• Sonuç bulunamadı

OUTCOMES OF CATARACT SURGERY IN 90-YEAR-OLD OR OLDER PATIENTS

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "OUTCOMES OF CATARACT SURGERY IN 90-YEAR-OLD OR OLDER PATIENTS"

Copied!
5
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Muhammed Necati DEM‹R

S.B. Ankara E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi 2. Göz Klini¤i ANKARA Tlf: 0312 284 92 27 e-posta: demirnecati@hotmail.com Gelifl Tarihi: 29/09/2009 (Received) Kabul Tarihi: 22/12/2009 (Accepted) ‹letiflim (Correspondance)

S.B. Ankara E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi Muhammed Necati DEM‹R Fatma Gül Y›lmaz ÇINAR U¤ur ACAR

Firdevs ÖRNEK

OUTCOMES OF CATARACT SURGERY IN

90-YEAR-OLD OR OLDER PATIENTS

90 YAfi VE ÜZER‹NDEK‹ HASTALARIN

KATARAKT CERRAH‹S‹ SONUÇLARI

Ö

Z

Girifl: Bu araflt›rmada 90 yafl ve üzerindeki hastalara uygulanan katarakt cerrahisi

sonuçlar›-n›n de¤erlendirilmesi amaçlanm›flt›r.

Gereç ve Yöntem: 2001-2008 y›llar›nda katarakt cerrahisi uygulanan 31 hastan›n 31 gözü

retrospektif olarak incelendi. Demografik veriler, katarakt tipi, yandafl-oküler hastal›klar, cerrahi-anestezi tekni¤i, göz-içi lensi lokalizasyonu, ön-arka segment muayene bulgular›, komplikasyonlar ve görme keskinli¤i (GK) parametreleri de¤erlendirildi. ‹statistiksel de¤erlendirmede efllefltirilmifl örneklerde t-testi kullan›ld›.

Bulgular: Hastalar›n yafl ortalamas› 92.17 y›l (90-101 y›l) idi. En fazla izlenen yandafl- oküler

hastal›klar yafla ba¤l› maküla dejenerasyonu (YBMD) ve glokomdu. Hastalar›n operasyon öncesi GK düzeyleri 26 olguda (%83.87) 1 logMAR ve alt›nda, 14 olguda (%45.16) ise 1.7 logMAR ve alt›nda idi. Operasyondan 3 ay sonraki GK ölçümlerinde 17 olguda (%54.8) GK 0.5 ve üzerinde idi. Olgular›n 28’inde (%90) GK’de yükselme tespit edilirken, 3 olguda GK seviyesinin ayn› kald›-¤› görüldü. Operasyon sonras› 3. ayda ortalama 1.01 logMAR düzelme sa¤land› (p<0.001). Okü-ler-yandafl hastal›¤› olmayan hasta grubunda ortalama 1.25 logMAR iken YBMD olan hastalarda-ki düzelme ortalama 0.82 logMAR idi. Operasyon s›ras›nda en fazla izlenen komplikasyon 4 olgu-da zonül ayr›lmas›, 1 olguolgu-da ise arka kapsül rüptürü sonras› görülen vitreus kayb› idi.

Sonuç: ‹leri yafltaki hastalarda katarakt cerrahisi baflar›yla uygulanabilmekte, hastalar›n GK ve

yaflam kaliteleri artmaktad›r. YBMD ve glokom bu hasta grubunda GK’de beklenen düzelmeyi s›-n›rl› k›labilmektedir.

Anahtar Sözcükler: Yafll›, 80 Yafl ve Üzeri; Katarakt; Maküla Dejenerasyonu.

A

BSTRACT

Introduction: In this paper, assessment of the surgical outcomes of cataract surgery in

90-year-old or older patients were aimed.

Materials and Method: Thirty-one eyes of 31 patients who underwent cataract extraction

in 2001-2008 were retrospectively analyzed. Demographic data, the type of cataract, ocular-co-morbidity, surgical-anaesthetic techniques, intraocular lens position, anterior-posterior segment examination findings, complications, and visual acuity (VA) were evaluated. Statistical analyses were performed using paired t-test.

Results: The average age of the patients was 92.17 (90-101) years. The most common

ocu-lar comorbidities were age-related macuocu-lar degeneration (AMD) and glaucoma. Preoperative VA was logMAR1 or less in 26 (83.87%) patients and logMAR1.7 or less in 14 patients (45.16%). Three months after surgery, 17 eyes (54,8%) had ?0.5 VA. VA improved in 28 eyes (90%) and remained same in 3 eyes (9.67%). A mean improvement of logMAR1.01 was achieved after sur-gery (p<0.001). logMAR1.25 and logMAR0.82 were achieved in patients with no ocular-comor-bidity and with AMD, respectively. The most frequent complications during the operations were vitreous loss with zonular dehiscence (4 patients) and posterior capsule rupture (1 patient).

Conclusion: Cataract surgery is very succesful in very elderly patients and increases the VA

and quality of life. AMD and glaucoma might restrict the expected VA in these patients.

Key Words: Aged, 80 and Over; Catararct; Macular Degeneration.

(2)

G

‹R‹fi

O

rtalama yaflam süresinin artmas›na ba¤l› olarak yafll› nü-fus ve onlara yönelik cerrahi giriflimlerin say›s›nda art›fl olmufltur. Dünya genelinde en fazla uygulanan cerrahi tedavi-lerden bir tanesi olan katarakt cerrahisinin de son y›llarda çok ileri yafllarda uygulanma s›kl›¤› artm›flt›r (1,2). Bu durum k›-sa yaflam beklentisi olan bu yafl grubunda, cerrahiden beklen-tiler ve komplikasyonlar hakk›nda baz› sorular› gündeme ge-tirmektedir.

Yafllanmayla birlikte ortaya ç›kabilecek kornea endotel hücre say›s›nda azalma, zonül zafiyeti, psödoeksfoliasyon sen-dromu ve bu yafl grubunda daha s›kl›kla rastlanan çok sert ve beyaz katarakt tipi operasyon esnas›nda ve sonras›nda komp-likasyon riskini artt›rmaktad›r (1,3). Bunun yan›s›ra bu has-talar›n iflitme azl›¤› ve pozisyon k›s›tl›l›klar› yaflamas›, siste-mik ve göze ait ek hastal›klara sahip olmalar› ve k›sa yaflam beklentileri cerrahiyi ve sonuçlar›n› etkileyecek di¤er risk fak-törlerini oluflturmaktad›r. Yafla ba¤l› maküla dejenerasyonu (YBMD), glokom ve diabetik retinopati gibi yandafl oküler hastal›klar bu olgular›n cerrahi sonras› görme keskinlik (GK) düzeylerini etkilemektedir (1,4-6).

‹leri yafl ve katarakt cerrahisi ile ilgili yap›lm›fl çal›flmalar olmakla beraber (3,5-8). ileri yafllara ulaflm›fl ve henüz kata-rakt cerrahisi geçirmemifl hasta say›s›n›n azl›¤› nedeniyle bu çal›flmalarda vaka say›s› s›n›rl› olmakta ve güvenilir istatistik-sel sonuçlar elde edilememektedir. Ayr›ca bu çal›flmalarda ka-tarakt cerrahisi ve komplikasyonlar› aç›s›ndan ileri yafl›n bir risk faktörü olup olmad›¤› konusunda farkl› sonuçlar bildiril-mektedir.

Bu çal›flmada ülkemiz aç›s›ndan oldukça ileri yafl kabul edilebilecek bir yafl olan 90 yafl ve üzeri 31 olgunun demog-rafik özellikleri, operasyon öncesi ve sonras› GK, ve katarakt cerrahi komplikasyonlar› retrospektif olarak incelenerek elde edilen sonuçlar de¤erlendirilmifltir.

G

EREÇ VE

Y

ÖNTEM

2001-2008 y›llar› aras›nda klini¤imizde yafla ba¤l› katarakt nedeniyle opere edilen 90 yafl üstü, 22’si kad›n (%71) 9 ‘u er-kek (%29) olmak üzere toplam 31 olgunun dosyalar› retros-pektif olarak incelendi. Bu çal›flma hastanemizin yerel etik kurulundan izin al›narak gerçeklefltirildi. Olgular fakoemül-sifikasyon (FAKO) veya planl› ekstrakapsüler katarakt eks-traksiyonu (PEKKE) teknikleri ile opere edilirken, G‹L imp-lantasyonu için akrilik katlanabilir veya PMMA lens kullan›l-d›. Çok sert katarakt, dilate edilemeyen pupilla, ciddi

psödo-eksfoliasyon varl›¤› ve önemli derecede kornea opasitesi olan olgularda ekstrakapsüler katarakt cerrahisi tekni¤i uyguland›. Olgular›n operasyonlar› lokal (retrobulbar, topikal) veya ge-nel anestezi alt›nda gerçeklefltirildi. ‹flitme azl›¤›, demans, tremor gibi nedenlerle ameliyat s›ras›nda uyum gösteremeye-cek veya pozisyon sorunu olan hastalarda genel anestezi tercih edildi.

‹statistiksel aç›dan daha anlaml› olabilmesi amac›yla her iki gözünden opere olan hastalar›n sadece ilk opere olan göz-leri çal›flmaya dahil edildi (9). Bu çal›flmaya dahil olan tüm hastalar deneyimli hekimler taraf›ndan opere edilirken pato-lojik, komplike ve travmatik kataraktlar çal›flma kapsam›na al›nmad›. Demografik verilerin yan›nda katarakt tipi, yandafl oküler hastal›klar, cerrahi teknik, anestezi tekni¤i, G‹L loka-lizasyonu, ön ve arka segment muayene bulgular›, komplikas-yonlar ve en iyi düzeltilmifl GK gibi parametreler de¤erlendi-rildi. GK de¤erleri logMAR a çevrilerek analiz edildi.

Operasyon öncesi ve sonras› GK düzeylerinin karfl›laflt›r›l-mas› efllefltirilmifl örneklerde t testi kullan›larak gerçekleflti-rildi. Tan›mlay›c› istatistikler ortalama ± standart sapma ve yüzde olarak verildi. ‹statistikler SPSS for windows 11.0 ile yap›ld› ve p< 0.05 de¤eri istatistiksel olarak anlaml› kabul edildi.

S

ONUÇLAR

H

astalar›n yafl ortalamas› 92.17 y›l (90-101) olarak tespitedildi. Hastalara efllik eden oküler yandafl hastal›klar ara-s›nda ilk s›ray› YBMD (%48.38), ikinci s›ray› ise glokom (%12.90) almakta idi (Tablo 1). Olgular %54.83 oran›nda sert katarakt (+4) nedeniyle opere edilmifllerdi. Onsekiz (%58.1) olguya FAKO, 13 (%41.9) olguya ise PEKKE uygu-lanm›flt›. Katarakt operasyonu olgular›n %38.70’inde genel anestezi alt›nda uygulanm›fl, di¤er tüm olgular retrobulber anestezi ile opere edilmiflti. Bir olguda retrobulber anestezi sonras› senkop izlenilirken, di¤er olgularda anesteziye ba¤l› herhangi bir komplikasyon izlenmedi. G‹L olgular›n büyük ço¤unlu¤unda (%77.41) standart biçimde kapsül içine yerlefl-tirilirken, 5 olguda (%16.12) sulkusa ve 2 olguda (%6.45) ise ön kameraya yerlefltirildi. G‹L’i sulkusa ve ön kameraya yer-lefltirilen olgular›n tümü PEKKE grubuna ait idi. FAKO grubunda kornea ödemi, göziçi bas›nç (G‹B) art›fl› gibi minör komplikasyonlar d›fl›nda herhangi bir komplikasyon izlenme-di.

Operasyon öncesi olgular›n GK seviyesi 26 olguda (%83.87) 0.1 (1 logMAR) ve alt›nda ve 14 olguda (%45.16) 1mps (1.7 logMAR) ve alt›nda idi. Operasyondan 3 ay

(3)

sonra-ki GK ölçümlerinde olgular›n %54.8‘inde GK 0.5 (0.3 log-MAR) ve üzerinde, 7 hastada (%22.58) ise GK 0.1 ve alt›nda idi. Olgular›n 28’inde (%90) GK’de yükselme tespit edilir-ken, 3 olguda GK seviyesinin ayn› kald›¤› görüldü (Grafik 1). Operasyon öncesi olgular›n GK seviyesi ortalama logMAR‘a göre 1.57± 0.51 iken, bu oran operasyon sonras› 3. ayda 0.56±0.61 olarak bulundu (p<0.001). Herhangi bir komorbi-diteye sahip olmayan hasta grubunda bu düzelme 1.25 log-MAR düzeyinde iken, YBMD olan hastalardaki düzelme 0.82 logMAR idi. Operasyon öncesi döneme göre 3 ay sonras› GK

de¤iflimi komorbitidesi olmayan hasta grubunda en yüksek oranda olmakla birlikte hasta genelinde ve hatta YBMD olan hasta grubunda dahi istatistiksel aç›dan anlaml› idi (p<0.001).

Olgular›n 19’unda (%61.29) hiçbir komplikasyon izlen-mezken, operasyon s›ras›nda en fazla izlenen komplikasyon 4 olguda zonül ayr›lmas› ve 1 olguda arka kapsül rüptürü son-ras› görülen vitreus kayb› idi. Erken dönem izlenen kompli-kasyonlar›n bafl›nda ise kornea ödemi ve G‹B art›fl› gelmekte idi (Tablo 2).

T

ARTIfiMA

K

atarakt geri dönebilir görme kay›plar›n›n en s›k nedeniolup, modern katarakt cerrahisi teknikleri ile son derece baflar›l› bir flekilde tedavi edilebilmektedir. Yaflam kalitesinin artmas› ve buna paralel olarak ortalama yaflam süresinin uza-mas› ile birlikte katarakt cerrahisinin uygulanma yafl› da gi-derek yükselmektedir (1-3,7,10). ‹leri yaflta yap›lan katarakt cerrahisinin yap›labilirlili¤i ve sonuçlar› hakk›nda literatürde az say›da çal›flma olmakla birlikte bu araflt›rmalardaki en bü-yük sorun, ileri yaflta olup henüz katarakt cerrahisi geçirme-mifl olan hasta say›s›n›n azl›¤› nedeniyle genifl hasta serileri-nin oluflturulamamas›d›r. Çal›flmam›zda, ülkemiz aç›s›ndan oldukça ileri bir yafl olan 90 yafl ve üzerindeki hastalara uygu-lanan katarakt cerrahisi sonuçlar› de¤erlendirilmifltir.

Yetmiflli yafllarda insanlar›n yar›ya yak›n›, doksanl› yafllar-da ise neredeyse tamam› katarakt tan›s› almaktad›r (11). Di-¤er taraftan bu hasta grubunda katarakt operasyonu sonucun-da beklenen GK seviyesini sonucun-daha çok YBMD ve glokom gibi yandafl hastal›klar belirlemektedir. Lumme ve ark. (8) çal›fl-malar›nda PEKKE uygulanan 70 yafl›n alt›ndaki hastalar›n

Tablo 1— Olgulara Efllik Eden Oküler Yandafl Hastal›klar

Yandafl Oküler Hastal›k Say› (%)

YBMD Kuru 12 38.7 Yafl 1 3.22 Skar 2 6.45 Glokom PAAG 3 9.67 Psx.G 1 3.22 Psödoeksfoliasyon sendromu 8 25.8

Di¤er Oküler patolojiler

Fakodonesis 3 9.67

Kornea opasitesi 1 3.22

Yüksek Miyopi 1 3.22

Rijit pupilla 3 9.67

YBMD: Yafla Ba¤l› Maküla Dejenerasyonu, PAAG: Primer Aç›k Aç›l› Glokom, Psx.G: Psödoeksfoliyatif Glokom.

Tablo 2— Operasyon S›ras›nda ve Sonras›nda ‹zlenen Komplikasyonlar Komplikasyonlar n (%) FAKO PEKKE Vitreus kayb› Arka kapsül rüptürü 1 3.22 Zonül ayr›lmas› 4 12.9 Sfinkterotomi 3 9.67 G‹L desantralizasyonu 1 3.22 G‹B art›fl› 1 2 9.67 Kornea ödemi 3 3 19.35 Ön kamara reaksiyonu 2 6.44

FAKO: Fakoemülsifikasyon, PEKKE: Planl› ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu, G‹L: Göz içi lensi, G‹B: Göz içi bas›nc›.

Grafik 1— Olgular›n operasyon öncesi ve 3 ay sonras›ndaki GK

(4)

%97.8’inde 0.3 ve üzeri görme tespit ederken, bu oran›n›n 80 yafl ve üzerindeki hastalarda %55.2’ye düfltü¤ünü bildirmifl-lerdir. Berler (7), 802 hastadan oluflan serisinde, 88 yafl alt›n-daki 700 hastan›n %90.5’inin, 88 yafl ve üzerinde olan 102 hastan›n ise sadece %40’›n›n 20/40 veya daha iyi bir GK dü-zeyine ulaflt›¤›n› rapor etmifltir. Rosen ve ark. (12), 78 hasta-n›n dahil edildi¤i çal›flmalar›nda, %50 orahasta-n›nda YBMD, %24.35 oran›nda glokom varl›¤› bildirmifller ve sadece hasta-lar›n %25’inde 20/40 veya daha iyi bir GK seviyesi sa¤land›-¤›n› belirtmifllerdir. Çal›flmam›zda hastalar›n sadece %54.8’inde operasyon sonras› 3. ayda 0.5 ve üzeri GK tespit edilmifltir. GK seviyesindeki bu düflük oran›, efllik eden YBMD (%48.37) ve glokom (%12.9) hastal›klar› ile aç›kla-mak mümkündür.

Hastalar›n yaklafl›k 20/60 ve daha iyi bir görme ile normal gazeteleri yak›n gözlükle okuyabildi¤i ve 20/50-20/40 aras›n-da bir GK ile televizyon izleyebildikleri ve günlük yaflam ak-tivitelerini yapabildikleri rapor edilmifltir (13,14). Mönestam ve ark. (10) çal›flmalar›nda 85 yafl üzeri hastalar›n %75’inin cerrahi sonras› okuma kabiliyetlerinin düzeldi¤ini, 90 yafl üzeri hastalar›n %79’unun günlük yaflam›n› yürütme yetene-¤i kazand›¤›n› bildirmifllerdir. Ayn› çal›flmada 90 yafl üstü hastalar›n %39’unun 85-89 yafl grubundaki hastalar›n ise %22’sinin cerrahi sonras› halen televizyon seyretme zorlu¤u yaflad›klar›n› rapor edilmifltir. Çal›flmam›zda operasyon sonra-s›, hastalar›n yar›s›ndan fazlas›nda okuma ve televizyon izle-me imkan› veren bir GK seviyesine ulafl›lmas›, k›sa yaflam beklentisi olan bu hastalar için oldukça büyük öneme sahip-tir. Çal›flmam›zda cerrahi sonras› televizyon izleme ve okuma zorlu¤u devam edebilecek GK ne sahip hasta say›s› ise %23.33 olarak belirlenmifltir.

‹leri yafl hasta grubunda, s›kl›kla katarakt tipinin sert ol-mas›, zonül zafiyetinin bulunol-mas›, psödoeksfoliasyon varl›¤› ve endotel hücre say›s›nda azalma gibi faktörler potansiyel komplikasyon risklerini oluflturmaktad›r (1,3,4). Bu faktörle-re paralel olarak hastalarda geliflebilen kornea ödemi ve yara iyileflmesinde gecikme nedeniyle erken postoperatif GK öl-çümleri yan›lt›c› olabilmektedir. Çal›flmam›zda hastalar›m›-z›n 17’sinde (%54.83) sert katarakt nedeniyle ameliyat yap›l-m›fl ve 5 olguda (%16.12) ön vitrektomi yap›lmak zorunda kal›nm›flt›r. En s›k görülen erken dönem komplikasyon kor-nea ödemi (%19.35) olarak belirlenmifltir. Bununla paralel olarak GK’deki düzelme 1. hafta ile karfl›laflt›r›ld›¤›nda (0.87logMAR) 1. ayda (0.65logMAR) daha çok sonuç GK düzeyine yaklaflm›flt›r.

Robbie ve ark. (3) 88 yafl alt›ndaki ve üzerindeki hastala-r› karfl›laflt›rd›klahastala-r› çal›flmada ileri yafl›n fakoemülsifikasyonda

intraoperatif komplikasyon aç›s›ndan bir risk faktörü olmad›-¤›n› belirtmifllerdir. Ancak bu çal›flmada 90 yafl üstü hasta sa-y›s› 54, 96 yafl üstü hasta sasa-y›s› ise 9 olarak bildirilmifltir. Ekstrakapsüler katarakt cerrahisi yap›lm›fl genifl serili çal›fl-malarda da yafl intraoperatif risk faktörü olarak bildirilmemifl-tir (6). Farkl› olarak Konstantopoulos ve ark. (15) 837 hasta-l›k serilerinde, 88 yafl üstü hastalar›nda gördükleri kompli-kasyon oran›n›n (%4.3) ,88 yafl alt› hastalarla karfl›laflt›r›ld›-¤›nda (%3.0) istatistiksel aç›dan anlaml› olarak yüksek oldu-¤unu bildirmifllerdir. 96 yafl üstü 36 vakal›k serilerinde ise bu oran›n %8.3’e ç›kt›¤›n› bildirmifller ve ileri yafl›n FAKO cer-rahisi s›ras›nda komplikasyon aç›s›ndan bir risk faktörü olabi-lece¤ini belirtmifllerdir. Berler (7), yafllar› 88-98 aras›nda olan hastalarda intraoperatif komplikasyon riskinin 88 yafl alt› has-talara göre daha yüksek oldu¤unu ve 4 kat fazla oranda pupil stretching yapmak zorunda kald›¤›n› belirtmifltir. Bu çal›fl-mada olgular›n büyük ço¤unlu¤unun katarakt tipinin çok sert olmas› ve ayr›ca 3 olguda sfinkterotomi gerektirecek pu-pil rijiditesi ve yayg›n psödoeksfoliasyon varl›¤›, hastalar›n %42’sine PEKKE tekni¤i uygulanmas›n› gerektirmifltir. Di-¤er taraftan FAKO ile opere olan hastalarda hiç ön vitrektomi gerekmemiflken, PEKKE yap›lan hasta grubunda (n=13) zo-nül ayr›lmas› nedeniyle 4, arka kapsül rüptürü nedeniyle 1 ol-guya ön vitrektomi yap›lmas›n› gerektirecek vitreus kayb› gö-rülme oran› oldukça dikkat çekici bulunmufltur.

Olgular›m›z›n sadece %58’i FAKO tekni¤i kullan›larak ameliyat edilmifl olup, %38 oran›nda genel anestezi tercih edilmek zorunda kal›nm›flt›r. Ayn› y›llar› kapsayan dönem içerisinde klini¤imizde katarakt cerrahisi uygulanan eriflkin yafltaki hastalarda, FAKO cerrahisi uygulanma oran› %80’nin üzerindeyken, genel anestezi alt›nda opere olan hasta say›s› oran›n›n %2’nin alt›nda kald›¤› tespit edilmifltir. Çal›flma-m›zda oldu¤u gibi, 90 yafl üstü hastalarda iflitme azl›¤›, hare-ket ve postür k›s›tl›l›¤›, tremor ve demans gibi nedenlerle lo-kal anestezi alt›nda opere olman›n getirece¤i riskler, bu hasta grubunda intravenöz sedasyon veya genel anestezinin tercih edilmesi ile giderilebilir.

‹leri yafl hastalarda görülen düflük GK de¤erlerinin nede-ni ise bu hastalardaki yandafl oküler hastal›klar›n varl›¤›d›r. Di¤er taraftan literatürdeki çal›flmalar›n (7,15) aksine hasta say›s› az olmakla birlikte (n=31), FAKO tekni¤i uygulanan 18 hastada, operasyon esnas›nda ciddi bir komplikasyon gö-rülmemesi, iyi endikasyon konulmufl kataraktlarda ileri yafl›n FAKO cerrahisi için bir risk faktörü olmad›¤›n›, PEKKE ya-p›lan olgularda görülen yüksek komplikasyon oran›n›n ise ka-tarakt tipi, zonül zaaf› ve rijit pupilladan kaynakland›¤›n› dü-flündürmektedir.

(5)

Mevcut sistemik ve oküler yandafl hastal›klar›n varl›¤›, k›-sa yaflam süresi beklentisi, katarakt tipinin s›kl›kla sert olma-s›, iflitme ve pozisyon zorluklar›, oftalmologlar› bu operasyo-nun yap›lmas› konusunda endiflelendirmektedir. Halbuki, ile-ri yafltaki hastalarda uygun cerrahi yöntem ve anestezi tekni-¤i ile katarakt cerrahisi baflar›yla uygulanabilmekte ve bu has-talar›n GK, yetenekleri ve yaflam kaliteleri anlaml› olarak art-maktad›r. Katarakt cerrahisi geçirmemifl ileri yafltaki hasta sa-y›s›n›n az olmas› nedeniyle yap›lacak çok merkezli prospektif çal›flmalar bu konuya ›fl›k tutacakt›r.

K

AYNAKLAR

1. Syam PP, Elefthheriadis H, Casswell AG, Brittain GP, McLeod BK, Liu CSC. Clinical outcome following cataract surgery in very elderly patients. Eye 2004;18(1): 59-62.

2. Lundström M, Stenevi U, Thorburn W. Cataract surgery in the very elderly. J Cataract Refract Surg 2000;26(3): 408-14.

3. Robbie SJ, Muhtaseb M, Qureshi K, Bunce C, Xing W, Ioni-des A. Intraoperative complications of cataract surgery in the very old. Br J Ophthalmol 2006; 90(12):1516-158.

4. Rutar T, Porco TC, Nasari A. Risk factors for intraoperative complications in resident-performed phacoemulsification sur-gery. Ophthalmology 2009;116(3):431-6.

5. Westcott MC, Tuft SJ, Minassian DC. Effect of age on visual outcome following cataract extraction. Br J Ophthalmol 2000;84(12):1380-2.

6. Lumme P, Laatikainen LT. Risk factors for intraoperative and early postoperative complications in extracapsular cataract sur-gery. Eur J Ophthalmol 1994;4(3):151-8.

7. Berler DK. Intraoperative complications during cataract sur-gery in the very old. Trans Am Ophthalmol Soc 2000; 98:127-30.

8. Lumme P, Laatikainen LT. Factors affecting the visual outcome after cataract surgery. Int Ophthalmol 1993;17(6):313-9.

9. Glynn RJ, Rosner B. Accounting for the correlation between fellow eyes in regression analysis. Arch Ophthalmol 1992;110(3):381-7.

10. Mönestam E, Wachmeister L. Impact of cataract surgery on the

visual ability of the very old. Am J Ophthalmol 2004;137(1):145-55.

11. McCarty CA, Keeffe JE, Taylor HR. The need for cataract

sur-gery: projections based on lens opacity, visual acuity, and per-sonal concern. Br J Ophthalmol 1999;83(1):62-5.

12. Rosen E, Rubowitz A, Assia EI. Visual outcome following

ca-taract extraction in patients aged 90 years and older. Eye 2009; 23(5):1120-4.

13. Virtanen P, Laatikainen L. Low vision aids in age-related

macu-lar degeneration. Curr Opin Ophthalmol 1993;4(3):33-5.

14. Bergman B, Sjöstrand J. Vision and visual disability in the

da-ily life of a representative population sample aged 82 years. Ac-ta Ophthalmol Scand 1992;70(1):33-43.

15. Konstantopoulos A, Madhusudhana K, Yadegarfar G, Lotery A.

Age and cataract surgery complications. Br J Ophthalmol 2007;91(9):1254; Erratum in: Br J Ophthalmol 2007;91(11): 1572.

Referanslar

Benzer Belgeler

I¸ · sletme problemlerinin matematiksel modellerinde n de¼ gi¸ sken taraf¬ndan ayn¬anda sa¼ glanmas¬gereken m adet lineer denklemden olu¸ san sistemlerle s¬kl¬kla kar¸

Ekibin lideri Christer Höög’e göre yeni mekanizma, difli yumurta hücrelerinde kromozom bozukluklar›n›n neden bu kadar yayg›n oldu¤unu aç›klamada yard›mc›

Sosyal Psikoloji ala- n›nda yap›lan deneyler aras›nda belki de en çok ses getiren ve üzerinde tar- t›fl›lan deneylerden biri oldu bu.. Dene- yin amac› insan

In this study, the surgical results of patients, in whom the pupil dilatation was inadequate during the cataract surgery via PHACO and foldable iris hooks were used, were

Keywords: Combined surgery, sequential surgery, penetrating keratoplasty, open-sky cataract extraction, phacoemulsification and intraocular lens implantation..

Based on the aforementioned studies and our study, anti-VEGF therapy after cataract surgery halts and reverses active exudation and increases visual acuity in patients

Avoiding over-inflation of the anterior chamber, avoiding hydro-dissection, low-energy surgery which includes low bottle height, reduced vacuum and US power all carry the

Klinigimizde daha önce AcrySof MA60BM grubu- nun ortalama 15 +/- 3 ay ve DR.SCHMIDT MCTE gru- bunun ortalama 13 +/- 2 ay takip sonras› karfl›laflt›r›ld›k- lar›