• Sonuç bulunamadı

Başlık: Ülkü Mecmuasına göre erken Cumhuriyet Dönemi nüfus politikası (1923–1938)Yazar(lar):ERDAL, İbrahimSayı: 48 Sayfa: 779-791 DOI: 10.1501/Tite_0000000345 Yayın Tarihi: 2011 PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Başlık: Ülkü Mecmuasına göre erken Cumhuriyet Dönemi nüfus politikası (1923–1938)Yazar(lar):ERDAL, İbrahimSayı: 48 Sayfa: 779-791 DOI: 10.1501/Tite_0000000345 Yayın Tarihi: 2011 PDF"

Copied!
12
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ülkü Mecmuasına Göre

Erken Cumhuriyet Dönemi Nüfus Politikası (1923–1938)

Yrd. Doç. Dr. ðbrahim ERDAL

*

Özet

Türkiye Cumhuriyetinin kuruluğ felsefesine uygun olarak iğleyen kurumsal yapıların yanında rejimin ideolojisini yansıtan süreli yayınlar da bulunmaktadır. Bunlardan birisi de Ülkü mecmuasıdır. Bu mecmuanın erken cumhuriyet döneminde devletin ideolojisinin halka yansıtılması ve benimsetilmesinde önemli iğlevi olmuğtur. Dergi aynı zamanda dönemin sorunları üzerine de yazılar yayınlamığtır. Bu makalede rejimin sorunlarından birisi olan nüfus artığı üzerine Ülkü mecmuasında yayınlanmığ olan yazılar derlenerek dönemin nüfus politikasına bakığ incelenmiğtir.

Anahtar Kelimeler: Ülkü mecmuası, Nüfus politikası, Cumhuriyet Dönemi, Doßum Oranı, Rejim

Early Republican Era (1923–1938) Population Policy According to Ülkü Periodical

Abstract

Beside the institutions functioning due to the founding philosophy of the Turkish Republic, there were also periodicals that reflects the ideology of the regime. One of them is the “Ülkü Mecmua”. This periodical has a great importance

* Bozok Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, YOZGAT, (ibrahim.erdal@bozok.edu.tr)

(2)

in the Early Republican Period to reflect the State ðdeology to the public. The periodical at the same time published about the contemporary problems of its time. ðn this article it is discussed one of the important issues of the Regime - the population growth - according to the articles published in Ülkü Periodical and the regime’s approach to the population policy.

Key Words: Ülkü Periodical, Population Policy, Early Republican Era, Birthrate, Regime

Ülkü Mecmuası Hakkında

Ankara Halkevinin yayını olan ve tek parti döneminde Cumhuriyet Halk Partisi’nin prensipleri doßrultusunda yayın yapan Ülkü dergisinde cumhuriyetin resmi ideolojisi ekseninde parti mensupları, devlet memurları ve entelektüeller yazılar yazmığ, dergi halkevlerinin kapatılmasına kadar düzenli olarak yayınlanmığ ve geniğ bir sahaya daßıtılabilmiğtir.1 Bizzat Atatürk’ün Uygurca “ülgü” kelimesinden alarak adını verdißi2 Ülkü dergisi,

1933–1950 yılları arasında üç farklı seride yayın yapmığtır. ðlk seri 1933– 1941 yıllarında 102 aylık sayıdan oluğmuğtur. Bu seride halk saßlıßından nüfus iğlerine, sanattan köycülüße kadar farklı alanlarda yazılar yayınlanmığtır. Fuad Köprülü 43. sayıdan itibaren editörlüßünü yapmığtır. Bu ilk seride Nusret Fuat Köymen, Fevziye Abdullah, Hasan Ali Yücel, Yağar Nabi Nayır ve Pertev Naili Boratav yazılar yayınlamığtır. Derginin ikinci serisinde Ahmet Hamdi Tanpınar, Ahmet Kudsi Tecer, Suat Kemal Yetkin ve Bedri Rahmi Eyüboßlu’nun yazıları yayınlanmığtır.3 Yazarlarının

kalitesi ve rejimin yayını olması gibi etkenlerle dergi ilk yıl 16.000 baskı sayısına ulağmığtır.

Ülkü dergisi kuruluğ ve yayınlanma felsefesini daha ilk sayıda ortaya koymuğ “Ülkü Niçin Çıkıyor” bağlıklı yazısında:

“Ülkü karanlık devirleri arkada bırakarak ğerefli ve aydınlık bir istikbale giden yeni neslin heyecanını beslemek, cemiyetin kanındaki inkılâp unsurlarını ısıtmak(…)Ülkü, bu büyük yola katılanlar arasında kafa birlißi

1

Murat Tazegül Modernleğme Sürecinde Türkiye, Babil Yayınları, ðstanbul, 2005, s.210; Hakkı Uyar, Resmi ðdeoloji ya da Alternatif Resmi ðdeoloji Oluğturmaya Yönelik ðki Dergi: Ülkü ve Kadro Mecmualarının Karğılağtırmalı ðçerik Analizi, Toplum ve Bilim Dergisi, 74/Güz 1997, s.182.

2

Mehmet Ölmez, Ülkü Ve Dil Yazıları, Kebikeç, Yıl:2, Sayı:3, 1996, s.143. 3

Sarper Dost, Fotoßraf ve ðdeoloji: Ülkü Dergisi Örneßi 1941–1950, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayımlanmamığ Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2007, s.80.

(3)

ve gönül birlißi ve hareket birlißi yapmak için (…) Ülkü, milli dile, milli sanatlara ve kültüre hizmet için…Ülkü bütün bu gayelere hizmet yolunda çalığan Halkevlerinin ruhundaki harareti yazı vasıtalarıyla yaymak için çıkıyor.” ifadeleriyle rejimin ve ideolojinin resmi yayın organı oldußunu açıkça belirtmiğtir.4

Yazarların ve yazıların kalitesiyle Ülkü dergisinin dönemin en yaygın dergisi oldußu ve resmi ideolojinin çözüm önerilerinin yayınlandıßı muteber bir dergi oldußu yine derginin “Bir Yağını Bitirirken” bağlıklı makalesinden de anlağılmaktadır. Burada “Ülkü; yeni okuma ößrenenlerin deßil, kültür

iğlerinde halka rehberlik edeceklerin mecmuasıdır. Bu itibarla umumiyetle anlağıldıßı manada halkın okuyacaßı bir mecmua deßildir. Bütün Halkevlerinin, yani Halkevlerinde toplanan halk rehberlerinin mecmuası olmaßı ğiar edinmiğtir.” sözleriyle dergi eßitimli kitleye hitap ederek onlar

üzerinden cumhuriyet ideolojisinin ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin prensiplerinin halka benimsetilmesi planlanmığtır.5

Avrupa ve Türkiye’de Nüfus Meselesine Bakığ

20. yüzyıl Avrupa’sında ulus devlet modeli çerçevesinde homojen bir toplum yaratmak veya oluğturulmuğ bu toplumsal yapıyı saßlıklı bir ğekilde çoßaltabilmek baßlamında bir dizi uygulamalar yapılmığtır. Özellikle Balkan ülkelerinde mübadele ve toprak kanunu gibi resmi yollarla sınırlar içerisinde homojen bir toplum yapısı kurmak en önemli uygulamalardan birisi olmuğtur.6 I. Dünya Savağından sonra da ulus devletlerin bu politikaları

devam ettirdikleri görülmüğtür. Savağ sonrası üreten sınıfın arttırılması ußrağına giren Avrupa’da bu amaçla çeğitli kongreler düzenlenmiğ, Nüfus politikasının nasıl olması ve yürütülmesi gerektißi konusunda fikirler ileri sürülmüğtür. Özellikle ðtalya’da, Mussolini Hükümeti nüfus politikası uygulamalarında her alanda projeler yürütmüğ bu sebeple Avrupa’da Türkiye’yi etkileyen en önemli ülke ðtalya olmuğtur.

Mussolini; ðtalya’da uygulamaya koydußu nüfus politikasını “azami doßum ve asgari ölüm” dengesi üzerine inğa etmiğtir. Bu sebeple Mussolini hükümeti ana çocuk saßlıßına önem vermiğ, göçü önlemek için önlemler almığ, doßum ve evlilißi desteklemiğtir. Mussolini yasal düzenlemelere

4

“Ülkü Niçin Çıkıyor”, Ülkü Mecmuası, 1933, Cilt:1, Sayı:1, s:1–2; Çilem Tercüman, Ülkü Mecmuası, Türkiye Arağtırmaları Literatür Dergisi, Cilt: 4, Sayı: 7, 2006, s. 563.

5

“Bir Yağını Bitirirken”, Ülkü Mecmuası, 1934, Cilt:1, Sayı:12; s.1–2; Firdevs Gümüğoßlu; Ülkü Dergisi ve Kemalist Toplum, Toplumsal Dönüğüm Yayınları, ðstanbul 2005, s.147–158.

6

Bknz. ðbrahim ERDAL, Uluslağma Sürecinde Türkiye ve Yunanistan 1923–1925, IQ Kültür Sanat Yayınevi,ðstanbul, 2006, s.21, 29–30.

(4)

giderek 25–55 yağ arasındaki bekârları vergilendirmiğ ve bu vergi gelirlerini ana çocuk saßlıßı ile ilgili harcamalara aktarmığtır. Ayrıca 7 ve daha fazla çocuk sahibi olan ailelere vergi muafiyeti getirirken memurlardan çocuk sahibi olanlara da aile zammı vermiğtir.7

Cumhuriyetin ilk yıllarında genç devletin nüfus oranını yükseltebilmek amacıyla Avrupa’da uygulanmığ ve uygulanmakta olan politikalar aynen izlenmeye çalığılmığtır. Avrupa’da özellikle ðtalya’da Mussolini Hükümetinin bu amaçla çeğitli tedbirler aldıßı ve yayınlar yaptıßı bu yayınlarında Türkiye’de tercüme edilerek deßerlendirildißi görülmüğtür:8 Aynı dönemde meclis konuğmalarının yanında basın ve bilim adamları da konu hakkında yazılar yazmaya Avrupa’da bu konuda yayınlanmığ olan eserlerin çevirisinin yapılmasına ve çözüm önerilerinin Türkiye’de uygulanmasına çalığılmığtır.9 1932 yılında Fernand Boverat’ın Avrupalı sosyolog ve iktisatçıların nüfus artığı üzerine tartığmalarına yer verdißi “Avrupa Nüfusunun ðstikbali 1931 Roma beynelmilel Nüfus Kongresi Mesaisinden” ve François Marshal’ın yasal düzenlemelerin nüfus artığındaki önemli etkisi üzerinde duran “Kanunların Nüfus ðnkiğafına Tesirleri” adlı eserleri çevrilerek yayınlanmığtır.10 1934 yılında Charles Balas’ın nüfus artığında bir denge kurulması gerektißini savunan “Nüfus iğlerinde Nereye Gidiliyor?” bağlıklı eseri ðstatistik Umum Müdürlüßünce çevrilmiğtir. Bu eserde de yazar, refah seviyesinin yükseklißi doßum oranında düğüğe, hızlı nüfus artığının da sosyal ve ekonomik dengede bozulmaya sebep olacaßına dikkat çekmiğtir.11

Bu çeviri yayınların yanında Türkiye’de de birçok akademisyen nüfusun artırılması hususunda yayın yapmığtır. M. Ğekip Tunç, 1932 yılında yayınladıßı bir makalede Avrupa’daki maddi doyumun nüfus artığının önündeki en önemli engel oldußuna deßinerek Türkiye’de geçim ğartlarının

7

Gaetano Zıngali; Nüfusun Kemiyet ve Keyfiyeti inkiğafı için ðtalya’da Alınan Tedbirler, Çev: Yusuf Adil, Ankara, 1932, s.3-12.

8

Adnan Güriz; Türkiye’de Nüfus Politikası ve Hukuk Düzeni, Türkiye Kalkınma Vakfı Yayını: 2, Ankara, 1975, s.54. Türkiye’de de 1926 yılında memurin kanununda yapılan düzenlemelerle çocuk sahibi olan memurların çocuklarının eßitimleri konusunda devlet desteßi verildißi, çok çocuklu memurlara da çocuk sayısı kadar desteklendißi görülmektedir. a.g.e., s. 141-147.

9

L. Rabinowicz; Nüfus Meselesi, Çev.: Aleaddin Cemil, Ankara, 1930, ðktisat Matbaası, s. 6, 8.

10

Fernand Boverat; Avrupa Nüfusunun ðstikbali, 1931 Roma Beynelmilel Nüfus Kongresi Mesaisinden, Çev: M. Celal, Ankara, 1932. s. 4–6; François Marshall; Kanunların Nüfus ðnkiğafına Tesirleri; 1931 Roma Beynelmilel Nüfus Kongresi Mesaisinden, Çev: M. Celal, Ankara, 1932, s.3.

11

Charles Balas; Nüfus ðğlerinde Nereye Gidiliyor? Çev: Aykut Selim Sabit, ðstanbul, 1934, s.1.

(5)

farklılıßından dolayı bu durumun tam tersinin oldußunu Türk toplum yapısında çok çocuk yapmanın daha tercih edilebilir oldußunu belirtmiğtir.12

ðsmail Hüsrev Tökin de aynı yıl yazdıßı bir makalede Asya’daki nüfus hareketlerini incelemiğ, Türkiye’de nüfus sorununa ve çocuk ölümlerine deßinerek, Türkiye’de teknik ve bilimde yükselerek üretimde artığ saßlanamaması, modern kültürün, yağam tarzının ve teknißin ülkenin en ücra köğelerine nüfuz edememesi durumunda saßlıklı nüfus artığının saßlanamayacaßını savunmuğtur.13.

Ğevket Süreyya Aydemir ise nüfus konusunda ilk defa yayın ve istatistik yayınlayan Himaye-i Etfal Cemiyetinin verdißi bilgilere itiraz etmiğtir. Aydemir, Anadolu’da kadınların doßurganlıßından ğüphe edilmeyeceßini fakat saßlıklı bir nesil yetiğtirmek için anneye saßlık, beslenme gibi temel hizmetlerin saßlanması gerektißini belirterek “Anaya

çocußunu ve çocußa sıhhatini temin etmek iği, dünyanın her yerinde artık bir devlet meselesi olmuğtur. Ananın çocußunun sıhhatini, artık her yerde

devletten beklemesi hakkıdır.” 14 görüğünü savunmuğtur. 1927 nüfus

sayımında ortaya çıkan orandan daha fazlasının Anadolu coßrafyasında yağayabileceßini iddia eden Aydemir, yazısında hükümetin hedefinin çok nüfuslu ileri teknikli, tok, ğen ve kalabalık bir Türk milleti olması gerektißini vurgulamığtır.

Avrupa’da nüfus yoßunlußuna gösterilen önem cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye’de de vurgulanmığtır. Gazi Mustafa Kemal (Atatürk) 1 Mart 1922 tarihinde yaptıßı TBMM’nin üçüncü toplanma yılını açığ konuğmasında; saßlık ve sosyal yardım politikalarına önem verildißini, asıl amacın ölüm oranını azaltmak ve doßum oranını arttırmak oldußu bu sayede saßlıklı ve üretken bir nüfusun oluğturulması oldußunu ifade etmiğtir. Gazi Mustafa Kemal (Atatürk) yine 1 Mart 1923 günü Türkiye Büyük Millet Meclis’inin Dördüncü Toplanma yılını açığ konuğmasında ise nüfus sorunun önemli bir yere sahip oldußuna ve özellikle nüfus sayımı konusunun önemine deßinmiğ, memleketin nüfusun tespiti15 ve çoßaltılması için gerekli

yasal düzenlemelerin kısa sürede hazırlanması gerektißine vurgu yapmığtır.16

12

M. Ğekip Tunç; “Nüfus Sayımı Kalkınma Çaßı”, Nüfus Meselesi ve Nüfus Sayımı Hakkında Fikirler,ðstatistik Umum Müdürlüßü Yayını, Ankara, 1932, s.137-138.

13

ðsmail Hüsrev Tökin; “Asya’da Nüfus Hareketleri”, Kadro Mecmuası, Sayı: 4, Nisan 1932.

14

Ğevket Süreyya Aydemir; “Çok Nüfuslu Anadolu”, Kadro Mecmuası, Sayı: 5, Mayıs 1932.

15

Osmanlı Devleti’nin en son yaptıßı 1914 nüfus sayımına göre toplam nüfus 14.255.913 kiğidir. 1927 yılında yapılan nüfus sayımında ise toplam nüfus 13.648.270 kiğidir. 1927 sayımına göre 20–55 yağ aralıßında her 1000 kadına 824 erkeßin düğmesi yaklağık 13 yıl sonra dahi 1914 nüfusuna ancak yaklağıldıßı ve yağanan süreçteki savağların, salgın

(6)

Atatürk Türkiye Büyük Millet Meclisi ðkinci Dönem Birinci Toplanma yılını açarken 1 Mart 1924 günü yaptıßı konuğmasında; “... Nüfusumuzun

muhafaza ve tezyidi gayesini ehemmiyetle nazarı dikkate vaz ederim. Sıhhati umumiye için esaslı olarak derpiğ edilen tedabir aleddevam ikmal ve tevsi olunmalıdır. Feyyaz ve velut olan Türk Milleti mütemadi ve fenni takayyüdatı sıhhiyeye mazhar olunca Türk vatanını süratle dolduracak ve ğenlendirecek kuvvette oldußuna kimsenin ğüphesi yoktur” sözlerinde yaptıßı

vurgu ile nüfusun artırılması tezinin devlet politikası olarak açıkça benimsendißi anlağılmaktadır. Atatürk’ün aynı yıl Meclisin ikinci toplanma yılı açılığ konuğmasında da salgın hastalıklarla mücadele edilmesini, ölümleri azaltmanın ve nüfusu çoßaltmanın yararlı ve hatta zorunlu bir metodu olarak nitelendirmektedir. Bu konuğma, özellikle sıtmaya karğı savağ açılmasına öncelik tanındıßını ortaya koymuğtur.

1 Kasım 1925 ve 1926 tarihlerinde TBMM açılığ konuğmalarında konuya hassasiyetle deßinen Atatürk halk saßlıßı konusunun sıtma ve salgın hastalıklarla mücadele17 kapsamında saßlıklı, genç ve üretken bir nesil için önemli oldußu vurgusunu yapmığtır. 1 Kasım 1929 günü Meclisin Üçüncü Dönem Üçüncü Toplanma yılı açığ konuğmasında: “Geçen sene memleketin

sıhhati mühim bir arızadan müteessir olmaksızın geçmiğtir. Her nevi sıhhi mücadeleyi, mümkün olan derecede seri ve geniğ bir surette takip etmek bağlıca hedeflerden olmaya layıktır”.18 diyerek 1924–1929 yılları arasında

yapılan bağarılı mücadeleye iğaret etmiğtir. Salgın hastalıklar sonucunda oluğan hasta ve sakat nüfus oranının ise bağarılı bir uygulama sonucunda 1935 yılında yapılan nüfus sayımına göre azalma eßiliminde oldußu görülmüğtür.19

hastalıkların ve göçlerin etkisinin büyüklüßü kolaylıkla anlağılmaktadır. Bknz, 1927 Türkiye Nüfusu, Merkez ðstatistik Müdüriyeti Umumiyesi, Ankara, 1928; Cerm BEHAR, Osmanlı ðmparatorlußu ve Türkiye’nin Nüfusu 1500–1927, ðletiğim Yayınevi, ðstanbul, 1996.

16

Atatürk Söylev ve Demeçleri I, ðstanbul, 1945, s. 217, 277–278. 17

Saßlık Hizmetlerinde 50 Yıl, Saßlık ve Sosyal Yardım Bakanlıßı Yayını, No:422, Ankara, 1973, 1920’li yıllarda Sıtma, Verem, Frengi, Trahoma, Tifo ve Difteri gibi salgın hastalıklar yaygın oldußu çocuklarda görülen ölüm oranlarından anlağılmaktadır. 1933 yılında yayınlanan verilere göre sadece 33 ilde ölüm oranı hızı %20 dir. Aynığekilde cumhuriyetin kuruluğ yıllarında trahoma hastası 3 milyon kiğidir. 1917–1925 yılları arasına ait verilere göre ise Denizli ve Antalya bölgesinde sıtmalı oranı %86, Trakya’da ise %30 civarındadır. Kurtuluğ Savağı’nda da Türk ordusunun %40’ında sıtma tespit edilmiğtir.

18

Atatürk Söylev ve Demeçleri I, s. 316, 321–322, 347. 19

1935 Yerel Nüfus Sayımı, Türkiye Cumhuriyeti Bağbakanlık ðstatistik Genel Direktörlüßü, ðstanbul, 1939. 1935 yılı nüfus sayımına göre toplam nüfus 16.158.018 kiğidir. 0–9 yağ arasındaki çocuklar arasındaki sakatlık oranı %2 olarak verilmiğtir.

(7)

Ülkü Mecmuasında Nüfus Politikası Üzerine Tartığmalar

Ülkü mecmuasında nüfus sorunu ile ilgili yapılan tartığmaların ana konusu; devletin sahip oldußu yüzölçümüne göre az olan nüfusun hangi yollarla çoßaltılacaßı olmuğtur. Tartığmalar iki çözüm önerisi üzerinde yoßunlağmığ bunlardan birincisi yurtdığı göçler dißeri de iç göçler ile köylerin ve köylülerin durumu üzerine odaklanmığtır. Her iki görüğü de savunanlar arasında çok az görüğ farkı bulunmaktadır.

Ülkü mecmuasında nüfus ile ilgili ilk olarak Dr. Zeki Nasır nüfusun çoßalması için gerekli teknik ğartlar üzerine bir dizi yazı yayınlamığtır. “Nüfus ðğinin Tetkiki” bağlıklı yazısında Anadolu’da özellikle sıtma ve frengi ile mücadelenin önemine deßinen Nasır, Anadolu’da bu tür mücadelenin yapıldıßı bölgelerde nüfusun artarak çoßaldıßının gözlemlendißine dikkat çekerek, saßlıksız ailelerden saßlıksız neslin oluğacaßına vurgu yapmığtır.20 “Köylerimizin Saßlık iğleri” bağlıklı yazısında da nüfus artığının en önemli kaynaßı olan köylerde çocuk ölümlerinin azaltılması için çalığmaların yapılması gerektißine, burada yağayan insanların bilgilendirilerek daha saßlıklı bir doßum oranının yakalanabileceßini vurgulayan21 yazar özellikle ailelerin saßlık eßitiminden geçirilmesine önem vermiğtir. Hükümetin çeğitli vilayetlerde “Doßum ve Çocuk Bakım Evleri” ve Ankara’da “Merkez Hıfzısıhha Müessesesi”ni kurması, bu merkez ve evlerin devletin saßlık koruma iğlerini yöneten ve ulusun saßlık standardını yükselten bir merkez olacaßı ifade edilmiğtir.22

Ülkü’de yazanlardan Nusret Kemal nüfus konusuna ideolojik bir yaklağım getirmiğ, 1934 yılında “ðnkılâp ðdeolojisinde Halkçılık” bağlıklı makalesinde halkçılık ilkesini “…bu tabakayı manen ve maddeten

yükselterek ve adetçe arttırarak memlekette tam manasıyla hâkim kılmak...”

ğeklinde açıklayarak genç Cumhuriyette rejimin tamamen oturması için gerekli olan nüfusun artığına deßinmiğtir.23 Nüfus konusunun ideolojik

deßerlendirmeler kapsamına alınmasıyla Fahrettin Kerim (Gökay) da “Milli Nüfus siyasetinde (Eugenique) Meselesinin Mahiyeti” bağlıklı makalesinde:

ruhen ve bedenen zinde, yani keyfiyet itibariyle de yüksek kıymette bir nüfus

20

Zeki Nasır, “Nüfus ðğinin Tetkiki”, Ülkü Mecmuası, Haziran Cilt: I, Sayı 5, Haziran 1933, s. 414 – 416.

21

Zeki Nasır, “Köylerimizin Saßlık ðğleri”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 2, Sayı 7, Aßustos 1933, s. 45.

22

Zeki Nasır, “Saßlıßı Koruma Terbiyesi”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 2, Sayı 9, Birinci Teğrin 1933, s. 297; “Cumhuriyetin Saßlık Bakım ve Yardım iğleri”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 2, Sayı: 9, Birinci Teğrin 1933 s. 253 – 257.

23

Nusret Kemal, “ðnkılâp ðdeolojisinde Halkçılık”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 3, Sayı: 13 Mart 1934, s. 41.

(8)

kesafeti yaratmaya çalığmak inkılâbımızın en sarih umdelerinden birini teğkil eder” sözleriyle milli nüfus politikasının, nüfusu çoßaltarak ölümü

azaltmak ve zinde nüfus yetiğtirmek amacını hedef alan hareket olmasını belirtmiğtir.”24

Cumhurbağkanı Atatürk de 1 Kasım 1934 günü, Türkiye Büyük Millet Meclisinin Dördüncü Dönem Dördüncü Toplanma yılını açarken yaptıßı konuğmada, saßlık çalığmalarının önemine dikkat çektißi gibi, bu alandaki uygulamanın özellikle genç nesillerin saßlıßı yönünden olumlu biçimde geliğtißi fikrini benimsedißini ortaya koymuğtur.25

Dönemin Bağbakanı ðsmet ðnönü ise 1935 yılı nüfus sayımı sonuçları hakkında Ülkü Dergisine verdißi demecinde, 1927 yılında yapılmığ olan nüfus sayımıyla kıyaslayarak, 2.509.748 kiğilik nüfus artığ oranını, ekonomik sıkıntılara raßmen cumhuriyetin nüfus politikasının bir bağarısı olarak kabul etmiğtir.26 1935 ikinci Nüfus Sayımının sonuçları Falih Rıfkı (Atay) tarafından da bağarı olarak kabul edilmiğ, “…Yeni asır teknißi ile

cihazlanmığ Anadolu’da 16 milyonluk kuvvetli ve cesur bir halkın dößüğtürülebileceßi ordular, dığarıdan gelecek her türlü tehlikeyi bir tarafa

atmığ demektir…” sözleriyle Osmanlıdan bu yana göçlere, isyanlara ve

hastalıklara raßmen cumhuriyetin nüfus politikasının hedeflerine geniğ ölçüde ulağtıßını ifade etmiğtir.27

Zeki N. Barker’in 1935 yılında yazdıßı “Yavrularımızın Deßerini Bilelim” bağlıklı yazısında ise çocuklar üzerinde durmuğ, Cumhuriyet döneminde geçen barığ yıllarının nüfusun çoßalmasında etkili oldußunu, cumhuriyetin nüfus politikasını uygulamaya çalığtıßını ancak tam bağarı için ekonomik ğartların geniğlemesinin en önemli ğart oldußunu ifade etmiğtir. Nüfus artığı için uygulanan politikaların önemli oldußunu ancak durumun sadece doßum olmadıßını doßan çocukların yağatılmasının da ayrı bir önem arz ettißini belirtmiğtir.28

Necip Ali Küçüka’nın “Çocuk Düğürme” bağlıklı yazısı da çocuk düğürme konusunda ðslam ve Osmanlı ceza hukuku ile Avrupa kanunlarındaki hukuki düzenlemeleri deßerlendirerek zorunlu olmayan

24

Fahrettin Kerim Gökay, “Milli Nüfus Siyasetinde (Eug6nique) Meselesinin Mahiyeti”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 3, Sayı: 15, Mayıs 1934, s. 206.

25

Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, I, ðstanbul, 1945, s. 363. 26

“Nüfus Sayımı”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 6, Sayı: 23, ðkinci Teğrin 1935, s. 209. 27

Falih Rıfkı Atay; “Nüfus Sayımı”, Ülkü Mecmuası, cilt 6, savı 33, ðkinci Teğrin 1933, s.211.

28

Zeki N. Barker; “Yavrularımızın Deßerini Bilelim”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 5, Sayı: 27, Mayıs 1935, s. 206.

(9)

hallerde çocuk düğürmeyi nüfus politikası açısından bir ihanet olarak algılamığtır.29 ðstatistik Umum Müdürlüßünce 1936 yılında yayınlanan

“Nüfus Meselesi ve Nüfus sayımı Hakkında Fikirler” isimli eser bu konuda yazarların, politikacıların, bilim adamlarının görüğlerini yansıtmaktadır. Sözünü ettißimiz eserde görüğleri yer alan yazarların hemen hemen tamamının nüfusu arttırma olarak belirtilen resmi devlet politikasını benimsedikleri ve destekledikleri anlağılmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin çok nüfusa sahip olmasının ve bunun hızlı bir ğekilde bağarılmasının göç yoluyla olacaßını savunanlar arasında Ğevket Aziz (Kansu) da bulunmaktadır. Kansu “Türk Topraklarının Adamı” bağlıklı yazısında nüfusu artırmak için iç göçlerin teğvik edilmesi gerektißine de iğaret etmiğ, “yağam ğartları daha iyi olan bölgelerimize iç göç yaptırarak buralardaki doßurganlık oranının daha da arttırılabileceßini “ Saßlam

bio-antropolojik metotlarla üreyen nüfus kütlesinin fazlası memleketin nüfusu az mıntıkalarına bir plan içinde daßıtılmalıdır”30 sözleriyle savunmuğtur.

Göç yoluyla çözüm konusunda Kansu ile aynı fikirde olan Yağar Nabi, bu göçün içerden deßil dığarıdan olmasına vurgu yapmığtır. Yağar Nabi (Nayır)’ın “Nüfus Meselesi Karğısında Türkiye” bağlıklı yazısında toplumun eßitiminin saßlıkta ilerlemek ve ölüm oranlarının azaltılmasından daha önemli oldußunu çünkü ölüm oranını düğüren ilerlemiğ ülkelerde doßum oranında azalma oldußuna iğaret etmiğtir. Yazar yazısında toplumun eßitilmesinin yanında Bulgaristan, Romanya ve Yugoslavya’da bulunan Türklerin Anadolu’ya iskânlarıyla da nüfusun daha saßlıklı ve hızla arttırılabileceßi ifade edilmiğtir. Nayır makalesinde, “Balkanlardan

memleketimize bir buçuk milyona yakın vatandağ getirmek mümkündür. Bu insanlar hele süratle çoßalan bir ırka mensup olunca, nüfusa ihtiyacı olan bir memleket için büyük bir nimettir” 31 sözleriyle bu politikanın ancak milli bir politika ile oluğabileceßini içerde uygulanan politika ile yılda yirmi bin kiği kazanmaktansa kötü ğartlarda yağamakta olan vatandağların göçüyle daha hızlı artığın saßlanacaßını savunmuğtur.

29

Necib Ali Küçüka; “Çocuk Düğürme”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 7, Savı: 37, Mart 1936, s. 23 – 26.

30

Ğevket Aziz Kansu; “Türk Topraklarının Adamı”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 4, Sayı: 24, Birinci Teğrin 1934, s. 81.

31

Yağar Nabi Nayır; “Nüfus Meselesi Karğısında Türkiye”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 14, Sayı: 79, Eylül 1939, s. 33-36.

(10)

Sonuç

Döneminin ideolojik bakığ açısını açıkça ortaya koymuğ olan Ülkü Mecmuasındaki nüfus tartığmalarına genel olarak baktıßımızda iki ana hususta tartığmaların yoßunlağtıßı anlağılmaktadır. Bunlardan birincisi, nüfusun hızla artığını saßlayabilmek amacıyla Türkiye sınırları dığında yağamakta olan Türklerin Anadolu’ya getirilerek iskânlarının yapılması ve Türkiye içindeki bölgelerden dißer yerlere doßru nüfus yoßunlußunun dengelenmesi fikri olmuğtur. Ancak bu fikrin etrafında toplanan yazılarda da yurtdığından getirilecek olan bu Türk nüfusun nereye yerleğtirileceßi ve bu nüfusun uyumlarının saßlanarak nasıl hızla üretici hale getirilebilecekleri konusunda görüğ ayrılıkları yağanmığtır. Bu konuda Atatürk TBMM’nin dönem açılığ konuğmalarında da açıklamalarda bulunmuğ, göçmenlerin bir an önce üretici hale getirilmesinin önemine vurgu yapmığtır.

Ülkü mecmuasında nüfus ile ilgili ikinci tartığılan husus ise refah seviyesinin arttırılmasının nüfus artığına olan etkisi üzerine olmuğtur. Burada da Avrupa’yı örnek veren yazarlardan bazıları refah ve eßitim seviyesinin artığının ailelerin çocuk yapma isteklerini azalttıßı bu durumunda nüfus artığ hızına ters etki yapacaßı görüğünü dile getirmiğlerdir. Bu görüğe karğı gelenler ise eßitilmiğ bir toplumun özellikle saßlık yönünden sorunu olmayan bir toplumun doßurganlıßının azalmayacaßı aksine ölüm oranlarının azalmasıyla nüfus artığında bir ivme kazanılabileceßi iddia edilmiğtir. Bu konuda Anadolu kadınının savağ ğartlarında dahi doßurganlıßını kaybetmedißini savunanlar saßlık ğartlarının iyileğtirilmesi durumunda nüfus artığında azalma görülmeyeceßini savunmuğlardır. Dönemin kayıtlarını inceledißimizde bir bütün olarak salgın hastalıkla mücadele için yapılan uygulamalar ve sonuçları ile ilgili kayıtların ilden ile deßiğtißini birçok ilden bilgi akığının olmadıßı görülmüğtür. Ancak milli mücadele döneminin ğartlarının belirginlißi 1927 nüfus sayımında çıkan sonuç salgın hastalıkların ne derece etkili oldußunu açıkça göstermiğtir.

Bu sebeple Ülkü mecmuasında yağanan bu tartığmalara bakıldıßında 1930’lu yıllarda özellikle 1927 nüfus sayımından sonra cumhuriyet hükümetlerinin ve resmi ideolojinin Anadolu’da verimli, saßlıklı ve üreten bir nüfus yaratmayı ilke edindißi bu amaçla bürokrasinin kurum ve kuruluğlarını harekete geçirdißi görülmektedir. Entelektüellerin ise özellikle Avrupa’da bu konuda yayınlanmığ olan makale ve kitapları tercüme ederek konuyu tartığtıkları uygulanmak üzere hükümetlere çözüm önerileri sundußunu anlağılmaktadır. Konuya verilen önem dönemin bağbakanı olan ðsmet ðnönü’nün 1935 nüfus sayımında yaklağık 2.509.748 kiğilik nüfus artığını bir bağarı olarak ifade etmiğ olmasından anlağılmaktadır.

(11)

KAYNAKÇA Resmi Yayınlar

1927 Türkiye Nüfusu, Merkez ðstatistik Müdüriyeti Umumiyesi, Ankara, 1928. 1935 Genel Nüfus Sayımı, Türkiye Cumhuriyeti Bağbakanlık ðstatistik Genel

Direktörlüßü, ðstanbul, 1939.

Saßlık Hizmetlerinde 50 Yıl, Saßlık ve Sosyal Yardım Bakanlıßı Yayını No:422, Ankara, 1973.

Kitaplar ve Makaleler

Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, I, ðstanbul, 1945.

Aydemir, Ğevket Süreyya; “Çok Nüfuslu Anadolu”, Kadro Mecmuası, Sayı: 5, 1932.

Balas, Charles, Nüfus iğlerinde Nereye Gidiliyor? Çev: AYKUT Selim Sabit, ðstanbul, 1934.

BEHAR, Cerm, Osmanlıðmparatorlußu ve Türkiye’nin Nüfusu 1500–1927, ðletiğim Yayınevi ðstanbul, 1996.

Boverat, Fernand; Avrupa Nüfusunun istikbali, 1931 Roma Beynelmilel Nüfus Kongresi Mesaisinden, Çev: M. Celal, Ankara, 1932.

Dost, Sarper; Fotoßraf ve ðdeoloji: Ülkü Dergisi Örneßi 1941–1950, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü yayımlanmamığ Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2007.

ERDAL, ðbrahim, Uluslağma Sürecinde Türkiye ve Yunanistan 1923–1925, IQ Kültür Sanat Yayınevi, ðstanbul, 2006.

Gümüğoßlu, Firdevs; Ülkü Dergisi ve Kemalist Toplum, Toplumsal Dönüğüm Yayınları,ðstanbul, 2005.

Güriz, Adnan; Türkiye’de Nüfus Politikası ve Hukuk Düzeni, Türkiye Kalkınma Vakfı Yayını: 2, Ankara, 1975.

Marshall, François; Kanunların Nüfus ðnkiğafına Tesirleri; 1931 Roma Beynelmilel Nüfus Kongresi Mesaisinden, Çev: M. Celal, Ankara, 1932.

Ölmez, Mehmet; Ülkü Ve Dil Yazıları, Kebikeç, Yıl:2 Sayı:3, 1996.

Rabinowicz, L.; Nüfus Meselesi, Çev.: Aleaddin Cemil, ðktisat Matbaası, Ankara, 1930.

Tazegül, Murat; Modernleğme Sürecinde Türkiye, Babil Yayınları, ðstanbul, 2005. Tercüman, Çilem; Ülkü Mecmuası, Türkiye Arağtırmaları Literatür Dergisi, Cilt:4,

(12)

Tökin, ðsmail Hüsrev; “Asya’da Nüfus Hareketleri”, Kadro Mecmuası, Sayı: 4, Nisan, 1932.

Tunç, M. Ğekip; “Nüfus Sayımı Kalkınma Çaßıdır”, Nüfus Meselesi ve Nüfus Sayımı Hakkında Fikirler,ðstatistik Umum Müdürlüßü Yayını, Ankara, 1932.

Uyar, Hakkı; Resmi ðdeoloji ya da Alternatif resmi ideoloji oluğturmaya Yönelik ðki Dergi: Ülkü ve Kadro Mecmualarının Karğılağtırmalı ðçerik Analizi, Toplum ve Bilim Dergisi, 74/Güz 1997.

Zıngali, Gaetano; Nüfusun Kemiyet ve Keyfiyeti inkiğafı için ðtalya’da Alınan Tedbirler, Çev: Yusuf Adil, Ankara, 1932.

Ülkü Mecmuasından Makaleler

--- “Ülkü Niçin Çıkıyor”, Ülkü Mecmuası, Cilt:1, Sayı:1, Ankara, 1933. --- “Bir Yağını Bitirirken”, Ülkü Mecmuası, Cilt:1, Sayı:12; Ankara, 1934. --- “Nüfus Sayımı”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 6, Sayı: 23, Ankara, 1935.

Atay, Falih Rıfkı; “Nüfus Sayımı”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 6, Savı: 33, Ankara, 1933. Barker, Zeki N; “Yavrularımızın Deßerini Bilelim”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 5, Sayı:

27, Mayıs, Ankara, 1935.

Gökay, Fahrettin Kerim; “Milli Nüfus Siyasetinde (Eug6nique) Meselesinin Mahiyeti”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 3, Sayı: 15, Mayıs, Ankara, 1934.

Kansu, Ğevket Aziz; “Türk Topraklarının Adamı”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 4, Sayı: 24, Birinci Teğrin, Ankara, 1934.

Kemal, Nusret; “ðnkılâp ðdeolojisinde Halkçılık”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 3, Sayı: 13, Mart, Ankara 1934.

Küçüka, Necib Ali; “Çocuk Düğürme”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 7, Savı: 37, Mart, Ankara 1936.

Nasır, Zeki; “Cumhuriyetin Saßlık Bakım ve Yardım iğleri”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 2, Sayı: 9, Birinci Teğrin, Ankara 1933.

Nasır, Zeki; “Köylerimizin Saßlık ðğleri”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 2, Sayı: 7, Aßustos, Ankara 1933.

Nasır, Zeki; “Saßlıßı Koruma Terbiyesi”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 2 Sayı: 9, Birinci Teğrin, Ankara 1933.

Nasır, Zeki; “Nüfus ðğinin Tetkiki”, Ülkü Mecmuası, Haziran Cilt: I, Sayı: 5. Haziran, Ankara 1933.

Nayır, Yağar Nabi; “Nüfus Meselesi Karğısında Türkiye”, Ülkü Mecmuası, Cilt: 14, Sayı: 79, Eylül, Ankara 1939.

Referanslar

Benzer Belgeler

Terminal dönem kanser hastasına bakım veren eşlerin depresif duygulanım ve sosyal etkileşimde daha fazla değişim yaşamaları nedeni ile, hemşirelerin bu sorun alanlarına

İç göç: Ülke sınırları içindeki belirli alanlar (il, bölge v.b.) arasındaki nüfus hareketliliği iç göç olarak tanımlanmaktadır.. Mevsimlik Göç: Kırsal

Kaya; Ağrı ilinde kentleşme oranının Türkiye ortalamalarının çok altında olduğunu ve kırsal nüfus oranının da Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunu ifade

Yeni bir araştırmada ebeveynlerin erken doğan bebeklerinin yoğun bakım ünitelerindeki.. bakım süreçlerinde görev almasının olumlu sonuçları

Bu çalışmanın amacı, kronik gürültüye maruz bırakılan yumurtacı bıldırcınlarda temel karma yeme, iki farklı metot ile stabilize hale getirilerek ilave edilen

However, these systems of power are specific ones through which the individual makes operations on his own body, soul, behaviors and thoughts in order to

c) sunulan makalenin ttim yazarlarından makaleyle ilgili tüm ınali hakları Mersin üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü e-Dergisi'ne devretme ve formda yer alan

25 Siyaset, Ekonomi ve Yönetim Araştırmaları Dergisi, 2013, Yıl:1, Cilt:1, Sayı:3 AB Üyeliği Eski Doğu Blok’u Ülkelerinin Dış Ticaret Yapılarını