• Sonuç bulunamadı

Konya ili dış ticaret yapısının analizi (1996 ? 2005 dönemi)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Konya ili dış ticaret yapısının analizi (1996 ? 2005 dönemi)"

Copied!
209
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T. C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

İ

KTİSAT ANA BİLİM DALI

İ

KTİSAT BİLİM DALI

KONYA İLİ DIŞ TİCARET YAPISININ ANALİZİ

(1996 – 2005 DÖNEMİ)

YÜKSEK LİSANS TEZİ

DANIŞMAN

DOÇ. DR. AHMET AY

HAZIRLAYAN

MURAT BİREKUL

054226001006

KONYA 2008

(2)

İ

ÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER

... I

KISALTMALAR

... IV

TABLOLAR LİSTESİ

... V

GRAFİKLER LİSTESİ

... VIII

ÖZET

... X

ABSTRACT

... XI

GİRİŞ

... 1

BİRİNCİ BÖLÜM

TÜRKİYE ve KONYA İLİ DIŞ TİCARET YAPISI

1.1. Dış Ticaret ve Temel Kavramları ... 4

1.2. Türkiye ve Konya İli İhracatı ... 7

1.2.1. Tarımsal Ürünler Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İhracat ... 13

1.2.2. Madencilik Ürünleri Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İhracat ... 17

1.2.3. Sanayi Ürünleri Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İhracat ... 18

1.3. Türkiye ve Konya İli İthalatı ... 20

1.3.1. Tarımsal Ürünler Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İthalat ... 24

1.3.2. Madencilik Ürünleri Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İthalat ... 27

1.3.3. Sanayi Ürünleri Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İthalat ... 29

(3)

1.5. Ülke ve Ülke Grupları İtibariyle Türkiye ve Konya İli Dış Ticareti ... 36

1.5.1 Ülke Grupları İtibariyle Türkiye ve Konya İli Dış Ticareti... 37

1.5.2 Ülkeler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İhracatı ... 47

1.5.3 Ülkeler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İthalatı ... 53

1.6. Ürün Grupları İtibariyle Türkiye ve Konya İli Dış Ticareti ... 58

1.6.1 Ürün Grupları İtibariyle Türkiye ve Konya İli İhracatı ... 58

1.6.2 Ürün Grupları İtibariyle Türkiye ve Konya İli İthalatı ... 63

İ

KİNCİ BÖLÜM

TÜRKİYE VE KONYA İLİ DIŞ TİCARETİNİN ALT SEKTÖRLER İTİBARİYLE

GELİŞİMİ

2.1. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinin Sektörel Yapısı ... 68

2.2. Makina-Ulaşım Araçları Sektörü Dış Ticareti ... 75

2.3. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektörü Dış Ticareti ... 82

2.4. Kimyasallar Sektörü Dış Ticareti ... 86

2.5. Tarımsal Hammadde Sektörü Dış Ticareti ... 93

2.6. Tüketim malları Sektörü Dış Ticareti ... 99

2.7. Demir dışı Metaller Sektörü Dış Ticareti ... 107

2.8. Demir - Çelik Sektörü Dış Ticareti ... 112

2.9. Gıda maddeleri Sektörü Dış Ticareti ... 117

2.10. Yarı Mamuller Sektörü Dış Ticareti ... 128

2.11. Dokumacılık Sektörü Dış Ticareti ... 133

(4)

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

KONYA İLİ DIŞ TİCARETİNİN YAPISAL ANALİZİ

3.1. Konya İli Dış Ticaretinde İhracat’ın İthalat’a Bağımlılığı ... 146

3.2. Dahilde İşleme Rejimi (DİR) Kapsamında Konya İli İhracatı ... 151

3.3. Konya İli Dış Ticaretinde (İhracat - İthalat) / (İhracat + İthalat) Oranı ... 159

3.4. Konya İli Dış Ticaretinde Konsantrasyon ... 164

3.4.1. Mal Grupları İtibariyle Konsantrasyon ... 165

3.4.2. Ülkeler İtibariyle Konsantrasyon ... 169

3.5. Konya İli Dış Ticaretinde Endüstri-İçi Ticaret ... 172

3.5.1.Balassa Endeksi ... 175

3.5.2. Grubel-Lloyd Endeksi ... 178

SONUÇ

... 185

KAYNAKÇA

... 189

(5)

KISALTMALAR

AB : Avrupa Birliği

a.g.e. : Adı Geçen Eser a.g.t. : Adı Geçen Tebliğ

ÇOB : Çevre ve Orman Bakanlığı DİİB : Dahilde İşleme İzin Belgeleri DİR : Dahilde İşleme Rejimi DTÖ : Dünya Ticaret Örgütü EBSO : Ege Bölgesi Sanayi Odası

EİTGL : Grubel-Lloyd Endeksine Göre Endüstri-İçi Ticaret

GLORTALAMA : Ağırlıklı Ortalama Cinsinden Grubel-Lloyd Endeksine Göre Endüstri-İçi

Ticaret

İGEME : İhracatı Geliştirme Merkezi İİBF : İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi IMF : İnternational Monetary Fund İZTO : İzmir Ticaret Odası

KİT : Kamu İktisadi Teşebbüsleri

KOSGEB : Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve Destekleme İdaresi

Başkanlığı

KTO : Konya Ticaret Odası

NATO : North Atlantic Treaty Organization

OECD : Organization for Economic Co-operation and Development SDŞ : Sektörel Dış Ticaret Şirketleri

SITC : Uluslararası Standart Ticaret Sınıflandırması

s.s. : Sayfa Sayısı

TÜBİTAK : Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu TÜİK : Türkiye İstatistik Kurumu

TÜSİAD : Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği TZOB : Türkiye Ziraat Odaları Birliği

(6)

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 1. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaret Verileri

Tablo 2. Ana sektörler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İhracatı

Tablo 3. Türkiye ve Konya İli İhracatının Ana sektörler İtibariyle Dağılımı Tablo 4. Ana sektörler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İthalatı

Tablo 5. Türkiye ve Konya İli İthalatının Ana sektörler İtibariyle Dağılımı Tablo 6. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde AB Ülkelerinin Payı

Tablo 7. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde Komşu Ülkelerin Payı Tablo 8. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde OECD Ülkelerinin Payı Tablo 9. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde G-7 Ülkelerinin Payı

Tablo 10. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde Türki Cumhuriyetlerin Payı Tablo 11. Türkiye İhracatında İlk 10 Ülke (1996 - 2000 Dönemi)

Tablo 12. Türkiye İhracatında İlk 10 Ülke (2001 - 2005 Dönemi) Tablo 13. Konya İli İhracatında İlk 10 Ülke (1996 - 2000 Dönemi) Tablo 14. Konya İli İhracatında İlk 10 Ülke (2001 - 2005 Dönemi) Tablo 15. Türkiye İthalatında İlk 10 Ülke (1996 - 2000 Dönemi) Tablo 16. Türkiye İthalatında İlk 10 Ülke (2001 - 2005 Dönemi) Tablo 17. Konya İli İthalatında İlk 10 Ülke (1996 - 2000 Dönemi) Tablo 18. Konya İli İthalatında İlk 10 Ülke (2001 - 2005 Dönemi) Tablo 19. Türkiye İhracatında İlk 20 Ürün

Tablo 20. Konya İli İhracatında İlk 20 Ürün Tablo 21. Türkiye İthalatında İlk 20 Ürün Tablo 22. Konya İli İthalatında İlk 20 Ürün

Tablo 23. Türkiye Dış Ticaret Yapısı’nın Alt Sektörler İtibariyle Dağılımı (1996-2005 Dönem Toplamı)

Tablo 24. Konya İli Dış Ticaret Yapısı’nın Alt Sektörler İtibariyle Dağılımı (1996-2005 Dönem Toplamı)

Tablo 25. Makina-Ulaşım Araçları Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 26. Makina-Ulaşım Araçları Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 27. Makina-Ulaşım Araçları Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı

(7)

Tablo 28. Makina-Ulaşım Araçları Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 29. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 30. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 31. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 32. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 33. Kimyasallar Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı

Tablo 34. Kimyasallar Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 35. Kimyasallar Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 36. Kimyasallar Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı

Tablo 37. Tarımsal Hammadde Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 38. Tarımsal Hammadde Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 39. Tarımsal Hammadde Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 40. Tarımsal Hammadde Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 41. Tüketim Malları Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 42. Tüketim Malları Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 43. Tüketim Malları Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 44. Tüketim Malları Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 45. Demir Dışı Metaller Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 46. Demir Dışı Metaller Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 47. Demir Dışı Metaller Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 48. Demir Dışı Metaller Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 49. Demir - Çelik Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı

Tablo 50. Demir - Çelik Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 51. Demir - Çelik Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 52. Demir - Çelik Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 53. Gıda Maddeleri Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 54. Gıda Maddeleri Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 55. Gıda Maddeleri Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 56. Gıda Maddeleri Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 57. Yarı Mamuller Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 58. Yarı Mamuller Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı

(8)

Tablo 59. Yarı Mamuller Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 60. Yarı Mamuller Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 61. Dokumacılık Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 62. Dokumacılık Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 63. Dokumacılık Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 64. Dokumacılık Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı Tablo 65. Hazır Giyim Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İhracatı Tablo 66. Hazır Giyim Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İhracatı Tablo 67. Hazır Giyim Sektöründe Yıllara Göre Türkiye İthalatı Tablo 68. Hazır Giyim Sektöründe Yıllara Göre Konya İli İthalatı

Tablo 69. Türkiye ve Konya İli Toplam Dış Ticaretinde İhracatın İthalata Bağımlılığı Tablo 70. Ülke Dış Ticaretinde Ana Sektörler İtibariyle İhracatın İthalatı Bağımlılığı Tablo 71. Konya İli Dış Ticaretinde Ana Sektörler İtibariyle İhracatın İthalatı Bağımlılığı Tablo 72. 1996-2005 Dönemi DİR Kapsamında Türkiye ve Konya İli Dış Ticaret Verileri Tablo 73. Dahilde İşleme Rejimi Kapsamında Türkiye ve Konya İli İhracat’ın İthalata

Bağımlılık Oranları

Tablo 74. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde (İhracat - İthalat) / (İhracat + İthalat) Oranı

Tablo 75. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde Ürün Grupları İtibariyle Konsantrasyon Değerleri

Tablo 76. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde Ülkeler İtibariyle Konsantrasyon Değerleri

Tablo 77. Balassa Endeksi İle Türkiye Endüstri-içi Ticaret Değerleri Tablo 78. Balassa Endeksi İle Konya İli Endüstri-içi Ticaret Değerleri Tablo 79.Grubel-Lloyd Endeksi İle Türkiye Endüstri-içi Ticaret Değerleri Tablo 80. Grubel-Lloyd Endeksi İle Konya İli Endüstri-içi Ticaret Değerleri

Tablo 81. Grubel-Lloyd Endeksi Ağırlıklı Ortalama Yöntemiyle Türkiye Endüstri-içi Ticaret Değerleri

Tablo 82. Grubel-Lloyd Endeksi Ağırlıklı Ortalama Yöntemiyle Konya İli Endüstri-içi Ticaret Değerleri

(9)

GRAFİKLER LİSTESİ

Grafik 1. Ana sektörler İtibariyle Türkiye İhracatı Grafik 2. Ana sektörler İtibariyle Konya İli İhracatı Grafik 3. Ana sektörler İtibariyle Türkiye İthalatı Grafik 4. Ana sektörler İtibariyle Konya İli İthalatı Grafik 5. Yıllara Göre Türkiye Dış Ticaret Verileri Grafik 6. Yıllara Göre Konya İli Dış Ticaret Verileri

Grafik 7. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaret Hacminde Sektörler’in Ağırlığı (1996-2005 Dönemi) Grafik 8. 1996-2005 Dönemi Konya İli Net İhracat (İthalat) Değerleri

Grafik 9. 1996-2005 Dönemi Türkiye-Konya İli İhracat’ın İthalat’ı Karşılama Oranı Grafik 10. Makina-Ulaşım Araçları Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı

Grafik 11. Makina-Ulaşım Araçları Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 12. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 13. Mineral Yakıt ve Yağlar Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 14. Kimyasallar Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı

Grafik 15. Kimyasallar Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı

Grafik 16. Tarımsal Hammadde Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 17. Tarımsal Hammadde Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 18. Tüketim Malları Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 19. Tüketim Malları Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 20. Demir Dışı Metaller Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 21. Demir Dışı Metaller Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 22. Demir – Çelik Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı

Grafik 23. Demir – Çelik Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 24. Gıda Maddeleri Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 25. Gıda Maddeleri Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 26. Yarı Mamuller Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 27. Yarı Mamuller Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı Grafik 28. Dokumacılık Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 29. Dokumacılık Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı

(10)

Grafik 30. Hazır Giyim Sektöründe Türkiye Dış Ticaret Yapısı Grafik 31. Hazır Giyim Sektöründe Konya İli Dış Ticaret Yapısı

Grafik 32. Türkiye ve Konya İli Toplam Dış Ticaretinde İhracatın İthalata Bağımlılığı Grafik 33. Ülke Dış Ticaretinde Ana Sektörler İtibariyle İhracatın İthalatı Bağımlılığı Grafik 34. Konya İli Dış Ticaretinde Ana Sektörler İtibariyle İhracatın İthalatı

Bağımlılığı

Grafik 35. Dahilde İşleme Rejimi Kapsamında Türkiye ve Konya İli İhracat’ın İthalata Bağımlılık Oranları

Grafik 36. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaretinde (İhracat - İthalat) / (İhracat + İthalat) Oranı

Grafik 37. Türkiye Dış Ticaretinde Ürün Grupları İtibariyle Konsantrasyon Grafik 38. Konya İli Dış Ticaretinde Ürün Grupları İtibariyle Konsantrasyon Grafik 39. Türkiye Dış Ticaretinde Ülkeler İtibariyle Konsantrasyon

Grafik 40. Konya İli Dış Ticaretinde Ülkeler İtibariyle Konsantrasyon

Grafik 41. Balassa Endeksi İle Türkiye ve Konya İli Endüstri-içi Ticaret Değerlerinin Karşılaştırılması

Grafik 42. Grubel-Lloyd Endeksi İle Türkiye ve Konya İli Endüstri-içi Ticaret Değerlerinin Karşılaştırılması

(11)

ÖZET

Türkiye’de 24 Ocak 1980 yılında “İhracata Dayalı Sanayileşme Stratejisi”ne geçilmesi ile birlikte dışa açık piyasa ekonomisi benimsenmiş ve bu durum yıllar itibariyle toplam dış ticaret hacminde genel olarak artışların yaşanmasına neden olmuştur.1999 yılında meydana gelen deprem felaketi ve Şubat 2001 finansal krizi ise, dış ticaretin gelişimini olumsuz yönde etkileyen faktörler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Sektörel ve bölgesel bağımlılık olgularının önem arzettiği dış ticaret de, bu bağımlılık oranlarının minimum seviyeye indirilmesi, ülke ve Konya ili dış ticaretinin belirli sektörlerde ya da ülke gruplarında yaşanabilecek olası bir krizi en az zararla atlatabilmesini sağlama konusunda yardımcı olacaktır.Buna göre, özellikle sektörel anlamda, dışa bağımlı olduğumuz sektörlerde hammadde temininin iç kaynaklardan sağlanması yönünde çalışmaların yapılması ve politikaların bu yönde şekillenmesinin gerekliliği bir kez daha ortaya çıkmaktadır.

Ülke dış ticaretinde genel olarak artan ihracat değerleri ile birlikte özellikle 2000’li yıllarda yüksek oranlı ithalat artışlarının yaşanması, bu dönemde dış ticaret açığında sürekli artışlara neden olmuştur.Konya ilinde ise, 2001 yılı dışında, 30 milyon dolar değerinin altına düşmeyen dış açık değerinin, 2005 yılında 4.79 milyon dolar ile en küçük seviyesine ulaşması, olumlu bir gelişme olarak dikkat çekmektedir.Ayrıca, ihracat da “ürün” üretenler sınıfından “değer” üretenler sınıfına geçilebilmesi, ihracatçı firmaların desteklenmesi, ucuz girdi temini ve sektörel rekabet gücünün artırılması sonucu ihracat değerlerinde yaşanması muhtemel yüksek oranlı artışların, cari işlemler açığı içinde önemli payı olan dış ticaret açığını kabul edilebilir seviyelere getirebileceği gerçeğini göz ardı etmememiz gerekmektedir.

(12)

ABSTRACT

Through the accession of Turkey to “Industrial Strategy on Exporting Policy” in 24 January 1980, embraced the policy of open foreign market economy and this policy has caused generally increases in total foreign trade capacity. The earthquake calamity happened in 1999 and financial crises in February 2001 come into agenda effecting the development of foreign trade as negative factors.

Foreign trade which plays an important role in sectoral and regional dependence facts, decreasing dependence facts into a minimum limit will help to overcome on a potential crisis with minimum loss in the foreign trade of the country and the city of Konya in certain sectors or in groups of the country. According to this, especially in sectoral meaning, in sectors which we are dependent on foreign, working towards obtaining the supplying row materials from internal sources and necessity of forming policies through this way once again comes into reality.

Generally in the foreign trade of the country, with export values especially 2000s occurring high rate import increases, in this period it has caused always increase in foreign trade gap. In the city of Konya, apart from the year of 2001, foreign trade rate which never went back under 30 million dollars, reaching in 2005 at the most low level as 4.79 million dollars which appears that there is a positive development. In addition to that, to be able to pass from a class that is a producer of “product” to a class that is a producer of “value” in exportation, sponsoring export firms, supplying cheap input and with the result of increasing sectoral competition strength, we should not put aside the likely happen high rate increase in export rates, the reality that might bring into an acceptable level the foreign trade gap which has a considerable portion in current transaction gap.

(13)

GİRİŞ

Ülkemizde 1980 yılında “İthal İkamesine Dayalı Sanayileşme Stratejisi” terk edilerek “İhracata Dayalı Sanayileşme Stratejisi” modeline geçilmesiyle, ihracata dayalı büyüme ve Dünya ekonomileri ile entegrasyon hedef olarak belirlenmiştir.Gümrük Birliği Anlaşması’nın yürürlüğe girdiği 1996 yılı sonrasında meydana gelen Global ve Ulusal krizler, deprem felaketi ve bunların sonucunda yaşanan gelişmelerin Ülke ve Konya ili dış ticareti üzerinde dolaylı ya da dolaysız etkilerinin gerçekleşmesi, ihracat ve ithalat rakamlarında yaşanan değişimlerin en büyük nedenleri arasında yer almaktadır.Bu değerlerdeki değişimlerin dış ticaret hacmi ve açığını direk olarak etkilemesi, dış ticaret dengesinin kabul edilebilir değerlere ulaşabilmesi için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini bizlere bir kez daha göstermektedir.

Çalışmamızın amacı; Türkiye ve Konya ili dış ticaret yapısının ana ve alt sektörler ile toplam değerler itibariyle benzer ve farklı yönlerinin karşılaştırmalı analizinin yapılması sonucu, Ülkemizde yaşanan sosyal,siyasi ve iktisadi gelişmelerin Türkiye ve Konya ili dış ticareti üzerindeki etkisinin belirlenmesidir.Bu ana ve alt sektörlerin oluşturulması ise, Dış Ticaret Müsteşarlığı verilerinin “Uluslararası Standart Ticaret Sınıflandırması (SITC)”na göre analiz edilmesi yoluyla gerçekleştirilmiştir.Türkiye ve Konya ili dış ticaret rakamlarının bu şekilde belirlenmesinde farklı kurumların rakamları incelenmekle birlikte, doğru değerlere ulaşılmasında süreklilik arz eden verilerin “Dış ticaret Müsteşarlığı” tarafından verilmesi çalışmamızın bu doğrultuda şekillenmesi ile sonuçlanmaktadır.Ayrıca, gerekli analizlerin yapılmasında tek bir kurumun verilerinin kullanılması, yapılan değerlendirmelerin daha sağlıklı olacağını göstermektedir.Bu çalışma; Ülke dış ticaretinde yaşanan değişimlerin Konya ili üzerinde ne tür bir etki meydana getirdiği ve Konya ili dış ticaret göstergelerinin Ülke değerlerine oranla ne yönde değiştiğinin tespiti sonucu, Konya ilinin Ülke dış ticaretindeki yerinin belirlenmesi nedeniyle önem arz etmektedir.

Bu araştırma, özellikle sektörel anlamda dış ticaret açığının oluşmasında etkisi olan sektörlerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması açısından da önem taşımaktadır.Buna göre dış ticaretde belirli sektörlere yoğunlaşmanın gerçekleşmesi anlamına gelen “Sektörel Bağımlılık” olgusunun en düşük seviyede olması, herhangi bir nedenle kriz ortamına girildiği takdirde bu durumun en az zararla atlatılmasına yardımcı olacaktır.

(14)

Araştırmamızın birinci bölümünde, ilk olarak 1996-2005 dönemi Türkiye ve Konya ili toplam ihracat ve ithalat değerleri ile ana sektörler (Tarımsal Ürünler, Madencilik Ürünleri ve Sanayi Ürünleri) itibariyle Türkiye ve Konya ili ihracat ve ithalat değerleri analiz edilmiş ve bu değerler ışığında meydana gelen dış açık (fazla) yorumlanmıştır.Daha sonra ülkeler ve ürün grupları itibariyle Türkiye ve Konya ili dış ticaret yapısı incelenmiştir.

İkinci bölümde, alt sektörler (Gıda Maddeleri, Tarımsal Hammadde, Mineral Yakıt ve Yağlar, Demir Dışı Metaller, Demir-Çelik, Kimyasallar, Yarı Mamuller, Makina-Ulaşım Araçları, Dokumacılık, Hazır Giyim ve Tüketim Malları) itibariyle 1996-2005 dönem toplam ihracat, ithalat ve net ihracat (ithalat) değerleri incelenmiş ve bu değerlerden yola çıkarak ilgili alt sektörlerin toplam dış ticaret hacmi içindeki payı ile İhracatın ithalatı karşılama oranı belirlenmiştir.

Üçüncü bölümde ise, 1996-2005 döneminde yıllar itibariyle Türkiye ve Konya ili ihracatının ithalata bağımlılık oranı ile (ihracat - ithalat) / (ihracat + ithalat) oranı hesaplanarak yorumlanmıştır.Ardından dahilde işleme rejimi (DİR) kapsamında ihracat değerleri ile ülkeler ve ürün grupları itibariyle Türkiye ve Konya ili Konsantrasyon değerleri analiz edilmiştir.Son olarak Balassa ve Grubel – Lloyd endeksleri yardımıyla Türkiye ve Konya ilinde faaliyet gösteren alt sektörlerin endüstri içi ticaret değerleri ele alınmıştır.

(15)

1. BÖLÜM

TÜRKİYE ve KONYA İLİ DIŞ TİCARET YAPISI

Türkiye ekonomisinde 1980 sonrası, dış ekonomik ilişkiler alanında önemli değişmelerin yaşandığı bir dönem olup, dış ticaret işlemlerinde serbestleşme ve ekonominin dışa açılması bu değişimde önemli rol oynayan etkenler olarak karşımıza çıkmaktadır.Dış ticaretin serbestleşmesi iki açıdan önem arz etmektedir.Bunlardan ilki; ekonominin belirli bir süreç içinde dış rekabete açılması, diğeri ise gelenekselleşmiş sanayi stratejisinden uzaklaşılmasıdır1.Buna göre; 24 Ocak 1980 kararları ile “İthal İkamesine Dayalı Sanayileşme Stratejisi”ni terk ederek “İhracata Dayalı Sanayileşme Stratejisi” modelini benimseyen Türkiye, bu politikanın uygulamaya konulmasıyla birlikte emek-yoğun bir sanayileşme stratejisi belirlemiş ve dünya çapında rekabet gücü olabilecek yerli hammaddeye dayalı sektörlerin desteklenmesini hedeflemiştir.Bu anlamda ihracat ve ithalatın alanında uzman şirketlere verilmesi, ihracat gelirlerimizin arttırılması açısından önem arz etmektedir2.Ülkeleri “İhracata Dayalı Sanayileşme Stratejisi”ne yönelten nedenleri ise şu şekilde sıralayabilmemiz mümkündür.

• İhracat’a yönelik sanayileşme ile birlikte dış piyasalara açılma sonucu sanayi’nin rekabet edilebilirliğinin olması.

• Bu şekilde gerçekleşen bir yapısal değişimin az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için adeta bir itici güç konumuna gelmesi

• Uluslararası para fonu (IMF) ve Dünya Bankası gibi kuruluşların az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin finansal ihtiyaçlarının karşılanmasını, bu politikanın gerçekleşmesi koşuluna bağlamış olması3.

“İhracata Dayalı Sanayileşme Stratejisi” ile uygulamaya konulan dış ticaret politikaları, dış ticaretimizin tekrar yapılanmasını neden olmuş ve ihracatımıza ivme kazandırmıştır.Ülke dış ticaretinde iç talebin düşük kalması imalat sanayi üretimini ihracata yöneltirken, İhracat ile birlikte ithalatımızın da artış göstermesi sanayimizde belli oranda bir canlanmanın gerçekleşeceğinin sinyallerini vermektedir4.Bu anlamda ihracata yapılan devlet desteklerinin;

1 http://www.noktavirgul.com/ekonomi/dis-ticaret.html, erişim tarihi:14.02.2008

2 GEDİZ, Burcu; YALÇINKAYA, M. Hakan (2004); “Türkiye’de İhracat Projeksiyonu”, Celal Bayar Üniversitesi İİBF Dergisi, Cilt:11, Sayı:1, s.s. 35-56

3 AY, Ahmet (2007); Türkiye'de Dış Ticaret ve Kur Politikaları Uygulamaları, Çizgi Kitapevi, Konya,

s.s. 14-15

(16)

işletmelerin ürün kalite ve standartlarını artırıcı, ürün geliştirme taleplerini karşılayıcı, istihdamı özendirici ve girdi maliyetlerini azaltıcı nitelikte olması gerekmektedir.Devletin ihracata yönelik yardımlarını artırması ile birlikte, faiz oranlarını düşürmesi ve bu yardımlardaki bürokrasiyi azaltması; ülkeye döviz girişini kolaylaştıracak ve böylece birey-toplum refahının sağlanması açısından önemli bir adım atılmış olacaktır5. Ayrıca, Türkiye’nin dünya ekonomileri arasında da ön sıralarda yer alabilmesi için “ulaşım ve haberleşme alt yapısının geliştirilmesi, makro ekonomik istikrarın sağlanması ve bunları takip eden yatırım ortamının iyileştirilmesi çalışmalarının tamamlanması” konularında da gerekli duyarlılığı göstermesi doğru olacaktır6.

1.1. Dış Ticaret ve Temel Kavramları

Dış ticaret; geniş anlamıyla uluslararası mal ve hizmet alışverişi demek olup, genellikle mal ihracat ve ithalatı yerine kullanılmaktadır7.Ülkelerin dış ticarete başvurma nedenlerini; belirli malların kimi ülkelerde hiç üretilememesi, bu ürünlerde yerli üretimin ihtiyaçları karşılamaya yeterli olmayışı ya da bu mallarda arz fazlalığının oluşması şeklinde sıralayabiliriz8.Dış ticaret’in sağlayacağı faydaları; üretim ve kaynak açığını karşılama, iç ekonomideki ürün fazlasına çıkış (pazar) sağlama, geniş bir piyasa hacmi, rekabet, iç piyasa talebini geliştirme ve ekonomik dinamizm olarak sıralayabilmemiz mümkündür9.Dış ticaret işlemlerinde karşılaşılan riskler ise; malın teslim ve belgeleme aşamalarından doğan ticari riskler, malın kendi özelliklerinden kaynaklanan riskler, dış ticaretin gerçekleştiği ülke kaynaklı politik riskler ile enflasyon, faiz oranı ve kur gibi mali riskler şeklinde karşımıza çıkmaktadır.İşletmelerin bu riskleri iyi yönetememesi halinde, bunların dışında daha birçok olumsuz riskle karşılaşılabileceği açıkça görülmektedir10.

Dışsatım da denilen İhracat, “tamamen ya da kısmen ulusal ekonomi tarafından üretilmiş olan malların gümrük kapısından fiili çıkış yapılmak suretiyle genellikle bir bedel karşılığında yurtdışına satılma işlemi”dir11.Bir diğer tanımla; İhracat, bir malın veya değerin ihracat ve

5

ÇELİK, Fatih (2002); “İhracata Yönelik Devlet Yardımlarının Karaman Gıda Sektörü Üzerinde Bir

Değerlendirmesi”, Dış Ticaret Dergisi, Sayı:24, s.s. 1-17

6

http://www.aso.org.tr/html/TUR/asomedya/mayis2003/buyutecmayis2003.html, erişim tarihi:16.03.2007

7 http://www.tuik.gov.tr/PreHaberBultenleri.do?id=171&tb_id=25, erişim tarihi:17.02.2007

8 ERBAĞCI, Burcu (2005); Dış Ticaret Yapan İşletmelerde Kur Riski Yönetimi ve Gaziantep Sanayi İşletmelerinde Uygulama, Gaziantep, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, s.s. 5

9 SEYİDOĞLU, Halil (2003); Uluslararası İktisat, Güzem Can Yayınları, İstanbul, s.s. 112-114 10 ERBAĞCI, a.g.e., s.s. 21-25

(17)

gümrük mevzuatı çerçevesinde fiili ihracatının yapılması, bedelinin (bedelsiz ihracat hariç) ise Kambiyo Mevzuatına göre yurt içine getirilmesidir12. “İhraç edeceği mala göre ilgili ihracatçı birliğine üye olan, gerçek usulde vergiye tabii (tek vergi numarası sahibi) gerçek ve tüzel kişi tacirler, Esnaf ve Sanatkar Odalarına kayıtlı olup üretim faaliyetiyle iştigal eden esnaf ve sanatkar ile joint venture (yabancı ortaklı şirket) ve konsorsiyumlara ise ihracatçı” denir”13. İhracattaki temel sorunları; başta yoğun bürokrasi olmak üzere, sektördeki yüksek rekabet, üretilen mallara pazar bulma sorunu ve ihracatın finansmanı olarak sıralayabiliriz.Bu anlamda; ihracata yönelik devlet yardımlarının artırılması ve faiz oranlarını düşürülmesi, Ülke ihracatının artmasına katkı sağlayacaktır.İhracatçıların bu şekilde desteklenerek dövizlerin ülkeye girişinin kolaylaştırılması, ülke insanını refahı açısından da önem arz etmektedir14.Günümüzde sektörel bağımlılık ve bölgesel bağımlılık şeklinde ayırım yapılan ihracatımızda karşılaşılan problemlerin çözümlenebilmesi için; hedef ülke-hedef bölge-hedef ürün politikalarının tespit edilmesi gerekli olup, bu politikaların planlamasında; yatırım, AR-GE, üretim, pazarlama ve tanıtım faaliyetlerinin sistemli bir şekilde düzenlenerek uygulamaya konulması önem arzetmektedir. Ayrıca bu politikalar uygulanırken "alım gücü yüksek, genç nüfuslu ve dinamik pazarlarda nihai üreticiye ulaşmayı sağlayacak" dış pazarlara yönelik politikalara yer verilmesi ve bu politikaların desteklenmesi doğru olacaktır. Bu anlamda; Türkiye’nin ihracatta hangi pazarlara yönelmesi gerektiğinin belirlenmesinde, Ülkemizin coğrafi konumunun sağladığı fırsatlar ile dünya ticaretindeki bölgesel gelişmeler ve trendlerin dikkate alınması gerekmektedir15.

Dışalım olarak da bilinen İthalat ise, “başka ülkelerde üretilmiş malların, ülkedeki alıcılar tarafından satın alınması” olarak tanımlanmaktadır.İhracatın karşıtı olan ithalat, ihracat ile birlikte bir ülkenin dış ticaret dengesini oluşturmaktadır.İthalat; özel ya da tüzel kişiler tarafından gerçekleştirilebildiği gibi, devlet tarafından da doğrudan yapılabilmektedir16.

Tüm dünya pazarlarının birbirine açık olması ve bir bütün haline gelmesi anlamına gelen Globalleşme; kültürel, politik ve ekonomik anlamda birçok ülkeyi etkilemiştir.Globalleşen dünyanın getirdiği şartlar işletmeleri de dış ticarete sevketmekte ve işletmeler için artık ihtiyaç haline gelen dış ticaret, hayatın tüm alanında bizlere eşlik etmektedir.Ancak; dış ticaretin

12 http://www.ekocerceve.com/img/haberler/HRACAT.doc, erişim tarihi:29.03.2008 13

http://www.kobitek.com/makale.php?id=12, erişim tarihi:15.02.2008

14 ÇELİK, a.g.m., s.s. 1-17

15 http://www.aso.org.tr/html/TUR/asomedya/mayis2003/buyutecmayis2003.html, erişim tarihi:16.03.2007 16 http://www.vizyonmarketing.com/nedir.asp?sss_id=2, erişim tarihi:14.11.2007

(18)

getireceği yükümlülük ve karşılaşılabilecek riskler iyi yönetilemediği takdirde, işletmeler için olumlu görünen bu sahne olumsuz bir hale gelebilecektir17.

Çağımızın bilgi teknolojisi çağı olması nedeniyle, uluslararası ticarette rekabet edebilirlik açısından bilgiye sahip olmak ve bu bilgiyi doğru şekilde kullanmak önemli bir unsur haline gelmektedir.Dünyada ticaretin liberalleştirilmesi konusunda yaşanan gelişmelerle birlikte, Türkiye de kendi pazarını dış ticarete açmış ve bu anlamda ilk olarak elektronik ortamda bir pazara giriş veri tabanının oluşturulması zorunlu hale gelmiştir.Böylece, Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda önemli ihraç pazarları seçilecek ve bu pazarlarda karşılaşılabilecek ticari sorunlar kolaylıkla tespit edilebilecektir.Bu aşamada, Dış Ticaret Müsteşarlığı, Ticaret müşavirlikleri ve Dış temsilciliklerimiz veri tabanının oluşturulmasında faydalanabileceğimiz bilgi kaynaklarının önemli bir kısmını oluşturmaktadır.Bu anlamda, firmalara mevcut anlaşmalardan kaynaklanan hakları ve yükümlülükleri duyurulmalı, bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesinde ya da bazı alanların uluslararası kurallarla düzenlenmemiş olmasından kaynaklanan engeller konularında firmalar ile hızlı bir şekilde bilgi akışı sağlanmalıdır18.

Tablo 1. Türkiye ve Konya İli Dış Ticaret Verileri

Y IL L A R TÜRKİYE KONYA İHRACAT İTHALAT DIŞ TİCARET AÇIĞI İHR. İTH. KARŞILAMA

ORANI İHRACAT İTHALAT

DIŞ TİCARET AÇIĞI İHR. İTH. KARŞILAMA ORANI 1996 23,224,465,343 43,626,690,167 -20,402,224,824 53.23% 62,550,498 161,248,205 -98,697,707 38.79% 1997 26,261,071,786 48,558,720,673 -22,297,648,887 54.08% 84,159,029 181,525,662 -97,366,633 46.36% 1998 26,973,951,738 45,921,392,207 -18,947,440,469 58.74% 73,076,751 173,785,680 -100,708,929 42.05% 1999 26,587,224,962 40,671,272,031 -14,084,047,069 65.37% 84,471,318 139,569,268 -55,097,950 60.52% 2000 27,774,906,045 54,502,820,560 -26,727,914,515 50.96% 86,813,137 147,597,296 -60,784,159 58.82% 2001 31,334,216,356 41,399,082,953 -10,064,866,597 75.69% 107,620,546 89,696,887 17,923,659 119.98% 2002 36,059,089,029 51,553,797,329 -15,494,708,300 69.94% 130,222,093 161,449,050 -31,226,957 80.66% 2003 47,252,836,302 69,339,692,058 -22,086,855,756 68.15% 177,898,711 244,923,747 -67,025,036 72.63% 2004 63,167,152,820 97,539,765,968 -34,372,613,148 64.76% 274,509,369 377,736,024 -103,226,655 72.67% 2005 73,472,288,786 116,562,532,073 -43,090,243,287 63.03% 421,622,952 426,414,912 -4,791,960 98.88%

Kaynak : http://www.dtm.gov.tr/ead/M-il-ihr.xls, 30.11.2006, ( Değer : Dolar ) http://www.dtm.gov.tr/ead/M-il-ith.xls, 30.11.2006, ( Değer : Dolar )

17 ERBAĞCI, a.g.e., s.s. 146

(19)

1.2. Türkiye ve Konya İli İhracatı

Yukarıda da belirtildiği gibi içinde yaşadığımız çağın bilgi çağı olduğu gerçeği; bizleri daha farklı alanlarda üretime ve ihracata yöneltmekte, aksi takdirde bizimle aynı ürünleri üreten ve satmak isteyen çok sayıda ülke ile kıyasıya rekabet etme durumunun rekabet gücü yüksek gelişmiş ülkelerin işine yaradığı açıkça görülmektedir.Bu anlamda; Ülkemizin bu durumdan kurtularak gelişme ve kalkınmasında lokomotif görevini yerine getiren ihracat artışını istikrarlı bir şekilde sürdürülebilir kılmak için, “ürün” üretenler sınıfından “değer” üretenler sınıfına geçmesi gerektiğini söyleyebiliriz19.Dış ticaret ve dış ticaret rejimlerinin ülkelerin büyüme politikaları üzerine etkisi, gelişmekte olan ülkelerle ilgili yapılan tartışmalardan en dikkat çekici olanıdır.İhracat kaynaklı büyüme teorileri, genelde ihracatın daha hızlı ve etkin büyümeye kaynaklık ettiğini açıklamakta ve “İhracat yapan sektörlerin ihracat da uzmanlaşarak sahip olduğu teknolojik, yönetimsel ve yaparak öğrenme (learning by doing) kazanımları gibi birikimlerin diğer sektörlere de yayılmasıyla oluşabilecek yayılma etkileri (spillover effects), uzun dönemde sürdürülebilir bir büyümenin kaynağını” oluşturabileceğini belirtmektedirler20. Üretim için gerekli olan ara girdilerini daha çok ithalat yoluyla sağlayan gelişmekte olan ülkelerin döviz konusunda yaşadıkları sorunlara çözüm üreten ve “Ekonomik büyüme” olgusunun vazgeçilmez unsurlarından birisi olan İhracat da, rekabete dayanan serbest ticaret ve serbest ticarete yapılan devlet müdahalesi daima birbiriyle çatışan iki paradigma olarak karşımıza çıkmaktadır21.

Ülkemizde 54 il ihracat faaliyetinde bulunmakta olup, 2005 yılı verilerine göre en çok ihracat yapan ilk 3 il sırasıyla İstanbul, İzmir ve Kocaeli olarak karşımıza çıkmaktadır. İhracatda ilk 4 il toplam ihracatın % 79,4 ‘ünü gerçekleştirmiştir.12 kent 500 milyon doların üstünde ihracat gerçekleştirmiş ve ülke ihracatında % 1 ve üstünde pay alan 11 kent bulunmaktadır.2005 yılında bir önceki yıla göre, İlk 15 il içinde ihracatını oransal olarak en çok artıran kent ise Şırnak olarak karşımıza çıkmaktadır22.

19

ARSLAN, Kahraman (2005); “İhracatımızın Sürdürülebilirlik Boyutu”, Durum Dergisi, Eylül 2005, s.s. 66-72

20

GÜNÇAVDI, Öner; ÇAKMAKLI, Cem (2004); “Türkiye Ekonomisi Dışsatım ve Dışalım Yapısının

Analizi: 1969-2002”, VII. Ulusal Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu Bildirileri, http://www.ekonometridernegi.org/bildiriler/o10s2.pdf, erişim tarihi:01.04.2007, s.s. 2-3

21

ÇELİK, a.g.m., s.s. 1-17 ; GÜNÇAVDI-ÇAKMAKLI, a.g.t., s.s. 2

22 KARAYİĞİT, Ahmet (2006); 2005 Yılında İzmir Ege ve Türkiye Dış Ticareti, İZTO Yayını, İzmir,

(20)

Tablo 2.Ana sektörler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İhracatı Y IL L A R TÜRKİYE KONYA TARIMSAL

ÜRÜNLER MADENCİLİK ÜRÜNLERİ ÜRÜNLERİ SANAYİ İTOPLAM HRACAT

TARIMSAL

ÜRÜNLER MADENCİLİK ÜRÜNLERİ ÜRÜNLERİ SANAYİ İTOPLAM HRACAT

1996 5,575,110,026 790,397,985 16,858,957,332 23,224,465,343 24,932,377 1,245,527 36,372,594 62,550,498 1997 6,280,432,667 803,509,145 19,177,129,974 26,261,071,786 26,127,324 1,783,721 56,247,984 84,159,029 1998 5,896,411,830 860,568,015 20,216,971,893 26,973,951,738 22,257,070 1,372,760 49,446,921 73,076,751 1999 5,234,117,843 900,734,887 20,452,372,232 26,587,224,962 14,131,607 1,100,479 69,239,232 84,471,318 2000 4,787,103,219 985,313,647 22,002,489,179 27,774,906,045 11,300,749 1,970,184 73,542,204 86,813,137 2001 5,254,443,522 1,066,633,972 25,013,138,862 31,334,216,356 17,027,927 2,893,523 87,699,096 107,620,546 2002 4,982,666,196 1,347,261,164 29,729,161,669 36,059,089,029 20,145,853 3,847,285 106,228,955 130,222,093 2003 6,347,693,482 1,834,096,299 39,071,046,521 47,252,836,302 24,992,804 6,955,767 145,950,140 177,898,711 2004 7,833,893,059 2,681,400,722 52,651,859,039 63,167,152,820 48,172,637 10,871,780 215,464,952 274,509,369 2005 9,798,735,694 4,322,511,799 59,351,041,293 73,472,288,786 89,923,271 46,603,371 285,096,310 421,622,952

Kaynak : http://www.dtm.gov.tr/ead/M-il-ihr.xls, 30.11.2006, ( Değer : Dolar )

1997–2000 yılları Türkiye ve Dünya ekonomisinde önemli sıkıntıların yaşandığı bir dönem olmuştur.1997 yılında yaşanan Uzakdoğu Krizinin; ABD ekonomisinin göstermiş olduğu performans ile birlikte dünya ekonomisi üzerinde çok fazla etkisi olmazken, bölge ülkeleri (Vietnam, Tayvan, Çin, Hong-Kong, Filipinler, Tayland, Singapur, Güney Kore, Malezya, Endonezya) başta olmak üzere ülkemizinde içinde bulunduğu gelişmekte olan ülke ekonomilerinin bu krizden büyük çapta ve olumsuz yönde etkilendiği açıkça görülmektedir.Başta tekstil olmak üzere bir çok sektörde ülkemizin en önemli rakibi konumunda bulunan kriz ülkelerinin iç taleplerinde yaşadıkları daralmanın etkilerini aşmak için ulusal paralarını ortalama % 60 civarında devalüe etmek durumunda kalmış olmaları, Ülkemiz rekabet gücünün nispi olarak etkilenmesine neden olmaktadır23.1997 yılında bir önceki yıla göre Ülke ve Konya ili ihracatında sırasıyla % 13.08 ve % 34.55 oranında artışlar yaşanmış, bu artışlarla birlikte ülke ihracatı 26.26 milyar dolar değerine ulaşırken, Konya ili ihracatı da 84.15 milyon dolar seviyelerine kadar yükselmiştir.

Yaşanan krizin bölge ekonomileri üzerindeki etkisinden Türkiye ekonomisi ve ihracatınında doğrudan etkilenmesi, Türkiye’nin dünya piyasalarıyla entegrasyon amacına ulaşmasında önemli aşamalar kaydettiğinin bir göstergesi olmakta ve bu da dünya ile entegrasyon

23 VAROL, G. Müge (2003); “Cumhuriyetin 80. Yılında 1923-2003 Türk Dış Ticaretinin Gelişiminin Kısa Tarihçesi”, DTM İhracat Genel Müdürlüğü, Dış Ticaret Müsteşarlığı Dergisi, Özel Sayı, Ekim 2003, s.s. 1-10 ; KIYAK, Hasan(2005); Türkiye Dış Ticaret Yapısı ve Ortadoğu Ülkeleri ile Dış Ticaret İlişkileri, İstanbul,Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, s.s. 13

(21)

derecesinin arttıkça dünya piyasalarından etkilenme oranının da o derece artacağını göstermektedir.Ancak burada önemli olan Türkiye’nin ekonomisini ve sanayi yapısını sağlam temellere dayandırarak, dünya’nın diğer bölgelerinde yaşanacak herhangi bir krizin ekonomimiz ve ihracatımız üzerindeki olumsuz etkilerinden en az zararla hatta yarar sağlayarak çıkmanın yollarını bulmasıdır24.Kriz sonrasında 1996 yılında ihracatımız içerisinde % 4.38 civarında paya sahip olan bölge ülkelerine yönelik ihracatımız, bu ülkelerin ekonomilerinde kaynaklanan iç talep azalmasına bağlı olarak 1998 yılında % 1.78 ile önemli ölçüde düşüş göstermiştir.Konya ilinde ise 1996 yılında toplam il ihracatı içinde % 0.93 pay sahibi olan kriz ülkelerinde, 1998 yılında bu oranın % 0.31 olarak gerçekleştiğini görmekteyiz.

1998 yılında Uzakdoğu krizinin etkileri Rusya’nın yaşadığı olumsuz ekonomik koşullarla birleşince anılan ülkede ciddi bir ekonomik krizin yaşanmasına yol açmıştır.1997 yılında Rusya’nın Ülkemiz genel ihracatı içerisinde % 7.83’ler seviyesine ulaşmış olan payı ve bu yılda ülke ihracatında Almanya’dan sonraki ikinci büyük pazar konumunda olması krizin ülkemiz ekonomisi açısından önemini de artırmıştır25.Asya’da başlayıp Rusya ile büyüyerek devam eden finansal krizin global bir krize dönüşmesinin temel nedenini ise, “olumsuz beklentiler”in yaygınlaşmasıyla açıklayabilmemiz mümkündür26.Yaşanan bu krizlerinde etkisiyle, 1998 yılı ülke ihracatı bir önceki yıla göre 26.97 milyar dolar ile % 2.71 artış göstererek son 10 yıllık dönemin en küçük ihracat artışını gerçekleştirmiş, aynı yılda Konya ili ihracatı ise % 13.17 oranında bir azalış ile 73.07 milyon dolar seviyelerine kadar gerilemiştir.

1997 yılında Asya ülkelerinde başlayan krizin 1998 yılında Rusya’ya da sıçraması ile birlikte, önemli ihraç pazarlarımızda bir daralma yaşanmış ve 1999 yılı Ağustos ayında gerçekleşerek ülkemizin sanayi merkezlerini de etkileyen deprem olumsuz gidişi körüklemiştir.Bu gelişmelerle birlikte, ihracat gelirlerinde son 10 yıllık dönemde ilk defa azalışın yaşandığı 1999 yılında, ülke ihracatının % 1.43 düşüş göstererek 26.58 milyar dolar değerine kadar gerilediği görülmüştür.Konya ili ihracatı ise, ilgili yılda yaşanan gelişmelerden çok fazla etkilenmemiş ve % 15.59 artış göstererek 84.47 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır27.1999 yılında IMF ile yapılan stand-by anlaşmasının ardından 2000 yılında devreye giren istikrar

24 http://www.dtm.gov.tr/dtmadmin/upload/EAD/KonjokturIzlemeDb/blm41.doc, erişim tarihi:06.01.2008 25 VAROL, a.g.m., s.s. 1-10; KIYAK, a.g.e., s.s. 13

26

EĞİLMEZ, Mahfi; KUMCU, Ercan (2005); Ekonomi Politikası Teori ve Türkiye Uygulaması, Remzi Kitapevi, İstanbul, s.s. 317

27 AKSOY, Bülent; COŞKUN, Mücahit (2004), “Türkiye’nin Yakın Dönem Dış Ticaretindeki Değişmeler”, Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Cilt:24, Sayı:3, s.s. 397-415

(22)

programı ve Türkiye döviz kurunun çapaya bağlanması ile birlikte çıkmaza giren ülke ekonomisinde, yabancı bankaların vadesi gelmemiş kredilerini geri çekmeye başlamasıyla gecelik faizler tavan yapmış ve böylece "Kara Çarşamba" olarak bilinen 22 Kasım 2000 para krizi ortaya çıkmıştır28.

Uluslararası piyasalarda Euro/Dolar paritesinde Euro aleyhine yaşanan gelişmeler, ham petrol fiyatlarında gözlenen yüksek artışın maliyetleri arttırıcı etkisi ve 1999 yılında gerçekleştirilen istikrar programı kapsamında uygulanan kur politikasının TL’yi reel anlamda değerli kılması; ihracatta beklenen artışın gerçekleştirilmesine engel olmuştur.Tüm bu olumsuzluklara rağmen, 2000 yılında Ülke ihracatımız 1999 yılındaki azalışı tersine çevirerek % 4.47'lik artışla 27.77 milyar dolara ulaşırken, Konya ili ihracatı ise 1999 yılına göre % 2.77 oranında bir artış gerçekleştirerek 86.81 milyon dolar değerine yükselmiştir.1999 yılı itibariyle uygulanmaya başlanan istikrar programında 2001 yılı Şubat ayında ortaya çıkan krizle beraber aksaklıklar meydana gelmiş, bankacılık sektöründe yaşanan yapısal sorunların bir türlü çözüme kavuşturulamaması ile birlikte; döviz kurları piyasada serbestçe arz ve talep tarafından belirlenir hale gelmiş, faizler yeniden fırlamış ve borsa’nın hızlı bir düşüş trendine girdiği görülmüştür.Krizi önlemek amacıyla; kurların çapa olarak kullanılmaktan vazgeçilip serbest bırakılarak dalgalı kur uygulamasına geçilmesi, TL’nin yabancı para birimleri karşısında hızla değer kaybetmesine neden olmaktadır29.Ülke dış ticaretinde TL’nin değer kaybetmesi, dövize olan talep de bir artış yaşanmasına neden olmuş ve bu durum ülke ihracatının 2000 yılına oranla % 12.81 artış göstererek 31.33 milyar dolar değerine ulaşması ile sonuçlanmıştır.Aynı dönemde Konya ili ihracatında yaşanan % 23.97 oranındaki artış ile 107.62 milyon dolarlık ihracat değerine ulaşıldığı görülmektedir.

2002 yılı ülkemiz açısından 2001 yılındaki global daralmanın olumsuz etkilerini giderici göreli bir toparlanma yılı olmuştur.İhracatımız, 2002 yılında da 2001 yılındaki başarılı performansını tekrarlamış ve % 15.08 artarak 36.05 milyar dolara ulaşmıştır.Ülke ihracatında yaşanan bu olumlu gelişmeler, Konya ili dış ticareti üzerinde de etkisini göstermiş ve 1998 yılı itibariyle yükselişe geçen Konya ili ihracatının, 2002 yılında da % 21.00 oranı ile artışını sürdürerek 130.22 milyon dolarlık ihracat değeriyle 2003 yılına gelindiği görülmüştür.Ekonomimizdeki iyileşmenin, 2002 yılı içinde olumlu sonuçları alınmaya başlanan

28 http://www.atonet.org.tr/yeni/index.php?p=276&l=1, erişim tarihi:30.10.2007 29 VAROL, a.g.m., s.s. 1-10 ; AY, a.g.e., s.s. 180-181

(23)

ve 2003 yılında da uygulanmaya devam eden istikrar programının da etkisiyle artarak devam ettiği görülmüştür30.Türkiye de, 2003 yılında ihracat 2002 yılındaki büyümesini sürdürerek % 31.04 oranında artışla 47.25 milyar dolara ulaşmıştır.Ülke dış ticaretinde ihracat artışının 2004 yılında da artış göstererek 63.16 milyar dolar değerine ulaşmasında, kapasite kullanım oranında meydana gelen artışlarında etkili olduğunu söyleyebiliriz.Konya ilinde ise, 2003 yılında ihracat artışı devam etmiş ve bir önceki yıla göre % 36.61 oranında artışla 177.89 milyon dolarlık ihracat değerine ulaşılmıştır.2004 yılı ise, % 54.31 ile son 10 yıllık dönemde oransal bazda en yüksek ihracat artışının yaşandığı yıl olarak karşımıza çıkmış ve bu yılda gerçekleşen ihracat değeri de 274.50 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.Ülke ve Konya ili dış ticaretinde bu olumlu gelişmelerin yaşanmasını 2001 ekonomik krizi ile birlikte düşen reel ücretlerin hala düşük seviyelerde olması ve Doların Euro karşısında sürekli olarak değer kaybetmesi ile açıklayabiliriz.Ülke dış ticaretinde Euro/Dolar paritesinde bu şekilde bir yükselişin yaşanmasının ise; Ülke ithalatının çoğunlukla Amerikan doları cinsinden yapılıyorken, ihracatının daha çok Euro cinsinden yapılmasından kaynaklandığını söyleyebiliriz31.2005 yılına gelindiğinde ise, Ülke ihracatının % 16.31 artış göstererek 73.47 milyar dolar ile son 10 yılın en yüksek değerine ulaşmasıyla birlikte ithalat değerinin % 19.50 artış ile 116.56 milyar dolar olması, dış ticaret açığının 43.09 milyar dolar olarak gerçekleşmesine neden olmaktadır.Aynı yılda Konya ili ihracatı ise % 53.59 oranında artış göstermiştir.Bu artış, Konya ili 2005 yılı dış ticaret hacminin 848.03 milyon dolarlık değeriyle ilgili dönemin en yüksek seviyesinde gerçekleşmesine yol açmıştır.Ülke ve Konya ili ihracatında özellikle 2000’li yıllarda önemli ihracat artışlarının yaşanması, takip eden yıllarda ihracat değerinin artacağı tahminlerini biraz daha güçlendirmektedir.

Ülkemizin bu başarılı performansını devam ettirebilmesinde “sürdürülebilecek bir ihracat artışının” önemli bir katkı sağlayacağı ve bu anlamda Türk ihracatçısının en zor pazarlarda bile başarıya ulaşmasını bilen girişimci ruhu ile çalışan kamu sektörü ve özel sektör işbirliğinin yaratacağı sinerji’nin ne kadar önemli olduğu açıkça görülmektedir32.

Konya’da faaliyet gösteren firmaların ihracatları daha çok Avrupa, Kuzey Afrika, Ortadoğu ülkeleri ile Çin’e olmaktadır.Bu ihracatın büyük kısmını Konya sanayinin tarıma dayalı olması

30 AKSOY-COŞKUN, a.g.m., s.s. 397-415 31KIYAK, a.g.e., s.s. 14-15

(24)

nedeniyle; tarımsal ürünler başta olmak üzere33, oto yedek parçaları, mermer, makina, plastik ve sınai ürünleri oluşturmaktadır.Bugün ülkemizdeki en önemli motor supap, motor piston ve gömlek, krank, dişli ve conta fabrikaları Konya’da bulunmaktadır34.1996-2005 yılları arasında Konya ili toplam ihracatında genel olarak bir artış gerçekleşmiştir.Bunda tüm ana sektörlerde meydana gelen artışların etkisi olmuştur.Bu dönemde ilk göze çarpan artış ise, madencilik sektöründe 2005 yılında gerçekleşen % 328.66 oranındaki artıştır.Bu artış oranın gerçekleşmesinde “Alüminyum ve Alüminyumdan eşya” ürün grubunun büyük etkisi görülmektedir.Sanayi ürünlerinde ise; 2003 yılında 145.95 milyon dolar olan Konya ili ihracatının 2005 yılında 285.09 milyon dolara kadar çıkmasının, Konya sanayi sektöründe yaşanan olumlu gelişmelerin bir sonucu olduğunu söyleyebiliriz.

Grafik 1. Ana sektörler İtibariyle Türkiye İhracatı

0 5000 10000 15000 20000 25000 30000 35000 40000 45000 50000 55000 60000 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 5575 6280 5896 5234 4787 5254 4983 6348 7834 9799 790 804 861 901 985 1067 1347 1834 2681 4323 16859 19177 20217 20452 22002 25013 29729 39071 52652 59351 0 0 0 .0 0 0 .-$ D e ğ e ri Yıllar Tarımsal Ürünler Madencilik Ürünleri Sanayi Ürünleri

Kaynak : http://www.dtm.gov.tr/ead/M-il-ihr.xls, 30.11.2006, ( Değer : Dolar )

33 http://www.tourismkonya.org/kon/eko.htm, erişim tarihi:05.01.2008 34 KTO (2005); Konya Ticaret Odası Verileri, Konya

(25)

Grafik 2. Ana sektörler İtibariyle Konya İli İhracatı 0 30 60 90 120 150 180 210 240 270 300 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 24.9 26.1 22.3 14.1 11.3 17.0 20.1 25.0 48.2 89.9 1.2 1.8 1.4 1.1 2.0 2.9 3.8 7.0 10.9 46.6 36.4 56.2 49.4 69.2 73.5 87.7 106.2 146.0 215.5 285.1 0 0 0 .0 0 0 .-$ D e ğ e ri Yıllar Tarımsal Ürünler Madencilik Ürünleri Sanayi Ürünleri

Kaynak : http://www.dtm.gov.tr/ead/M-il-ihr.xls, 30.11.2006, ( Değer : Dolar )

1.2.1. Tarımsal Ürünler Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İhracat

Gelişmiş ülkelerde tarımsal yapının sanayi sektörüne benzer özellikler göstermesi, kırsal yaşam ile şehir yaşamını ekonomik ve sosyal yönden birbirine yaklaştırmaktadır.Bu ülkelerde tarım sektöründeki sosyal sorunların genel itibariyle çözüme kavuşturulmuş olması, tarım sektörü politikalarının daha çok teknik ve ekonomik amaçlara yönlendirilmesine neden olmaktadır35. Ekonomik kalkınmada tarımın rolü ülkenin gelişmişlik düzeyine göre farklılık gösterirken, kalkınmayı başlatmak için gerekli altyapının hazırlanmasında ihtiyaç duyulan finansmanın nüfus’un büyük bölümünü oluşturan tarım sektörü aracılığı ile sağlanacağı gözardı edilemeyecek bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.Ülke dış ticaretinde bu kadar önemli bir yere sahip olan sektörün yerine getirmesi gereken işlevlerini ise “toplumun gıda ihtiyacını karşılama ve tarım dışı sektörlere hammadde üretme, sağlıklı işgücü sağlama ve kalkınmanın finansmanını sağlama” şeklinde sıralayabilmemiz mümkündür36.

35

ERTUĞRUL, Cemil; DİŞBUDAK, Cem (2006); "AB Sürecinde Tarımsal Yapı ve Verimlilik", TZOB

“AB-Türkiye Entegrasyonunda Tarım" Konulu Uluslararası Konferans, İstanbul, s.s. 1-21

36 BAYRAÇ, H.Naci; YENİLMEZ, Füsun (2007); Tarım Sektörünün Yapısal Analizi ve Avrupa Ortak Tarım Politikası, http://www.econturk.org/Turkiyeekonomisi/Naci2.doc, erişim tarihi:01.04.2007, s.s. 1-3

(26)

Ülkemizin tarım toplumundan sanayi toplumuna geçiş sürecini henüz tamamlayamamış olması ve kırsal alandaki yoğun nüfus baskısı, tarımsal yapı ve verimliliği olumsuz yönde etkilemekte ve bu durum sanayileşme ve nüfus planlaması önünde bir engel teşkil etmektedir.Tarımsal girdilerin en yüksek ekonomik yararı sağlayacak şekilde kullanılması gerekmekte ve bu konuda özellikle eğitim düzeyindeki yetersizlikler nedeniyle ciddi sorunlarla karşılaşılmaktadır.Türkiye; zengin doğal kaynakları ve mevcut verimlilik düzeyi göz önünde bulundurulduğunda çoğu tarımsal üründe en yüksek ekonomik yararı sağlayarak tarımsal üretimi mevcut durumdan daha yüksek değerlere ulaştırma olanağına sahip bir ülke olmakla birlikte, bu durumun gerçekleşmesinde en büyük sorunun yukarıda da belirtildiği gibi “eğitim düzeyindeki yetersizlikler” olduğunu söylememiz yerinde olacaktır37.Ek olarak, Türkiye; “tarım işletmelerinin yapısındaki bozukluk, teknoloji kullanımındaki yetersizlik, düşük verimlilik” gibi sorunlara bağlı olarak birçok tarım ürünü ve büyükbaş hayvancılıkta rekabet etmekte güçlük çekmektedir38. “Fındık, çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı, zeytin, zeytinyağı, endüstri bitkileri” gibi karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olduğumuz ürünler başta olmak üzere tarım ürünleri ticaretindeki payımızın korunarak, sektörün katma değeri, döviz katkısı ile tarım ürünlerinin üretimi ve çeşitliliği artırılarak ihracat potansiyelimiz geliştirilmelidir.Ayrıca işlenmiş tarım ürünlerinin üretim ve pazarlanmasında kalite ve uluslararası standartlara uygunluğun teşvik edilmesinin, sektörün ülke ihracatı içindeki payını artıracağı kaçınılmaz bir gerçektir39.

Tarımsal ürün sektör ihracatında yaşanan olumsuzlukların nedenlerini ise şu şekilde sıralayabilmemiz mümkündür.

• Kırsal kesimden kente göç nedeniyle genel olarak üretimin düşmesi, • Tarım ve hayvancılıkta tarımsal reform ve altyapı eksikliği

• Yüksek maliyet nedeni ile ziraat ve hayvancılık kesimine uygulanan sübvansiyonun yüksek tutulması ile ürün fiyatlarının dünya fiyatlarının üzerinde seyretmesi,

• 2001 yılı krizi sonrası imzalanan niyet mektuplarının sektörde ülkeyi büyük oranda dışarıya bağımlı hale getirmesi40.

Türkiye ihracatını tarımsal ürünler ana sektörü açısından incelediğimizde; 1997 yılında 6.28 milyar dolar olarak gerçekleşen ihracat, 2000 yılına kadar sürekli bir düşüş gerçekleştirerek 37 ERTUĞRUL-DİŞBUDAK, a.g.t., s.s. 1-21 38 BAYRAÇ-YENİLMEZ, a.g.e., s.s. 33 39 ERTUĞRUL-DİŞBUDAK, a.g.t., s.s. 1-21 40 AKSOY-COŞKUN, a.g.m., s.s. 397-415

(27)

bu yılda 4.78 milyar dolar ile son 10 yılın en düşük seviyesine gelmiştir.Bu düşüşün nedenini, gıda maddeleri alt sektörü ihracatında meydana gelen azalmaya bağlayabiliriz.Ürün grupları bazında ise; canlı hayvanlar, yenilen sebze ve meyveler, kabuklu yemişler, hayvansal ve bitkisel yağlar, süt ürünleri, hububat ve tütün ihracatındaki azalmalar bu süreç de etkisini göstermiştir.Aynı dönemde, Konya ili ihracatında da benzer yönde artış ya da azalışlar yaşanmış; hububat, süt ve değirmencilik ürünleri ihracatındaki azalışlar bu anlamda önemli rol oynamıştır.

Türkiye’deki tarımsal ürün ihracatı 2001 yılında 1999 yılı seviyelerinde seyrederken 2005 yılında 9.79 milyar dolar ile en üst seviyesine ulaşmıştır.Bu artışların gerçekleşmesinde ise deniz ürünleri, yenilen sebze ve meyveler, değirmencilik ürünleri gibi gıda maddelerinin yanı sıra tarımsal hammadde sektör ihracatındaki yükselişlerde etkili olmuştur.“Dokumaya elverişli sentetik ve suni lif” ihracatı bu anlamda tarımsal hammadde sektörünün lokomotifi durumundadır.Ülke tarımsal ürün ihracatında 2002 yılında bir önceki yıla göre % 5.17 oranında azalışın yaşanmasında; özellikle hububat, hayvansal ve bitkisel yağlar, şeker ve mamulleri ile tütün ihracatında meydana gelen düşüşlerin önemli etkisi olduğunu söyleyebiliriz.Konya ilinde ise, 2001–2005 yılları arasında ihracat değerlerinde sürekli bir şekilde artışların meydana gelmesinde; süt ürünleri, değirmencilik ürünleri, hayvansal ve bitkisel yağlar, hububat, un ve nişasta mamulleri ihracatı etkili olmuştur.Konya ili ihracatında dikkati çeken bir diğer durum ise, 2003 yılında 24.99 milyon dolar olan ana sektör ihracat değerinin 2005 yılında 89.92 milyon dolar ile son 10 yıllık dönemdeki en yüksek değerine ulaşmasıdır.Bu önemli orandaki artışın gerçekleşmesinde, “değirmencilik ürünleri ile hububat, un ve nişasta müstahzarları” ürün gruplarında meydana gelen ihracat artışlarının büyük etkisi olduğunu söyleyebiliriz.Bu anlamda; 2005 yılında Konya ili değirmencilik ürünleri ihracatının tarımsal ürünler sektör ihracatının % 54.26’sını oluşturması, dikkat çekici bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.

(28)

Tablo 3.Türkiye ve Konya İli İhracatının Ana sektörler İtibariyle Dağılımı Y IL L A R TÜRKİYE KONYA TARIMSAL

ÜRÜNLER MADENCİLİK ÜRÜNLERİ ÜRÜNLERİ SANAYİ İTOPLAM HRACAT

TARIMSAL

ÜRÜNLER MADENCİLİK ÜRÜNLERİ ÜRÜNLERİ SANAYİ İTOPLAM HRACAT

1996 24.01% 3.40% 72.59% 100.00% 39.86% 1.99% 58.15% 100.00% 1997 23.92% 3.06% 73.02% 100.00% 31.05% 2.12% 66.84% 100.00% 1998 21.86% 3.19% 74.95% 100.00% 30.46% 1.88% 67.66% 100.00% 1999 19.69% 3.39% 76.93% 100.00% 16.73% 1.30% 81.97% 100.00% 2000 17.24% 3.55% 79.22% 100.00% 13.02% 2.27% 84.71% 100.00% 2001 16.77% 3.40% 79.83% 100.00% 15.82% 2.69% 81.49% 100.00% 2002 13.82% 3.74% 82.45% 100.00% 15.47% 2.95% 81.58% 100.00% 2003 13.43% 3.88% 82.69% 100.00% 14.05% 3.91% 82.04% 100.00% 2004 12.40% 4.24% 83.35% 100.00% 17.55% 3.96% 78.49% 100.00% 2005 13.34% 5.88% 80.78% 100.00% 21.33% 11.05% 67.62% 100.00% Kaynak : http://www.dtm.gov.tr/ead/M-il-ihr.xls, 30.11.2006

1996 yılında tarımsal ürünler ihracatının Türkiye toplam ihracatı içindeki payı %24.01 iken, bu oran sürekli düşüş göstererek 2004 yılında %12.40 olarak karşımıza çıkmaktadır.2005 yılında ise küçük bir artışla %13.34 seviyesine yükselmiştir.Konya ilinde ise; 1996 yılı tarımsal ürün ihracatı, toplam Konya ili ihracatının %39.86’sını oluşturmuş ve bu oran 2005 yılına kadar inişli – çıkışlı bir grafik izlemiştir.1999 yılında meydana gelen bir önceki yıla göre önemli orandaki düşüşün nedenini ise, büyük ölçüde Konya sanayinde yaşanan olumlu gelişmelere bağlayabiliriz.

1996-2000 döneminde ülke dış ticaretinde bu ana sektörde en dikkat çekici azalmalardan birisi de “canlı hayvan ürün grubu“ ihracatıdır ve dönem içinde ihracat tutarı 84.97 milyon dolardan 2.33 milyon dolara gerilemiştir.“Canlı hayvanlar” ürün grubu ihracatının 2001 yılında 43.56 milyon dolar ile 2000 yılına göre yaklaşık 19 kat artış göstermesinde, 2000 yılında bu ürün grubunda 2.33 milyon dolar ile 10 yıllık dönemin en düşük ihracat değerinin gerçekleşmesi etkisini göstermiştir.Takip eden yıllarda önemli sayılabilecek oranlarda düşüşlerin yaşandığı “Canlı hayvanlar” ürün grubu ihracatı, 2005 yılında 5.17 milyon dolarlık ihracat değeri ile 90’lı yıllarda gerçekleştirilen ihracat değerinin çok uzağında bir değere ulaşmıştır.Konya ilinde “canlı hayvanlar” ürün grubu ihracatının ise, 1996-2005 döneminde en yüksek değerine 0.28 milyon dolar ile 1999 yılında ulaşması, ürün grubunun Konya ili ihracatında çok fazla etkisinin olmadığını göstermektedir.

(29)

1.2.2. Madencilik Ürünleri Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İhracat

Türkiye madencilik ürünleri ana sektörü ihracatında da toplam ülke ihracatına paralel bir şekilde sürekli artışlar gerçekleşmiştir.2002 yılında gerçekleşen bir önceki yıla göre % 26.31 oranında artış ile 1.34 milyar dolarlık ihracat değerinin gerçekleşmesini, madencilik sektöründeki yaşanan önemli gelişmelerin ilk adımı olduğunu söyleyebiliriz.2005 yılına gelindiğinde, bu ana sektördeki ihracatın 4.32 milyar dolar ile 2004 yılına göre % 61.20 artışı bu gelişmeleri daha iyi bir şekilde açıklamaktadır.Bu artışın gerçekleşmesinde ise; mineral yakıt ve yağlar, metal cevherleri, bakır ve alüminyum ürün grupları ihracatında yaşanan artışların etkisi olduğunu görmekteyiz. Sektör ihracatının toplam ülke ihracatı içindeki payı ise, 1996-2003 döneminde % 3.06 - % 3.88 arasında değerler alırken; 2004 ve 2005 yıllarında bu oranın sırasıyla % 4.24 ve % 5.88 olarak gerçekleşmesi, takip eden yıllarda sektörün ülke ihracatı üzerindeki etkisini daha da artırabileceği şeklinde yorumlanabilir.

Konya ilinde de ilgili sektörde 1997 yılından itibaren ihracat değerlerinde başlayan düşüşler, 1999 yılına gelindiğinde 1.10 milyon dolar ile son 10 yıldaki en küçük değerine ulaşmıştır.Bu yıldan sonra, Konya ili ihracatında, ülke ihracatındaki artışlara paralel bir şekilde ve oransal olarak daha fazla artışlar gerçekleşmiştir.2004 yılına kadar Konya ili toplam ihracatı içinde en yüksek payı % 3.96 olan sektörde, bu oranın 2005 yılında % 11.05’e kadar yükselmesine, ana sektörde bir önceki yıla göre 35.73 milyon dolarlık ihracat artışının neden olduğunu söyleyebiliriz.Bu artışın gerçekleşmesini ise, 2004 yılında 10.69 milyon dolar olan “Alüminyum ve Alüminyum eşya” ürün grubu ihracatının 2005 yılında 46.36 milyon dolar değerine kadar yükselmesi ile açıklayabiliriz.

Türkiye de madencilik sektöründeki gelişmeleri büyük ölçüde; mineral yakıt ve yağlar, metal cevherleri, Bakır ve Alüminyum ürün gruplarındaki ihracat artışları ile ilişkilendirebiliriz.Madencilik ürünleri ihracatında; 2002 yılına kadar demir dışı metaller sektörü etkisini gösterirken, takip eden yıllarda ise mineral yakıt ve yağlar sektörünün ağırlığı gözlerden kaçmamaktadır.Konya ilinde ise, madencilik sektörü ihracatında yaşanan artış ya da azalışların büyük oranda “Alüminyum ve Alüminyumdan eşya” ürün grubu ihracatından kaynaklandığını söyleyebiliriz.

(30)

1.2.3. Sanayi Ürünleri Ana Sektöründe Ürün Gruplarına Göre İhracat

Ana sektörler itibariyle toplam ihracat içerisinde en büyük paya sahip olan sanayi ürünleri ana sektörü, Türkiye ve Konya ili dış ticareti açısından belirleyici bir rol oynamaktadır.Sanayi ürünleri ihracatında özellikle 2003 ve 2004 yıllarında meydana gelen artışların, Ülke dış ticaret açığının aşırı derecede artmaması yönünde olumlu bir etkisi olduğunu söyleyebiliriz.Türkiye’deki sanayi gelişimini öncelikle demir–çelik, çeşitli makine ve cihazlar, motorlu taşıtlar ve giyim eşyaları ürün gruplarındaki artışlara bağlamamız doğru olacaktır.Bu anlamda, makina-ulaşım araçları sektörünün başı çektiğini söyleyebiliriz.Konya ili sanayi ürünleri ihracatında ise; başta çeşitli makine ve cihazlar ile motorlu taşıtlar olmak üzere demir ve çelikten eşya, inorganik kimyasallar, plastik ve plastikten eşya mal gruplarının öne çıktığı görülmektedir.

Ülke dış ticaretinde ; 1997 yılında % 13.75 oranında artış gösteren sektör ihracatı, bu yılda 19.17 milyar dolarlık ihracat değerine ulaşmış ve 1998 yılında % 5.42 ile çok da fazla bir artış göstermeyerek 20.21 milyar dolar değerine yükselmiştir.1999 yılında yaşanan deprem felaketi Türkiye’nin özellikle sanayi bölgesini olumsuz yönde etkilemiş ve bu durum sektör ihracatının % 1.16 ile son 10 yıllık dönemin oransal bazda en küçük ihracat artışını yaşamasına neden olmuştur.Bu yılda meydana gelen ihracat değerinin ise 20.45 milyar dolar olarak gerçekleştiğini görmekteyiz.Takip eden yıllarda ihracat değerlerinde meydana gelen artışlarla birlikte toparlanma dönemine giren sektör ihracatı, 2005 yılına gelindiğinde ürün gruplarının büyük çoğunluğundaki artışlarla 59.35 milyar dolar seviyelerine kadar ulaşmıştır.Bu ürün gruplarındaki artış, sektörün 1996 yılında 16.85 milyar dolar olan ihracatını 42.50 milyar dolarlık bir artış ile 2005 yılında 59.35 milyar dolar olarak gerçekleştirmesine neden olmuştur.2002 yılında 29.72 milyar dolar olan sektör ihracatının 2004 yılında 52.61 milyar dolar olarak gerçekleşmesinde, başta makina- ulaşım araçları olmak üzere demir-çelik, hazır giyim ve tüketim malları sektörlerindeki ihracat artışlarının etkisi açıkça görülmektedir.Ürün grupları bazında ise; motorlu kara taşıtları, demir- çelik ve nükleer reaktörler ürün ihracat değerlerinin bu ihracat artışının gerçekleşmesinde ilk 3 sırada yer aldığını söyleyebiliriz.Yeterli düzeyde olmasa da ülkeye giren doğrudan yabancı sermayenin otomotiv ve otomotiv yan sanayi konusunda yoğunlaşmasının da etkisi ile özellikle makina-ulaşım araçları kaleminde 2000–2005 döneminde % 279.71'lik bir artış söz konusu olmuş

Şekil

Tablo 2.Ana sektörler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İhracatı
Grafik 2. Ana sektörler İtibariyle Konya İli İhracatı  0306090120150180210240270300 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 200524.926.122.314.111.317.020.125.048.2 89.91.21.81.41.12.02.93.87.010.936.4 46.656.249.469.273.587.7106.2146.0215.5 285.1000.
Tablo 4.Ana sektörler İtibariyle Türkiye ve Konya İli İthalatı
Tablo 11. Türkiye İhracatında İlk 10 Ülke (1996 - 2000 Dönemi)  İHRACAT TÜRKİYE  1996  1997  1998  1999  2000  ALMANYA  5.186.587.717  1  5.253.479.084  1  5.460.333.238  1  5.474.588.846  1  5.179.844.047  1  İNGİLTERE  1.260.635.939  5  1.511.299.251  4
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

Plasma neutrophil gelatinase-associated lipocalin levels in acute myocardial infarction and stable coronary artery disease..

1925 yılında Van' ın Erciş İlçesinde doğdu. İlkokulu Bitlis' te, Ortao- kulu Muş'ta bitirdi. Lise öğrenimini parasızyatılı olarak Erzurum Lise- si'nde tamamladı. 1943

Trabzon'un Tonya ilçesine altın aramaya giden Koza'ya yine AKP'li Belediye Başkanı Ahmet Kurt ve AKP İlçe Başkanı ev sahipliği yaptı.. Tonya halkı da siyanürlü

65 Tablo 66: İşletmelerin Faaliyet Alanlarına Göre İhracat Önündeki Engellerin Önem Düzeyi 67 Tablo 67: İşletmelerin Faaliyet Alanlarına Göre 2012 Yılında İhracatta

İklim değişikliği, yaşamsal önemde ekolojik ve dolayısıyla da ekonomik ve toplumsal değişmeleri gündeme getirebilecek. Öte yandan, bir başka gerçeklik de bu değişmelerin

2006 yılında ‘Mimarlıkta İklim Faktörü ve Bu Faktöre Bağlı Olarak Konut Alanlarında Fiziksel Yerleşme Yoğunluğunun Belirlenmesi İçin İlkeler’ başlıklı teziyle

2003 yılında Yakın Doğu Üniversitesi, Atatürk Eğitim Fakültesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümünde önce araştırma görevlisi olarak sonra ise

Evli olup halen 2011 yılında başladığı Şırnak Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Belagatı Anabilim Dalı öğretim görevliliğinden sonra 2013