlamdaki sporun ilk defa Sümerler tarafından ortaya konulduğu saptanmıştır. Eski Yunan Medeniyetinde spor konusundaki en eski yazılı kayıta, Homeros’un Đlliada isimli eserinin 23. bölümünde rastlanır. Burada Yunan kahramanı Patroclus anısına düzenlenen spor karşılaşmalarında araba yarışları, güreş, boks, koşu müsabakaları ve cirit atma vardır. Bu beş yarışmadan dördünün yüzyıllar önce Sümer’de yapıldığı belge ve bulgulara dayanarak söylenebilir( Evren, 1994 ).

Yunanistan’da spor oyunlarının tarihte bu derece önem kazanmasının bir nedeni de sporun Yunan Birliği’ni sağlayıcı niteliklerinde ortaya çıkar. Bunlar Olimpia, Pythia, Nemea ve Isthmia’dır. Bunların en eskisi Olimpia’dır. Belge ve bulgulara dayanılarak ve yarışmalarda kazananların ilk defa kaydedildiği oyunlar esas alınarak; olimpiyat oyunlarının M.Ö. 776’da Olimpia’da yapıldığı tespit edilmiştir. (Evren , 1994) Yunan döneminden kalan spor figürleri , o dönemlerde spor oyunlarına verilen önemi göstermektedir ( Resim 2.3.).

(27)

Resim 2.3.

Yunan dönemi spor oyunlarını anlatan bir resim

Tarih içinde spor Eski Mısırda da oldukça yaygındı. Firavunlar avda yeteneklerini göstermeye çalışır, güçlerini sınadıkları ok atma gösterileri yaparlardı. Girit’te genç kız ve erkekler akrobatik yeteneklerini boğalara karşı sınarlardı. Bunun bir spor mu, yoksa dinsel bir tören mi olduğu açıklık kazanmamıştır ( Tayga, 1990 ).

Sporun modern toplumdan önce en belirgin olarak ortaya çıktığı yer ise Yunanistan’dır. Homeros’un Đlliada isimli eserinin 23. bölümünde, Yunan kahramanı Patroclus' un ölümü üzerine cenaze oyunları biçiminde yapılan sporlardan söz edilir. Eski Yunan kültürü hem dinsel, hem de din dışı sporları içerir. Dinsel törenlerin birleştiği en ünlü düzenleme, Đ.Ö 776'da yapıldığı saptanan, ama çok daha önce başladığı sanılan Olimpiyat Oyunlarıdır. Tanrıların tanrısı olan Zeus onuruna Olympia'da düzenlenen bu oyunlardan başka, müziğin ve sanatın tanrısı olan Apollon adına Delphoi'de ve ayrıca Korinthos ile Nemeia'da da oyunlar düzenleniyordu. Bu dört düzenlemeye ”Periodos” denirdi. Bu yarışmalarda başarılı olan atletler şiirlere konu olur, heykelleri dikilir ve maddi olarak ödüllendirilirdi. Her kentin, “Gymnas” adı verilen çıplak atletlerin çalıştığı bir gymnasiumu vardı. Militarist Sparta dışında Yunanlı

(28)

Araba yarışlarının en tutulan spor olduğu Eski Roma ve Bizans dönemlerinde spor daha çok savaşa hazırlıklı olma bağlamında ele alınıyordu. Koşu ve disk atmadan çok boks, güreş, mızrak atma sporlarına önem veriliyordu. Eski Yunan oyunlarına ilgi daha çok Hadrianus döneminde ( Đ.S.117-138) başladı. Roma'da Circus Maximus'ta yapılan araba yarışları 250 bin kadar izleyici çekiyordu. Yunan stadyumlarından geliştirilen circus araba yarışlarında; 1992'de Đspanya'nın Barselona kentinde yapılan Yaz Olimpiyatları'nın açılış töreni ya da hipodromlarda yapılan araba yarışlarındaki gibi ekipler "maviler", "yeşiller" gibi takımlar oluşturur ve kazandıkları yarışların kayıtları bugünkü rekorlar gibi tutulurdu. ( Evren, 1994) .

Gladyatör dövüşleri ise Đ.Ö. 264' te Etrüks cenaze oyunlarından geliştirilmişti. Araba yarışlarının dörtte biri kadar izleyici çeken' bu karşılaşmalar, insanın insanla dövüştüğü “Munera” ve insanın hayvanla dövüştüğü “Venatioies” olarak ikiye ayrılırdı. Özgür insanların da katıldığı dövüşlerde, Neron yönetimi sırasında Đ.S. 63' te kadınlar da yer almaya başladı. Ortaçağda spor daha az düzenli yapılıyordu. Panayırlar ve mevsimlik şenliklerde erkekler kayaları yada tahıl çuvallarını kaldırma yarışmaları yapar, kadınlar ise koşardı. Köylülerin en gözde sporu bekâr erkeklerin evli erkeklerle ya da bir köyün başka bir köyle karşılaştığı ve her türlü hareketin serbest olduğu bir tür top oyunuydu. Ortaçağın ve Rönesans'ın kentlileri ise ok atma yarışlarıyla eğlenirlerdi. Bu yarışları izleyen daha alt kesimden insanlar arasında koşu, sıçrama ve güreş karşılaşmaları yapılırdı .

Soyluların gözde sporları, avcılığın yanı sıra şövalyelerin katıldığı turnuvalardı. Şövalyelerin at üzerinde kargılarıyla rakiplerini devirmeye çalıştıktan bu turnuvalar aynı zamanda savaşma yeteneklerini gösterdikleri bir alandı. Kazananlar ödülün yanı sıra, yeniklerden fidye alırdı. 12. ve 16. yüzyıllar arasında başka dövüş biçimlerinin de uygulanmasıyla, bu turnuvalar oldukça kanlı bir biçim aldı. (Saltuk,1995)

Rönesans'la birlikte spor bütünüyle din dışı bir etkinlik oldu. Hümanistlerin sporu bir beden eğitimi aracı olarak görmeleri, sporun yarışma yanını gölgeledi. 15. ve 16. yüzyıllarda, sporda uyumlu hareketler ve estetik öne çıktı. Atların yetiştirilmesinde hız ve dayanıklılıktan çok, zarif hareketlere önem verilmeye başladı. Eskrim bile bir

(29)

sanat biçimi olarak ele alındı. Floransa'da oynanan ve bugünkü futbola benzeyen calcio oyunu (tekme atma) oyuncuların zarif hareketleri açısından değerlendirildi(Saltuk,1995).

18. ve 19. Yüzyıllarda çok farklı spor dalları gelişti. Bu sporlarda kuralları standartlaştırmak amacıyla birçok ulusal örgüt kuruldu. Gelişen kentler ve kent mahalleleri arasında rasgele yapılan karşılaşmaları düzene koymak için ligler oluşturuldu. Đngiltere'de Futbol Birliği (FA); 1863'te kuruldu, bunu 1880'de Amatör Atletizm Birliği'nin (AAA) kuruluşu izledi. Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) ise 1894'te kuruldu ve iki yıl sonra ilk Modern Olimpiyat Oyunları yapıldı. Çağdaş anlamda modern sporlar özellikle Đngiltere ve ABD' den dünyaya yayıldı. 20 Yüzyılda yaşanan emperyalizm çağında ise Avrupa ülkeleri ve ABD; geri kalmış Afrika'nın ve Asya ülkelerinin bir bölümünün geleneksel sporlarını bastırarak, buralara modern sporları soktular(Hakemin Sesi Dergisi, 1997).

Modern sporlara geçişin ardında kusursuzluğu arayan sanayi devrimi yatıyordu. En üst dereceye ulaşma tutkusu "rekor" kavramını ortaya çıkardı. Spor, 20. yüzyıl toplumunun temel değerleri olan laikliği, usçuluğu, uzmanlaşmayı, bürokrasiyi, ölçme ve derecelendirmeyi yansıtır oldu. Birçok düşünür ve toplumbilimci modern sporu sanayi kapitalizminin bir ürünü olarak kabul etti. Kapitalizm televizyon ve öteki iletişim araçlarını da kullanarak sporu pazarlanabilen bir mal haline getirdi. Çağdaş anlamda modern sporlar Đngiltere'de ortaya çıkarken, modern beden eğitimi 18. yüzyıl sonu ve 19. yüzyıl başında Almanya'da ve Đskandinav ülkelerinde gelişti.

2.4. SPOR FAALĐYETLERĐ VE TÜRLERĐ

Spor faaliyetleri geçmişten günümüze; kapsamı ve donatı alanlarıyla çok değişiklik göstermiştir. Bugün yapılmakta olan spor faaliyetleri ve tesisleri ülkelerin gelişmişlik seviyesi, tekniği ve ekonomisiyle orantılı olarak özel alanlara ayrılmaktadır. Geçmiş dönemlerde birçok sporun birlikte kullanıldığı ortak tesisler bulunurken, günümüzde ekonominin ve teknolojinin değişmesi ve gelişmesiyle spor faaliyetlerinin yapıldığı donatılar/tesisler kendi içersinde özelleşmeye/ihtisaslaşmaya başlamıştır. Öte yandan günümüzde spor faaliyetlerinin yapıldığı alanlar kompleks tesisler olarak düşünülmekte çağımızın sınır tanımayan pazarlama anlayışı içinde her türlü sporla ilgili

(30)

mal ve hizmetin pazarlama alanı olarak değerlendirilmektedir. Örn; seyretmeye gelenler için otopark, restorant, dinlenme salonları, kulüplere ait giyim ve hediyelik eşya mağazaları gibi pek çok donatıyı da içermektedir.

Günümüzde çok fazla spor çeşidi olmasından dolayı spor faaliyetleri bir kısmı kombine edilerek yapılmakta diğer bir kısmı da kendine özgü alanlar içermektedir.

Spor alanları açık alanda yapılan (A) ve kapalı alanda yapılan (K) spor faaliyetleri olarak ayrılır. Birde hem açık hem de kapalı alanlarda ( A-K ) yapılan spor faaliyetleri vardır.

Spor Dalı Kullanım Şekli Futbol ( teknolojinin gelişimiyle artık kapalı alanlarda oluşturulmaktadır. ) A-K Basketbol ( açık ve kapalı alan olarak değerlendirilebilir) A-K Voleybol ( açık ve kapalı alan olarak değerlendirilebilir) A-K Hentbol A-K Tenis ( açık ve kapalı alanlar) A-K Yüzme ( açık ve kapalı alanlar) A-K Atıcılık A Binicilik ( acık ve kapalı alan ) A-K Rugby A Hokey ( buz ve çim hokeyi) A- K Bisiklet A Polo A Atletizm A-K Golf A Kayak A Kürek A Badminton A-K Bowling A

(31)

Bazı Spor Dallarına Ait Normlar Ve Kullanım Ölçüleri:

Aşağıda tablolarda bazı spor dallarına ait (Futbol oyun alanının ölçüleri ve oyun alanındaki tanımlamalar; çeşitli oyun sahalarına ait boyut ve standartlar ile kapalı spor alanlarındaki normlar ve yüzme ve tenis sahaları ) norm ve kullanım ölçüleri verilmiştir. Futbol oyun alanının genel olarak ölçüleri ve oyun alanı üzerindeki tanımlamalar Şekil 2.1. , 2.2. de gösterilmiştir. Tablo 2.1. de bazı spor dallarına ait standart ölçüler verilmiştir. Tablo 2.2. , 2.3. de ise tenis ve yüzme sporunun oyun alanı ile ilgili bazı standart değerleri belirtilmiştir.

(32)

Şekil 2.2. Futbol oyun alanındaki tanımlamalar

(33)

Şekil 2.3. Yüzme havuzu normları ve fonksiyon şeması

(34)

2.5. SPOR ALANLARININ YEŞĐL ALAN VE SOSYAL DONATI ALANLARI

ĐÇERĐSĐNDE YERĐ VE DEĞERLERĐ

Yeşil alan kavramı; yerleşim içi yeşil alanlar ve yerleşim dışı yeşil alanlar olarak ikiye ayrılmaktadır. Spor alanları yerleşim içi yeşil alanlar olarak değerlendirilmektedir. Ülkemizde kentsel alanlarda yeşil alan ihtiyacı iklim ve coğrafi duruma göre farklılık göstermektedir. Çeşitli ülkelerde yeşil alan, spor ve oyun alanlarının büyüklükleri için yapılan kabuller ve uygulamalar değişiktir. Tablo 2.3. de bazı ülkelerde kişi başına düşen yeşil alan ve spor donatı alanlarının değerleri verilmiştir. Türkiye de bu oran kişi başına sadece 12 m2 dir. Yeşil alanların kullanış amaçlarına göre ayırımı aşağıdaki şekilde yapılabilir( Çiftçi, 1990 ).

A ) DĐNLENME ALANLARI

Büyük ağaçlıklar; ormanlar, koruluklar, fidanlıklar, parklar; bölgesel parklar, milli parklar, şehir parkları, mahalle parkları.

B) SPOR ALANLARI

Spor merkezleri; her çeşit sporun yapıldığı yerler/tesisler; stadyum yapıları, atış poligonları, yarış sahaları, okçuluk, atıcılık, su sporları, golf, tenis, dağcılık, voleybol ve basketbol

C ) OYUN YERLERĐ

0–3 Yaş arası çocuklara kum havuzları 3–6 Yaş arası çocuklara oyun yerleri 7–12 Yaş arası çocuklara aletli oyun yerleri

13–18 ve 18–24 yaş arasındaki öğrenciler için spor alanları

D) EĞLENCE YERLERĐ

Halka hizmet eden spor alanları içerisindeki tesisler ( kulüp, sosyal tesisleri) , piknik alanları, mesire yerleri, özel aile bahçeleri.

(35)

Kentsel donatı elemanlarının, spor donatı elemanları ve yeşil alanlar ile olan bağlantılarına örnek Şekil 2.5.’de verilmektedir.

Şekil 2.5. Kentsel donatı elemanlarının, spor donatı elemanları ve yeşil alanlar ile olan uyumu

ÜLKE / ŞEHĐR KĐŞĐ BAŞINA YEŞĐL ALAN VE SPOR

DONATI ALANI ( M2) LONDRA 28 ZURĐH 60 HANNOVER 78 FRANSA 25 ABD 100 AMSTERDAM 45.5 STOCKHOLM 80 ĐNGĐLTERE 70.80 TÜRKĐYE 12

(36)

Türkiye’de planlama eylemlerinde donatım yönünden ilk kabuller 2990 sayılı Yapı Yolları Yasası ile başlamıştır. Kentsel planlamada kişi başına 65 m2 kent toprağı ayrılmıştır. Bu 65 m2 alanda kentsel fonksiyonların oranı Tablo 2.4.’de verilmiştir.

YAPI YOLLARI KANUNUNA GÖRE Kişi başına m2 Şehir alanı %

Ev , bahçe yol ve meydanlar 50 77

Ticaret ve sanayi mahalleleri 4 6.1

Yeşil alan ve spor donatı elemanları 4 6.1

Hastane, mezarlık, hamam,otel gibi genel yerler

3 4.6

Resmi ve askeri kurum talim yerleri 2 3.1

Okul ve kütüphane yerleri 2 3.1

TOPLAM 65 100

Tablo 2.3. Türkiye de sosyal donatı elemanlarının kişi başına düşen alan değerleri

2.6. SPORUN BĐREYLER ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ VE TOPLUMSAL BOYUT

Modern anlamda sporun esas amacı, milli güç ve iradeyi geliştirmektir. Genç kuşakların yapıcı, yaratıcı, milli birlik ve beraberlik duygusu ve davranışı olan kişiler olarak yetiştirilmesinde sporun katkısını önemsememek olanaksızdır. Bireylere grup çalışması karşılıklı dayanışma, kendine güven, davranış dürüstlüğü gibi üstün niteliklerin kazandırılmasında spor bir araç olarak kullanılabilir.

Spor faaliyetlerinde beden sağlığı yanında ruh yapısında da olumlu etkiler olmaktadır.

Vücudun sağlığı --- Düşüncenin açıklığı

Vücudun güçlülüğü çevikliği --- Cesaret ve çabuk kavrama

(37)

Kişilerin ve toplumun sağlık ve verimliliğinin etkin bir aracı olan sporun kişiye kazandırdığı özellikler şöyle sıralanabilir.

Fiziksel özellikler; çeviklik, denge, kuvvet, direnç, hız, koordinasyon, estetik.

Ruhsal özellikler; yarışma duygusu, yardımlaşma bilinci, çalışma disiplini, atılım gücü, insan sevgisi, kültür, doğruluk, kendine güven, güçlükleri yenme azim ve kuvveti.

Ruhsal ve fiziksel yapıdaki olumlu etkilerini sistemler yönünden gruplamak gerektiğinde;

Hareket sisteminde; --- Esneklik, kuvvet

Sinir sisteminde; --- Çabukluk, çeviklik, koordinasyon, denge

Kalp dolaşım sisteminde ; --- Düzen

Zihin sisteminde ; --- Kavrama, karar verme, tepki çabukluğu

Kentsel ve kırsal kesimde yaşayan kişilerin iş saati dışında bedensel yorgunluklarını gidermek, boş zamanlarını değerlendirmek, kötü alışkanlıklara yönelmelerini engellemek, insanlar arasında sosyal kaynaşmayı sağlamanın en uygun çözümü spordur. Ayrıca toplum düzeninde ters düşen davranışlarda bulunan kişilerin bedensel ve ruhsal sağlıklarını kazandırmak ve topluma uyumlarını sağlayabilmekte sporun yapıcı etkilerinin rolünün büyük olduğunu unutmamak gerekir.

Sporun kalp sağlığına etkisi;

Kalp atımını ve kan seviyesini arttırır. Kalp krizi ve kalp damarlarındaki tıkanmayı azaltır. Kalp iletimini düzene sokar.

Sporun solunum sistemi etkisi;

Daha fazla oksijen alınıp daha fazla karbondioksit atılarak, hücre yenilenmesi sağlanır. Nefes darlığı ve solunum sıkıntısını azaltır. Akciğer seviyesini ve kapasitesini arttırır.

(38)

Sporun kas sistemine etkisi;

Çizgili kaslarda genişleme ve hacim artışına sebep olur. Kas miktarı artarken yağ miktarı azalır. Kas liflerindeki genişlemeye bağlı olarak, daha fazla güç ve ağırlık kaldırmak mümkün olur. Yorgunluğu azaltır.

Sporun sindirim sistemine etkisi;

Sindirimi ve hazmı kolaylaştırır. Şişkinlik ve bağırsak düzensizliklerini azaltır. Enzim salgılarını düzene sokar.

Sporun üregenital sisteme etkisi;

Böbreklerin çalışmasını hızlandırdığı için böbrek taşı riskini azaltır. Đdrar miktarını arttırdığı için prostad şikâyetlerini azaltır.

Sporun sinir sistemine etkisi;

Uykuyu düzene sokar. Enerji yükünü azalttığı için stres gibi psikolojik bozuklukları azaltır. Beyin faaliyetlerini arttırarak insanlarda zekâ gelişimini sağla ( Spor Bilim,2007).

Sporun toplumsal boyutu;

Đnsanlar, yaşamlarını toplumsal ilişkiler sistemleri içerisinde sürdüren toplumsal varlıklardır. Đnsanı bu açıdan ele alarak toplum içinde yer alan sosyal gurupları, sosyal sınıfları, ekonomik, siyasal, sosyal, dinsel ve hukuksal kurumları, nüfusu, örf, adet değer, norm ile inançları ve bunlar arasındaki ilişkileri; değişmeleri inceleyen bilim dalına ya sosyoloji yada toplumbilimi denir. Đnsanlar toplumu ve ona ait süreçleri

toplum bilimi aracılığıyla anlayarak çözümleyebilir.

Toplum, belirli bir bölgede yaşayan insanlardan oluşmuş ve üyelerinin ortak bir yaşayış tarzını bölüştükleri en büyük bir insan grubudur. Đnsanın en ilkel toplumlardan en çağdaş toplumlara kadar sosyal bir varlık olarak yaşamakta olması toplum bilimin doğuşuna olanak hazırlamıştır. Bu nedenle sosyolojinin insan ilişkilerinin ortaya çıkışı

(39)

ile başladığı düşünebilir. Toplum sürekli bir olgudur. Bireyler zaman içinde toplumu terk etseler bile toplum yine de belirgin özellikleriyle kendini devam ettirir ve sahip olduğu özellikleri sosyalleşme yoluyla yeni bireylere aktarır. ‘Sosyal’ terimi Latince “socius” sözcüğünden türetilmiştir. Socius'un anlamı birliktelik, birlikte oluştur. Sosyal olmak gizilgücü kişide doğuştan vardır. Bu gizilgüç sosyalite olarak da adlandırılır. Kişi, sadece başkalarıyla ilişki kurma eğilimine sahip olduğu için da sosyaldir. Bu nedenle sosyal bilim kişileri sadece bu görünümleri içinde inceler. Bu nedenle sosyologlar kişileri sosyal davranışları yönünden aynı olarak ele alır. Kuşkusuz her kişi fizik birim olarak farklıdır. Bu farklılıklar fizyolog, biyolog, patolog, psikolog, psikiyatrist vb. bilim adamlarınca ele alınıp çözümlenmeye çalışılır. Sosyolojinin bu kadar geç ortaya çıkışının nedeni, sosyal olay ve olguların, doğa olay ve olgularından çok farklı olarak kabul edilmesi, kendilerine özgü niteliklerinin varlığının ve bilimsel incelemelerinin yapılamayacağının savunulmasıdır. Bazen de sosyal olayların doğaüstü olduğu ileri sürülmüştür. Bu nedenle sosyoloji uzun yıllar filozofların, ahlakçıların, ilahiyatçıların ötesine geçememiştir (Doğu,2006). Bu bağlamda sosyolojinin doğuşunu hazırlayan filozoflar arasında Platon, Aristoteles, Saint Augustinus'u sayabiliriz. Đbn-i Haldun'a göre insanın sosyal yaşamının hal ve tabiatının incelenmesi kendi başına ayrı bir bilimdir. Đnsanlığın toplumsal evriminde aşamalar vardır ve değişik toplumlar arasındaki farklar, coğrafi çevrenin, iklim koşullarının, üretim koşularının farklı oluşundan kaynaklanmaktadır. Machiavelli, Calvin, Bodin, Habbes, Locke, Spinoza ise toplumu dinsel, siyasal ve ekonomik açılardan ele alarak sosyolojinin sosyal felsefe içinde gelişerek sonradan bağımsız bir bilim haline gelmesine katkıda bulunan diğer düşünülürlerden bazılarıdır. Sosyoloji terimi ilk kez 1838'de Comte'un Pozitif Felsefe Ders Notlarının IV. cildinde en gelişmiş pozitif bilim olarak tanımlanmıştır. Rousseau, Montesquiev, Saint-Simon, A. Comte, Le Play ve Karl Marx bağımsız bir bilim olarak sosyolojinin öncüleri olmuşlardır. Bunlardan sonra sosyolojiye en büyük katkıyı yapan sosyologlar Emile Durkheim, Max Weber, Vilfredo ve Pareto olmuştur ( Gould,1986).

20. yüzyılda yaşanan ekonomik, kültürel ve teknolojik gelişmeler toplum hayatında da yeni gelişmelere ve sosyal değişimlere yol açmıştır. Bu değişmeler sosyolojinin de bir takım dallara ayrılmasına neden olmuştur. Hukuk sosyolojisi, Eğitim Sosyolojisi, Sanayi Sosyolojisi, Din Sosyolojisi, Spor Sosyolojisi, Aile Sosyolojisi vb.

(40)

Toplumsal değişiklikler toplumsal sorunların farklılaşmasını ve karmaşıklaşmasını beraberinde getirdiğinden özel olarak ele alınıp incelenme zorunluluğu doğmuştur. Ve yeni sosyoloji dalları uygulamalı çalışmalar ve araştırmalar ile toplumsal yaşamın farklı boyutlarını incelemeye yönelmiştir. Sosyoloji dinamik bir bilimdir, dünü ve bugünü yakalar. Yaşanan çağa ışık tutar, sosyal olayların ve olguların sonunun gelmediği hesaba katılırsa, sosyoloji de canlı bir sosyoloji olarak devam eder. Sosyoloji meselelere sistemli bir yaklaşımdır. Yere, zamana ve toplum yapılarına göre olan sebep-sonuç ilişkilerinin değerlendirilmesidir. Bu değerlendirmeleri yaparken sosyoloji, felsefe, coğrafya, psikoloji, etik, hukuk, ekonomi, siyaset, spor, işletme, eğitim vb. bilim dallarından yararlanır. Herkes, her zaman toplumda yaşamak, başkalarıyla ilişki kurmak ve sosyal roller icra etmek zorunda olduğu için sosyolojik bilgi her kariyer ve meslek için yararlıdır. Spor birimi bunlardan biridir ( Erkal,1986).

2.7. ENGELĐLER VE SPOR

Engelli insanlar için dünyada ciddi anlamda sportif çalışmaların başlangıcı 1 Şubat 1945 olarak kabul edilir. O tarihte Đngiltere’de, Londra’ya 70 kilometre mesafedeki Aylesbury kentinde, Stoke Mandeville Rehabilitasyon Merkezi’nde, Dr.Ludwig Guttmann tarafından II.Dünya Savaşı’nda şarapnel parçaları ile çeşitli şekillerde yaralanmış parapleji hastalarının rehabilitasyonu için spor kullanılmaya başlanmıştır. Dr.Guttmann ilk olarak okçuluk, bowling, bilardo ve masa tenisini kullanmaya başlamıştır ( Özer, 2001).

Daha sonra bu olayı takım sporlarına taşıyan Dr.Guttmann tekerlekli sandalye ile önce polo, sonra da basketbol oyunlarını kullanmaya başladı. Kısa bir süre sonra diğer spor dalları eskrim, cirit, gülle, tekerlekli sandalye yarışı, tekerlekli sandalye ile slalom yarışı ve halter spor dalları olaya katılmıştır. Dr.Guttmann 28 Temmuz 1948 tarihinde I.Stoke Mandeville Özürlüler Oyunları’nı düzenlemiştir. Bu oyunlara savaş gazisi 16 kişi katılmıştır.1949’da düzenlediği ikinci oyunların ödül dağıtımı sırasında Dr.Guttmann “Özürlülerin spor etkinliklerinin Đngiltere sınırlarının dışına çıkartılıp, uluslararası düzeye getirilmesini” önermiştir. O dönemde çok ilgi görmeyen bu öneriden üç yıl sonra 1952’de Hollanda’dan küçük bir özürlü sporcu kafilesi gelmiş ve ilk uluslar arası ilişki gerçekleşmiştir (Kalyon,1997).

(41)

1956 Melbourne Olimpiyat Oyunları sırasında Uluslararası Olimpiyat Komitesi, Stoke Mandeville Oyunları Organizasyon Komitesi’ne “Olimpik Đdeale Hizmet” ödülü vermiştir.

1957 yılında yapılan oyunlara ise Đngiltere dışından 360 sporcu katılmıştır. Aynı yıl bir “Stoke Mandeville Oyunları Komitesi” kurulmuştur. Oyunlar üç yıl ardarda orada yapılmıştır. 1960 yılında Roma Olimpiyat Oyunlarının hemen ardından engelliler için olimpiyat düzenlenmiş ve bu olimpiyatlar her dört yılda bir yapılmıştır.

Ülkemizde 8–11 Mayıs 1990 tarihinde Ankara’da bir Spor Şurası toplanmıştı. Bu şurada alınan kararlar doğrultusunda 21 Kasım 1990 tarihinde Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü bünyesinde Türkiye Özürlüler Spor Federasyonu(TÖSF) kuruldu. Federasyonun kuruluş amacı şöyledir; “Özürlü sporcuların gerçekleştirdikleri tüm sportif etkinlikleri bünyesinde toplayıp geliştirmek, bu çalışmaları yurt yüzeyinde yaygınlaştırıp, sporu rehabilitasyonun bir parçası haline getirmek ve uluslar arası etkinliklerde özürlü sporcuya çağdaş yarışma ortamının hazırlanması için gerekli çalışmaları planlamak ve uygulamak.” (Kalyon,1997).

Türkiye Görme Engelliler Federasyonu bünyesinde şu anda 6 spor dalında faaliyet yapılmaktadır. Bu spor dalları Goalball, Torball, Atletizm, Yüzme, Satranç ve Futboldur.

(42)

BÖLÜM 3 TÜRKĐYE’DE SPORUN TARĐHSEL GELĐŞĐMĐ VE SPORUN GELĐŞĐMĐNĐ ENGELLEYEN SORUNLAR

Türkiye’de spor kavramı tarihsel süreçte eski çağlara kadar uzanmaktadır. Araştırmalarda, Türkiye’de sporun Orta Asya’da başladığı görülmektedir

3.1. TÜRKĐYE’DE SPORUN TARĐHSEL GELĐŞĐMĐ

Türkiye de sporun tarihsel gelişimi; 3 dönem olarak incelenmektedir. Đlk dönem, Türklerin Orta Asya’dan başlayıp Türkiye sınırları içerisinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna kadar olan dönem; ikinci dönem, Cumhuriyet dönemi ve üçüncü dönem ise Planlı Kalkınma Dönemi’ni kapsamaktadır.

3.1.1. 1923’E KADAR

Đlk dönem araştırma kaynakları sınırlı olmasına karşın; tarihi belgeler göstermektedir ki Orta Asya da yasayan Türkler vücut kültürüne ve spora büyük önem vermişlerdir. Türk boylarında sonbahar mevsiminde, programında yalnızca güreşlerin bulunduğu büyük şenlikler düzenlenirdi. Ölen yiğitler silahlarıyla gömülür; mezarları çevresinde dini törenlerin yanı sıra, dokuz gün ve gece, güreşler yapılırdı. Bu törenler ölüm yıldönümlerinde üç gün sürerdi. Özellikle binicilik, cirit, okçuluk, avcılık ve top oyununun Türklerin töresel sporları olduğu kabul edilmektedir.(Ayyıldız, 1974 )

Avcılık, göçebelik ve savaşa hazırlık amacıyla uygulanan binicilik oyunlarının en yaygınları; bugün Orta Asya bozkırlarında olduğu gibi Anadolu’nun değişik yerlerinde farklı şekillerde oynanan oyunlardan; bir tür atlı hokey oyunu olan “çöğen” ve bir küçük savaş gösterisi olan “cirittir”.

Batıda “polo” olarak bilinen “çevgan” adı verilen top oyunu, Türklere ait eski ve milli bir oyundur. Ortaçağda Bizansta bilinen bu oyun Bizans, Đran ve Anadolu yoluyla Orta Asya’dan gelmiştir. Avrupa’da yaygın olarak bilinen ucu kıvrık çubuklarla sürülen topun karşılıklı kalelerden geçirilerek sayı kazanma esasına dayanan ve altışar kişilik binici ekipleri arasında oynanan bir top oyunu, Babür- Şah tarafından Hindistan’a

(43)

götürülmüştür. Hindistan’a yerleşen Portekizliler ve Đngilizler top oyununun burada oynandığını görmüşler (Ayyıldız, 1974).

Türklerin bugünkü futbola benzeyen oyunu; Orta Asya da “tebük” adıyla oynadıkları Kaşgarlı Mahmut’ un Dîvânü Lugati’t-Türk adlı eserinde işaret edilmektedir. Günümüzde yaygınlaşan kayak sporunun eski Türklerce bilindiğini ve özellikle avlanmada kayaktan yararlandıkları bilinmektedir. Türk devletlerinden Karahanlılar, Gazneliler, Selçuklular; Suriye Atabeyleri, Mısır Kölemenleri ve Osmanlıların saraylarında ve ordularında ulusun en iyi sporcuları sürekli bulunur, spor eğitimi ve yarışmalar yaparlardı (Kahraman, 1995).

M.Ö. 3000 yıllarında Orta Asya’da Türkler’in yaşamında at büyük önem taşıyordu Çocukların çok küçük yaşta at eğitimine başladığı o dönemin belgelerin rastlanmaktadır. Türkler binicilikteki ustalıklarına, atla oynanan ve sportif değer taşıyan türlü oyun ve yarışlarla ulaştılar. Bu oyun ve yarışlar günümüze kadar gelmiştir. Günümüzde Orta Asya ve Anadolu’nun bazı yörelerinde oynanan kaçma-kovalama nitelikli “Gök-börü1”ve “Kız-börü2” , “Beyge3” oyunlarıyla, bir çeşit atlı hokey oyunu olan “Çöğen4 “ve de savaş oyunu olan at zerinde “Cirit atma 5” oyunları bu geleneğin devamıdır (Kahraman, 1995).

Osmanlı dönemine geldiğimizde, Osmanlı Türkleri özellikle saray ve saraya yakın çevrelerde spor faaliyetlerinin yapıldığı tarihi belgelerde yazmaktadır. Osmanlı Şehzadelerinden spora yapısı uygun olanlar ata binme, ok atma, cirit oynama ve kılıç kullanma gibi sporlarla eğitilirlerdi. Đmparatorluğun Amasya; Edirne ve Manisa gibi önemli valiliklerine atanan küçük yaştaki şehzadelere; o illerin sporcuları eğitici olarak

1 “Gök-börü” oyunu değişen lehçelerce “kökperi”, “kopkeri” gibi isimler de almıştır. Bu oyunda asıl olan kesilmiş ve içi temizlenmiş bir oğlak veya hayvanı eğeri ile bacakları arasına sıkıştıran ve dört nala koşan bir atlının, kendini kovalayan atlılara sınırlanmış bir alan veya alanda bir turu tamamlayarak puan alması biçimindedir. Oyun tek kişiler veya gruplar arasında da oynanırdı. Özbek Türkleri’nde bu oyun, üzerinde sular, hendekler ve yükseklikler bulunan bir arazide oynanmaktadır. ( Tayga, 1990)

2 “ Kız-börü” Evlilik törenlerinde kesilmiş hayvan, kız tarafından kaçırılır ve damat tarafı gelini kovalardı. Bu seramoninin canlandırılması ile bu oyun “Kız-börü” adını almıştır. (Tayga,1990)

3

“Beyge” Atlı oyunların bir başka şekli de düğün törenlerinde kız ve erkeğin bir mesafe içinde karşılıklı olarak “Beyge” (Babiga) oyunuydu. Amaç hedefe önce varmaktır.(Tayga,1990)

Referanslar

Benzer Belgeler

Daha fazla esnek, daha fazla bireysel çalışma ve kişisel çalışma tarzını benimsemeleri, yeni ekonominin işgücünün ortak amaçlar için bir araya gelmelerini

KAYA, Ebru. Değişen Kullanıcı Alışkanlıkları Doğrultusunda Bir Web Keşif Aracı Model Önerisi, Doktora Tezi, Ankara, 2017. Günümüz kütüphane

Çiğ tavuk etinin 15 dakika dezenfektan çözeltilere daldırılmasıyla gerçekleştirilen yüzey dekontaminasyonu sonucu MAB için en güçlü dezenfektan etkiyi %1 ve

Çalışma evrenini olarak belirlenen Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi’nde uygulamanın yapıldığı bölümler arasında bölümü Türkçe öğretmenliği, cinsiyeti kadın ve

Birinci bölümde konu üzerinde daha önceden yapılmış olan çalışmaların incelenebilmesi için bir literatür taraması yapılmış, ikinci bölümde Dünya’nın manyetik

Şekil 5.12’ de, dört farklı elektrik alan değeri için çift kuantum kuyusunda soğurma katsayısın pik değerinin bariyer genişliği ile değişimi görülmektedir.

Ancak bir iki saatlik bir müddet için buraya toplr.nacak halk kütleleri maçtan sonra muhtelif vesaiti nakliye ile ve muhtelif semtlere huzur ile dağılmasıdır.. İstan-

1/5.000 ÖLÇEKLİ UŞAK İLİ, MERKEZ İLÇESİ, CUMHURİYET MAHALLESİ, 2328 ADA 1 NUMARALI PARSELE AİT İLAVE NAZIM İMAR PLANI, PLAN HÜKÜMLERİ VE PLAN AÇIKLAMA RAPORUYLA