• Sonuç bulunamadı

[Sadi Işılay'ın hayatı]

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "[Sadi Işılay'ın hayatı]"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SADİ IŞILAY — Yukarıdaki resimde «her şeyim» dediği kemaniyle, altta solda İnci Atalay'la, sağda ise çok sevdiği mikrofonun önünde görülüyor.

M

ISIR, Yunanistan, Suriye, Irak hattâ Fransa’da musikimizi temsil etmiş ve şöhret yapmış, elli senedir yılmadan yorulmadan musikimize hizmet etmiş bir ke­ man üstadı: Sadi Işılay.

Aynı zamanda bestekâr olan değerli kema­ nimiz, asil ifade ve klâsik eserlerimizin icra­ sında gösterdiği muvaffakiyetle arkadaşları arasında olduğu kadar halk arasında da hak­ lı bir şöhret yapmıştır.

Mehmet A k if merhum, Sadi Işılay’ı ne güzel anlatıyor:

Bütün eşya Hüdayı zikreden bir sırrı hikmettir Kemanın bigüman Allahtı ekberden

ibarettir Hulusumla seni tes’id edersem çok mudur Sadi? Tecelli eyleyen kudret elinde başka

halettir. Birkaç sene önce geçirdiği bir rahatsızlık­ la arkadaşlarını ve hayranlarını bir hayli korkutan kıymetli kemanimize uzun ve sıh­ hatli bir ömür dilerim.

Hayatı:

«1898 yılında İstanbul’da Lâleli semtinde doğmuşum. Babam Lâleli’de ‘ Lâleli Baba’ tür­ besinin karşısında devrin meşhur kıraatha­ nesini tutar ve kıraathanenin büyük bir kıs­ mını da ‘ Lütfü Paşalılar’ ismi altında, husu­ si bir musiki teşekkülü halinde kullanırdı. Bu Lütfü Paşalılar, musiki topluluğuna Udi Şekerci Cemil, Darülâceze muhasebecisi Ha­

fız İsmail, kemani Tatyos, Şevki Bey, ka­ nuni Şemsi Bey ve bu çapta musiki üstatla­ rı gelirler ve meşkederlerken, ben de 7-8 yaş­ larında bir çocuk olarak onların aralarına ka­ rışır ve bu büyük sanatkârları hayran hay­ ran dinler sonsuz bir zevk duyardım. Mu­ sikiye olan merak ve iştiyakımı onlar da keş­ fetmiş olacaklar ki bana bir keman hediye etmek suretiyle teşvik vazifelerini yapmış ol­ dular.

12 yaşıma gelince merhum Muallim İsma­ il Hakkı Beyin Koskada’ki ‘ Musiki-i Osma- ni’ cemiyetine devama başladım. Buradaki sanatkârlar arasında göstermiş olduğum mu­ vaffakiyet büyük bir alâka topladı. Günün en çok sevilen ve okunan ‘ Şehbal’ mecmua­ sında muhtelif resimlerim intişar etmek su­ retiyle umumî efkâra da tanındım.

Meşrutiyetin ilânından sonra, Sultan Re­ şat’ın Selânik seyahatine ‘ Musiki-i Osmani’ cemiyeti de iştirak etmişti. Bü cemiyetin ic- rakârları arasına ben de katıldım ve Selânik’ de verilen konserde yaptığım taksimin alkış­ larını asla unutamam. Bu suretle 1911 sene­ sinde ilk defa sahneye çıkmış oluyordum.

Musiki tahsili ile beraber, ‘ Gülşen-i Maa­ rif Mektebi’ ve ‘ Vefa’ idadisinde tahsilimi ik­ male çalışırken, Aksaray yangını ve Birinci Cihan Harbinden dolayı Kadıköy’e taşınmak mecburiyetinde kaldık. Bu hâdiseler bana Şehzade Ziyaattin Efendinin köşkünde hafta­ da üç gün yapılmakta olan musiki çalışma­ larına devam etmek fırsatını verdi. Ayrıca Tanburi Cemil Beyden tavır ve musiki ifa­ desi, Hoca Ziya Beyden de 18 fasıl geçmek suretiyle terakki yolunu bulmuştum.

Büyük zaferden sonra dört sene müddetle İzmir’de muhtelif mekteplerde musiki öğret­ menliğinde bulundum. Müteakiben Fransa’ya giderek üç sene kaldım ve plâklara Türk musikisi eserleri doldurdum, şort filmler çe­ virdim, bu filmlerden bir çoğu da Amerika’ ya gönderildi.

Fransa’ya Deniz Kızı Eftalya hanım ve Ha­ fız Sadettin Kaynak merhumla beraber git­ miştik. Orada vermiş olduğumuz konserler­ de elimizden geldiği kadar musikimizi tanıt­ maya çalıştık. Bu seyahatten dönüşte, mer­ hum Reşat Erer’den boşalan Konservatuvar İcra Heyeti ve İlmî Kurul azalığı vazifele­ rinde 17 sene bulundum. İstanbul Radyo’su açıldığı günden beri de yayınlara girmekte­ yim ...»

19

Referanslar

Benzer Belgeler

C, B’nin “biz bu say›lar› bulamayaca¤›z” cümlesinden sonra flu flekilde düflünür: “ B ikimizin de say›lar› bulamayaca¤›ndan emin oldu¤una göre say›lar›n ikisi de

Emel Sayın’ın yanı sıra Türk Sanat Müziği’nin ünlü isimlerinden Muazzez Abacı, Adnan Şenses, Seçil Heper, Mustafa Sağyaşar ve Yılmaz Morgül de Safiye Ayla’yı

Sol vuruşlar, teniste çok zordur; o arkadaşımın beni ye­ neceğini bilirdim; ama benim amacım farklıydı, ben kazanmak için oynamazdım, ben oyunumu geliştirmek

Erkânıharbiye-yi Umumiye’nin emriyle Osmanlı-Rus ilişkileri üzerine yazdığı makalelerden birinde Mısır or­ dusuna da değinerek Kavalalı Mehmed Ali Pa-

— Pırpırı kıyafet var-, • dacı — «Kurban tlseb’in ottan kostümleri ve tramvay beygirleri — Acemi polisleri dört< [döndüren kamçı

Toplum böyle bir anlayış açısından ortaya konur, örneğin savaş yılla­ rının güç ekonomik koşulla­ rının yol açtığı ekmek kıtlı­ ğını konu edinen

Hor şeyi kolay kolay beğen- ıniyen, yahut evvelâ beğenir görünüp de hatır için "fikir değiştiren Haindi Tanpmar, tabii güzel hanımların gru- punda;

Projenin en önemli katk›y› sa¤lad›¤› t›ptaysa, yak›n gelecekte bireylerin baz› hastal›klara yatk›nl›¤› çok önceden sapta- nabilecek, hastalar gen