• Sonuç bulunamadı

Yoğunlaştırılmış fen eğitimi programının okul öncesi dönem çocuklarının bilişsel alan erişilerine etkisinin incelenmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yoğunlaştırılmış fen eğitimi programının okul öncesi dönem çocuklarının bilişsel alan erişilerine etkisinin incelenmesi"

Copied!
105
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÇOCUK GELİŞİMİ VE EV YÖNETİMİ ANABİLİM DALI ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİM BİLİM DALI. YOĞUNLAŞTIRILMIŞ FEN EĞİTİMİ PROGRAMININ OKUL ÖNCESİ DÖNEM ÇOCUKLARININ BİLİŞSEL ALAN ERİŞİLERİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ. YÜKSEK LİSANS TEZİ DANIŞMAN Prof. Dr. Ramazan ARI. HAZIRLAYAN Münise DURDU. KONYA 2010.

(2)

(3) T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ÇOCUK GELİŞİMİ VE EV YÖNETİMİ ANABİLİM DALI ÇOCUK GELİŞİMİ VE EĞİTİM BİLİM DALI. YOĞUNLAŞTIRILMIŞ FEN EĞİTİMİ PROGRAMININ OKUL ÖNCESİ DÖNEM ÇOCUKLARININ BİLİŞSEL ALAN ERİŞİLERİNE ETKİSİNİN İNCELENMESİ. YÜKSEK LİSANS TEZİ DANIŞMAN Prof. Dr. Ramazan ARI. HAZIRLAYAN Münise DURDU. KONYA 2010.

(4)

(5) BİLİMSEL ETİK SAYFASI. Bu tezin proje safhasından sonuçlanmasına kadarki bütün süreçlerde bilimsel etiğe ve akademik kurallara özenle riayet edildiğini, tez içindeki bütün bilgilerin etik davranış ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalışmada başkalarının eserlerinden yararlanılması durumunda bilimsel kurallara uygun olarak atıf yapıldığını bildiririm.. Münise DURDU.

(6) YÜKSEK LİSANS TEZİ KABUL FORMU. Münise DURDU tarafından hazırlanan Yoğunlaştırılmış Fen Eğitimi Programının Okul Öncesi Dönem Çocuklarının Bilişsel Alan Erişilerine Etkisinin İncelenmesi başlıklı bu çalışma 10/03/2010 tarihinde yapılan savunma sınavı sonucunda oybirliği/oyçokluğu ile başarılı bulunarak, jürimiz tarafından yüksek lisans tezi olarak kabul edilmiştir.. Ünvanı, Adı Soyadı. Başkan. İmza. Üye. İmza. Prof. Dr. Ramazan ARI Ünvanı, Adı Soyadı. Doç. Dr. Mehmet Engin DENİZ Ünvanı, Adı Soyadı. Üye. Yrd. Doç. Dr. Kezban TEPELİ. İmza.

(7) I ÖNSÖZ. Son yıllarda okul öncesi eğitim üzerinde yapılan araştırmalar bu dönemin etkililiği üzerinde durmaktadır. Bu dönemde verilen eğitimin insanın kişiliğini yapılandırdığını ve verilen eğitimin kalıcı olduğunu göstermiştir. Okul öncesi dönemde atılan doğru ya da yanlış temellerin bireyin bütün hayatı üzerinde etkili olduğu günümüzde çocuk gelişimi, çocuk psikolojisi ve çocuk eğitimi alanında çalışan araştırmacılar tarafından kabul edilmektedir. Bireyin bilişsel gelişimi üzerinde verilen fen eğitimin payı büyüktür. Çocuk doğduğu andan itibaren yaşadığı dünya hakkında bilgi edinmek için duyularıyla teşebbüste bulunarak çevresini araştırır. Başlangıçta Kavrama kapasitesi sınırlıdır, dolayısıyla çocuğun fiziksel dünyayı anlaması da sınırlıdır. Çocuk olgunlaşmaya başladığında ve dünyayla ilgi tecrübeleri arttıkça dünyanın varlığını fark eder ve çocuklar araştırma yapmaya ve keşfetmeye ihtiyaç duyarlar. Küçük çocuklar gördüklerini somutlaştırmak için insan anlayışının ötesinde hayali güçler kullanır. Bu noktadan itibaren insanlar, ileriye doğru insanın açıklayabileceği, anlayabileceği bir takım görüşler geliştirmek suretiyle ilerleyebilirler. Zamanla bilgi tamamen karmaşıklaşır. Bu karmaşık bilgilerin çocuğa aktarılması bir plan dâhilinde olması gerekir. bilişsel gelişim içinde bireyin problemin farkına varması, problem için çeşitli çözüm yolları önermesi ve bu önermeleri uygulayabilmesi büyük önem taşır. Bizim çalışmamızda okul öncesi dönemdeki çocuklara verilen yoğunlaştırılmış fen eğitiminin çocukların bilişsel alan erişilerini geleneksel eğitim modeline göre etkililiği incelenmiştir. Bu çalışmanın okul öncesi eğitim alan çocukların bilişsel kazanımlarını olumlu yönde etkilediği düşünülmektedir. Ayrıca okul öncesi öğretmenlere bu konuda yeni bir yaklaşım ve bu alanda üzerinde durmaları gerektiği bilincinin kazandırılması da düşünülmüştür. Bu araştırmanın gerçekleşmesinde araştırmanın her aşamasında öneri ve katkılarının yanı sıra değerli zamanını, bilgi ve tecrübelerini esirgemeyen, birlikte çalışmaktan onur duyduğum tez danışmanım Sayın Prof. Dr. Ramazan ARI’ya çok teşekkür ederim..

(8) II Araştırmanın çalışma esnasında bilgi ve tecrübelerini esirgemeyen önerileriyle katkıda bulunan değerli hocam Doç. Dr. M. Engin DENİZ’e çok teşekkür ederim. Araştırmanın her aşamasında bilgi ve desteğini esirgemeyen, öneri ve katkılarda bulunan, en yoğun çalışmalarının arasında bile zamanını ayırmaktan çekinmeyen değerli hocam Sayın Arş. Gör. Neslihan SALTALI’ya sonsuz şükranlarımı sunarım. Bu araştırma boyunca hazırlanan programa istekle katılan sevgili öğrencilere de teşekkür ederim. Ayrıca bu çalışma da Doğanşehir Milli Eğitim personeli ve çalışmayı yaptığım değerli okul müdürleri ve anasınıfı öğretmenlerine de teşekkürü bir borç bilirim. Bu çalışmanın başlangıcından sonuna kadar geçen zaman zarfında emeği geçen, yardımlarını ve fikirlerini esirgemeyen değerli meslektaşlarıma ve özellikle Sayın Fatih BOZKURT’a teşekkür ederim. Hayatımın her döneminde karşılaştığım bütün güçlüklerde desteklerini ve güvenlerini her zaman yanımda hissettiğim sevgili aileme sonsuz şükranlarımı sunarım..

(9) III ÖZET. Bu araştırmada; okul öncesi dönem çocukların yoğunlaştırılmış fen eğitimi sonucu bilişsel alan erişileri incelenmiştir. Bu araştırma ön-test ve son-test kontrol gruplu deneme modeline uygun olarak desenlenmiştir.. Araştırmada. iki. deneme. ve. bir. kontrol. grubu. üzerinde. gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini 2008-2009 eğitim öğretim yılında Malatya’nın Doğanşehir ilçesinde bulunan okul öncesi eğitimi alan çocuklar oluşturmaktadır. Araştırmanın çalışma evrenini ise Doğanşehir ilköğretim okulu ve Doğanşehir zafer ilköğretim okulu anasınıfı öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri araştırmacı tarafından toplanmıştır. Milli eğitim bakanlığı okul öncesi eğitim programında yer alan bilişsel alan erişi formu öğrencilere öğretmenlere uygulanmıştır. Uygulama sonunda birbirlerine yakın puan alan öğrenciler seçilerek araştırmanın deneme grubu oluşturulmuştur. Öğrencilerin bilişsel alan erişilerini “Öğrenci Bilişsel Gelişim Erişi formu” ile “Öğretmenlerin Bilişsel Alan Erişi Değerlendirme Ölçeği” ile saptanmıştır. Deney Grubu I/Deney Grubu II ile Kontrol Grubu ön-test ve son-test fark puanları arasındaki farkın anlamlılığını ortaya koymak amacıyla parametrik olmayan istatistik tekniklerinden ilişkisiz gruplar için Mann whitney U testi kullanılmıştır. Deney Grubu I/Deney Grubu II ön-test ve son test puanları arasındaki farkın anlamlılığı ise yine parametrik olmayan istatistik tekniklerinden ilişkili ölçümler için kullanılan Wilcoxon işaretli sıralar testi ile sınanmıştır. Araştırmada elde edilen bulgular aşağıda özetlenmiştir: Yoğunlaştırılmış fen eğitim programına katılan çocukların, geleneksel eğitim programına devam eden çocuklardan bilişsel alan kazanım erişilerinin daha yüksek.

(10) IV olduğu anlaşılmaktadır. Bu bulgu, yoğunlaştırılmış fen eğitim programının yoğunlaştırılmış fen eğitimi programının okul öncesi dönem çocuklarının bilişsel alan kazanım erişilerini artırmada etkili olduğu saptanmıştır..

(11) V ABSTRACT. In this study, pre-school children’s cognitive domain achivement regarding the results of intensive domain achivement regarding the results of intensive science education. This study is designed according to pre-test post-test control group experiment model. The research is carried out with two experimental groups and one control group including 57 children. Mann whitney U test, which is a nonparametric statistical tecnique, is used for unrelated groups to determine if there is a meaningful difference between Experimental Grup I/Experimental Group II and control Group pre-test post-test scores. The data were analyzed whith Wilcoxon Signed Rank Test which is again a non-parametric statistical tecnique. The test is used for related measurements to determine if there is a meaningful difference between Experiment Group I and II pretest post-test scores. The findings of this had shown that the children who studied in intensive science education program have higher cognitive domain achivement scores than the children who studied in traditional education program..

(12) VI İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ ........................................................................................................................ I ÖZET ........................................................................................................................III ABSTRACT ............................................................................................................... V İÇİNDEKİLER ........................................................................................................ VI BÖLÜM I .................................................................................................................... 1 I.1. GİRİŞ.................................................................................................................... 1 I.2. Problem cümlesi .................................................................................................. 2 I.3. Alt problemler ..................................................................................................... 2 I.4. Denenceler ............................................................................................................ 3 I.5. Varsayımlar ......................................................................................................... 3 I.6. Sınırlılıklar ........................................................................................................... 3 I.7. Tanımlar ............................................................................................................... 4 I.8. Araştırmanın Önemi ........................................................................................... 4 BÖLÜM II .................................................................................................................. 5 II. İLGİLİ KURAMSAL/KAVRAMSAL ÇERÇEVE ........................................... 5. II.1. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE FEN VE DOĞA ÇALIŞMALARININ YERİ VE ÖNEMİ .........5 II.2. FEN EĞİTİMİN AMAÇLARI ...................................................................................................7 II.3. FEN VE DOĞA ÇALIŞMALARININ KAPSAMI ....................................................................9 II.3.1. Fen Ve Doğa Köşesi ..........................................................................................................10 II.3.2. Koleksiyon Ve Albümler ...................................................................................................11 II.3.3. Bitkiler ...............................................................................................................................12 II.3.4. Hayvanlar ..........................................................................................................................12 II.3.5. Deneyler ............................................................................................................................14 II.3.6. Eğitici Oyuncak .................................................................................................................14 II.3.7. İnceleme Gezileri ..............................................................................................................15 II.3.8. Matematik..........................................................................................................................16 II.4. FEN VE DOĞA ETKİNLİKLERİNİN ÇOCUKLARA SAĞLADIĞI YARARLAR .............17 II.4.1. Fen Ve Doğa İle İlgili Etkinlik Oluşturma Şekilleri ..........................................................19 II.5. FEN EĞİTİMİNDE ÖĞRETMENİN ROLÜ ...........................................................................21 II.6. AİLELERİN FEN EĞİTİMİNE KATILIMI ............................................................................22 II.7. KAVRAM ÖĞRETİMİ ............................................................................................................23 II.7.1. Kavram Nedir ....................................................................................................................23 II.7.2. Kavram Öğrenme ..............................................................................................................23 II.7.3. Kavram Geliştirme Süreçleri: ............................................................................................24 II.7.4. Kavramların Sınıflanması ..................................................................................................25 II.7.5. Kavramların Aşamalılığı ...................................................................................................26 II.8. OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE FEN KAVRAMLARININ GELİŞTİRİLMESİ ......................26 II.8.1. Kavram Öğretiminde Geleneksel Yöntem.........................................................................26 II.8.2. Okul Öncesinde Fen Kavramlarının Öğretilmesinde Çok Metotlu Öğretim Yöntemi ......27 II.8.3. Okul Öncesi Fen Öğretiminde Analoji ..............................................................................28 II.8.4. Fen Öğretiminde Deneyler ................................................................................................34 II.8.5. Fen Öğretiminde Kavram Haritası ....................................................................................37.

(13) VII II.9. FEN ÖĞRETİMİNDE DRAMA ............................................................................................39 II.9.1. Dramanın Çocuk Eğitimindeki Yararları .......................................................................41 II.9.2. Okul Öncesinde Dramanın Fen Öğretimi Açısından Amaçları ......................................41 II.10. FEN ÖĞRETİMİNDE OYUN................................................................................................41 II.10.1. Oyunun Fen Kavramlarının Öğretimindeki Rolü ...........................................................42 II.11. FEN ÖĞRETİMİNDE GEZİ VE GÖZLEM ..........................................................................43 II.12. İLGİLİ ARAŞTIRMALAR ....................................................................................................45. BÖLÜM III ............................................................................................................... 51 III. YÖNTEM ........................................................................................................... 51. III.1. Araştırmanın modeli ................................................................................................................51 III.2. Araştırmanın evren ve örneklemi ............................................................................................51 III.3. Verilerin toplanması ................................................................................................................51 III.4. Veri toplama araçları ...............................................................................................................52 III.5. Verilerin Analizi ......................................................................................................................52. BÖLÜM IV ............................................................................................................... 54 IV. BULGULAR ...................................................................................................... 54 BÖLÜM V ................................................................................................................ 60 V. TARTIŞMA VE YORUM .................................................................................. 60 BÖLÜM VI ............................................................................................................... 62 VI. SONUÇ VE ÖNERİLER .................................................................................. 62 KAYNAKÇA ............................................................................................................ 63 EKLER ..................................................................................................................... 67.

(14) VIII TABLOLAR Tablo 1. Deney Grubu I ve Kontrol Grubu Ön-test – Son-test Puanlarının Ortalama ve Standart Sapmaları ................................................................................................ 54 Tablo 2. Deney Grubu I ve Kontrol Grubu Fark Puanlarının Ortalama ve Standart Sapmaları ................................................................................................................... 55 Tablo 3. Deney Grubu I ve Kontrol Grubu Mann Whitney U Testi Değeri .............. 55 Tablo 4. Deney Grubu II ve Kontrol Grubu Ön-test – Son-test Puanlarının Ortalama ve Standart Sapmaları ................................................................................................ 56 Tablo 5. Deney Grubu II ve Kontrol Grubu Fark Puanlarının Ortalama ve Standart Sapmaları ................................................................................................................... 56 Tablo 6. Deney Grubu II ve Kontrol Grubu Mann Whitney U Testi Değeri ............ 57 Tablo 7. I. Deney Grubu Ön Test-Son Test Puanlarına Ait Ortalama ve Standart Sapmalar .................................................................................................................... 57 Tablo 8. I. Deney Grubunun Deney Öncesi ve Deney Sonrası Bilişsel Alan Kazanım Erişileri Testi Puanlarının Wilcoxon İşaretli Sıralar Testi Sonuçları ........................ 58 Tablo 9. II. Deney Grubu Ön Test-Son Test Puanlarına Ait Ortalama ve Standart Sapmalar .................................................................................................................... 58 Tablo 10. II. Deney Grubunun Deney Öncesi ve Deney Sonrası Bilişsel Alan Kazanım Erişileri Testi Puanlarının Wilcoxon İşaretli Sıralar Testi Sonuçları ......... 59.

(15) 1 BÖLÜM I. I.1. GİRİŞ Çocuk doğduğu andan itibaren yaşadığı dünya hakkında bilgi edinmek için duyularıyla teşebbüste bulunarak çevresini araştırır. Başlangıçta Kavrama kapasitesi sınırlıdır, dolayısıyla çocuğun fiziksel dünyayı anlaması da sınırlıdır. Çocuk olgunlaşmaya başladığında ve dünyayla ilgi tecrübeleri arttıkça dünyanın varlığını fark eder ve çocuklar araştırma yapmaya ve keşfetmeye ihtiyaç duyarlar (Aktaran; Dere,2001). Olayları aşama aşama algılar. Nesnelerle ilişkileri, bazı sebep sonuç ilişkileri anlamlı hale gelmeye başlar. Karşılaştığı nesneler bir müddet sonra benzer nesnelerle karşılaştırılmak üzere somut hale getirilir. Çocuk gelişen anlama gücü ve tecrübeleriyle çevresinden topladığı bilgiler, çevresi hakkında fiziksel ve sosyal görüşler oluşturur. (Şahin,2000) Küçük çocuklar gördüklerini somutlaştırmak için insan anlayışının ötesinde hayali güçler kullanır. Bu noktadan itibaren insanlar, ileriye doğru insanın açıklayabileceği,. anlayabileceği. bir. takım. görüşler. geliştirmek. suretiyle. ilerleyebilirler. Bilgiler, görüşler ve genellemelerle yaratılır yaratılan bilgi nesilden nesile toplanan ve aktarılan bilgidir. Zamanla bilgi tamamen karmaşıklaşır. Bu karmaşık bilgilerin çocuğa aktarılması bir plan dâhilinde olması gerekir. Bu bilgiler eğitim kurumlarında verilmektedir. (Şahin,2000) Okul öncesi kurumlarında bu bilgiler fen ve doğa etkinlikleri adı altında çocuğa verilmeye çalışılır. Fen ve doğa etkilikleri de çocukların önceden kazanmış oldukları bilgi, tutum ve amaçları ile ilişkilidir. Etkinlikler sırasında çocuklar öğrenirken aynı zamanda öğrendiklerini başka bir konuya transfer edebilirler. Çocuklar dikkatle gözlem yapar, tahminlerde bulunur, diğer arkadaşlarını test eder, sorular sorar, öğretmeni ve arkadaşlarıyla iletişime girerler. Aynı zamanda etkinlikler.

(16) 2 çocukların deneyerek yaparak öğrenmelerini günlük yaşamlarıyla ilgili araç gereçleri ve bunların niteliklerini tanımalarını sağlamaktadır (Aktaran; Dere,2001). Çocuklar, fen ve doğa etkinlikleri ile fiziksel dünya hakkında bilgi kazanır, yer çekimi gibi temel fizik kanunları, tohumların büyümesi için suya ihtiyacı olması gibi süreçlerin farkına varmaya çalışırlar. Bilimin gözlem, fikirleri test etme ve ölçme gibi yöntemleri hakkında bilgi edinirler. Aynı zamanda fen ve doğa çalışmaları çocukların yerel çevrelerini keşfedip incelerken önemli kavramsal bilgiler edinmesini ve çevresi ile iletişim kurarken kendisi için gerçek olanı aktif bir şekilde ortaya koymasını sağlar (Aktaran; Dere,2001). I.2. Problem cümlesi Bu araştırmada yoğunlaştırılmış fen eğitimi okul öncesi dönem çocuklarının bilişsel alan erişilerini etkilemekte midir? Sorununsa cevap aranacaktır. I.3. Alt problemler Bu amaç doğrultusunda geliştirilen alt problemler şunlardır. 1. Geleneksel eğitim programına devam eden öğrencilerle yoğunlaştırılmış fen eğitimi programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri ön test son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmakta mıdır? 2. Geleneksel eğitim programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri ön test son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmakta mıdır? 3. Yoğunlaştırılmış fen eğitimi programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri ön test son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmakta mıdır? 4. Geleneksel eğitim programına devam eden öğrencilerle yoğunlaştırılmış fen eğitimi programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmakta mıdır?.

(17) 3 I.4. Denenceler 1. Geleneksel eğitim programına devam eden öğrencilerle yoğunlaştırılmış fen eğitimi programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri ön test son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. 2. Geleneksel eğitim programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri ön test son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. 3. Yoğunlaştırılmış fen eğitimi programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri ön test son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. 4. Geleneksel eğitim programına devam eden öğrencilerle yoğunlaştırılmış fen eğitimi programına devam eden öğrencilerin bilişsel alan erişileri son test puan ortalamaları anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. I.5. Varsayımlar 1. Kullanılan veri toplama araçlarının istenilen bilgiyi elde etmede geçerli ve güvenilir olduğu; 2. Örneklem grubunun evreni temsil ettiği, 3. Araştırmaya katılan öğrencilerin “bilişsel alan erişi formu”, “öğretmenin bilişsel alan erişi değerlendirme ölçeği”ni öğretmenlerin öğrencilerin gerçek durumlarını yansıtacak şekilde cevaplayacakları varsayılmıştır. I.6. Sınırlılıklar 1. Araştırmanın verileri Malatya ili Doğanşehir ilçesinde bulunan Atatürk ilköğretim okulu, Doğanşehir Zafer İlköğretim Okulu, Doğanşehir ilköğretim okulu 2. Araştırmanın. verileri. “Öğrenci. Bilişsel. Gelişim. Erişileri”. ile. “Öğretmenlerin Bilişsel Alan Erişi Değerlendirme Ölçeği”nin verileri ile 3. Araştırma bulguları Malatya ili Doğanşehir ilçesinde bulunan Atatürk ilköğretim okulu, Zafer İlköğretim Okulu, Doğanşehir İlköğretim Okulunda öğrenim görmekte olan öğrencilerden toplanan verilerle sınırlıdır.

(18) 4 I.7. Tanımlar Okul öncesi eğitim; doğumdan ilköğretimin başlangıcına kadar olan çocukluk yıllarını içine alan, bu yaş çocuklarının bireysel özelliklerine ve gelişimsel düzeylerine uygun, zengin uyarıcılı çevre olanaklarını sağlayan, onların tüm gelişimlerini toplumun kültürel değerleri ve özellikleri doğrultusunda, en iyi biçimde yönlendiren bir eğitim sürecidir (çimen,2001). Bilişsel gelişim alanı; bireyin çevresindeki dünyayı anlama ve öğrenmesini sağlayan, aktif zihinsel faaliyetlerindeki gelişime bilişsel gelişim adı verilir. bilişsel gelişim; bebeklikten yetişkinliğe kadar, bireyin çevreyi, dünyayı anlama yollarının daha kompleks ve etkili hale gelmesi sürecidir(Senemoğlu,2002) Fen Eğitimi; Fen eğitimi bilim, teknoloji ve insan arasındaki etkileşimin kesişim alanıdır. Fen teknikleri yaşama ait pek çok katman içeren çok canlı, çok renkli ve çok boyutlu bir eğitim alanıdır (Kefi,2005). I.8. Araştırmanın Önemi Okul öncesi dönemde çocuklara fen eğitimi verilmesinin amacı; yaşadığımız dünyada çocuğu temel yaşama becerileri ile donatmaktır. Kendisini korumayı ve çevresini tanımayı ona öğretebilmektir. Toplumda herkes günlük yaşamında gerekli olan bilgileri öğrenmek zorundadır. Böylece geleceğin yetişkinlerine giderek büyüyen dünya problemlerini çözme yeteneğini kazandırmaktır. Küçük çocuklar günlük yaşamlarına yardımcı olabilecek pek çok yeteneği bilimin gücünü kullanarak kazanırlar. Gözlem yapma, bilgileri yorumlama, sınıflama, tahmin yürütme, ilişki kurma, ölçme, iletişim gibi beceriler, bilimin geliştirdiği süreçlerdir. Bu süreçlerin birçoğu küçük çocukların fiziksel dünyada yer alıp öz nitelikleri keşfettikleri zaman gelişmeye ve kullanılmaya başlar. Fen eğitimi bilim, teknoloji ve insan arasındaki etkileşimin kesişim alanıdır. Fen teknikleri yaşama ait pek çok katman içeren çok canlı, çok renkli ve çok boyutlu bir alanı yansıtır. Fen konuları, müzik, bale, resim, dans, eğlence, spor, doğa, iklimler, trafik, beslenme, bilgi-işlem, iletişim, ulaşım, sağlık gibi birçok yaşam alanını kapsar (Kefi,2005). Dolayısıyla okul öncesi dönem çocuklarına verilen yoğunlaştırılmış fen eğitimi programının çocukların bilişsel alan erişilerine. etkisinin. belirlenmesi. açısından. da. bu. çalışma. önemlidir..

(19) 5 BÖLÜM II. II. İLGİLİ KURAMSAL/KAVRAMSAL ÇERÇEVE II.1. OKUL ÖNCESİ EĞİTİMDE FEN VE DOĞA ÇALIŞMALARININ YERİ VE ÖNEMİ Çocukların fen hakkındaki bilgileri, erken çocukluk döneminde öğrendikleri temel kavramlarla gelişir. Araştırmacılar, bu gelişimin nasıl ve ne zaman yerleştiği sorusuna Piage ve Vygostsky’ın kavram gelişimi kuramlarına dayalı açıklamalar yaparak cevap verirler (akt. Akman,2009). Bu kuramlara göre çocuklar tek tek kendi buluşlarını yapan ve bilgi birikimlerini inşa eden entelektüel kâşiflerdir ( Akman, 2003) Erken çocuklukta çocuklara fen eğitimi vermek yaşadığımız dünyada çocuğu temel yaşama becerileri ile donatır. Bu karmaşık dünyada kendisini korumayı ve çevresini tanımayı öğretir. Fen eğitimi insan hayatı ile ilgili son derece önemli bir konudur. Yaşadığımız dünya, çevrenin korunması, kendi organizmamız ve sağlıklı yaşamla ilgili bilgileri çocuk, fen eğitimi aracılığı ile edinir. İçilecek suyun özelliklerinden, solunum yapılan havaya yenilen besinlerin üretimi ve pişirilmesine kadar hepsi çocuğa fen eğitimi ile kazandırılır. Doğumlarından itibaren bebekler reflekslerini ve algılarını bilgi edinmede kullanırlar. Önceleri cisimlere bakma, tutma ve ağzına götürme, zamanla yerini cisimlere dokunarak kavrama fark etmeye bırakır. İnsanın dünyayı anlamak için bilgi toplama, test etme ve bilgiyi paylaşma gibi ölçülü yollarla deneyimlerini düzenlemesine bilim denir. Küçük çocuklara merak uyandıran bilim deneylerini sunulduğunda onların doğalarını, insanın bilme kapasitesi beslenir. Eğer biz bunu onların ihtiyaçlarına karşı hassasiyetle yapılırsa bilme öğrenmenin güçlü, hissi unsurlarını ortaya çıkartır ve çoğaltır. (Şahin,2000).

(20) 6 Erken çocuklukta çocuklara fen eğitimi verilmesinin amacı yaşadığımız dünyada çocuğu temel yaşama becerileriyle donatmaktır bu karmaşık dünya içinde kendisini korumayı ve çevresini tanımayı öğretmektir. (Şahin,2000). Fen eğitiminin okul programlarında yer almasının amaçlarını şöyle sıralanmaktadır; II.1.A- Fen Konusuyla İlgili Genel Bilgiler 1.Fen konularında genel bilgi sunma 2.Fen dersleri aracılığıyla zihin ve el becerileri kazandırmak 3.Fen ve teknoloji alanındaki meslek eğitimine temel oluşturmak, 4.Bu genel amaçlardan çıkan fen eğitiminin hedefleri şöyle özetlenebilir; II.1.B. Bilimsel Bilgileri Bilme Ve Anlama: Bir alana özgü bilgileri bilme (olgular kavramlar ilkeler, kuramlar, yasalar) (Çepni; 2005). II.1.C. Araştırma Ve Keşfetme(Bilimsel Süreçler) Bilim adamlarının düşünüş yollarını ve çalışmalarını öğrenmek için bilimsel süreçleri kullanma Psiko-motor becerileri kullanma Bilişsel becerileri kullanma (Çepni; 2005) II.1.D. Hayal Etme Ve Geliştirme Hayal kurma Eşyaları ve fikirleri yeni düzenlere koyma Eşyaları alışılmadık amaçlar için kullanma.

(21) 7 Problem ve bilmece çözme Alışılmadık düşünceler üretme Araç ve makine tasarlama gayretinde bulunma (Çepni; 2005). II.1.E. Duygulanma Ve Değer Verme Fen bilimlerine, okula, öğretmenlerine ve kendine ilişkin olumlu tutumlar geliştirme İnsan heyecanlarına ve duygularına karşı duyarlı ve saygılı olma Fiziksel duygularını yapıcı biçimde ifade etme Kişisel değerlere, toplumsal sorunlara ve çevre sorunlarını ilişkin kararlar verme (Çepni; 2005). II.1.F. Kullanma Ve Uygulama Bilimsel kavramların günlük yaşantıda kullanışlarını görme Öğrenilen bilimsel kavramları ve becerileri gerçek teknoloji problemlerine uygulama Ev araçlarında uygulanan bilimsel ve teknolojik ilkeleri anlama Günlük yaşantı da karşılaşılan sorunların çözümün de bilimsel süreçleri kullanma Kişisel sağlık, beslenme ve yaşam tarzı konularında söylenti ve heyecanlardan ziyade bilimsel bilgilerle karar verme (Çepni; 2005). II.2. FEN EĞİTİMİN AMAÇLARI Bilimin amacı; çocukların çevrelerindeki dünyayı anlamalarını ve fark etmelerini sağlamaktır. Okul öncesi dönemde fen bilimlerine ilişkin bilgilerin çocuğa aktarılması olmayıp bunları yaparak yaşayarak öğrenmesidir (akt. Akman, 2009).

(22) 8 Chaille ve Britain, feni, dünyanın nasıl çalıştığını anlamamıza yarayan bir süreç olarak tanımlamaktadırlar. Howe ve Jones fenin sadece bilgi edinmek ve dünyayı anlamak olmadığını, aynı zamanda bilgiye nasıl ulaşılacağını, bilgiye ulaşma yollarını aramak olduğunu belirtmektedirler (Akt. Pepe Ünal,2006). Fen sadece çevre ile etkileşimden elde edilen bilgi demek değildir., aynı zamanda araştırma, yaratma ve keşfetme sürecidir. Fen eğitiminin temel amacı çocuklarda kendi kendine düşünme yeteneğini ve problem çözme becerilerini artırmaktır (akt. Berrin Akman,2009) Amerikan Ulusal Fen Eğitimini Geliştirme Merkezine( NATİONAL CENTER FOR IMPROVİNG SCİENCE EDUCATİON, NCİSE) göre, fen eğitimin amaçları üç başlık altında toplanmaktadır (akt. Pepele Ünal, 2006); Amaç 1: her bir çocuğun doğuştan gelen dünya hakkındaki merakını geliştirmek Amaç 2: her bir çocuğun dünyayı keşfetmesi, problem çözmesi ve karar vermesi için düşünme becerilerini geliştirmek, Amaç 3: her bir çocuğun doğal dünya hakkındaki bilgilerini artırmak (akt., Arı ve diğerleri,2005). Ayrıca okul öncesinde verilen fen eğitimi; Çocuğun meraklılık, açık fikirlilik, doğruluk zorluklar karşısında yılmama, sabırlı ve kuşkucu olma vb. bilimsel tutumları kazanmasına katkıda bulunmak, Çocuğun etkinlikler yoluyla zihinsel bakımdan uyarılmasını sağlamak, Kısa süreli basit deneyler yaptırmak suretiyle çocuğa fene ilişkin bilgi edinme yollarını kazandırmak (Yaşar, 1993) gibi amaçları da vardır. Fen doğa çalışmalarında hedefler arasında çocukların beş duyularını etkin şekilde kullanma, gözlemler yapma, tahminde bulunma ve araştırma yer almaktadır. Tüm hedefler bir süreç kapsamında çocuklara sunulduğunda çocukların bilimsel.

(23) 9 düşünce becerisi kazanması sağlanabilmektedir. İlk olarak beş duyuyu kullanarak gözlem yapma ardından tahminde bulunma ve tahminlerini diğer arkadaşları ile paylaşması ve araştırma ya da deneylerle tahminlerin doğruluğunu kontrol etme yolu ile sınıfta fen doğa etkinliklerinin gerçekleştirilmesi çocukların bilimsel düşünce yapısına sahip olmalarına olanak tanımaktadır (akt., Arı ve diğerleri,2005). II.3. FEN VE DOĞA ÇALIŞMALARININ KAPSAMI Çocuklar çevrelerini araştırmaya başladıkları andan itibaren yeni şeyler keşfetmenin de hazzını yaşamaya başlarlar. Çocuklar yaşları büyüdükçe çevreye karşı ilgi ve merakları arttıkça sorular sormaya, çeşitli deneyler yapmaya ve bunların sonuçlarını gözlemlemeye başlarlar. Hatta yaramazlık gibi görünen davranışlar bile aslında onların bilimsel düşünme ve keşfetme yolunda attıkları adımlardandır. Eğer çocukların bu doğal merak duyguları uygun şekilde desteklenirse bol duyusal deneyim ve gözlem fırsatları sunulursa bilimsel süreçleri öğrenmeleri ve bilime karşı olumlu tutum geliştirmeleri mümkün olur. Küçük yaşlarda çocuklara somutlaştırılmış bilgiler sunmak gerekmektedir. Bunu yapmanın en eğlenceli yolu deneylerden geçer. Çocuklara bir tohumun toprakta nasıl büyüdüğünü anlatmak yerine birlikte tohum ekme ve her gün ne kadar büyüdüğünü ölçme ya da onlarla birlikte yoğurt mayalama, mıknatıslarla oynama, karıncaları gözlemleme onlar için daha kalıcı bilgiler haline gelecektir (Arı ve diğerleri,2005). Ev, sınıf, bahçe, sokak gibi çeşitli mekânlarda kısacası her yerde gerçekleştirilebilecek fen doğa çalışmaları yolu ile çocuklarda çevre bilinci de geliştirebilmektedir. Doğa ve yapay ürünler arasındaki farklar, eski ya da kullanılmayan malzemelerin yeniden değerlendirilmesi gibi çalışmalarla çocukların çevreyi temiz tutma, koruma ve çevre bilinci oluşturmaları sağlanabilmektedir. Benzer şekilde sınıfta ya da okulda bulunan çeşitli evcil hayvanları besleme, bakımlarını yapma, hareketlerini gözlemleme de çocukların hem doğada yaşayan başka canlıların da gereksinimleri olduğunu göstererek doğaya ve doğada bulunan diğer canlılara sevgi dolu ve saygılı olmayı öğretecek hem de bir canlının.

(24) 10 sorumluluğunu üstlenme yolu ile sorumluluk alma ve sorumluluğu yerine getirme gibi becerileri de arttıracaktır (Arı ve diğerleri,2005). II.3.1. Fen Ve Doğa Köşesi Fen ve doğa köşesi okul öncesi kurumlarında sınıfta bulunan ilgi köşelerinden biridir. Çocukların zihinsel gelişimi için onlara uyarıcı bir çevre sağlama bu köşenin rolü büyüktür (Dere, 2001). Fen ve doğa köşesinde bulunan araç ve gereçler, yapılan etkinlikler sadece çocukları zihinsel bakımdan uyarmakla kalmaz onların çevrelerine karşı daha duyarlı hale gelmelerine, ihtiyaç ve ilgilerine göre özgürce öğrenmelerine, fen ve doğa araçlarını kullanma becerisini elde etmelerine yardım eder (Dere; 2001). Ayrıca çocukların bu köşede yaptıkları gözlemleri ve katıldıkları etkinlikleri bir biriyle ve öğretmenleriyle paylaşmaları onların sözel öğretim becerilerini geliştirmelerinde önemli rol oynar (Oğuzkan ve diğerleri; 1999). Bu köşe de çocukların yaş ve seviyelerine göre çeşitli materyaller sunulmaktadır. Çocuklar araştırmayı, soru sormayı, düşünmeyi, el becerilerini geliştirmeyi bu materyaller sayesinde öğrenirler (Şahin; 2000). Çocuklar bu materyalleri kullanarak basit buluşlardan genellemelere gidebilir, bir soruna birçok çözüm yolu arayabilir, sorularına kendisi cevap bulabilirler. Her yeni deney sonucu onları yeni deney uygulamaya teşvik eder. Çocukların bu köşede kendi kendilerine uygulama imkânı bulmaları onların yaratıcılığını artırmasının yanında öğrenmelerini de kolaylaştırır (Oğuzkan ve diğerleri; 1999). Bu yaklaşım göstermektedir ki öğrenme tesadüf değildir. Okul öncesinde fen köşesi hazırlanırken göz önünde bulundurulması gereken noktalar vardır.. Bu merkez mümkünse öğrenci akışının dışında tutulmalıdır.. Örneğin yemekhaneye, tuvalete giden yol üstünde olmamalıdır. Bu köşe okulun güneş gören bir yerinde olmalıdır. Odanın güneş görmesi özellikle bitki yetiştirme de önemlidir. Bu köşe çocukların aktif rol alabileceği bir yer olmalıdır. Özellikle bu yer çocuklar için ilgi çekici olmalıdır, çocuklar bu köşede çalışmaya istekli olmalıdır. Şahin fen öğretimi için özel bir laboratuara gerek olmadığını söylemektedir. Çevredeki birçok artık materyalin bu amaçla kullanılacağını belirtmiştir. Fen ve doğa.

(25) 11 köşesi çocukların öğrencilerin deney yapabileceği, gözlem yapabileceği bir yer olmalıdır. Öğrenciler çevrelerinden buldukları ilginç bir tohumu, taşı, midye kabuğunu, çiçeği getirebilmelidir. Bu köşede bulunan materyaller gerçek materyaller olmalıdır. Çocuk bunlara dokunabilmeli, özelliklerini hissedebilmelidir. Bu materyallerin gerçek dünya ile ilgisi olmalıdır. Ayrıca öğretmenin kullandığı dil de çocukların gerçek dünyada gördükleri ve kullandıkları dille eğitim vermelidir (Şahin,2000). II.3.1.1. Materyallerin Seçimi Fen ve doğa köşesi hazırlanırken kullanılacak materyallerin seçiminde dikkat edilecek hususları şöyle sıralayabiliriz; Aynı materyal birden fazla amaç için kullanılabilmeli. Materyallerin şekli çocukların hareketlerini ve katılımlarını teşvik etmelidir. Fen köşesi çocukların materyalleri değişik zamanlarda kullanabilecekleri şekilde olmalıdır. Materyal çeşitleri çocukları düşünmeye teşvik etmelidir. Materyaller çocukların yaşına ve gelişimlerine uygun olmalıdır. Materyaller çocukların kişisel ihtiyaçlarına ve çalışma ortamına göre izin vermelidir ( Şahin; 2000). II.3.2. Koleksiyon Ve Albümler Okul öncesi kurumlarında fen ve doğa çalışmalarında kullanılan koleksiyonlar ve albümler, çocukların ilgisini çok fazla çeker. Çocuklara kendilerine ait albüm hazırlanabilir, içine konulacak malzemeler listelenerek çocuklarla birlikte toplanarak albüm hazırlanır (akt. Dere,2001)..

(26) 12 II.3.3. Bitkiler Sınıfta ve bahçede bitki yetiştirme çocukların doğa ile ilgili bilgilerini geliştirmeye yardım eder. Çocuklar bitki yetiştirdikleri zaman, çeşitli toprak türleri olduğu ve toprakların farklı renk, doku, nem yoğunlukta olduğunu görürler. Bitki yetiştirme ile ilgili araçları kullanarak kural ve güvenliğini sağlamayı, arkadaşlarıyla işbirliği yapma, araçları ve alanı paylaşmayı, grupla çalışmayı, sorumluluğunu yerine getirmeyi, bitkilerin de büyümesi için insanlar gibi suya ve beslenmeye ihtiyaçları olduğunu, güneş ve ışığın bitkilerin gelişimini nasıl etkilediğini öğrenir. Bunları tartışarak çocukta gözlem yapma alışkanlığı gelişir (akt. Dere,2001). Bitki yetiştirme çalışmalarına katılmak; çocukların yeni bilgiler kazanmalarına, yeni. ilgi. alanlarının. ortaya. çıkmasına,. sorumluluk. almalarına,. aldıkları. sorumlulukları yerine getirmelerine ve çevrelerine karşı duyarlı olabilmelerine olanak sağlar (okul öncesi eğitimi ve anasınıfı programları; ya-pa). Bitki yetiştirme; bitki ekme, sulama ve gözleme etkinliklerinden oluşur. Çocuklar bahçede yeterli alan varsa meyve veya sebze yetiştirebilir, sebzeleri toplayıp yiyebilir. Sınıfta kaktüs, yosun sardunya çiçeği, yeşil yapraklı bitkiler, akvaryum bitkileri, bezelyeler ve soğanlar yetiştirebilir, saksılara çiçek ekerek bunun bakımını üstlenebilirler. Yetiştirdikleri çiçeklerin boylarını belirli aralıklarla ölçebilirler, bitkileri doku(pürüzlü-pürüzsüz), renk, şekil ve büyüklük gibi özelliklerine göre gruplayabilirler, çiçek tohumlarıyla kolâj örneği yaratabilir ve anlatabilirler. Çocuk bir kutudaki tohumların sayısını bulabilirler, hangi bitkilerin daha hızlı büyüdüğünü gözleyebilir, her bitkide kaç tane çiçek olduğunu saymaya çalışabilirler, bezelye gibi avuç dolusu kabuklu sebzelerin sayısını tahmin edebilir ve kaç kabuğu olduğunu sayarak en az ve en çok kabuk sayısını bulabilir. Öğretmen her bir çocuğa bir bitki vererek, onun bakımında sorumlu tutabilir. Fasulye, mercimek, nohut buğday, patates gibi bitkiler küçük plastik kaplara ekilebilir (akt. Dere,2001). II.3.4. Hayvanlar Çocuklar köpek ve kedi gibi hayvanları her zaman sevgi dolu, sevimli şirin varlıklar olarak algılamaktadırlar. Dolayısıyla onları en iyi arkadaşları olarak.

(27) 13 tanımaktadırlar.. Onlar. hakkında. konuşmaktan. hoşlanırlar,. onları. dramatik. oyunlarında canlandırır ve onlar hakkında hikâye yazarlar. Çocuklar hayvanları kendilerine yakın hissederek onlarla yetişkinlerle kuramadıkları iletişimi kurmakta, birlikte oyun oynayarak yaşamlarını paylaşmaktadırlar. Çocuklar canlı şeylere ilgi göstermek suretiyle diğer canlıları öğrenir ve onların bize benzer ve bizden farklı yönlerini anlar. Çocukların hayvanların ve onların gelişimiyle ilgili deneyimleri artar. Birçok hayvan arasındaki farklılık ve benzerliklerin farkına varır ve onları balıklar, böcekler, kemirgen hayvanlar, memeli hayvanlar ve kümes hayvanları gibi uygun gruplara sınıflamayı öğrenir. Bu gruplar içinde, alışılmış olmayan hayvan türlerini kategorilere ayırmayı ve özel türleri belirlemeyi öğrenir. Hayvanlar çocukta bakım ve sorumluluk hissinin gelişmesini duygusal ve sözsüz öğrenmesini sağlar. Çocuklar hayvanlara sarılarak veya hayvanlar onlara dokunarak sevgi alışverişinde bulunmaktadırlar. Dolayısıyla çocukların duygusal gelişimlerini desteklemektedir. Çocukların hayvanların ihtiyaçları ve görünüşleri arasında ki ilişki kurmalarına yardım eder. Örneğin; çocuklar “kaç tane bacakları var?”, “ne yerler”, “nerede yaşarlar?”, gibi sorularına cevap bulabilirler. Tavşan, köpek, kedi gibi hayvanlar sınıf içinde bir köşede barındırılabilir. Çocuklarla hayvanların bakımı yapılarak hayvanların özellikleri, beslenmeleri ve yaşadıkları yerler üzerinde tartışılabilir, hayvanat bahçeleri gezilebilir (akt; Dere,2001). Sınıfa getirilen herhangi bir canlının bakım ve güvenliği dikkatli bir karar vermeyi gerektirir. Hayvanlara uygun bir sağlanmalı ve tehlikeli bir şekilde hayvana yaklaşan. ve. hayvanı. sıkıştıran. çocuklar. varsa. hayvanlar. bu. çocukların. davranışlarından korunmalıdır. Örneğin; öğretmen, çocuklar bir tavşanı severken onu tutmalıdır. Hayvanların oyuncak olmadığını, oyuncak gibi taşınmayacağını onlara benimsetmelidir (akt; Dere,2001). Öğretmen, bu çalışmalar içinde, çeşitli yöntemler kullanarak grup çalışmaları ve bireysel çalışmalar şekline belli bir program çerçevesinde planlamalar yapmalıdır..

(28) 14 Eğitim durumlarında, hayvanları gözlemlemeye, nasıl beslendiklerine, yaşayış özelliklerine, hayvan insan konusunda duyarlı olmaya yönelik bilgilendirme çalışmalarına da yer vermelidir (okul öncesi eğitim ve anasınıfı programı; yapa,2001). II.3.5. Deneyler Deneyler okul programlarında önemli bir yere sahiptir. Deneyler, bir olayın çocukların gözü önünde somut bir şekilde yapılmasını sağlamaktadır. Soyut kavramları somutlaştırarak çocuğun hem bilgi kazanmasını hem de bilimsel geliştirmesini, önce deneysel olmak üzere çeşitli becerileri geliştirmelerini ve onların deneye karşı olumlu tutumlar geliştirmelerini sağlamaktadır. Çocuğun çevresinde gördüğü çeşitli bitkilerin büyümesi, tohumların çimlendirilmesi, bitkilerin sulanması, hayvanlar, topraktaki solucan, karanca ve kelebekler, suda yüzen bir kayık, suya atılan bir taşın batması, ses hava, yer çekimi, sıcaklık, tat, küçük makine, ısı, elektrik, soğuk, yumuşak vb. deneyler çocukların deneyimlerini artırır. Öğretmen deney planlarken ve uygularken öncelikle tehlike yaratacak durumların olmamasına ve deney sonuçlarının çocukların neden-sonuç bağlantıları kurabilmeleri için kısa sürede gözlenebilir olmalarına dikkat etmelidir. Kolaylıkla gözlenebilen, karmaşık olmayan deneyler seçmelidir (okul öncesi eğitim ve anasınıfı programı; ya-pa,2001). Okul öncesinde deneyler genellikle çocukların ilgilerine göre yapılmaktadır. Öğretmen hazırladığı deneyi sınıfa gelmeden önce denemelidir. Çünkü çocuğun önünde deney başarısız olursa çocukların öğretmene karşı güvenleri sarsılır. (Şahin,2000). Deneyde kullanılacak aletler önceden hazırlanmalıdır. Öğretmen küçük gruplar veya bireysel olarak deneyi uygulamalıdır (akt; Dere,2001). II.3.6. Eğitici Oyuncak Çocuğun önemli bir uğraşı olan oyunun gerçekleşmesinde oyuncakların rolü son derece önemlidir. Oyun ve oyuncak birbirinden ayrı düşünülmez. Yetişkin, çevresinde olup bitenleri nasıl konuşarak, okuyarak öğreniyorsa, çocuk da.

(29) 15 başlangıçta dış dünyayı oyun oyuncakların yardımıyla tanımaya çalışır. Oyuncaklar, zekâyı, duyuları uyaran, çocuğun hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştiren, bedensel, ruhsal ve sosyal gelişimini destekleyen çocukluk döneminin en değerli araçgereçlerdir (akt; Atalay,2001). Eğitici oyuncaklar çocukların daha çok zihin gelişimlerine yardım eden, onların bazı kavramları geliştirmelerine ve oynayarak öğrenmelerine yardımcı olan, onları düşünmeye sevk eden oyuncaklardır (Yılmaz,1999). Eğitici oyuncak fen, matematik ve uzaysal kavramların öğretiminde kullanılmaktadır. Bu tür yapı oyuncakları, çocukların fen, matematiksel ve uzaysal kavramları anlamalarına teşvik etmektedir (akt; Dere,2001). Eğitici oyuncaklar, çocukların şekilleri tanımalarına, renk kavramlarının gelişmesine, sayıları anlama ve tanıma, birbirine benzeyen ve benzemeyen şekilleri ayırt etmelerine yardım eder. Ayrıca eğitici oyuncaklar çocukların gözlem yapma, akılda tutma, düşünme, karar verme gibi zihinsel işlevleri yapmalarını kolaylaştırır. (Oğuzkan Ve Diğerleri;1999) Eğitici oyuncaklar eşleştirme, ilişki kurma, gruplama ve serileme sıralama basamaklarında bulunur.(Dere,2001) II.3.7. İnceleme Gezileri İnceleme gezileri, çocukların gelişim düzeylerine uygun bilgi ve becerileri doğrudan elde etmelerini, içinde yaşadıkları dünyayı daha iyi tanımalarını, daha önce teorik olarak öğrendiklerini görerek inceleyerek daha kolay hatırlamalarını sağlar. Çocukta, bildiği kavramı öğretmenine ve arkadaşına anlatma becerisi gelişir. Çocuk çevreye karşı duyarlı olmayı ve onu koruması gerektiğini öğrenir. Ayrıca, çocukların grupla birlikte yaşamasını arkadaşlarıyla ya da büyüklerle olumlu ilişkiler kurmalarını sağlar.(Şahin, 2000) Geziye gidilecek yer öğretmen tarafından önceden görülmeli, gerekirse çevrede önlemler alınmalıdır. Çocukların velilerinden yazılı izin alınmalıdır. Gezi öncesi sınıfta bir tartışma açılmalı, görülecek şeylerin önemi gezinin amacı, gezi.

(30) 16 etkinliklerinin biçimi ve sıralanışı kararlaştırılmalıdır. Öğrenme etkinlikleri planlı yapılmalıdır. Gezi günü, hareket saati, götürülecek şeyler, güvenlik önlemleri, dönüş saati planlanmalı, gezi sırasında disipline ve gezi kurallarına uyum sağlanmalıdır, gezi sırasında gözlem ve incelemeler yapılmalıdır (Şahin, 2000) Geziden dönüldükten sonra öğretmen sınıfta çocukların gözlemleri ile ilgili iletişim kurar, tartışma yapar, çocuklar resim çizebilir drama oynanabilir.( akt. Dere,2001) Öğretmen, çocukların yaşamlarına yenilik getirecek yerleri gezi ve gözlem için öncelikle planlamalıdır. Gezi gözlem yapılacak yerler; Çiftlikler, panayırlar, hayvanat bahçeleri, hayvan satılan bazı dükkânlar vb. hayvanlarla ilgili gezi yerleri, Spor salonları, müzisyenlerin çalıştıkları yerler, müzeler, çeşitli atölyeler, basımevleri, fırınlar, kuaförler, pastaneler, kütüphaneler, fabrikalar, postaneler, itfaiyeler vb. yerler, Değişik mevsimlerde doğada yürüyüşler, bahçeler, tarlalar vb. Doğadaki ve bitkilerdeki değişikliklerin gözlemleneceği yerler, İstasyon, gar, havaalanı vb. taşıtlarla ilgili yerler ile hasat makineleri, asansör, yürüyen merdiven vb. makinelerle ilgili gezi yapılacak yerler, Deniz kenarına geziler, sanat etkinlikleriyle ilgili sergilere yapılan geziler, çevre, temizliğine duyarlılığı artırmak için yapılan geziler olmak üzere çeşitli başlıklar altında gruplandırılabilir (okul öncesi eğitim ve anasınıfı programı; yapa,2001). II.3.8. Matematik Matematik okul öncesi çağındaki çocukların gelişimi için önemlidir. Çocuk küçük yaşlarda telefon numarası, erkek ve kız kardeşlerinin yaşı, erkek ve kız.

(31) 17 kardeşlerinin yaşı, ev numarası, üç tekerlekli bisiklet, birçok kitap, birkaç lira ve sosyal güvenlik numaralarını bilir. Çocuk annesinin para kullanımını, keke iki yumurta koyduğunu, bir fincan şeker koymasını izler, sevdiği içeceğin yarısını bir bardağa döker veya şekerin yarısını böler, çocuk televizyondan saatin kaç olduğunu duyar. Bir yere gidiş gününü, saatini veya gelecek yılın planlarını çevresinden duyar (akt. Dere,2001) Çocuklar sezgilerinin, tecrübelerinin ve gelişimlerinin bir sonucu olarak okula başlamadan önceden matematiğin pek çok kavramını somut tecrübelerine bağlı olarak informal yolla öğrenmeye başlarlar. okula başladıktan sonra da informal bilgilerini geliştirmeye ve yeni informal yollar keşfetmeye devam ederler. Bu ilk tecrübeler daha sonraları okulda öğrenilecek olan formal matematiğin çocuğun düşünce düzeyine uyum sağlaması, bazı problemlerin yaşanmaması için okul öncesi dönemde kazanılan informal bilgiler son derece önemlidir (Güven,1999). Matematik kavram geliştirmeye yöneliktir ve temeli çocukların günlük yaşadıkları deneyimlerdir. Model oluşturma, gözlem yapma, ölçme, kıyaslama, aynı ve farklı olanı bulma, eşleştirme yapma gibi etkinlikler matematik kavramlarının gelişmesine yardımcı olur (Güven,1989; akt.; Dere, 2001) II.3.8.1. Matematik Etkinliklerinin Kapsamı Matematik kavramları okul öncesi eğitim programının her alanında yer alabilir. Zaman, uzay, ölçüm, şekil ve sayı gibi matematik kavramları çocuğun günlük okul yaşantısının bir parçasıdır ve doğal olarak kendiliğinden ortaya çıkar II.4. FEN VE DOĞA ETKİNLİKLERİNİN ÇOCUKLARA SAĞLADIĞI YARARLAR Fen doğa çalışmaları, çocukların öğrenme ve gelişmelerine çeşitli şekillerde katkı sağlamaktadır. Öncelikle fen ve doğa çalışmaları çocuklardaki doğal merak duygusun tatmin edilmesine ve çocukların araştırarak yeni bilgiler keşfetmelerine olanak sağlamaktadır. Çocuklar bu çalışmada deneyler yoluyla bilimsel bir olayı doğrudan gerçekleştirebilmekte ve olayların sonuçlarını gözlemleyebilmektedirler..

(32) 18 Aynı zamanda çocuklar günlük yaşamda kullanabilecekleri araç gereçleri ve malzemeleri de tanımakta ve kullanım özelliklerini de öğrenebilmektedirler. Fen ve doğa çalışmaları çocuklarda bilimsel düşünme sürecini (problemin farkına varma, problemle ilgili hipotez kurma, kurulan hipotezleri deneme, sonuçları kaydetme ve değerlendirme, sonuca bağlı yeni çözümler ortaya koyma vb…) desteklerken çocukların bilime karşı olumlu bir tutum içine girmeleri ve bilimsel düşünme becerisi kazanmalarını da sağlamaktadır ( şahin, 2000). Fen ve doğa çalışmalarının çocuklara diğer bir katkısı da çocukların öğrendikleri bilgilerin günlük yaşamda ne şekilde kullanacaklarına ilişkin yol gösterici olmasıdır. Çocuklar edindikleri bilgileri kullandıklarında çevreye nasıl uyum sağlayabildiklerini ve bilgilerin çevreyi korumalarında nasıl etkili olabildiğini bu çalışmalar sonucunda daha kolaylıkla görebilmektedirler (Arı ve diğerleri;2005) Temel olarak fen ve doğa çalışmaları çocukların zihinsel gelişimlerini desteklemeye yönelik olarak gözükse de aslında tüm gelişim alanlarını destekleyecek niteliktedir ve etkinliklerin planlanmasında da yine tüm gelişim alanlarının desteklenmesine özen gösterilmelidir. Fen doğa çalışmaları, çocukların sosyal duygusal(grupla iş birliği dâhilinde çalışma, bir gruba ait olma-ekip çalışması gerçekleştirme, doğayı ve doğadaki diğer canlıları sevme ve saygı duyma, sorumluluk alma…), fiziksel(deney ya da gözlem için gerekli malzemeleri kesme, yırtma, yoğurma vb… gibi el kaslarına yönelik becerilerle hazırlama, okulda evcil hayvanların bulunduğu alanları temizleme…) ve dil gelişimlerini( yapılan deneylerle ilgili bilgi verme, deney ya da gözlem sonuçlarını tartışma, soru sorma…) ve öz bakım becerilerini de(deney yapılacak alanın ve ellerin temizlenmesi, deney sonrası temizlik, hayvan ya da bitki bakımında temizliğin önemi, sağlıklı beslenme vb…) desteklenmektedir. Genel olarak fen doğa çalışmalarının çocukların gelişimlerine olan etkileri şu şekilde özetlenebilir; 1. Gözlem yapma inceleme, araştırma, keşfetme ve elde ettikleri sonuçları değerlendirme becerilerini(bilimsel düşünme becerisi) geliştirirler..

(33) 19 2. Evrende gerçekleşen basit düzeydeki fiziksel kimyasal veya biyolojik olayların farkına varabilirler (Arı Ve Diğerleri;2005) 3. Çocuğun doğa ile doyurucu düzeyde bir iletişim kurmasına yardımcı olur (Çağlar,1991) 4. Çocukta doğal bir hipotez kurma becerisini geliştirir. 5. Ayaküstü alınmış kararlara itibar etmeme yeterliği kazanırlar (Çağlar,1991). 6. Günlük yaşamda meydana gelen olaylara karşı ilgileri artar ve bu olayları bilimsel süreçlere bağlı kalarak değerlendirme becerisi geliştirmeye başlarlar. 7. Bilime ve bilimsel olaylara karşı olumlu yaklaşım içinde olmayı gerçekleştirebilirler. 8. Çevre bilinci kazanmaya başlarlar ve çevreyi korumak için gereken bilgileri edinirler 9. Sınıfta ya da okulda bulunan bir hayvanın veya bitkinin beslenme ve temizlik gibi bakımlarını gerçekleştirmek için görev alma ve görevlerini yerine getirmek için sorumluluk bilinci gerçekleştirebilirler (Arı Ve Diğerleri;2005) 10. faaliyetle birlikte öğrenilen bilgiler kalıcıdır(Gürdal,1993). II.4.1. Fen Ve Doğa İle İlgili Etkinlik Oluşturma Şekilleri Kişi çevresiyle ilgili bilgiyi bir ya da birden fazla duyusunu kullanarak toplar. Bu bilginin ve bilgiyi toplamaya yönelik sürecin tekrarlanması ile kişi, bir zaman süreci içinde bilgiyi organize edebilir duruma gelebilir. Okul öncesi dönemde ki çocuklar da içinde yaşadıkları çevreyi duyuları aracılığı ile tanımaya yönelik oldukça ciddi girişimlerde bulunmaktadırlar. Sonucun her zaman aynı olduğundan emin oluncaya kadar araştırmalarını tekrarlanmakta benzer tutarlılığı sürdürürler (Bal,1993)..

(34) 20 Anne ve babalar her gün çocukların merak ettikleri yüzlerce soruyla karşılaşabilmektedirler. Bu soruların büyük bir kısmını gözlemlerine dayalı olarak soran çocuklar, bu şekilde bilim(fen ve doğa kavramları) ile ilgili sorular da sormaktadırlar. Örneğin “tohumlar nasıl büyüyor”, “yağmur nasıl yağıyor”, “su nasıl kaynıyor” vb… bu sorulara verilecek cevaplar “bilimsel” olmak durumundadır. “bilimsel” olmak; çocukları bilime yönlendiren merak, gözlem, inceleme, araştırma ve keşfetmeyi içermektedir. Merak çocuklarda doğal olarak var olan bir duygudur, ancak çocukların gözlemledikleri ile var olan düşüncelerini ve anlayışlarını bir potada birleştirmek ve anlam veremedikleri bazı olay ya da durumlara anlam kazandırmak için yetişkin rehberliğine ihtiyaçları vardır. Çocuklar soru sormaya, keşfetmeye ve öğrendikleri ile ilgili yargıya varmaya yönlendirildiklerinde, bilime önemli bir adım atmış olurlar. Genel olarak fen ve doğa çalışmaları üç başlık altında toplanmaktadır. Bunlar; formal, formal olmayan ve rastlantısaldır. Formal olan fen ve doğa çalışmalarında; gözlem yapma, incelme, bilgilenme, farklılıkları ve benzerlikleri keşfetme, tanımlama ve tartışma yer almaktadır. Bu tip etkinlikler, çocuğa öncelikle iyi bir gözlem becerisi kazandırmayı ve gözlemlenen durumlarla ilgili uygun sözcükleri kullanmayı amaçlayan etkinliklerdir ve eğitimciler tarafından planlanırlar( Arı ve diğerleri; 2005). Formal olmayan fen ve doğa çalışmaları ise; özellikle serbest zaman süresi içinde çocukların çeşitli materyalleri istedikleri gibi kullanarak denemeler yapmalarını içermektedir. Eğitimci bu tipteki fen-doğa çalışmalarında aktif bir planlayıcı olmamakla birlikte çocukların araştırma ve keşfetme becerilerini kullanmalarını sağlayacak çevresel düzenlemeyi yapmalıdır. Bu tip etkinliklerde çocuğun kendi başına araştırıp keşfetmesi ve yaratıcılığını kullanması diğer tipteki etkinliklere göre daha çok gerçekleşebilmektedir ( Arı ve diğerleri; 2005). Rastlantısal fen-doğa çalışmaları ise anlık meydana gelen ve çocukların ilgilerini çeken bir takım olaylarla çocuklara fen eğitimi vermeyi içermektedir. Yeni bilgiler öğrenmek için fırsatlar yaratmak ve çocuğun merak duygusunu uyanık.

(35) 21 tutmak gerekmektedir. Bir ç.ok ortam çocukları bilime yönlendirmek için kullanılabilmektedir. Örneğin aniden başlayan sağanak yağışın ardından çevre gezisine çıkarak çocukların toprağın ne hale geldiğini incelemelerini topraktan çıkan solucanları ve ortamdaki yağmura sonrası ortaya çıkan kokuyu duyuları aracılığı ile keşfetmelerini sağlamak, örümcek ağlarını, çeşitli kuşları ve çevredeki farklı canlıları incelemek rastlantısal fen ve doğa çalışmaları olarak adlandırılabilir. (Arı ve diğerleri; 2005). II.5. FEN EĞİTİMİNDE ÖĞRETMENİN ROLÜ Çocukları yönlendirmek için, sınıfın samimi, olumlu ve dikkat çeken havasını kavrayabilmek bütün öğretmenlerin en temel özelliklerindendir. İyi bir öğretmen olmak için bilime karşı olumlu bir tavır, kabiliyetleri uygulamaya imkân veren danışman ve kolaylaştırıcı bir rol üstlenilmesi gerekir. Çocuklar dostça anlaşmayı daha çok ilgi ve alaka gösterdikleri insanlardan öğrenmektedirler. Fen etkinliklerine, çocuğun merak duygusunu uyararak ya da çocuğun doğal merak duygusunu tatmin etmesi için gerekli ortam yaratılarak başlanmalıdır. Önemli olan çocuğun soru sormasıdır. Çocuk sorduğu soruları yanıtlayabilmek için gözlem inceleme ve araştırma yapar. Vardığı sonuçları tartışır. Burada öğretmenin görevi, çocuğun gözlem, tanılama, sıralama, sınıflandırma, problem çözümü, mantıksal sonuçlar çıkarma ve bu sonuçları benzer olaylara genelleme becerilerini geliştirmektir (Ulcay, 1989). Çocuklarda fen öğretimi için öğretmenin yapması gerekenler; 1- Her çocuğa deneyin ya da faaliyetin bir parçası olması için fırsat vermeli 2- Her şeyi mümkün olduğunca güvenilir yapmalı, bunun içinde deneyleri önceden yapıp, tecrübe kazanmalı, 3- Çocuklara karşı sabırlı olmalı, 4- Faaliyetin ne kadar süreceğine çocuklar karar vermeli. Öğrencilerin dikkatli kısa süreli olduğu için uzun süreli faaliyetler yerine kısa süreli faaliyetler planlanmalı,.

(36) 22 5- Açık ve anlaşılır sorular sormalı, 6- Çocuklara cevaplar için yeterli zaman vermeli, 7- Doğru olmayan ve anlamsız cevapları da dinlemeli, 8- Aktiviteleri zenginleştirmeli ( Şahin; 2000) 9- Fen ve doğa etkinliklerini gerçekleştirirken, ilginç araç gereçlerden yararlanmak; ya da bilinen araç gereçleri ilginç bir biçimde kullanmak, 10- Çocukların doğal nitelikteki güncel olaylardan fene ilişkin sonuçlar çıkartabilmelerine yardımcı olmalı, 11- Heyecanlı ve yaşamından memnun görünmek, öğretmen etkinliğinden zevk aldığını çocuklara hissettirmek, 12- Fen ve doğa etkinliklerini oyunun bir parçası haline getirmek, 13- Çocuklara fenle ilgili ses ve görüntü kayıtlarını izlettirmek ve izlenimlerini açıklattırmak (Yaşar,1993). II.6. AİLELERİN FEN EĞİTİMİNE KATILIMI Tüm ebeveynler çocuklarının dünyaları hakkında bilgi sahibi olmalıdırlar. Bu nedenle aileler evde çocukları ile birlikte zaman geçirirken yaptıkları işlerde onlara sorumluluk vererek çocuğun yaşam hakkında ki tecrübesinin artmasına fırsat vermelidirler. Örneğin anne mutfakta pasta yaparken hazırladığı malzemeleri çocuğunun sırayla katmasına fırsat vererek su ile unun karışımından hamur elde edildiği bilgisine ulaşmasını sağlayabilir. Ya da babanın arabasını yıkarken oğlunun da lastikleri temizlemesine izin vermelidir. Böylece çocuk lastikler üzerinde ki pütürlü yapıyı görmesine fırsat verecektir. Bu da onun sürtünme hakkında ona yardımcı olacaktır (şahin; 2000). Okul öncesi öğretmeni tüm faaliyetleri desteklemek ve aileleri bu konuda yönlendirmek adına okulda yapılan aktiveleri destekleyici yönergeler vermelidir..

(37) 23 Evin bahçesinde bitki, hayvan yetiştirme onların bakımı için gerekli sorumluluğu çocuğa verme konusunda ailelerle iş birliği halinde çalışmalıdır (şahin; 2000). Anne ve babalar, evde çocuklar tarafından yöneltilen soruları anında ve onların gelişim düzeylerine uygun bir biçimde cevaplandırmalıdırlar. bu soruları cevaplandırırken, bir taraftan onların mevcut meraklarını gidermeye, öte yandan onlarda yeni meraklar uyandırmaya özen göstermelidir. Çocuklarının çevresini keşfetmesini sağlayacak olanaklar yaratmalıdırlar bunun için masal ve bilmecelerden yararlanabilirler (Yaşar,1993). Yapılan bir seyahatte ailelerin çevre hakkında verecekleri bilgi, kahvaltıda bardağa atılan şekerin erimesi hakkında verilecek cevaplar, elektrik süpürgesinin prize takılınca çalışması elektrikli aletler hakkında bilgi verebilirler. (Şahin; 2000) II.7. KAVRAM ÖĞRETİMİ II.7.1. Kavram Nedir Kavram soyut bir kelimedir. Kavram her zaman iki veya daha fazla nesne veya olay gruplanabiliyor veya beraber sınıflandırılabiliyorsa ve böylece diğer nesne ve olaylardan bazı özellikleri nedeniyle ayrılabiliyorsa işte o bir kavramdır şeklinde ifade edilmiştir ( Çepni; 2005). Kavramlar, herhangi bir varlık veya nesneden söz edildiğinde, onunla ilgili olarak insan zihninde oluşan ilk çağrışımlardır. Bu yönüyle düşündüğümüzde, kavramların önce zihnimizde oluştuğunu, yani soyut düşünce birimleri olduklarını, daha sonra ise gerçek dünyada yaşamımızı kolaylaştıracak örneklerinin var olduğunu anlayabiliriz. Bu düşüncede hareketle, kavramların olaylar, varlıklar ve nesnelerle ilgili geçirilen yaşantılar sonucu insan zihninde şekillendiğini söylemek mümkündür (Çepni; 2005) II.7.2. Kavram Öğrenme İnsanlar kavramları ezber yoluyla değil pozitif ve negatif örnekleri irdeleyerek öğrenirler. Örneğin bir hayvanın neden kedi olduğunu öğrenirken başka bir hayvanında neden kedi olmadığını da karşılaştırmalı olarak öğrenir. İster bir hayvan.

(38) 24 olan kedi kavramının gelişimi olsun isterse yoğunluk, hacim gibi kavramlar olsun, kavram gelişiminde temel süreç aynıdır. Kavramlar tanımla öğretilebilecek bilgi parçaları değildir. Bu nedenle pozitif ve negatif yönleri ile kavramı tanıtma ve farklı kavramları birbirinden ayırma süreci işletilir. Öğrencilerin kendi hipotezlerini kurma ve bu hipotezlerini test etmelerine izin verilir ve kavramlar somutlaştırılarak öğretilmeye çalıştırılırsa daha kolay olabilir (Çepni; 2005) II.7.3. Kavram Geliştirme Süreçleri: İnsan zihninde kavramlar değişik bazı zihinsel süreçlerin kullanılması ile geliştirilir. Bu süreçler, öğrenilecek kavramın türüne ve öğreniliş şekline bağlı olarak zihin tarafından otomatik olarak seçilir ve kullanılır. Kavram geliştirme süreçlerinde kişinin kullandığı önemli zihin süreçlerinden birisi genelleme sürecidir. Kavram gelişiminde genelleme, ilgilendiğimiz varlıkları orta özelliklerine göre bir grupta toplama ve bu gruba ad verme sürecidir. Kavram geliştirme süreçlerinden bir diğeri, özel halleri inceleyerek onlardan genel hale gitme veya sınırlı sayıda deneyimden genelleme yoluyla sonuç çıkarma süreci olarak tanımlanan tümevarımdır. Kavram geliştirme süreçlerden bir diğer zihin işlemi tanımlamadır. Bir kavramı sözcüklerle anlatan önermeye o kavramın tanımı denir (Çepni; 2005). II.7.3.1.Kavramsal Gelişmeyi İlgilendiren Faktörler 1. Gözlem kavramsal gelişme için önemlidir. 2. Deney yaparak çevresini ve kendisini keşfetmek için verilen fırsatlar kavramsal değişme için gereklidir. 3. Kavramlar yavaş yavaş gelişir, düzelir ve değişir. 4. Tesadüfen yapılan keşifler yeni kavramların gelişmesinde rol oynar..

(39) 25 5. Öğrenilmesi gereken kavramlar çok dikkatli seçilmeli ve zengin öğrenim metotlarıyla desteklenmelidir (şahin; 2000) II.7.3.2. Kavramların Yanlış Öğrenilmesinde Etken Olan Faktörler 1. Çocukların çevrelerinden edindikleri belli yargılar vardır. Bu yargılar yanlış bile olsa değişmeye karşı direnç gösterirler. 2. Zaman zaman sınıfta yanlış kavramlar öğrenilmektedir. 3. Öğretmen öğrenci seviyesine inmediği takdirde, öğrenciler bu kavramları farklı şekilde algılamaktadır. 4. Bazen sınıf içi ortam fen eğitimi için uygun olmamaktadır. 5. Öğretmen konular arasında bağlantı kuramazsa, öğrenci de bağlantı kuramayacaktır. 6. Öğretmenlerin kullandıkları metotların demode olması 7. Öğrencilerin aktif katılımlarının sağlanmaması 8. Günlük konuşma dilinin bilimsel dilden uzak olması günlük deneyimler sırasında kazanılan yanlış bilgiler. 9. Soyut kavramların somutlaştırılamaması (Çepni;2005). II.7.4. Kavramların Sınıflanması 1. algılanan kavramlar: bazı kavramlar insanın dış dünyadan duyu organlarıyla aldığı izlenimler sonucunda oluşur. Bu tür kavramlara algılanan kavramlar denir. Örneğin; büyük, aydınlık gibi (Şahin; 2000). 2. betimlemeli kavramlar: dış dünyanın varlıkları ve olayları arasındaki ilişkileri açıklayan kavramlara betimlemeli kavramlar denir. Örneğin; daha hafif, önceden gibi (Çepni;2005).

Şekil

Tablo 1. Deney Grubu I ve Kontrol Grubu Ön-test  –  Son-test  Puanlarının  Ortalama ve Standart Sapmaları
Tablo  2.  Deney  Grubu  I  ve  Kontrol  Grubu  Fark  Puanlarının  Ortalama  ve  Standart Sapmaları  n  Χ Ss  Gruplar  Deney Grubu I  18  24.88  14.78  Kontrol Grubu  20  2.60  2.87
Tablo 4. Deney Grubu II ve Kontrol Grubu Ön-test  –  Son-test  Puanlarının  Ortalama ve Standart Sapmaları
Tablo 7. I. Deney Grubu Ön Test-Son Test Puanlarına Ait Ortalama ve Standart  Sapmalar
+3

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu yolculuk sırasında, Jung’un ifade ettiği insanlığın ortak bilinç dışında yer alan “yolculuk, yüce birey, hilebaz gölge, balinanın karnı, bilge adam, anima”

Haşim Şiirine Bir Yaklaşım, -Necip Fazıl Kısakürek’in Ölüm Şiirlerinde Tabut Kelimesinin Metaforik Kullanımı, -Şinasi’nin Şiirinde Dil ve Üslup, -Cenâb

• Bilişsel süreç boyutunda ise, bilgi kategorisi hatırlama, kavrama kategorisi anlama adını almıştır. • Sentez kategorisi ise yaratma adını alarak değerlendirme ile

Bu slaytlar, Durmuş Ali Özçelik’in çevirdiği «Öğrenme Öğretim ve Değerlendirme İle İlgili Bir Sınıflama» başlıklı kitaptan yararlanılarak

- İki yöntemden hangisinin, verilen problemi çözmek için en uygun olduğunu ortaya koyma..

Görüldü¤ü gibi, yafla ba¤l› de¤erlendirmeler genel olarak özetlendi¤inde; anneler de¤erlendirmelerinde yafl de¤iflkenine iliflkin anlaml› bir fark belirtmezken;

[r]

However, in an attempt to draw the attention of physiatrists towards other possible topics to be studied with MSUS, the aim of the cur- rent paper is to provide an in-depth