P az a rte si 30 Aralık 2002
Objektif
Mehmet
Ali
A
Ay bar..'.
TAHA AKYOL
t .a k y o l@ m illiy e t . c o m .t rT
ÜR KİYE’NİN parlam entoya seçile bilen ilk ge rç e k sosyalist partisi T İP 'in lideri M ehm et A li A yb a r hak kında, Barış Ü nlü’nün yüksek lisans tezi ki tap halinde yayımlandı: “Bir Siyasal D ü şünür Olarak Mehmet Ali A y b a r” İle tişim Yayınlan, w w w .iletisim .com .tr.G en ç yazann akademik birikimi ve sol cu olması, soldaki farkları ve A y b a r’ın fark lılığını kavramasını ve bize anlatmasını ko laylaştırmış.
M esela 1 9 7 0 ’lerde, “Milli Dem okra tik Devrimci” Mihri B elli'ye göre:
“Teorinin gerçeği yansıtıp yansıt mamasının ölçüsü, o teorinin devrim ci mücadelede ideolojik bakımdan devrimcileri gerektiği gibi silahlandı rıp silahlandırmamasıdır.” (Sf. 236 )
Milli Şeflikten dem okrasiye geçm ek de B e lliy e g ö re “karşı devrim”di. (Sf. 2 20 )
A ybar tam am en farklı görüştedir. ★ ★ ★
AYBA R bilim ve dem okrasi konulann- da Pozitivist hurafelerden uzaktır, kelim e nin gerçek manasıyla ‘çağdaş’tır.
İşte 1940'larda “hareket ve varış noktası fert olan dem okrasi”ye geçişi savunan Aybar:
“Demokrasi izafi hakikatlerin reji midir, tıpkı ilim gibi...”
Çünkü dem okrasi “mutlak bir haki kate” inanmaz, dem okraside birçok haki kat ve doğru vardır, halk bunlardan birini seçer... (S İ . 6 2 vd.)
V e Milli Eğitim Bakanı Haşan A li Y ü c e lin em riyle İstanbul Üniversitesi A yb a r'ı kovar! (Sf. 82 vd.)
A yb a r 1 9 7 0 ’lerde Sovyetçi ve Leninist ‘mürid’lerle mücadele ederken de aynı bi lim ve dem okrasi çizgisindedir. Ünlü’nün deyişiyle:
“Bilimi ‘devrimciliğe’ ve eyleme uydurmaya asla çalışmamış olan Ay- b a r’a göre bilim, ‘doğrulanabilir’ ö- nermelerden oluşur ve sürekli geliş me halindedir...
A ybar’a göre bilimsel kapitalizm olmadığı gibi bilimsel sosyalizm de olmaz, sosyalizm ancak bilimi kulla nabilir.”
Fakat A ybar bir Marksisttir: sosyalizme | geçişin zorunlu (deterministik) olduğuna ‘i- nanır’ . O yüzden, Ünlü’nün de belirttiği gi bi, dem okratik bir Marksist m odeli savu nurken tutarlı bir sonuca varamamıştır. (Sf. 2 9 6 , 302 )
★ ★ ★
A YB A R ’A gö re Kem alizm “memur bir meclis” ve “suskun bir toplum” ya ratmış, “ancak resmi görüşleri teyit e- den düşünce, söz ve yazıya” özgürlük tanımış, zamanla “düpedüz bir mutlaki- yet rejimi”ne dönüşmüştü. (Sf. 5 6 vd.)
1 9 7 0 ’lerde A m erikan ve S ovyet em peryalizm lerine karşı çıkan A ybar yine tu tarlıdır: “Kemalizmin olumlu yönle-
r i ” ni savunur: Kurtuluş Savaşı ve Atatürk hayattayken “Kurtuluş Savaşı felsefesi ışığında uygulanan” dış ve milli savun m a politikalarını ve Kem alizm in sol bir ide oloji olduğu tezini savunur.
“Kemalizmin olumsuz yönleri” ola rak da özel sektörün benimsenmesini, “ilkel bir milliyetçilikle milli buıjuvazi yetişti rilmek istenmesini”, 1925 ten itibaren muhalefetin ve basının susturulmasını, halkın dışlanmasını eleştirir. (Sf. 300 -301)
Elbette A ybar da eleştirilir. Aybar' ın bü yüklüğü, fikir bağımsızlığına ve zengin bir bil gi birikimine sahip olmasıdır. Bilimin “pozi tivist dogmatizm” gibi anlatıldığı ülkemiz de neredeyse liberal Kari P o p p er e yakın bir bilim anlayışını ve demokrasiyi savunmasıdır.
Taha Toros Arşivi