• Sonuç bulunamadı

Muhsin Ertuğrul;"Tiyatroların kapılarını 14 saat halka açık tutacağız" diyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Muhsin Ertuğrul;"Tiyatroların kapılarını 14 saat halka açık tutacağız" diyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

CUMHURİYET 13 Ocak 1974

Muhsin Ertuğrul; “

kapılarını

14 saat

halka açık

tutacağız,

«Ben hayatımın en iyi seyirci­ sini, İstanbul Üniversitesi henüz askeri bir kışla iken, orada er­

lere oynadığımız, konusu çok

ağır bir piyeste görmüştüm. On­ ların bizi saygı ile dinlemelerine karşılık, en kötü seyirci hep ga­ la gecelerine gelir.. Tiyatroyu ha liften başlayarak halka alıştıra­ lım görüşü çok yanlıştır. Hafif oyunlar, sulu komediler halkın zevkini dejenere eder. Halka ti­ yatroyu sevdirmek istiyorsak en kaliteli eserleri seçmeliyiz..»

Çağdaş Türk Tiyatrosunun ku­ rucusu Muhsin Ertuğrul, Gazete cilik Enstitüsünde ders verdiği öğrencilerine sık sık bu sözleri tekrarlar ve onlardan bir tek şey

o

-KENT

OYUNCULARI’NDA

«OTURMA ODASI»

OYNANIYOR

Kent Oyuncuları, Graham Gre- ene’in ünlü oyunu «Oturma Oda- sı»m oynamağa başlamıştır. O- yuriu dilimize Sevgi Sanlı çevir­ miş, Güner Sümer yönetmiş, de­ korlarını Turgut Atalay hazırla­ mıştır. Oyunda Can Dirim, Uğur

Say, Gül Onat, Yıldız Kenter,

Güler Ökten, Müşfik Kenter rol almaktadırlar.

Öte yandan, 14 G'cak’taıı itiba­ ren Gönül Ülkü - Gazanfer Öz-

can topluluğu da temsillerine

bundan böyle Kenter sahnesin­ de başlayacakları için, Kent O- yuncuları sadece Cuma. Cumar­

tesi ve Pazar günleri «Oturma

Odasnını, bunun yanısıra Perşem­ be akşamlan ise «İkinci Sokak» adlı piyesi oynayacaklardır.

, diyor

Şükran KETENCİ

ister, «Tiyatroyu seviniz, ba^ ka bir dileğim yok» derdi..

Ve Muhsin Ertuğrul 1966 yılı şubat ayında, Zeytinburnu Tiyat rosunda «Çil Horoz» piyesini oy­ natmakta ısrar ettiği için, zama­ nın AP’Ii Belediye Meclisi üyele­ ri tarafından görevinden uzaklaş tırılmıştı. 60 yıllık sanat haya­ tında, halka dönük, sosyal konu

lan işleyen tiyatro konusunda

İnat ettiği için, birkaç kez çeşit­ li yöneticilik görevlerinden uzak­

laştırılmıştı Muhsin Ertuğrul.

Şimdi aynı görevle çalışmaya

başlarken, «Kapatılmış olan Zey-

t.inburnu tiyatrosunun yeniden

açılmasını, ona Kuştepe, Tarla-

başı tiyatrolarının eklenmesini,

tek cümle ile, tiyatronun halka yaklaştınlmasım» düşünüyor.

«İstanbulluların parası ile yaşa yan Şehir Tiyatrolarını halka ya

kınlaştırmak, onların sevgisine

lâyık olacak çalışmalara yönelt­ mek istiyoruz» diyor. Ve ilk an­ da yapılmasını gerekli gördüğü çalışmaları şöyle anlatıyor:

İlgiyi artırmak

«Tiyatroların kapılarım günün 14 saatinde halka açık tutmak ka ı-arındayız. Sabahın saat 10'unda başlayan piyes hazırlıklarını hal­ kın gözüönünde sürdürmek, böy lelikle halkm tiyatroya olan ilgi sini artırmak istiyoruz. Tiyatro­ yu seyirciye sevdirmek istiyoruz.

Binası olmayan yere tiyatroyu

götürmek, bütün hizmetlerini pa halı dağıtan bir nimet olmaktan kurtarıp, herkesin yararlanacağı doğal bir hak haline getirmek is­ tiyoruz. Tiyatro ile seyirci ara­ sındaki duvarları yıkmak, engel­ leri kaldırmak istiyoruz.

Yapabileceğimiz birçok şey

var bu konuda, örneğin tiyatro salonu olan okullara çocuk piyes

*7

t

-

o

Tiyatroların

MUHSİN ERTUĞRUL

Şehir Tiyatroları yeni bir atılım yapacak... leri göndereceğiz. Çevredeki fab­

rika sahipleri isterlerse, tiyatro toplulukları ve piyesleri gönde­ receğiz. Tiyatro salonu olmayan, fakir gecekondu semtlerinde, iste nirse herhalde piyes sunulabile­ cek salonlar bulunabilir. Bu ara­ da değerli piyesler oynayan özel tiyatro topluluklarına şehir ti­ yatroları binalarından yararlana­ bilmeleri için olanaklar arayaca­ ğız.»

Çok pahalı

Muhsin Ertuğrul devamla tiyat ronun bugünün şartlarında halk için çok pahalı olduğu görüşü­ nü savunuyor, «Tiyatroya gitmek çok pahalı, mutlaka ucuzlatmak

lâzım. Hiç olmazsa yarı yarıya

ucuzlamalı. Seyirciyi çoğaltmak şart» diyor.

Muhsin Ertuğrul yönetiminde­ ki Şehir Tiyatrolarının programı ile ilgili bir soruya ise, «Henüz eldeki çalışmaları incelemiş de­

ğilim. Hazırlanmış ve sahneye

konulması zorunlu hale- gelmiş

eserleri, şüphesiz oynatacağız.

Programa alacaklarımız için he­ nüz eser ismi vermek istemiyo­ rum. Fakat kesinlikle sosyal ko­ nuları işleyeceğimizi söyleyebili­ rim» cevabmı veriyor.

Dönen çocuklar

Muhsin Ertuğrul Şehir Tiyat­ roları Sanat yönetmenliğini, çocuk larım yanına alması şartı ile ka­ bul etmiş, «Onlar olmadan ben tek başına ne yapabilirim?» di­ yor. Muhsin Ertuğrul’un çocuk­ ları, kendisinin 1966’da AP’li Be­

lediye Meclis üyelerinin kararı

ile görevden Uzaklaştırılmasını

protesto etmek için Şehir Ti-

yotrosu kadrosundan istifa etmiş olan ünlü sanatçılar. Muhsin Er­ tuğrul onların da en kısa zaman­ da Şehir Tiyatroları ailesine ka­ tılacaklarım belirtiyor..

Muhsin Ertuğrul’un çocukları

arasında Şirin Devrim, Mücap

Ofluoğlu, Tunç Yalman, Zilini

Küçümen, Ayla ve Beklan Algan- lar var...

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Çün- kü zaman algısı mikrosaniye (saniyenin mil- yonda biri), milisaniye (saniyenin binde biri), saniye ve biyolojik ritimler gibi farklı süre öl- çekleri için farklı

Çölaşan ısrarla, Barlas a- leyhine Sabah Gazetesi’nde yer alan “ fiıale Takipçisi Genel Müdür Kim?” başlıklı haberi gösterirken, bu gaze­ tenin Barlas

Raman spectroscopy results show that the graphene grown on the top surface of the 9 μm thick substrate is purely single-layer.. The other samples consist of not only

This research was conducted to determine the effects of different seaweed doses on yield and nutritional values of hydroponic wheatgrass (Triticum aestivum L.) juice in the

En meş ■ hur eserleri

Tarihsel olarak bakıldığında genel amaçlı teknolojilerin ortaya çıktığı dönemlerde yeniliklerin sayısında bir artış gözlenmiştir.21 Mal ve hizmetleri kapsayan ürün

Grif- fith’ten beri yerleşmiş olan klasik sinema­ nın estetik öğeleri Godard tarafından ters­ yüz edilmiştir...” “..Godard, yeni bir estetik çizgiyi gerçekçiliğin

Altı sene kaldığım ve geçen büyük harp müddetini gç çirciğim Yemenden dönmüştüm. Altı sene evvel ayrıldığım İstanbul şehir bakımından hiç