• Sonuç bulunamadı

YeniĢehirli Abdullah Efendi‟nin KızılbaĢlar Hakkındaki Risalesi

4. Risalelerde KızılbaĢlık Meselesinin Ele AlınıĢı ve Değerlendirilmesi

4.2. YeniĢehirli Abdullah Efendi‟nin KızılbaĢlar Hakkındaki Risalesi

üzere Ehl-i Sünnet ile KızılbaĢlığın nasıl bir farklılık taĢıdığına dair sorulan bir soruya verilen fetva niteliğindeki bir cevabın ürünüdür. Ehl-i Sünnet ile KızılbaĢ fark etmek beyanı risale verilen fetva-yı Ģerif suretidir.

97

Bkz. Ġbn-i Kemal, Risale fi Beyani Fıraki‟d-dalle, Süleymaniye Kütüphanesi, Kılıç Ali PaĢa Bölümü, nr. 1028, vr. 297a-298b.

157

Soru: Hala Revafiz-i Acem diyarları üzerine Ehl-i İslam‟dan hücum eden

kimesnelerin hala ayn-ı mezburenin nisâlarından sebb-i ve istirkak ettikleri cariyeleri mürted hükmünde olmalarıyla İslama gelmedikçe vat-ı ları helal olur mu?

Cevap: Allahü âlem olmaz Ketebe el fakir Abdullah afa anhu olan Revafiz-i

Acem diyarlarından gelen, cariyelerin bey-i ve şirası caizdir. Onları lemis (dokunmak) ve takbil (öpmek) ve vat‟ı (cima) eylemek caiz değildir. Mürted oldukları ecilden imana geldiklerinde an-ı batıla itikadden rucü-i idüp din-i İslama girip ve akaid Ehl-i Sünneti kabul ederlerse milk-i yemin (Sağ elin malik olduğu), nikâhsız vat-ı (cima) eylemek helaldir ve caizdir her birisi imana geldikde mezhep-i Rafvat-ızîlikten ve girifdar zallelerin kötü itikadlerinden döndüm rucü-itdim ve dini İslama girib akaid Ehl-i sünnete kabul ettim. Allahü azimüşşan birdir ve resulü Muhammed Mustafa Aleyhisselavat vesselam, haktır ve getürüp haber verdiği, gerçektir. Leileheillallah Muhammedürrasulüllah diyeler, mezkûr evvela mü‟min bi müteallık mesaileri talim ettiler. Zeyd Ebu mesailin her biri fark-ı zallenin su-i itikatlarını beyan eder. İman, icmal öğrendikten sonra iman-ı tâfsil dahi talim ettiler. Evvela ki, Rabbülalemin bu cariyelerin her birine tevfiken refik eyleye, Ementübillah Ben Allah Teâlâ‟ya inandım. Zat-ı zanlara benzemez, zatında sekiz seft vardır. Sekiz yed kadimden bu seftler zatının ne aynıdır ne gayrıdır. Nikâh-ı mut‟a mezahib-i erbaada haramdır. İmam Malik rahmetallah mezhebinde, caizdir hatta der Acem şahı dedikleri, Allah Teâlâ Hazretlerinin bir yüzü kara kuludur. Allah Teâlâ şarap içmek, livata etmek, na-hak yere (haksız yere) müslim katl etmek haram eyledi her şeyin hüsn-i ve kubhı şeraiddir akl değildir. Vemeleiketihi melekler nurdan halk olunmuştur. Hak Tealinin, kullarıdır. İçlerinde mükerrebler ve peygamberler vardır. Peygamberlerden biri Hazret-i Cebraildir. Habib-i Ekreme vahiy getirmede emindir. Sağımızda ve solumuzda hıfza melekleri vardır ve kabrin içinde münker ve nekir adlı iki melek suali haktır ve kitab-ı kur‟an hak tealanın kelamıdır. Hadis ve mahlûk değildir. Sure-i Nur‟da Hazret-i Aişe Radiallahu Teâlâ anhanın, beratı hakkında nazil olan ayetlere inandım ve iman getürdüm. Kur‟anın zahiri üzerine haml etmek mümkün iken zahiri üzerine haml etmek, eğer mümkün değil ise tevil-i sahih ile te‟vil eylemek haktır ve resulü Muhammed‟den El Mustafa Sallallahualeyhi vessellem hazretleri ahir zaman peygamberidir. Hatemül Enbiyadır. Hazret-i Ali Radiyellahu teala anhe Peygamber değildir. Hak Tealinin bir veli kuludur. Peygamberlerden sonra Efdal-i nas Ebu Bekir‟in es sıddıktır.

158

Radiyellahu Teâlâ anhe Ba‟de Ömer el Faruk‟tur. Radiyellahü anhe ba‟de Osman Zinnurin‟dir. Radiyallahü Teâlâ anhe ba‟de Ali El Murtezi, radiyellahü anhadır ve hilafetleri dahi bu tertip üzerine olduğuna inandım, iman getirdim. Yüz on dört bin ashabın cümlesi,… tabi‟nin cümlesinden efdaldir ve tabiin rahimellahe Tebe-i tabTebe-iTebe-inden ve Tebe-Tebe-i tabTebe-iTebe-in rahTebe-imellahe kıyamete değTebe-in gelecek adamların cümlesinden efdaldir ve ümmetin salhası Meleklerin Peygamber olmayanlarından efdaldir. Cümle insanın, Peygamberlerin, Meleklerin Peygamberlerinden efdaldir. Veli‟nin mertebesi Peygamberin mertebesine varmaz. Veliler bir mertebe ve on mizke emr ve nehyi kendinden sakıt ola ve vilayeti sahih olduktan sonra zuhureden keramet haktır ve el yevm, el ahir azab-ı kabir haktır sevab-ı kabir haktır ve kabrin sıkması haktır. Herkesin defteri sağından vesolundan ve arkası ve ardından verilmesi haktır. Hak Tealinin cümle kullarına vasıtasız sual eylemesi haktır. Büyük günah edup tövbesiz olan mü‟minler hak Teali‟nin meşyetindedir. Dilerse afv eylemek haktır ve dilerse adl edip azab etmesi haktır ve küçük günah için dilerse azab etmek haktır ve şirki yarlığaması haktır ve iyilerin kötüler için şeaat eylemesi haktır. Peygamberimizin mahşer yerinde havzı haktır ve sırat ve mizan haktır. Cennet ve Cehennem alan mevcudlardır. Ehl-i cennet cennette ve ehl-i cehennem cehennmede idi kalmaları haktır. Mü‟minler cennette Allah Teâlâmekândan münezzeh iki ru‟yete cemal hakdır bilkaderi hayrihi ve şerre men Allah Teâlâ her bir kula hak sübhanehu ve teali ihtiyar-ı cüz‟iyye vermiştir. Hayır, veşer işlemekte kabliyyet vermiştir. Eğer hayır ve şer işleyen kendüleridir işledilen Hal Teali‟dir mesala Namaz kılan kendileridir kıldıran Allah Tealadır. Yalan söyleyen kendilerdirsöyleten Allah Teala dır. Kul failinin halki değildir. Failinde mecbur değildir her bir şey ki insan sadır oldukça iki kudretin tehtindede kudret Allah‟a kul mahlûk ve kudret abde kul meksubdur ve beş vakit namaz farzdır ve cemaatle kılmak sünnettir. İmam olan kimse Salih olmak şart değildir. Fasık‟ın imamet-i caizdir. Fasık olan imandan çıkmaz ve kâfire girmez abdest aldıkda ayak yumak farzdır. Çıplak ayağa mesh etmek batıldır şartıyla giyilen mestin üzerine mesh etmek caizdir. Teravih namazı kılmak sünnettir ve cemaatle kılınmak dahi sünnettir. İman İslam şey-i vahittir ikisi Habib‟i Ekremin Hak Teâlâ tarafından götürüp haber verdiği şeylerdir. Onları dil ile ikrar ve kalp ile inanmaktır. Din ve millet ikisi dahi birdir. Peygamberimizin getirdiği şeylerdir. Ehl-i sünnet mezhebi haktır. Yetmiş iki fırka zalle-i batıldır. İtikadı kâfire irad ise Nasara ve Yahudi‟den eşittir zira mürteddir zebihaları yenmez ve kızları nikâh ile alınmaz eğer itikadı küfre ermediyse Ehl-i kebair gibidir. Teb‟di olunur. Tekfir olunmazın bu itikad

159

üzere vefat ederse, meşiyyetullah da takıyye etmek batıldır. Takıyye dedikleri başının selameti için kimi görürse sende nam dimektir. Eğer Yahudi ve eğer Nasara dahi olursa da ehl-i kabul tekfir olunmaz. Eğer Resulü Ekremin getirdiği şeriatı itiraf edip haber verdiğini tasdik edip usulü dinin zuhuru olan mesailine ittifak ederse mesala âlemin hadusu gibi külliyat, cüziyyat malum huda olması ve haşr-ı cismani hak olması gibi ve eğer ittifak olmazlarsa, ehl-i kıble değildir. Harb-i kâfire mülhak olup kendileri katl olunup malları ahz olunup evlatları ve ayalleri esir olunup nakd-ı tul-i ömürlerin taadde, ibadette geçirirler ise de Rabbena le tuziğ kulübena ba‟de iz hedeytena min ledümke rahmeh inneke entel vehhab ve hablene temmet ayetleriyle risalesini bitirir98.

5. ArĢiv Belgelerinde KızılbaĢlarla Ġlgili Ceza Hükümleri ve Bu Cezaların