• Sonuç bulunamadı

Başlık: Hayvanlardaki Lenfogranulomatozıs malıgna (Hodgkın hastalığı) Yazar(lar):GÜVENÇ, Tolga;KÖKÜUSLU, CemalettinCilt: 40 Sayı: 4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001535 Yayın Tarihi: 1993 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Hayvanlardaki Lenfogranulomatozıs malıgna (Hodgkın hastalığı) Yazar(lar):GÜVENÇ, Tolga;KÖKÜUSLU, CemalettinCilt: 40 Sayı: 4 DOI: 10.1501/Vetfak_0000001535 Yayın Tarihi: 1993 PDF"

Copied!
22
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A. O. Vet. Fak. Drrf!, 40 (4): .\7.;-4H7 1993

HAYV ANLARDAKt

LENFOGRANULOMATOZIS

MALIGNA

(HODGKIN

HASTALlGI)

Tolga Güvenç]

Cemalettin Köküu.slu

2

Lymphogranulomatosis

maligna (Hodgkin's disease)

in animals

Summary:

1.:.vmplwgranulomatosis mn.!igna (IJodgkin's

disease)

W<1S

Iidt

reeogni<:ed

iıı

m~n in

1832

by Thomas Hodgkin. The dise

LJe

was also

fuund in animals in the.fol/oıuiııg )'fars. Ifodgkins, dis'Nut (art be di[ferelltioted

from uthn fomıs

GL

malign Iymphomas I~VtIl" preJ'flu:e ol Reed-Stenzbeıp, ~l'l)e

g;rmt eclis. Thesr edls Wf1'f recogniud

i:)'

Slı'm1Jerg

iıı 1898

and I~VRı,td in

1902. Amoııg the aııiınals, Hoti.gkiıı's disetlse is most eommon/;' sceli in dogs.

Apart from the dogs, the disease has also becn rrported

i1l

baboons (Papio spp.),

s[dped skımks (ll1ephitis mephitis) aııd killn

whales (Oıeinııs orea).

Özet:

Lenjogra/lulomato::.:.ismalignfl (Hodgkin hastall.Rı), ilk defa 1832

yılında

Thomas Hodgkin tarafından insanlarda tanımlaıımıştır. Daha

sonr,1-ları jw.yiJanlardada hastalığın varlığı tespit (dilmiştir. 1/odgkiı; hastalığı 1Ilıılign

leı?fomanın di/ter fonnlarındtl/;

karaktdristik Reed Slernberg ti/)i d,',)

hücreleri-nin varlığı ile o;yrılmaktadır. Bu hücreler

1898

)'ılında Stemberg uc

1902

)'ı-lında Reed tarafından tanımlanmıştır.

Jlo;yu,wlarda JJodgkin hastalığı cil nk

köpek/erde oluşmaktadır.

Köpekhıi/l

dışmda habeş m,~ymunu (Papio sp.),

çi;;,gili kokarea (Mcphilis

mephilis)

Ve

kaıil baliıw (Onill1ls ona) gibi

'yaba-ni ha)'eanlarda da !'astlandığı bildirilmişlir.

Giriş

Hodgkin hastalığı Icıfoid dokularııı bir hastalığı oluj),

Icıı.fogra-mılomatöz tip lenfoma olarak da adlandırılmaktadır

(I::.

Hastalık ilk

olarak, 1832 yılında Thomas Hodgkin tarafından taııımlal'.m:ştır (7).

O günden bu yana hastalığın ctiyolojisi tartışına koEllsU olmuştur.

Başlangıçta düşüııülen hastalığın atipik tü biTküloz oldıı.~u görüşü

artık terk edilmiştir. Bell'cla grubu mikroorganizmalar

iizcrindcdıı-1 Arş. GvI., AÜ. 'Veteriner Fakültesi, Patoloji' Anabilim Dalı,

Ankara.

2 Prof. Dr.,

At.

Veteriner Fakülte~i, Patoloji' Anahilim Dalı,

(2)

476 TOLG\ GtVEXÇ - CEMAtETTİx KÜKtJı;~Lu

rulmuşsa da etiyolojik ilişki saptanamamıştır (1). Hastalığın oluşumu

konusunda şu görüşler ortaya atılmıştır:

1 . Hastalık bulaşıeı kronik bir graıı.ülomdur.

2. Viral bir enfeksiyonour.

3. Lenfoid ya da rctikuloendotelyal ıip gerçek bir tümördür.

Son yıllardaki sitogTnetik ve hücre kültürü çalışmaları Hodgkin

hastalığının neoplastik bir yapıda olduğırnı ortaya koymaktadır (1,

4, 7).

Konumuzu teşkil eden. hayvaıı.lardaki Hodgkin hastalığını

açık-lamadan önce bu hastalığın iı'.sanbrdakj oluşuınundan kısaca söz

et-mekte yarar vardıl'.

Hodgkin hastalığı insanlarda lenfomanın diğer formlarından çok

ka-rakteristik dev hücrelerinin bulunması ile ayrılmaktadır. Bu hücreler

sırası ile 1898 de StlTıı.bcrg ve 1902 yılında Reed tarafmdan

t<tmmlan-mıştır (7). Reed-Sternberg hücrelerinde loblanmış iki çekirdek veya

daha fazla çekirdek bulunabilir. N ükleusları sıklıkla açık bir hale ile

çcvrelenmiştir. Sitoplazmanm boyanma karakteri asidofilik ile

bazofi-lik arasında değişir. Reed-Sternberg hücrelerinin orijini halen

tartış-ma konusudur. Yfoıı.osit-makrofaj, transformc grarulosit, T veya B

lenfasi t orijinli olabilecekleri ileri sürülmüştür (1, 8). İnsanlarda

Hod-gkin hastalığı olgularımn hemen tamamında T lenfositlerde

fonksiyo-nel bozukluk gözlenmiştir. Bu durumun daha sonraki tümör

oluşum-ları için rredispozisyoJl. yarattığı düşünülmektedir (7).

Hodgkin hastalığmın alt tiplerinin sınıflandırılması için çeşitli

klasifikasyonlar ortaya atılmıştır. Lukes ve arkadaşlarının

çalışmala-rına dayanan Rye klasifikasyonu, güıı.ümüzde insanlarda yaygın

ola-rak kullanılmaktadır (1, 8i. (Tablo 1).

Tahlo 1. Hye klasifikasyonuna göre Hodgkin hastalığı alt tipleri (8).

Histolojik Sub Tip ABD. Olgularında

%

Prognoz

Lenfosit Prcdominant Tip LO Çok İyi

Nodul:-Skı~::-;Ti;---ı----60 --

Çokl

y

i----Karm;II~icreli-TiP----.-I---20-'----i İyi

---1----_._--- ._-._-- 1

--Lenfosit Kayhı G{jstercn Tipi

ıo

i

Oldukça kötü

(3)

---II.\YVA'\L\RDA ııoneKii\' HA!"TAJ..I{'~I 477

Aykan ve ark. (l)'na

göre, yukarıda

tablo

i

deki Rye

klasifikas-yonu aşağıdaki

şekilde açıklanmaktadır;

i .

Lenfosi t prcdominant

tip: Değişen düzeylerde

olabilep. hatta

bazen lenfositleri bile geride bıralnbilerı

Iıistiyosit artışı vardıl'.

Gc:ı.~I-likle diffuz yapıda olmakla

beraber

noduler

de olabilir.

Rced-Stern-berg hücreleri

ise az olarak

b'..ılurıur.

2 . l\;oduler skleröz tip: Kollagen bağ dokusu şeri t1eri ik

çevrelen-miş !enfoid dokuda!'. oluşur. Bu nodulerde

tipik Recd-Sternbcrg

hüc-releri azdır. Ancak bu hüchüc-relerin. daha büyük şekilleri ol?p.. laküner

hücreler bololarak

bulunur.

Lakiiner hücreleı' Hodııler skleröz tipine

özgüdür.

3. Karma

hücreli

tip: Eozinofil lökosit, plazma

hücresi,

nötro-fil lökosit, lenfosit, histiyosit,

Reed-Sternberg

tipi dev hücrelerinderı

oluşur. Bu hücrelere

ek olarak az ve düzensiz fibrozis bulunur.

4. Lenfasit kaybı gösteren tip: Başta lenfasitler olmak üzere

Reed-Sternberg

hücreleri

dışıp.daki tüm hücreler

azalmıştır.

Bu alt grup,

lenf düğümlerinde

fibrozis ve sınırlı p.ekroz alanları

bulup..duğunda

"Diffuz fibrozis tipi",

Recd-Sternberg

hücreleri

ön planda

olduğun-da "Retikükr

tip"

adını

alır.

Hodgk.in hastalığı veya Hodgkin

benzeri lenfoma olarak

adlan-dırılan

bu hastalığa

hayvanlarda

oldukça

az rastlanmıştır.

Hastalık

en sık olarak köpeklerde görülmüş olup, ayrıca katil balina, çizgili

ko-karca ve habcş maymunlarında

da bildirilmiştir.

İncelenen

literatür-ler (2-7, 9, 10)'e göre bu olgular, aşağıda belirtildiği şekilde

tanımlan-mıştır.

Moulton ve ark. (5)'na göre, Hodgkin hastalığı ilk defa 1903

yı-lında 5 köpek ve 1 domuzda

gözlep.miştir. Fakat hastalığın

histolojik

tanımlamasından

ortaya çıkan görünüm

bu olguların

lenfosarkom

ol-duğunu

göstermiştir.

Daha sonra ise 1911 de Mc Fadyean

(5)

Hodg-kin hastalığı bulunduğu

belirtilen

bir köpektep., alman dokuları

mik-rosko bik olarak incelemiş ve bunun

"tipik bir olgu" olduğunu

bildir-miştir. Moultop.. ve ark. (5) tarafından

iyi incelendiği bildirilen bir

ol-gu

i

934 yılında MaeMahoıı

(5) tarafından

yayınlanml.?tır.

Bu olgu,

melez bir köpektc mat nodullerden

ibaret

scrvikal bölgede büyüme

olarak

tanımlanmıştır.

Mikroskobik

olarak

retiküler

hücreler

kadar

Reed-Sternberg

tipi hücreler,

plazma

hücreleri,

eazinofil

lökositler

(4)

478 TOLGA (;i)VE\'Ç - CEMALETTI;\' KOKrUSLI:

Hodgkin

hastalığı

i

930 yılında

IIH:zı:ntcrik, hron~ial n: mccJiastinal

leI'J p.oduIleri ile akciğer, dalak ve pankreastaki

lerıJ nodullerinde

bü-yüme gözlenen 4 ya~lEda bir erkek shephcrd köpekte saptanmıştır.

Bu

olguElin mikroskobik iI'.cclenmesinde

fibrozis,

bir çok

polimoıfonlik-len l<ikosit ve birkat; adet Ları.ghap.s tipi dev hücresi gözpolimoıfonlik-lenmiştir.

Eo-zil'.ofi1Iökosit!er, retikliler hücreler ve plazma hücreleri yapıı'.da

Reed-Sternberg

tipi hücrelere

de rastLlJ'ml~tır.

Bloom (2)

i

952 yılında 7 yaşında dişi melez bir köpektc Hodgkin

hastalığı

olgumını

taııımlamıştır,

Bu olguda

makroskobik

olarak

mezenterial

ve mediastinal

lenf noduIlerindc,

dalak ve karaciğerdeki

nodilIlerde

büyümeler

tespit edilmiştir.

Dokuların

mikroskobik

ince-lemesinde fibrozis, retikuloendotelyal

hücre hiperplazisi

ve çok sayıda.

kümeler halinde polimorfonüklecr

lökositler gözlenmiştir. Plazma

hüc-releri ve enzinafil lökositlerin az sayıda ve normalden

daha büyük

ol-duğu saptanmış,

ayrıca küçük pekroz alanları tespit edilmiştir. Çok az

sayıda Reed-Sterp.bcrg

tipi !ıünc

seçilmiştir.

Moulton ve Bostik (5) 1952 yılında R yaşında, dişi İspanyol

eoe-kcl' ırkı bir köpekte, Hodgkin hastalığına benzeyen malign lenfoma

ta-nımlamışlardır.

Klinik olarak ha.y\'anda sindirim rahatsızlığı,

düzensiz

solunum ve periyotlar halinde oluşan deprcsyon tespit edilmiştir.

Nek-ropside dalak, karaciğer ve böbrek te 1--2 cm. çapında beyaz nodullere

rastlanmış,

sa!!; preskapular

ve anterior

mediastinal

lenf nodulünün

büyüdüğü

gözlenmiştir.

Mikroskobik olarak lenf nodullerinde

fibrozis,

eozinofi! lökosit ve plazma hücre infiltrasyoHu ile Sternbcrg-Reed

tipi

hücrelere rastlanmıştır.

Ancak n(~kroz ve fokal polimorfonükleer

hüc-re infiltrasyonu

gözlenmemiştir.

Böbrek ve dalakta

neoplastik

küçük

odaklardan

ibaret çok sayıda bir infiltrasyomın

buhınduğu

,buradaki

hücrelerin

pkomorfik

retikuloendotdyal

hücreler

ve nıegakaryositik

çok çekirdekli

hücrelerden

oluştuğu

tespi t edilmiştir.

(Resim:

1).

Wells

(ıo)

tarafından.,

1972 yılında

LO yaşmda

dişi bir Boxer

köpeğc ötenazi

uygulanmış

ve yapılan

Hekropside kulak kepçesinde

tümöral

oluşuma rastlanmıştır.

Kulak kepçesindeki

derinin

bütünlü-.ğ'üHiikoruduğu,

fakat kıldan yoksun olduğu gözlenmiştir.

Sol

preska-pular lenf yumrusu

büyümüştür

ve birleşik iki yumru oluşturmuştur.

Hayvanda

ayıu zamanda

pyometra

ve cndokardiosis

tespit edilmi~tir.

Dokuların

histopatolojik

incelenmesinde

lepf yumrusunda

yaygın

fib-rozis ve nekroz alanları gözlenmi~tir. İyi gelişmiş kollagen demetlerden

(5)

tü-II.\YVA\LARDA HODG"!:" II:\STAUGı

Resim

ı.

Sen'ieal lenf noduli:, bir köpekten hiyopsi örneği, lobuııü

çekir-dek, belirgin çekirdekçik ve hol sitoplazmaları ile 3 adet Sternherg-Recd

tipi dev hüeresi görülmekte (Oldar). Plazma hücreleri gözlenmektc.

Lo-bullülökosit1eriıı pek çoğu eozinofil lökosit yapısında.

ILE.,

900 X

Cervieal Iymph node biops)' speciment from a dog, showing three large

Sternherg-Reed giant eells with lohulated nuclei, pmıninent nucleoli

and gencrous eytoplasm (Anows). Plasma eeııs are apparent. Many of

lohulated Icukoeytes are eosinophils.

mör alaıu çevresinde genellikle iki çekirdekli, bazıları çok çekirdekli

Recd-Sternberg

tipi dev hücrelerine

rastlanmıştır.

Bu görünüme

ve

dev hücrelerine dayanılarak olguya Hodgkin hastalığı

tanısı

konmuş-tur.

(Resim:

2-5).

Smith ve Barker

(7)

tarafmdan

1<)83

yılında,

1970-1980

yılları

arasında

Ontorio

Veteriner

Kolkji'nde

nekropsisi yapılan

152 adet

çizgili kokarcanın

12 adedinde

ncoplazma

tespit edilmiştir.

Bu 12

hayvanın 4 tanesine Reed-Sternberg

hücrelerinin

varlığına, hücresel

görünüme ve p.eoplazmanın malign karakterine dayanılarak

Hodgkin

(6)

do-180 TOLG_\ GCVE~Ç - CDHJ.ETTİ.N KOKCU:;U;

i

r

1

cm.

Resim 2. Hodgkin hastalığı benzeri lezyon. Formalinde tespit edilen

lez-yonların kesit yüzlerinin makroskobik görünümü.

Hodgkin's disease-like lesion. Macroscopic appearance of the cut sur.

faces of the formalin fixed lesions.

ku görünümü ve hücre tipi ilc insanlardaki hastalık ilc çok benzerlik

gösterdiği saptanmıştır. Bir kaç diagEastik Reed-Stcrnberg hücresine,

mon.oııükleer hücre tipiEC \"C geııel histolojik görünüme dayanılarak

bu hayvana KaEada Tümör Merkezi tarafından "Diffuz histiyositik

kötü huylu lenfoma ilc Hodgkin hastalığı" karışımı tanısı konmuştur.

Hayvanın genel olarak bütün lenf düğümlerinin narmail' göre

2-5

kat büyümüş olduğu gözlenmiştir. Karaciğer, dalak, böbrek

karteksin-de ve akciğerkarteksin-de

1-10

mm. çapıııda sert nodullcr tespit edilmiştir.

tkin-ci kokarcada toraksm <tnterioI' kısmında sert, beyaz 4 cm. çapında bir

kitleye, pankreas omcntumUJ1.un çevresinde, karaciğerde ve sağ

böb-reğin medialirı.de benzer küçük kitle'lere rastları.ınıştır. Torakal kitlenin

nckrüze olduğu gözle'nmiştir. Hücre populasyonu küçük lenfasitıcı,

histiyositik hücreler ve büyük plcamorfik mononükleer hücrelerin

(7)

HA YVANLARDA HODGKİ:\' HASTALIGI 481

,}

••

"

;~~

.;L~"

Resim 3. Mononükleer hücre. Kalın nükleer membran, sentral nükleolus

ve ince kromatin iplikleri. H.E., 1500x

Mononuclear eeU. Note the coarsc nuclear membrane, central nucleolus

and fine chrumatin strands.

üstünlüğü

formu"

tar.lsı konmuştur.

Üçü;ıcü hayvanda

sağ aksiilanın

subkutan

dokusunda

sert, hafifçe lobianmış kitle gözlenmiştir.

Mezen-teri al ve renal led

diiğümlcı'i

büyümüş

olup, dalağın

normalden

5

kat büyüdüğü

ve üzerinde

milier odakların

bulunduğu

dikkati

çek-miştir. Büyümü) olan lenf ı~odulleril'.ir. n,::kroze alanlar

içerdiği tespit

edilmiştir.

Hücre idiltrasyor.u,

küçük ve orta büyüklükte

lerfositler,

pkomorfik

Iıistiyositik hücreler, r.ötrofil ve eozinofil lökositlerden

oluş-muştur.

Bu hayvandaki

tümör,

"Karma

hücreli

tip"

olarak

sınıf

landınlmıştır.

Dördüncü

kokarcada

anterior

toraksta büyükçe bir

kit-le görülmüştür.

Bu torakal kitlenil'. küçük ve orta boyutlu

lenfositler-ilc hafif kollageJ'. çatıda!1. oluştuğu ve çok (;ekirdekli dev hücrelerinin

yaygın dunımda

olduğLı gözler.miştir.

Bu olgu, Hodgkif'. hastalığının

"Sistemik

yayılma

göstermeyen

formunun

erken. dönemi"

olarak

sı-mflandınl mış tır.

Glciser ve Hcberling

(3)

tarafından

1984

yılında, bir habeş

may-mur'.UD.da,Hodgkin hastalığını andıran

bir olgu bildirilmiştir.

Bu olgu,

(8)

multinük-Resim 5. Beş çekirdekli multinükleer hüere görülmekte. H.E., 1500x

Multinucleate eeU showing five nudei.

TOLGA GÜVENÇ - CEMALETTt~ KOKÜIJSLU

-~

...

482

Resim 4. Recd-Sternberg hücrelerinin nükleer morf(}lojisini gösteren

binüklecr hücrc ve nüklcusda ayna hayali görünümü. H.E., 1125x

Binucleate eclI showing nuclear morphology of the Sternherg-Recd ecU

and mirror-image arrangement

.

of nuclei .

(9)

R\YV.\:"L\HOA HODGKİ:" JL\STAUC;1 483

lecr veya binülker

hücreler ilc cazinofil Wkasitlcr,

nötrofil

lökositler,

fibroblastlar

ve ncüplastik

mononükleer

histiyasitik

hücrelerin

oluş-turduğu

heterojen

hücre populasyoEu

olarak

karakterize

edilmiştir.

Bu hücresel yığılım, tüm lenf nodulleripde

tespit edilmiştir.

Bu hücre

ir>/iltrasyonup.a ek olarak

nekroz

alanları

ve kallagen

demet

artışı

görülmü~tiir.

Bu olguda

kan

tablosunda

eritrosit

sayısmda

azalma

(3.27

X

10), hemoglübulin

miktarında

(8.6

gl

dı)

ve hemotokrit

de-ğerlerde

düşme tespit ~dilmi~tir. Beyaz kan hücre si sayısılUn 14-700

alduğu,göze

çarpan

bir anisasitozis

ve palikromazinin

bulunduğu

bildirilmiştir.

Yonezawa ve ark. (g)'ları

tarafından

1989 yılında bir erkek katil

balinada

Hodgkin

hastalığı

tespit edilmiştir.

Hayvanda

ölümden

ön-ce iştahsızlık ve kusma semptomları

gözler>.miştir. Ayrıca dilde 3 r.m.

çapında

ülserbulunmuştur.

Daha sonraki dör:.emde hayvan tüm

yiye-cekleri ret etmiş ve ölmüştür.

Makroskobik

olarak hayvanda

dalağın

büyüdüğü

ve generalize

bir lenfadenapatinin

varlığı tespit edilmiştir.

Histolojik yoklamada

büyümüş olap. lenf p.odullerinin yapısının, atipik

büyÜk ve küçük hücrelerk,

plazma hücreleri ve histiyositler ile

bozul-d...ığu gözlenmiştir.

Ayrıca fokal nekroz alanlarına

rastlal'.mıştır.

Mul-tinijkleer

büyük hücrelerin

nükleusları

eozinofilik karakterde

olduğu

dikkati

çekmiştir.

Dalağın

tamamen

büyük

peoplastik

hücreler jlc

kaplanmış

olduğu,

bu hücrelerin.

anti-human

Leu Ml

antikoru

ile

yapılan avidin-biyotin

peroxidasc

testi sonucun.da insanlardaki

Reed-Sternbcrg hücrelerinin

analogu oldukları

tespit edilmiştir. Ancak

bu-radaki reaksiyonun

spesifik olup olmadığının

tartışmalı olduğu da

bil-dirilmiştir.

(Resim:

6, 7,

8).

Sonuç

Yukarıda

özetlenen olguların

çoğunda. araştırmacılar,

lezyop.lara

Hodgkin

hastalığı

tanısı koymak yeriEC "Hodgkin

benzeri lenfoma"

\'eya "Hodgkin

bcp.zeri lezY0l".lar" demeyi tercih etmişlerdir.

Bunun

nedeni ise gözlencı,. iki (;ekirdekli veya çok çekirdekli hücrelerin

Rced-Stcrnberg

tipi dev lıücresi olup olmadığır.ın. tartışma

konusu

olması-dır. Blıııa rağmen cvcil ve yabani

hayvap.larda

Hodgkin

hastalığının

(10)

481 TOLCA CtVENÇ - CEMALETTtN KÖKüı;sıx

Resim 6. Katil balinanın (Orcinus orca) nekropside makroskobik

görü-nümü. Abdominal şişki~lik (a), splenomegali (lı) ve mezenterik

lenfade-denopati (c) görülmekte.

Gross appearance of a killer whale (Orcinus orca) at necropsy Abdomi.

nal distension (a), splcnomcgaly (b) and mesenteric lymphadenopathy

(11)

HAYVANLARDA HODGKtN HASTALlGI 485

Resim 7. Eozinofüik çekirdekçikli ve çok çekirdekli atipik büyük hücre-lerin diffuz proliferasyonu ile lenf nodülünün yapısının bozulması. H.E.,

200x

Nodal architecture is replaced by diffuse proliferation of atypical large

(12)

486

i •

TOLGA GtVE:XÇ ---CEMALETTt'\ KÜKÜF:'iLlj

Resim 8. Büyük büyütmede, bir diagnostik Sıernberg-Hecd benzeri

hücre ve en az iki adet Sternberg- Reed benzeri hücrenin mononükleer tipi

görülmekte. H.E., 800x

At higher magnifieation, a diagnostie Sternberg-Recd-likc ecU and at least

two mononuclear varianls of Sternberg-Reed-like ecııs are cvident.

Kaynaklar

1 . Aykan, T.B., Tüzüner, N., Sav, A., Ince, Ü. (199U). Kısa Patoloji.

3. baskı. Fatih Gençlik Vakfı Mathaası, İstanhııL.

2. Bloom, F. (1952). Probable Hodgkin's disease in a dog. Am.J . Path.,

28: 534-535.

3. Gleİser, C.A., Heberling, R.L. (1984). Malignant 'ymplıoma and

Hodgkin's dısease ın Baboons (Papio sp.). Lah. Anim. Scie., 34:

286-289.

4. Jubb, K.V.F. and Kennedy, P.C. (1985). Patlıology of Domestic Ani.

mals. 3th cd., Acadcmic Pres~. Ine., Orlando.

5. MouIton, J.E. (1958). Canine malignant lymplıonw, simulating

Hodgkin's disease in man.

J

.A.V.M.A., 132: 20.t-209.

6. Moulton, J.E., Dungworth, D.L. (1978). TIIlllors in /)omestic

(13)

HAYVANLARD.\ HODGKİX HASTALıCı 487

7. Smith, D.A., Barker, I.K. (1983). Four cases of I-lodgkin's disease in

striped skunsk (Mephitis mephitis)- Vet. PathoL., 20: 223-229.

8. Stites, D.P., Terr, A.I. (1991). Basic and Clinical lnınıunology. 7th

ed., Appleton and Lange, Norwalk.

9. Yonezawa, M., Nakaınine, H., Tanaka, T. (1989). I-lodgkin's disease

in cl killer whale (Orcinııs orca) . .T. Comp. Path., 100: 203-207.

10. Wells, G.A.H. (1974). Ifodglcin's disease-like lesions in the dog.

J .

(14)

A. O. Veteriner Fakültesi Dergisi

40 (4) : 488-496, 1993

KOYUN~ KEÇt,

SIGm

VE MANDALARDA

CYSTtCERCUS

TENUİCOLLtS'İN

YAYILIŞI

H. Oğuz Sarınıehmetoğlu i

F. Çiğdem Pişkin2,

BahadlT Gönenç'

Erol Ayaz

J

Prevalence of Cysticercus tenuicollis infectlo!l in sheep,

goats, cattle and buffoloes

SUDuDary:

This sturb was earricd out/or

t!Zedetcımination of

preva-lenee

OJ

Cystieifeus tenuieallis, larva form

of Tacnia hvdotigena,

in shcep,

goals, eattle and bulfaloes slaughtered in

gB.K.

and same u'ımieaipalities

(Çubuk and Kazan)

slaııghter/ıouses in Ankara.

Between August 199i and Alareh i993, '~931 s!z"'r:p,366 eattle, 113

b~ffoloes and 112 goats

WNC

o:aminedfor C. !'Jııuirallis infeelion. For this

pur-pose omentum, mesellterilım and the organs loeated aı the horiy eavity

OJ

these

animals were eonlrolled careful~J}. The h!feetioıı rale was found 31.8

%

and

28.57

%

iıı sheep and goats res/JCctiı'c/y.No C. tenuicollis infertian was

de-terted in eaıtle and bl!ffOloes,

Özet:

Bu çalışma, Ankara Et ve Balık Kummu ce hazı helediye

(Çu-buk, Kazan) mezbahalannda

kesileıı koyun, keçi, sı,~l1've mandalarda Taenia

hydatigena'nın larva formu

olan eysticercus t£17.uicollis'inyayılışım

saptamak

amacıyla yapılmışır.

Çalışma, Ağustos 199 l-/v/r!rt 1993 tarihleri arasuıda )'apılmış ve kesilen

haynanların omentum, me<.enter(yumve karın hOiluklarındaki organlar C.

tenui-collis yô'niinden incelenmiştir.

Çalışma süresince 4931 koyun, 366 sığır, 113 manda

ve

112 kt-çinin

kontrolü yapılmıştır.

b!feksi)ıoıı

oranı koyunlarda

%

31.8, krçilmle

%

28.57

olarak saptanmış, sığır ve mandalarda C. tenuicallis eıifeksi)'onuııa

rast-lanmamıştır.

1 Araş. Gür. A.Ü. Veteriner Fakültesi, Helminto1oji B.D., Ankara.

2 Araş. Gör., A. Ü. Sağlık ~i1im1eri Enstitüsü, Ankara.

3 Araş. Gör., Yüziincü Yıl Unİversitesi Veteriner Fak. Parazito1ı;ji

(15)

KOYVN, KEÇI, SIC/H VE M\\"DAL\RDA.

Giriş

Tae/ıia hydatlgena,

köpek Ye yabani karnivor/ann İnce

bağırsakla-rında yaşayal'., ;ırakonak olarak koyun, keçi, sığır, domuz ,oe yabani

ruminantları, seyrck olarak da kedi, sincap, maymun ve insal'.la.rı

kul-lanan bir sestod türüdür (9, 12).

Sonkonak ince bağırsaklarında

T.

!ıyeatign':a

ıo -

i2 haftada olgu

It-laşmakta ve dışkt ile dışarıya atılal' halkalardan çevreye yayılal'.

yu-murtalar ile arako!"'.aklar erJekte olmaktadır (I 2, 26;.

Arakoraklar tarafwdem Sıl ve gıd .Jarla alı:'.aı' Yl'.munadal1

ser-best kalar. onkosfer portal kar. dola~ımı yolu ile karaciğere gelerek,

paranşimada yaklaşık bir ay kadar

gÖı;

geçirmekte ve karaciğer

kap-sülünü delcrck peritona tılaşmaktadır (9).

Bu scstodun. larvası ol ap. C. tmııicullis, arakol'.aklarm serôz

doku-ları, amelitum ve mczen.tcriYUl1'.uı'.da tek tek ,'eya demetler halip.de

bulunmaktadır (9, 26).

Karaciğerdeki göç sırasında bü larvalar paranşimada

tahribatla-ra ve "hcpatitis cysticercosa" der.iler. hastalığa nedep. olabilmektedir

(9,10).

Sonkor.aklaıw. crJeksiyoru bL! sistiseı'kli organları yemekle

ol-maktadır (3, 13, 22, 26, 30).

Tacnia Irydatigr:na'lllIl

dür.yada ve Türkiye'de köpeklerdeki

yayı-lıŞI yörelere, aynı yörede yapı/aıı. farklı çalışmalara, yıllara göre

fark-lılıklar göstermektedir. Bil sestodu.r. köpeklerdeki yayılışı Avustralya'

da

%

3 (2), Galler'de

%

28 (5), Orta Doğu'da

%

4-52.1 (16,24),

Güney Amerika da

%

8.4 (29) olarak bildirilmektedir.

Ankara sokak köpekleriı'de T.. hyeatigma'mıı. yayılışı

%

4-32 (8,

19,23). Elazığ sokak köpekleril'de

%

35-38.09 (12, 27), Bursa sokak

köpeklerinde ise

%

2+ olarak bildirilmektedir (28).

Cysticercııs te/lIIicollis'in yayIlışı ise Etiyopya'da kopmlarda

%

28

(1), Colorada'da kuzularda

%

:n.l

(17), Hindistan'da sığır/arda

%

9.7, koyunlarda

%

29.17-44.6, h'çilerde

%

28--55.3, mandalarda

C;.~

1.13-10.6, domuzlarda

%

4.5-7.8 (7, 30, 31), BanglaC!q'de keçilerde

%

34.28, koyunlarda

%

41.66 (15), Irak'ta keçilerde

%

9.4,

sığırlar-da

%

0.32 (20), Eski Sovyetler Biı1iği'nde sığırlarda

%

0.085,

koyun-larda

%

8.9,

domuzlarda

%

4.3 (18, 21), Yugoslavya'da sığır/arda

%

1.09, kOYillılarda

%

2.72 ...7.36, domuzlarda

%

1.93 (4,6) olarak

(16)

Pasina (22) ik Varma \T AhhıwaIlia (31),

C. trnııicollis'if'.

arkau-nak hay\'aıılardaki lokalizasyonu üzerine yaptıkları çalışmalarda, bu

larvanın daha çuk mezenteriyum daha sonra sırası ile rumen,

karaci-ğer \"c iclrar kesesi üzerinde hulul'duğuııu kaydetmişlcrdir.

A.ıjantin'dc :2:», keçilerde

C. tfiıııicollis'in

yayılı~ıpın

%

24.6

ol-duğu ve kistlerin

%

17.b sın.ın peritonoa lokalize olduğu gözlenmi~tir.

Almaıı.ya'da (14),

11710

koyun;,ıı,.

%

16.7 sil'.de

C.

IClilıirollis'erast-Iandığı ve tüm kistlerin omentum ınajus üzerinde olduğu

bildirilmiş-tir.

Çekoslo\"akya' cla

C. lenuicollis

enfeksiyonlarıııı rı mevsimsel

yayı!ışı-11111 ara~tırıldığJ bir çalışmada cn yüksek enfeksiyona

%

28 ile mayısta

ve en düşük enfeksiyona ~;) 9 ik <ığuswsta rastlarıdığı kaydedilmiştir

I) .

Materyal ve Metot

Ağustos 199 i-Mart i993 tarihleri arasında her hafta periyodik

olarak Ankara Et ve Balık Kurumu, Çubuk ve Kazan Belediyeleri

Mezhahalarına gidilerek 2608 erkek, 2323 dişi toplam 493 i koyun,

i68 erkek, 198 dişi toplam 366 sığır, 58 erkek, 55 dişi toplam

ı

i3

man-da ve G6 erkek, '16 di~i toplam i i 2 kc~i kesim sonrası olgun

C.

tenııicol-!is yönünden kontrol edilmiştir.

Cyslic~l'Custmııiwltis

kon trollerine kesilen koyun, keçi, sığır ve

man-daların bu parazitin asıl Iokalizasyon yeri olan omentum ve

mezentcri-yumlarının nmayenesi ik ba~lanmış, daha sonra karınboşluğundaki

di-ğer organlar muayene edilmiştir.

C. teliııicollis

olup olm2.dığl,

var-sa lokalizasyof'. yerleri, bir hayvanda bulunan kist sayısı

kaydedil-miştir. Ayrıca hayvanlardan toplanan

r:.

lenili;;ollis'lcr

kist çapları

be-lirlcnmek üznc nayloıı torbahıra komılup laboratuvara getirilmiştir.

Bulgular

C)stCl'iclıs lmuicollis

yönünden muayenesi yapılan 4931 koyunun

1569 u (% 31.8), 1i2 keçinin ise 32 si

(%

28.5 7) (~nfckte bulunurken

366 sığır ve i 13 mandada sistiserke rastlanmamıştır (Tablo 1).

Bakısı yapılan2G08 erkd koyunun 857 si (% 32.36), 2323 dişi

koyunun 712 si

(%

30.(5), 66 erkek keçinin 17 sİ

(%

25.75),4.6 dişi

(17)

KOY!."-, KEÇt, SI(;IR VE M.\"\J>i\I.\HI)\ .. l?l

Tablo

J.

Gevişcııhayvanlarda C. tl'lllıi('ol1is'in yaYJlı~1

I

Bakısı yapılan hayvan .

i

Enfekt~~ ılU~~l1an hayvan ]

Türü

i

Sayısı

i

Sayısı

i

","

i

I-KOYUn.---I-- --

4931--'--1--

-ı.j69----.,I-~11

~'-'--ı

1--.--- ---.- --.---- ..-.---.---

..--i

Keçi .

ı

112

i

~2

!

28.57

!

I-s~g~~---

----366--I---~---i---:-.

.

-!. " i

ı

NT

aı~d;----.--.----i~3-.-.-[----.--.--,

..---Tablo 2. Koyun ve k,~(;ilcrde cirisiycte t!öre C. teııııicollis

enfeksi-) onlunnın yayılı~J.

--_ .._---_.

__

._---Koyunlardaki C. tenııicoL!ir'lcril'.

%

77.02 si mezeıı.teriyum,

%

16.

96 sı rumcl',

%

6.02 si karaciğer üzeripde, keçilerde ise

%

78.2 si

me-zenteriyum,

%

12.5 i rumep.,

%

9.38 i karaciğer üzerir>.de

hulunmuş-tur (Tablo 1).

Tablo 3. "Koyuıı ve keçilerde

c.

tenııicol1is']crin lokalizasyonu

Hayvan türlerine göre Jağılım ('\»)

Lokalizasyon yeri . Koyuıı

ı

Keçi

IMezen"7~~iyu:---.

----1---77.02---1.---78.

(18)

492 ILO. SARIMEHMETO(~Lu - fl. GÖNE:\Ç - F.Ç. P1ŞKİ;\' - E. LI. YAZ

Bir

hayvCll'.da

buluna!'. C

tcnuimllis

sayısı, koyunlarda

en az

ı,

en çok 30, keçilerde ise en az

ı,

Cl'.

çok LOolarak belirlenmiştir

(Tablo

4).

Ta.blo ,1. Bakısı yapılan enfekte k('yun ve keçilerde C. tenuicollis

sayıla-Tma göre dağılım

i

Enfekte hayvan sayısı

ı

C. tcnuicollis .

I.

savısı Koyım Keçı

----;-

- -1-'-510

lA

1----

2 --

--1'----626--

---8--3

i

219 12

---

----4

i

53 1

--.--~---ı--n---

---;---1

--- 6

---1--29' --

---1

--.-.--7---1--

26 --

---8

i

24 _.

i

,--- __ .. __ 1 ._- . _

i

10

i

2 -; ----12

---1----

1---- ----

i

---2;---1"---;'--

---=-

--i

-- --30---1--1---=---1

Koyuplarda

bulunan

kistlerden en büyüğü 5 x 4 cm, en küçüğü

1.5 x

ı

cm, keçilerde bulunanlarm

en büyüğü 2.5

X

2 cm, en küçüğü

ise

1X

ı

cm olarak

ölçülmüştür.

Tartışma ve Sonuç

Tacııia hydatigena'nın

larvası olan C.

tcnuicollis'in

yayılışı ile ilgili

Türkiye'de

özel bir çalışma bulunmamakta

ancak bazı çalışmalar

sı-rasında

rastlandığına

dair kayıtlara

yer verilmektedir

(13).

T.

hydati-gcna'llIn

köpeklerdeki

yaydışı ilc ilgili ise birçok yayın vardır

(8, 12,

27, 28).

(19)

KOYlil'. KEÇt SIGm VE ~HNnAL\HIH ... 493

G)s/icercus tenııifollis'in.

dünyadaki

yaydışı bölgelere göre farklılık

göstermektedir.

Koyunjal'da;

Afrika'da

%

21.4-37.1

(I,

17, 22),

Asya'da

%

23.2-44.6

(7, 15,21,30,31),

Doğu Avrupa'da

%

2.22-28

(4, 6), keçilerde;

Afrika'da

% 11.6.43.2

(I, I i, 22), Asya'da

%

9.4-55.3 (7, 15,20,30,31),

sığırlarda;

Asya'da

°60.085-9.i

(5,21,30,

31), Avrupa'da

%

1.09 (6), ıl'ar.dalarda;

Hip.distan da

%

1.13-10.6

(7, 31) oranıp.da olduğu

kaydedilmiştir.

Bu çalışmada bakısı yapıla!'. 4931 koyur.ur. 1569 u (% 31.8), 112

keçinin 32 si (% 28.57) C.

lenuicollis

ile e;-fckte buhl!'nluştm.

Muayene-si yapılan 366 sığır ve 113 mandada

ise enfeksiyopa

rastlanmamıştır.

Bu değerlere bakıldığırda

Türkiye'de

C. teııuico!o!is'un.

koyup. ve

keçi-lerdeki yayılışırIn

küçümscpmcyecek

bir düzeyde oldl'ğu dikkati

çek-mektedir.

Bu yaygınlığa karşlP şimdiye dek koyup. ve keçilerden

"he-patitis cyticercosa"

olaylarının

bildirilmemiş

olması ise bu kor.nda bir

açıklık olduğunu

düşündürmektedir.

Özellikle karaciğerde

göç

döne-minde olan, beyaz pirirç

tanesi veya biraz daha küçük görürıümdeki

genç formların

tanm.mamasının,

bazı olaylarda

ise büyük olasılıkla

"aku t faseiolose" etkep.leri ilc karıştırılmasının

bunda

rol

oynayabile-ceği

akla

gelmektedir.

C,ysticercus tenuicollis'le

enfekte

hayvanlarda

larvanın

yerleştiği

bölgeler farklılık göstermektedir.

Lokalizasyon yeri ile ilgili

çalışmalar-da, Pasina

(22) Güneybatı

Nijerya'da

C.

tenuicollis'lerin

% 62.5 ini

mmen,

%

12.5 ini kareiğer,

%

25 ini ince bağırsak serozası üzerinde

tespit etmiştir. Aynı araştırıcı

(22)

keçilerde kistlerin % 60 ının ince

bağırsaklar

üzerinde,

%

20 sinin mmen ve yine

%

20 sinin idrar

kese-si üzerinde

yerleştiğini kaydetmiştir.

Yarma

ve Ahluwallia

(31)

Hin-distan da koyun ve keçilerde C.

tenııicollis'lerin

%

iO

inin

mezenteri-yum,

%

22 sinin mm en ve

%>

8 inin karaciğer

üzerinde, mandalarda

ise yalnız karaciğer

üzerinde

olduğunu

bildirmişlcr

\T

bulunan

kist-lerin büyüklüğün.ün

25.0-.30.8 mm

X

38.5-4.7.8 mm arasında

değişti-ğini belirtmişlerdir.

Bu çalışmada koyunlarda

C.

tenııicollis'lerin

%

77.02 si

mezenteri-yum,

%

16.96 sı mmen,

% 6.02 si karaciğer

üzerinde,

keçilerde

%

78.2 si mezenteriyum,

%

12.5 i rumen,

~'o

9.38 i karaciğer

üzerinde

tespit

edilmiştir.

C.

tenuicol1is'lerin

lokalizasyonu

konusunda

fazla

bir

kayıt

bulunmamakla

beraber,

bunun

çalışmalara

göre

fark.

lılık gösterebildiği

ancak

değişik gevişgetiren

türlerinde

bile birinci

derecede

yerleşim

yerinin

mezenteriyum

olduğu

kaydedilmektedir

(20)

1<)4 H.O. S ..,nnIEIIMETO(;I.l: B. CÖi\'E;-";Ç F.Ç. pt~Kli'\ - E. .\YAZ

(;ysticercus ümicollis

çalı~malannda arakonak cinsiyeıinill. önem

ıa-Şıyıp taşımadığı, bir hayvanda bulupan kist sayısı Ye büyüklüğüile

ilgili yayın çok sınırlı olup Im konudaki bilgiler daha çok klasik kitap.

!ara (0, 12, 26) dayapmakıadır. Bununla beraber, bu çalışmada gerek

koyun, gerekse keçilerde erkek ye dişide enfeksiyon oranının hemen

hemen aynı olması enfeksiyonun yayılışında cinsiyetin önemli

olmadı-ğını düşündürmektedir. Çalışmada koyunlardakeçilerdekine oranla

daha büyük

r:.

tCiluicollis'lcrc

rasılanmış, maksimum kist büyüklüğü

koyunlarda

.1

X 4 cm, keçilerde 2.5

~<

2 cm, olarak ölçülmüştür. Ayrıca,

bir hayvanda bulunan kist sayısı koyunlarda keçilerdekinden daha

fazla olmuşıur.

Kaynaklar

I. Bekele,

'I.,

1\I11~erwa-Mukasa, E. and Kasalı, O.B. (1988). The

pre-valenee of Cysticercosis cmd h:ydatidosis ın Ethiopian sheep. Vct.

ParasitoL, 28: 267-270.

2. Blake, H.T. and Overend, D.]. (19821. The prl!valcnce of Dirofilarin

immitis nhd otherparasites in urbcırı porımı dogs in North- Eastem Victoria. Aııst. vet.

J.,

58: 111-114.

3. Blazek, K., Schı'aınlova, B. and Hulinska, D. (1985). Patholo!!y of

the migration phase of Taenia hydaıigeııa i Pal1as, 1766) larvae. Folia

ParasitoIogica (Praha), 32: 127-LI7.

4. Buljevic, S. (1956). lm;adiranost zcıclanih zivotinj saterilorije gmda

i sreza pancera sa Cysticercııs tenlıilwl1isonı. Vet. Clasn., LO:

385--387 (Ref: Hclminth. Ahst.,

ı

95(i, 25, 553 g).

5. Cowpeı', S.G. (ı 978). IIelmiııth parasites of do~s aııd cats and ıoxoplas~

nıosı~.~cmtihodies in ents Swansea Soııth ırall's. Ann. trop. Med.

Para-sit., 7~: 455--1,39.

(j. Danev, 1\1.(1983). Cysticercus telluicol1is iııfecıioll of lanıbs atıM sıip,

slaııglıterhause. Vet. Clasıl., :~.~: 7%-733.

7. Deka, D.K., Bol"kakoty, M.B. and Lahkal', B.C. (1985). Cysıicercosis

in domestic allinıals in 1I0rth eastem region ofllldia. Indian

j.

Parasİ-to!., 9: 83-85.

8. Doğanay, A. (198:~). Ankara Köpeklerinde Görülen lJdmillı Türleri,

Bunların Yayılışı ı'e Halk Sağlığı Yöllülldell ÜlIemi. A.Ü. Veteriner

(21)

KOYF\". KEÇt. slt:IR VE )U"iDALARDA 495

9. Dunn, A.M. (1978). Vetcrinııry Hdmintology. 'Williams H~in~mann

Medical Books Limit~d, London.

10. Dvorkin, L.B. and KanL<;cv, N.F. (1978); Pat/ıologifCll and hisıologı:.

cal changes in. Iıımbs expcrimeııtal1y irıji?ctl'd ıcith Cysıiel!rt:us t('nui. collis. Dostizheniya Veterinamoi Nauki i Percduyogo

Opyi:a-Zhi-votnovodstu. 4: 71-76 (Ref: VI'1. EulI., 1979, 6, 3312).

ll. Groschafı,

J.

and Prokopic, J. (196:~). Vysloyt Cysticerka:.y u

jatee-enych ovci. Yet. Cas., ll: 282-28~, (Hd': IIelmiııth. AlıfOl., 1965,34, 1554).

12. Güı'alp, N., Dinçer,

Ş.,

Kemcr, R., Canloray, R. ve Taşan, E. (1977).

Elazığ yijr(?si köpf'klerinde güriilefi {f,astro-in testi ııal /ıelmint tiirlı'ri.y/f' bunlann yan/ı.ş oranı t:C /ıalk .mplıifı .,"üııiinden önemleri. A. Ü. Vet.

. Fak. Derg., H: 241-2'19.

13. Güralp, N. (1981). IJelmintoloji. İkinci Baskı.

A.L.

Yet. Fak. Yayın.,

368.

14. Hasslinger, M.A. and Webcr-Werringhen, R. (1988). Faecal test

of sheep 011 pasture and thf' prevalence of Cysticercııs tenuicollis in

slaugJıtered shl'ep. Angcw. Paı'asit.,29: 227-234. (Hef: Vet. BuII., 1989, 59, 5971).

15. "'lam, N., Rashid, H., and Cneller, C.B. (1977). Hydatid cystis in

bot,irıes, caprines and O1:nI'Sin Dacea, Bangladesh. Ann. trop. Med.

Parasit., 71: 239--241.

16. Irana, S. (1965). Survey of J nternal Parasitl's iıı Stra)' Dogs ın the

Tel A1'i1' Area. Tlıesis. TeI-Aviv University.

17. Jansen, R. and Pierson, R.E. (1975). Cysticercosis from Taenia

hyda-tigeııa in Pı?edlot ılımbs . .layilla, 1(ı6: 1183-1186.

18. Melikov, Y.F. (1986). Cysticernıs terwicollis in sheı']> in the Bolshoi

Kati/W:; (Creııt Caıırasııs) tl'ith in tlıe confiTıes of tlıe A:.abaijen SSR and in ıhe adjoı:niııg Apslıeroıı-Kobystan lmc Iands. Biologichcskiklı

:'.iauk, 4: 5/ı--59 (Ref: Helmintiı. Abı;t., 1987, 56, 1816).

19. Mimioğhı, M., Giiralı), N. ve Sayın, F. (1%0). Aııkara köpekleriııde

gürı-ilen paradı türleri ce bunların .yayılış nis!wti. A. Ü. Vet. Fak. Dl'rg.,

6: 53-68.

20. Molan, A.C. and Saeed, LS. (1988) . .II surV(T of hepatic andpulmonary

(22)

Proxin-496 U.O. SARIMEHMF.TOCLC - Il. GO\'EXÇ - F.Ç. ptŞKti\ - E. AYAZ

ce. j. Agric. Wat. Res., 7: 105-114 (Ref. lIdminth. Abst .. 1989,

58, 2416).

21. Nikulin, T.G. and Karasev, N.F. (1975).

Cystirereus tenuicollis in

farm animals (cattıc, sheep, pigs) in Southem Bellamsia. Uchenye

Zapiski Vitl'hskogo Vcterinamogo Institııt. 28: 30-83 (Ref: Vet.

Bull., ] 976, 16, 3772).

22. Pasina, B.A. (1985).

Cysticcrrns tcnnicol/is of village s1ıerp and goat .•

in sonthwest Nigeria. Ann. tr.)p. Med. Parasit., 79: 657-658.

23. Paınukçu, A.M. ve Ertürk, E.

(1%]). 1933-]9(Oytllan ar'ısında

An-kara ve .vörf'sinde köpf'klade güriilI'n hastahıdrıra toplu bı:r bakış. A. Ü.

Vet. Fak. Derg., 8: 323-34(1.

24. Sadighian, A. (1969).

Hı,lminth J)(ır(l.~ites of stray dngs and jacka.1s in

Shahsavar area, CM;pian rt'gion, lran. j. Parasİto!., 55:

372-:n4.

25 .. Sudn. M. and Lombardeno, O.

(982). Crsticercosis in. goals in the

soııthwest of Choco Provincı!. Choeo Gaceta Vcterinarİa. 44: 14-48

(H.ef: Helmintlı. Abst., 1983, .)2,

2:n4).

26. Soulsby, E.ı.L. (1986).

Hplminths, Arthropods and Proto:oa of

Do-mesticated A nimals. Ed. 2. Bai\licre Tindaıı, L.ondon.

27. Taşan, E. (1984).

Elazığ kırsal yöre köpeklerinde helmintlerin yayılışı

ı'e insan sağlığı yönündm önemi. Doğa Bilim Derg., 8: 160-167:

28. Tınar, R., Coşkun, Ş.Z., Doğan, H., Demir, S., Akyol, ç.V. ve Aydın,

L. (1989).

Bursa yöresi köpeklerinde görülen helmint türleri ve

bunla-rın yayılışı. T. ParazitoL. Derg., 13: ll3-120.

29. Torres, P., Ramos, M., Carrasco, L., Neumann, M., Franjola, R.

Navorette, N. et Figueı'oa,

L

(1974).

Protoıoos, 'wlmintas et

artropo-dos parasitos del perro demosıico en lacindad de Valdivia, Chile.

Bol. Chil. Parasit., 29: 18-23.

30. Varma, T.K. and Rao. B.V. (1974).

Cutain epidemiloogical studies

on larval and sırabilar phases of the common dog tapewol'm Taenia hydatigcna. IndianJ. Anim. Seİ., 43: 534--539 (Hef: Hdıninth. Ahst. 1975, 44, 1731).

31. Varma, T.K. and Ahluwallia, S.S. (1984).

Some ııbservations on the

prevalence and t'ariaıions in the morphology and biolog)' of eysticer.

cus tenuicııllis of sheep, goat, pig and buffalo origin. Indian

J .

ADİm.

Şekil

Tablo J. Gevişcııhayvanlarda C. tl'lllıi('ol1is'in yaYJlı~1

Referanslar

Benzer Belgeler

Türk ve Alman milletlerinin Kemalizm ve Nasyonal Sosyalizm ile uyanışları Avrupa’nın güvenliği için de hayati önemdeydi: “Almanya’nın millî varlığı için esas

Mustafa Kemal, Ta’lîm ve Terbiye-i Askeriyye Hakkında Nokta-i Nazarlar, Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayını, Ankara, 2011... Ancak “Ta’lîm

Benimsenen politika, saßlık hizmetlerini devletin asli görevi olarak görmekte ve koruyucu saßlık hizmetlerine öncelik vermektedir.. Bu politika Cumhuriyetin ilanından sonra

Dönemin Bağbakanı ðsmet ðnönü ise 1935 yılı nüfus sayımı sonuçları hakkında Ülkü Dergisine verdißi demecinde, 1927 yılında yapılmığ olan nüfus

Ancak Tevfik Bıyıklıoßlu’na göre, Batı Trakya’yı milli bir dava olarak görenler tarafından kurulmuğ olan Garbi Trakya Müdafaai Hukuk Cemiyeti, TBMM hükümeti nezdinde,

ßlu, “Mustafa Durak, Birinci Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi Erzurum Milletvekili”, Atatürk Üniversitesi Atatürk ðlkeleri ve ðnkılâp Tarihî Enstitüsü

Uluslar arası Atatürk ve Güzel Sanatlar Sempozyumu Bildirileri (26-27 Ekim 2001/Ankara), Yay.haz.: Nail Tan ve Hayrettin İvgin, Cumhuriyet, Kültür ve Tanıtma Vakfı

First record of Myxobolus muelleri (Myxosporea: Myxobolidae) in flathead grey mullet Mugil cephalus (Teleostei, Mugilidae)