NOSTALJİ
"T T -^ O
Ferhat ÇAYTUT
■
İ
stanbul'da, parke taşlı, ıhlamur kokulu sokaklarda taşıdığı kö mür küfesi ile iki büklüm yürü yen bir ihtiyarı ya da pala bıyıklı, başında fesi ile uzun sopasına diz diği ciğerleri taşıyan bir delikanlıyı özlediniz mi? Milyonlarca insanın binbir problemle, güçlükle yaşadığı İstanbul'dan birkaç dakikalığına uzaklaşmak istiyorsanız ya da yüz yılımızın başındaki eski İstanbul’un ıhlamur kokan, parke taşlı dar so kaklarında küçük bir tur atmak isti yorsanız kartpostallara bakmanız yeter. Kartpostallar 1900'lü yılların İstanbul'undaki gözde mesleklerini gözlerimizin önüne getiriyor. Mes leği yapan kişilerin geleneksel giy sileri ve kullandığı gereçleri dikkat çekiyor.İstanbul Atatürk Kütüphane sind e yer alan birçok kartpostal ka ğıt üzerinde de olsa eski İstan bul'un gözde mesleklerini anlatma ya çalışmaktadırlar. Bunlar arasın da kuruyemiş satıcılığından, köşe başında küçük bir tezgâh üstünde kahve pişiren kahvecilere, fesçiler den, sırtlarındaki küfe ile kömür ta şıyan kömürcülere, şerbetçilerden suculara, tulumbacılardan 1900’lü yılların pazarlam acılarına kadar birçok meslek yer alıyor.
Dar birsokağın köşesine kurulu kahve ocağında koyu bir fincan Türk kahvesi içmek, 1900'lü yılların başında İstanbullu hanımların tut kularını öğrenmek ya da sokak ara larında dolaşan şerbetçinin nefis şerbetini tatmak ister misiniz?
Bu kartpostallarda yüzyılımızın başlangıcındaki popüler İstanbul mesleklerinin tanıtımı ön planda dır. Çoğunluğu siyah beyaz olan ancak daha sonra renklendirilen kartpostallarla günümüz İstan bul’unda birçok değişikliğe uğraya rak yapılan işlerin ilk halini gör mek, tanımak mümkün. En meş hurları Çakmakçılar, Hasanpaşa, Galata ve Beylerbeyi semtlerinde olan simitçiler, poğaçacılar, lokma cılar, Eyüp, Yemiş İskelesi'nin çev resinde yaklaşık 100 dükkânda top lanan ve Anadolu ile Suriye'den ge len kuruyemişleri satan
kuruyemiş-çiler, Eyüp oyuncakçıları, Hint ku maşlarını satan zenneleri gösteren kartpostallardır.
Günümüzde de kapılarımızı ça lıp bir şeyler satmaya çalışan pa zarlamacılar yok mu? O pazarla macıların ataları, çoğu zaman eski İstanbul’un çok sokağa çıkmayan hanımlarına hizmet verirlerdi. Ba harattan kokuya kadar kolay taşı nan her şeyi kapıya kadar götürüp satmaya çalışırlardı.
Eski İstanbul'un vazgeçilmez görüntülerinden biri de berberler di. Yabancılara da hizmet eden ber berler Yunanca yazılar asarlardı dükkânlarına. Tıpkı bugün her yer de Arapça ve Slav dillerinden yazı ların asıldığı gibi.
Kömürtaşıyıcısı da İstanbullula rın hizmetindeydi. Evlerini daha çok mangallarla ve sobalarla ısıtan İstanbullular kömür ya da odunla rını küfe ile alırlardı. Günümüzde de zaman zaman küfe ile odun
sa-' Kartpostalların da amacı
bu. Bizi günümüzün kala
balık, kirli, karışık, delik-
deşik, gürültülü İstan
bul'undan bir an için de ol
sa alıp uzaklara, eski İstan
bul'un erguvan ağaçları ile
süslü sokaklarına
götür-■ ■■
tın alma alışkanlığının kaynağı o günlere kadar dayanır. Ticaret ha yatının başlangıcı sayılabilecek bakkal kartpostallarda var. Dar so kakların köşe başlarına kurulan kü çük bakkal dükkânları eski İstan bullulara hem alışveriş olanağı sağ lamış hem de bir sohbet ortamı ya ratmıştı. Bakkallarda Anadolu'dan ve özellikle Orta Doğu'dan gelen malzemeler satılırdı. Yine kartpos
tallarda kahveciye de rastlanıyor. Köşe başına kurulan küçücük tezgâhta, kömür ateşinde kahve pi şirilirdi. Eski İstanbul'un en gözde mesleklerinden birisi de kuşkusuz ciğercilikti. Omuza konulan uzun bir sopaya asılan boy boy ciğerler sokak aralarında bütün gün dolaş tırılıp müşterilere sunulurdu.
Kartpostallara baktığım ızda, uzaklardan sesi kısık balıkçıların "Uskumru" diye bağırmalarını ya da sokağın ortasındaki bir tezgâhta kestikleri koyunları satan kasapları, elindeki terazi ile hurmalarını sat maya çalışan yaşlı bir İstanbulluyu, bir baca temizleyicisini ya da so kakta tıraş yapan bir berberi yanı- başımızda hissedebiliriz. Kartpos talların da amacı bu. Bizi günümü zün kalabalık, kirli, karışık, delik- deşik, gürültülü İstanbul’undan bir an için de olsa alıp uzaklara eski İs tanbul'un erguvan ağaçları ile süslü
sokaklarına götürmek... ■
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi