• Sonuç bulunamadı

Diyorlar ki

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Diyorlar ki"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

OIA-Q

Diyorlar ki

Ruşen Eşref ÜN AYDIN, Diyorlar ki. Hazırlayan: Şemsettin KUTLU, Millî Eği­ tim Bakanlığı Kültür Yayınları, Millî Eği­ tim Basımevi, İstanbul, 1972, 10.000 tiraj. 372 sayfa, 10 TL.

Bu kitap da, 1000 Temel Eser Komisyo- nu'nun hazırlattığı eserlerden biri. Türk röportaj edebiyatının belki en büyük ese­ ri. Kendisi de tanınmış bir edîb, nâsir ve gazeteci olan Ruşen Eşref (Ünaydın) Bey'in 1916 - 18 arasında 18 meşhur Türk edebiyatçısı ile yaptığı röportaj, o zaman­ ki tâbirle «mülâkat» dizisi.

Bu röportaj dizisi Servet-i Fünûn, Türk

Yurdu mecmuaları ve Vakit gazetesinde

çıktıktan sonra, 1918’de kitap hâline gel­ di. Şimdi değerli edebiyatçı Şemseddin Kutlu, eserin dilini bugüne göre sadeleş­ tirmek, notlar ve önsözler eklemek sure­ tiyle. kitabı çağdaş kuşağın istifadesine sunmaktadır.

Diyorlar ki, yarısına yakım dehâ çizgi­

sine erişmiş çok büyük şâir, romancı,

edebiyat ve fikir adamlarıyle yapılmış bir konuşmadır. Konuşulan büyük şahsiyetle­ rin 18"ı de bugün ölmüştür. Konuşan da ölmüştür. Bu bakımdan eser, aynı zaman­ da, Türk yenileşme edebiyatının mühim vesikalarından biri durumundadır. XIX. asır sonlarından günümüze kadar kültür hayatımıza çok büyük tesirler yapan 18 sa­

nat, fikir ve ilim adamımız, düşünceleri­ ni, ne yapmak istediklerini,

edebiyatımı-Ruşen Eşref Onaydın

zın nasıl olması icab ettiğini, kendi açıla­ rından ifade etmişlerdir.

Bu yolda Hikmet Feridun Es devam et­ miş ve Bugün de Diyorlar ki adiyle kitap şekline getirilen ve bunun dışında kalan diğer röportajlarını kaleme almıştır. Ede­ biyat tarihimizin vesikaları arasına giren 1930’larda yapılmış bu röportajları da bu­ gün yeniden kitap hâline getirmek zaru­ reti vardır.

Diyorlar ki’de konuşan 18 edebiyatçı­ dan en erken öleni Nigâr Hanım (1918), en son öleni de Fâzıl Ahmed Aykaç (1967)'tır. Ruşen Eşref Ünaydın, sırasıyle şu kimselerle konuşmuştur: Abdülhak Hâ- mid Tarhan (1852 - 1937), Nigâr Hanım (1856 - 1918), Sâmî Paşa-zâde Sezâî Bey (1860 - 1936), Hâlid Zıyâ Uşaklıgil (1866 - 1945), Cenâb Şehâbeddin Bey (1870 - 1934), Hüseyin Câhid Yalçın (1874 - 1957), Süleyman Nazif Bey (1870 - 1927), Rızâ Tevfik Bölükbaşı (1869 - 1949), Meh- med Emin Yurdakul (1869 - 1944), Hâlide Fdîb Adıvar (1884 - 1964), Hamdullah Subhi Tanrıöver (1886 - 1966), Zıyâ Gö- kalp (1875 - 1924), Mehmed Fuad Köp­ rülü (1890 - 1966), Ömer Seyfeddin Bey (1884 - 1920), Refik Hâlid Karay (1888 - 1965), Fâzıl Ahmed Aykaç (1884 - 1967), Ahmed Hâşim Bey (1884 - 1933), Ali Kemal Bey (1867 - 1922).

Şemsettin Kutlu, 319 not ilâve etmiş. Bu notlar bilhassa genç okuyucular için son derece faydalı.

Y.ö.

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bize öyle geliyor ki, Şemsettin Günaltay, ister bir yerden, ister iki, hattâ on yerden mebus çıksa, kendisi için en parlak ve devamlı makam profesörlük

bi’l-me’sûr, thk. Ayrıca Nisa suresi ve Ra’d suresi için bk.. Neticede rivayet ağırlıklı klasik tefsirlerde surelerin mukaddime- leri/önsözleri mesabesinde

Alexander (2009b, 390) söz konusu bu eserin iki kardeşin ömrünün sonlarına doğru veya 43 yılındaki ölümlerinden sonra yayınlandığını düşünmektedir. 41

Doğru ve güvenli beslenme bir takım uzmanların pazarladıkları bir mal haline geldikçe, köylerde hızla boşalıyor, keçiler ve insanlar, şirketlerin bant üretim

The piano mecha­ nism has been encased in crys­ tal glass fo r no conceivable functional motive, presumably as an experiment in lending the transparency and lightness

Adenovirus pnömon isi olan hastalarda adenoviral infeksiyon larda sıklıkla görülen faren- jit, konj on ktivit, döküntü ve ishal gibi semptomlar genellikle görülmemektedir

[r]

Edirne'nin ünlü boyacılarının son temsilcisi olan Ahmet Özdil, 32 yıldır aralıksız fırça sallıyor. 12 nüfusu ayakkabı boyacılığı yaparak geçindiren