• Sonuç bulunamadı

Çalışan kadınların vücut şekillerine göre giysi tercihlerinin belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çalışan kadınların vücut şekillerine göre giysi tercihlerinin belirlenmesi"

Copied!
103
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

i

ÇALIŞAN KADINLARIN VÜCUT ŞEKİLLERİNE GÖRE GİYSİ TERCİHLERİNİN BELİRLENMESİ

Emine ERYAZICI

YÜKSEK LİSANS TEZİ

GİYİM ENDÜSTRİSİ VE GİYİM SANATLARI EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

(2)

i

TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren ……. (……) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN

Adı : Emine

Soyadı : ERYAZICI

Bölümü : Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi

İmza :

Teslim Tarihi :

TEZİN

Türkçe Adı : Çalışan Kadınların Vücut Şekillerine Göre Giysi

Tercihlerinin Belirlenmesi

İngilizce Adı : Determination of Working women’s Clothing Preferences

According to Their Body Shapes

(3)

ii

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu, yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin şahsıma ait olduğunu beyan ederim.

Yazar Adı Soyadı : Emine ERYAZICI

(4)

iii

(5)

iv

ÖNSÖZ

Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimler Enstitüsü, Giyim Endüstrisi ve Giyim Sanatları Eğitimi Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak hazırlanmış bu araştırma da çalışan kadınların vücut şekillerine uygun giysi seçiminin belirlenmesi amaçlanmıştır.

Bu araştırma beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; araştırmanın amacı, önemi, varsayımları, sınırlılıkları açıklanmış ve tanımlara yer verilmiştir. İkinci bölümde; insan vücudu, altın kesit oranı, sekizli dağılım kuralı, vücut tipi sınıflandırma çalışmalarının tarihsel sıralaması, vücut şekilleri ve vücut şekillerine göre giyim önerileri, tüketicilerin giyim alışkanlıklarını etkileyen faktörler ve ilgili yayınlara yer verilmiştir. Üçüncü bölümde; araştırmanın yöntemi, modeli, evren ve örneklemi, verilerin toplanması, verilerin analizi hakkında açıklamalar yer almaktadır. Dördüncü bölümde; bulgular ve yorum başlığı altında elde edilen veriler yorumlanmıştır. Beşinci bölümde; bulgular doğrultusunda elde edilen sonuçlar ve geliştirilen öneriler yer almaktadır.

Araştırmanın, vücut şekline uygun giysi seçimi konusunda kadınlara yol gösterici olacağı ve bilinç düzeyinin artmasına katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Ayrıca araştırmanın bu konuda yapılacak araştırmalara kaynak oluşturması beklenmektedir.

Bu araştırmanın planlanmasından sonuçlandırılmasına kadar her aşamasında beni yönlendiren ve desteğini esirgemeyen değerli tez danışmanım, Sayın Doç. Dr. Esen ÇORUH hocama, bilgi ve birikimini benden esirgemeyen Sayın Yrd. Doç. Dr. İbrahim KISAÇ hocama içtenlikle ve minnettarlıkla teşekkür ederim.

Ayrıca eğitim hayatım boyunca sonsuz sabırlarıyla beni maddi ve manevi destekleyen aileme moral ve benden esirgemedikleri destekleri için teşekkür ederim.

(6)

v

ÇALIŞAN KADINLARIN VÜCUT ŞEKİLLERİNE GÖRE GİYSİ

TERCİHLERİNİN BELİRLENMESİ (Yüksek Lisans Tezi)

Emine ERYAZICI GAZİ ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Haziran 2014

ÖZ

Bu araştırmanı amacı; çalışan kadınların vücut şekillerine uygun giysi tercihlerinin belirlenmesidir. Araştırma da tarama modeli kullanılmıştır. Kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör kuruluşlarında 25-40 yaş arası çalışan kadınların evreni oluşturduğu araştırmanın örneklem grubunu Ankara il merkezinde yaşayan 385 kadın oluşturmaktadır. Örneklem grubu, araştırmaya katılmaya gönüllü olan ve kolay ulaşılabilen çalışan kadınlar arasından rastlantısal olarak seçilmiştir.

Araştırmanın verileri çalışan kadınlara görsel ve sözel sorulardan oluşan anket formu uygulanarak elde edilmiştir. Anketin geliştirilmesinde uzman görüşlerinden ve pilot uygulamalarından yararlanılmıştır. Ayrıca ankette çalışan kadınların yaşı, kilosu, boyu, mesleği, öğrenim durumu, aylık giysi harcamaları, vücut şekilleri, üst ve alt beden numaraları, vücut şekilleri ile ilgili problem yaşadıkları giysi türleri, giysilerinde vücutlarında vurgulamak istedikleri bölge, giysi satın alırken dikkat ettikleri özellikler, giysi satın alırken genişlik ve uzunluk ölçüleri ile ilgili karşılaşılan durumlar, etek, elbise, pantolon ve bluz-gömlekte tercih ettikleri giysi boyu, kesimi, rengi ve deseni, bluz-gömlek ve elbisede tercih ettikleri yaka ve kol formu sorgulanmıştır.

Araştırma sonucunda elde edilen verilere ait sayısal değerler ve yüzdelikler, SPSS 21 programı kullanılarak hesaplanmıştır.

Araştırmanın sonucunda; araştırmaya katılan çalışan kadınların vücut şekillerinin en yüksek oranla (% 39,5) kum saati vücut şekli olduğu belirlenmiştir.

Araştırmaya katılan çalışan kadınların alt ve üst beden numaraları karşılaştırıldığında yaklaşık yarısının alt ve üst bedenleri aynı olmasına rağmen diğer yarısının alt bedenlerinin üst bedene göre bir beden büyük olduğu görülmüştür.

(7)

vi

Araştırmaya katılan çalışan kadınların vücut şekillerine göre problem yaşadıkları giysi türü pantolon olarak belirlenmiş, vücutlarında vurgulamak istedikleri bölgelere bakıldığında ise en yüksek oranla bel bölgesini vurgulamak istedikleri görülmüştür.

Araştırmaya katılan çalışan kadınların etekte maksi boyu ve çan kesimi; pantolonda klasik boyu ve dar kesimi; elbisede maksi boyu ve klasik kesimi; yuvarlak yakayı, takma kolu; bluz-gömlekte tercih ettikleri boy, normal boy, kesim tarzı klasik kesim; yaka modeli yuvarlak yakayı; takma kolu; renk olarak beyaz, desen olarak düz-desensiz kumaş tercih ettikleri görülmüştür. Etek, pantolon ve elbisede tercih edilen renk en yüksek oranla siyah, bluz-gömlekte beyaz renk, desen olarak da düz-desensiz kumaş tercih etmişlerdir.

Son olarak, araştırma sonuçlarından yola çıkılarak çalışan kadınların vücut şekillerine uygun giysi modellerinin belirlenmesine yönelik bazı öneriler geliştirilmiştir.

Bilim Kodu :

Anahtar Kelimeler : Giyim, kadın, antropometri, kadın vücut şekilleri Sayfa Adedi : 88

(8)

vii

DETERMINATION OF WORKING WOMEN’S CLOTHING PREFERENCES ACCORDING TO THEIR BODY SHAPES

Emine ERYAZICI GAZI UNIVERSITY

INSTITUTE OF EDUCATIONAL SCIENCES June 2014

ABSTRACT

The aim of this research is to determine working women’s clothing preferences according to their body shapes. In this research the sample group consists of 385 working women are between 25-40 living in the city centre of Ankara and working in private sector, state institutions and organizations. The sample group is randomly selected among working women who are easily accessible and volunteer for participating to the research

The research data is obtained by conducting visual and verbal questionnaire to the working women. Expert opinions and pilot schemes are utilized in developing the questionnaire. Also, in the questionnaire followings are questioned: the women’s ages, weight and height, profession, educational status, monthly expense on clothing, body shapes, sizes of upper and lower torso, categories of unfitted clothing to their body shapes, selections of emphasis areas of the body, considered features while purchasing clothes, situations encountered on the issue of width and length measurements, preferred length of a skirt, dress, trousers and blouse-shirt, fit style of clothing, colour and pattern design, preferred collar and sleeve styles of a blouse-shirt and dress.

The numerical values and percentages regarding obtained data at the end of the research is assessed by using the SPSS 21 programme.

As a result of the research, it is determined that the body shape of participant working women the is predominantly (%39,5) hourglass.

Comparing the participant females’ upper and lower sizes, it is identified that, although, approximately half of them’s upper and lower torso proportions are the same, the other half’s lower torso is larger than the upper one.

It becomes evident that unfitted wearing apperal to their body shape is trousers and the most emphasis body part is waist.

(9)

viii

The participants of the research prefer following clothing and styles: maxi length and flared for skirts; regular length and skinny fit for trousers; maxi length and regular cut for dress; round neck collar, tailored sleeve; standard length and regular fit for blouse-shirt; round neck collar style and tailored sleeve; white as preferred colour; pattern less and plain for the fabric pattern design. The most preferred colour for skirt, trouser and dress is black, and white, plain and pattern less fabric is favoured for blouse-shirt.

In conclusion, some suggestions are put forward aiming to identify body-shape fitted clothing styles based upon the research results.

Science Code :

Key Words : Clothing, women, anthropometry, female, body shapes Page Number : 88

(10)

ix

İÇİNDEKİLER

TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU ... i

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI ... ii

JÜRİ ONAY SAYFASI ... iii

ÖNSÖZ... iv

ÖZ ... v

ABSTRACT ... vii

İÇİNDEKİLER ... ix

TABLOLAR LİSTESİ ... xii

ŞEKİLLER LİSTESİ ... xiii

KISALTMALAR LİSTESİ ... xiv

BÖLÜM I GİRİŞ ... 1 1.1. Problem ... 2 1.2. Amaç ... 3 1.3. Önem ... 4 1.4. Varsayımlar ... 4 1.5. Sınırlılıklar ... 5 1.6. Tanımlar ... 5 BÖLÜM II KAVRAMSAL ÇERÇEVE ... 7

2.1. İnsan Vücudu ve Oranları ... 7

2.1.1. Altınkesit Oranı ... 8

2.1.2. Vitruvius Adamı ... 9

2.1.3. Sekizli Dağılım Kuralı ... 10

2.2. Vücut Tipi Sınıflandırma Çalışmalarının Tarihsel Sıralaması... 11

2.3. Vücut Şekillerine Göre Giysi Modelleri ... 18

2.3.1. Ters Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 18

(11)

x

2.3.3. Kum Saati Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 19

2.3.4. Yuvarlak Kum Saati Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 20

2.3.5. Kemikli Kum Saati Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 20

2.3.6. Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 21

2.3.7. Kemikli Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 21

2.3.8. Kavisli Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 22

2.3.9. Elmas Vücut Şekli ve Giysi Modelleri ... 22

2.4. Tüketicilerin Giysi Alışkanlıklarını Etkileyen Faktörler ... 22

2.4.1. Demografik Faktörler ... 23 2.4.2. Ekonomik Faktörler ... 24 2.4.3. Sosyolojik Faktörler ... 24 2.4.4. Diğer Faktörler ... 26 2.5. İlgili Yayınlar ... 27 BÖLÜM III YÖNTEM... 35 3.1. Araştırmanın Modeli ... 35 3.2. Evren ve Örneklem ... 35 3.3. Verilerin Toplanması ... 36 3.4. Verilerin Analizi ... 41 BÖLÜM IV BULGULAR ve YORUM ... 43 4.1. Kişisel Bilgiler ... 43 4.2. Vücut Şekilleri ... 47

4.3. Giysilerde Karşılaşılan Durumlar ... 52

4.4. Giysi Modelleri ... 56

BÖLÜM V SONUÇ ve ÖNERİLER ... 69

5.1. Sonuç... 69

(12)

xi

KAYNAKLAR ... 73

EKLER... 81

EK-1. Anket Formu ... 83

(13)

xii

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1. Tarihi Somatoloji Çalışmaları ve Ölçüm Yapıları... 11

Tablo 2. Çalışan Kadınların Kişisel Bilgilerine İlişkin Bulgular... 44

Tablo 3. Çalışan Kadınların Mesleklerine İlişkin Dağılımlar ... 46

Tablo 4. Çalışan Kadınların Vücut Şekillerine Göre Dağılımların Değerlendirilmesi ... 47

Tablo 5. Çalışan Kadınların Kişisel Bilgilerinin Vücut Şekillerine Göre Karşılaştırılması ... 49

Tablo 6. Çalışan Kadınların Üst ve Alt Bedenlerinin İlişkilendirilmesi ... 51

Tablo 7. Çalışan Kadınların Problem Yaşadıkları Giysi Türlerinin ve Vücutlarında Vurgulamak İstedikleri Bölgelerin Vücut Şekillerine Göre İlişkilendirilmesi ... 53

Tablo 8. Çalışan Kadınların Giysilerini Satın Alırken Dikkat Ettikleri Özellikler ... 54

Tablo 9. Çalışan Kadınların Giysilerini Satın Alırken Genişlik ve Uzunluk Ölçülerinde Karşılaştıkları Durumlar... 55

Tablo 10. Çalışan Kadınların Etek Modellerinin Vücut Şekillerine Göre Karşılaştırılması ... .57

Tablo 11. Çalışan Kadınların Pantolon Modellerinin Vücut Şekillerine Göre İlişkilendirilmesi ... 60

Tablo 12. Çalışan Kadınların Elbise Modellerinin Vücut Şekillerine Göre Değerlendirilmesi ... 63

Tablo 13. Çalışan Kadınların Bluz-Gömlek Modellerinin Vücut Şekillerine Göre Karşılaştırılması ... 66

(14)

xiii

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 1. Altın Oranın İnsan Vücudu Uygulaması ... 9

Şekil 2. Vitruvius Adamı (Leonardo Da Vinci) ... 9

Şekil 3. İnsan Vücudunun Sekiz’li Dağılımı ... 10

Şekil 4. Astenik Tipler ... 12

Şekil 5. Atletik Tipler ... 12

Şekil 6. Piknik Tipler ... 13

Şekil 7. Sheldon’a Göre Vücut Tipleri ... 13

Şekil 8. Douty’nin Vücut Yapı Skalası ... 14

Şekil 9. August’un Vücut Şekilleri ... 15

Şekil 10. Simmons’un Sınıflandırması ... 16

Şekil 11. BSAS© Vücut Şekilleri ... 18

Şekil 12. Vücut Şekilleri ... 37

Şekil 13. Etek ve Elbise Boyu... 38

Şekil 14. Pantolon Boyu ... 38

Şekil 15. Bluz-Gömlek Boyu ... 38

Şekil 16. Etek Kesim Modeli ... 39

Şekil 17. Pantolon Kesim Modeli ... 39

Şekil 18. Elbise Kesim Modeli ... 40

Şekil 19. Bluz-Gömlek Kesim Modeli... 40

Şekil 20. Kol Formları ... 40

(15)

xiv

KISALTMALAR LİSTESİ

ABD Amerika Birleşik Devletleri

BSAS Body Shape Assessment Scale / Vücut Şekli Değerlendirme Ölçeği FFIT Female Figure Identification Technique for Apparel / Hazır Giyim

İçin Kadın Vücut Tanımlama Tekniği TÜİK Türkiye İstatistik Kurumu

SPSS Statistical Package for the Social Sciences

(16)

1

BÖLÜM I

GİRİŞ

Giyim, insan vücudunu dış etmenlerden koruma amacıyla ortaya çıkmış ve gelişen teknoloji ile yere, zamana ve toplumların ihtiyaçlarına göre çeşitlilik göstermiştir. İnsanların güzel görünme, farklı olma gibi değişiklik arama çabaları, “iyi giyim” deyimini ortaya çıkarmıştır. Giyen kişinin yaşam tarzına, kişiliğine ve fiziksel yapısına, giyme amacına, giyilecek ortama, sağlık koşullarına uygun olan, rahat, ekonomik ve estetik özellikleri bünyesinde taşıyan giyime “iyi giyim” denilebilir.

Giysinin vücuda uyum sağlanmasında ve iyi giyinmede vücut ölçüleri ile giysi ölçüleri arasındaki bağlantının yeterli düzeyde kurulmuş olması önemlidir. Bu durum vücut ölçülerinin standartlaştırılması ve vücut şekillerinin belirlenmesi ihtiyacını doğurmuştur (Ercan, 1994: 2). Ayrıca giysi seçiminde, öncelikli olarak giysinin rengi, modeli, kumaşı etkili gibi görünse de giysinin vücuda uyumlu olması ve hareket serbestliği sağlaması daha önceliklidir (Bozkurt, 1995: 1-2).

Giysi üretiminin en önemli aşamalarından biri kalıp hazırlama işlemidir. İyi hazırlanmış giysi kalıpları giysinin vücuda uyum sağlamasında önemli bir faktördür. Bu nedenle giysi kalıbı hazırlama tekniklerinin önemi daha da artmakta ve kalıp hazırlama teknikleri ile ilgili çok çeşitli çalışmalar yapılmaktadır (Kuru ve Soyal, 2004: 115).

Ülkemizde kullanılan giysi kalıpları, tecrübe sonucu geliştirilen ölçülerin derlenerek veya yabancı ülkelerdeki ölçü standartları dikkate alınarak hazırlanmaktadır. Bu nedenle giysi üretiminde kullanılan ölçüler işletmelere göre farklılık göstermektedir. Bu ölçü karmaşası içerisinde vücut ölçülerine uygun giysi bulmak oldukça zorlaşmaktadır (Şener, 1995: 2). Vücuda uyumlu bir kalıp hazırlamak için, üç boyutlu vücut formu ile iki boyutlu kalıp şekli arasındaki geometrik prensiplerin iyi bilinmesi ve gözetilmesi gerekir (Ercan, 1994: 2). Bu nedenle giysi kalıbının vücuda uyum sağlamaması durumunda görünüm açısından problem yaşanmaktadır.

(17)

2

İnsanların boyutsal bir başka ifadeyle antropometrik ölçüleri arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Bu farklılıklardan dolayı her insanın kullandığı giysinin vücuduna uyum sağlaması için giysi kalıplarını antropometrik ölçülerden yararlanarak hazırlamak gerekmektedir (Kalınlara ve Kayabaşı, 1995: 727).

Dünya’da ve Türkiye’de her geçen yıl çalışan kadın sayısı artış göstermektedir. Özellikle Türkiye’de kentli nüfusun ve eğitim düzeyinin artışı, modernleşme ve batılılaşma trendi ile birlikte kadının aile ve toplum içerisindeki rolünü de değiştirmiştir. Türk kadını geleneksel anne, eş ve ev kadını rollerinin yanı sıra, çalışan kadın olarak yeni bir rol yüklenmiştir (http://www.capital.com.tr).

İş yaşamında mesleki profesyonelliğin yanı sıra giyimin de iş kariyerini doğrudan etkilediği bir gerçektir. Çeşitli araştırmalar, çalışan kadınların giysilerini profesyonelce seçmeleri gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu nedenle modaya uygun giyinmekten ziyade işyerinin yüklediği sorumluluk ve çalışan kişinin mesleki konumuna uygun giyinmesi önem taşımaktadır (Çağman, 2010: 34-35).

Günümüz çalışan kadını, giysilerini mesleki konumu ve kişilik özellikleri doğrultusunda planlarken, giyimi aynı zamanda süslenme ve şık görünme isteğini yerine getiren bir araç olarak da kullanmaktadır. Artık çalışan kadın imajı oldukça değişmiş, ideal kadın simgesi "çağdaş, dinamik ve çalışan kadın" olarak ortaya konulmaya başlanmıştır. Çalışan kadınlar hem ekonomik özgürlükleri olması sebebiyle, hem de cemiyet içindeki zevk ve beğeni etkileşimine daha yoğun olarak maruz kaldıklarından, ev kadınlarına göre modayı daha yakından takip eden bir grup olarak tanımlanmışlardır (Çağman, 2010: 35).

İyi giyimin çalışma veya sosyal yaşantıdaki önemi büyüktür. İyi giyimi gerçekleştirebilmek için kişinin kendi vücudunu iyi tanıması gerekmektedir. Vücut yapısı kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Bu farklılığa uygun nasıl giyinilmesi gerektiğini bilmek gerekir. Kişi öncelikle vücut şeklini saptamalıdır. Saptarken de vücut kusurları ortaya çıkabilir. Ancak bu kusurlar belirlendiğinde gizleme olanakları da mevcuttur. Bu da vücut şekline göre doğru giyimle mümkün olabilmektedir.

1.1. Problem

Bu araştırmanın temel problemi çalışan kadınların vücut şekillerine göre doğru giyinip giyinmedikleri ve vücut şekillerine göre giyimlerinin nasıl olması gerektiğidir.

Çalışan kadınların vücut şekillerine göre giyimlerinin belirlendiği bu çalışmada alt problemler aşağıda verilmiştir:

(18)

3

1) Çalışan kadınların kişisel bilgilerine ilişkin bulgular nelerdir? 2) Çalışan kadınların vücut şekillerine göre dağılımları nasıldır?

3) Çalışan kadınların kişisel bilgilerine göre vücut şekli arasındaki ilişki nasıldır? 4) Çalışan kadınların üst ve alt bedenlerinin uyumu nasıldır?

5) Çalışan kadınların problem yaşadıkları giysi türlerinin vücut şekilleriyle ilişkisi nasıldır?

6) Çalışan kadınların vücut şekilleriyle vücutlarında vurgulamak istedikleri bölgelerin ilişkisi nasıldır?

7) Çalışan kadınların giysi satın alırken dikkat ettikleri özellikler nelerdir?

8) Çalışan kadınların giysi satın alırken genişlik ve uzunluk ölçülerinde karşılaştıkları durumlar nelerdir?

9) Çalışan kadınların etek, pantolon, elbise ve bluz-gömlek modellerinin vücut şekillerine göre ilişkisi nasıldır?

1.2. Amaç

Bu çalışmada amaç çalışan kadınların;

1) Yaş, kilo, boy, öğrenim durumu, aylık giysi harcaması ve mesleklerine ilişkin bilgi elde etmek.

2) Vücut şekillerini tespit etmek.

3) Kişisel bilgilerine göre vücut şekillerini karşılaştırmak. 4) Üst ve alt beden numaralarını karşılaştırmak.

5) Problem yaşadıkları giysi türlerinin vücut şekillerini ile olan ilişkisini tespit etmek. 6) Vücutlarında vurgulamak istedikleri bölgeleri vücut şekilleri ile olan ilişkisini

belirlemek.

7) Giysi satın alırken dikkat ettikleri özellikleri belirlemek.

8) Giysilerini satın alırken genişlik ve uzunluk ölçülerinde karşılaştıkları durumları tespit etmek.

9) Vücut şekillerine göre etek de tercih ettikleri boy, kesim modeli, renk ve desenleri ortaya koymak.

(19)

4

10) Vücut şekillerine göre pantolonda boy, kesim modeli, renk ve desen tercihlerini belirlemek.

11) Vücut şekillerine göre elbisede boy, kesim modeli, yaka ve kol formu ile renk ve desen tercihlerini ortaya koymak.

12) Vücut şekillerine göre bluz-gömlekte tercih ettikleri boyu, kesim modeli, yaka ve kol formu ile rengi ve deseni belirlemektir.

1.3. Önem

Kadınlar doğası gereği dış görünüme ve estetiğe önem vermektedir. Buna bağlı olarak da giysilerde kadınların aradığı özellikler çeşitlilik göstermektedir. Kadınların giyside aradığı bu özellikler; giyen kişinin fiziksel problemlerini saklaması, giysinin vücut şekline göre olması, giysinin modeli, rengi, deseni ve stilidir. Tarz oluşturma, bir giysinin estetik kalitesi olduğu için ve giysi şekli de tarzın sonucu olduğu için, giyim şekli tüketicilerin giysi seçimi sürecinde çok önemli rol oynar.

Bu çalışma;

1) Çalışan kadınların vücudun belli noktalarına vurgu yapılarak vücut kusurlarının gizlenmesi,

2) Çalışan kadınların vücut hatlarının iyi görünmesi, 3) Çalışan kadınların estetik görünmeleri,

4) Çalışan kadınların vücut şekillerine göre giyimin yaygınlaşması açılarından önemli görülmektedir.

1.4. Varsayımlar

1. Araştırmada uygulanan anket, yeterli ve doğru bilgiler toplayacak niteliktedir. 2. Anket formu uygulanan bireylerin verdiği cevaplar gerçeği yansıtmaktadır.

(20)

5

1.5. Sınırlılıklar

1. Araştırmada, Ankara ilinde yaşayan kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektörde çalışan kadınlara uygulanmıştır.

2. Araştırmada, giyim ürünlerinden etek, pantolon, elbise ve bluz-gömlek olarak belirlenmiştir.

3. Araştırma, 25-40 yaş arası çalışan kadınlarla sınırlandırılmıştır. 4. Araştırma, lisans mezunu ve üzeri eğitim alan kişilere uygulanmıştır.

1.6. Tanımlar

Anatomi: Vücudun normal şeklini, yapısını, vücudu oluşturan organları ve bu organlar

arasındaki yapısal, görevsel ilişkileri inceleyen bilim dalıdır (http://nedir. antoloji.com/anatomi/).

Antropometri: İnsan vücudunun boyutları ile ilgilenen özel bir bilim dalıdır. Bu boyutlar;

uzunluk, genişlik, yükseklik, ağırlık, çevre boyutları gibi farklı teknikleri içerir (Erkan, 2005: 109).

Demografi: Dünyada veya bir ülkede bulunan nüfusun yapısını, durumunu, dinamik

özelliklerini inceleyen bilim dalıdır (Arıkan, 1997: 17).

Ergonomi: İnsanların anatomik özelliklerini, antropometrik karakteristiklerini, fizyolojik

kapasite ve toleranslarını göz önünde tutarak, endüstriyel iş ortamındaki tüm faktörlerin etkisiyle oluşabilecek, organik ve psikososyal stresler karşısında, sistem verimliliği ve insan-makine-çevre uyumunun temel yasalarını ortaya koymaya çalışan çok disiplinli bir araştırma ve geliştirme alanıdır (Erkan, 2005: 17).

Giyim: Vücudu tabiatın etkilerinden koruyan, medeniyetin ilerlemesiyle değişiklik

gösteren, insan vücuduna göre şekil ve form alan giysilerin tümüdür (Gürşahbaz, 2001: 54).

Giysi Ergonomisi; Bireyin anatomik, psikolojik ve biyolojik özelliklerini, statik ve

dinamik antropometrik verilerini göz önünde bulundurarak daha rahat, kullanışlı, estetik ve fonksiyonel giysiler üretmeye ve geliştirmeye çalışan çok amaçlı bir bilimdir (Ada, 2010: 35).

(21)

6

Giysi Konforu: Hoşnutsuzluk ya da rahatsızlık hislerinin eksikliği veya hareketsiz bir

duruma ilişkin memnuniyetin daha aktif bir durumda olan memnuniyetle karsılaştırılmasıdır (Utkun, 2007: 23).

Makroskobik Anatomi: İnsan vücudunun dış şekil ve yapısını inceleyen anatomi

biliminin bir dalıdır (Şener, 1995: 21).

Somatotip: Hacmi önemsemeyerek, şekil kavramına veya vücut kompozisyonunun dış

uygunluğuna dayanan fiziksel sınıflamadır (http://www.belgeler. com/blg/e91/somatotip).

Vücut Şekli: Vücut ölçüleri dikkate alınmadan kişinin dış görüntüsüne bakılarak elde

edilen sınıflandırmadır.

(22)

7

BÖLÜM II

KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. İnsan Vücudu ve Oranları

İnsanın anatomik yapısı ve bu yapının araştırılması hemen hemen insanın varoluşu ile başlar.

İnsan vücudunun yapısı günümüze kadar değişik bilim alanlarında, değişik açılardan ele alınmış ve değerlendirilmiştir. İnsan yapısına ilişkin ölçü ve orantıları bazı kurallarla tanımlamak mümkündür. Bu anatomik kurallar doğal olarak toplumlara göre farklılıklar göstermektedir. İnsanların genetik yapıları, yaşam alanları, beslenme düzeyleri ve diğer sosyo-ekonomik koşullarının birbirinden farklı olması, doğal olarak vücut ölçülerini de etkiler. Bu açıdan bakılırsa, farklı etkenler altında bulunan insanlardan farklı ölçüm değerlerinin elde edilmesi doğaldır (Ercan, 1994: 3).

Anatomik ve antropometrik araştırmaların uygulamada kullanılabilecek en önemli sonuçlarından birisi de beden ölçüleri arasındaki yapısal ilişkinin saptanmasıdır. Bu yapısal ilişkiler sayesinde insanı, birtakım standart gruplara ayırmak olasıdır (Ercan,1994: 2).

İnsanın anatomik yapısına ilişkin ölçüler, günümüzde, özellikle gelişmiş ülkelerde, geniş bir şekilde araştırılmaktadır. Bu araştırmalar sonucu elde edilen ortalama ölçüler, başta teknoloji olmak üzere çeşitli konularda değerlendirilmektedir. Fakat çoğu yayında, ‘‘İnsanın Ortalama Ölçüleri’’olarak yer alan bu ortalama değerler doğal olarak sadece çalışmanın yapıldığı topluma ilişkin ortalama değerlerdir (Şahmay,1982: 20).

İnsan, hayatının başlangıcından sonuna kadar olan süreçte farklı büyüme ve gelişme özellikleri gösterir. Yaşam sürecindeki bu evreler bireyin genetik yapısı ve çevresel etmenlerin etkileşimine bağlı olarak bir düzen içerisinde gerçekleşir. Bu nedenle her bireyin, dolayısıyla toplumun genetik yapısı ve çevresi farklı olduğundan, kendilerine özgü antropometrik boyutları ile fizyolojik, mental ve psikolojik kapasite ve özellikleri vardır (Kaynak, 2005: 24).

İnsanların vücutları arasında önemli farklılıklar bulunmaktadır. Uzun, kısa, zayıf, şişman vücut şekillerine bağlı olarak çeşitli vücut bölümleri arasındaki dağılımlar değişebilmektedir. Başın bedene oranı; bacakların genel boy içindeki payı; omuz genişliği,

(23)

8

göğüs ve bel çevreleri arasındaki oranlar, kalça genişliği, göğüs kafesi, omuz genişliği gibi ölçüler arası oranlar değişik vücut şekillerinin oluşması sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Ayrıca giysinin yapısının belirlenmesinde kol, bacak gibi hareketli organların hareket sırasında giysiye etkileri dikkate alındığında eklem biçimleri ve insan vücudunun dinamik özellikleri de önem kazanmaktadır (Gönen, Bayraktar ve Özgen, 1991: 121).

Giyim sektöründe vücut ölçülerinin ve vücut şekillerinin belirlenebilmesi için antropometrik ölçümlere ihtiyaç vardır. Antropometri; insan vücudunun boyutları ile ilgilenen özel bir bilim dalıdır. Bu boyutlar; uzunluk, genişlik, yükseklik, ağırlık, çevre boyutları gibi farklı teknikler içerir. İnsan hayatı boyunca çeşitli evreler geçirir ve farklı gelişim özellikleri gösterir. Geçirilen evreler kişinin genetik yapısı ve çevresel etmenlere göre gerçekleşmektedir. Her bireyin ve her toplumun yapısı farklı olduğu için kendine özgü antropometrik özelliklere sahiptirler (Erkan, 2003: 109). Modern antropometrinin, 19.yüzyılın ortalarında antropolojik verilere istatistiksel yaklaşımların getirilmesi ile başlandığı belirtilmektedir. 19. yüzyılın sonlarına doğru ise, antropometri, hem eski insanlara ait kemik ve vücut gelişimini inceleyen, hem de güncel toplumların vücut şekillerine ve oranlarına ait çalışmalar yürüten bilimsel bir disiplin haline dönüşmüştür (Zorba, 2006: 107).

2.1.1. Altınkesit Oranı

Hem sanatçılar hem de hekimler insan vücudunun bölümleri arasında bir ölçü bulmak için uğraşmışlardır. Bu amaçla el, ayak ve baş gibi organları kullanarak ölçü sistemleri bulmaya çalışmışlardır. Bunlardan birisi M.Ö. 5. yüzyılda yaşamış Yunanlı ressam Polyklet tarafından geliştirilen ve günümüzde hala kullanılan “Altın Kesit” oranıdır (Şekil 1).Yapılan çalışmalar sonucunda altın kesit oranının vücuda uygulanması sonucunda, vücuttaki anatomik ayırım noktaları ile çakıştığı görülmüştür (Kaynak, 2005: 21).

(24)

9

Şekil 1. Altın Kesit Oranının İnsan Vücudu Uygulaması (http://matematikvefi bonacci. blogcu. com/altin-oran/9856234)

2.1.2. Vitruvius Adamı

Leonardo Da Vinci’nin Vitruvius Adamı (1492) insan vücudu oranları ile ilgili oldukça önemli bir örnektir (Şekil 2). Bu dönemden itibaren insan vücudu oranları altın kesit oran ile bağlantılı olarak incelenmeye başlanmıştır (Vuruşkan, 2010: 25).

Leonardo da Vinci’ye göre ayakta dik duran bir insan, ayaklarını hafif yanlara açar ve kollarını da hafifçe yukarıya kaldırırsa bu insanı bir daire ile sınırlamak mümkündür. Bu dairenin merkezi göbeğe isabet eder; ayaklar arası uzaklık dairenin yarıçapı kadar olmalıdır (Şekil 2). Yine Leonardo da Vinci’ye göre kolları iki yana açık olarak ayakta dik duran insanı kare içine almak mümkündür (Gürşahbaz, 2008: 44).

(25)

10

2.1.3. Sekizli Dağılım Kuralı

Vücut oranlarının ölçümlendirilmesinde en çok kullanılan birim uzunluğu baştır. Rönesans döneminde Leonardo da Vinci, Mikelanj ve Albert Dürer orantı biliminin vücuda uygulanışı üzerine çalışmalar yapmış ve günümüzde de kullanılan sekiz bölmeli dağılımı bulmuşlardır (Kalınkara ve Kayabaşı, 1995: 728).

Şekil 3. İnsan Vücudunun Sekiz’li Dağılımı (Erdoğan, 1993: 47)

Vücut oranlamasında sekizli bölme günümüzde en çok kullanılan ve iyi sonuçlar veren bir sistem olarak görülmektedir (Şekil 3).

Bunun anlamı, temel ölçüler belli iken yardımcı ölçülerin bu bölünme oranı ile bulunması ve bulunan ölçü üzerine rahatlık, moda etkisi paylarının verilmesi ile kalıpta kullanılacak ölçülerin elde edilmesi demektir. Ancak bu oranlar yalnız normal vücut ölçülerine sahip olan bireyler için geçerlidir. Vücudun çeşitli yerlerinde normal beden yapılarına göre farklılık gösteren özellikler bulunduğu durumlarda (omuz düşüklüğü, eğimli duruş, oransız boy, geniş kalça, iri veya küçük göğüs, şişmanlık veya zayıflık v.b.) cinsiyet farklılığı ve moda baskısı gibi faktörler orantı biliminin değişmez kurallarında sapmalar yaratabilir (Kaynak, 2005: 23).

Görüldüğü gibi insan vücudu oranlarına yönelik bazı çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalara ilk olarak M.Ö. 5. yüzyılda altın kesit orantısı sonrasında Vitruvius Adamı ve son olarak günümüzde kadar gelen sekizli dağılım kuralıdır. Bu çalışmalar birbirlerini destekler şekilde gelişmiş ve günümüzde antropometri alanında yapılan çalışmalara yol gösterici niteliktedir.

(26)

11

2.2. Vücut Tipi Sınıflandırma Çalışmalarının Tarihsel Sıralaması

Kişilerin morfolojik ve fonksiyonel özelliklerinin tümünün ve bunların iç ve dış etkilenmelere gösterdiği reaksiyonların farklılık göstermesi sebebiyle kişi sayısı kadar farklı vücut yapısı vardır. Bu durum benzer özellikler gösteren vücut yapılarının gruplandırılması gereğini ortaya çıkarmıştır (Ercan, 1994: 6). Vücut bölümleri arasındaki oran veya ölçü farklılıkları dikkate alınarak çeşitli vücut tipleri tanımlanmıştır. Vücut tipi gruplandırmasıyla ilgili çalışmalar tarihsel sıralamaya göre şu şekildedir;

Tablo 1. Tarihi Somatoloji Çalışmaları ve Ölçüm Yapıları

M.Ö. 400 Hipokrat 20.yy. Viola 1921 Kretschmer 1940 Sheldon 1972 Minott 1974 Douty 1981 August 1987 Armstrong 2002 Simmons et al. 2006 Connell. et al.

İnce/Uzun Longitip Astenik Tip Ektomorf Omuz

Genişliği İnce A Kum Saati Kum saati Vücut Yapısı

Kalın/Kısa Brakitip Atletik Tip Endomorf Kalça

Genişliği

Narin X Dikdörtgen Alt Kum Saati Vücut Şekli

Normotip Piknik Tip Mezomorf Duruş Ortalama V Ters Üçgen Üst Kum Saati Kalça Şekli

Tıknaz H Armut

Şekil Kaşık Omuz Düşüklüğü

Ağır b Dikdörtgen Ön Beden Şekli

d Elmas Göğüs Şekli

i Oval Kalça Şekli

r Üçgen Arka Şekli

Ters Üçgen Duruş

(Cottle, 2012: 21) M.Ö. 400 yıllarında bir Yunan hekim olan Hipokrat, iki farklı insan tipin olduğunu belirlemiştir. Bu tipler, habitus phthisicus ve habitus apoplecticus’tur. Yine Hipokrat’a göre habitus phthisicus tipine girenler uzun, ince ve zayıf görünüme sahiptir. Habitus apoplecticus tipinde olanlarınsa kısa, kalın ve şişman görünüme sahip olduğunu öne sürmüştür (Öcal, 2007: 24).

Bir İtalyan fizikçisi olan Viola’nın yöntemi 20. yy. başlarına kadar kullanılmıştır. Viola’nın öncekilerden farklı olarak getirdiği yenilik, ara form kavramını düşünmüş olmasıdır. Viola, ortalamaların her bölgede ayrı ayrı saptanmasını ayrıca, sayısal göstergelerin belirlenmesini gerekli görmüştür (Özbek, 2000: 126). Viola insanları üç sınıfta inceler. Viola’nın bu tekniğine göre oluşturulan tipler şu şekildedir:

(27)

12 2. Brakitip: Gövde>uzuvlar; karın>göğüs kafesi 3. Longitip: Gövde<uzuvlar; karın<göğüs kafesi

Alman tipoloji ekolüne mensup olan Kretschmer, psikosomatik sınıflamalarıyla tanınır. Aynı zamanda psikiyatrist de olan araştırmacı, İtalyan ekolünden farklı olarak psikolojik öğeye daha fazla yer vermiştir. Kretschmer, morfolojik tipleri oluştururken kişilerin psişik eğilimlerini de göz önüne almak gerektiğini savunur. Kretschmer insan vücut tiplerini astenik tip, atletik ve piknik tipler olmak üzere üç grup altında toplamıştır (Özbek, 2000: 127).

1.Astenik Tip: Zayıf vücut yapısı astenik tipin en belirgin özelliğidir. Tüm vücut

parçalarının ağırlık ve genişlik değerleri ortalama değerlerin altındadır. Dar omuzlu, ince kol ve bacaklı, ince uzun boyunlu, uzun ve dar göğüs kafesli, yağsız karınlıdırlar (Şekil 4).

Şekil 4. Astenik Tipler

2. Atletik Tip: Orta veya büyük yapı, geniş omuzlar, şişkin göğüs çevresi, düz karın,

gelişmiş omuz ve kol kasları, kuvvetli boyun bu tipin belirgin özelliklerdir. Atletik kadın tipi atletik erkek tipine benzer yapıdadır, fakat yağ gelişimi daha fazladır (Şekil 5).

Şekil 5. Atletik Tipler

3. Piknik Tip: Geniş yapılı, orta büyüklükte, kısa kalın boyunlu, göğüs kafesi çıkıntılı,

yağlı karınlı, yüksek omuzlu, boyun ve kafa öne eğiktir. Piknik tipli kadınlarda yağlar daha çok göğüs ve kalçalarda olmak üzere ana vücutta birikir (Şekil 6).

(28)

13 Şekil 6. Piknik Tipler

Sheldon (1940) ise söz konusu üç tipi oluştururken 4000 kolej öğrencisinin çıplak halde ön, yan ve arkadan çekilmiş boy fotoğraflarından yararlanmıştır. Vücut tipinin dış görünüşüne bakılarak yapılan bu sistemde vücut ölçüleri dikkate alınmadan, vücudun önden, yandan ve arkadan görüntüsüne göre üç tip tanımlanmıştır (Özbek, 2000: 127).

1. Ektomorf: İnce, dar göğüs ve karınlı, uzun kollu ve bacaklıdırlar (Ercan, 1994: 5). Bu

vücut tipinde vücudun incelik, narinlik ve kibar görünümü göze çarpar. Kemikler küçük ve kaslar incedir. Omuzlar düşük olarak sürekli ektomorfik görülür. Kollar ve bacaklar uzun fakat gövde kısadır. Omuzlar dar ve kasların oranı azdır (Şekil 7).

Şekil 7.Sheldon’a Göre Vücut Tipleri (http://www.petemccormack.com/blog/?p=4793)

2. Endomorf: Yuvarlak kafa, göğse kadar şişman göbek, zayıf penguene benzer kol ve

ayaklar, kolun ve baldırın üst kısmında yağlar daha çok toplanmış, el ve ayak bilekleri incedir. Bu tipik karakteristik özelliklerinden biri de göğüs ve kalça derinliklerinin, göğüs ve kalça genişliğinden fazla olmasıdır (Şekil 7).

3. Mezomorf: Aşırı mezomorfiler klasik herküllerdir. Kas ve kemikleri belirgindir. Kübik,

iri kafalı, geniş omuzlu ve göğüslü, ağır kaslı kollu ve ayaklıdır. Deri altı yağ miktarı minimumdur (Zorba, 2005: 139-140).

Minnott (1972,1978) insan vücudunun farklı bölümlerini incelemiştir ve bunun sonucunda omuz ve kalça formlarının farklı olabileceğine işaret etmiştir. Örneğin; omuzlar geniş, dar

(29)

14

veya ortalama olarak sınıflandırılabilirken buna bağlı olarak, kalça da kalp, elmas veya standart tip olmak üzere adlandırılabilir. Kalp tipi kalça, üst kalça çevresi, kalça düşüklüğü çevresinden daha geniş bir kişinin görüntüsünü belirtir (Aghekyan, 2005: 23).

Douty (1968) vücut yapısı olarak beş farklı seçenek ortaya koymaktadır. Bu ölçek, bel, kalça, basen, kol, bacak, göğüs, diyafram ve karında oluşan değişimlerle birlikte vücut yapılarını küçükten büyüğe dereceleyen sıralı bir ölçektir (Şekil 8). Bu noktalar, beden tablosunda önemli referans yerlerine karşılık gelirler. Douty’nin Vücut Yapı Ölçeği (Douty’s Body Build Scale) adlı kitapta kullanılan hareket noktası, ölçekteki sayısal ifade arttıkça beden ölçüsünde de kademeli olarak artışın gözlenmiştir. Kadın siluetlerinin önden görünüşlerine yer verilmektedir (Sidberry, 2011: 17).

Şekil 8. Douty’nin Vücut Yapı Skalası

Bonnie August (1981) Complete Bonnie August Dress Thin System adlı kitabında, sekiz vücut tipini anlatmıştır ve bu vücut tiplerinin dört tanesini önden diğer dört tanesini yandan ayırt etmeye yönelik bir vücut tipi alfabesi tasarlamıştır. August, dört temel vücut tipi kategorisi tanımlayarak ve bu sınıfları A, X, V ve H tip olarak sınıflara ayırmıştır. A tip bir kişi dar omuzlar ve geniş kalçalarla, X tip orantılı omuz ve kalça görüntüleriyle öne çıkarken, V tip geniş omuzlar ve dar kalçalar ile fark edilirken, H tip neredeyse birbiriyle aynı genişlikte omuzlar, kalça ve bel hattıyla tarif edilmiştir. August, aynı zamanda kişinin yandan görünüşünü de değerlendirmiştir ve bu verilere bağlı hazırladığı sınıflandırmada küçük harfle adlandırdığı “b”, “d”, “i”, ve “r” tip vücut tiplerinden bahsetmiştir (Şekil 9). “b” ve “d” tip kişileri belirgin olarak görünen karın ve arka kısımlarıyla tarif etmiştir. “i”

(30)

15

tip bir kişi küçük göğüsler; “r” tip ise belirgin göğüs hattıyla diğerlerinden ayrılır. August’a göre birçok kadın ikiden fazla vücut tipinin birleşiminden oluşan bir vücuda sahiptir (Aghekyan, 2005: 24).

Şekil 9. August’un Vücut Tipleri

Armstrong (1987) kum saati, dikdörtgen, ters üçgen, armut tip olmak üzere dört vücut tipi tanımlamıştır. Bu vücut tipleri, omuz/kalça ilintisine bağlı olarak analiz edilmiştir. Kum saati vücut tipi, birbiriyle hizalı omuz ve kalçalara sahip olan ve bel/ kalça çevresi farkının fazla olduğu vücut tipini tanımlar. Dikdörtgen vücut tipi, omuz ve kalça ölçüleri birbirine yakın olan vücut şeklini tanımlar. Ters üçgen tipiyse, omuz genişliğinin kalça genişliğinden fazla olduğu vücutları tarif eder. Armut tipiyse, daha geniş kalça çevresi ve daha dar omuz genişliğe sahip olan vücutlardır (Aghekyan, 2005: 25).

Simmons ve arkadaşları (2002) North Carolina Üniversitesi’nde giysi kalıplarının hazırlanmasına temel olacak vücut tipleri sınıflandırmasıyla ilgili bir bilgisayar yazılımı oluşturmuştur. Simmons, araştırmasında vücut tiplerini tanımlamak için göğüs çevresi, bel çevresi, kalça çevresi ve karın çevresi ölçülerinden ve bu ölçülerin arasındaki ilişkilerden yararlanmış, kadın vücut tiplerini dokuz grup altında toplamıştır. Bu grupları aşağıdaki şekilde sıralamak mümkün olmaktadır (Simmons, 2002: 99).

(31)

16

Kum Saati Alt Kum Saati Üst Kum Saati Kaşık Dikdörtgen

Oval Üçgen Elmas Ters Üçgen

Şekil 10. Simmons’un Vücut Tipi Sınıflandırması

Kum Saati vücut tipi, diğer vücut tiplerinin oluşmasında temel oluşturmaktadır. Bu vücut tipine sahip kişilerde göğüs ve kalça çevrelerinin arasındaki fark küçüktür. Kum saati vücut tipine sahip olan kişiler, bel ölçüsüyle, kalça ve göğüs ölçüsünün orantılı olduğu bir görünüme sahiptirler (Şekil 10).

Üst kum saati vücut tipi, kum saati vücut tipinin alt kategorisidir. Bu vücut tipindeki bireylerin kalça çevreleri, göğüs çevrelerinden büyüktür (Şekil 10).

Alt kum saati vücut tipi, kum saati vücut tipinin bir alt kategorisidir. Bu vücut tipindeki bireylerin göğüs çevresi kalça çevresinden biraz daha büyüktür (Şekil 10).

Kaşık vücut tipine sahip kişiler, göğüs ve kalça çevresiyle orantılı bir bel ölçüsüne sahiptirler. Bu bireylerin göğüs ve kalça çevrelerinin arasındaki fark büyüktür (Şekil 10).

(32)

17

Dikdörtgen vücut tipine sahip kişilerin, göğüs ve kalça ölçüleri neredeyse birbirine eşittir. Göğüs çevresinin bel çevresine oranı ile kalça çevresinin bel çevresine oranı küçüktür Bu kişiler görülebilir bel kavisine sahip değildirler (Şekil 10).

Elmas vücut tipindeki kişilerin, karın ve bel ölçülerinin ortalaması, göğüs çevresi ölçüsünden daha geniştir (Şekil 10).

Oval vücut tipine sahip kişiler, karın ile göğüs arası silindir şeklindedir ve bu bölge vücudun diğer kısımları ile kıyaslandığında oldukça geniş bir görünüme sahiptir. Bu vücut tipindeki bireylerin, bel ve karın çevresi ölçülerinin ortalaması göğüs çevresi ölçüsünden daha azdır (Şekil 10).

Üçgen vücut tipine sahip kişilerin, kalça çevresi göğüs çevresinden daha geniştir. Ayrıca, kalça çevresinin bel çevresine oranı da oldukça küçüktür (Şekil 10).

Ters üçgen vücut tipine sahip kişilerin, göğüs çevresinin genişliği kalça çevresinden daha büyüktür (Şekil 10). Ayrıca göğüs çevresinin bel çevresine oranı da oldukça küçüktür (Simmons, 2002: 101-127).

Connel ve Arkadaşları (2006) kadın vücut tiplerini değerlendirmeye yönelik bir ölçek geliştirmek için üç boyutlu (3D) vücut taramaları üzerinde çalışmışlardır. Literatürde daha önceden bulunan kadın tüm vücut ve uzuv ölçülerini gösteren 14 adet beden şekil ölçekleri kullanarak 20-55 yaş arasında 42 kadının vücut taramalarını görsel olarak analiz etmişlerdir. Değişikliğe uğramış olan dokuz ölçek geliştirilerek, sonrasında bu ölçekler ‘‘Vücut Şekli Değerlendirme Ölçeği’’ (Body Shape Assessment Scale) dâhil edilmiştir. Bu dokuz BSAS © ölçek şunlardır: vücut yapısı, vücut şekli, kalça şekli, omuz düşüklüğü, ön beden, göğüs şekli, popo şekli ve duruştur. Kum saati, dikdörtgen, üçgen ve ters üçgen vücut tipleri omuz, bel, kalça genişliklerinin birbirleriyle ilişkilerini bedenin önden görünüşleri üzerinde gösterilerek açıklanmıştır (Şekil 11). Grafik ölçekler, kadın tüm vücut ve uzuv tiplerinin bir beden taraması üzerinden görsel olarak tanılayabilir. BSAS üzerinden geliştirilen bilgisayar yazılımı tarama dosyalarını değerlendirmek için de kullanılabilir (Ross, 2010: 21).

(33)

18

Kum Saati Dikdörtgen Üçgen Ters Üçgen Omuz ve kalça genişliği

birbirine eşit veya çok az bir bel çukuru girintisiyle birlikte neredeyse birbirine denktir. Genel görünüş, omuz ve kalça hizasına göre oldukça dar bir beldir.

Hafif bir bel girintisine sahip, omuz ve kalça arasında aşağı yukarı görsel eşitlik sağlayan bedendir. Genel görünüş, az bir bel belirginliğine sahip ortalama bir beden yapısıdır.

Bel oyuntusuyla birlikte omuzlardan çok daha geniş bir kalça genişliği vardır. Genel görünüş, bel ve omuza nazaran oldukça geniş kalçadır.

Bel oyuntusuyla birlikte kalçadan çok daha geniş omuzlar vardır. Genel görünüş, bel ve kalçaya göre aşırı geniş omuzlardır.

Şekil 11. BSAS© Vücut Şekilleri (Connell, 2003: 4)

2.3. Vücut Şekillerine Göre Giysi Modelleri

2.3.1. Ters Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Ters üçgen vücut şekli, göğüs çevresi kalça çevresinden daha geniştir. Ters üçgen vücut şeklindeki kadınlar, daha ince veya kaslı kollar ve geniş göğüs çevresine sahiptirler. Çoğunlukla, kollarına ve bacaklarına yönelik vurgulamaları tercih ederlerken; aynı zamanda göğüs bölgelerine de dikkat çekme yollarını da seçerler. Bu vücut şekline sahip kadınlar özellikle de karın bölgelerini saklamanın yollarını ararlar. Ters üçgen vücutlu kadınlar göğüs bölgelerine göre daha dar bel ve kalçaya sahip olduklarından karın bölgelerinin de daha geniş göründüğünü düşünürler ve bu sebepten beğenilen özelliklerini öne çıkartmayı ve sorunlu gördükleri yerleri saklamayı amaçlarlar (Ross, 2010: 73).

(34)

19

Ters üçgen vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede giysi boyu olarak diz kapağı üzeri ve diz ortası boy; pantolonda klasik boy; bluz-gömlekte normal boy, etekte kesim modeli olarak, geniş kesim ya da parçalı, volanlı olan etekler, elbisede düz veya kabarık kesim modeller, model özelliği bulunan pantolonlar, bluz-gömlekte, klasik veya düz kesim modeller tercih etmelidirler. V ve U yakalı modeller omuzu ve göğsü dar göstereceğinden elbisede ve bluz-gömlekte tercih edilebilir. Normal düz kol veya dökümlü kısa ya da uzun kol, üst bedende soğuk (mavi-yeşil-mor) ve koyu renkler, alt bedende sıcak (kırmızı-turuncu-sarı) ve açık renkler tercih edilmelidir. Düz-desensiz kumaşlar vücuttaki orantısızlığı ön plana çıkartacağından tercih edilmemelidir. Küçük serpme desenler tercih edilebilir.

2.3.2. Dikdörtgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Üst beden ve alt beden çevreleri birbirine yakındır. Bel bölgesi kıvrımlı değil düzdür. Bu yüzden göğüs, bel ve kalça görünümü daha düzdür (Devarajan, Istook and Simmons, 2004: 12).

Dikdörtgen vücut şekline sahip kadınlar giysi boyu olarak uzun ve dökümlü etekler ya da dikkatleri belden bacaklara taşıyabilecek kısa etek ve elbiseler; pantolonda klasik boy; bluz-gömlekte normal boy; etek ve elbisede kesim modeli olarak volanlı, pilili, parçalı ya da evaze kesim, pantolonda kesim tarzı olarak dar ve V kesim tercih edebilirler. Yaka tarzı olarak kruvaze ile U şeklinde yakalar omuz ve göğsü dar göstereceğinden bluz-gömlek ve elbise de tercih edilmelidir. Kol kesimi olarak manşetli kollar; renk olarak koyu ve mat renkler; desen olarak düz-desensiz ve hafif desenli kumaşlar tercih edilmelidir.

2.3.3.Kum Saati Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Kum saati vücut şeklinin göğüs ve kalça çevresindeki fark küçüktür (Spillane; 1991: 75). Bel bölgesi dar, kalça ve göğüs çevreleri orantılı bir görünüme sahiptir (Istook, Simmons and Devarajan, 2004: 12). Kum saati vücut şeklindeki kadınlar, birbiriyle orantılı göğüs ve kalça genişlikleri, ince ve narin bel ve kıvrımlı kalçalarıyla, vücutlarında en çok iki bölgenin dikkat çekmesine ve iki bölgenin de saklanmasına dikkat ederler. Göğüs ve bel en çok öne çıkan iki bölge olurken kalçalar ve karın en fazla gizlenmek istenen iki bölge olarak sayılabilir. Çünkü bir yandan sahip oldukları özelliklere dikkat çekmek isterken bir

(35)

20

yandan da geniş olarak algılanabilecek bölgeleri de gizlemek isterler. Bu şekil vücuda sahip kadınların seçtikleri giysiler ile vurgulamayı ve gizlemeyi tercih ettikleri bölgeler yakından alakalıdır. Göğüs bölgesi vurgulanmak için desteklenirken; kalça, basen ve karınlarını düzleştirip, ufaltacak özellikte giysiler tercih ederler (Ross, 2010: 73).

Kum saati vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede diz kapağı üzeri, diz ortası, diz kapağı altı, maxi boy, pantolonda capri ve klasik boy; bluz-gömlekte kısa ve normal boyu tercih etmelidirler. Yüksek belli, düz ve geniş olan etek ve pantolonlar, beli ön plana çıkaran klasik kesim elbiseler, dar kesim ve klasik kesim bluz-gömlekler tercih etmelidirler. Şal yakalı, V yakalı bluz-gömlek ve elbiseler, büzgülü, japone ve takma kol, renk olarak; zıt renkleri, çok koyu ve açık ile sıcak renkleri tercih etmelidirler. Geometrik desenler, puanlı ve düz kumaşlar tercih etmelidirler.

2.3.4. Yuvarlak Kum Saati Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Yuvarlak kum saati vücut şekli, kum saati vücut şeklinin bir alt kategorisidir. Omuz çizgisi yumuşak, bel hattı belirgin, kalça kıvrımlı, alt ve üst beden belirgin fakat çok büyük değil ve kavislidir.

Yuvarlak kum saati vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede maxi boy, pantolonda klasik boy; bluz-gömlekte uzun boy; elbisede ve bluz-gömlekte beden kısmı düz boyuna kesitli modeller; klasik ve düz kesim pantolonlar; klasik ve evaze kesim etekler tercih etmelidirler. Şal yaka, takma ve manşetli kollar tercih etmelidirler. Koyu ve mat renkler tercih etmelidirler. Çiçek, şal desenli ve soyut desenli kumaşlar tercih etmelidirler.

2.3.5. Kemikli Kum Saati Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Kemikli kum saati vücut şeklinde, göğüs ve kalça çevreleri birbirine yakındır. Bel hattı belirgin şekilde incedir. Atletik bir yapıya sahiptir. Kum saati vücut şeklinden farkı kemikli bir yapıya sahip olmasıdır.

Kemikli kum saati vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede diz ortası boy; pantolonda klasik boy; bluz-gömlekte uzun boy; düşük belli, düz ve geniş olan etek ve pantolonlar; beli ön plana çıkaran klasik kesim elbiseler; klasik kesim bluz-gömlekler tercih etmelidirler. Şal yaka, U yaka bluz-gömlek ve elbiseler tercih etmelidirler. Takma ve

(36)

21

manşetli kol, çok koyu ve açık renkler, geometrik desenler, puanlı ve düz kumaşlar tercih etmelidirler.

2.3.6. Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Üçgen vücut şekli, kalça çevresi göğüs çevresinden daha geniştir. Kadınlar en çok küçük omuzlardan ve geniş kalçalarla tanımlanmaktadır ve bu nedenle çok kadınsı olan bir gruptur. Vücutlarının alt kısmı üst kısmına oranla daha geniş olan üçgen vücutlu kadınların diğer vücut şeklindeki kadınlardan farklı olarak göğüs bölgesini daha çok öne çıkarmaları gerekmektedir. Kalça ve basen bölgelerini gizlemeyi uygun görürler. Giysi tercihlerine göre değerlendirmek gerekirse; üçgen vücutlu kadınlar, daha orantılı bir görünüme kavuşmak için en geniş bölgeyi küçülterek, dikkati daha dar bölgelerine çekmelidirler (Ross, 2010: 72).

Üçgen vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede diz ortası, diz kapağı altı boy; pantolonda klasik boy; bluz-gömlekte uzun boy, geniş ya da az geniş olan etekler; ince askılı elbiseler; düşük belli, ince kemer veya kemersiz ve paçaları düz inen veya yarım ispanyol paça pantolonlar, nervürlü, pilili, drapeli bluz-gömlekler kullanmalıdırlar. Omuzu geniş gösterecek kayık yaka ya da büyük takma yakalı elbise ve bluz-gömlekler tercih etmelidirler. Büzgülü ve japone kollar; etek, elbise ve pantolonda koyu renkler, bluz-gömlekte açık renkler; etek, elbise ve pantolonda hafif desenli, bluz-bluz-gömlekte düz- desensiz kumaşlar kullanmalıdırlar.

2.3.7. Kemikli Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Kemikli üçgen vücut şekli dar omuzlara sahiptir ama kıvrımlı değil düzdür. Yan profilden karnı ve kalçası düzdür.

Kemikli üçgen vücut şekline sahip kadınlar diz kapağı üzeri etek ve elbiseler; klasik boy pantolonlar, normal boy bluz-gömlekler, pilili, büzgülü etek ve elbiseler, düşük bel klasik kesim pantolonlar, göğüs üzerine yerleştirilmiş cep ve cep kapaklı, nervürlü, pilili bluz-gömlekler, yüksek ve sivri uçlu yakalar, kabarık, pilili ve manşetli kol kesimleri, üst bedende açık renkler, alt bedende koyu renkler tercih etmelidirler. Üst bedende enine çizgili ve düz kumaşlar, alt bedende boyuna çizgili ve hafif desenli kumaşlar tercih edilmelidir.

(37)

22

2.3.8. Kavisli Üçgen Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Göğüs ve kalça arasındaki fark büyüktür. Göğüs ve bel oranı düşük, kalça ve bel oranı büyükse bu şekil kavisli üçgen vücut şekli olarak tanımlanır. Kavisli üçgen vücut şeklinin üçgen vücut şekline göre farkı önden ve yandan daha eğimli ve kavisli görünmesidir (Spillane, 1991: 76). Kavisli üçgen vücut şeklinin bir diğer belirgin özelliği zarif bir boyun, orantılı ince kol ve omuzdur. Vücudun en göze çarpan bölgesi beldir (http://www.shopyourshape.com/body-shapes/straight-body-shape.html).

Kavisli üçgen vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede midi ve maksi boyu, pantolonda klasik boy, gömlekte uzun boy; çan ve kabarık etek ve elbiseler, bluz-gömlekte kesim özelliği olan (nervürlü, pilili ve drapeli) modeller, U ve şal yaka tercih edilebilirler. Kabarık ve manşetli kollar, üst bedende açık ve parlak renkler, alt bedende koyu ve mat renkler tercih edilmelidir. Çiçek ve şal desenli kumaşlar tercih etmelidirler.

2.3.9. Elmas Vücut Şekli ve Giysi Modelleri

Elmas vücut şekli karın ve bel çevresi göğüs çevresinden daha büyüktür. Göğüs ile karın arasındaki kısım silindir şeklindedir ve bel bölgesi çıkıntılıdır. Karın ile göğüs arasında kalan bölge vücudun geri kalan kısmıyla kıyaslandığında oldukça geniş görünümdedir (Istook, Simmons and Devarajan, 2004: 12).

Elmas vücut şekline sahip kadınlar etek ve elbisede diz kapağı üzeri, diz ortası boy; pantolonda klasik boy, bluz-gömlekte normal boy, yüksek belli daire ya da parçalı etekler, vücudu sarmayan klasik ya da düz kesim pantolonlar, düşük belli ve evaze kesim elbiseler, geniş kesim bluz-gömlekler tercih etmelidirler. Geniş yakalar, büzgülü ve japone kollar, koyu ve mat renkler, düz ve boyuna çizgili desenler tercih etmelidirler.

2.4. Tüketicilerin Giyim Alışkanlıklarını Etkileyen Faktörler

Kadınların giyim tercihlerini ve satın alma davranışlarını etkileyen faktörler çok çeşitlidir. Kadınlar içinde bulundukları toplumun sosyal, kültürel ve ekonomik yapısından etkilenmektedirler (Akyüz, 2006: 4). Aşağıda demografik faktörler, ekonomik faktörler, sosyolojik faktörler ve diğer faktörler üzerinde durulmuştur.

(38)

23

2.4.1. Demografik Faktörler

Giysi seçimini yaş, cinsiyet, meslek ve öğrenim düzeyi, yaşam tarzı ile yerleşim yeri gibi demografik faktörler etkilemektedir. Bu faktörlere ilişkin bilgiler aşağıda verilmiştir. Yaş: Bireylerde belirgin değerler ve davranış biçimleri satın alma davranışında etkilidir. Her yaş grubunun davranış biçimi ve ihtiyaçları farklılık gösterir. Yaş bireyin hangi tür mallara, hangi model ve stillere yöneleceğinde etkilidir (Akyüz, 2006: 17). Örneğin, 18-20 yaşında bir genç denim giymeyi, gençliğin dışa yansıması, rahatlık, kolaylık gibi nedenlerle tercih ederken, 23-25 yaşlarında iş hayatına atıldığında denimi sadece tatil günlerinde giymeyi düşünecek, takım elbise tercihleri ön plana çıkabilecektir (Yükselen, 2003: 99). İnsan gelişimin yaşla bağlantılı olması, giysi seçimini de yaşa bağlantılı olarak değişebilmektedir (Eray ve Aras, 2000: 132).

Cinsiyet: Giyim alışverişinde cinsiyet etmeni önemli rol oynar. Kadınlar erkeklerden daha fazla giyim alışverişi yaparlar. Kadınlar daha duygusaldır ve görünüşe daha çok önem verdiklerinden aldatıcı satış tekniklerine kolayca kanarlar, yüksek fiyatlı malın iyi kalitede olduğunu düşünürler, içinde bulunduğu sosyal grubun davranışlarını benimsemekle birlikte onlardan farklı giyinmeye çalışırlar. Dolayısıyla kadın ve erkeklerin satın alma davranışlarında çok farklı yapılara sahip oldukları açıkça gözlenmektedir (Akyüz, 2006: 18).

Meslek: Bireylerin yaşam biçimi ve toplumsal rolleri hakkında ipuçları veren bir diğer faktördür. İyi bir mesleğe sahip bireylerin iyi bir eğitim, iyi bir gelir düzeyine sahip oldukları kabul edilir. Bu nedenle iyi bir meslek sahibi kişilerin daha kaliteli ve yüksek fiyatlı ürünlerin alıcısı olabilecekleri varsayılır. Bir kimsenin mesleği de onun tüketim ölçüsünü etkiler (Erdem, 2006: 84).

Öğrenim durumu: Tüketicilerin satın alma davranışlarında önemli bir faktördür. Öğrenim durumu tüketicilerin inançlarını, değerlerini ve davranışlarını değiştirir. Öğrenim durumu ile birlikte tüketicinin istek ve gereksinimleri de değişmekte ve sunulan mal ve hizmetlere olan tepkisi de farklılık göstermektedir (Tokgöz, 2007: 18).

Medeni durum: Tüketicilerin satın alma davranışlarında etkili diğer bir faktördür. Tüketicilerin medeni durumu ile gelir ve mesleği arasında doğrusal bir ilişki vardır. Aile ile yaşamakta olan, bekâr bir kişinin tercihleri genelde ailesinin kararları doğrultusunda

(39)

24

belirlenmektedir. Buna karşın birey kendi ailesine sahip olduğunda önceki deneyimleri ve birikimleri doğrultusunda kendi tercihlerini kendisi belirlemektedir (Aydinç, 2001: 22). Yaşam tarzı: Bir kişinin eylemleriyle, ilgilendikleriyle, görüşleriyle açıklanabilen yaşam davranışlarıdır. ‘‘Yaşam tarzı, kişiyi çevresiyle etkileşimde bir bütün olarak gösterir. Kişinin bireyselliğini yansıtır’’ (Yükselen, 2003: 100). Yaşam tarzı bir kimsenin ‘‘bütün olarak’’ kendisinin çevresiyle karşılıklı ilişkisini belirler (Erdem, 2006: 84).

Aynı alt kültürden, sosyal sınıftan ve meslekten gelen insanlar farklı yaşam tarzlarına sahip olabilirler. Kişinin yaşam tarzı, faaliyetlerini, zevklerini, ilgi duydukları şeyleri ve fikirlerini içerir. Bu durum bir müşteri olarak da satın alma davranışını olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilmektedir (Çivitci, 2004: 73).

2.4.2. Ekonomik Faktörler

Ekonomik faktörler, bireyin satın alma davranışlarını etkilemektedir. Birey kişisel gereksinimlerini beğeni ve anlayışla birlikte ekonomik koşullara göre de ayarlamak durumundadır. Çünkü artık günümüzde zevk ve beğeniyi ister istemez ekonomik faktörlerin etkisi altınadır. Kişiler ekonomik yetersizliklerden dolayı daha az beğendikleri, kalitesi istediğinden daha düşük bir ürünü almak zorunda kalmaktadır (Sezgin ve Önlü, 1992: 86).

Kişinin sahip olduğu harcanabilir geliri, tasarruf olanakları, borçları da ekonomik özellikler olarak satın alma davranışını etkileyecektir. Ürün tercihi ekonomik koşullardan oldukça etkilenmektedir. Harcanabilir gelir, tasarruf ve varlıklar, borç, ödünç alma gücü ve harcama tasarrufa karşı tavırlar, ürün tercihini etkileyen değişkenlerdir (Eser ve Korkmaz, 2011: 114).

Kullanılan gelir tüketicilerin satın alma olanaklarını, güçlerini gösterir. Kişi başına kullanılabilir gelir arttıkça tüketici bir ürünü yalnızca sağlayacağı fiziksel tatmin için değil de, onun kendisine sağlayacağı manevi tatmin için satın almaktadır (Çağman, 2010: 16).

2.4.3. Sosyolojik Faktörler

Tüketicilerin satın alma kararlarını etkileyen sosyal faktörlerin başlıcaları: kültür, alt kültür, sosyal sınıf, danışma grupları ile roller ve ailedir.

(40)

25

Kültür insan ihtiyaç ve isteklerini belirleyen en önemli faktördür. ‘‘Kültür bir toplumun sahip olduğu maddi ve manevi unsurlardan meydana gelen, toplumun üyesi fertlerin çoğunda ortaklaşa var olan her çeşit bilgiyi, tavır ve davranış tarzları ile düşünce ve eğilimlerini kapsayan, böylece onu diğer toplumlardan ayırt etmemizi sağlayan ulus niteliğini kazandıran ve nihayet mevcut eğitim ve öğretim sistemi sayesinde gelecek nesillere aktaran sosyal bir sistemdir’’ (Yükselen, 2003: 96).

Değişen kültür yapısı tüketicinin davranışlarını olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir. İnançlar, değer yargıları, adetler toplumdan topluma farlılıklar gösterebilmektedir. Sonuç olarak da tüketimi, kişisel özellikler, toplumlar içinde yaşanılan gruplar kadar yaşanan kültür ve o kültürün özellikleri de etkilemektedir (Eray ve Aras, 2000: 128).

Toplumun bölgesel, dinsel, coğrafik kriterlere göre gösterdiği farklılıklar alt kültürü oluşturur (Yükselen, 2003: 97). Her bir kültür, üyelerine daha özellikli bir kimlik ve sosyalleşme olanağı sunan küçük alt kültürden oluşur. Alt kültür, milletleri, bölgeleri, ırkları ve coğrafik bölümleri kapsar ve pazar bölümlemesi yapılmasına imkân tanır (Eser ve Korkmaz, 2011: 109).

Tüketicilerin satın alma davranışını etkileyen faktörlerden biri de tüketicinin içinde yaşadığı sosyal sınıftır ( Akyüz, 2006: 23). Her toplumda yüksek, orta-üst, orta ve alt gibi sosyal sınıflar bulunur. Bu sınıflar eğitim, gelir, servet, meslek gibi kriterlere göre belirlenir (Hatipoğlu, 1999: 33).

Danışma grupları, kişilerin tutum ve davranışlarını doğrudan ya da dolaylı olarak etkileyen gruplardır ( Yükselen, 2003: 98).

1. Başta aile olmak üzere kişinin yakın çevresi: Kişiyi yüz yüze ilişkilerde etkileyen yakın arkadaşları, akrabaları, komşuları, iş arkadaşları, mesleki ve diğer ilgili kişi ve kuruluşlardır.

2. Kişinin üyesi olmadığı gruplar ve yüz yüze temasta olmadığı kimseler: Ünlü sinema yıldızları, ünlü sporcular vb. bunların değer yargıları, giyinişleri, tutum ve davranış biçimleri yönünden örnek alınan grup ve kimselerdir.

Tüketicinin bir malı kullanma deneyimi veya mal hakkında bilgisi yoksa bazılarını örnek almaya daha eğilim gösterir. Hatta çeşitli nedenlerle istemeyerek de olsa çevrenin etkisiyle başkaları gibi olma ortamına girebilmektedir (Mucuk, 1999: 83).

Aile, bir danışma grubu olarak kabul edilmekle birlikte satın alma davranışında etkisi, ayrı bir faktör olarak ele alınmalıdır. İnsanlar küçük yaştan itibaren davranışlarını aileden aldıkları özelliklerle şekillendirirler (Yükselen, 2003: 99).

Aile bireyleri arasındaki sürekli etkileşim, dolayısı ile ailenin birey üzerindeki grup etkisinin en güçlü kaynağıdır (Oluç, 2006: 744).

(41)

26

Aile içinde ürün kategorisine ve satın alma süreci basamaklarına göre geleneksel olarak kadın genellikle yiyecek, ev ile ilgili diğer ürünler ve giyeceklerin alınması konusunda karar verici kişidir. Fakat bu durum günümüzde çalışan kadın sayısının artması, evliliklerin daha geç yapılması ve gelişen kültürel normlar çerçevesinde değişmiştir (Eser ve Korkmaz, 2011: 112).

2.4.4. Diğer Faktörler

Bireyin giysi seçimini moda, marka, kalite ve vücut yapısı gibi faktörler etkilemektedir. Moda, toplumun büyük bir çoğunluğu tarafından geçici olarak benimsenmiş, zamana ve duruma göre toplum açısından uygun olarak algılanan bir davranış biçimidir (Çivitçi, 2004: 5). Giyinmede temel amaç, örtünme olsa da insanlar psikolojik tatminlerini sağlamak için süslenmeye ve farklı olmaya çalışmışlardır. Bu olay moda olgusunun doğmasına neden olmuştur. Bu doğrultuda sürekli değişim gösteren moda, insanların giysi seçiminde önemli etkenlerden biridir. Renkler, kumaşlar, modeller vb. unsurların bileşimi insanın vücut yapısına, yaşına ve kişiliğine uygun seçimi ile tercih sebeplerinde ilk sırayı alacağı düşünülmektedir (Eray ve Aras, 2000: 132).

Çalışma hayatına giren ve sosyalleşen kentli kadın, ekonomik özgürlüğünü kazanmasıyla birlikte fiziksel görünümüne ve kıyafetlerine daha çok önem vermeye başlamıştır. Kamu ya da özel sektörde çalışan kadın güzel, şık ve bakımlı görünme arzusu ile daha fazla modanın etkisinde kalmıştır (Tokgöz, 2007: 5).

Marka: Birçok pazarlama eylemi satın almayı tekrarlatmayı ve markayı arayıp satın alacak tüketiciler grubunu oluşturmayı amaçlar (Odabaşı ve Barış, 2003: 99-100).

Günümüzde çalışan kadın kişisel kimliğini ortaya koyan ve kalitesinden emin olduğu markalı ürünleri kullanmaktadır (Tokgöz, 2007: 5).

Kalite: Giysilerin ana malzemesi olan kumaşın dış görünüşü ve fiyatı alıcıyı ilk planda etkileyen faktörler olmakla beraber hatasız oluşu, ütü tutması, dayanıklılığı v.s. gibi kalite ve kullanma performansı ile ilgili özellikler alıcının kararını büyük ölçüde etkilerler (Akyüz, 2006: 30).

Vücut yapısı: İnsanın doğumundan başlayarak geçirdiği anatomik ve fizyolojik gelişim düzeyi bir ara duraklama gösterip yaşlılık düzeyinde de geriye dönmektedir. Bu süreçte

Şekil

Şekil 2. Leonardo Da Vinci’nin Vitruvius Adamı (Elliott, 2000: 37)
Şekil 3. İnsan Vücudunun Sekiz’li Dağılımı (Erdoğan, 1993: 47)
Tablo 1. Tarihi Somatoloji Çalışmaları ve Ölçüm Yapıları
Şekil 7.Sheldon’a Göre Vücut Tipleri (http://www.petemccormack.com/blog/?p=4793)
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Birincil Faaliyetler Madencilik Hayvancılık Balıkçılık Tarım Avcılık Ormancılık 08:21 32.. İkincil Faaliyetler Metal İşleme Tekstil Sanayi İnşaat Kimya Sanayi Makine

Eğitime Bakış – OECD Göstergeleri (2004), sonuçları ise okula ait olma duygusu ile matematik okuryazarlığı arasında pozitif yönde ve anlamlı bir ilişki olduğunu

Bu çalışmada bir diğer dikkate alınması gereken sonuç Türkiye’nin en batısında bir il merkezinde yaşayan ve herhangi bir aile planlaması yöntemi

Katılımcıların cinsiyetlerine göre işe cezbolma ortalamaları göz önüne alındığında ise, erkeklerin (3,45) işe cezbolma düzeylerinin kadınlara göre (2,95) daha

The research was conducted using evaluation instruments to collect socio-demographic and clinical information, the Body Shape Questionnaire (BSQ-34) and the female genital

Soğuk ve yoğun hava altta kalırken, sıcak ve nemli hava yükselir. Hem yükselme hem de soğuk bir hava ile temas etmenin sonucunda

Dik prizmalarda taban şekli ne olursa olsun, hacmin taban alanı ile yüksekliğin çarpımı ve yanal alanın ise taban çevresi ile yüksekliğin çarpımı olduğunu unutmayalım.

The survey is focused on the distribution of women body shape and the examination of the dress preference in the business environment. Both international and national