• Sonuç bulunamadı

Bazı yeni şeker mısır tiplerinin Tokat-Kazova koşullarında bazı verim ve kalite özelliklerinin belirlenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bazı yeni şeker mısır tiplerinin Tokat-Kazova koşullarında bazı verim ve kalite özelliklerinin belirlenmesi"

Copied!
61
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1

BAZI YENĠ ġEKER MISIR TĠPLERĠNĠN TOKAT-KAZOVA KOġULLARINDA

BAZI VERĠM VE KALĠTE ÖZELLĠKLERĠNĠN BELĠRLENMESĠ

ġule KÜÇÜKYAĞCI Yüksek Lisans Tezi Tarla Bitkileri Anabilim Dalı Doç. Dr. Mehmet Ali SAKĠN

Tokat 2010 Her hakkı saklıdır.

(2)

2 T.C.

GAZĠOSMANPAġA ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ TARLA BĠTKĠLERĠ ANABĠLĠM DALI

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

BAZI YENĠ ġEKER MISIRI TĠPLERĠNĠN TOKAT-KAZOVA KOġULLARINDA BAZI VERĠM VE KALĠTE

ÖZELLĠKLERĠNĠN BELĠRLENMESĠ

ġule KÜÇÜKYAĞCI

TOKAT 2010

(3)

3

Doç. Dr. Mehmet Ali SAKĠN danıĢmanlığında, ġule KÜÇÜKYAĞCI tarafından hazırlanan bu çalıĢma 11/01/2010 tarihinde aĢağıdaki jüri tarafından oy birliği ile Tarla Bitkileri Anabilim Dalı’nda Yüksek Lisans tezi olarak kabul edilmiĢtir.

BaĢkan: Doç. Dr. Mehmet Ali SAKĠN Ġmza : Üye: Doç. Dr. Ahmet YILDIRIM Ġmza : Üye: Yrd. Doç. Dr. Abdülvahit SAYASLAN Ġmza :

Yukarıdaki sonucu onaylarım

(imza)

...

Enstitü Müdürü 11/01/2010

(4)

4 TEZ BEYANI

Tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu tezin yazılmasında bilimsel ahlak kurallarına uyulduğunu, baĢkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel normlara uygun olarak atıfta bulunulduğunu, tezin içerdiği yenilik ve sonuçların baĢka bir yerden alınmadığını, kullanılan verilerde herhangi bir tahrifat yapılmadığını, tezin herhangi bir kısmının bu üniversite veya baĢka bir üniversitedeki baĢka bir tez çalıĢması olarak sunulmadığını beyan ederim.

(Ġmza)

(5)

i ÖZET

Yüksek Lisans Tezi

BAZI YENĠ ġEKER MISIRI TĠPLERĠNĠN TOKAT-KAZOVA KOġULLARINDA BAZI VERĠM VE KALĠTE

ÖZELLĠKLERĠNĠN BELĠRLENMESĠ

ġule KÜÇÜKYAĞCI

GaziosmanpaĢa Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarla Bitkileri Anabilim Dalı

DanıĢman: Doç. Dr. Mehmet Ali SAKĠN

Dünya’da son yıllarda tüketimi hızla artmakta olan Ģeker mısırı Türkiye’de yeterince tanınmamaktadır. Türkiye’de yüksek verim ve kaliteye sahip Ģeker mısırı üretebilecek uygun ekolojik bölgeler olmasına rağmen bu bitkiyle yapılmıĢ pek fazla çalıĢma mevcut değildir. Dünya’da gerek verim ve kalite gerekse yeni çeĢitler geliĢtirmeye dönük çok sayıda çalıĢmalar yapılmaktadır. Bu çalıĢmanın amacı da, farklı tiplerde yeni Ģeker mısırı çeĢitlerinin Tokat-Kazova koĢullarında verim, bazı verim ve kalite özelliklerinin belirlenmesidir.

Bu araĢtırma, 2009 yılında Tokat-Kazova, koĢullarında yürütülmüĢtür. ÇalıĢmada bitkisel materyal olarak farklı Ģeker oranları ve tane renklerine sahip IOChief, Lumina, Peaches & Cream, Merit, Silver Queen, Sunshine, Bodacious, Cellestial, Ambrosia, Envy, Vega, Extra Tender ve Fantastic isminde 13 adet F1 Ģeker mısırı çeĢidi ile 1 adet

Sakarya kompozit çeĢidi kullanılmıĢtır. Tarla denemeleri tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak kurulmuĢtur. Ekim, 7 m uzunluğundaki parsellere sıra arası 70 cm, sıra üzeri 20 cm olacak Ģekilde 11 Mayıs 2009 tarihinde elle yapılmıĢtır. Her bir parsel sekiz sıradan ibaret olup, tozlaĢmayı önlemek amacıyla parsel arası boĢluklara ikiĢer sıra sorgum ekilmiĢtir. AraĢtırmada bütün parsellere 14 kg saf

(6)

ii

azot ve 3 kg P2O5 hesabıyla gübre verilmiĢtir. Fosforlu gübrenin tamamı ekimle birlikte,

azotlu gübrenin ise yarısı ekimle, diğer yarısı bitkiler 40-50 cm ulaĢtığı zaman verilmiĢtir. Hasat 29 Temmuz-14 Ağustos tarihleri arasında tamamlanmıĢtır. Elde edilen veriler deneme desenine uygun olarak varyans analizine tabii tutulmuĢ ve önemlilik gösteren ortalamalar arasındaki farklılıkları saptamak için Duncan testi uygulanmıĢtır.

AraĢtırmada, incelenen özellikler bakımından nem içerikleri dıĢında çeĢitler arasında önemli farklılıklar elde edilmiĢtir. Elde edilen sonuçlara göre; Tokat-Kazova için erken olgunlaĢan Bodacious ve Fantastic, iyi koçan özellikleri gösteren Lumina, IOChief ve Cellestial, dekara koçan sayıları en yüksek Fantastic, Sunshine ve Vega, dekara taze koçan verimi ve taze tane verimi, hasıl verimi gibi özellikler bakımından ilk sıralarda yer alan Cellestial, Fantastic ve Silver Queen, yüksek sakkaroz oranı gösteren Fantastic (sh2) ve Bodacious (se) çeĢitleri ön plana çıkmaktadır. Verim ve kalite özellikleri bütün olarak ele alındığında sh2 tipinde iki renkli Fantastic ve se tipindeki beyaz renkli Cellestial çeĢitlerinin Tokat ve benzeri ekolojiler için önerilebileceği görülmektedir.

2010, 48 sayfa

(7)

iii ABSTRACT

Msc. Thesis

Determination of Some Yield and Quality Components of Selected New Sweet Corn Types in Tokat - Kazova Conditions

ġule KÜÇÜKYAĞCI

Gaziosmanpasa University

Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Field Crops

Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Mehmet Ali SAKĠN

Sweet corn, a corn subspecies with rapidly growing consumption rates in the world, has not been adequately recognized in Turkey. Turkey has ecological regions suitable for sweet corn production, yet there is not enough study on sweet corn production in Turkey. Numerous studies have been conducted in the world on sweet corn with respect to yield, quality and new cultivar development. The purpose of this research was therefore to determine in Tokat-Kazova conditions the yield, certain yield and quality components of new sweet corn varieties with distinct endosperm types.

The research was conducted in Tokat-Kazova and carried out in the 2009 growing season. Thirteen F1 sweet corn (IOChief, Lumina, Peaches &Cream, Merit, Silver

Queen, Sunshine, Bodacious, Cellestial, Ambrosia, Envy, Vega, Extra Tender, Fantastic) varieties with varying sugar contents and grain colors, and a composite variety (Sakarya) were used as plant materials. The trials was conducted by the randomized complete block experimental design with three replications. The seeds were sown in 7 m long eight-row plots with 70 cm between rows on 11 May, 2009. Plant spacing within the rows was 20 cm. Sorghum was sown as two rows spaces among plots for controlling pollination. In the research, 14 kg pure N and 3 kg P2O5 per decare

was applied to each plot. All of the phosphorus fertilizer was applied at sowing while nitrogen fertilizer was splitted, half applied at planting and half when the plants were

(8)

iv

40-50 cm. Harvest was performed from 29 July to 14 August. The data collected from the trials were subjected to the analysis of variance in accordance with the experimental design, and the means with statistically significant differences were compared using the Duncan multiple range test.

In the trial, differences among varieties were significant for all studied characteristics, except for humidity rate. It was found that Bodacious and Fantastic for early maturity period, Lumina, IOChief and Cellestial for good ear characteristics, Fantastic, Sunshine and Vega for the highest number of marketable ear per decare, Cellestial, Fantastic and Silver Queen for the highest value of ear, fresh kernel and fodder yield per decare, Fantastic (sh2) and Bodacious (se) for the highest sucrose rate were suitable sweet corn varieties for Tokat-Kazova. sh2 type Fantastic with bicolar and se type Cellestial with white color can be recommended for Tokat and similar regions when yield and quality characteristics were collectively assessed.

2010, 48 pages

(9)

v TEġEKKÜR

Tez konumu seçen ve denemenin her safhasını büyük bir sabır ve titizlilikle takip eden, yüksek lisans eğitimim boyunca bilgi ve tecrübesiyle bilimsel çalıĢmalarıma yol gösteren, karĢılaĢtığım tüm zorluklarda anlayıĢ ve ilgisiyle daima destek olan değerli danıĢman hocam Doç. Dr. Mehmet Ali SAKĠN’ e, laboratuar çalıĢmalarımda deneyimlerini esirgemeyen Yrd. Doç. Dr. Abdülvahit SAYASLAN’ a teĢekkürü bir borç bilirim. Tez çalıĢmamda emeği geçen değerli arkadaĢım Ziraat Yüksek Mühendisi Recep YaĢar BAYRAM’ a, Y.L. Öğr. Selim TAġGIN’ a ve ev arkadaĢlarıma teĢekkür ederim. Ayrıca bugüne kadar maddi ve manevi desteklerini esirgemeyip sevgileri ile daima yanımda olan değerli aileme teĢekkür eder, saygılarımı sunarım.

ġule KÜÇÜKYAĞCI Ocak 2010

(10)

vi ĠÇĠNDEKĠLER Sayfa ÖZET……… i ABSTRACT……… iii TEġEKKÜR……… v ĠÇĠNDEKĠLER……….. vi ġEKĠLLER DĠZĠNĠ………. viii ÇĠZELGELER DĠZĠNĠ……….. ix 1. GĠRĠġ……….... 1 2. KAYNAK ÖZETLERĠ……… 2.1. ġeker Mısırının Önemi………... 2.2. Verim ve Verim Özellikleri……….. 2.3. Kalite Özellikleri……….. 3 3 4 12 3. MATERYAL VE METOT………... 14

3.1. AraĢtırma Yeri Hakkında Genel Bilgiler……….. 14

3.1.1. AraĢtırma Süresi ve Yeri……...……… 14

3.1.2.AraĢtırma Yerinin Ġklim Özellikleri ……… 14

3.1.3. AraĢtırma Yerinin Toprak Özellikleri…...………..………… 15

3.1.4. AraĢtırmada Kullanılan Bitki Materyali………. 15

3.2. Metot……… 16

3.2.1. Deneme Deseni, Ekim ve Bakım………….………... 16

3.2.2. AraĢtırmada Ġncelenen Özellikler……….. 3.2.3. Verilerin Değerlendirilmesi……….………... 16 19 4. BULGULAR VE TARTIġMA……… 21

4.1. Tepe Püskülü Çıkarma Süresi ……….. 21 4.2. Koçan Püskülü Çıkarma Süresi………

4.3. OlgunlaĢma Süresi ……….. 4.4. Bitki Boyu……….... 4.5. Koçan Uzunluğu………..………. 22 23 23 24 4.6. Koçan Çapı………...

4.7. Koçanda Sıra Sayısı…...

25 26

(11)

vii

4.8. Koçan Uç BoĢluğu……… 4.9. Koçanda Tane Sayısı..……….. 4.10. Tek Koçan Ağırlığı………. 4.11. Tek Koçanda Taze Tane Ağırlığı……… 4.12. Bitki BaĢına Koçan Sayısı……….. 4.13. Dekara Pazarlanabilir Koçan Sayısı………... 4.14. Dekara Taze Koçan Verimi……… 4.15. Dekara Taze Tane Verimi………. 4.16. Hasıl Verimi………. 4.17. Suda Çözünür Kuru Madde (°Brix)………..……….. 4.18. Sakkaroz Ġçeriği……….…. 4.19. Renk Tayini………... 5.SONUÇ………..……… 6.KAYNAKLAR.……… ÖZGEÇMĠġ……….. 27 28 28 30 30 31 31 33 34 34 36 37 40 43 48

(12)

viii ġEKĠLLER DĠZĠNĠ

ġekil Sayfa

ġekil 1. Denemenin tarla aĢamasından bazı görüntülür………. 17 ġekil 2. ÇeĢitlerin koçanları ve laboratuar analizleri ……… 20

(13)

i

ÇĠZELGELER DĠZĠNĠ

Çizelge Sayfa

Çizelge 1. AraĢtırma Yerinin Ġklim Özellikleri………. 14 Çizelge 2. Deneme Tarlasına Toprağına Ait Fiziksel ve Kimyasal Özellikler………… 15 Çizelge 3. AraĢtırmada Kullanılacak ġeker Mısırı ÇeĢitleri ve Bunlara Ait Bazı Özellikler………

15 Çizelge 4. ġeker Mısırı Genotiplerinin Tepe Püskülü Çıkarma Süreleri,Koçan Püskülü Çıkarma Süreleri, OlgunlaĢma Sürelerine Ait Varyans Analiz Sonuçları……….

21 Çizelge 5. ġeker Mısırı Genotiplerinin Tepe Püskülü Çıkarma Süreleri, Koçan Püskülü Çıkarma Süreleri ve OlgunlaĢma Sürelerine Ait Ortalama Değerler ve Duncan Gruplandırması……….

21 Çizelge 6. ġeker Mısırı Genotiplerinin Bitki Boyu, Koçan Uzunluğu ve Koçan çapına Ait Varyans Analiz Sonuçları………..

24 Çizelge 7. ġeker Mısırı Genotiplerinin Bitki Boyu Koçan Uzunluğu ve Koçan Çapına Ait Ortalama Değerler ve Duncan Gruplandırması……….

24 Çizelge 8. ġeker Mısırı Genotiplerinin Koçanda Sıra Sayısı, Koçan Uç BoĢluğu ve Koçanda Tane Sayısına Ait Varyans Analiz Sonuçları………

26 Çizelge 9. ġeker Mısırı Genotiplerinin Koçanda Sıra Sayısı, Koçan Uç BoĢluğu ve Koçanda Tane Sayısına Ait Ortalama Değerler ve Duncan Gruplandırması…...

26 Çizelge 10. ġeker Mısırı Genotiplerinin Tek Koçan Ağırlığı, Tek Koçanda Taze Tane Ağırlığı ve Bitki BaĢına Koçan Sayısına Ait Varyans Analiz Sonuçları………

29 Çizelge 11. ġeker Mısırı Genotiplerinin Tek Koçan Ağırlığı, Tek Koçanda Taze Tane Ağırlığı ve Bitki BaĢına Koçan Sayısına Ait Ortalama Değerler ve Duncan Gruplandırması……….

29 Çizelge 12. ġeker Mısırı Genotiplerinin Dekara Pazarlanabilir Koçan Sayısı, Dekara Taze Koçan ve Tane Verimine Ait Varyans Analiz Sonuçları………..

32 Çizelge 13. ġeker Mısırı Genotiplerinin Dekara Pazarlanabilir Koçan Sayısı, Dekara Taze Koçan ve Tane Verimine Ait Ortalama Değereler ve Duncan Gruplandırması…………

32 Çizelge 14. ġeker mısırı çeĢitlerinin hasıl verimi, SÇKM (°Brix), sakkaroz içeriği ve hasatta nem oranlarına ait varyans analiz sonuçları…………...

35 Çizelge 15. ġeker mısırı çeĢitlerinin hasıl verimi, SÇKM (°Brix), sakkaroz içeriği ve hasatta nem oranlarına ait ortalama değerler ve Duncan gruplandırması..………

35 Çizelge 16. ġeker Mısırı Genotiplerinin Renk Tayininde Belirlenen L, Hue ve Kroma Özelliklerine Ait Varyans Analiz Sonuçları………..

38 Çizelge 17. ġeker Mısırı Genotiplerinin Renk Tayininde Belirlenen L, Hue ve Kroma Özelliklerine Ait Ortalama Değerler Ve Duncan Gruplandırması……….

38

(14)

1 1. GĠRĠġ

Dünyada ekiliĢ ve üretimiyle baĢlıca bitkiler arasında olan mısır, diğer tahıllar gibi insanların günlük diyetinde önemli bir yer almakta ve günlük kalorinin % 11’ini karĢılamaktadır (Kırtok, 1998). Dünyada üretilen mısırın % 27’si (Kırtok, 1998), ülkemizde ise % 35’i insan beslenmesinde kullanılmaktadır (Gençtan ve ark., 1995). Doğrudan insan gıdası olarak kullanılan mısırların baĢında gelen Ģeker mısırı taze olarak veya iĢlenerek kullanılmaktadır. ġeker mısırı tüketimi 1970’li yıllarda ABD’de kiĢi baĢına yıllık yaklaĢık 2,6 kg iken, günümüzde önemli oranda artarak 13,6 kg’a ulaĢmıĢtır (Anonim, 2002).

Dünya’da en büyük Ģeker mısırı üreticisi ülke ABD’dir. Bu ülkede 650 bin hektar civarında bir alanda Ģeker mısırı tarımı yapılmakta, elde edilen ürünün yaklaĢık % 40’ı taze tüketilirken % 60’ı da iĢlenerek tüketime sunulmaktadır (Anonim, 2002). Dünya’da en fazla Ģeker mısırı ürünleri ihracatı yapan ülke ABD, en önemli ithalatçı ülke ise Kanada’dır (Anonim, 2005). Türkiye’nin Ģeker mısırı ekimi ve üretimi ile ilgili resmi bir bilgi bulunmamakla birlikte (Tüik, 2008), 2001 yılında 71 ton, 2002 yılında ise 26 ton Ģeker mısırı ihracatı yapılmıĢtır (Anonim, 2004).

ġeker mısırı Ülkemize 1930’lu yıllarda girmiĢ olmasına rağmen fazla yaygınlaĢmamıĢtır ve bugün yeterince tanınmamaktadır. Günümüzde hala Ģeker mısırı çok sınırlı ve dar alanlarda üretilmekte ve aile ekonomisi içinde değerlendirilmektedir. Türkiye’de közleme ve haĢlama amacıyla tüketiciye genellikle at diĢi ve sert mısır çeĢitlerinin sunulduğu göz önüne alındığında, Ģeker mısırının ülkemizde tüketim ve üretim potansiyelinin yüksek olduğu söylenebilir. Bununla birlikte Ģeker mısır üretim ve tüketiminin istenen seviyede olmamasının nedenleri arasında hibrit çeĢitlerin yeterince yaygınlaĢmamıĢ olması, yetiĢtirme tekniklerinin tam olarak uygulanmaması, taze tüketime yönelik olması nedeniyle uzun süre saklanamaması, pazarlama sorunları, hibrit tohumluğun pahalı olması, konserve ve dondurulmuĢ ürün olarak iĢleme teknolojisinin geliĢmemesi ve bu Ģekildeki tüketim alıĢkanlığının yaygın olmaması sayılabilir (Kara ve Akman, 2002).

(15)

2

Türkiye’de son yıllarda Ģeker mısırının tüketiciler tarafından tanınması ve talep edilmesi, bu talebin yurt içinden karĢılanabilmesi gerekliliğini beraberinde getirmiĢtir. Bu durumda özellikle sanayinin ihtiyacını karĢılamak için firmalar anlaĢtıkları çiftçilere Ģeker mısırı ekimi yaptırmaktadırlar. Ekimi yaptırılan çeĢitlerin çoğunluğunu eski çeĢitler oluĢturmakta ve elde edilen ürünün niteliği hakkında yeterli bilgi bulunmamaktadır. Ayrıca günümüzde bardakta mısır tüketimi Ģeklinde tanımlanan Ģeker mısırı tüketiminde kullanılan ürün daha çok yurtdıĢından ithalat yoluyla karĢılanmaktadır. Bu ürünün ithalinde kalite nitelikleri bakımından bir seçicilik yapılmadığı bilinmektedir. Oysa Ģeker mısırında lezzet (özellikle tat) oldukça önem kazanmıĢtır. Günümüzde lezzeti artırmaya yönelik ıslah çalıĢmaları öncelikli konulardan biri olmuĢtur. YurtdıĢında farklı tane rengi ve Ģeker oranına sahip yeni Ģeker mısırı çeĢitleri geliĢtirilmiĢtir. Genetik olarak üç farklı Ģeker mısırı tipi bulunmakta ve bunlar su (sugary - normal Ģekerli), se (sugar enhanced - Ģekeri artırılmıĢ) ve sh2 (shrunken - süper tatlı) olarak adlandırılmaktadır. Türkiye’de kullanılan Ģeker mısırı çeĢitleri çoğunlukla su tipli çeĢitler olup bunların nitelikleri se ve sh2 tipli çeĢitlere kıyasla oldukça düĢüktür.

Türkiye’de Ģeker mısırı üretimini artırmak için birim alan verimlerinin de arttırılması önem taĢımaktadır. Verim ve verim özellikleri üzerinde genotiple birlikte, iklim ve toprak özellikleri gibi çevresel faktörler de etkilidir. Türkiye kaliteli Ģeker mısırı üretebilecek potansiyele uygun ekolojik bölgelere sahiptir. Bölgelere uygun üstün verimli ve kaliteli çeĢitlerin belirlenmesi gerekliliği vardır. Tane rengi ve Ģeker oranları farklı yeni çeĢitlerin Türkiye’de nasıl bir performans göstereceğine ve tüketici tercihlerine ne kadar cevap verebileceğine dair bilgileri içeren çalıĢmalara ihtiyaç vardır.

Tokat mısırın ekolojik isteklerinin karĢılandığı ve yetiĢtiriciliğinin yapıldığı alanlardan birisidir. Daha çok bölgede yem bitkisi olarak ekimi tane mısırdan daha yüksektir. Mısır üretimi, sulanabilen alanlardan kalkmakta olan Ģeker pancarına önemli bir alternatif olma potansiyeline sahiptir. Mısır ekimindeki teĢvik beklentilerine paralel olarak Ģeker mısırı üretiminin de artması söz konusu olabilecektir.

(16)

3

Bu çalıĢma kapsamında, Türkiye için yeni olabilecek farklı tipteki Ģeker mısırı çeĢitlerinin verim performansları ve bunu etkileyen baĢlıca bitkisel karakterler belirleneceği gibi, kalite nitelikleri de ortaya konacaktır.

2. KAYNAK ÖZETLERĠ 2.1. ġeker Mısırının Önemi

ġeker mısırı süt olum dönemi sonunda hasat edildiğinde diğer mısır alttürlerinden daha fazla Ģeker oranına sahiptir ve besin değeri oldukça yüksektir. Diğer mısır türlerinde % 1-3 olan toplam Ģeker oranı, Ģeker mısırlarında tipine bağlı olarak % 4-12 arasında değiĢmektedir. ġeker mısırlarında toplam Ģekerin yaklaĢık % 60-70’ini sakkaroz, % 10-15’ini glikoz, %10-10-15’ini fruktoz ve % 5’ini maltoz oluĢturmaktadır. Ayrıca, mısır alttürleri arasında en iri embriyoya sahip olan Ģeker mısırı en yüksek yağ ve protein oranlarına da sahiptir (Orzolek ve ark., 2000; Tracy, 2001). Koçanları suda kaynatılarak, ateĢte közlenerek veya kızartılarak doğrudan tüketilebildiği gibi, koçanlarından ayrılan taneler konserve yapılarak veya dondurularak da gıda endüstrisinde değerlendirilmektedir. Homojen olgunlaĢma gösteren, kardeĢlenmeyen, iri koçanlı, sarı taneli, Ģeker içeriği yüksek, hastalık ve zararlılara dayanıklı ve yüksek verimli çeĢitler üreticiler tarafından tercih edilmektedir.

ġeker mısırının endosperminde farklı Ģekerler birikmekte ve bu Ģekerler fitoglikojen ve niĢasta baĢta olmak üzere farklı organik bileĢiklere dönüĢmektedir. ġeker mısırının tatlılık derecesi üzerinde en etkili olduğu belirtilen genler su, se ve sh2 olarak adlandırılmaktadır (Kleinhenz, 2001; Tracy, 2001). Genellikle su tipindeki çeĢitlerin hasattaki nem içerikleri % 71-73, Ģeker seviyelerinin bir göstergesi olan suda çözünür kuru madde içerikleri de 11-12 °Brix’dir (Beckingham, 2007). OlgunlaĢan su tipi mısırlarda Ģeker hızla fitoglikojen ve niĢastaya dönüĢtüğünden bu çeĢitler dar bir hasatla pazarlama süresine sahiptirler. Bunların yerini daha tatlı, yumuĢak (gevrek) ve daha uzun süre hasat ve pazarlama olanağına sahip Ģekeri artırılmıĢ, se ve sh2 tipindeki çeĢitler almıĢtır (Kleinhenz, 2001) ve su tipi mısırlara göre sırasıyla % 25 - 50 ve % 50-100 arasında daha fazla Ģeker içermektedirler (Orzolek ve ark., 2000). Ayrıca, Ģeker

(17)

4

oranı yüksek çeĢitlerde hasattan sonra Ģekerin niĢastaya dönüĢüm hızı daha yavaĢtır (Kleinhenz, 2001). Taze tüketim ve sanayide kullanılan sh2 çeĢitlerinde Ģeker seviyesi 14-22 °Brix arasında olup, arzulanan ortalama 18 °Brix’dir (Beckingham, 2007). Daha yüksek Ģeker ve düĢük niĢasta konsantrasyonu ve artan Ģeker mısırı aromasına sahip krem yapısında yumuĢak ve gevrek genotiplerden elde edilen yeme kalitesi yüksektir (Azanza ve ark., 1996).

Dünyada yeni geliĢtirilen Ģeker oranları yüksek çeĢitler hızla eskilerin yerini alırken; Türkiye’de Ģeker mısırı tipleri dikkate alınarak bir yetiĢtiricilik yapılmamaktadır. Jubilee ve Merit gibi su genine sahip, normal Ģekerli çeĢitlerin yanında populasyon veya kompozit niteliğindeki çeĢitler yetiĢtirilmektedir (Sencar ve ark., 1992; Cesurer ve Ülger, 1997; Sencar ve ark., 1999; Turgut ve Balcı, 2001; Öktem ve Öktem, 2006).

2.2. Verim ve Verim Özellikleri

ġeker mısırı üretiminin artırılması için hibrit çeĢitlerin yaygınlaĢması gerekmektedir. Gençtan ve Uçkesen (2001), ana ürün ve ikinci ürün Ģeker mısır yetiĢtirilme olanaklarının belirlenmesi üzerine yaptıkları bir çalıĢmada üç hibrit ve bir populasyon Ģeker mısırı genotipleri arasında hibrit çeĢitlerin seçilmesi gerektiğini bildirmiĢlerdir. Bununla birlikte, Ģeker mısırında diğer mısır türlerinde olduğu gibi açıkta tozlanan kompozit çeĢitlere göre hibrit çeĢitler çevre Ģartlarına karĢı daha hassastırlar. Hibrit çeĢitlerin verim ve kalitesi toprak faktörleri, kuraklık ve hastalık ve zararlı baskısı gibi çevresel sınırlamalar ortaya çıktığında önemli ölçüde düĢmektedir (Precheur ve ark., 2005). Farklı lokasyonlarda çevrelerin sınırlamalarını tolere edebilecek çeĢitlerin belirlenmesinde fayda vardır. Bu amaçla bitkinin yapısından ve çevresel etmenlerden kaynaklanan varyasyonların göz önüne alınması gerekmektedir (Ülger ve Becker, 1989; Precheur ve ark., 2006).

ġeker mısırı üretiminde verim düzeyi en önemli ekonomik unsurdur ve insanların kullanım amaçlarına uygun olarak taze koçan ve tane verimi ön plana çıkmaktadır. Günlük taze tüketimlerde koçan verimi, sanayide ise daha çok yüksek tane verimi arzulanmaktadır. Ülkemizde daha çok taze koçan veriminin belirlenmesine yönelik çalıĢmalar yürütülmüĢtür. Ancak, günümüzde dekara taze tane verimlerinin belirlenmesi

(18)

5

ile ilgili çalıĢmalar da önem kazanmıĢtır. Yapılan çalıĢmalarda, dekara koçan verimi çeĢitlere göre değiĢmiĢ ve dekara koçan verimi ile koçan sayısı ve tek koçan ağırlığı arasında olumlu ve önemli iliĢkiler elde edilmiĢtir (Okutan, 1992; Ocakdan, 1997).

Türkiye’de farklı çeĢitlerin değiĢik lokasyonlarda ana ürün ya da ikinci ürün olarak yetiĢtirildiği çalıĢmalarda, çeĢitlerin yıllara ve çevrelere göre taze koçan verimleri değiĢiklik göstermiĢtir. Koçak ve Köycü (1994), Samsun koĢullarında yürüttükleri çalıĢmalarında; en fazla taze koçan ve tane verimini Amador çeĢidinde saptamıĢlar, taze koçan veriminin 1302,1 ile 2221,1 kg/da arasında değiĢtiğini, incelenen özellikler bakımından çeĢitler arasında farklılık bulunduğunu belirtmiĢlerdir. Tokat-Kazova bölgesinde taze tüketim amacıyla Ģeker mısırının birinci ve ikinci ürün olarak baĢarıyla yetiĢtirilebileceği (Sencar ve ark.,1992; Sencar ve ark.,1999), vejetasyon süresi uzun ve hibrit çeĢitlerin dekara koçan veriminin, erkenci hibrit ve kompozit çeĢitlere göre daha yüksek olduğu (Sencar ve ark., 1992), birinci ürün için tüketici açısından en iyi koçan özelliklerine sahip Jubilee, erkenciliğin önemli olduğu ikinci ürün tarımında ise Reward çeĢidinin tavsiye edilebileceği bildirilmiĢtir (Sencar ve ark., 1999).

KahramanmaraĢ koĢullarında Jubilee, Merit ve Reward Ģeker mısır çeĢitlerinin tane olarak hasat edilebilmesi ve ekim zamanlarının etkilerinin incelendiği iki yıllık bir çalıĢmada en yüksek koçanda tane ağırlığının Merit çeĢidinden alındığı; tane veriminin yıllara göre değiĢiklik göstermesi deneme yerlerinin farklı ve çevre faktörlerinden çeĢitlerin farklı etkilenmesinden dolayı olduğu ifade edilmiĢtir (Cesurer ve Ülger, 1997). Bursa koĢullarında yetiĢtirilen Bonanza, Jubilee, Merit ve Reward çeĢitleri arasında dekara taze koçan verimi bakımından önemli bir farklılık bulunmamıĢ, bu dört çeĢidin bölgede rahatlıkla yetiĢtirilebileceği bildirilmiĢtir (Turgut ve Balcı, 2001). EĢiyok ve ark., (2004), Ġzmir ve Aydın da 3 lokasyonda en yüksek verimi 2137 ve 2018 kg/da ile sırasıyla GH 2547 ve ACX 232 çeĢitlerinden Menemen koĢullarında elde etmiĢlerdir.

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yürütülen çalıĢmalarda; taze koçan verimi, tek koçan ağırlığı, koçan boyu ve çapı, koçanda tane sayısı gibi özellikler bakımından Ģeker mısırı çeĢitleri arasında önemli farklılıklar belirlenmiĢ, dekara ortalama en yüksek taze koçan

(19)

6

(1589 kg) ve tane verimi (645 kg) Merit çeĢidinde, en düĢük değerler ise Ģeker mısırı populasyonunda tespit edilmiĢtir (Öktem ve Öktem, 1999). Harran ovası koĢullarında yapılan iki yıllık bir çalıĢmada ise çeĢitlerin taze koçan verimi 838,5 ile 1637 kg/da arasında değiĢmiĢ, en yüksek koçan verimi ve dekara taze koçan verimi elde edilen Vega, Merit, Martha, Jübile ve Reward çeĢitlerinin Harran ovası ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile benzer ekolojilere sahip bölgelere önerilebileceği bildirilmiĢtir (Öktem ve Öktem, 2006).

Dünya da yapılan çalıĢmalar Ģeker mısırı tipleri göz önüne alınarak yürütülmüĢtür. Amerika’nın Ohio eyaletinde Fremont ve Wooster yörelerinde 1999 ve 2000 yıllarında yapılan bir çalıĢmada, beĢ tanesi se endosperm tipine, beĢ tanesi sh2 endosperm tipine sahip on Ģeker mısırı çeĢidinin potansiyelleri araĢtırılmıĢ, pazarlanabilir verim açısından çeĢit x lokasyon ve çeĢit x yıl interaksiyonu önemli bulunmuĢ, taze koçan veriminin se endosperm tipine sahip çeĢitlerde dekara 880 kg ile 1240 kg, sh2 tipindeki çeĢitlerde 950 kg ile 1230 kg arasında değiĢtiği, her iki tipte de yüksek verim veren çeĢitlerin hasat zamanında ölçülen °Brix değeri bakımından ise daha düĢük değerler verdikleri belirlenmiĢtir (Kleinhenz, 2003). Ayrıca, lokasyonlarda çeĢitlerin performanslarının belirlenmesinde genetik yapının daha ön plana çıktığı, bu yüzden daha fazla lokasyonda çeĢit sayısının artırılarak denemelerin yapılması gerektiği bildirilmiĢtir.

Bir bitkisel özelliğin fenotipik olarak ölçülen değeri çevresel etmenler yanında genetik yapıya da belli bir oranda bağlıdır. Williams ve ark., (2006), Amerika’nın Illinois ve Washington eyaletlerinde 2004 ve 2005 yıllarında 3 Ģeker mısırı çeĢidi (Spirit, WHT2801 ve GH2547) ile yürüttükleri çalıĢmalarında yaprak alan indeksi gibi kanopi yapısındaki farklılıkların çeĢitlerin verimindeki değiĢmelerle yakından ilgili olduğunu belirlemiĢlerdir.

Taze tüketim amacıyla yetiĢtirilecek olan Ģeker mısırda aranılan önemli hususlardan birisi erken dönemde yetiĢtirilip pazarlanmasıdır. Mısırda tepe püskülü ve koçan püskülü çıkarma süresinin çeĢide göre değiĢtiği belirlenmiĢtir (Kün ve Emeklier, 1987; Sencar, 1988; Ocakdan, 1997). Tepe püskülünün 60 ile 75 gün, koçan püskülü çıkıĢının ise 70 ile 79 günde tamamlandığı saptanmıĢtır (Ocakdan, 1997). Bunun yanında,

(20)

7

çiçeklenme süresi çevre faktörlerinden de etkilenmekte olup, nemli ve serin havalarda uzamakta, sıcak havalarda ise kısalmaktadır (Kün ve Emeklier, 1987). Okutan, (1992), tepe püskülü çıkarma süresi ile koçan püskülü çıkarma süresi arasında olumlu ve önemli bir iliĢki bulmuĢtur. Ayrıca, araĢtırıcı tepe püskülü ile koçan püskülü çıkıĢ süresi arasındaki farkın da çeĢitlere göre değiĢtiğini saptamıĢtır. Bu farkın fazla olması çiçeklenme döneminde sıcaklığın yüksek, nispi nemin düĢük olduğu bölgelerde olumsuz bir etki meydana getirmektedir (Gençtan ve Gökçora, 1980).

En erken çiçeklenen çeĢit, en kısa sürede olgunlaĢmaktadır. Koçanlar, püskül çıkıĢından sonra, yaklaĢık 21. günde pazarlanabilecek olgunluğa gelmektedir (Dartt ve ark., 2002). ÇeĢitlerin olgunlaĢmalarında genetik yapıları oldukça etkilidir ve bunlar olgunlaĢma zamanlarına göre erkenci (70 günden daha az), orta (70-84) ve geçci (84 günden daha fazla) tipler olarak sınıflandırılmaktadır (Orzolek ve ark., 2000). Erkenci çeĢitler daha küçük koçanlara sahiptir ve geç olgunlaĢanlara göre taze tüketim kaliteleri daha zayıftır (Motes ve ark., 2007). Genellikle geççi çeĢitlerin tüketim kalitesi en iyidir (Lerner ve Dana, 2007). Ocakdan (1997), altı Ģeker mısırında olgunlaĢma süresinin 93 ile 113 gün arasında tamamlandığını bildirmiĢtir. Çevre Ģartlarına bağlı olarak da çeĢitlerin olgunlaĢma sürelerinin 6-19 gün arasında uzayabileceği bildirilmektedir (Huelsman, 2000; Precheur ve ark., 2006). SukSoon ve ark., (2004), olgunlaĢma zamanının Ģeker mısırında kaliteyi etkilediğini, hasat geciktikçe Ģeker miktarının azaldığını saptamıĢlardır. Tozlanma ve tane geliĢimi esnasındaki ekstrem sıcaklık değerleri ile düĢük ve yüksek nem oranları gibi stres Ģartları tozlanma ve tane doldurmayı olumsuz yönde etkilemektedir. Bu olumsuzluklar özellikle tane sayısı ve kalitesinde azalma Ģeklinde ortaya çıkmaktadır (Kleinhenz, 2001; Bruce ve ark., 2002; Precheur ve ark., 2006).

ġeker mısırında bitki boyunun 143 ile 226 cm arasında çeĢitlere göre önemli ölçüde değiĢtiği saptanmıĢtır (Ocakdan, 1997). Saleh (2002), çalıĢmalarında en yüksek kalıtım derecesini (h2= 0,97) bitki boyundan elde etmiĢlerdir. Geçci çeĢitlerin bitki boyunun erkencilere göre daha uzun olduğu belirlenmiĢtir (Beech ve Basink, 1978; Okutan, 1992).

(21)

8

ġeker mısırında ürünün tane yapısı, tadı ve kokusu (aroma) tarafından tayin edilen tüketim kalitesi yanında tüketiciler koçanın uzunluğu, çapı, uç boĢluğu, tane sayısı, sıra sayısı ve ağırlığı gibi bazı özellikleri de dikkate almaktadırlar. Bu özellikler üzerinde çevre ve yetiĢtirme teknikleri genetik yapıya göre daha etkili olmaktadır. Ayrıca koçan özellikleri verimi etkileyen önemli bileĢenler arasında yer almaktadır.

ġeker mısırında koçan uzunluğu 10,2 cm (US No. 1)’den daha kısa olan koçanların pazar değerinin olmadığı (USDA, 1992), iri ve uzun koçanların tüketiciler tarafından tercih edildiği bildirilmektedir (Rogers ve Lomman, 1988). Koçan uzunluğunun çeĢide (Köycü ve Yanıklıoğlu, 1987; Sencar ve ark., 1992; EĢiyok ve ark., 2004) ve çevre faktörlerine (Walter ve ark., 1953; EĢiyok ve ark., 2004) bağlı olarak değiĢtiği ve hibrit çeĢitlerde kompozitlere göre daha yüksek olduğu bildirilmiĢtir (Okutan, 1992). Ana ürün koĢullarında yetiĢtirilen Ģeker mısırında koçan uzunluğu 18 ile 20 cm arasında değiĢiklik göstermiĢ, aynı çeĢitlerin ikinci ürün koĢullarında ekilmesiyle koçan uzunluğunda azalmalar elde edilmiĢtir (Ocakdan, 1997). Koçan uzunluğunun artması sıradaki tane sayısını artırdığı için (Okutan, 1992) önemli verim komponentleri arasındadır.

Koçan çapı, koçan iriliği ve tek koçan ağırlığını etkilemesi (Okutan, 1992) nedeniyle verimde ve tüketici tercihlerinde göz önüne alınan ve çeĢitlere göre önemli ölçüde değiĢiklik gösteren bir özelliktir (Köycü ve Yanıkoğlu, 1987; Sencar ve ark., 1992). Koçan çapı Ģeker mısırı çeĢitlerinde 45 ile 50 mm arasında değiĢiklik göstermiĢtir (Ocakdan, 1997). Sencar ve ark., (1992), hibrit çeĢitlerde koçan çapının kompozitlere göre daha yüksek olduğunu belirlemiĢlerdir. ġeker mısırında yapılan bir çalıĢmada koçan çapından düĢük kalıtım derecesi elde edilmiĢ (Saleh ve ark., 2002), dolayısıyla çevre faktörlerinin etkisinin koçan çapında daha fazla olduğu belirlenmiĢtir. Nitekim, döllenmeden sonraki tane dolumu sırasında çevre faktörlerinin uygun olması koçan çapında olumlu yönde bir etki meydana getirmektedir (Aldrich ve ark., 1982; Sencar ve ark., 1997).

Koçanda sıra sayısı verimi etkileyen önemli bir özelliktir ve çeĢitlere göre değiĢiklik göstermektedir (Ocakdan, 1997; EĢiyok ve ark., 2004). Ana ürün ve ikinci ürün

(22)

9

koĢullarında genotiplerde benzer sıra sayıları elde edilmiĢ, hibrit çeĢitlerde ortalama sıra sayısının 16-18 adet, kompozit çeĢitte ise 14 adet olduğu belirlenmiĢtir (Ocakdan, 1997). Hibrit çeĢitlerde sıra sayısının fazla olması verim potansiyellerinin yüksek olmasıyla açıklanmıĢtır (Sprague ve Dudley, 1988). Asghar ve Mehdi (1999) inceledikleri sekiz bitkisel özellik içerisinde en yüksek (h2

= 0,84) kalıtım derecesini koçanda sıra sayısından elde etmiĢlerdir.

ġeker mısırı koçanlarında uç boĢluğunun fazla olması özellikle taze tüketimde tüketicileri olumsuz yönde etkilemektedir. Dolayısıyla koçan ucu tam olarak dolan çeĢitler tercih edilmektedir. Ġdi (1994), koçan uç boĢluğunun çeĢitlerin erkenci veya geçci olmasına göre değiĢiklik gösterdiğini ve erkenci çeĢitlerde vejetasyon peryodunun kısa olması nedeniyle artabileceğini belirtmiĢ, koçan uç boĢluğunun 0,8 ile 2,4 cm arasında değiĢtiğini bildirmiĢtir. Çevre faktörleri ve yetiĢtirme teknikleri de koçan ucundaki tanelerin dolumunu etkilemektedir. AĢırı azotlu gübreleme ile birlikte yüksek ya da düĢük nem oranları boĢ koçan ucu oluĢumunu teĢvik etmektedir (Kleinhenz, 2001).

Verimi belirleyen koçan özelliklerinden birisi de koçanda tane sayısıdır ve çeĢitlere göre değiĢiklik göstermektedir (Köycü ve Yanıkoğlu, 1987; Sencar ve ark., 1992, Ocakdan, 1997; EĢiyok ve ark., 2004). Koçanda tane sayısı, sıra sayısı ve sıradaki dane sayısıyla direk ilgili olduğu için koçan uzunluğu ve çapı fazla olan çeĢitlerde daha yüksektir (Okutan, 1992). Ayrıca, koçan uç boĢluğu yüksek olan çeĢitlerde de tane sayısında azalmalar meydana gelmektedir (Ġdi, 1994). Hibrit çeĢitlerde tane sayısı kompozitlere göre daha yüksektir (Ocakdan, 1997). Tane sayısı çeĢit özelliği yanında çevre faktörlerinden de önemli ölçüde etkilenmektedir (EĢiyok ve ark., 2004) Döllenmeden sonraki ilk birkaç haftalık dönemdeki kuraklık ve besin elementi stresi, geliĢmiĢ tane sayısını azaltabilmektedir (Aldric ve ark., 1982). Ayrıca yetiĢtirme teknikleri de koçandaki tane sayısını değiĢtirebilmektedir. Örneğin, aĢırı azotlu gübreleme hem tane sayısı hem de kalitesini azaltmaktadır (Kleinhenz, 2001).

ġeker mısırında tek koçan ağırlığının çeĢide (Rogers ve Lomman, 1988; Kün, 1994; EĢiyok ve ark., 2004), bitkide ve birim alandaki koçan sayısına (Rogers ve Lomman,

(23)

10

1988) göre değiĢtiği belirtilmektedir. Hibrit ve bitki baĢına koçan sayısı az olan çeĢitlerde tek koçan ağırlığı genellikle daha yüksektir (Sencar ve ark., 1992; Kün, 1994). ÇeĢitlerin erkenci ve geçci olmaları ile koçan uzunluğu, koçanda sıra sayısı ve tane sayısı gibi özellikler koçan ağırlıklarının belirlenmesinde etkili olmaktadır (Ġdi, 1994). Asghar ve Mehdi (1999) inceledikleri sekiz bitkisel özellik içerisinde en düĢük (h2= 0,38) kalıtım derecesini bitki baĢına tane veriminde saptamıĢlardır. Ġlk koçanların diğer koçan özellikleri yanında ağırlıkları da fazla olduğu için pazarlanmaları daha kolay olmaktadır. Rogers ve Lomman, (1988), Ģeker mısırında tek koçan ağırlığı 330 g´ın üzerinde olanları yüksek, 250 g olanları orta irilikte pazarlanabilir olarak sınıflandırmakta, 200 g olanların ise tercih edilmediğini bildirmiĢlerdir. ġeker mısırının pazarlanabilir olmasının ölçüsü günümüzde koçan uzunluğudur (US No. 1, US No. 2) (USDA, 1992). Çünkü yetiĢtirilen çeĢitlerin farklılığı, ana ürün veya ikinci ürün olanları yetiĢtirilmeleri, yetiĢtirildikleri bölge Ģartları tek koçan ağırlığında önemli farklılıklar meydana getirmektedir (Sencar ve ark., 1997). ġeker mısırında ortalama tek koçan ağırlıkları ana üründe 203 ile 219 g (Ġdi, 1994; Ocakdan, 1997), ikinci üründe 169 ile 207 g (Okutan, 1992; Ocakdan, 1997) arasında değiĢmiĢtir. Aldric ve ark., (1982), nem kaybından dolayı bitkilerin strese girebileceği, yüksek gece sıcaklıklarında artan solunumla birlikte tane dolumunun olumsuz yönde etkilenerek koçan ağırlıklarının azalabileceğini bildirmektedirler. EĢiyok ve ark., (2004), lokasyonlarda tek koçan ağırlıklarının önemli ölçüde değiĢtiğini bildirmiĢlerdir.

Günümüzde Ģeker mısırının taze olarak koçanlı tüketimi yanında taze tane tüketimi de ön plana çıkmıĢtır. Bardakta mısır ismiyle tanelenmiĢ Ģeker mısırı ürününün tüketimi hızla yaygınlaĢmaktadır. Ayrıca, konserve sanayinde de tanesinin kullanılması nedeniyle çeĢitlerin taze tane verimlerinin bilinmesi önem taĢımaktadır. ÇeĢitlerin tek koçanda taze tane ağırlıklarının belirlenmesi sanayi de kullanılacak Ģeker mısırı üretimi için önemli bir bilgi sağlayacaktır.

ġeker mısırında dane verimi düĢük olan birkaç koçan yerine çok iyi geliĢmiĢ ve dane verimi yüksek tek koçanlı çeĢitlerin tercih edilmesi gerekliliği nedeniyle (Kün, 1994), günümüzde kullanılan hibrit çeĢitler genellikle tek koçanlıdır. Erkenci çeĢitlerde geliĢme periyodunun kısa olması bitki baĢına koçan sayısını azaltmakta (Park ve ark.,

(24)

11

1989), daha uzun bir vejetasyon peryoduna sahip olan çeĢitler pazarlanabilir seviyede ikinci koçan üretimi yapmaktadır (Ġdi, 1994). Okutan (1992), ikinci üründe çeĢitlerin bitki baĢına koçan sayısının 1,1 ile 1,5 arasında değiĢtiğini tespit etmiĢtir. Ana üründe bitki baĢına koçan sayısı çeĢitlere göre 1,03 ile 1,11 adet arasında, ikinci üründe 0,96-1,07 arasında değiĢiklik göstermiĢtir (Ocakdan, 1997). EĢiyok ve ark., (2004), bitki baĢına koçan sayısı bakımından çeĢitler arasındaki farkı önemsiz bulmuĢ, bitki baĢına koçan sayısını yaklaĢık 1 adet olarak belirlemiĢlerdir. Sencar, (1988), birim alandaki bitki sayısının arttıkça bitki baĢına koçan sayısının azaldığını bildirmiĢtir.

ġeker mısırı, taze tüketiminde adet olarak satıldığı için dekara pazarlanabilir koçan sayısı yüksek olan çeĢitler tercih edilmektedir. Dekara koçan sayısı çeĢide göre önemli ölçüde değiĢiklik göstermiĢtir (Köycü ve Yanıkoğlu, 1987; Sencar ve ark., 1997). Ocakdan (1997), Ekim sıklığı aynı olan çeĢitlerin dekara koçan sayılarının farklı olmasının bitki baĢına koçan sayılarının farklı olmasından kaynaklandığını bildirmiĢ, birinci üründe ve ikinci üründe dekara koçan sayısı yüksek olan çeĢitlerin bitki baĢına koçan sayılarının da fazla olduğunu tespit etmiĢtir. Nitekim, Okutan (1992) de çeĢitlerin ikinci koçan bağlama oranlarının farklı olduğunu bildirmiĢ, çalıĢmasında dekara toplam koçan sayısı ile bitki baĢına koçan sayısı arasında olumlu ve önemli bir iliĢki bulmuĢtur.

Ayrıca, Ģeker mısırı süt olum döneminde hasat edildiği için geri kalan hasıl materyal de hayvan yemi olarak kullanılabilmektedir. Vincent ve ark., (2001), Ģeker mısırında hasıl materyalin tüm bitkinin % 61-73´si olduğunu belirtmiĢlerdir. ġeker mısırında hasıl verim düĢüktür. Bunun nedeni Ģeker mısırının tane mısırı ve silaj mısırına göre daha kısa boylu ve daha az yeĢil aksam oluĢturmasıdır. Ayrıca, Ģeker mısırında amaç taze koçan elde etmek olduğundan silaj mısıra göre 2/3 oranında daha seyrek ekilmektedir (Ġdikut ve ark., 2005). Ocakdan (1997), hasıl verimin daha çok bitki boyuyla ilgili bir özellik olduğunu, bitki boyu yüksek olan çeĢitlerin hasıl veriminin de arttığını, ayrıca kardeĢ sayısı az, vejetasyon süresi uzun olan çeĢitlerinin hasıl verimlerinin yüksek olduğunu bildirmiĢtir. Dolayısıyla, hasıl verimde çeĢit özellikleri ön plana çıkmaktadır (Sezer ve Köycü, 1994). Hasıl verimin birinci üründe çeĢitlere göre dekara 1790 ile 2545 kg arasında değiĢtiği belirlenmiĢtir (Ocakdan, 1997).

(25)

12 2.3. Kalite Özellikleri

ġeker mısırında tüketici tercih yaparken tane rengi, tane yapısı (tekstürü), tat ve aroma gibi kalite özelliklerini göz önüne almaktadır (Wann ve ark., 1971). Tane yapısı ve tatlılık tanenin kimyasal bileĢimi, özellikle de karbonhidrat kompozisyonu ile ilgilidir (Azanza ve ark.,1996). Tane Ģeker oranı, yumuĢaklılık, aroma ve diğer ilgili özellikler düĢük kalıtım derecesine sahiptir (Azanza ve ark., 1994; Yousef ve Juvik, 2001). Asghar ve Mehdi (1999) ve Saleh ve ark., (2002) de, bazı tane kalite özelliklerindeki kalıtım derecelerinin genellikle düĢük olduğunu (h2< 0.50) ifade etmiĢlerdir.

Tane yapısı; meyve kabuğunun sertliği, endospermdeki suda çözünür polisakkarit (fitoglikojen) seviyesi ve tane nemi ile ilgilidir (Kleinhenz, 2001).

Tanenin toplam Ģeker içeriğinin tahmininde kolay ölçümü nedeniyle suda çözünür kuru madde miktarı (SÇKM) yaygın olarak kullanılmaktadır ve °Brix olarak ifade edilmektedir (EĢiyok ve ark., 2004). SÇKM, toplam Ģeker miktarını göstermekle birlikte, tatlılık dereceleri farklı olan Ģekerlerin dağılımı hakkında bilgi vermemektedir. Bu nedenle Ģeker kompozisyonunun belirlenmesi daha fazla anlam ifade etmektedir. Michaels ve Andrew (1986), Ģeker içeriğinin önemli bir kalite kriteri olduğunu, her hibrit çeĢitte sakkaroz birikiminin melezlemede kullanılan kendilenmiĢ hatların kombinasyonuna göre belirlendiğini, sh2 tipli çeĢitlerin seker içeriğinin standart su tiplerine göre daha yüksek olduğunu tespit etmiĢlerdir. Zhu ve ark., (1992), sh2

endosperm tipindeki çeĢidin en düĢük °Brix ve en yüksek sakkaroz, su tipindeki çeĢidin ise en yüksek °Brix and en düĢük sakkaroza sahip olduğunu bildirmiĢlerdir. Benzer Ģekilde, iki lokasyonda iki yıl süreyle yürütülen bir çalıĢmada yeme kalitesiyle iliĢkili diğer tane karakterleri ile birlikte °Brix ve Ģeker (sakkaroz) değerleri su ve sh2 tipli çeĢitlerde önemli bir Ģekilde değiĢmiĢ, °Brix değeri su tipli çeĢitlerde 20,8 sh2 tipli çeĢitlerde 8,0 olarak, sakkaroz değerleri de sırasıyla 9,1 ve 29,7 olarak ölçülmüĢtür (Azanza ve ark., 1996). Gençtan ve Uçkesen (2001), Tekirdağ koĢullarında farklı çeĢitlerle yürüttüğü çalıĢmada en yüksek protein ve Ģeker oranı, en düĢük niĢasta oranı ve en çok lezzetliliği Honey Bantam çeĢidinden elde etmiĢlerdir. Kleinhenz (2003) de,

se ve sh2 endosperm tipine sahip çeĢitlerle yürüttüğü çalıĢmada, SÇKM miktarının se

(26)

13

ile % 17,6 arasında değiĢtiğini belirlemiĢtir. Schultz ve Juvik (2004), sakkaroz içeriklerini su tipli çeĢitlerde 8,3 ile 9,1, se tipli çeĢitlerde 16,4-31,2 ve sh2 tipli çeĢitlerde 24,0-34,4 arasında tespit etmiĢlerdir. EĢiyok ve ark., (2004), Ġzmir ve Aydın da 3 lokasyonda kullandıkları endosperm tipinin belirtilmediği Ģeker mısırı çeĢitleri arasında incelenen özellikler bakımından önemli farklar bulmuĢlar, SÇKM’nin çeĢitlere göre 14,54 °Brix ile 17,82 °Brix arasında değiĢtiğini saptamıĢlardır. ÇalıĢmada, SÇKM miktarı en yüksek 21.15 °Brix ile Bornova lokasyonundan elde edilirken, Çine’de bu oran 11,43 °Brix olarak belirlenmiĢtir. ġeker içeriği üzerine çevrenin de etkisinin önemli olduğu baĢka bir çalıĢmada da belirlenmiĢtir (Ledencan ve ark., 2008). Hale ve ark., (2005), Ģeker mısırında SÇKM ile Ģeker oranı arasında olumsuz bir korelasyon olduğunu, SÇKM konsantrasyonlarının su ve se tipteki çeĢitlerde sh2 tiplerinden daha yüksek olarak bulunduğunu bildirmiĢlerdir.

ġeker mısırında nem ve niĢasta içerikleri ters orantılı olup (Kleinhenz, 2001), tanelerin nem ve Ģeker seviyeleri çeĢitlere ve tiplerine göre değiĢmektedir (Beckingham, 2007). Nem içeriği azaldığı zaman niĢasta seviyesi artar. Hasattaki ortalama nem içeriğini su tipindeki çeĢitlerde % 75,7, sh2 tipindeki çeĢitlerde % 77,6 olarak belirlemiĢlerdir. (Azanza ve ark., 1996). Optimum iĢleme kalitesi için su ve se tiplerinde nem içeriğinin % 73-76 civarında olması gerekir. OlgunlaĢma döneminde sh2 tiplerinin taneleri % 77-78 su içeriğine sahiptir. Tanedeki nem içeriği sh2 tiplerde daha yavaĢ oranda değiĢmeler gösterir (Anonim, 2009).

Dünyada sarı, beyaz ve/veya iki renkli tane rengine sahip çeĢitler üretilmekte ve sarı rengin tüketicilerce daha çok tercih edildiği belirtilmektedir (Tracy, 2001; Lerner ve Dana, 2007). EĢiyok ve ark., (2004), Ģeker mısırında renk tayininde kullanılan L değerlerinin 72,52 ile 75,16 arasında, Hue değerlerinin 91,24 ile 93,00 arasında ve Kroma değerlerinin 41,35 ile 50,77 arasında çeĢitlere göre önemli ölçüde değiĢtiğini, çeĢitlerin yetiĢtirildikleri lokasyonlar arasında da L, Hue ve Kroma değerleri bakımından önemli farklılıklar olduğunu belirlemiĢlerdir.

(27)

14 3. MATERYAL ve METOT

3.1. AraĢtırma Yeri Hakkında Genel Bilgiler 3.1.1. AraĢtırma Süresi ve Yeri

AraĢtırma, 2009 yılı vejetasyon döneminde ana ürün mısır yetiĢtirme döneminde Tokat Kazova koĢullarında yürütülmüĢtür. Deneme, Tarım ve KöyiĢleri Bakanlığına bağlı Toprak ve Su Kaynakları AraĢtırma Enstitüsü arazisinde kurulmuĢtur.

3.1.2. AraĢtırma Yerinin Ġklim Özellikleri

Tokat ilinin uzun yıllar ortalaması ve araĢtırmanın yapıldığı yıla iliĢkin iklim verileri Çizelge 1’de verilmiĢtir.

Çizelge 1. AraĢtırma Yerinin Ġklim Özellikleri Ġklim

Faktörleri Yıllar

Aylar

Toplam/ Ortalama Nisan Mayıs Haziran Temmuz Ağustos

YağıĢ (mm) 2009 Uzun Yıllar 45,5 60,0 60,1 62,1 20,0 36,9 73,9 10,5 0,5 7,4 200,0 176,9 Ortalama Sıcaklık (°C) 2009 Uzun Yıllar 11,2 12,5 15,6 16,3 21,4 19,7 225 22,2 20,6 22,3 18,3 18,6 Ortalama Nisbi Nem (%) 2009 Uzun Yıllar 60,1 60,1 62,3 61,4 52,2 58,5 55,5 55,7 52,5 57,2 56,5 58,6 Tokat Meteoroloji Müdürlüğü, (2009)

Çizelge 1’de görüldüğü gibi deneme bölgesinde, deneme yılı ile uzun yıllar arasında aylık yağıĢ dağılımı, toplam yağıĢ miktarı, ortalama sıcaklık ve nisbi nem bakımından farklar görülmektedir. Deneme yılında vejetasyon döneminde düĢen toplam yağıĢ miktarı, uzun yıllara ait toplam yağıĢ miktarından yaklaĢık 23 mm daha yüksek olarak gerçekleĢmiĢtir. Deneme yılında, tepe püskülü-koçan püskülü çıkarma süresince Temmuz ayında uzun yıllar ortalamasından çok daha fazla yağıĢ görülmüĢtür. Ortalama sıcaklık ve nisbi nem değerleri bakımından deneme yılı ve uzun yıllar ortalamaları birbirine yakın bulunmuĢtur.

(28)

15 3.1.3. AraĢtırma Yerinin Toprak Özellikleri

Deneme tarlasının 0-20 cm derinliğinden alınan toprak örneğinin Toprak Su AraĢtırma Enstitüsü Analiz Laboratuarı sonuçları Çizelge 2’de verilmiĢtir.

Çizelge 2. Deneme Tarlası Toprağına Ait Fiziksel ve Kimyasal Özellikler Bünye Total Tuz

(%) pH Kireç (%) P2O5 (kg/da) K2O (kg/da) Organik Madde (%) Killi-tın 0,023 7,88 13,6 7,56 4,64 1,84

Toprak Su AraĢtırma Enstitüsü Analiz Laboratuarı, (2009)

Çizelge 2´den görüldiği gibi araĢtırmanın yürütüldüğü alanın toprağı killi-tınlı, tuzsuz, hafif alkali, orta derecede kireçli, bitkiler tarafından alınabilir fosfor bakımından orta, potasyum ve organik madde miktarı açısından ise fakirdir (Karaman ve Brohi, 2004).

3.1.4. AraĢtırmada Kullanılan Bitki Materyali

ÇalıĢmada, farklı Ģeker oranları ve tane renklerine sahip 13 adet F1 Ģeker mısırı çeĢidi

ile 1 adet kompozit çeĢit kullanılmıĢtır (Çizelge 3).

Çizelge 3. AraĢtırmada kullanılacak Ģeker mısır çeĢitleri ve bunlara ait bazı özellikler

ÇeĢitler Melez seviyesi ġeker Tipleri OlgunlaĢma süresi (gün)

Tane rengi Temin edildiği kuruluĢ

IOChief F1 su1 88 Sarı Levan Seed Inc.

Bodacious F1 se2 75 Sarı "

Envy F1 sh23 81 Sarı "

Silver Queen F1 su 92 Beyaz "

Cellestial F1 se 87 Beyaz "

Extra Tender F1 sh2 82 Beyaz "

Peaches &Cream F1 su 85 Ġki renkli "

Ambrosia F1 se 75 Ġki renkli "

Fantastic F1 sh2 74 Ġki renkli "

Lumina F1 su 83 Sarı Anadolu Tohum

Merit F1 su 80 Sarı May Tohumculuk

Vega F1 süpertatlı Erkenci Sarı May Tohumculuk

Sunshine F1 Tatlı Erkenci Sarı May Tohumculuk

Sakarya Kompozit Sakarya Tr. ArĢ.En.

(29)

16 3.2. Metot

3.2.1. Deneme Deseni, Ekim ve Bakım

AraĢtırma, tesadüf blokları deneme deseninde üç tekerrürlü olarak yürütülmüĢtür. Her parsele sıra arası 70 ve sıra üzeri 20 cm olacak Ģekilde sabit aralıklarla 8 sıra mısır ekimi 11 Mayıs tarihinde elle yapılmıĢtır. Parseller arasına tozlaĢmayı önlemek amacıyla ikiĢer sıra sorgum ekilmiĢtir. ÇıkıĢlar, 19 Mayıs’ta gerçekleĢmiĢtir. Deneme alanından ekim öncesi toprak örnekleri alınmıĢ, Tokat Toprak ve Su Kaynakları AraĢtırma Enstitüsü laboratuarında analiz ettirilmiĢtir. Analiz sonuçlarına göre dekara 14 kg azot ve 3 kg fosfor olacak Ģekilde gübreleme yapılmıĢtır. Azotlu gübrenin yarısı ve fosforlu gübrenin tamamı ekimle birlikte, azotlu gübrenin diğer yarısı ise bitkiler 40-50 cm boya ulaĢınca verilmiĢtir. AraĢtırmada, yabancı ot mücadelesinde herbisit kullanılmamıĢ, iki kere çapa yapılmıĢ, bitkiler diz boyu dönemindeyken kardeĢler alınmıĢ ve boğaz doldurma iĢlemi yapılmıĢtır. Denemeye damla sulama yöntemiyle üç kere su verilmiĢtir (Kırtok, 1998). Hasat, 29 Temmuz-14 Ağustos, parsellerin her iki baĢından 1 m ve kenarlardan ikiĢer sıra kenar tesiri olarak atıldıktan sonra geri kalan bitkilerdeki koçanların elle koparılması Ģeklinde yapılmıĢtır. Hasat zamanı "baĢparmak tırnağı testi" yöntemine göre süt olum döneminin sonunda yapılmıĢtır (Çetinkol, 1989).

3.2.2. AraĢtırmada Ġncelenen Özellikler

Ölçüm ve gözlemler Ülger (1986) ve Sencar (1988)’ın kullandığı metotlar dikkate alınarak aĢağıda belirtildiği Ģekilde yapılmıĢtır:

1. Tepe Püskülü Çıkarma Süresi: ÇıkıĢ ile her parseldeki bitkilerin % 75’inde tepe püskülünün görüldüğü tarih arasındaki gün sayısı olarak belirlenmiĢtir.

2. Koçan Püskülü Çıkarma Süresi: ÇıkıĢ ile her parseldeki bitkilerin % 75’inde koçan püskülünün görüldüğü tarih arasındaki gün sayısı olarak belirlenmiĢtir.

3. OlgunlaĢma Süresi: ÇıkıĢ ile parselde yer alan bitkilerdeki koçanların hasat olgunluğuna ulaĢtıkları tarih arasındaki gün sayısı olarak belirlenmiĢtir.

4. Bitki Boyu: Her parselin ortasındaki iki sıradan rast gele seçilen 10 bitkide toprak yüzeyinden tepe püskülünün ilk dalının bulunduğu yere kadar olan kısım ölçülüp, ortalaması alınmıĢ ve cm olarak ifade edilmiĢtir. Denemenin tarla aĢamasından bazı görüntüler ġekil 1’de verilmiĢtir.

(30)

17

(31)

18

5. Koçan uzunluğu: Her parselde hasat edilen birinci koçanlardan tesadüfen seçilen 10 adet koçan soyularak uzunlukları ölçülüp, ortalamaları alınmıĢ ve değerler cm olarak ifade edilmiĢtir.

6. Koçan Çapı: Koçan uzunluğunun belirlendiği 10 koçanın çapları kumpas yardımıyla ölçülerek ortalamaları alınmıĢ ve değerler mm olarak verilmiĢtir.

7. Koçanda Sıra Sayısı: Koçan çapının belirlendiği 10 koçanda sıra sayısı tespit edilip ortalaması alınmıĢtır.

8. Koçan Uç BoĢluğu: Koçan çapının belirlendiği 10 koçanda tane doldurmayan uç kısımların uzunlukları ölçülüp, ortalamaları alınmıĢ ve değerler cm olarak ifade edilmiĢtir.

9. Koçanda Tane Sayısı: Koçan uç boĢluğu ölçülen 10 koçanın sıra sayısı ile 4 sıradaki tane sayısı ortalamaları alınıp, birbiriyle çarpılarak bulunmuĢtur.

10. Tek Koçan Ağırlığı: Her parselde hasat edilen birinci koçanların soyulup tartılmasıyla bulunacak değer, o parsele ait toplam birinci koçan sayısına bölünerek bulunmuĢ ve g olarak ifade edilmiĢtir.

11. Tek Koçanda Taze Tane Ağırlığı: Tek koçan ağırlıkları hesaplanan koçanlar tanelenmiĢ, ürün tartılıp g olarak ifade edilmiĢtir.

12. Bitki BaĢına Koçan Sayısı: Parseldeki toplam koçan sayısı hasat edilen bitki sayısına bölünerek bulunmuĢtur.

13. Dekara Pazarlanabilir Koçan Sayısı: Hasat alanından elde edilen koçan uzunluğu 10,2 cm (US No. 1)’den daha fazla olan toplam pazarlanabilir koçan sayısı (USDA, 1992) dekara çevrilerek bulunmuĢtur.

14. Dekara Taze Koçan Verimi: Her bir parselden hasat edilen koçanlar soyulduktan sonra tartılmıĢ ve elde edilen değerler kg olarak ifade edilmiĢtir.

15. Dekara Taze Tane Verimi: Örnek koçanlardaki taze tane oranı kullanılarak dekara verim değerleri kg olarak ifade edilmiĢtir.

16. Hasıl Verimi: Her parselde hasadı yapılan bitkiler tartılmıĢ ve elde edilen değerler dekara çevrilerek kg olarak ifade edilmiĢtir.

17. Suda Çözünür Kuru Madde-SÇKM (°Brix): OlgunlaĢma döneminde 10 koçan örneğinde koçanın ortasındaki taneler elle sıkılıp sütümsü endosperm sıvısı refraktometre üzerine akıtılmıĢ ve SÇKM toplam Ģekerin tahmini bir ifadesi olan °Brix cinsinden ölçülmüĢtür (EĢiyok ve ark., 2004).

(32)

19

18. ġeker (Sakkaroz) Ġçeriği: Örneklerin hasattan hemen sonra sakkaroz içerikleri yaygın olarak kullanılan enzimatik-spektroskopik yaklaĢımla hazırlanan standart kitler (Biyozim, Ankara) kullanılarak belirlenmiĢtir (Outlaw ve Mitchell, 1988; Kunst ve ark., 1988). Bu amaçla 10 koçan örneğinden koçanın ortasındaki 2-3 tane alınarak (toplam 20-30 tane, yaklaĢık 10 g) laboratuar blenderinde 10 kat su ilave edilerek homojenize edilmiĢ ve santrifüjlenip Ģırınga filtre kullanılıp berrak sıvı elde edilmiĢtir. Berrak sıvıdaki Ģeker miktarı standart kitlerde belirtilen prosedürler takip edilip spektroskopik yaklaĢımla belirlenmiĢ ve tanelerin nem içeriklerine göre kuru madde üzerinden sakkaroz içerikleri belirlenmiĢtir. ÇeĢitlerin koçan ve laboratuar analiz resimleri ġekil 2’de görülmektedir.

19. Renk Tayini: Mısır koçanlarının parlaklık ve renk değerleri (L*, a*, b*) Minolta Colormeter (Osaka Japan) kullanılarak ölçülüp, L, Hue ve Kroma değerleri saptanmıĢtır (EĢiyok ve ark., 2004).

3.2.3. Verilerin Değerlendirilmesi

Elde edilen verilerin istatistiksel analizleri, MSTATC programı kullanılarak DüzgüneĢ ve ark. (1987) ile Yurtsever (1984)’in bildirdikleri tesadüf blokları deneme desenine uygun olarak yapılmıĢtır. AraĢtırmada, ortalamalar arası farklar Duncan testine göre karĢılaĢtırılmıĢtır.

(33)

20 ġekil 2. ÇeĢitlerin koçanları ve laboratuar analizleri

(34)

21 4. BULGULAR ve TARTIġMA

4.1. Tepe Püskülü Çıkarma Süresi

ġeker mısırı çeĢitlerinin tepe püskülü çıkarma sürelerine ait varyans analiz sonuçları Çizelge 4’de, ortalama değerler (gün) Çizelge 5’te verilmiĢtir.

Çizelge 4. ġeker mısırı çeĢitlerinin tepe püskülü çıkarma süreleri, koçan püskülü çıkarma süreleri ve olgunlaĢma sürelerine ait varyans analiz sonuçları

Varyans Kaynakları S.D. F Tepe püskülü çıkarma süresi (gün) Koçan püskülü çıkarma süresi (gün) OlgunlaĢma süresi (gün) Tekerrür 2 0.19 Ö.D. 0.03 Ö.D. 0.03 Ö.D. ÇeĢit 13 16.41 ** 41.40 ** 65.07 ** Hata 26

**: 0,01 düzeyinde önemli, Ö.D: önemli değil

Çizelge 5. ġeker mısırı çeĢitlerinin tepe püskülü çıkarma süreleri, koçan püskülü çıkarma süreleri ve olgunlaĢma sürelerine ait ortalama değerler ve Duncan gruplandırması ÇeĢitler Tepe püskülü çıkarma süresi (gün) Koçan püskülü çıkarma süresi (gün) OlgunlaĢma süresi (gün) IOChief 55,3 b** 60,7 b** 85,7 bc**

Lumina 53,0 bcdefg 56,0 defg 80,0 de

Peaches &Cream 52,7 cdefg 56,0 defg 81,0 d

Merit 54,7 bc 58,0 cd 79,3 def

Silver Queen 57,7 a 63,7 a 88,3 a

Sunshine 53,3 bcdef 56,3 def 78,3 ef

Sakarya 53,0 bcdefg 55,7 efg 80,0 de

Bodacious 50,7 g 52,3 h 74,7 g Cellestial 54,3 bcd 57,3 de 86,3 ab Ambrosia 51,7 efg 54,0 gh 77,7 ef Envy 53,7 bcde 59,7 bc 83,7 c Vega 52,0 defg 54,3 fgh 77,0 f Extra Tender 57,7 a 61,0 b 85,3 bc Fantastic 51,0 fg 53,3 h 73,3 g Ortalama 53,6 57,0 80,8 V.K. (%) 1,7 1,5 1,2

(35)

22

Tepe püskülü çıkarma süresi bakımından çeĢitler arasındaki farkın % 1 düzeyinde önemli olduğu saptanmıĢtır (Çizelge 4), tepe püskülü süreleri 50,7-57,7 gün arasında değiĢmiĢtir (Çizelge 5). ÇalıĢmada en erken tepe püskülü çıkaran çeĢitler Bodacious ve Fantastic, en geç tepe püskülü çıkaran çeĢitler ise Extra Tender ve Silver Queen olarak bulunmuĢtur. Denemede kullanılan çeĢitlerin farklı biyolojik karakterlere sahip olmaları, tepe püskülü sürelerindeki değiĢkenliğin en önemli nedenidir (Kün ve Emeklier, 1987; Sencar, 1988; Ocakdan, 1997). Denemede ortalama tepe püskülü çıkarma süresi 53,6 gün olarak belirlenmiĢtir. Mısırda çiçeklenme süresinin uzun veya kısa olması havanın nemli ve serin veya sıcak olmasına göre değiĢmektedir. Çiçeklenme süresinin çeĢide bağlı olarak değiĢmekle birlikte çevre Ģartlarının da etkisi altında olduğu bildirilmiĢtir (Kün ve Emeklier, 1987).

4.2. Koçan Püskülü Çıkarma Süresi

AraĢtırmada kullanılan Ģeker mısırı çeĢitlerinin koçan püskülü çıkarma sürelerine ait varyans analiz sonuçları Çizelge 4’de, ortalama değerler (gün) Çizelge 5’te verilmiĢtir.

ÇeĢitlerin koçan püskülü çıkarma süreleri 52,3-63,7 arasında değiĢmiĢ (Çizelge 5) ve koçan püskülü çıkarma süresi bakımından çeĢitler arasındaki fark %1 düzeyinde önemli bulunmuĢtur (Çizelge 4). En erken koçan püskülünü, tepe püskülünde de olduğu gibi Bodacious ve Fantastic, en geç ise Silver Queen ve Extra Tender çıkarmıĢlardır. Koçan püskülü çıkarma süresi çeĢitlere göre önemli ölçüde değiĢmiĢtir (Ocakdan, 1997). Okutan, (1992), tepe püskülü çıkarma süresi ile koçan püskülü çıkarma süresi arasında olumlu ve önemli bir iliĢki bulmuĢtur.

Tepe püskülü ile koçan püskülü çıkıĢ süresi arasındaki fark da çeĢitlere göre değiĢmiĢtir. Erkek ve diĢi çiçeklerin görülmesi arasındaki fark Bodacious ve Vega çeĢitlerinde 1-2 gün, IOChief, Silver Queen ve Envy çeĢitlerinde 5-6 gün, diğer çeĢitlerde ise 3 gün civarındadır. Tepe püskülü ile koçan püskülü çıkıĢ süresi arasındaki farkın fazla olması çiçeklenme döneminde sıcaklığın yüksek, nispi nemin düĢük olduğu bölgelerde olumsuz bir etki meydana getirmektedir (Gençtan ve Gökçora, 1980).

(36)

23 4.3. OlgunlaĢma Süresi

AraĢtırmadan elde edilen olgunlaĢma sürelerine ait varyans analiz sonuçları Çizelge 4’de, ortalama değerler (gün) Çizelge 5’te verilmiĢtir. ÇeĢitlere ait olgunlaĢma süreleri 73,3 ile 88,3 gün arasında değiĢmiĢ (Çizelge 5) ve olgunlaĢma süresi bakımından çeĢitler arasındaki fark % 1 düzeyinde önemli bulunmuĢtur (Çizelge 4). Çizelge 5’te görüldüğü gibi Silver Queen 88,3 günle en uzun sürede, Fantastic ve Bodacious çeĢitleri ise sırasıyla 73,3 ve 74,7 günle en kısa sürede olgunlaĢmıĢtır. En erken tepe ve koçan püskülü çıkaran Fantastic ve Bodacious en kısa sürede, en uzun sürede çiçeklenen Silver Queen de en uzun sürede olgunlaĢmıĢtır. OlgunlaĢma süresini belirleyen en önemli faktör çeĢit özelliğidir (Ocakdan, 1997; Orzolek ve ark., 2000). Silver Queen, Cellestial, IQChief ve Extra Tender geçci (84 günden fazla), diğer çeĢitler ise olgunlaĢma bakımından orta grupta yer almıĢtır (Orzolek ve ark., 2000). ÇeĢitlerin ortalama olgunlaĢma süreleri yaklaĢık 81 gün olarak belirlenmiĢtir. Çevre Ģartlarına bağlı olarak çeĢitlerin olgunlaĢma sürelerinin 6-19 gün arasında uzayabileceği bildirilmektedir (Huelsman, 2000; Precheur ve ark., 2006).

4.4. Bitki Boyu

AraĢtırmada kullanılan Ģeker mısırı çeĢitlerinin bitki boylarına ait varyans analiz sonuçları Çizelge 6’da, ortalama değerler (cm) Çizelge 7’de verilmiĢtir.

Bitki boyu bakımından çeĢitler arasında önemli farklar bulunmuĢtur (Çizelge 6). En uzun bitki boyu Silver Queen, en kısa bitki boyları sırasıyla Extra Tender, Ambrosia ve Bodacious çeĢitlerinden elde edilmiĢtir (Çizelge 7). Bitki boyunun çeĢitlere göre önemli ölçüde değiĢtiği baĢka araĢtırıcılar tarafından da belirlenmiĢtir (Ocakdan, 1997). Saleh ve ark., (2002) da, Ģeker mısırı çeĢitleriyle yaptıkları çalıĢmalarında inceledikleri özellikler arasında en yüksek kalıtım derecesini (h2

= 0,97) bitki boyunda saptamıĢlardır. En geç olgunlaĢan Silver Queen çeĢidinde en yüksek bitki boyu elde edilmiĢtir. Geçci çeĢitlerin bitki boyunun erkencilere göre daha uzun olduğu baĢka çalıĢmalarda da belirlenmiĢtir (Beech ve Basink, 1978, Okutan, 1992). Bununla birlikte, geç olgunlaĢma sınıfında yer alan Extra Tender çeĢidinde ise en düĢük bitki boyu bulunmuĢtur. AraĢtırmada, Ģeker mısırı çeĢitlerinin ortalama bitki boyu 168,7 cm olarak bulunmuĢtur.

(37)

24

Çizelge 6. ġeker mısırı çeĢitlerinin bitki boyu, koçan uzunluğu ve koçan çapına ait varyans analiz sonuçları

Varyans Kaynakları

S.D. F

Bitki boyu (cm) Koçan uzunluğu (cm) Koçan çapı(mm)

Tekerrür 2 1,12 Ö.D. 0,98 Ö.D. 0,26 Ö.D.

ÇeĢit 13 37,75 ** 6,28 ** 7,51 **

Hata 26

**: 0,01 düzeyinde önemli, Ö.D: önemli değil

Çizelge 7. ġeker mısırı çeĢitlerinin bitki boyu, koçan uzunluğu ve koçan çapına ait ortalama değerler ve Duncan gruplandırması

ÇeĢitler Bitki boyu (cm) Koçan uzunluğu (cm) Koçan çapı (mm) IOChief 185,9 cd** 18,0 d** 47 a** Lumina 182,1 cd 22,2 a 43 bcde Peaches &Cream 147,8 fg 20,0 bc 42 de Merit 204,8 ab 19,6 bcd 46 ab Silver Queen 218,9 a 21,3 ab 42 e Sunshine 183,4 cd 20,4 bc 43 cde Sakarya 194,0 bc 19,1 cd 45 abc Bodacious 140,9 g 19,6 bcd 41 e Cellestial 172,1 de 20,2 bc 46 abc Ambrosia 135,3 g 20,0 bc 44 abcd Envy 150,7 fg 20,5 bc 46 abc Vega 163,8 ef 20,2 bc 46 abc

Extra Tender 131,7 g 19,5 bcd 45 abcd

Fantastic 150,1 fg 19,4 cd 44 bcde

Ortalama 168,7 20,0 44

V.K. (%) 4.5 3.5 2.5

*Aynı harfle gösterilen ortalamalar arasında 0,01 önem düzeyine göre fark yoktur.

4.5. Koçan Uzunluğu

AraĢtırmadan elde edilen koçan uzunluğuna ait varyans analiz sonuçları Çizelge 6’da, ortalama değerler (cm) Çizelge 7’de verilmiĢtir.

ÇeĢitlerin koçan uzunlukları 18,0-22,2 cm arasında değiĢmiĢ (Çizelge 7) ve koçan uzunluğu bakımından çeĢitler arasındaki fark %1 düzeyinde önemli bulunmuĢtur

(38)

25

(Çizelge 6). En fazla koçan uzunluğu Lumina, en kısa koçan ise IOChief çeĢidinden elde edilmiĢtir. Bütün çeĢitler pazarlanabilir koçan değeri olan 10,2 cm’in üzerinde (USDA, 1992) ortalama değerler göstermiĢlerdir. IOChief çeĢidi dıĢında Sakarya Kompozit çeĢidi hibrit çeĢitlerden daha düĢük bir koçan uzunluğu vermiĢtir. Okutan, (1992), koçan uzunluğunun hibrit çeĢitlerde kompozitlere göre daha yüksek olduğunu bildirmiĢtir. Koçan uzunluğu; çeĢide bağlı olarak önemli ölçüde değiĢmektedir (Köycü ve Yanıklıoğlu, 1987; Sencar ve ark., 1992; EĢiyok ve ark., 2004). Erken olgunlaĢan Bodacious ve Fantastic çeĢitlerinin koçan uzunlukları daha düĢük bulunmuĢtur. Bununla birlikte, geç olgunlaĢan IOChief çeĢidi de en kısa koçan uzunluğu göstermiĢtir. Motes ve ark., (2007), erkenci çeĢitlerin daha küçük koçanlara sahip olduğunu ve geç olgunlaĢanlara göre taze tüketim kalitelerinin daha zayıf olduğunu bildirmiĢlerdir. ÇeĢitlerin ortalama koçan uzunluğu 20 cm olarak bulunmuĢtur. EĢiyok ve ark., (2004), farklı lokasyonlarda Ģeker mısırı çeĢitleriyle yaptıkları çalıĢmada koçan uzunluğunun çevrelere göre önemli ölçüde değiĢtiğini belirlemiĢlerdir.

4.6. Koçan Çapı

Tokat-Kazova koĢullarında yetiĢtirilen Ģeker mısırı çeĢitlerinin koçan çaplarına ait varyans analiz sonuçları Çizelge 6’da, ortalama değerler (mm) Çizelge 7’de verilmiĢtir.

ÇeĢitlere ait koçan çapları 41 ile 47 mm arasında değiĢmiĢ (Çizelge 7) ve koçan çapı bakımından çeĢitler arasındaki fark % 1 düzeyinde önemli bulunmuĢtur (Çizelge 6). Çizelge 7’de görüldüğü gibi IOChief en fazla, Bodacious ve Silver Queen çeĢitleri ise en az koçan çapı değerleri göstermiĢlerdir. En kısa koçan uzunluğuna sahip IOChief’nin (Çizelge 7) koçan çapının ise en fazla olduğu görülmüĢtür. Dolayısıyla bu çeĢit kısa ancak kalın bir koçana sahiptir. Koçan çapı, taze tüketimde çeĢidin tercih edilmesinde etkili olan koçan iriliğini belirlemektedir (Köycü ve Yanıkoğlu, 1987; Sencar ve ark., 1992). Bununla birlikte baĢka bir çalıĢmada, koçan çapından düĢük kalıtım derecesi elde edilmiĢtir (Saleh ve ark., 2002), çevre faktörlerinin etkisi koçan çapında daha fazladır. ġeker mısırı çeĢitlerinin ortalama koçan çapı 44 mm’dir. Tane dolumu sırasında çevre faktörlerinin uygun olması koçan çapında olumlu yönde bir etki meydana getirmektedir (Aldrich ve ark., 1982; Sencar ve ark., 1997).

Referanslar

Benzer Belgeler

We report procedural success and clinical outcomes in patients with long segment coronary lesions that required more than one stent and treated with distal BRS (everolimus-

Çalışmamızda İnkontinansı olan kadınların yaş grupları ile ölçek toplam puanı ve DS, PE, Sİ alt faktörü puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak

Kütleleri- Hacimleri – Yavaş – Kütlenin Korunumu Kanunu – Hızlı – Kütleleri - Katlı Oranlar Kanunu  ………..……...’a göre bir element başka bir elementle

Eski meslekdaş- larının tersine, yeni yaklaşımın savunucuları, okulun niceliksel ve nitelik­ sel özelliklerinin öğrenci başarısı üzerinde önemli bir

Boş geçen zamanlarımızı olumlu biçimde değerlendirme, gö­ nüllü hizmet yapma, çevremizdekileri iyiye, doğruya, güzele yönelt­ me yolları o kadar çoktur

Öğrenciler ilk dördün ve son dördün çizimlerini neden böyle çizdiği ve bu evrelerin oluşumuna yönelik “bulutlar Ay’ın üstüne geldiği için”, “Ay yarıya

ABSTRACT: We report on phase sensitive surface states of CdS quantum dots (QDs), where it is noticed that a simple phase change from dispersion to solid has shown signi ficant in

Yüksek lisans tezi olarak hazırlanan bu çalışmada, Amerikan AISC (American Institute of Steel Construction) 360-10 ve Türk Deprem yönetmeliği DBYBHY (Deprem Bölgelerinde