• Sonuç bulunamadı

DİKKAT EKSİKLİĞİ - HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU VE TEDAVİSİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "DİKKAT EKSİKLİĞİ - HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU VE TEDAVİSİ"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)Sürekli T›p E¤itimi. Türk Aile Hek Derg 2000; 4(1-4): 5-10. D‹KKAT EKS‹KL‹⁄‹ - H‹PERAKT‹V‹TE BOZUKLU⁄U VE TEDAV‹S‹ ATTENTION DEFICIT - HYPERACTIVITY DISORDER AND ITS TREATMENT. Bar›fl Korkmaz. 1. Özet. Summary. Dikkat eksikli¤i-hiperaktivite (DEHB) bozuklu¤u oldukça güncel, pediyatri prati¤inde s›k rastlan›lan sorunlardan biri olup geliflimsel davran›flsal bir bozukluktur. Temel ö¤eleri, dikkati sürdürmede bozukluk ve dikkatsizlik, dikkatin kolay da¤›lmas›, hiperaktivite ve dürtüselliktir. DEHB’nin tüm okul çocuklar›nda ortalama görülme s›kl›¤› %3-17’dir Erkeklerde 3-9 kez daha s›k rastlan›r ve 6-9 yafl aras› çocuklar daha fazla risk alt›ndad›r. Hemen her kültür ve ulusta bu bozuklu¤a rastlan›r. Pek çok araflt›rma, DEHB’nin genetik kaynakl›, multijenik bir bozukluk oldu¤unu düflündürmektedir. DEHB’li çocuklar›n kardeflleri 5-7 kez daha risk alt›ndad›r. Nöroanatomik aç›dan sorumlu tutulan bafll›ca yap›lar, bazal ganglion (sa¤ striatofrontal devre) içinde de¤erlendirilmifltir. DEHB’ye pek çok baflka psikiyatrik bozukluk efllik edebilir. Olgular›n %30’u, 12-20 yafllar›nda yani adolesan dönemde bu hastal›k belirtilerinden tamam›yla kurtulabilir. Geri kalan k›sm›nda ise eriflkin ça¤da da yak›nmalar devam eder. DEHB’nin nörokimyasal temelini dopamin reseptör ve transporterlerindeki bozukluk oluflturur. Tedavide baflar›yla kullan›lan metilfenidat (Ritalin) gibi baz› stimülan ilaçlar bu sistem üzerinden etkili olur.. Attention deficit hyperactivity disorder (ADHD) syndrome is common, with young school age males most frequently affected. The syndrome comprises of hyperactivity, inattention, distractibility and impulsivity. Its prevalence amongst school children is estimated as 3-17%. It is 3-9 times more frequent in boys. The causes are likely to stem from a combination of biological, often genetically determined neurochemical disturbances. The basal ganglia, particularly the right striatal circuit is found responsible in this disorder. The comorbidity is high in ADHD. The 1/3 of patients get rid of their symptoms by the end of adolescence while in the rest symptoms persist throughout the adulthood. Defects in the dopamin transporter system are likely to cause symptoms in ADHD. Some stimulants such as methylphenidate (Ritalin) are successful as they act on this system.. Anahtar sözcükler: Hiperaktivite, dikkat, çocuk. Key words: Hyperactivity, attention, child. D. tention deficit/hyperactivity disorder) literatürde “minimal brain damage”, minimal brain dysfunction”, “hyperactivity syndrome”, hyperkinetic child syndrome” isimleri ile tan›n›r.2. Çocukluk ça¤›n›n en s›k rastlanan geliflimsel bozukluklar›ndan biri, dikkat eksikli¤i-hiperaktivite bozuklu¤u (DEHB) (yayg›n kullan›mdaki k›saltmas› ile ADHD-at-. DEHB, geliflimsel davran›flsal bir bozukluk olup temel ö¤eleri, dikkati sürdürmede bozukluk ve dikkatsizlik (inattention), dikkatin kolay da¤›lmas› (distractibility), hiperaktivite ve dürtüselliktir (impulsivity). Tan›da hem DSM-IV hem de ICD-10 s›n›flamalar›ndan yararlan›l›r.3,4 Bu s›n›flamalarda DEHB’nin alt gruplar› tan›mlanm›flt›r. Bunlar içinde en s›k karfl›lafl›lan tip mikst tip olup, hiperaktivite-impulsivitenin veya sadece dikkat eksikli¤inin baflat oldu¤u di¤er tipler tan›mlanm›flt›r.. ikkat eksikli¤i-hiperaktivite bozuklu¤u oldukça güncel ve pediyatri prati¤inde s›k rastlan›lan sorunlardan biri olup özellikle küçük yaflta, yaramaz ve çok hareketli çocuklar› olan ailelerin endifle kaynaklar›ndan biridir. Düflük özgüven, kötü arkadafll›k iliflkileri gibi pek çok risk tafl›yan ADHD’li çocuklarda çocukluk ça¤›na özgü pek çok davran›fl ve ö¤renme sorunu da klinik bulgulara efllik eder.1. Tan›m. 1). ‹.Ü. Cerrahpafla T›p Fakültesi Nöroloji Anabilim Dal›, Nöroloji Uzman›, Doç. Dr.. 2000 © Yay›n haklar› Türkiye Aile Hekimli¤i Uzmanl›k Derne¤i (TAHUD)'a aittir. Her hakk› sakl›d›r. Deomed Medikal Medya taraf›ndan yay›mlanmaktad›r. Copyright © 2005 Turkish Society of Family Practice. All rights reserved. Published by Deomed Medical Publishing, a division of Deomed Medical Media, Istanbul..

(2) Klinik Bulgular DEHB tan›s› alan çocuklar çok hareketli, yaramaz, ebeveynin taleplerine uymayan, söz dinlemez çocuklard›r ve ço¤u kez okula bafllad›klar›nda hekime getirilirler. Bafll›ca sorunlar dikkat kusurlar›, impülsif davran›fl, huzursuzluk, sald›rgan, kavgac› ve karfl› koyucu davran›fllar fleklindedir. Belli bir sorunla karfl›lafl›nca veya zor durumda kal›nca vazgeçme, tipik davran›fl özelliklerinden biridir. Anl›k isteklerine karfl› koyamazlar. DEHB’de kural ve yönergelere ba¤l› kalmada zorluk çekme temel bir eksiklik olarak kabul görmüfltür. Klinik bulgular evde, okulda ya da d›fl ortamda belirgin olabildi¤i gibi tüm ortamlarda görülebilir.5-7 Belirtiler zaman içinde dalgalanma gösterebilir. DEHB’nin duruma ba¤l› formlar› olmakla birlikte bu tip çocuklar tipik olarak duruma ba¤l› olmaks›z›n tüm belirsiz durumlarda ve mekansal k›s›tlanmalarda semptom verirler. DEHB belirtileri sürekli dikkat veya mental efor gerektiren durumlarda veya cazibesi -yenili¤i olmayan ifllerde veya grup içinde artar. S›k› kontrol alt›nda ya da ilgilerini çeken yeni bir fley oldu¤u zaman bulgular minimal düzeye iner. Bu durum bazen ebeveyn ve hekim aç›s›ndan aldat›c› olur. Hiperaktivite, küçük çocuklara dikkatle uygulanmas› gereken bir kavramd›r; çünkü küçük çocuklar s›kl›kla hareketlidir. DEHB tan›s› alan hiperaktif çocuklar, sürekli hareket halinde olup k›p›r k›p›rd›rlar, koltuklara t›rman›rlar, ceketini paltosunu giymeden soka¤a f›rlar, çok konuflurlar. Yürüme yafl›na gelince yürümekten çok kofltuklar› ifade edilir. Yemek yerken veya çal›fl›rken birden masadan kalkarlar, iskemlenin kenar›nda otururlar, sürekli el kol ve bacaklar›n› sallarlar.5,6 Bir semptom olarak hiperaktiviteyi belirlerken dikkat edilmesi gereken bafll›ca nokta dikkat eksikli¤i ile olan iliflkisidir. Dikkat sorunu olmad›¤› zaman (küçük çocuklarda dikkati de¤erlendirmek zordur*) ve baz› otistik belirtiler var oldu¤unda hiperaktiviteden ve DEHB’den söz etmek için çocu¤u k›sa aral›klarla ve de¤iflik ortamlarda bir süre izlemek gerekebilir. Baz› durumlarda hiperaktivite, anksiyete bozuklu¤unun parças›d›r ve küçük çocukta anksiyeteye ba¤l› hiperaktivite yak›n çevredeki suistimal, terkedilme gibi ciddi sorunlara iflaret edebilir. Parental anksiyete, korku (panik bozukluk) çocu¤a aktar›lm›fl olabilir. Ba¤lanma bozuklu¤unda da huzursuzluk, afl›r› aktivite görülür. A¤›r ve yayg›n hiperaktivite, huzursuzluk ve dikkatsizlik nörolojik geliflim ve biliflsel alana iliflkin gecikmelerle birlikte olur.1,2,7 Dürtüsellik (impülsivite) de farkl› davran›fllarla kendini belli edebilir. Edilgin bir kiflilikte anksiyete olarak * Çok küçük yaflta çocuklar›n dikkatlerinin azalmas› ya da kaybolmas› ya bir ifle yan›ts›z kalmalar› ya da erken ve yetersiz yan›t vererek sonland›rmalar›na bak›larak anlafl›l›r. Birinci durumda davran›fl, dikkatin da¤›lmas› veya devam edememesine ba¤l› bir davran›fl olarak, ikinci durumda itkisel bir davran›fl olarak de¤erlendirilir. ‹fl ne kadar zorsa erken yan›t verme fleklinde bir tepki o denli kolay a盤a ç›kabilir.. 6. do¤an bir dürtü, riski göze alan mizaçta impülsif eylem tarz›nda görülebilir. Impülsif, duyum ar›yorsa s›k›nt›y› dayan›lmaz bulur ve yüksek düzey uyar› arar ve yarat›r. ‹mpülsivite, sab›rs›zl›k, yan›tlar› geciktirmede zorluk, hemen yan›t verme, s›ras›n› bekleyememe ve baflkalar›n› durdurma ile karakterlidir. Uygunsuz anda konuflmaya bafllamalar›, hemen yorum yapmalar›, yönergelere uyamamalar›, dokunmamalar› gereken fleylere dokunmalar› ve kazalara yol açmalar› tipiktir.1,6,8,9 Dikkatsizli¤i olan çocuklar uzun süre ebeveynin dikkatini çekmez ve s›kl›kla okul baflar›s›zl›¤› nedeniyle dikkati çekerler. Ödevlerinin karmafl›k ve düflünülmeden yap›lm›fl olmas› ile tan›n›rlar. Bu çocuklar bafllad›klar› bir ifli sürdüremez veya sonland›ramazlar. Ak›llar› baflka bir yerde, dinlemiyor ya da az önce söyleneni duymam›fl gibidirler. Sürekli dikkat gerektiren iflleri tats›z ve itici bulurlar. Bir ifli bitirmeden baflka bir ifle bafllarlar. Eflyalar› darmada¤›n›kt›r. Eflyalar›n› kaybederler. Dikkatleri çabuk da¤›l›r, unutkand›rlar, karfl›l›kl› konuflma esnas›nda konudan konuya atlarlar, baflkalar›n› dinlemezler, s›kl›kla araya girerek söz keserler, s›n›fta sorulara birden atlay›p cevap verirler. Oyun ve etkinliklerin kurallar›n› takip etmezler. Oyunda veya gerçek yaflamda s›ralar›n› bekleyemezler. Tehlikeli aktivitelere kalk›fl›rlar.2,5 Sürekli performans gerektiren ifllerde beklemek ana sorundur; süreç boyunca erken yan›t›n bast›r›lmas› ve performans boyunca devaml› canl›-uyan›k kal›nmas› gerekir. Yukar›da sözü edilen bulgular›n çok hafif ya da gelip geçici ve seyrek halleri pek çok çocukta görülür. Bu belirtilerin yafl›tlar›na göre s›kl›¤›, fliddeti ve genel geliflim ve uyumu bozucu nitelikte oluflu klinik de¤erlendirmeyi zorunlu k›lmaktad›r.. Klinik Bulgular›n Genel Anlam› Bu kadar çeflitli ve bazen her çocukta farkl› olan davran›fl ve bulgular›n genel bir anlam› var m›d›r? Bu bulgular›n ortaya ç›k›fl mekanizmas› nedir? Bu konuda de¤iflik görüfller bildirilmifltir.8 Bu çocuklar›n “arousal” efliklerinin yüksek oldu¤u, çevresel uyar›lar azal›nca, MSS’nin optimal “arousal” düzeyini sa¤lamak için hiperaktif ve dikkatsiz olduklar› öne sürülmüfltür. Stimülan ilaçlar›n bu hastal›kta etkili olmas› bu hipotezi desteklemifl, ancak sonraki araflt›rmalar bu görüflü desteklememifltir. Özellikle sonuçlar› hemen al›nmayacak veya olas›l›¤›n c›l›z oldu¤u veya hiç olmad›¤› durumlarda yönerge ve kurallara uymada zorluk dikkati çeker. Planl› bir eylemi gerçeklefltirememe, gecikmifl mükafat› bekleyememe, motivasyon azl›¤› ve tepki oluflturmada sorunlar bu çocuklarda mekanizmay› aç›klay›c› temel sorunlar olarak göze çarpm›flt›r. Son çal›flmalarda DEHB’in bir dikkat eksikli¤i olmay›p inhibisyon ve otokontrol sorunu veya bir motivasyon bozuklu¤u oldu¤unu göstermektedir.5-8 Otokontrolün geliflimi, yap›lan ifli bozucu nitelikte, ilgisiz düflünce ve uyaranlar› zihinden temizlemeyi içerir. Bir Korkmaz B. Dikkat Eksikli¤i - Hiperaktivite Bozuklu¤u ve Tedavisi.

(3) oyunda veya iflte bir amac› gerçeklefltirmek için amaçlar› hat›rlama, bu amac› gerçeklefltirmek üzere motive olma, duygular›n› içsellefltirme gerekir. Bu da yürütücü ifllevler sayesinde olur. Küçük yafllarda yürütücü ifllevler yüksek sesle konuflarak gerçeklefltirilir. Yaflla birlikte bunlar içsellefltirilir ve baflkalar› amaçlar›m›zdan haberdar olmaz. Nöropsikolojik çal›flmalarda, yürütücü (executive) ifllevlerin ve dikkatin temelde frontal lob fonksiyonu oldu¤una, DEHB’de frontal lobun disfonksiyonuna dikkat çekilmektedir. Bu nedenle yürütücü ifllevlerin iyi tan›nmas› gerekir. Yürütücü ifllevler 4 gruba ayr›l›r. Bu grup içinde, iflleyen belle¤in (working memory) etkinli¤i (bir görev üzerinde çal›fl›rken orijinal uyurar›n›n yoklu¤unda bile zihinde bilgiyi tutma), 10 yafl civar› kaybolan konuflman›n içsellefltirilmesi, duygular›n kontrolü (motivasyon ve uyanma reaksiyonun kontrolü), sentez yetisi (parçalar› bölme ve tekrar bütünleme) yer al›r.. Sorunun Boyutlar› ve Önemi DEHB’nin tüm okul çocuklar›nda ortalama görülme s›kl›¤› %3-17 dolaylar›ndad›r. Erkeklerde 3-9 kez daha s›k rastlan›r ve 6-9 yafl aras› çocuklar daha fazla risk alt›ndad›r. Hemen her kültür ve ulusta bu bozuklu¤a rastlan›r.10 Eskiden bu bozuklu¤un yaflla hafifledi¤i düflünülürken flimdi eriflkin yaflta da sürdü¤ü saptanm›flt›r.11 Hiperaktif k›zlarda erkeklere göre daha az motor etkinlik, daha fazla dikkat sorunu, daha s›k biliflsel ve dille ilgili defekt, 3 kez daha fazla davran›fl bozuklu¤u saptanm›flt›r. Bu tip k›zlar›n arkadafllar› taraf›ndan reddedilme olas›l›¤› daha yüksek olup, prognoz daha kötüdür.8 Tan›da belirtilerin erken bir yaflta bafllam›fl olmas› (7 yafl öncesi), evde veya okulda ciddi soruna yol açmas›, belirtilerin çocu¤un geliflimini ve toplumsal çevre ile uyumunu (normallere oranla) bozacak s›kl›k ve fliddette olmas› gerekir. Klinik tablonun erken bafllad›¤› ancak geç tan›nd›¤› çünkü hastalar›n s›kl›kla geç baflvurdu¤u belirtilmektedir. 4-5 yafl öncesi tan› koymak zor olabilir. Bazen de belirtilerin geç yafllarda, geç çocukluk veya erken adolesan dönemde a盤a ç›kt›¤› bilinir. DEHB’nin pek çok belirtisi mental rötardasyon ve di¤er geliflimsel bozukluklarda örne¤in otistik çocuklarda da görülebilir. Ayr›ca, bu belirtiler pek çok nörolojik ve genetik hastal›kta da ciddi sorun oluflturur.2 DEHB’si olan çocuklar klinik tabloda belirgin ögeler aç›s›ndan heterojen olup, komorbidite s›kt›r.12 Alt tipleri Yaln›z dikkat eksikli¤inin oldu¤u durumda (“ADD” olarak bilinir) çocuklar biliflsel olarak yavafl, bofllu¤a dalm›fl gibi gözükür, karmafl›k bir zihin yap›s› sergilerler ve etraflar›nda olan olaylara karfl› dikkatsizdirler. Ö¤retmenler bu çocuklar› yavafl, uykulu, anksiyeteli ve içe dönük olarak tan›mlarlar. Akademik baflar›s›zl›k ve uyum sorunu vard›r. fiaflk›nlaflma, siste kaybolmuflluk, rüyalara dalma, düflüncelere dalm›fll›k, apati, motive olmama. hali görülür. Bu tipin çok farkl› bir mekanizma ve etiyoloji ile a盤a ç›km›fl olmas› muhtemeldir.1-3 Etiyoloji DEHB’nin pek çok nedeni vard›r. Etiyolojide, genetik, diyet (g›dalar, annenin alkol ve sigara kullanmas› vs), kurflun düzeyleri, beyin hasar›, psikososyal etkenler veya ço¤ul etiyoloji yer al›r. Frajil X, fetal alkol sendromu, tiroid bozuklu¤u ve çok düflük do¤um a¤›rl›¤› olan çocuklarda DEHB belirtileri çok belirgin olarak görülür. Ay›r›c› tan›da çocuk suistimali veya ihmali, nörotoksinler, enfeksiyonlar, in utero ilaçlara maruz kalma, mental rötardasyon da yer al›r.2,5,6,13 Pek çok araflt›rma, DEHB’nin genetik kaynakl›, multijenik bir bozukluk oldu¤unu düflündürmektedir. DEHB’li çocuklar›n kardeflleri hastal›¤a yakalanma aç›s›ndan 5-7 kez daha fazla risk alt›ndad›r. DEHB’li bir kiflinin çocu¤unun benzer sorunlar› yaflama olas›l›¤› %50’dir. Tek yumurta ikizlerinde konkordans oran› %55-92 aras›ndad›r.5,14,15 Daha çok dopamin sentezi ile ilgili genler sorumlu tutulmaktad›r. Özellikle dopamin reseptör ve transporterleri sorumlu tutulur. Bu genler prefrontal korteks ve bazal ganglionlarda etkindir.16 DEHB’de Nöroanatomi DEHB’de nöroanatomik aç›dan sorumlu tutulan de¤iflik yap›lar, sa¤ striatofrontal devre içinde de¤erlendirilmifltir.17 Bu hastal›kta görüntüleme yöntemleriyle belli bir patoloji saptanan bafll›ca yap›lar, prefrontal lob, serebellum ve kaudat çekirdek olmufltur. DEHB’li çocuklarda kortikal sulkus genifllemifl, korpus kallozum, talamus, hipotalamus, RAS sa¤ prefrontal korteks, sa¤ kaudat nukleus ve globus pallidus normallere göre anlaml› olarak daha küçük bulunmufltur.18,19 Ayr›ca serebellumun vermis bölgesi de küçük bulunmufltur.20 DEHB ile frontal lob disfonkisyonu aras›nda benzerlikler dikkati çekmifltir; özellikle inferior prefrontal lezyonu olan hastalarda taklit davran›fl›, kullanma davran›fl›, anormal itki kontrolü, motor etkinlik ve dikkat aral›¤› sorunlar› gibi DEHB’de görülen belirtilere rastlanmas›,2,17 bu bölgeye yönelik görüntüleme çal›flmalar›na kuramsal bir temel sa¤lamaktad›r. Muayene ve de¤erlendirme Anamnezde okulda karfl›laflt›¤› zorluklar›n tipi, ne zaman bafllad›¤›, ev ödevlerini yapmak için ne kadar süre harcad›¤›, yard›m al›p almad›¤› ve ek sorunlar›n araflt›r›lmas› gerekir. Bu tip çocuklar› de¤erlendirmek için ana-baba ve ö¤retmenlere uygulanan standart soru çizelgeleri (SNAP IV, Yale Children’s Inventory) vard›r.1,21 Ayr›nt›l› nörolojik muayene yap›ld›¤›nda s›kl›kla silik nörolojik disfonksiyon belirtileri (soft signs) ve seyrek olmayarak ince motor koordinasyon defisitleri saptan›r.2,8. Türkiye Aile Hekimli¤i Dergisi Turkish Journal of Family Practice Cilt 4 Say› 1-4 2000. 7.

(4) Tetkik Rutin de¤erlendirmede görüntüleme yöntemleri bilgi vermez. Yukar›da sözü edilen bulgular araflt›rmaya yönelik özel protokol uygulanan çekimlerde elde edilir. Araflt›rma yöntemleri içinde uygulanmas› zor ve çok pahal› olan PET’de (pozitron emisyon tomografisi) premotor alan ve superior frontal girusta azalm›fl glukoz metabolizmas› saptanm›flt›r. Fonksiyonel manyetik rezonans umut vericidir. Elektroansefalografide (EEG)’de bu çocuklar›n %15-40’›nda yavafllama tarz›nda EEG anormallikleri gösterilmifltir, bu da geliflimsel bir gecikme ile iliflkili bulunmufltur.5,8 Genelde nörolojik-genetik ek bir bulgu olmad›kça ayr›nt›l› bir tetkik yap›lmas›na gerek yoktur. ADDH’nin ay›r›c› tan›s› Hiperaktivite, dikkat sorunlar›, huzursuzluk, akatizi, fluur bulan›kl›¤› ve uyku hali yaratan bir çok nörolojik ve sistemik hastal›k vard›r.1,2,5,6,8,22 DEHB ile kar›flabilen ve farkl› prognozlar› olan bu tablolar› ay›rmak gereklidir. Bazen komorbidite olarak DEHB’ye efllik eden ve ay›r›c› tan›da yer alan bafll›ca klinik tablolar Tablo 1’de gösterilmifltir. Tablo 1 DEHB ay›r›c› tan›s›nda yer alan klinik tablolar. Sald›rganl›k (agresivite), anksiyete de klinik tabloda s›kl›kla yer al›r. Bu çocuklar arkadafl iliflkilerinde sorunlar (arkadafllar› taraf›ndan red gibi) yaflar. Bunun nedenleri aras›nda toplumsal yeti defisitleri, karfl› gelme davran›fl›, inatç›l›k, isteklerin gerçekleflmesi için afl›r› ve s›k israr ve impulsif davran›fllar yer al›r. Duygudurum oynakl›¤›, disfori görülebilir. Azalm›fl bir özgüven duygusu da sürekli bir baflar›s›zl›k ve toplumsal çeliflkilerin kayna¤› olabilir. Akademik baflar›s›zl›k okulda ve ailede sorun yaratabilir. Ödevlerini yapmamas›, kendini vermemesi tembellik olarak etiketlenir. Sorumluluk duygusundan yoksunluk, karfl› koyucu davran›fl ve itaatsizlik olarak yorumlan›r. Belirtilerdeki dalgalanma, yanl›fl olarak çocu¤un bu sorunlar› istemli yapt›¤› izlenimini verir. Bafll›ca komorbid klinik tablolar Tablo 2’de gösterilmifltir. Bazen obsesif kompulsif bozukluk, DEHB ve Gilles de la Tourette sendromu ayn› süreklilik üzerinde yer alan klinik tablolar ele al›n›r; bunun anlam› bu hastal›klar›n ayn› kiflide zaman içinde birbirini takip edebilmesi veya birbiri üzerine eklenmesidir. Tablo 2 DEHB ile ba¤lant›l› komorbid klinik tablolar 1. Karfl› koyucu davran›fl bozuklu¤u (oppositional defiant syndrome) 2. Anksiyete bozuklu¤u. 1. Normal hiperaktivite. 3. Davran›fl bozuklu¤u, antisosyal kiflilik (özellikle düflük sosyo-ekonomik düzey, parental psikopatoloji ve bozuk aile yaflam› riski art›r›r). 2. Normal e¤itim müfredat›nda yüksek zekal› çocuklar. 4. Sald›rganl›k (agresivite). 3. Kaotik, dizorganize ev ortam›ndan gelenler. 5. Ö¤renme bozuklu¤u / Konuflma ve dil bozuklu¤u. 4. Gilles de la Tourette sendromu (GTS). 6. Duygudurum (mood) bozuklu¤u. 5. Yayg›n geliflimsel bozukluklar. 7. Epilepsi. 6. Mental rötardasyon. 8. Gilles de la Tourette sendromu. (DEHB, s›kl›kla Tourette sendromunu önceler).. 7. Duygudurum (mood) bozukluklar›; depresyon, mani primer vijilans bozuklu¤u.. 9. Obsesif kompülsif bozukluk (OKB). 8. Anksiyete bozukluklar› 9. De¤iflik nörolojik genetik ve metabolik bozukluklar (Frajil X sendromu, Klinefelter sendromu, Turner sendromu, hipertiroidizm, fenilketonüri, kurflun zehirlenmesi, intrauterin ve perinatal olaylar, dejeneratif MSS hastal›klar›, epilepsi, AIDS vb.) 10. Ö¤renme bozukluklar› 11. Ekstrapiramidal sistem hastal›klar› 12. Epilepsi 13. Hemispasyal ihmal 14. Motivasyonel kompetisyon (içsel kaynakl› distraktibilite) yetenekli çocuk yeterince uyar›lmaz, ilgilendi¤i baflka fleyler dikkatini da¤›t›r, veya nörotik ö¤renme inhibisyonu) yer al›r. 15. Narkolepsi 16. Uyku deprivasyonu (obstrüktif uyku apne sendromu) 17. Ortabeyin ve sa¤ beyin hasarlar› 18. Hormonal-metabolik hastal›klar. Komorbidite Özellikle antisosyal ve karfl› koyucu davran›m bozuklu¤u %50 oran›nda DEHB ile birlikte görülür.5,6,12,23 8. Genç eriflkin ve yetiflkinlerde ADDH Eriflkin yaflta motor aktivite sebat edebilir. Bafllad›klar› iflleri bitirmezler. Sosyal dinlememe söz konusudur ve ilgilerini çekmeyen bir durumda dikkatleri çok çabuk da¤›l›r. Patlay›c› davran›flla a盤a ç›kan impulsivite söz konusudur. S›k ifl de¤ifltirirler ve ifl sorunlar› vard›r. Planlama yapamazlar, öncelik tayin edemezler. Ayn› anda pek çok iflle ilgilenemezler. Afektif labilite görülür. Bozuk kifliler aras› iliflki vard›r. Stres entolerans› vard›r. Otomobil kazalar›na s›k neden olurlar. Eriflkin DEHB’lerin %27’si alkolik, %23-45’si genç eriflkin dönemde adli olaylara kar›flm›fl olur ve eriflkin dönemde antisosyal kiflilik görülür. DEHB’li genç yetiflkinlerin %75’inde kiflileraras› iliflkiler sorunu, depresyon, güven duygusunda azalma söz konusu olur. DEHB’de etiyoloji temelde genetik olsa da, ikincil sorunlar ve prognoz çevresel faktörlerle ilgili oldu¤u ve bu sorunlar›n e¤itim ve davran›flsal tekniklerle manipülasyonu daha kolay oldu¤u için iyi tan›nmalar› gerekir.23 Korkmaz B. Dikkat Eksikli¤i - Hiperaktivite Bozuklu¤u ve Tedavisi.

(5) Prognoz Hiperaktivite yaflla birlikte azalmakla birlikte yukar›da söz edildi¤i gibi dikkatsizlik ve dürtü denetim sorunlar› kal›c› olabilmektedir. Belirtilerin 12 yafl›ndan önce kaybolma olas›l›¤› seyrek olup, genellikle 12-20 yafllar›nda kaybolabilir. Adolesan dönemde olgular›n %30’u semptomlar›ndan kurtulabilir. Bafllang›çta sald›rgan ve karfl› koyucu davran›fl› olanlar suç ve davran›fl bozuklu¤una gidebilir, bunlar da tüm olgular›n %30’unu oluflturur. Hastal›¤›n kronikleflip geliflimle belirtilerin de¤iflti¤i bir grup ise %40’› oluflturur, %30 kadar› yüksek okulu bitiremez. 1/3’ü ise sorunlar›na devam eder ve sosyopati için risk tafl›rlar. DEHB’den kaynaklanan sorunlar kiflileraras› iliflkilerde devam eder, bu hastalar benzer sorunu olan kiflileri bulurlar, çete oluflturmaya ve suç ifllemeye yönelik e¤ilimleri vard›r. ‹laç ve madde ba¤›ml›s› haline gelebilirler, antisosyal kiflilik, okul bitirememe gibi sorunlar yaflan›r. Duygu durum bozukluklar› ve depresyon görülür. Okula gidemedikleri için zekalar› geriler. Hiperaktivitenin duruma özgü olmay›p yayg›n oldu¤u formlar›nda komorbidite s›k, prognoz kötüdür. Prognozu etkileyen bafll›ca etkenler, sosyoekonomik düzey, aile bireylerinin ruh sa¤l›¤› (depresyon) (ailesel psikopatolojinin derecesi), aile içi iliflkilerin bozuklu¤u, IQ, sald›rganl›¤›n derecesi ve duygusal dengesizlik, düflük frustrasyon tolerans›, karfl› koyucu davran›fl sorunlar›n›n varl›¤›d›r.2,5,6,12. Tedavi ADHD’de nörologun bafll›ca ifllevi, etiyolojiyi ayd›nlatmak, DEHB’ye neden olan genetik, prenatal-perinatal-postnatal serebral disfonksiyon nedenlerini aramak, varsa entoksikasyon ve ilaçlar›n rolünü araflt›rmak, fizik ve nörolojik muayene ve de¤erlendirme ile minör nörolojik disfonksiyonu a盤a ç›kartmak fleklindedir. DEHB’nin kesin tedavisi yoktur, ancak belirtilere yönelik tedavi uygulanabilir ve bu tedavi de özellikle sa¤l›kl› bir psikolojik ve akademik geliflim için büyük önem tafl›r. Farmakolojik tedavi d›fl›nda de¤iflik tedavi flekilleri vard›r. Bunlar aras›nda vestibüler uyar›, koflma, “biofeedback” ve rölaksasyon, diyet (baz› aditiflerin ç›kar›lmas›) yüksek doz vitamin, geleneksel psikoterapi, oyun terapisi davran›fl terapisi (laboratuvar ortam›), ebeveyn tedavisi, s›n›f terapisi, kognitif terapiler yer al›r.5. DEHB’de Biyokimya ve Farmakolojik Tedavi Farmakolojik tedavide bafll›ca stimülanlar yer al›r. Bunlar içinde metilfenidat (MFD) (ticari ad›, Ritalin), Damfetamin (Dexedrin), Pemolin (ABD’de preparat ad› Cylert, Avrupa’da preparat ad› Tradon) yer al›r. ABD’de kombine amfetamin Adderal ismiyle tan›n›r. Bu ilaçlarla özellikle dikkatin sürdürülmesinde, dürtü(itki) kontrolü ve görevle-ilintisiz etkinlikte düzelmeler görülür. Uyar›c›lar (stimülanlar) içinde bir tek Ritalin Türkiye’de mev-. cuttur ve k›rm›z› reçeteye tabidir. Ritalin en s›k kullan›lan uyar›c› ilaçlardan biri olup 0.5-0.7 mg/kg bafl›na kullan›l›r. Ancak baz› çocuklarda etkili olmaz(%5) ve ifltah kayb›, uyku bozuklu¤u ve disfori yapabilir. ‹lac›n akflamüstü (saat 6’dan sonra) kullan›lmas› halinde uykusuzluk yapabilir. Çocu¤un yafl›n›n küçük olmas›, belirgin dikkatsizlik, normal veya normale yak›n zeka ve düflük anksiyete ilaca iyi yan›t için geçerli ölçüler olur. MFD nöbet efli¤ini düflürebilir ve epilepsili çocuklarda nöbet say›s›n› art›rabilir; bu nedenle özellikle nöbet kontrolü güç sa¤lanan çocuklarda MFD uygulamaktan kaç›nmal›d›r. EEG bozuklu¤u olanlarda veya tam nöbet kontrolü sa¤lanm›fl çocuklarda MFD uygularken yak›n takip yararl› olur.24 MFD’nin bafll›ca yan etkileri ifltahs›zl›k ve kilo kayb›d›r. Çarp›nt›, sersemlik, bafla¤r›s›, disfori, korku hissi ve vazomotor bozukluklar olabilir. Sistolik kan bas›nc›nda hafif yükselme, artm›fl a¤lama iste¤i, kalp ritminde art›fl ve motor tikler olabilir. Davran›flsal bir bozulma ilac›n verilmedi¤i akflam saatlerinde a盤a ç›kabilir. Irritabilite, gevezelik, eksitabilite, motor hiperaktivite olur. Büyüme ve geliflme sorunu olmakla birlikte boy k›sal›¤› genelde sorun olmaz. Pemolin (Cylert, Tradon) daha uzun sürede ve yavafl etkir; ancak günde tek doz kullan›lma avantaj› vard›r. Adolesanlarda kullan›m› uygundur. Uykusuzluk yapabilir ve karaci¤ere toksik etkisi vard›r. En az 6 ayda bir karaci¤er fonksiyon testleri yap›lmal›d›r. 3 yafl›ndan küçüklerde Dexedrine elixir kullan›m› uygundur.25,26 Amfetaminlerin ba¤›ml›l›k ve ileri yaflta kötü kullan›m riski daha yüksektir. Dekstroamfetamin ve metilfenidatin sempatikomimetik etkisinden dolay› kötüye kullan›mlar ortaya ç›km›flt›r. Bu nedenle Pemolin hariç psikostimülanlar k›rm›z› reçete ile yaz›lmaktad›r. Stimülanlar›n etki mekanizmas› Dopamin reseptörleri belli nöronlar›n üzerinde durur ve dopamin bu nöronlara mesaj›n› reseptörlere ba¤lanarak iletir. Nörotransmitterleri salg›layan dopamin transporterleri nöronlardan sal›n›r ve kullan›lmayan dopamini geri emerek tekrar kullan›ma haz›r ederler. Dopamin reseptör genindeki mutasyonlar reseptörleri dopamine daha az duyarl› hale getirebilir. Tersine, baflka mutasyonlar da yandaki bir nörondaki dopamin reseptörüne daha ba¤lanmadan salg›lanan dopamini kullanabilir ve stimülan ilaçlar bu transporterleri inhibe ederek dopaminin kullan›m süresini uzat›rlar.15,27 Antidepresanlar aras›nda imipamin (Tofranil), desipramin, nortriptilin, fluoksetin ve bupropion yer al›r. Bunlar özellikle artm›fl vijilans, uzam›fl dikkat ve azalm›fl impülsivite sa¤lamada etkilidir. Kullan›lan ilaçlar aras›nda nöroleptikler (melleril, klorpromazin, haloperidol), antihistaminikler (atarax, benadryl), beta blokerler (propranolol), alfa adrenerjik agonistler (klonidin, guanfasin), lityum, antiepileptikler (karbamazepin, valproat) yer al›r.25-27. Türkiye Aile Hekimli¤i Dergisi Turkish Journal of Family Practice Cilt 4 Say› 1-4 2000. 9.

(6) Kaynaklar 1.. Shaywitz BA, Shaywitz SE. Learning disabilities and attentional disorders. Pediatric Neurology, Principles and Practice’de. Ed. Swaiman, KF. 2. bask›. St Louis, CV. Mosby 1994; 1119-39.. 2.. Yitzchak F. Attention deficit hyperactivity disorder. Pediatric Behavioral Neurology’de. Ed. Yitzchak F. Bocak Raton, CRC Press. 1996; 179-203.. 3.. APA, Attention Deficit/Hyperactivity Disorder. DSM-I, 4th edition, Washington DC., 1994; 78-85.. 4.. Dünya Sa¤l›k Örgütü. ICD-10. Ruhsal ve davran›flsal bozukluklar s›n›fland›rmas›, Pfizer Yay›nlar›, 1992; 246-52.. 5.. Taylor E. Syndromes of attention deficit defect and overactivity. Child and Adolescend Psychiatry’de. Ed. Rutter M, Taylor E, Hersov L. 3. bask›. Oxford, Blackwell Science 1995; 880-900.. 6.. Weiss G. Attention deficit hyperactivity disorder. Child and Adolescent Psychiatry’de. Ed. Lewis M. 2. bask›. Baltimore, Williams and Wilkins 1996; 544-64.. 7.. Greenhill LL. Attention deficit hyperactivity disorder in children. Psychiatric Disorders in Children and Adult’da Ed. Garfinkel B.D. Carlson G, Weller E. Philadelphia, Saunders Company, 1990, 149-83.. 8.. Sandberg S. Hyperkinetic or attention deficit disorder. British J of Psychiatry1996; 169: 10-17.. 9.. Schacher R, Tamock R, Marriott M ve ark. Deficient inhibitory control in attention deficit hyperactivity disorder. J Abnorm Child Psychol 1995; 23(4): 411-37.. 10. Szatmari P, Offord DR, Boyle MH. Ontario Child Health Study: Prevalence of attention deficit disorder with hyperactivity. J Child Psycol Psychiatry 1989; 30: 219-30. 11. Wender PH. Attention deficit hyperactivity disorder in adolescents and adults. Psychiatric disorders in children and adult’da. Ed. Garfinkel BD, Carlson G, Weller E. Philadelphia, Saunders Company 1990; 183-93. 12. Ialonda J. Turgay A, Hudson J. Attention-deficit hyperactivity disorder: subtypes and comorbid disruptive behavior disorders in a child and adolescent mental health clinic. Can J Psychiatry 1998; 43: 623-28. 13. Bak›ro¤lu M, Aslan Y, Gedik Y ve ark. Relationships between serum free fatty acids and zinc, and attention deficit hyperactivity disorder: a research note. J Child Psychol Psychiatry 1996; 37(2): 225-7. 14. Milberger S, Farane SV, Biederm J ve ark. New phenotype definition of attention deficit hyperactivity disorder in relatives for genetic analyses. Am J Med Genetics 1996; 67; 369-77.. 15. Cook EH, Jr Stein MA, Krasowski MD ve ark. Association of attention deficit disorder and the dopamine transporter gene. Am J Human Genet 1995; 56(4): 993-8. 16. Swanson J, Castellanosu FX, Murias M ve ark. Cognitive neuroscience of attention deficit hyperactivity disorder. Cur Opin Neurobiol 1998; 8(2): 263-71. 17. Casey BJ. castellanos FX, Giedd JN ve ark. Implication of right frontostriatal circuitry in response inhibiton and attention-deficit hyperactivity disorder. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 1997; 36: 374-83. 18. Giedd NJ, Castellanosu FJ, Casey BJ ve ark. Quantitative morphology of the corpus callosum in attention deficit hyperactive disorder. Am J Psychiatry 1994; 151(5): 665-9. 19. Castellanos Fj, Giedd JN, Jacobsen LK ve ark. Quantitative morphology of the corpus callosum in attention deficit hyperactive disorder. Am J Psychiatry 1994; 151: 1791-6. 20. Berquin PC, Giedd JN, Eckburg P ve ark. Cerebellum in attention-deficit hyperactivity disorder: a morphometric MRI study. Neurology 1998; 50(4): 1087-93. 21. Swanson J. School based assessments and interventions for ADD students. Irvine, CA, KC Publishing, 1992. 22. Weinberg WA, Harper CR, Schrautnagel CD ve ark. Attention deficit hyperactivity disorder; a disease or a symptom complex? J Pediatr 1997; 130: 665-9. 23. Werry JS, Reeves JC, Elkeind GS. Attention deficit, conduct, oppositional, and anxiety disorder in children. I. A review of research on differentiating characteristics. J Am Acad Child Adolesc Psychiatry 1987; 26: 133-9. 24. Gross Tsur V, Manor O, van der Meere J, Joseph A, Shalev RS. Epilepsy and attention deficit hyperactivity disorder: Is methylphenidate safe and effective? J Pediatr 1997; 130(4): 670-4. 25. Taylor E. Physical treatments. Child and Adolescent Psychiatry’de. Ed. Rutter M, Taylor E, Hersov L. 3. bask›. Oxford Blackwell Science 1995; 880-900. 26. Wayne HG. Principles of psychopharmatherapy and specific drug treatments. Child and Adolescent Psychiatry’de. Ed. Lewis M. 2. bask›. Baltimore. Williams and Wilkins 1996; 772-802. 27. Findling RI, Dogin JW. Psychopharmacology of ADHD: children and adolescents. J Clin Psychiatry 1998; 59(17): 42-9.. Gelifl tarihi: 05. 05. 1998 Kabul tarihi: 10. 08. 1998 ‹letiflim adresi: Dr. Bar›fl Korkmaz ‹.Ü. Cerrahpafla T›p Fakültesi Nöroloji Anabilim Dal› K.M.Pafla 34303 ‹STANBUL Tel : (0212) 633 01 76 Faks : (0212) 588 48 00 / 1239. 10. Korkmaz B. Dikkat Eksikli¤i - Hiperaktivite Bozuklu¤u ve Tedavisi.

(7)

Referanslar

Benzer Belgeler

• Konuşma engeli; konuşma sesi üretimindeki bozukluklar (artikülasyon), ses üretimindeki bozukluklar (ses bozuklukları), konuşmanın akışını engelleyen

 Yani DEHB olan çocukların bir kısmında aşırı hareketlilik ve dürtüsellik ile ilgili belirtiler ön plandayken bir2. kısmında dikkatsizlik ile ilgili şikayetler

 Erişkinler ağrısız, yaygın, sıcak, ödemli şişlikler oluşturur.  Şişlikler 3-4 hafta kalır sonra, iner ve kaybolur.  Ligamentler kalınlaşmış, nodüllerin

Çalışmaya alınan tüm çocuklara tedavi öncesi WISC-R, Görsel Anlık Bellek Uzamı (GAB), Bender Gestalt Görsel-Motor A lgı Testi (BGT) ve Stroop Renk Kelim e Testi

DEHB olan çocukların anne sütü alma süreleriyle BGMAT hata puanları arasında korelasyon tespit edilmedi (r=.19;

Sonuç olarak çalışmada depresyon, kardiyovasküler ve nörolojik bozuklukların diyabetli kadınlarda cinsel işlev bo- zukluğuyla ilişkili olduğu, dolayısıyla tüm

Bu çal›flmada, klini¤imizde 1995-1999 y›llar› aras›nda yat›r›larak takip edilen 97 akut viral hepatit B’li hasta, semp- tomlar› ve fizik muayene bulgular› ile hepatit

Anne baba olarak çocuğun olumlu yönlerini ön plana çıkarmanız, küçük şeyler de olsa doğru davranışlarını vurgulayarak cesaretlendirmeniz