Milliyet Cumartesi 26 Ağustos 1995
Şahin Alpay - Nilüfer Kuyaş
Fax: (212) 505 62 55
Fransız M illi
Kütüphanesi ’
hirıTürkçe Bölümü sorum lusu Sara Yontan Musnik
daha “demokratik”
Uluslararası Kütüphanecilik Demekleri Federasyonu IFLA'nın konferansı için İstanbul’da bulunan Sara Yontan
Musnik, Fransız M illi Kütüphanesi'nin
Türkçe basmalar sorumlusu. İstanbul doğumlu ve Robert Lisesi mezunu olan Yontan, önce Hayfa sonra da Paris Üniversitesi'nde (Paris III) dilbilim ve edebiyat alanında yüksek lisans ve
doktora çalışmaları yaptı. Uzun bir süre CNRS'e bağlı Türk Araştırmaları Enstitüsü'nün kütüphanesinde çalıştı. Halen Fransız M illi Kütüphanesi Türkçe Bölümü'nü yönetiyor, ayrıca INALCO’da (Ulusal Şark Dilleri ve Kültürleri Enstitüsü) Türkçe dersleri veriyor. Kendisiyle, çalıştığı köklü kummdaki hizmetler ve değişimler konusunda konuştuk.
F
R A N S A ’N IN en önemli ulusal
kültür kuramlarından biri olan
Bibliothèque Nationale çağa a-
yak uydurarak kimlik değiştiri yor. 1994’den itibaren adı Fran
sa M illi Kütüphanesi (Bibliot
hèque Nationale de France) ola rak değiştirildi, 1996 yılmda da
yepyeni, “anıtsal” binalarına taşmıyor. A- ma bu, sadece isimde kalan bir değişiklik
değil tabii. Ne anlama geldiğini, orada ça lışan bir görevliden, Türkçe Basmalar Bö lümü (Secteur Turc) sorumlusu Sara Yon
tan Musııik’den öğreniyorum:
“François Mitterand 1988’de yeni bir tip kütüphane kurulmasına karar ver mişti. Daha çağdaş, daha elektronik ve belki daha “demokratik” bir kütüpha ne; yani herkesin kültür mirasım daha kolaylıkla kullanabileceği bir tür halk kütüphanesi. Bugüne kadar sadece a- raştınnacılara , bir de başka hiç bir yerde bulamadığı bir kitabı arayanlara açık b ir kütüphaneydi. Bu
gün aynı şey devam etmek le birlikte, ikinci b ir düzey de “açık raflar” kısmı da o- lacak. 18 yaşından büyük veya Use diploması olan her kişi, belli bir aidat ödeyerek bu kesimden yararlanabile cek. “
Değerli kitaplar her zaman ki gibi kapalı raflarda durur ken, el yazmaları ve özel ko
leksiyonlar da “Richelieu
Dörtgeni” denilen tarihi bi
nada kalıyor tabii. Sara Yon tan Musnik’in yönettiği, mat bu yaym ve basılı kitaplar kısmındaki Türkçe Bölümü de, 1996’da Tolbiac mahalle sindeki yeni bina kompleksi ne taşmıyor.
Ö zel bir ilişki
Fransız M illi Kütüphanesinde Türkçe kitapların varlığı, iki ülke arasında uzun bir geçmişe dayanan “ özel ilişki”nin de a- deta bir tarihçesi niteliğinde. “Osmanlı
yazmaları, ziyarete gelen alimler ve diplomatlar tarafından toplanmış. Bas malara gelince, zaten Fransa’dan alı nan ilk matbaanın açılışından itibaren, iki ülke arasında oluşan bir pakt çerçe vesinde, ilk M üteferrika kitaplarının tamamı dahil olmak üzere, Osmanlı İm paratorluğumda çıkan her kitaptan hiç değilse bir örnek Fransız Milli Kütüp hanesine gidiyordu.”
Cumhuriyet döneminde de devam eden bu özel ilişkiye rağmen, kütüphanede özel bir Türkçe bölümünün resmen kurulması görece geç bir zamanda, 1970’lerde gerçek leşmiş. Hem satın alma, hem Türkiye Cumhuriyeti döneminde iki ülke arasında kitap mübadelesi, hem de bağışlar yoluyla toplanan yaklaşık on bin kitap var Türkçe Bölümü’nde. (Halk edebiyatçısı Prof. Per
tev Naili Boratav’ın özel kütüphanesin
den yaptığı bağış son yılların en büyük katkısı)
Böyle zengin bir geleneğin “mirasçısı” olan Sara Yontan Musnik, zaman içinde kitap toplama “politikasının” da değişim den geçtiğini anlatıyor:
“Bugüne kadar bana verilen görev, Türkiye’deki yayınları yalandan izle mek ve araştırma alanında (dil, tarih, felsefe, din,vs.) bütün iyi, kaliteli çalış maları toplamaktı. B ir de edebiyat tabi- i. Hem klasik, hem çağdaş edebiyat. Bu
nun seçimi tamamen bana bırakılıyor. Şimdi başlayan yeni dönemde aynı çiz giyi südrürmekle birlikte, edebiyata çok daha fazla ağırlık vermeye başlıyo ruz. Üstelik sadece Türkiye’deki dil ve edebiyat çalışmalarım değil, başka ül kelerdeki çalışmaları da toplayacağız.”
Yaym izlemekte en büyük zorluk, öyle anlaşılıyor ki, M illi Kütüphane’nin çıkar dığı Türkiye Bibliyografyası’nın çok ge cikmesi. “Zamanında çıkmadığı için,
ben Bibliyofrafyayı tarayıncaya kadar kitaplar tükenmiş oluyor!” Yayıncılar Birliği’nin yayınladığı Kitap Katalogu
:Üj
Yeni dönemde başlayacak
olan halka açık raf sisteminde
Fransa’da yaşayan ikinci kuşak
Türkler’in de kütüphaneye
gelmeye başlayacağına
inanıyorum. Kendi edebiyatiannı
daha iyi ta n ıy a ca k la r^
(Books in Print) ise, hem bilgi açısından yeterli değil (“Yararlanm ak için yazarla
r ı ve yayınevlerini zaten önceden bil mek gerekiyor”), hem de içinde bütün
yayıncılar yok. Sara Yontan Musnik için bir başka yöntem, kitap fuarlarına gel mek. Ama bunu da her y ıl yapma imkanı bulamıyor. Bu bağlamda bir başka güçlü ğü daha ve bir de çağırışı var:
“ Türkiye’deki üniversitelerin yayın larını izlemek çok zor. Bunları toparla yan bir yaym yok, broşürler yok. Bu tür yollardan bilgi almak benim için çok yararlı olurdu, çünkü maalesef bu yüzden ihmal etmek zorunda kaldığım bir alan.”
Künyeleriniz lütfen!
Uluslararası Kütüphanecilik Demekleri Federasyonu IF L A ’nm İstanbul’da yapıl makta olan 61. Konferansı, mesleki açıdan büyük bir bilgi alış - verişi imkanı. Sara Yontan Musnik, konferansa bugünlerde kendisi için çok önemli olan bir konuyu getirmiş. Verdiği tebliğin başlığı: Arap
Paris’in Tolbiac mahallesinde, cam ve beton dan inşa edilmiş ve açık kitapları andıran dört gökdelenden oluşan yeni kütüphanenin anah tar teslimi, Mart 1995’de yapıldı.
Harfleriyle Türkçe’de Kataloglama: Hangi Yazıyla?
“Osmanlıca’daki eski harflerin Latin harflerine geçişi, yani ‘transliterasyon’ dediğimiz alanda herkes değişik yön tem izliyor; ben de, ortak bir yöntem o- luşsun arzu ediyorum, çünkü biz kü tüphaneciler aramızda künye değişimi yaptığımız zaman, sözcüklerin kesin ve doğru iletişimini sağlayacak ortak bir yol olmalı. ”
“Künye” meselesi, sadece eski harflerde değil, her tür yayının kataloglanmasmda da önemli bir konu. Sara Yontan Musnik, Fransız M illi Kütüphanesi’ndeki her Türk çe kitabı kataloglarken, oradaki çalışma yöntemi çerçevesinde o kitapların yazarı ve yaymcısı hakkında bütün biyografik, kuramsal bilgileri de fişlemek durumunda:
“Authority Fileş dediğimiz, yazarlar hakkında bilgi fişle rinde yazarın kimliği çıkartı lır, kişisel bilgi verilir, yahut yayım yapan kurum hakkın da bilgi verilir. Türkiye’de maalesef böyle bir uygulama olmadığı için, özellikle tüzel kişiler hakkında, bu bilgiyi e- diıımek çok zor. Bu konuda da bir işbirliği yapılabilse çok iyi olacak.”
IF LA konferansı gibi toplantı larda, kütüphaneciler buna ben zer çeşitli alanlarda mesleki gö rüş alışverişi yapıyorlar. Örne ğin bu yılki toplantıda dikkat çeken bir başlık, “Yurtdışında
Yaşayan Türklere kütüphane Hizmetleri.” Sara Yontan musnik’in doğrudan çalışma a- lanma giren bir konu:
İkinci k u ş a k Türkler
“Yeni dönemde başlayacak olan hal ka açık r a f sisteminde Fransa’da yaşa yan ikinci kuşak Türkler’in de kütüp haneye gelmeye başlayacağına inanıyo rum. Kendi edebiyatlarım daha iyi ta nıyacaklar. Üstelik, hem Türkçe hem Fransızca. Halka açık r a f bölümünde Türkçe’den Fransızca’ya çevrilmiş bü tün Türk edebiyatı örneklerini de kü tüphaneye sokuyorum. Türkiyeyle ilgi lenen yabancılar için de daha kolay bir ulaşım sözkonusu olacak.”
Ulaşım kolaylığı, kütüphanenin elektro nikleşerek “on - line” hale gelişiyle de bağlantılı. Kataloglamanın elektronik hale geldiği ve yeni dönemde görsel-işitsel hiz metlerle de “ geleceğin kütüphanesi” olma ya hazırlanan Fransız M illi Kütüphanesi, pek yakında Intemet’e girerek uzaktan kumandayla da “gezilebilecek” .
Am a ister bilgisayarla, ister bizzat Pa ris’e gidip bu kütüphaneyi kullanmak iste yenler için, üstelik sadece Türkçe kitaplar da değil genel olarak bilgi danışmak için, Sara Yontan Musnik gibi Türkiye asıllı bir uzmanın bulunması gerçekten büyük bir avantaj. Bütün bu hizmet yarışı içinde, mesleğinde kendisine en büyük haz veren şeyin ne olduğunu sorduğumda, içten bir kahkahayla ve hiç tereddütsüz cevap veri yor:
“Türkiye’den gelen gazeteleri ve ki tap eklerim okumak tabii ki!”
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi