• Sonuç bulunamadı

Vergi Denetim Kurulu’nun Görevleri ve İdari Yapısı

BÖLÜM 2: TÜRKİYE’DE VERGİ DENETİMİ

2.3. Türkiye’de Vergi Denetim Birimleri

2.3.2. Vergi Denetim Kurulu’nun Görevleri ve İdari Yapısı

Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın (VDK) kurulması 06.04.2011 tarihli ve 6223 sayılı Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak, Bakanlar Kurulu’nca 07.07.2011 tarihinde kararlaştırılmıştır.

VDK’nın kurulması ile Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı, doğrudan Maliye Bakanı’na bağlı olan Başkan, Başkan Yardımcıları, Grup Başkanları ve Vergi Müfettişleri (Vergi Başmüfettişi, Vergi Müfettişi ve Vergi Müfettiş Yardımcısı)’nden oluşmaktadır.

Yeni yapılanma ile Maliye Müfettişi, Hesap Uzmanı, Gelirler Kontrolörü ve Vergi Denetmeni unvanları ile çalışan denetim personeli Vergi Müfettişi unvanı adı altında birleştirilerek tek tipleştirilmiştir. Kararnameyle 10.07.2011 tarihi itibari ile Maliye Başmüfettişi, Baş Hesap Uzmanı ve Gelirler Başkontrolörü kadrolarında bulunanlar Vergi Başmüfettişi kadrolarına; Maliye Müfettişi, Hesap Uzmanı ve Gelirler Kontrolörü ile Vergi Denetmeni kadrolarında bulunanlar Vergi Müfettişi kadrolarına; Maliye Müfettiş Yardımcısı, Hesap Uzman Yardımcısı ve Stajyer Gelirler Kontrolörü ile Vergi Denetmen Yardımcısı kadrolarında bulunanlarda Vergi Müfettiş Yardımcısı kadrolarına atanmıştır.

VDK’nın kuruluş gerekçeleri olarak denetimde çok başlılık ve dağınıklık sorununu ortadan kaldırma, vergi denetiminde etkinliği arttırma, vergi incelemelerini alt gruplara sınıflandırarak uzmanlaşmayı sağlama, denetimde sadece performans kriterlerinin esas alındığı bir yapı oluşturma, kayıt dışı ekonomi ile mücadeleyi arttırma, vergi incelemelerinde standardizasyonu sağlama, iyi eğitim almış ve başarılı gençler için cazibe merkezi olabilecek bir kurul oluşturarak vergi inceleme elemanlarının kalitesini arttırma gibi nedenler gösterilmektedir (Ceylan ve Tunalı, 2011: 28).

178 sayılı Maliye Bakanlığı’nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 646 sayılı KHK ile değişik 20’nci maddesine göre Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın görev ve yetkileri şunlardır:

• Vergi Usul Kanunu ve diğer gelir kanunları kapsamında vergi incelemeleri

yapmak.

• Her türlü bilgi, veri ve istatistiği toplamak suretiyle oluşturulacak Risk Analiz

Sistemi üzerinden mükelleflerin faaliyetlerini gruplar ve sektörler itibarıyla analiz etmek, mukayeseler yapmak ve bu suretle risk alanlarını tespit etmek.

• Vergi yükümlülüklerine ilişkin ihbar ve şikâyetleri değerlendirmek.

• Vergi incelemelerinde Gelir İdaresi Başkanlığı ile gerekli eşgüdümü ve

işbirliğini sağlamak.

• İnceleme ve denetim sonuçlarını izlemek, değerlendirmek ve istatistikler

oluşturmak.

• Vergi inceleme ve denetimleri ile raporlamaya ilişkin standart, ilke, yöntem ve

teknikleri geliştirmek, inceleme ve denetim rehberleri hazırlamak, vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların uyacakları etik kuralları belirlemek.

• Vergi Müfettişlerinin mesleki yeterlik ve yetkinliklerinin sağlanması ve

artırılması için gerekli çalışmaları yapmak, bu amaca katkı sağlamak üzere kalite güvence sistemini geliştirerek uygulamak.

• Performans değerlendirme sistemi oluşturmak ve Vergi Müfettişlerinin

performansını bu sisteme göre değerlendirmek.

• Vergi kaçırma ve vergiden kaçınma alanındaki gelişmeler ile bunların ortaya

çıkarılması ve önlenmesine yönelik yöntemler konusunda araştırmalar yapmak.

• Vergi mevzuatı ile ilgili görüş ve önerilerde bulunmak.

• Bakan tarafından verilen teftiş, inceleme, denetim ve soruşturmaları yapmak. • Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.

Kurulun ülke çapında vergi incelemeleriyle ilgili görevlerinin yanı sıra Maliye Bakanlığı’nda teftiş, denetim, soruşturma gibi çeşitli görevleri de bulunmaktadır. VDK özellikle Maliye Teftiş Kurulu’nun da kaldırılması nedeniyle geniş bir görev ve faaliyet alanına sahip olup vergisel alanlar dışında da görevler üstlenmek durumunda kalmıştır (Darıcı, 2013: 5).

Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı 2015 faaliyet raporunda kurulun misyonu “Risk

odaklı ve çağdaş denetim tekniklerini kullanarak vergi incelemeleri yapmak, vergi kayıp ve kaçağının neden olduğu kayıt dışı ekonomiyi en aza indirmek ve böylelikle mükelleflerin vergiye gönüllü uyumunu artırmak, idarenin etkin ve hukuka uygun işleyişinin sağlanması amacıyla teftiş ve soruşturma faaliyetlerini yürütmek ve maliye politikalarının oluşturulmasına yönelik hukuki düzenlemelerin hazırlanmasına katkıda bulunmak” şeklinde vizyonu ise “Mükellef haklarını gözeten, adil, objektif ve etkin bir çalışma anlayışına sahip, mesleki ve etik değerleri yüksek, mali politikalara katkı veren aktif ve öncü bir denetim birimi olmak” şeklinde belirtilmiştir (VDK, 2015: 2).

Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı vergi incelemesi, teftiş, denetim ve soruşturma görev ve yetkilerini haiz olup kayıtdışılık ve yolsuzlukla mücadelede etkin bir rol üstlenmektedir.

Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı uzmanlaşma ve iş bölümü göz önünde bulundurularak,

a) Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı, b) Büyük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı,

c) Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı,

d) Örtülü Sermaye, Transfer Fiyatlandırması ve Yurtdışı Kazançlar Grup Başkanlığı şeklinde örgütlenmiştir.

Başkan, Başkan Yardımcıları, Grup Başkanları ve Vergi Müfettişlerinden (Vergi Başmüfettişi, Vergi Müfettişi ve Vergi Müfettiş Yardımcısı) oluşan Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın merkezi Ankara’dadır.

Doğrudan Başkana bağlı olarak faaliyet göstermekte olan Grup başkanlıklarının dağılımı aşağıdaki gibidir:

• 29 ilde (İstanbul’da 4, Ankara’da 3 olmak üzere) toplam 34 adet Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı (A Grubu),

• İstanbul, Ankara ve İzmir illerinde olmak üzere toplam 3 adet Büyük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı (B Grubu),

• İstanbul ve Ankara illerinde olmak üzere toplam 2 adet Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı (C Grubu),

• İstanbul, Ankara ve İzmir illerinde olmak üzere toplam 3 adet Örtülü Sermaye, Transfer Fiyatlandırması ve Yurtdışı Kazançlar Grup Başkanlığı (Ç Grubu), bulunmaktadır.

Kurul, faaliyetlerini merkezde Başkan, Başkana bağlı 6 Başkan Yardımcısı ve 23 adet Şube Müdürlüğü vasıtasıyla yürütmektedir. Kurulun teşkilat yapısı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Ayrıca doğrudan Başkan’a bağlı Özel Büro Müdürlüğü ile Ankara Eğitim Merkezi Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı ile ilişkilendirilmiş Eğitim Hizmetleri Şube Müdürlüğü ve Sınav Hizmetleri Şube Müdürlüğü de bulunmaktadır.

Tablo 11: Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı Teşkilat Yapısı BAŞKAN BAŞKAN YARDIMCISI BAŞKAN YARDIMCISI BAŞKAN YARDIMCISI BAŞKAN YARDIMCISI BAŞKAN YARDIMCISI BAŞKAN YARDIMCISI Arşiv Hizmetleri Şube Müdürlüğü Küçük ve Orta Ölçekli Mükellefler İnceleme Şube Müdürlüğü Büyük Ölçekli Mükellefler İnceleme Şube Müdürlüğü

Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü İhtilaflı İşler Şube Müdürlüğü İhbar ve Şikayetleri Değerlendirme Şube Müdürlüğü Bilgi Edinme ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü Örtülü Sermaye, Transfer Fiyatlandırması ve Yurtdışı Kazançlar Şube Müdürlüğü Performans Değerlendirme Şube Müdürlüğü İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğü Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele İnceleme Şube Müdürlüğü Bina ve Emlak Yönetimi Şube Müdürlüğü Mevzuat Şube Müdürlüğü Elektronik Denetim Şube Müdürlüğü Teftiş ve Soruşturma Şube Müdürlüğü

Risk Analizi Şube Müdürlüğü Evrak Şube Müdürlüğü Strateji, Dış İlişkiler ve Veri Analizi Şube Müdürlüğü İdari ve Mali İşler

Şube Müdürlüğü (I)

İdari ve Mali İşler Şube Müdürlüğü (II)

Not: Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı 2015 Faaliyet Raporundan yararlanılarak hazırlanmıştır.

Kurulun 31.12.2015 tarihi itibarıyla kadro durumu Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı 2015 Faaliyet Raporundan yararlanılarak hazırlanmış olup aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Tablo 12: Vergi Denetim Kurulu Kadro Durumu

Unvanı Dolu Boş Toplam

Başkan 1 0 1

Başkan Yardımcısı 0 6 6

Vergi Başmüfettişi 288 1.601 1.889

Vergi Müfettişi 3.556 2.188 5.744

Vergi Müfettiş Yardımcısı 5.360 1.245 6.605

Toplam 9.205 5.040 14.245

Not: Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı 2015 Faaliyet Raporundan yararlanılarak hazırlanmıştır.

Kurula verilen görevlerin yerine getirilmesinde uzmanlaşma ve iş bölümünün sağlanması ile işgücünün verimli kullanılması amacıyla Bakan onayı ile doğrudan Başkanlığa bağlı olmak üzere 29 ilde toplam 42 adet Grup Başkanlığı oluşturulmuştur. Bu kapsamda 2015 yılı itibarıyla toplam 42 Grup Başkanı ve 155 Grup Başkan Yardımcısı görevlendirilmiştir.

Tablo 13: Bağlı Bulundukları Gruplara Göre Vergi Müfettişlerinin Dağılımı Unvanı A Grubu B Grubu C Grubu Ç Grubu Toplam Vergi Başmüfettişi 228 22 38 288 Vergi Müfettişi 3.148 310 53 44 3.555

Vergi Müfettiş Yardımcısı 5.090 271 5.361

• Yetkili Vergi Müfettiş Yardımcısı

1.033 45 1.078

• Yetkisiz Vergi Müfettiş Yardımcısı

4.057 226 4.283

Toplam 8.238 809 75 82 9.204

Not: Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı 2015 Faaliyet Raporundan yararlanılarak hazırlanmıştır.

Yukarıdaki tabloda da görüldüğü gibi Kurulda görev yapan toplam 9.204 (Başkan hariç) denetim personelinin 288’i Vergi Başmüfettişi, 3.555’i Vergi Müfettişi, 5.361’i ise Vergi Müfettiş Yardımcısıdır.

Vergi Denetim Kurulu tarafından sunulan hizmetler arasında en önemli unsur vergi incelemesidir. 2015 yılı faaliyet raporunda vergi incelemesinin amaçları “ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak, vergi bilincinin yerleştirilmesi, hak ve yükümlülükler konusunda farkındalık oluşturulması, vergide adalet ve eşitlik ilkelerinin sağlanmaya çalışılması, incelemelerin etkinliğinin artırılması ve mükelleflerin inceleme sonrası gönüllü uyumunu sağlamaya yönelik olumlu etkilerin yaratılması” şeklinde ifade edilmiştir (VDK, 2015: 15).

Vergi Usul Kanununun 5’inci maddesi kapsamında vergi mahremiyeti ilkesi esas alınarak gerçekleştirilen vergi incelemeleri, sektör, konu ve mükellefler itibarıyla esas olarak, Kurul bünyesinde kurulan, Risk Analiz Merkezinde (VDK-RAMER), mevcut ve yeni geliştirilen programlar kullanılarak yapılan analiz ve mukayeseler neticesinde belirlenmektedir. Ayrıca mükellefler nezdinde yürütülen vergi incelemeleri esnasında mükellef hak ve yükümlülüklerine azami ölçüde dikkat edilerek; adil, objektif, etkin, mükellef haklarını koruyan ve tüm mükellefleri kavrayan bir çalışma anlayışı benimsenmektedir.

Vergi incelemesinin yanı sıra Vergi Denetim Kurulu tarafından sunulan diğer hizmetler şunlardır (VDK, 2015: 15–24):

• Teftiş

• Araştırma ve İnceleme ile Soruşturma Çalışmaları

• Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesi Hakkında Çalışmalar

• Eğitim

Vergi Denetim Kurulu’nun amaç ve hedefleri ise 2015 Yılı Genel Çalışma Planında aşağıdaki maddeler şeklinde belirlenmiştir.

• Etkin ve Verimli Vergi Denetimi • Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele • Yolsuzlukla Mücadele

• Teftişlerde Etkinliğin Artırılması

2.3.2.1. 646 Sayılı KHK Öncesi Durum ve Eleştiriler

646 sayılı KHK öncesinde vergi denetimi Maliye Bakanlığı’na bağlı, maliye müfettişleri, maliye müfettiş yardımcıları, hesap uzmanları, hesap uzman yardımcıları; Gelir İdaresi Başkanlığı’na bağlı olarak görev yapan gelirler kontrolörleri, stajyer gelirler kontrolörleri ile ilin en büyük mal memuru; Vergi Dairesi Başkanlıkları’na bağlı olarak görev yapan vergi denetmenleri ve vergi denetmen yardımcıları ile vergi dairesi müdürleri tarafından gerçekleştirilmekteydi.

Grafik 1: 646 sayılı KHK Öncesi Vergi Denetim Birimleri

Kaynak: Dönemin Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek (2014)’in “Vergi Denetiminde Yeni Dönem ve Kazanımlar” başlıklı sunumundan alınmıştır.

Maliye Müfettişleri, iç denetim kapsamında bütçe gelirlerinin denetimi, bütçe giderlerinin denetimi, devlet mallarının denetimi ve dış denetim; Hesap Uzmanları dış denetim; Gelirler Kontrolörleri iç denetim kapsamında bütçe gelirlerinin denetimi ve dış denetim; Vergi Denetmenleri ise iç denetim kapsamında bütçe gelirlerinin denetimi ve dış denetim konularında görevliydi (Tezcan, 2003: 141).

646 sayılı KHK öncesi literatürde denetimin etkinliğine ilişkin sorunların31 başında birden fazla vergi denetim birimi bulunmasından kaynaklanan denetim birimlerinin dağınık olması, planlı koordineli çalışamıyor olması, mükelleflerin farklı birimlerce mükerrer denetime tabi olması gibi hususlar gelmekteydi.

Vergi denetimindeki örgüt içi zayıflığın kaynağı dört farklı alt-kimlikli bir örgütsel çatı altında vergi incelemesinin yapılıyor olmasıdır (Bakır, 2012: 98). VDK’nın kurulmasıyla denetim birimlerindeki dağınıklık ve çok başlılık ortadan kaldırılarak

amaçlanan denetimde etkinliğin sağlanması tek ve kapsayıcı bir alt-kimlik olarak vergi müfettişliği kimliğinin örgüt içinde ve denetim personeli arasında içselleştirilmesine bağlıdır (Bakır, 2012: 98).

Gerçek vd. (2006: 14)’ne göre denetim planlarının birimlerce ayrı ayrı hazırlanması, denetim elemanları arasında işbölümü ve koordinasyon olmaması, mükerrer denetimler yapılması, mevcut işgücünün etkin kullanılmaması nedeniyle Sarılı (2003a: 119) meydana gelen denetimdeki bu çok başlılık ve koordinasyonsuzluğun etkinliği ve verimliliği azalttığını ifade etmektedir. Ayrıca Gerçek vd. (2006: 14) denetimin temel ilke ve stratejilerinin belirlenmesinde ve buna uygun yıllık çalışma plan ve programlarının yapılmasında hangi birimin yetkili olduğuna dair hukuki düzenleme olmaması nedeniyle yetki çatışmaları yaşandığını ve denetimdeki bu plansızlık nedeniyle bazen aynı mükelleflerin mükerrer denetimi bazen belli sektörlerde yoğunlaşarak diğer sektörlerin denetimsiz kalması sorunlarının yaşandığını belirtmektedirler.

Denetim birimleri arasındaki koordinasyonu sağlamak amacıyla 1 Ağustos 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmış 6009 sayılı Kanunla, Maliye Bakanlığı içerisinde Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu (VİDKK) oluşturulmuş32 ve kurulun çalışma usul ve esasları, yıllık vergi inceleme ve denetim planının hazırlanması, uygulanması ve sonuçlarının izlenmesine ilişkin 2010 yılı sonuna kadar dört adet yönetmelik Maliye Bakanlığı’nca yayımlanmıştır (Öztürk, 2011: 5). Vergi inceleme yetkisi bulunan ve benzer işlevlere sahip olan bu birimler arasındaki görev dağılımına (hangi birimin o yıl hangi konuda inceleme yapacağı) maliye bürokrasisinin formel teşkilat şemasında yer almayan, farklı birimlerin üst düzey yöneticilerinden oluşan Vergi İnceleme Koordinasyon Kurulu karar vermekteydi (Bakır, 2012: 86).

Söz konusu eleştiriler doğrultusunda farklı görüşler bulunsa da denetim birimlerinin tek çatı altında birleştirilmesi ve kurulacak yeni birimin bağımsız olması gerektiği görüşü ön plana çıkmaktaydı. Örneğin Irmak ve Bilen (2007: 17) denetim birimlerinin birleştirilerek GİB’e bağlı olmakla birlikte bağımsız yapıda korunacak Gelir Denetçileri Kurulu adında bir birim kurulmasını önermiş, Sarılı (2003a: 120) merkez denetim

32 Vergi İnceleme ve Denetim Koordinasyon Kurulu 646 sayılı KHK ile 2011 yılında vergi denetim birimlerinin birleştirilmesi nedeniyle kaldırılmıştır (Darıcı, 2012a: 2).

birimlerinin tek çatı altında tek unvanla birleştirilmesi gerektiğini taşrada ise bu birime bağlı bölge başkanlıkları kurularak vergi denetmenlerinin bölge başkanlıklarında görevli olmalarını önermiştir.

Ceylan ve Tunalı (2011), vergi incelemelerinin doğası gereği birbirinden farklılık içerdiğini ve dolayısıyla incelemelerin farklı birimlerce ya da gruplandırılarak yapılması gerektiğini belirtmiş vergi incelemelerinde çok başlılık olduğuna dair eleştirileri kabul etmemiştir. Saraç (2003b: 79–80) ise denetim personelinin %86’sının Gelirler Genel Müdürlüğü (GGM) bünyesindeki Gelirler Kontrolörleri ve Vergi Denetmenlerinden oluşmakta olduğunu, denetimin başarısının GGM bünyesindeki söz konusu personelin etkinliğine bağlı olup denetimde çok başlılık iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirtmiştir.

2.3.2.2. 646 Sayılı KHK Sonrası Durum ve Eleştiriler

Çalışmanın bu kısmında 646 sayılı KHK sonrası Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı’nın kurulması, düzenleme sonrası oluşan idari yapı, düzenlemeye yönelik olumsuz ve olumlu eleştiriler ele alınacaktır.

2.3.2.2.1. Vergi Denetim Kurulu’nun Kurulma Süreci

Bakır (2012: 82) VDK’nın kuruluşunu Maliye Bakanlığı örgütsel yapısının yanı sıra Türk mali denetim sisteminde de “devrimsel örgütsel değişim” şeklinde ifade etmektedir.

646 sayılı KHK’nın 1.maddesinin (a) bendi ile daha önce GİB’in görevleri arasında sayılan “vergi inceleme ve denetimlerini gerçekleştirmek” Maliye Bakanlığı görevlerine eklenmiş ve 178 sayılı KHK’nın 20. maddesinde yapılan düzenlemeyle VDK’ya verilmiştir. Böylece denetim ve vergi inceleme görevi GİB’in görevleri arasından çıkarılmıştır (Darıcı, 2011: 7). Ayrıca düzenleme öncesinde kamu kurum ve kuruluşlarının inceleme ve soruşturmalar için Maliye Bakanlığı’ndan denetim elemanı talep etme yetkisi 646 sayılı KHK ile kaldırılmıştır (Darıcı, 2012b: 3).

2.3.2.2.2. Vergi Denetim Kurulu’nun İdari Yapısı

Grafik 2: VDK Sonrası Vergi Denetim Birimleri

Kaynak: Dönemin Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek (2014)’in “Vergi Denetiminde Yeni Dönem ve Kazanımlar” başlıklı sunumundan yararlanılarak düzenlenmiştir.

Kurulan VDK’da vergi denetmenlerinin oranı %81.5 iken diğer üç denetim biriminden Kurula dahil edilen denetim elemanlarının oranı %18.5’dir (Darıcı, 2011: 4).

Gerçek (2011: 34), denetim birimlerinin birleştirilmesinin genel hatlarıyla etkinliği sağlama açısından olumlu olduğunu belirtmektedir. Yazar bunun yanı sıra vergi denetiminin gelir idaresi dışına alınmasını olası başarısızlıklarda kurumlar arası çatışma olabileceği nedeniyle de eleştirmektedir. Ayrıca VDK’nın bakana bağlı olmasının VDK’yı siyasi baskılara açık bir kurul haline getireceğini ifade etmiştir. KHK ile denetimin tamamen VDK çatısına alınmadığını, vergi dairesi başkan ve müdürlerinin inceleme yetkisinin devam ettiğini ve denetimin bir türü olan yoklama yetkisinin tamamen GİB bünyesinde bırakıldığını vurgulamıştır. Bu bağlamda (Gerçek, 2011: 35) GİB’in statüsünün güçlendirilmesi ve tam özerkliğinin sağlanarak “merkez-bölge-yerel”

şeklinde örgütlenmesi ve bu düzenlemelerden sonra VDK’nın da GİB bünyesine alınmasını önermiştir.

Savaşan vd. (2014: 54)’nin vergi müfettişleri ile yaptıkları ankete dayalı araştırmaları sonucunda katılımcıların %65.1’i VDK’da yer alan grup ayrımının kurum kültürünün oluşmasını engelleyeceğini, %74.4’ü VDK’nın yakın zamanda iyi bir denetim kültürüne sahip olacağına inandıklarını, %62.1’i VDK’nın özlük haklarında adaleti sağlayacağını düşündüklerini, %64.8’i VDK’nın statü ayrışmasını ortadan kaldırdığını, %62.7’si VDK ile denetim elemanları arasında var olduğu öne sürülen kast sisteminin ortadan kaldırıldığı yönünde görüş beyan etmişlerdir.

Denetim faaliyetinin yöneldiği hedef kitle (mükellefler) homojen bir kitle olmadığı için denetim yapılanması da gruplamaya dayalıdır (Doğan, 2004: 6) Yeni yapılanma vergi denetmenleri dışındaki diğer denetim birimlerince eleştirilmiştir (Ekici, 2011: 3). Birleşme sonrası oluşturulan grup başkanlıklarında vergi denetmenlerinin Küçük Ölçekli Mükellefler Grup Başkanlığı bünyesinde çalıştırılması kararlaştırılmış ve aynı unvana sahip olsalar da bir bakıma vergi denetmenleri ile diğer denetim elemanları arasındaki hiyerarşik fark korunmaya çalışılmıştır.

2.3.2.2.3. 646 Sayılı KHK Hakkındaki Olumsuz Görüşler

646 sayılı kanunun içerdiği yeniliklere ilişkin birçok görüş bulunmakla birlikte söz konusu eleştiriler yazarların makalelerine yansıyarak makaleler üzerinden değerlendirme ve değerlendirmenin değerlendirilmesi şeklinde tartışmaları 33 da beraberinde getirmiştir.

Yeni yapılanmada düzenleme öncesi ayrı unvanlarda çalışan inceleme elemanlarının tek çatı altında (A), (B), (C) ve (Ç) grupları şeklinde sınıflandırılması ve düzenlemenin denetim elemanlarının fikri alınmadan yapılması eleştirilmektedir (Savaşan vd., 2014: 38). Ayrıca devlet gelir uzmanlarının VDK bünyesine dahil edilmemiş olması, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın inceleme yetkisinin elinden alınmasıyla içinin boşaltıldığı iddialarıyla da eleştirilmektedir (Akbey, 2014: 76).

33 Söz konusu karşılıklı yazılmış makaleler için bakınız: Arslan (2011), Arslan (2012), Ozansoy (2011a) ve Ozansoy (2012).

Savaşan vd. (2014: 51–52)’nin araştırmalarının sonucuna göre VDK kurulmadan önce denetim elemanlarının karşılaştıkları en önemli üç güçlük sırasıyla birimler arası statü farkı, meslekte ilerleme olanaklarının bulunmaması ve maaş ve özlük haklarıında birimler arası eşitlik olmaması iken VDK kurulduktan sonra en önemli üç sorun ise sırasıyla fiziki çalışma koşullarının yetersizliği, yeni sistemin yeterince benimsenmemesi ve sistem içinde etkin olamama durumudur.

MHUD (2011: 5), her denetim biriminin yaptığı işin mahiyeti ve insan kaynağının farklılığı (mesleğe giriş, eğitimler, sınavlar) dikkate alınmadan dört farklı birimin nitelik itibarıyla aynı işi yaptığı kanaatiyle birimlerin birleştirilmesini eleştirmiştir.

Gediz Oral vd. (2015: 131), mükellef gruplarının ayrılmasına ilişkin düzenlemeyi isim ve unvan değişikliğinden öteye gidememiş olmakla ve aynı unvanla bakana bağlı olarak çalışan vergi müfettişlerinin, aynı vergi kanunlarını uygularken ölçek sınırlamasına tabi tutulmaları şeklinde eleştirmiş ve düzenlemenin yetersizliğine vurgu yapmışlardır. Darıcı (2011: 2), Maliye Teftiş Kurulu ve Hesap Uzmanları Kurulu gibi köklü kurumların lağvedilmesinin üzüntü verici olduğu, biraraya getirilen denetim elemanlarının benzer özellikler taşımadıkları ve VDK’nın homojen yapıda olamayacağı gibi eleştiriler olduğunu belirtmiştir. Ayrıca yazara göre KHK’ya yönelik diğer eleştiriler Kurulun Gelir İdaresi Başkanlığı’na bağlanması gerektiği, Maliye Teftiş Kurulu’nun kaldırılmasının Maliye Bakanlığı’nın denetim faaliyetlerini aksatacağı, söz konusu değişikliklerin KHK ile yapılmasının Anayasa’ya aykırı olduğu şeklindedir. Ancak Anayasa Mahkemesi 06.06.2013 tarih ve E:2011/79, K:2013/69 sayılı kararı ile söz konusu KHK ve hükümleri hakkında hukuka aykırılık olmadığına karar vermiştir. Ozansoy (2011b), denetim birimlerinin iddia edilenin aksine aynı işi yapmadığını dolayısıyla denetimde çok başlılık söyleminin gerçekçi olmadığını ve farklı iş yapanların özlük haklarının da farklı olmasının doğal olduğunu, kast sistemi eleştirisine ise birimler arası geçişin mümkün ve her personele açık olması şeklinde yanıtlamakta, kapatılan kurulların bir nevi Enderun gibi devlete eleman yetiştirdiğini ifade etmiştir. Ayrıca Maliye Müfettişleri, Hesap Uzmanları, Gelirler Kontrolörleri ve Vergi