• Sonuç bulunamadı

Ford otomotiv fabrikası çalışanlarının minimal fiziksel uygunluklarının tespiti

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ford otomotiv fabrikası çalışanlarının minimal fiziksel uygunluklarının tespiti"

Copied!
89
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)

FORD OTOMOTİV FABRİKASI ÇALIŞANLARININ MİNİMAL FİZİKSEL UYGUNLUKLARININ TESPİTİ

Refik Teyfik TAN

YÜKSEK LİSANS TEZİ

BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ ANABİLİM DALI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

(4)

i

TELİF HAKKI ve TEZ FOTOKOPİ İZİN FORMU

Bu tezin tüm hakları saklıdır. Kaynak göstermek koşuluyla tezin teslim tarihinden itibaren ….(...) ay sonra tezden fotokopi çekilebilir.

YAZARIN Adı : Soyadı : Bölümü : İmza : Teslim Tarihi : TEZİN

Türkçe Adı :Ford Otomotiv Fabrikası Çalışanlarının Minimal Fiziksel Uygunluklarının Tespiti

İngilizce Adı :Determination of Minimum Physical Conformity of Ford Automotive Factory Employees

(5)

ii

ETİK İLKELERE UYGUNLUK BEYANI

Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Tez Yazım Kurallarına uygun olarak hazırladığım bu tez çalışmasında;

 Elde edilen ve kullanılan verilerde herhangi bir değişiklik yapmadığımı,

 Tez yazma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyduğumu,

 Yararlandığım tüm kaynakları kaynak gösterme ilkelerine uygun olarak kaynakçada belirttiğimi ve bu bölümler dışındaki tüm ifadelerin sahsıma ait olduğunu beyan ederim.

Yazar Adı ve Soyadı : Refik Teyfik TAN

(6)
(7)

iv

TEŞEKKÜR

İş hayatında kullanılan insan gücünün her gecen gün azalması, yeni üretilen teknoloji ve makineler sayesinde az işçi ile yüksek verim modelinin istendiği iş dünyasında, Fabrikalar in çalışanlara Ergonomik, Fiziksel, Sosyal ve Psikolojik anlamda iş saatleri içinde hangi imkânları sundukları hakkında bilgiler elde etmek istedik.

Bu bağlamda Fabrika çalışanlarının çalışma esnasında, çalıştıkları işistasyonlarında harcadıkları kuvvetlerinin ölçülmesi ve çalışma grubuna giren Ford motor kısmı çalışanların en düşük fiziksel uygunluk kuvvetleri elde etmek amacı ile çalışmaya başladık.

Tez çalışmamın her aşamasında bilgi ve tecrübesinden yararlandığım, ilgisini, desteğini ve yardımlarını esirgemeyen, yapmış olduğu yönlendirmeler ile tezimin daha bilimsel ve aktif olmasını sağlayan, değerli tez danışmanım sayın Doç. Dr. Latif AYDOS’ a, tezimin gelişimine büyük katkısı olan çok değerli hocam sayın Doç. Dr. Haluk KOC ’ a, tezimin her aşamasında bizi aydınlatan sayın Prof. Dr. Özbay GÜVEN’ e, tez önerisi ve tez yazımı aşamalarında bütün imkânlarını ve desteklerini benden esirgemeyen çok sevgili arkadaşlarım ve büyüklerim, Nazmi AVLUCA’ ya, Mustafa ARICI’ ya, Ozan SONMEZ’ e, Yusuf İLTER’ e, Kerim SALMAN’ a, Ali ARSLAN’ a, Yüksek Lisans Derslerim boyunca bana güvenen ve inanan Ford Fabrikası çalışanlarından, Şenol Özer’ e, Mustafa ÇAMURALIOGLU’ na, Faik ÖZCAN’ a, Yüksel KIZILTAS’ a, Yasin TASCIOGLU ’ na, Ordu Fizmeli Mehmet Arşın’ a, ve heyecanını, bilgisini ve zamanını benimle paylaşan tüm Halle W çalışanları ve değerli dostlarıma,

AİLEME ve Yüksek lisans dersleri ve tezim boyunca benden manevi desteğini esirgemeyen, her zaman yanımda olan can yoldaşım Arzu TAN ` a teşekkürü bir borç bilirim.

Sistemli, planlı, uzun zamanda uzun ölçümler ve araştırmalar sonucunda büyük bir özveri ve emek sarf ederek hazırlamış olduğum tezin, akademisyenlere, çalışanlara, işverenlere, spor, iş ve sağlık dünyasına ve konu ile ilgilenen herkese ve özellikle öğrencilere yararlı olmasını temenni ederim.

(8)

v

FORD OTOMOTİV FABRİKASI ÇALIŞANLARININ MİNİMAL

FİZİKSEL UYGUNLUKLARININ TESPİTİ

(Yüksek Lisans Tezi)

Refik Teyfik TAN

GAZİ ÜNİVERSİTESİ

EĞİTİM BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Eylül, 2015

ÖZ

Bu araştırmanın amacı Ford Fabrikası Çalışanlarının Minimal Fiziksel Uygunluklarının ölçümlerini tespit edip, Büyük Fabrikalarda çalışılan işyerlerinde çalışma kısımlarında (bu araştırmada Ford Fabrikası Motor bölümüdür), yapılan işlerin yapılabilmesinde fiziksel yeterliliklerinin bilinmesidir. Araştırma Grubunu Almanya Köln Ford Fabrikası Motor Montajlama bölümünde çalışan 335 isçiden 35 i oluşturmuştur. Örneklemini ise Motor Montajlama Kısımında, farklı cinsiyetlerde, yaş gruplarında ve değişik işlerdeki ( Bant, Makine, Depo, ve Lojistik gibi) çalışanlar oluşturmuştur. Bu araştırmada toplam 6 ölçüm alınmıştır, Çalışma yönleri tespiti, Reaksiyon ve Yasanmış Sakatlıklar gibi Analizler ve Testler ayrı olarak tamamlanmıştırlar. Araştırmada veri toplama aracı olarak; fiziksel uygunluğu ölçmeye yönelik ölçüm aletleri kullanılmıştır. Araştırmada bedensel/kinestetik, sağlık ve sosyal alanlara ilgili anket uygulanmıştır. Katılımcılara araştırmanın amacı ile ilgili gerekli açıklamalar yapılarak, Almanca ve Türkçe olarak iki dilde hazırlanan ve uygulanan anketler hakkında bilgi verilmiştir. Ölçüm ve anket istatistik sonuçları SPSS 21 istatistik programı ile yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, Çalışanların demografik özelliklerinden olan, cinsiyet, yaş ve kişisel nitelikler ve fiziksel uygunluğun yapılan işlerde harcanan kuvvetlerde bir farklılaşma olduğunu göstermiştir. Kuvvet ölçümleri arasındaki ilişkilerin gösterdiği veriler, çalışanlardan düzenli spor yapanların spor yapmayanlara karşı minimal fiziksel uygunluklarının daha iyi seviyede olduğunu görülmüştür. Ford Fabrikası çalışanlarının minimal fiziksel uygunluklarının ve genel sağlık

(9)

vi

durumları incelendiğinde, minimal fiziksel uygunluklarının ve fiziksel kuvvetlerinin yeterli düzeyde ve genel sağlık durumlarının iyi olduğu, yaş, cinsiyet, kişisel özellikler ( solaklık ve esneklik) ve yaşam tarzına (sosyal faaliyetler, sigara, alkol ve spor alışkanlıkları vb.) göre de farklılıklar gösterdiği görülmüştür.

Bilim Kodu :-

Anahtar kelimeler : İşyeri, Minimal kuvvet, Fiziksel Uygunluk, Ergonomi, Yaşam tarzı, Spor ve egzersiz.

Sayfa Adedi :

(10)

vii

DETERMINATION OF MINIMUM PHYSICAL CONFORMITY OF

FORD AUTOMOTIVE FACTORY EMPLOYEES

(M.S Thesis)

Refik Teyfik TAN

GAZİ UNIVERSITY

INSTITUE OF EDUCATION SCIENCES

September, 2015

ABSTRACT

The aim of this study is to define the measurement of minimal physical force of the Ford Factory Employees and to determine the physical abilities which is performed to Works to be done in the work place. There search group is consisted of 35 workers of 355 from the total of 335, workers who are worked in motor assembly department of Ford Factory in Germany, Cologne. Sample is consisted of motor assembly department workers who are in various age group sand work in various parts of this department. In this research 6 samples was taken, the results from those samples is that there action and false mistaken analysis experiments were differently done. While there search was made, they used physical measurement instruments to do the experiments. In this research they used a questionnaire from gestic, kinesthetic, healthy and social people to get the right results. Employees were informed about the surveys to be applied by explaining purpose of the study. Surveys filled out voluntarily, time is divided into approximately 15 minutes for each trial. Then surveys answered by employee sand physical force measurement results were collected by there searcher. In order to analyze, interpreting data, surveys were collected and examined and subjected to the following operations. Surveys of employees were collected and entered to SPSS 21 statistical software. It has been seen that, used force in work differs relatedly with demographic characteristic of employees such as gender and personal qualities. The data that Show the correlation amongst force measurements indicates that the minimal physical force of the employees who regularly makes port are in maximum level in comparison with the employees who do not regularly make sport. As minimal forces of Ford Factory workers are examined, it has been observed that their physical forces are adequate and physical force differs in accordance with age, gender, personal characteristics (left-handedness and flexibility) and lifestyle (social and sports fields), It is demonstrated that

(11)

viii

the data in the measurement of the employees is connected with diet and regular sleep as well.

Science Code :

Keywords : Work place, minimal force, physical force, measurement, force, life style, sport and exercise.

Page Number :

(12)

ix

İÇİNDEKİLER

ÖZ ………..……...……..…vi

ABSTRACT ……….……..…..viii

TABLOLAR LİSTESİ ………...….xiii

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ ……….………...xv

BÖLÜM 1

. ………..……...………1

GİRİŞ

…...………..………..……….. 1 1.1. Problem Durumu ………...………..……….1 1.2. Araştırmanın Amacı ……….2 1.3. Araştırmanın Önemi ………...……….3 1.4. Sınırlılıklar ………...……….…4 1.5. Sayıltılar ………...……….4 1.6. Tanımlar ………...….5

BÖLÜM 2.

……….……...………..11

GENEL BİLGİLER

………...………. 11 2.1. Fiziksel Uygunluk ………...………11

2.2. Fiziksel Uygunluk Elemanları ………...………13

(13)

x

2.4. Otomobil Sektöründeki Meslek Hastalıkları ………...…17

2.4.1. KİSR Kas-İskelet Sistemi Rahatsızlıkları ……….………17

2.4.1.1.KİSİR’e Sebep Olan Risk Faktörleri ……...………18

2.4.1.1.1. Vücut Pozisyonu ………...18

2.4.1.1.2. Tekrar ………...18

2.4.1.1.3. Güç ………...………18

2.4.1.1.4. Mola Vermeden Uzun Süre Çalışma………….19

2.4.1.1.5. İşin Hızı ………...………19

2.4.1.1.6. Çalışma Ortamının Isısı ……….19

2.4.1.1.7. Titreşim ………..…………...…..20

2.4.1.1.8. Çalışma Ortamında Aydınlatma …...……..….20

2.5. Otomobil Sektörü ………...20

2.5.1. Otomobil Sektörünün Tarihçesi ……….21

2.5.2. Türkiye ‘de Otomotiv Sektörü ……….………..21

2.4.3. Otomotiv Sektöründe Seri Üretim ……….…21

2.6. Ford Otomotiv Fabrikası ………...………22

2.6.1. Köln Ford Otomotiv Fabrikası ………...………...22

BÖLÜM 3.

……….………...…..25

YÖNTEM

…………...……….………...………... 25

3.1. Araştırmanın Modeli …...………...25

3.2. Evren ve Örneklem ……….…25

3.3. Veri Toplama Araçları ………...……...……….26

3.3.1. Boy ve Kilo Ölçülmesi ……….26

3.3.2. Pençe Kuvveti Ölçümü ………26

(14)

xi

3.3.4. Çalışma Yönlerinin Tespiti ……….27

3.3.5. İş Yeri Değerlendirme Anketi ……….27

3.4. Verilerin Toplanması ………...………..27

3.5. Verilerin Analizi ………...………..28

BÖLÜM IV. ………..……29

BULGULAR ………..………...29

4.1. Katılımcıların Bazı Fiziksel Özellikleri ………...………..29

4.2. Envanter Sonuçları ……….34

4.3. Envanter Sorularının Verilen Cevaplar Açısından Analizi...39

4.3.1. Eğitim Değişkeni Açısından Ortalamalar Arası farklılık Gösteren Bulgular………...………39

4.3.2. Yaş Değişkeni Açısından Ortalamalar Arası Farklılık Gösteren Bulgular ………..42

4.3.3. Çalışma Süresi Değişkeni Açısından Ortalamaları Arası Farklılık Gösteren Bulgular ………..43

4.3.4. Vardiya Değişkeni Açısından Ortalamalar Arası Farklılık Gösteren Bulgular ……….……….44

4.3.5. Cinsiyet Değişkeni Açısından Ortalamalar Arası Farklılık Gösteren Bulgular ………..45

BÖLÜM V. ………....47

TARTIŞMA , SONUÇ VE ÖNERİLER ……….………....47

5.1. Tartışma ve Sonuç ……...………...…47

5.2. Öneriler ………53

KAYNAKLAR ………..57

(15)

xii

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 4.1. Katılımcıların Fiziksel Özellikleri………..………...29

Tablo 4.2. Çalışma Yönlerinin Tespiti Sağ ………...………...……...30

Tablo 4.3.Çalışma yönlerinin Tespiti Sol………...….……….30

Tablo 4.4. Sağ ve Sol El Pençe Kuvveti Sonuçlarının Karşılaştırılması ...31

Tablo 4.5. Katılımcıların Bazı Fiziksel Özellikleri Arasındaki Korelasyon………...…….32

Tablo 4.6. Rahatsızlık ve Madde Kullanım Sonuçların Sayısal ve Yüzdelik Dağılımı …..33

Tablo 4.7. Rahatsızlıklar ile Madde Kullanımına Ait Sonuçlar Arası Korelasyon ...33

Tablo 4.8. Envanter Sonuçlarının Sayısal ve Yüzdelik Dağılımı ...34

Tablo 4.9. Eğitim Durumu ve Envanter Puanları Arasındaki İlişki...35

Tablo 4.10.Eğitim Durumu ve Envanter Puanları Arasındaki Çoklu Karşılaştırma ...35

Tablo 4.11. Çalışma Süresi ve Envanter Puanları Arasındaki İlişki ………....36

Tablo 4.12. Çalışma Süresi ve Envanter Puanları Arasındaki Çoklu Karşılaştırma ...36

Tablo 4.13. Vardiya Durumu ve Envanter Puanları Arasındaki İlişki ...37

Tablo 4.14. Vardiya Durumu ve Envanter Puanları Arasındaki Çoklu Karşılaştırma …....37

Tablo 4.15. Bölümler ve Envanter Puanları Arasındaki İlişki ...38

Tablo 4.16. Bölümler ve Envanter Puanları Arasındaki Çoklu Karşılaştırma ………...38

Tablo 4.17. İş Yükünün Ağırlığından Dolayı Zorlanma Durumu ...39

Tablo 4.18. İş Yerinizdeki İş Yükünün Dengeli Olarak Dağıtılma Durumu...39

(16)

xiii

Tablo 4.20. Firma İçi Terfilerde Eşitlik ve Adalet İlkelerine Uyulma Durumu …………40

Tablo 4.21. Sosyal Aktivitelere Önem Verilme Durumu ...41

Tablo 4.22.İş Yerinizde İstasyonunda Çalışma Yaptığınız İşlerde Tek Taraflı Çalışmaya Maruz Kalma Durumu ………...………41

Tablo 4.23. Çalışma İstasyonunda Zihin ve Vücut Koordinasyonlarınızı Etkili Bir Biçimde Kullanma Durumu ...42

Tablo 4.24. Düzenli Olarak Değişik Farklı İş İstasyonlarında Çalışma Durumu …...42

Tablo 4.25. Düzenlenen Sosyal Organizasyonlardan Haberdar Olma Durumu………...…43

Tablo 4.26. İş Yerinizde Çalışma İstasyonlarında Aynı Anda Tüm Vücut Azalarını Kullanarak Bir veya Daha Fazla İş Yapma Durumu ………..…43

Tablo 4.27. Düzenli Olarak Değişik Farklı İş İstasyonlarında Çalışma Durumu …...44

Tablo 4.28. İş Yerinizde İş ve Zaman Yönünden Baskıda Hissetme Durumu ...44

Tablo 4.29. Çalışma Donanımının İş Performansını Etkileme Durumu ...45

(17)

xiv

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ

Simgeler Açıklamalar °C Santigrat derece Cm Santimetre Kg Kilogram Sa Saat Kg-f Kilogram kuvvet Gr-f Gram kuvvet 1N Newton Kısaltmalar Açıklamalar

AHP Analitik Hiyerarşi Prosesi

BRDM Bütünleşik Risk Değerlendirme Modeli ERDY Ergonomik Risk Değerlendirme Yöntemi KKD Kişisel Koruyucu Donanım

REBA Hızlı Tüm Vücut Değerlendirmesi RULA Hızlı Üst Uzuv Değerlendirmesi

Rİ Rasgele İndeks

SI Zorlanma İndeksi

Tİ Tutarlılık İndeksi

(18)

xv Kısaltmalar Açıklamalar

MKSR Mesleki Kas Sinir sistemi Rahatsızlıkları KİSR Kas İskelet Sistemi Rahatsızlıkları

(19)

1

BÖLÜM I

1.

GİRİŞ

1.1.Problem Durumu

Günümüzde ilerleyen teknoloji ve hızla gelişen sanayileşme sonucunda, büyük işletmelerin de seri üretimde teknolojiye ayak uydurmak ve pazardaki yerlerini koruyabilmek için en son üretilen ve en süratli makineleri kullanmaya başlaması sebebi ile otomasyon ve seri üretim giderek yaygınlaşmıştır. Otomotiv sektöründeki büyük firmalarda üretimlerini en üst seviyede tutmak için gerekli atılımlarını yapmışlardır. Bu gelişme içinde insanın tüm üretim faktörleri ve çalışma ortamı koşullarında Fiziksel ve Ruhsal olarak yıpranması kaçınılmazdır. Bu bağlamda Fabrikaların Otomasyon ve seri üretim kapasitelerine uygun işgücü ne sahip olma ve bu iş gücünü de en uygun maliyetlerle devam ettirmek istemeleri sonucunda iş yerlerinde seri üretime bağlı olarak meydana gelen rahatsızlıklar gün geçtikçe giderek çoğalmaktadır.

Ülkemizde ve tüm dünyada İs sağlığı ve güvenliği alanında büyük sorunların yaşandığı ve Meslek hastalıkları konusunda da toplumsal bir bilinçlenmenin başladığı görülmektedir. Tamamıyla önlenebilir olan bu mesleki hastalıkların sonucunda ülkelerin ekonomilerinde maddi ve manevi kayıplar önemli boyutlara ulaşmaktadır. Tüm dünyada değişiklik gösterse de, yılda her çalışan bin işçiden (4-12) sinin Meslek Hastalığına yakalanma ihtimali olduğu bilinmektedir. Fabrikalarda çalışanların sağlığını olumsuz etkileyebilecek risk faktörlerini en aza indirerek fabrika çalışanlarını korumak, fabrikanın üretimin devamlılığını sağlamak ve verimliliği artırmak için yapılan ve çok kapsamlı olarak yürütülen çalışmaları İş Sağlığı ve Güvenliği” adi altında toplayabiliriz.Gelişen Sanayi ve Teknoloji ile birlikte her gecen gün biraz daha önem kazanmaktadır. Fabrikalarda tehlike kaynaklarını belirleyerek sağlık ve güvenlik açısından düzenli olarak bir risk değerlendirmesinin yapılması, önleme ve koruma tedbirlerinin belirlenerek uygulanması ve

(20)

2

fabrika çalışanların bu konularda bilgilendirilmesi “iş sağlığı ve güvenliği” kapsamında yapılmaktadır (Önal, Güven ve Berk 2011,7-11).

Sağlık ve güvenlik alanında yapılan yasal düzenlemelerde işverenlere düzenli risk değerlendirme yapma yükümlülüğü getirilmiştir(Andaç, 2014, s. 4).Bireylerin çalışma hayatına atılmadan önce ki genel sağlık durumları, fiziksel ve psikolojik rahatsızlıkları ve bedensel kapasitelerinin tanımlanması, temel bilgilerinin tutulması ve çalışma sureleri zarfında gerekli sağlık testlerin düzenle olarak yapılması, hem çalışan hem de işveren için iş sağlığı ve güvenliğinin açısından dikkate alınması gereken öğelerindendir denilebilir.

1.2.Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın amacı, Ford Fabrikası Çalışanlarının Minimal Fiziksel Uygunluklarının ölçümlerini tespit edip, iş yeri ortamında yapılan işleri yapabilmede fiziksel yeterliliklerinin bilinmesidir. Çalışanların mesai sırasında yaptıkları işlerdeki fiziksel yüklenmeyi, her çalışanın minimal fiziksel uygunluğuna ve gücüne göre ayarlayıp, Kaslarda ve eklemlerde olabilecek aşırı yüklenmenin önüne geçilebilmesi, bu sayede uzun zaman ayni işi yapma sonucunda doğabilecek sakatlıkların ve iş aksaklıklarının önüne geçilmek istenmiştir, bu sayede hem işveren hem de işçi karşılıklı olarak kendilerini kontrol etme, geliştirme ve daha verimli olmalarına katkı sağlanmak istenmiştir. Yapılacak olan bu araştırma ile çalışanlar da tespit edilmek istenen Minimal Fiziksel Uygunluk Testleri şunlardır;

• Pençe Kuvvetlerinin tespiti

• Kilo ve Boy

• Bel kuvvetlerinin tespiti

• Yaşanmış Sakatlık ve Hastalıkların Analizleri • Çalışma yönlerinin tespiti

(21)

3 1.3.Araştırmanın Önemi

“İş yerlerinde sıkça yaşanan Fiziksel Rahatsızlıklar, (Kas iskeletSistemi Rahatsızlıkları, KİSR) bu rahatsızlıkları giderebilmek için yapılan harcamalar, hem çalışanı, hem iş vereni olumsuz yönde etkilemekte olup, çalışanların yaşam kalitesini, fiziksel aktivitelerini, sosyal ve psikolojik açısından olumsuz yönde etkilediği günümüzde sıkça görülmektedir.Bu bağlamda Kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının (KİSR) önlenebilmesinde çalışanların Fiziksel Kuvvet Tespiti önemle ele alınması gereken konulardan biri olduğunu söyleye biliriz.

Dünya ölçeğinde saptanan tüm KİSR ’nın yaklaşık %30’unun işe bağlı olduğu belirtilmektedir. KİSR, Meslek hastalıkları ve iş kazalarının neden olduğu tüm işgünü kayıplarının yaklaşık %34’ünü oluşturmaktadır. AB’de 46 bin kişiyle yapılan çalışmada katılımcıların %24’ünün sırt ağrısından ve %22’sinin kas kısmından yakındığı, ağrıların en yaygın nedeninin %34 ile Osteoartrit olduğu bildirilmiştir. Almanya’da KİSR nedeniyle oluşan kayıp gün sayısı, hastalık nedeniyle kaybedilen tüm çalışma günlerinin nerdeyse % 30’una karşılık gelirken Hollanda’da bu oran % 46’dır. İngiltere’de her yıl işle ilgili KİSR nedeniyle yaklaşık 10 milyon iş günü kaybedilmekte ve bunların, yaklaşık %50’si sırt şikâyetleri, %30’u boyun ve kollarla ilgili şikâyetler ve %20’si de bacaklarda görülen şikâyetler nedeniyle yitirilmektedir. Avustralya’da yapılan çalışmalarda işe Osteoartrit erkeklerde %3,9 ile 9. Sırada, kadınlarda %5,7 ile 3. Sırada yer almaktadır. ABD’de meslek hastalıklarının %42 gibi büyük bir oranını kas-iskeletsistemi rahatsızlıkları oluşturmakta, 45 yaş üzeri 40 milyondan fazla insanı etkilediği ve 2030 yılında nüfusun %22’sini etkileyeceği tahmin edilmektedir. Türkiye’de Hacettepe Üniversitesi Sağlık Kontrolü Ünitesi’nin 2003 Yılı Sağlık Merkezleri Çalışma Raporu’na göre; 40 – 65 yaş arası akademik ve idari personele uygulanan “Periyodik Sağlık Kontrolü” sonuçlarına göre KİSR %13,5 ile ikinci sırada yer almaktadır. Çimento fabrikasında çalışan işçilerin sağlık sorunlarının belirlenmesi amacıyla yapılan çalışmada da KİSR %16,3 ile üçüncü sırada bildirilmektedir (Esen ve Figlalı, 2012, s. 44).

Gelişmiş ülkelerde işe bağlı KİSR sıklığının ve maliyetinin hızla artışı nedeniyle, risk etkenleri, iş günü kaybı ve maliyeti konusunda çalışmalar son yıllarda hız kazanmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde işe, travma ve aşırı yüklenme, ağır ve ergonomik olmayan

(22)

4

çalışma koşullarının yaygınlığı bilinmekte olup, KİSR’nın işe bağlı olup olmadığının tanısında büyük güçlükler yaşandığı gözlenmektedir.

KİSR’nın maliyeti üç grupta incelenmektedir: Bunlar direk, dolaylı ve görünmeyen maliyetlerdir. Direk maliyetler: hekim muayenesi, tanı testleri, ilaç kullanımı, hastane yatışı gibi tıbbi bakım maliyetlerini içermektedir. ABD’de 1995 yılında KİSR’ ye bağlı olarak ortaya çıkan 215 milyar dolarlık maliyetin %37’sini de direk maliyetler oluşturmaktadır. Dolaylı maliyetler işe iş gücü kayıpları ve aktivitelerdeki azalmanın maliyetini göstermekte ve toplam maliyetin %52’si civarında olduğu bildirilmektedir, görünmeyen maliyetler işe; yaşam kalitesinin, fiziksel ve sosyal fonksiyonun azalması olarak ifade edilmektedir. İngiltere’de yapılan benzer bir çalışmada işe KİSR’ nın tıbbi maliyetinin 84 milyon ile 254 milyon sterlin arasında olduğu tahmin edilmektedir. İşle ilgili sırt problemlerinin maliyetinin 43 milyon ile 127 milyon sterlin arasında, kollarda ve boyunda görülen rahatsızlıkların maliyetinin 32 milyon ile 104 milyon sterlin arasında ve alt uzuvlarda görülen işle ilgili hastalıkların maliyetinin de 17 milyon ile 55 milyon sterlin arasında olduğu düşünülmektedir(Esen ve Figlalı, 2012,s. 44-45).

1.4. Sınırlılıklar

1. Araştırma Ford Fabrikası Motor Montajı Kısımında çalışan işçilerle sınırlıdır.

2. Bu araştırma da uygulanan Tespit Testleri Fiziksel Uygunluk Normlarındaki verilerle sınırlıdır kalmıştır.

3. Bu araştırma işçilerin çalıştıkları işyerlerinde ki baskın olan işlerle ile sınırlı kalmıştır. 4. Ford Fabrikası çalışanlarının Minimal Fiziksel Uygunluk tespitler yapılırken, çalışma yerinin uygunluğu, iş yeri tasarımı, ayakta veya oturarak yapılan çalışma gibi dış faktörler verileri de incelenmiştir.

1.5. Sayıltılar

1. Minimal Fiziksel Uygunluk tespiti yapılan işçilerin, Ford Fabrikasını temsil edecek niteliğe sahip olacağı varsayılmıştır.

(23)

5

2. Minimal Fiziksel Uygunluk tespiti yapılırken, bu Araştırmada kullanılacak anketin geçerli ve güvenilir olacağı varsayılmıştır.

3. Minimal Fiziksel Uygunluk tespiti kapsamında bulunan katılımcıların görüşlerini objektif olarak ortaya koyacağı varsayılmıştır.

4. Minimal Fiziksel Uygunluk tespiti ölçümlerine katılan Ford Fabrikası çalışanlarına uygulanan Bedensel ve Kinestetik testlerin hiçbir etki altında kalmadan doğru ve gerçekçi olarak ve bütün bilgileriyle objektif olmasıdır.

1.6. Tanımlar

Ergonomi Bilimi: Bazı ülkeler ve ABD de insan faktörleri, diğer ülkelerde işe yaygın olarak kullanılan terimiyle ergonomi esas olarak insan kullanımına yönelik tasarım, çalışma ve yaşama koşullarının optimal hale getirilmesini amaçlayan uygulamalar bütünüdür. Ergonomi iş, ürün tasarımı, ev yaşamı ve dinlenme dönemi etkinlikleri ve bunlara yönelik üretimle ilgili olarak çevre ile kişinin etkileşimi olarak tanımlanabilir(Güler, 1997, s. 9 ).

Ergonomi kişilerin hayatının insanlaşmasını, insana uygun hale getirilmesini amaçlar. İnsanların yaşama kalitesini yükseltir. Yakın çevrenin sağlık koşullarına uygun hale getirilmesi, bir takım tehlike olasılıklarının ortadan kaldırılması temel amaçtır. Çalışma saatlerinin düzenlenmesi, fizyolojik özelliklere uygun çalışma düzeni, kullanılan araç ve gerecin işe ve kullanan kişiye uyumunun sağlanması temel amaçtır. Eski kaynaklarda ergonomi teriminin iş ve işçi uyumu olarak dar anlamda alınması sizleri şaşırtmamalıdır. İnsan hayatının büyük bir bölümünün iş yerinde geçmesi, iş yeri koşullarının sağlıkla çok yakın ilişkisi, ergonomi ilkelerinin bu alanda yaygın kullanımında etkin olmuştur. Bu nedenle kabaca yapılan bir ergonomi tanımından, ergonomi konusunun sadece işyeri ile ilgili olduğu kanısına varılabilir. Ancak doğuştan başlayarak bebeğin yattığı beşikten, evimizde oturduğumuz sandalyelere, masanın yüksekliğine, bıçak, tornavida ve çatalın ya da makasın sapına ya da ağırlığına kadar birçok faktör ergonomi biliminin konusudur. Ergonomi bu faktörleri insana en uygun biçimde belirlemeye çalışır (Güler, 1997, s. 10 ).

(24)

6

Ergonomi bizlere, iş yerlerinde yapılan yanlış veya ergonomi siz çalışmalardan dolayı kaynaklanan Kas İskelet Sistemi Rahatsızlıkları önlemeye bilme, durdurabilme ve tedavileri için de faydalı olabilen bir unsurdur. Ergonomi biliminin amaçları:

1. İnsanlar tarafından kullanılan araç gereç ve düzeneklerin kullanım etkinliğinin artırılması

2. Günlük hayatta karşılaşılan insan kullanımına ve etkileşimine açık olan her şeyin insana uygun tasarımıyla:

a) İnsan performansının artması b) İnsan güvenliğinin sağlanması

c) İnsan sağlığının korunması ve iyileştirilmesi

d) İnsan mutluluğunun ve doyumunun sağlanması amaçlanır (Güler,1997) . Ergonomide İşin insana uygun hale getirilmesi

a) Çalışma ortamının olumsuz fiziksel koşullarının etkisiz hale getirilmesi ya da bunu etkisiz hale getirecek önlemlerin alınması.

b) Çalışma sürecinin insanın bedensel ve mental yeteneklerine uygun hale getirilmesi. c) Araç gereç tasarımını kullanıma daha elverişli hale gelmelerini sağlayacak biçimde geliştirmek.

d) İş yeri ortamının ya da günlük yaşama ortamının kendisine en uygun, duruma getirmek.

e) Çalışma koşullarını, saatlerini, biçimini insana en uygun hale getirmek.

f) İş temposuna, çalışma saatlerine ve monotonluğa bağlı olarak oluşabilecek zorlanmaların engellenmesi ya da en aza indirilmesi

g) Gerek iş gerek ev ve gerekse diğer etkinlikler sırasında yaşama ve çalışma kalitesini yükseltecek düzenek ve düzeltmeleri yapmak

h) Bütün bu etkinlikler sırasında güvenliğini ve sağlığını tehlikeye düşürecek tehlikeleri ortadan kaldırabilecek önlemleri almak sayılabilir (Güler, 1997) .

Vücudumuzun duruş özelliğinin, omurganın ve iskelet sisteminin sağlığının korunabilmesi için dikkat edilmesi gereken başlıca noktalar şunlardır:

(25)

7

1. Ağırlık kaldırma işlemine geçilmeden yol üzerinde hareketi engelleyecek her şey kaldırılmalıdır.

2. Optimum kaldırma yüksekliği yerden 40 santimetredir. Bütün kaldırılacak cisimler bir platformdan kaldırılmalıdır.

3. Ritmik hareket etmelidir. Yürürken başın üzerindeki kitabın düşmesi engelleyecek bir hareket ve yürüme ahengi en uygun yürüyüş şeklidir.

4. Dik yürüme ve dik oturma alışkanlık haline getirilmelidir.

5. Sandalye ve yatakların uygun ergonomik özellikte olması sağlanmalıdır. 6. Öne doğru eğilerek ağırlık kaldırmaktan kaçınmalıdır.

7. Sarkık, kontrolsüz hareketlerden kaçınılmalıdır.

8. Dengesiz yüklenmiş yüklerin taşınmasından kaçınılmalıdır. Taşınan yükün iyi dengelenebilmesi gerekir.

9. Ayakta dururken daha fazla güç harcamanız gerektiğinde öne doğru zorlanmadan çok geriye doğru zorlanma yöntemi kullanılmalıdır.

10. Uygun kaldırma, itme ve çekme hareketi için ayaklar birbirinden ayrı ve dengenin sağlanabilmesi için mutlaka bir ayağın önde olması zorunludur.

11. Ağırlık kaldırırken iterken ve çekerken kollar gövdeye yakın tutulmalıdır ve dizlere kuvvet verilerek uygulama yapılmalıdır.

12. Ağırlığın mümkün olduğunca gövdeye yakın tutulması sağlanmalıdır. 13. Sırt daima düz tutulmalıdır.

14. Ağırlık kaldırma işlemine diz bükük ve sırt düz durumda kaldırma öncesi duruş biçiminde başlanılmalıdır.

15. Bir kişinin kendi ağırlığının yarısından fazla bir ağırlığı kaldırması, çekmesi yada itmesi sakıncalı olabilir. Böyle bir durum olduğunda mutlaka bir başka kişilerden yardım alınmalıdır. Genellikle bu kural ideal ağırlıkta olan kişiler içindir.

50 yaşın üzerindeki bir erkeğin 16 kg, kadının işe 10 kilogramın üzerinde ağırlık taşıması istenmez. 35-50 yaşındaki bir erkek için maksimal ağırlık 20 kg kadın için işe 13 kg olarak belirlenmiştir. 20-35 yaş arasındaki bir erkek 25 kg, kadın işe 15kg kadar bir ağırlık

(26)

8

kaldırabilir.18-20 yaş arasındaki bir erkek için kaldırabileceği maksimal ağırlık 23 kadın için işe 14 kg olarak belirlenmiştir. 6-18 yaşta bu ağırlıklar erkeklerde 19kg, kadınlarda işe 12 kg dır.

14-16 yaşlar arasında işe erkekler için 15kg, kadınlar için işe 10 kg dır. Bu değerlerin üzerinde bir ağırlık kaldırılması zorunluluğu iskelet sistemiyle ilgili sorunlar yaratabilir. Uygun teknik kullanılmaması daha düşük ağırlık değerlerinde de iskelet sistemiyle ilgili sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir (Güler,1997).

Fiziksel Uygunluk: Fiziksel uygunluk kavramının çok çeşitli açıklamaları vardır. Uygunluk (fitnesi), uygun olma, Bedenen formda olma, herhangi bir işi yapmaya hazır olma, Zinde olma, Sağlıklı olma, Hastalıktan uzak olma gibi (Aydos, 1991).

Meslek Hastalıkları: Meslek hayati, insanların yaşantısında onlara bir yer kazandıran, onları tatmin eden ve toplum içinde kaynaşmayı sağlayan önemli bir sosyal etmen olduğu gibi fiziksel, kimyasal, psikolojik, sosyal ve ekonomik pek çok nitelikleri ile de insan sağlığını etkiler. Çalışanlar, kullandıkları makineler, çalışma ortamındaki zehirli maddeler, insan yapısına uygun olmayan çalışma organizasyonu gibi nedenlerle çeşitli mesleki tehlikelerle karşılaşırlar (İlhan ve diğ., 2006).

İşle İlgili Kas İskelet Sistemi Rahatsızlıklarının Diğer Adları: • Tekrarlı Gerilme ya da Stres İncinmesi (RSI)

• Tekrarlı Hareket İncinmesi (RMI) • Kümülatif Travma Rahatsızlığı (CTD) • Aşırı Kullanma Sendromu

• Faaliyetle İlgili Ağrı Sendromu

Seri Üretim: İşletmelerde, bir üründen çok sayıda üretmek yoluyla, maliyeti azaltan ve üretim süresini kısaltan çalışması istemi olarak tanımlayabiliriz. Bir kalıba sırayla art arda parçalar eklenerek montajlanması olarak da tanımlayabiliriz.

Kuvvet: Fiziğin en temel kavramlarından biri kuvvettir, cisimlerin denge durumunu

değiştiren veya değiştirmeye zorlayan sebebe "kuvvet" denir. Kuvvetin etkileri, cisimlerin hareket durumlarını değiştirme, cisimlerin şekil, biçim, yön ve doğrultularını değiştirme, itme ve çekme etkisi vardır (Aslan, 1998).

(27)

9

Fiziksel Kuvvet: Biyolojik yaklaşımla fiziksel kuvvet çalışanın bir kütleyi bir nesneyi (kendi vücudu, bir makina yada bir araç) hareket ettirme yani bir direnci yenebilme yada onu kas çalışması ile etkileme anlamına gelen bir kavramdır, hedeflenen eylemi var olan fiziksel özelliklerini kullanarak gerçekleştirebilme. Fabrikalarda işe, verilen işi öngörülen zamanda istenilen biçimde ve standartlarda yapabilme olarak tanımlanabilir.

Kuvvet Birimleri:Kuvvet → → Newton (N) → Dyn → Kilogram-Kuvvet (kg-f) → Gram-Kuvvet (gr-f)

1N = 1.105 dyn 1dyn = 1.10-5 N

1 kg-f = 1000 gr-f 1 gr-f = 1/1000 kg-f

1 kg-f = 9,8 N 1 kg-f ≈ 10 N 1 N = 1/9,8 kg-f

1 kg-f = 980000 dyn 1 kg-f ≈ 1.106 dyn 1dyn = 1/980000 kg-f 1 N = 98 gr-f 1 N ≈ 100 gr-f

1 Newton: 100 gramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğü yani ağırlığıdır. 1 kg-f: 1 kilogramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğü yani ağırlığıdır. 1 gr-f: 1 gramlık kütleye etki eden yer çekimi kuvvetinin büyüklüğü yani ağırlığıdır(Curun, 1981).

(28)
(29)

11

BÖLÜM II

GENEL BİLGİLER

2.1. Fiziksel Uygunluk

Fiziksel aktivite", "egzersiz" ve "fiziksel uygunluk" kavramları farklı tanımları terimlerdir. Bununla birlikte, çoğu zaman bir diğeri ile karışabilir ve terimler zaman zaman birbirinin yerine kullanılmaktadır. Fiziksel aktivite enerji harcaması ile sonuçlanan iskelet kasları tarafından üretilen herhangi bir bedensel hareket olarak tanımlanmaktadır. Enerji tüketimi kilokalori olarak ölçülebilir. Fiziksel aktivite, günlük hayatta mesleki, spor, kondisyon, evdeki, ya da diğer faaliyetler olarak kategorize edilebilir. Egzersiz, fiziksel uygunluğun kısa veya uzun süreli düzeltme ve devamı amacıyla yapılan planlı, yapılandırılmış ve tekrarlı olan fiziksel aktivite bir alt kümesidir. Fiziksel uygunluk işe, sağlık- veya beceri ile ilişkili olan bir dizi niteliklerdir. İnsanların bu öz niteliklere sahip olma derecesi özel testlerle ölçülebilir (Caspersen,Powel, 1985, s.126–131).

Fiziksel uygunluk kavramının çok çeşitli açıklamaları vardır. Uygunluk (fitnesi), uygun olma, Bedenen formda olma, herhangi bir işi yapmaya hazır olma, Zinde olma, Sağlıklı olma, Hastalıktan uzak olma gibi (Aydos, 1991). Keeney, Fiziksel uygunluğu “Kişinin çalışma kapasitesi” olarak tanımlamış, Bu kapasitenin kişinin kuvvetine, dayanıklılığına, koordinasyonunu, çabukluğuna ve bu unsurların birlikte olması, birlikte çalışmasıolarak açıklamıştır.(1960, s.29-30)

Morehouse ve Miller, Fiziksel uygunluğun değerlendirmesini yaparken, 3 unsuru olduğunu ileri sürmüşlerdir (1976, s.158-163):

1. Ferdin iş yerinde elindeki işini yapması için vücut üye ve organlarının tam olarak eksiksiz, el değmemiş vaziyette olmasıdır. Buna “ Anatomik Uygunluk “ denir.

(30)

12

2. Gerekli kas kuvveti ve dayanıklılığına sahip olma, Hareket becerilerini ustalıkla yapabilmesive yorgunluktan normal hale süratle dönmedir. Buna “Fizyolojik Uygunluk” denir.

3. Ferdin görevini, işini yaparken duygusal sağlamlık, eğitilebilme kabiliyeti, gayret, zekâ sahibi olma, etkili olma çabası ve bunların kişide bulunması halidir. Buna da “ Psikolojik Uygunluk “ denir.

Fiziksel uygunluk tanımı içerişinde çeşitli unsurlar vardır.Günümüz beden eğitimi ve spor Literatürü içinde Fiziksel Uygunluğa ait 70 element vardır. New York Eğitim bakanlığının yaptığı çalışmada bu elementleri üç büyük kategori içerişinde toplamıştır.Fizyolojik faaliyetler, Antropometrikkondisyon, Fiziksel veya hareket Faaliyetleri(Nixon ve diğ.,1980)

Fizyolojik Faaliyetler, Bunlar; Sinir sistemi ve çalışması, Kalbin çalışması, dolaşım sistemi ve kan, solunum sistemi ve çalışması, sindirim sistemi ve çalışması, kas, hareket sistemi ve çalışması, Salgı sistemi çalışması ve genel sağlık durumu,

1. Antropometrikkondisyon aşağıdaki elementlerin gelişmesine bağlıdır. Bunlar; Vücudun duruşu ve genel görünüşü (Postür), Boy ve vücut ağırlığı ilişkisi, kemikyapı, kas ve eklem ilişkisi, Vücut yağ oranı, Vücudun morfolojik yapısı, Yumuşaklık, esneklik, sürekli vücut ağırlığı,

2. Fiziksel ve hareket faaliyetleri 40 element özetlenerek 6 sınıf içerişinde toplanmıştır. Bunlar; Dikkat, Çeviklik-çabukluk, Denge-koordinasyon, Kuvvet-güç, Dayanıklılık, hız-sürat.

Fiziksel uygunluk bedenle, vücut yapısı ve onun işletilmesiyle ilgilidir, Organik uygunluk ismide verilir. Yalnız bir parçayı değil pek çok parçayı temsil eder. Genellikle kuvvetle-güçle eşit anlamda kullanılır ama yalnız kuvvet değildir. Fiziksel uygunluk, kuvvet-güç uygunluğunun davranışa dönme şeklidir. Kuvvet, Kalp ve dolaşım sistemi dayanıklılığı, hız, çabukluk, denge ve koordinasyon… Bu elementlerin bir arada ve uyum içerişinde olması fiziksel uygunluğu meydana getirir( Goldingve Boss, s. 1979, 163).

(31)

13 2.2. Fiziksel Uygunluk Elemanları

Sağlık İlgili bileşenler: Sistemler ile ilgili vücudun ne kadar iyi çalıştığını gösteren faktörler (Tancred, 1995, Davis,2000)

1. Kalp ve dolaşım sistemi uygunluğu: Egzersiz sırasında çalışan kaslara oksijen sağlayan dolaşım sistemi (kalp ve kan damarları) yeteneği,

2. Vücut Kompozisyonu: yağsız vücut kitlesine (kas, kemik, su, vs) göre göreceli vücut yağ yüzdesi,

3. Esneklik: Çeşitli eklemlerde olası hareket aralığı,

4. Kas gücü: kasın tek bir kasılma ile üretilebildiği kas kuvvet miktarı,

5. Kas dayanıklılığı: Bir kas grubunun belirli bir süre boyunca kas hareketlerini devamedebilme yeteneğidir.

Yetenekle İlgili Bileşenler: Başarılı bir sportif aktiviteye katılım uygunluğunun temelini oluşturan faktörler(Davis,2000, s. 121-122).

1. Hız: Düz bir çizgi-yol üzerinde bir noktadan diğer bir noktaya hızlı bir şekilde hareket etme yeteneği,

2. Çeviklik: Vücudun hızla yönünü değiştirme yeteneği,

3. Denge: Hareketsiz ya da hareketli bir duruşu belirli süre koruma yeteneği, 4. Koordinasyon: Duyuların girişi ile el ve / veya ayak hareketleri arası uyum. 5. Reaksiyon Süresi: Harekete geçmek için gereken zaman miktarı,

6. Güç: patlayıcı bir tempoda işi yapmak için gerekli kuvvet-mukavemet yeteneği. Mathews(1978),ise konuya su şekilde bakıyor. Fiziksel uygunluk sadece bir objenin tanımı için kullanılamaz. En basit tanımı "Kassal çaba harcayarak verilen fiziksel bir görevi yapma kapasitesidir" fiziksel uygunluğa total uygunlukta ismi verilir ve içinde dört unsur vardır.

1. Ferdin yaşamakta olduğu çevresinde her gün karşılaşmakta olduğu karakteristik problemleri çözmek için gerekli duygusal, ruhsal sağlamlık.

(32)

14

3. Vücut mekaniği veya hergün tekrar edilen hareket becerileri. Yürüme, ayakta durma ve oturma gibi, daha karmaşık olan bir futbol oyuncusunun mükemmel bir blok yapması, çeşitli dans hareketlerinin dansçı tarafından sergilenmesi gibi.

4. Fiziksel Antropometri; Vücudun çeşitli ve uygunluk tipini yansıtır. İyi kas tonu ve uygun vücut ağırlığı gibi.

Fiziksel uygunluk hissedilebilir organik elementleri içine alır. Bunlar, kas kuvveti, kas dayanaklığı, kas gücü, kassal yumuşaklık, kalp-dolaşım veya kalp solunum uygunluğu, sinir-kas koordinasyonu gibi. Beden Eğitimi ve spor otoritelerinin fiziksel uygunluğa ait görüşleri çok az farklı olmakla beraber aynı unsurları açıklamaktadır.

İlions Üniversitesi Fiziksel uygunluk laboratuarı ve Beden Eğitimi direktörü Prof. Dr. Thomas K. Cureton (Baley,1979). Fiziksel uygunluğu, total uygunluk olarak ele alıyor ve içiçe daireler şeklinde sırayla, bunların birbiriyle olan ilişkilerini ve içine aldığı elementleri şöyle izah ediyor:

1. Organik Kondisyon;

• Sinir Sistemi ve Yapısı,

• Kalp, Kan, Damarlar ve Dolaşım Sistemi, • Bağışıklık, Akciğer ve Solunum Sistemi, • Üreme ve Sindirim Sistemi,

2. Fiziki ( beden ) yapı; • Vücut Tipi, • Kemikler, • Kaslar, • Yağ, • Ağırlık, • Postür, 3. Motor Uygunluk; • Denge,

(33)

15 • Çeviklik, • Güç, • Dayanıklılık, • Kuvvet, • Yumuşaklık, Esneklik, 4. Duygu, Sezici Uygunluk;

• Burun, Koku, • Görme yeteneği, • Çiğneme, • Hareket duyumu, • Tatma, • Vücut Isısı, 5. Beceriler;

• Raket Oyunları, Tenis,Suquas, Badminton,masatenisivs. • Rekreasyonel Sporlar, Golf, Yelken Kamp İzcilik vs. • Atma, Atlama ve Koşular.

• Diğer Beceriler, Kayak, Paten, Binicilik, Boks, Güreş,Cimnastik vs. • Top Oyunları, Basketbol, Voleybol, Futbol, Hentbol...

2.3. Meslek Hastalıkları

Meslek hastalıkları, işyeri ortamında bulunan faktörlerin etkisi ile meydana gelen hastalıkların ortak adıdır. Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Çalışma Örgütü gibi uluslararası kaynaklarda meslek hastalıkları; zararlı bir etkenle bundan etkilenen insan vücudu arasında, çalışılan işe özgü bir neden-sonuç etki-tepki ilişkisinin ortaya konabildiği hastalıklar grubu olarak tanımlanmaktadır (Önal, Kurtcebe, Durukan ve Koşar, 2011).

(34)

16

Ülkemizde çalışma koşullarını düzenlemeyi hedefleyen ilk yazılı metin 1865’de yayınlanan ve kömür madenlerindeki çalışma koşullarını düzenleyen Dilaver Paşa Nizamnamesidir, 100 madde içeren bu Nizamname, Padişah tarafından onaylanmadığından Dilaver Paşa’nın adı ile anıldığı gibi “HavzaiFahmiyeTeamülnamesi” olarak da adlandırılır. Bu nizamnamede işçiye ait dinlenme ve tatil zamanları, barınma yerleri, çalışma saatlerine de yer verilmişti(Akbulut,1996, s. 7-8).

1930 yılında yayınlanan Umumi Hıfzıssıhha Kanunu önemli düzenlemelerden biri olup çalışma hayatına sağlık ve güvenlikle ilgili düzenlemeler getirmiştir. Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, halen halk sağlığı, iş sağlığı ve güvenliği alanlarında önemli bir yaptırım aracı olarak kullanılmaktadır. Anayasamız, Borçlar Kanunu ve İş Kanunu; iş hukuku, iş sağlığı ve güvenliği, sosyal güvenlik alanlarında düzenlemeler içermektedir. Ayrıca iş sağlığı, iş kazaları ve meslek hastalıkları ile ilgili yaptırım gücü ve daha iyi uygulamalar için özendirme işlevi olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu da unutulmamalıdır. İsviçreli Paracelsus (1493-1541) “On Miners’ SicknessandOtherMiners’ Dişeases” adlı üç ciltlik kitabında madencilerde görülen akciğer hastalıkları ile madenlerin eritilmesi işlerinde çalışanların sorunlarına ve Cıva ya bağlı olarak gelişen sağlık sorunlarına yer vermiştir.

Büyük teknolojik uyanışın görüldüğü 18inci yüzyılın ikinci yarısında fabrikalarda iş ve çevre koşulları çalışanların sağlığını koruyacak şekilde düzenlenmemişti, Genel yaşam koşulları, toplumsal refah, beslenme vehijyensiz çalışma alışkanlıklarının da etkisi ile bu yüzyılda tarihte hiç görülmemiş bir sıklıkta insanlar meslek hastalıkları acı çekmişlerdir. Cıva, kurşun zehirlenmesi, solunum sistemi hastalıkları gibi bazı hastalıklar bu dönemde öne çıkmaktadır (Önal ve diğ., 2011, s.13-14).

“Hayret ve tereddüt ediyorum, Acaba ilaç ve sinameki kokan muayenehane ve eczanelerde oturan bu azametli ve şık görüntülü doktorların burnuna işyerlerindeki piş kokulu şeyleri mi soksam, yoksa onları bu çukurları görmeye mi davet etsem” bu satırların sahibi İtalyan Dr. BernardiniRamazzinidir.Dr. BernardiniRamazzini (1633-1714) ilk kapsamlı meslek hastalıkları kitabını “De MorbişArtificumDiatriba” yazan kişi olarak “iş sağlığının babası” olarak günümüzde de anılmaktadır. Ramazzini iş kazası geçiren her hastasına iş koşulları konusunda kapsamlı sorular yöneltirken işyerini ayrıntılı olarak gezip incelemektedir.

(35)

17

Kitapta 53 hastalık ayrıntıları ile tanımlanmaktadır. Kitapta ayrıca meslek hastalıklarından korunma yöntemleri, beslenme, sağlık bilgisi ve ergonomi de yer almaktadır.

Ramazzini’ye göre “Sağlığı yitirmek pahasına elde edilen kazanç, piş-kirli bir kazançtır.” Dr. Ramazzini, hasta muayenesi sırasında “Ne iş yapıyorsun? Sorusunun yerleşmesini sağlayan hekim olarak tarihe geçmiştir (Akbulut, 2001, s.11).

2.4. Otomobil Sektöründeki Meslek Hastalıkları

2.4.1. KİSR Kas-İskelet Sistemi Rahatsızlıkları

Kas-İskelet Sistemi Rahatsızlıkları (KİSR) Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Komisyonu’nun da tanımladığı gibi kas-iskeletsisteminde oluşan ve işten kaynaklanan rahatsızlıklar veya hastalıklardır. “İşten kaynaklanan” terimi Dünya Sağlık Örgütü tarafından iş performansı ve iş çevresi gibi iki faktörün etkisiyle başlayan çok etkenli bir hastalığın bilimsel nedenini tanımlamak için kullanılmaktadır (Esen ve Fiğlalı, 2012, s.42). Kisr; bel, boyun ve üst Ekstremite (el bileği, el, dirsek ve omuz) hastalıkları olarak sınıflandırılmaktadır. Bel ve sırt ağrıları, kas zorlanması ve incinmesi, boyun tutulması, boyun fıtığı, bel fıtığı, Kar pal tünel sendromu, gergin boyun sendromu ve kas kuvveti dengesizlikleri işten kaynaklanan başlıca kas iskeletsistemi rahatsızlıklarıdır. Büyük sağlık problemlerine ve sosyal kaynak tüketimine neden olan Kas-İskelet Sistemi Rahatsızlıkları (KİSR), çalışan nüfusu yaygın olarak etkileyen olumsuzluklardandır. Yaşanan sağlık problemleri, bu rahatsızlıklar için yapılan harcamalar sıralamasında üst sıralarda yer alan ve çalışanı iş verimi, yaşam kalitesi, fiziksel ve sosyal fonksiyonlar açısından olumsuz etkileyen KİSR önemli oranda, uygun olmayan çalışma duruşlarından kaynaklanmaktadır. Çalışma duruşlarını bilimsel yöntemler ile incelemek, analiz etmek ve gerekli iyileştirme ve düzenlemeleri yapmak çalışma performansının kontrol edilmesi ve KİSR’ nın azaltılması konularında önemli katkılar sağlamaktadır. Bu çalışmada, KİSR’ nınortaya çıkmasına neden olan risk faktörleri, rahatsızlık çeşitleri ve belirtileri özetlenmekte, bu rahatsızlıkları önlemek için kullanılabilecek ana ilkeler sunulmakta ve risk faktörlerinin tespit edilmesinde kullanılan bilimsel yöntemler sınıflandırılarak tanıtılmaktadır (Esen, ve Figlali, 2013).

(36)

18

Mesleki alanda meydana gelen Kas-İskelet Sistemi Rahatsızlıkları (KİSR) sebepleri işe, Kaslar, Ten donlar, Sinirler ve Yumuşak dokularda hasarlara sebep olan tutma, çekme, itme, gerginleştirme, kavrama, bükme, döndürme, sıkıştırma ve uzanma gibi tekrarlayıcı fiziksel hareketler nedeniyle oluşmaktadır (Bernackie, 1999).

2.4.1.1. KİSR’ e Sebep Olan Risk Faktörleri

2.4.1.1.1. Vücut Pozisyonu

Boynun ve omuzların sabit pozisyonda olması kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının oluşmasında etkili olan bir durumdur. Üst uzuvların kontrollü hareketleri esnasında çalışanların omuz-boyun bölgesinin dengesini sağlamaları gerekmektedir. Omuz ve boyundaki kaslar kasılmakta ve görevin gerektirdiği süre boyunca sabit pozisyonda durabilmek için kasılmaya devam etmektedir. Kasılan kaslar damarları sıkıştırmakta bu da rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Çalışma istasyonlarının düzensiz yerleşimi ve uygun olmayan araç ve donanım seçimi de bu riskli vücut hareketlerinin oluşmasında etkilidir (Esen ve Figlali, 2013, s. 42).

2.4.1.1.2. Tekrar

Çalışanların çalışma esnasında gün boyu ayni kas gruplarını çalıştırarak yaptıkları işler olarak tanımlayabiliriz, Bu tekrarlı çalışmalardan dolayı, tek yönlü çalışmaya maruz kalmamalardan dolayı kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının ortaya çıkmasında büyük sebep oluşturmaktadır. Yapılan bu işlerde genellikle vücut sabit pozisyonda olup vebelli bir kassal güç harcanarak yapılan tekrarlı hareketlerdir(Esen ve Figlali, 2013, s. 42).

2.4.1.1.3. Güç

Herhangi bir işi yapabilmek için harcanan enerjiyi veya efor u güç diye tarif edebiliriz, Güç yapılan işlerde doğabilecek rahatsızlıkların ana kaynağıdır diyebiliriz, çok güç çok enerji harcamak olduğundan gün içerişinde çalışma esnasında yeterli dinlenmeler ihtiyaç duyulmaktadır, bu yeterli dinlenmeler verilmediği zaman, güç gerektiren işlerde güçsüzlük

(37)

19

meydana gelecek olup Kas iskelet sistemi rahatsızlıklarının açığa çıkmasına sebep olacaktır diyebiliriz (Tamer, 1995).

2.4.1.1.4. Mola Vermeden Uzun Süre Çalışma

İş yerlerinde mesai saatleri içerişinde çok tekrarlı hareketleri yapma sonucunda çalışanlarda yorgunluklar meydana gelmektedir, her ne kadar firmalar tarafından belirlenen zamanlar arasında küçük molalar verilse de, bu molalar vücudun tamamen dinlemesine yeterli olmamaktadır, çok tekrarlı hareketler az güç gerektirse de bu hareketlerin mesai saatleri içerişinde devamlı sürdürüle bilmesi için harcanan kuvvette genel artış olmaktadır. Yeterli mola verilmeden yapılan çalışmalar sonucunda kassal incinmeler meydana gelmektedir.(Esen ve Figlali, 2013, s. 43).

2.4.1.1.5. İşin Hızı

İş yerlerinde iş istasyonlarında yapılan işlerin hızı, gün sonunda yeterli kapasiteyi üretebilecek şekilde belirlenmektedir. Bu bağlamda verilen işleri seri olarak yapılması durumunda dinlenmek için yeterli bir zamana ihtiyaç duyulmaktadır, bu zaman verilmediği takdirde, iş baskısı ve işi zamanında yetiştirme çabaları doğrultusundan kas gerginliği de yorgunluğa sebep olup kas iskelet sistemi rahatsızlıklarına sebep oluşturmaktadır. (Akbulut, 1996, s. 57).

2.4.1.1.6. Çalışma Ortamının Isısı

İş yerlerinde çalışma ortamlarının Soğuk, Sıcak ve Nemli oluşları, hep ayni tur işlerin yapıldığı işlerde çalışanların performansını negatif olarak etkile yemektedir. Çalışma ortamları sıcak ve nemli işe çalışanlarda daha çabuk yorgunluk görülmekte ve buna bağlı olarak ise incinmelere daha duyarlı olabilmektedirler. Tersi bir durumda işesoğuk olan çalışma ortamında işe kas ve eklem esnekliği azalmakta olduğunu bunun da incinmelere sebep olabileceği söylenebilir.

(38)

20 2.4.1.1.7. Titreşim

Titreşim bir cismin dinlenik konumuna göre düzenli veya düzensiz olarak oluşturduğu periyodik hareketlerle meydana gelen mekanik salınımlar olarak tanımlanmaktadır. Titreşime uzun süre maruz kalan insanlardaetkileri kas, eklem, sinirlerler, dirsek, bilek, omuz ve boyun Kemiklerinde bozukluklar ellerde ve parmaklarda karıncalanma, damar bozuklukları görülmektedir (Kin- İşler, 2007).

2.4.1.1.8. Çalışma Ortamında Aydınlatma

İşyerlerinde yapılan herhangi bir işi görerek algılayabilecek ortamda çalışma olarak tanımlayabiliriz. Aydınlatma sorunları olan bir çalışma ortamında, uygun görme açışının sağlanabilmesi için, hatalı duruş ve oturuş pozisyonları gözlenmektedir. Ayrıca aşırı uyum çabaları da olumsuz oturuş ve duruş biçimlerine neden olabilir. Başın duruş biçimi, işin görsel gereksinimlerinden etkilenir. Bu durum çalışanın görme etkinliği ve aydınlanma derecesi ile belirlenir. Bu durum kas ve iskelet ağrılarına, uzun dönemde de kas ve iskelet sistemlerinde birikimsel zedelenmelere neden olur. Yeterli düzeyde bir aydınlatma bu sorunların yaşanmasını engelleyecektir (İlo, 1998, s.11).

2.5. Otomobil Sektörü

Günümüzde otomotiv sektörü, gelişmiş ve hatta gelişmekte olan ülkeler için “anahtar” sektör rolündedir. Güçlü bir otomotiv sektörü, sanayileşmiş ülkelerin ortak özelliklerinden biri olarak gözümüze çarpmaktadır. Otomotiv sektörünün bu denli bir öneme sahip olmasının başlıca nedeni, bu sektörün diğer sektörlerle olan yakın ilişkileridir. Otomotiv sektörü, başka birçok sektörün ürettiklerinden yararlanır; bunların başında demir-çelik, cam, plastik,tekstil, elektronik ve elektrik sektörleri gelir. Bunun yanında, otomotiv sektörü, yaptığı üretim ile bazı sektörlerin de verimli bir şekilde işlemesini saplamaktadır.İnşaat, turizm ve tarım sektörleri, bunlara örnek olarak verilebilir. Ayrıca, otomotiv sektörünün, savunma sektörüne ve dolaylı olarak da ülkenin milli güvenliğine katkıda bulunduğu da bilinmektedir(Karpuz, Silahçı ve Çalışkan, 2011, s. 3).

(39)

21 2.5.1. Otomobil Sektörünün Tarihçesi

İlk buharlı araba, 1770 yılında Cugnot tarafından yapıldı. Böylece otomobilin icadında ilk adım atılmış oldu. Hızlanan çalışmalar sonucu ilk motorlu taşıt 1885 yılında Alman Karl Benz tarafından yapıldı. Yapılan taşıt, dönemin özelliklerini taşıyordu ve sadece iki kişilik bir bisiklet biçimindeydi. Yaklaşık bir yıl sonra Gottlieb Daimler motoru atlı arabalara monte etti(Raidt, 2014, s. 7).

2.5.2. Türkiye’deki Otomotiv Sektörü

Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türkiye’de otomobil yada otomobil parçası üretmek söz konusu değildi. Otomobillerin vidası bile dışarıdan gümrüksüz olarak getirtiliyordu. 1928’den sonra Türkiye’de ithal ve montaj otomobiller dönemi başlamıştır. İlk montaj fabrikası 1929 yılında Tophane’de yaklaşık 500 işçi ile başlamıştır, bu montaj fabrikasını Ford Motor Company adlı şirket kurmuştur(Bedir, 2002, s.10).

Türkiye’de ilk kez otomotiv sanayi ürünleri imalatı 1954 yılında Türk WillysOverlandLtd’nin orduya Jip ve kamyonet üretmesi amacıyla başlamıştır. İlk Türk otomobili işe 1961 yılında Eskişehir Devlet Demiryolları fabrikasında üretilmiştir. Devrim adı verilen otomobil dört adetlik örnek model üretimle sınırlı kalmıştır. Otomobilde ilk ciddi üretim 1966 yılında ANADOL otomobilin üretimi ile başlamıştır. Yıllık üretimi en fazla 7200 adet olan ANADOL marka otomobilin üretimi 1982 yılına kadar devam etmiş ve toplam 87 000 adet üretilmiştir (Bedir, 1999). Günümüzde işe aktif anlamda yerli ve yabancı yatırımlı 15 adet Otomotiv sanayi firması bulunmaktadır.

2.5.3. Otomotiv Sektöründe Seri Üretim

1908 yılında ABD'li Henry Ford(Ford Otomobil Şirketleri Kurucusu), Ford T modeli adındaki ilk seri üretim otomobili yaptı. Henry Ford'un otomotiv sektöründe seri üretim metodunu bulmasının üretim hızını arttırması ve maliyetleri düşürmesiyle beraber 1913 yılında 12,5 saat olan şasi üretimi süresi 2 saat 40 dakikaya düşmüştür. İlk üretim bandı fikrinin de babası olan Ford 1913 de günde 1000 araba üretebiliyordu. Bunun yanı sıra Ford, aynı dönem içerişinde çalışanlarının maaşlarını 2 katına çıkararak günlük 9 saatlik çalışma sürelerini de 8 saate düşürmüştür. Rakip şirketler bunu kapitalizme uygun görmese

(40)

22

de yılsonunda Ford Amerika'daki tüm arabaların %50'sini üretiyordu. 1918 yılında işe, ülkedeki arabaların yarışı Ford olmuştur ( Taylor, 1998, s.22).

2.6. Ford Otomotiv Fabrikası

Henry Ford ve diğer 12 kişinin tarafından 28.000 dolar yatırım yaparak Michigan, ABD'de 16 Haziran 1903 tarihinde kurulmuştur. Henry Ford başkanlığında,Ford Motor Company6 kıtada, 200 pazarda araç üretip, dağıtmaktadır. Dünya genelinde yaklaşık 246.000 çalışanı ve 110 fabrikası vardır, Henry Ford, her kesimin kullanabileceği olan ilk FordT Model ini 1908 yılında piyasaya sürmüştür (Miller, 2010, s. 4.)

20 yy gelindiğinde işe Ford Motor Company ye bağlı olan otomotiv markaları, Mazda, Aston Martin, Ford, Lincoln ve Mercury ve Volvo olarak bilinmekte idi,Günümüzde işe tüm Ford şirketlerinin başında Bill Ford bulunmaktadır(Taylor, 1998, s. 41). Şu anda işe merkezi Dearborn, Michigan'dadır. Avrupa merkezi işe Almanya Köln dedir ( FoMoCo, 2000).

2.6.1. Köln Ford Otomotiv Fabrikası

Ford Motor Company, 1931 senesinde Almanya Köln fabrikasını kurmuştur, Köln de ilk olarak üretilen araba A-Model i olmuştur.Ford Motor Company, Günümüzde Köln’de Ford Fiesta ve Ford Birlitre-EcoBoost-Motor üretilmektedir, Ford Fabrikası çalışanlarının sayısı işe 17.500 olduğu bilinmektedir. Köln Ford Fabrikasında Ergonomi üst düzeyde işlemektedir, Ergonomi bilim bölümü bulunmaktadır, bu birim çalışanları Ford un Fabrika doktorları ile beraber hareket edip, fabrika içinde işyerinle çalışma ortamı yüzünden doğabilecek rahatsızlıklarından önlemesinde, mevcut problemlerin çözülmesinde büyük rol almaktadırlar. Firma içinde Ford Fit olarak bilinen Fitnes salonları, tüm çalışanlara 24 saat hizmet vermekte olup, 100 üzerinde spor kursları sunmaktadır (FFO, 2010).

Ayrıca da günümüzde çalışmamızın evreni olan Ford Werke Halle W EkoBoost Motor Montajı bölümünde, Halle Müdürümüz Sayın JürgenSCHÄFER tarafından çalışanlar için çalışanların mola zamanlarında, işten önce veya işten sonra kullanabilecekleri spor ve sağlık alanı (Fitnes-Area, Fitnes aletleri, koşu bisikleti, minder vb.) çalışanların hizmetine

(41)

23

sunulmuştur, ayni alanda masa tenisi, langırt ve dinlenme odası gibi çalışanları kısa surede olsa iş stresinden uzaklaştıracak serbest zaman aktiviteleri sunulmaktadır.

100.000 € yatırımla, tüm çalışanların 24 saat kullanımı için yapılan bu alan Fitnes Area nin tüm giderleri Halle W tarafından karşılanmaktadır (FoRe, 2014).

(42)
(43)

25

BÖLÜM III

YÖNTEM

Bu bölümde, araştırmanın modeli, örneklem, veri toplama yöntemi ve verilerin analizi açıklanmıştır.

3.1.Araştırmanın Modeli

Araştırma da “tarama” modeli kullanılmıştır. Tarama modelleri; geçmişte veya hâlen var olan bir durumu, var olduğu şekli ile betimlemeyi amaçlayan araştırma yaklaşımıdır. Araştırmaya konu olan olay, birey ya da nesne, kendi koşulları içinde ve olduğu gibi tanımlanmaya çalışılır. Onları herhangi bir şekilde değiştirme, etkileme çabası gösterilmez. Genel tarama modelleri işe “çok sayıda elemandan oluşan bir evrende, evren hakkında genel bir yargıya varmak amacı ile evrenin tümü ya da ondan alınacak bir grup, örnek ya da örneklem üzerinde yapılan tarama düzenlemeleridir” (Karasar, 2004, s.109-110).

3.2.Evren ve Örneklem

Araştırmanın evrenini Almanya Köln Ford Fabrikası Motor Montajı Kısımında çalışan işçiler (132 kişi), Örneklemini ise Motor Montaj Kısımında değişik yaş guruplarındaki 3 Numaralı Montaj çalışma kısmı A vardiyesi çalışanları (35 kişi ) oluşturmuştur.

(44)

26 3.3.Veri Toplama Araçları

3.3.1. Boy ve Kilo Ölçülmesi:

Deneklerin vücut ağırlıkları ayakkabısız iş kıyafeti (iş pantolonu ve tişört, 400 gr toplam ağırlıktan düşülmüştür) ile hassaslık derecesi 0,1 kg olan elektronik baskülle (SECA, Deutschland / Almanya) ölçülmüştür.Boyları işe; baş dik, topuklar tam sonda, ayak tabanları düz olarak basmış dizler gergin ve vücut dik pozisyonda tartıda sabit olan 0.01cm. hassasiyetin de metal bir metre ile ölçülmüştür(SECA, Deutschland/Almanya).

3.3.2. Pençe Kuvveti Ölçümü:

Testin amacı yaptıkları iş için ön kol kaslarınınyeterli kavrama kuvvetine sahip olup olmadıklarının tespiti için yapılmıştır (Tamer, 2000).Pençe kavramakuvveti sağ ve sol olarak trailitemarka dijital el dinamometresi ile ölçülmüştür. Ölçüm sırasında denek dik olarak ayakta durur. Ölçüm yapılan kolu bükmeden vücuda temas ettirmeden ve vücudun hafif mesafeyle pozisyonda ölçüm yaptırır aynı durumda sağ ve sol kol için 2 kez tekrar edilmiş ve en iyi değer olarak kaydedilmiştir.

3.3.3. Bel/Sırt Kuvveti Ölçümü:

Testin amacı sırt kaslarının kuvvetini ve çalıştıkları iş istasyonlarına uygun bel/sırt kuvvetine sahip olup olmadıklarının tespiti için yapılmıştır (Tamer,2000). Bel/Sırt kuvvetinin ölçümünde; Baseline 12-0403 Rücken-Bein-Brust- Dynamometer - normale Basiş - 300 kg’lık sırt ve bacak dinamometresi kullanılmıştır.Deneğe belirli bir süre ısınma süresi verildikten sonra, denek ayakta dizleri gergin durumda dinamometre sehpasının üzerine ayaklarını yerleştirerek kolları gergin, sırtı düz ve gövdesi hafifçe öne eğik iken elleriyle kavradığı dinamometre barını dikey olarak maksimum oranda yukarı çeker. 2’şer defa tekrar edilerek kg cinsinden en iyi değer ölçüm sonucu olarak kaydedilmiştir.

(45)

27 3.3.4. Çalışma Yönlerinin Tespiti:

Yapılan bu yön tespitlerinde, çalışılan işistasyonları incelenip yapılan işler % 100 değerlerden hesaplanıp, sağ ve sol olarak yapılan işlere yüzdelik puanlar verilmiştir.

Sağ taraftan yapılan işlere verilen puan; 0-25 arası 1 puan, 25-50 arası 2, 50-75 arası 3 puan, 75-100 arası 4 puan. Sol taraftan yapılan işlere işe verilen puan 0-25 arası 5 puan, 25-50 arası 6 puan, 50-75 arası 7 puan, 75-100 arası 8 puan verilmiştir.

3.3.5. İş Yeri Değerlendirme Anketi:

Çalışanların işyeri ile ilgili genel durum ve görüşlerini tespit için yapılmıştır. Ankette kullanılan ağırlıklı aritmetik ortalamanın hesaplanması ve yorumu için şu yol izlenmiştir. Her bir dereceye (Zorlanma yok = 0, Az Zorlanma = 1, Orta Düzeyde Zorlanma = 2, Zorlanma = 3, Çok Zorlanma= 4) puanlar verilmiştir. 5’li ölçekte dört aralık olduğu için (5 – 4 = 1) hesaplanan katsayısına göre (4 / 5 = 0,80) seçenek düzenlenmiştir.Ayrıca araştırmaya katılan çalışanlar için genel sağlık durum sorgulaması yapılmıştır. ( Ek.3) 1.00-1.79 Zorlanma Yok

1.80-2.59 Az Zorlanma

2.60-3.39 Orta Düzeyde Zorlanma

3.40-4.19 Zorlanma

4.20-5.00 Çok Zorlanma

3.4. Verilerin Toplanması

Araştırmada kullanılan ölçüm aletleri, Ford Fabrikası Sağlık ve Spor bölümü ile beraber tespit edilen ölçüm günleri için belirlenen yerlerde ölçüm stantları kurulup, Ford Fabrikası Sağlık ve Spor bölümü çalışanları tarafından uygulanmıştır. Uygulamaya; çalışanlara araştırmanın amacı ile ilgili gerekli açıklamalar anlatılarak, verilecek anketler hakkında bilgi verilmiştir, Anketlerin gönüllü olarak doldurulmaları istenmiş olup, her denek için yaklaşık 5-15 dakika zaman ayrılmıştır, daha sonra çalışanlar tarafından cevaplandırılan anketler ile Fiziksel Uygunluk Testleri ölçümleri sonuçları, araştırmacı tarafından toplanmıştır.

(46)

28 3.5. Verilerin Analizi

Anket yoluyla toplanan veriler incelenmek üzere aşağıdaki işlemlere tabi tutulmuştur; Ölçüm ve Anket sonuçları analizi SPSS 21istatistik programında yapılmıştır. Araştırma ile elde edilen verilerin Frekansı (N), aritmetik ortalaması (X), Standart Değişimi (SD) Minimal ve maksimal değerleri, Ranjı tespit edilmiştir. İkili ölçümler arasında bağımlı guruplarda aritmetik ortalamalar arası farka ait T-Testi, sayısal ve yüzdelik dağılımları, fiziksel özellikler arasında korelasyon, Çoklu karşılaştırmalarda tek yönlü varyans analizi ile (Post HocTests -Tukey HSD) testi yapılmıştır. Sonuçların P<0,05 önem seviyesinde olup olmadığına bakılmıştır. Tabloların yorumlarında P değerleri yukarıda verilen değerlerden küçükse anlamlı bir fark vardır. Büyükse anlamlı bir fark yoktur yorumu yapılmıştır.

(47)

29

BÖLÜM IV

BULGULAR

4.1. Katılımcıların Bazı Fiziksel Özellikleri

Almanya Köln Ford Fabrikası Motor bölümü (FORD MOTOR MONTAGE) montaj kısmında çalışan 35 işçinin bazı fiziksel özellikleri ile çeşitli bölümlerde çalışan 135 işçinin iş doyumu ile ilgili yapılan tarama modeli çalışmasına ait sonuçlar aşağıdaki tablolarda özetlenerek verilmiştir.

Tablo 4.1. Araştırmaya Katılan İşçilerin Bazı Fiziksel Özellikleri

Değişkenler N Art. Ort. S.D Minimal Maksimal Ranj

Yaş 35 39,51 14,295 21,00 63,00 42,00 Boy 35 1,74 ,0821 1,56 1,88 0,32 Vücut Ağırlığı 35 79,950 11,244 61,20 100,40 39,20 Sağ El Kuvveti 35 44,731 7,995 31,30 57,10 25,80 Sol El kuvveti 35 45,094 8,099 30,80 57,50 26,70 Bel Kuvveti 35 135,21 6,234 76,50 208,30 131,80 Sağ taraf 35 3,114 ,7960 2,00 4,00 2,00 Sol Taraf 35 5,600 ,6039 5,00 7,00 2,00

Tablo 4.1. de montaj kısmında çalışan işçilerin yaş, boy uzunluğu, vücut ağırlığı sağ ve sol el kuvvetlerinin ortalaması ile sağ ve sol tarafa dönerek çalışmalara ait minimal ve maksimal ve aradaki farkları görülmektedir.

(48)

30 Tablo 4.2 Sağ Tarafa Dönerek Çalışma Durumu

Değişkenler N % lik Dağılımı Geçerli % Toplamalı %

2,00 9 12,9 25,7 25,7

3,00 13 18,6 37,1 62,9

4,00 13 18,6 37,1 100,0

Geçerli Toplam 35 50,0 100,0

Toplam 70 100,0

Tablo 4.2’ de yapılan bu yön tespitlerinde, çalışılan işistasyonları incelenip yapılan işler % 100 puanlar üzerinden değerlendirmeleri hesaplanıp, sağ ve sol olarak yapılan işlere yüzdelik puanlar verilmiştir, Sağ taraftan yapılan işlere verilen puan; 0-25 arası 1 puan, 25-50 arası 2, 50-75 arası 3 puan, 75-100 arası 4 puan, bu bağlamda incelenen işyerlerin de % 50-75 arası sağ taraftan çalışılmakta olduğu görülmektedir.

Tablo 4.3 Sol Tarafa Dönerek Çalışama Durumu

Değişkenler N % lik Dağılımı Geçerli % Toplamalı %

5,00 16 22,9 45,7 45,7

6,00 17 24,3 48,6 94,3

7,00 2 2,9 5,7 100,0

Geçerli Toplam 35 50,0 100,0

Toplam 70 100,0

Tablo 4.3’ de sol taraftan yapılan işlere işe verilen puan 0-25 arası 5 puan, 25-50 arası 6 puan, 50-75 arası 7 puan,75-100 arası 8 puan verilmiştir, Bu bağlamda incelenen işistasyonlarının sol taraftan çalışma oranları işe% 25-50 arasındadır.

(49)

31

Tablo 4.4. Sağ ve Sol El Pençe Kuvveti Sonuçlarının Karşılaştırması Değişkenler N Art.

Ort. S.D. SH Xi – Xii S.D SH t-test Sig.

Sağ El 35 44,731 7,995 1,3514

-,36286 1,294 ,2188 -1,658 ,000**

Sol El 35 45,094 8,099 1,3691

**p< 0.01, *p< 0.05

Tablo 4.4. de görüldüğü gibi sağ ve sol pençe kuvveti ölçümü sonuçları arasında bağımlı guruplarda aritmetik ortalamalar arası farka ait Testinde sonuç (P < 0.01) sol el ölçümü anlamlı çıkmıştır.

Şekil

Tablo 4.1. Araştırmaya Katılan İşçilerin Bazı Fiziksel Özellikleri
Tablo 4.2’ de yapılan bu yön tespitlerinde, çalışılan işistasyonları incelenip yapılan işler %  100  puanlar  üzerinden  değerlendirmeleri  hesaplanıp,  sağ  ve  sol  olarak  yapılan  işlere  yüzdelik puanlar verilmiştir, Sağ taraftan yapılan işlere verile
Tablo 4.4. Sağ ve Sol El Pençe Kuvveti Sonuçlarının Karşılaştırması  D eğişkenler  N  Art
Tablo 4.5.Araştırmaya Katılan İşçilerin Bazı Fiziksel Özellikleri Arasındaki Korelasyon
+7

Referanslar

Benzer Belgeler

• Ford Otosan yeni Transit yatõrõmõnõn tamamlanmasõnõn ardõndan 2005 yõlõnda Ford’un hafif ticari araçlarda Avrupa üretim üssü haline gelecek. Biz şirketin

UFRS 9’da yapılan değişiklikler esas olarak finansal varlıkların sınıflama ve ölçümünü ve gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak

Dolayısıyla finansal tablolarda, 1 Ocak 2005 tarihinden başlamak kaydıyla, UMSK tarafından yayımlanmış 29 No’lu “Yüksek Enflasyonlu Ekonomilerde Finansal

Bir şirketin ilişkili şirket olarak tanımlanması, şirketlerden birinin diğeri üzerinde kontrol gücüne sahip olması veya ilgili şirketin finansal ve idari kararlarını

Bu tabloda, Mesleki ve Teknik Eğitim Bölgeleri (METEB) içinde alfabetik sırada olmak üzere her üniversitenin adından sonra bu üniversitede yerleştirme yapılacak

Diğer taraftan yurtiçi satış gelirleri 3Ç20’de satış hacmindeki dört katından fazla artış, ürün karmasındaki değişim ve fiyat artışları sayesinde yıllık bazda

Kız sporcularının yaş grupları arasında yirmi metre sprint ve Max.VO 2 değerlerinde p&gt;0,05 düzeyinde anlamlı farklılıklar bulunamazken, boy, kilo,deri altı

Bu durumda, faktör düzeylerinin ortalamaları arasındaki farklılıkların hangi düzey veya düzeylerden kay- naklandığını belirlemek için ikili ve çoklu