• Sonuç bulunamadı

Ağıt

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ağıt"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

rupa insanı, Avrupaıı oıma oıııncıne ve uunuıı cı» .

HESAPLAŞMA

BURHAN ARPAD

So

1

__

Ağıt

' ?

1' s

9

Son yıllarda İstanbul üzerine çeşitli kitaplar yayımlandı. Sayı­ sı yüzü buluyor. Çoğu Türkiye Turing Kurumu yayını. Hepsi de olumlu çalışmalar ürünü kitaplardan birkaç ad vereceğim:

İstanbul Şarkısı, Bir Alanın Hikâyesi, Soğuk Çeşme Sokağı, Ka- palıçarşı’nın Romanı, İstanbul Estetiği, İstanbul’un Anıtsal Ağaç- 1 ları, Çamlıca’dan Bakışlar, İstanbul Görünümleri, (Çelik Güler- soy), Göztepe (Bedia N.Şahsuvaroğlu), Hızırbey (Çelebi) (Ra­ kım Ziyaoğlu), Amca Hüseyin Paşa Yalısı (Süheyl Ünver), Eski Evler, Eski insanlar (Naum Duani).

Bunlar arasında Göksu’ya Ağıt, konuyu ele alış, anlatım ve yo­ rum yanlarıyla Çelik Gülersoy, 1914’ten bu yana yakında tanı­ ğım Göksu deresini, Baruthane çayırını, insancıl bir duyarlılıkla vermeği başarıyor.

Şehirciliği ve belediyeciliği bir çeşit dolayısıyla vurgunculuk bilmiş kimi müteahhitlerin acımasız saldırıyla korkunç bir istan- lul gerçeği yaşadığımız günümüzde namuslu insanların tek sa­ vaşım gücü bildiğimiz kelem’in değeri daha da artıyor.

Ote yandan, acı ve utandırıcı bir savaşım başlamıştı. Bir yan­ da bina yıktırırken bando-mızıka çaldıran bir belediye başkanı bu yüzüstü bırakılmış bahtsız şehrin alınyazısı, diye yorumlanmış.

Çelik Gülersoy’un İstanbul üzerine son kitabı “ Göksu’ya Ağıt!” adını taşıyor. İlerde yazacağı kitaplardan bir tanesinin "İstanbul’a Ağıt adını taşımasından korkarım!” Gidiş ürkütücü ve utandırıcı.

Göksu’ya Ağıt kitabının sunuş bölümünden kimi parçaları alıyorum:

“ Bir uçta masmavi sular, güneyden esmekteyse rüzgâr, biraz cam göbeğine yakın. Yılın büyük bölümünde, güneşin altın ışık­ larıyla yıkanan yakamoz yağmurları ve platin yıldızlarla ışılda­ yan, bir maviliktir, Boğaz.

Kenarında yükselen çok eski bir Hisar’dan, içeriye saptınız mı, ne kadar da çok şey birden değişiverir.

Önce rüzgârlar susar. Çünkü solda yükselen bir tepe, Kara­ deniz’den gelen esintileri koca gövdesiyle, tâ uzaklarda keser. Suların uğultusu da diner, bir sessizliktir, başlar.

İnce bir müzik. Bu da bir müziği, yinef

Ama artık bir kanalın ve engin denizlerin değil, usul usul akıp gelen yeşilliklerle haşır, ipek kadar yumuşacık, bir derenin dur­ gun müziğidir dinlenen. Denize belli belirsiz varan, duruyormuş gibi akan, bir çayın yumuşak sesi, iyi huylu bir dost gibi selam­ la sanp sarmalar sizi.

Dinlendiren bir müzik bu.

Denizden içeri doğru bir kayışla az sonra mavilikler biter. San­ dalın altında maviler geriye doğru akar gider, yavaş yavaş, bam­ başka bir boyanın çevremizi kendine göre renklendirdiğini gö­ rürsünüz: Açık yeşil, orta yeşil, koyu yeşil, cam göbeği, filiz ren­ gi, yosun gibi zümrüdümü ve neftiler.

Karşıda sol yanda bir tepe, o da boydan boya yeşil. Yamaçla­ rında yer yer boy atmış duran selviler.

İki yanda, göz alabildiğine çayır. Dereden birazıcık da yukar­ da kalır. Orada da suya sarkar, suyu öper, suyu seyreden, yeşil­ likler. Neler mi? Sayılabilir mi ki? Dikenler, mürverler, yaban gül­ leri, sazlıklar ve kamışlar, sarmaşıklar, böğürtlenler, böğürt­ lenler...

Erimiş billurdan gibi bir su, bütün bu zümrüt âlemi yüzünde ay- nalaştırır, hepsinin içersinde eritir, yoğurur özümser, taa ilerde­ ki tepelerden, bu denize kadar her çeşit yeşili, yeşillerin alaş- masını sesizce, usul usul beraberinde sürükler.”

Jak Deleon’un Eski İstanbul’un Yaşayan Tadı kitabından kı­ saca söz etmek isterim. Zira bu küçük ve sevimli kitap sayfa az­ lığına karşın öylesine bir genişlik içeriyor ki daracık köşemde sizlere tattırayım istedim. Okuyup eski İstanbul’un (yaşayan) ta­ dını sizler de tadın!

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Firma Linux sürümü- nün yanında Kernel’i ve Ansible, Jboss, Open Shift, Ceph, Gluster gibi açık kaynak dünya- sı için önemli projeleri de geliştiriyor. Geç- tiğimiz

“ Lokallerimizde ampulden başka piyasadan hazır alınmış hiçbir şey yok diyebilirim, her öge Şamdan için dizayn edilmiş ve dekoratörümüz Bülent Erbaşar

Kohlear membran rüptürleri veya diğer bir deyişle pencere fistülleri konusunda birçok ka- ranlık nokta varsa da, ani işitme kaybı ile baş vuran bir hastada pencere

Maksiller sinüslerde ve ön ethmoid hücre- lerde sinüzitin daha fazla görüldüğü; anatomik varyasyonlar içinde ise en sık septum deviasyonunun, ikinci sıklıkla büllöz

Kitabın ikinci baskısı 1975’te yapıldı. Bir yıl sonra üçüncü baskı yapıldığında tekrar toplat­ ma karan alındı ve yazar hakkında soruşturma açıldı. Ceza

Oysa başka romanla­ rında aynı şey, bu kadar radikal biçimde söz konusu değil.. - Kimseye anlatamadım

Bu meylin sol tarafında türbeye giren bir kapı, solunda da dış, iç ve cami altındaki dört köşe sütunlar üzerine istinad eden kemerli top­ rak altı tesisatına

Zaman geçtikçe ve başka tür feminizmleri keşfettikçe Duygu Asena ile feminizme yaklaşımım örtüşmemeye başladıysa da hep onun kadınların bugün