• Sonuç bulunamadı

1.1.3. Söz Varlığındaki Farklılıklar

1.1.3.4. Yalancı Eş Değer Kelimeler

Yalancı eş değerlilik, ortak söz varlığı ve yapı ortaklıkları bulunan lehçelerde yalnızca kelimelerde değil; eklerde, seslerde ve kelime gruplarında da görülür. Kelime düzeyinde yalancı eş değerlilik; tam yalancı eş değerlilik, kaynak lehçe ve hedef lehçe arası düzenli ses denklikleriyle aynı kaynaktan geldikleri bilinen; fakat kullanım alanı veya görevi bakımından hiç örtüşmeyen yapılardır.53

Yalancı eş değer; aynı dilin iki lehçesi arasında anlam kaymasına uğramış, ortak yapıdaş kelimeler demektir. Bu terim yerine sahte karşılıklar, sözde denkteşler gibi terimler de kullanılabilmektedir.54

1.1.3.4.1. Tam Yalancı Eş Değer Kelimeler

Tam yalancı eş değer kelimeler, aynı kaynaktan gelen veya aynı kaynaktan geldikleri düşünülen ve anlam alanları hiç örtüşmeyen kelimelerdir55. Kısmi yalancı eş değer kelimelerde olduğu gibi anlam alanlarına bakılır. Her iki lehçede farklı anlamlara gelen kelimelerin aktarımı bazı zamanlarda çok güç olabilir.

AT’de Dayanmaq fiilinin anlamlarına bakıldığında; “1. Destek olmak, yaslanmak. Çok yaklaşmak. 2. Rastlamak, karşı karşıya gelmek. 3. Hareketsiz hâle gelmek; hareketini, işini durdurmak. Faaliyetini durdurmak, artık faaliyet göstermemek. Kesilmek, bitmek, ara vermek. 4. Bir yerde karar kılmak, gelip bir yerde durmak, artık ileri doğru hareket etmemek. 5. Ayakta durmak. Durmak (kuyrukta), nöbet tutmak. 6. Tahammül etmek, katlanmak. 7. Sebat göstermek, ısrar etmek, üzerinde durmak. 8. Bir şey hakkında etraflıca konuşmak. 9. Sabretmek, beklemek.” TT’deki anlamı ise “1. Bir yere yaslanmak, kendini dayamak. 2. Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak. 3. Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar görmemek. 4. Varmak, ulaşmak. 5. Bütün gücünü kullanarak bir işi yapmak. 6. Bir iş sonunda birinin veya bir şeyin üzerinde kalmak. 7. Birinden, bir şeyden güç almak, güvenmek, istinat etmek. 8. Uzun süre kullanılmaya

53 Ahmet Karadoğan, Türk Lehçeleri Arasında Aktarma Sorunları (Türkmen Türkçesi-Türkiye

Türkçesi Üzerine Bir İnceleme), Doktora Tezi, Kırıkkale Üniversitesi, 2004.

54Asker Resulov, Akraba Diller ve ‘Yalancı Eş Değer’ Sorunu, Türk Dili, 1995, S. 524, 916-924. 55 Mustafa Uğurlu, Türk Lehçeleri Arasında Kelime Eş Değerliği, Bilig, 29, Bahar, s. 29-40, 2004.

32 uygun olmak. 9. Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek. 10. Yetişmek, yeter olmak. 11. Güç bir duruma katlanmak, sabretmek, tahammül etmek.” tir. AT masallarından alınan aşağıdaki örnekte “dayanmaq” fiilinin TT’deki anlam alanıyla örtüşmediğini tespit edilmiştir.

İlan qabaqda, çoban dalda getdilər, az gedib, çox dayandılar, çox gedib, az

dayandılar, gəlib çıxdılar, bir mağaraya. (Əhməd)

“Yılan önde, çoban arkada gitmişler. Az gidip çok durmuşlar, çok gidip az durmuşlar ve bir mağaraya gelmişler.”

AT’de Danışmaq fiili “f. “1. Konuşmak, söylemek, anlatmak, nakletmek, bildirmek, sözle ifade etmek. Konuşmak. 2. Bir dilde düşüncesini güzel bir şekilde ifade edebilmek. 3. Sohbet etmek. 4. Düşüncesini söylemek, fikir yürütmek, müzakere etmek. 5. Nutuk söylemek, konuşma yapmak. 6. Bir şeyin değeri hakkında bir karara varmak, anlaşmaya varmak. 7. Bahsetmek, haber vermek, yazmak.” anlamlarındayken TT’de “birinin görüşünü almak, istişare etmek, müracaat etmek, meşveret etmek” anlamındadır. Her iki lehçede de farklı anlamlara geldiği için tam yalancı eş değer bir kelimedir.

Nökərlər çoban oğlu Əhməd haqqında nə ki varıdı, danışdılar. (Əhməd) “Hizmetçiler çoban oğlu Ahmed hakkında ne varsa söylemişler.”

AT’de Külǝk kelimesi “1. Rüzgâr, havanın yer değiştirmesi neticesi meydana gelen esinti. 2. mec. Benzetmelerde çabukluk, kesinlik.” anlamında kullanılırken TT’de “bal, yağ vs. koymak için kullanılan kova”dır. İki lehçede de anlam olarak farklı olduğu için tam yalancı eş değer kelimedir.

Elə bunu demişdi ki, göy guruldadı, hava qarışdı, külək əsdi, yer titrəməyə başladı. (Cəlayi-vətən)

“Bunları söylemiş ve gök gürlemiş, hava kararmış, rüzgâr esmiş yer titremeye başlamış.”

AT’de Bayır sözcüğünün anlamı “1. Binanın vs’ nin dışı, dışarı, açıklık yer. 2. kon. Dış görünüş, yüzey. 3. “sayır-bayır” şeklinde kullanılır: kon. Boş, manasız, dereden

33 tepeden (konuşma).” iken TT’de “küçük yokuş, belen” dir. Dolayısıyla iki lehçede anlamlar farklıdır.

Oğlan bayıra çıxıb bir yerdə gizləndi. (Cəlayi-Vətən) “Oğlan dışarı çıkıp bir yere gizlenmiş.”

Tay kelimesi AT’de “Tay1: s. far. Denk, eş, eşit, münasip. Tay2: is. 1. Tek, bir. 2.

Genellikle çift olan şeylerin her biri. Aynı anlamda ayakkabı, çorap, eldiven vs’nin teki. Tay3: is. 1. Bir keseye, çuvala yerleştirilen hayvan yükü. 2. Dolu çuval. Tay4: is.

Bir yeri iki parçaya bölen şeyin iki tarafında kalan bölümlerden her biri. Tay5: “Ta” (4.

anlamda) sözünün konuşma dilinde kullanılan şekli.” anlamlarındayken TT’de “üç yaşına kadar olan at yavrusu” dur. Her iki lehçede de anlam olarak ortak bir kelime olmadığı için tam yalancı eş değer bir kelimedir.

Ay bala, mənim nə vaxtımdı, mən tay qocalmışam, uşaq saxlamağı nə bacarıram, apar qoy yerinə bəlkə yoldan keçən götürə. (Cəlayi-Vətən)

“Yavrucuğum, benim vaktim değildir, ben tek (yalnız) yaşlandım, bebek bakmayı nasıl beceririm, götür bırak yerine belki yoldan geçen biri götürür.”

1.1.3.4.2. Yarım (Kısmȋ) Yalancı Eş değer Kelimeler

Tam yalancı eş değer kelime çiftlerinde ilk anlamdan itibaren bir uyuşmazlık söz konusudur. Kısmi yalancı eş değerli kelimelerde ise temel anlam yanında yan anlamların da incelenmesi gerekmektedir. Yalancı eş değerli kelimeler akraba diller ve aynı dilin lehçeleri arasında eş seslilik, çok anlamlılık, anlam değişmeleri gibi dilbilimsel etkilerle ve alıntı kelimelerle ortaya çıkmaktadır. Yeni anlamlar, aynı kelimenin anlamlarının zaman içinde asıl anlamlarından ayrılmalarıyla oluşmuştur. Bu farklı anlamlar, bir kelimenin bir süre başka nesnelerle kurduğu benzer ve yakın ilişkiler neticesinde şekillenebilir. Her dilde birçok sözcük tek bir görev üstlenmemekte, çok anlamlı olup birden fazla anlamı yansıtmaktadır.56

34 AT.de dal kelimesinin her iki lehçede de ortak olarak kullanılan iki anlamı vardır. Diğer

anlamları ise farklılık gösterir. Bu durumda dal kelimesi yarım yalancı eş değer kelimedir.

Ay bala, dağın dalındadı. (Cəlayi-vətən) “Çocuğum, dağın arkasındadır.”

AT’de mehtǝr kelimesi “Ata hizmet eden kimse, at hizmetçisi.” anlamındadır. TT’de ise “1. Mehter takımında görevli kimse. 2. Mehter takımı. 3. Çadırlara bakan uşak, hizmetçi.” dir. AT ile TT arasındaki ortak anlam olarak “hizmetçi, uşak” kullanılmaktadır. Bu yüzden bu kelime yarım yalancı eş değer olarak kabul edilmiştir.

Xanın vəziri həmin gün Qəhrəmanın mehtərlər arasında olmadığını görüb, çox şübhələndi. (Qəhrəman)

“Hükümdarın veziri aynı gün Kahraman’ın hizmetçiler arasında olmadığını görünce çok şüphelenmiş”.

AT’de Çörǝk kelimesi “1. Ekmek. 2. mec. Genelde yemek. 3. mec. kon. Ekmek parası, kazanç, kazanılan para.” TT’de “Az yağlı, bazen şekerli ve yumurtalı, gevrekçe bir hamur işi. 2. Kurs (gök bilimi).” Bu kelime AT’de daha çok “yemek” anlamında kullanılırken TT’de “bir hamur işi” olarak geçer. Her iki lehçede karşılaştırıldığında ortak anlam olarak “yemek ve yiyecek çeşidi” olmasından ve diğer anlamları da ortak olmadığı için yarım yalancı eş değer kelimedir.

Məhəmməd şamı yandırdı, oturdular söhbət elədilər, çörək yeyib yatdılar. (Şırvan Qazısı)

“Muhammed mumu yakmış, oturup sohbet etmişler ve yemek yiyip yatmışlar.”

AT’de Pis kelimesinin anlamı “Kötü durum ve özelliklere malik olan, verilen görevleri yerine getirmeyen, arzulanan şekilde hareket etmeyen, kötü şeyler yapan; fena. Kendi vazifesini iyi bilmeyen, tecrübesiz. Etrafındakilere karşı kötü hareket eden, kaba. TT’de ise “1. Leke, toz veya kirle kaplı olan, kirli, iğrendirici, murdar, mülevves. 2. Kendinde pislik olan veya pislenmiş olan. 3. Beğenilmeyecek durumda olan, kötü, zararlı. Bu

35 kelime AT’de daha çok kötü durumlar için kullanılırken TT’de ise kirli, pis, temiz olmayan durumlar için kullanılır. Her iki lehçede ortak anlam olarak “kötü” anlamını taşıdığı için ve diğer anlamları ortak olmadığı için yarım yalancı eş değer bir kelimedir.

Xan sağ olsun, bu gecə pis yuxu görmüşəm. (Qəhrəman) “Hükümdarım sağ olsun, bu gece kötü bir uyku gördüm.”

AT’de Elçi kelimesi AT masallarında “1. Bir kızı istemek için oraya yollanan şahıs 2. Bir memleket veya devlet tarafından diğerine gönderilen ve orada kendi devletini temsil eden kimse, sefir.” anlamlarında kullanılır. TT’de ise daha çok “1. Bir devleti başka bir devlet katında temsil eden kimse, sefir.” olarak kullanılır. AT’de kullanılan elçi kelimesi aşağıda verilen örnekte “görücü, kız istemek için gönderilen şahıs” olarak kullanılmıştır. Bu örnekte her iki lehçede “sefir” anlamıyla ortak olduğu için yarım yalancı eş değer kelime olarak alınmıştır.

Qızım, padşah sənə elçi göndərib, nə deyirsən? (Baftaçı Şah Abbas) “Kızım, padişah sana görücü göndermiş, ne dersin?”