• Sonuç bulunamadı

Vakıf Kurucular (Vâkıflar)

Belgede Konya vakıfları (1476-1501) (sayfa 70-75)

Konya’da vakıf kurucular arasında toplumun çeşitli kesimlerden farklı statüde bulunan kişiler yer almaktadır. Vakıf kayıtlarından öğrendiğimiz kadarıyla Konya’da vakıf kuran zümreler; Selçuklu hanedanına mensup devlet adamları, vezirler, beyler, ahiler, tarikat mensupları;205 Karamanoğullarına mensup sülaleler, beyler, paşalar,

ağalar, kadınlar206 ve nadir de olsa Osmanlı ümerasından kişiler yer almaktadır.207

Konya’da Karamanoğullarına mensup sülaler, beyler, paşa ünvanı taşıyan aileler ve Karamanoğullarına hizmet etmiş ağaların defterlerde isimleri belirtilmiştir. Bunlardan Karamanoğulları Beyleri; Musa Bey, Halil Bey, İbrahim Bey, Alaeddin Bey, Şadi Bey, Yusuf Bey, paşalar; La’l Paşa, Hoca Paşa, Nasuh Paşa, ağalar; Server Ağa, İsmail Ağa, Hıdır Ağa, Sunkur Ağa ve Turgutoğulları ailesinden Turgutoğlu Pir Hassün Bey, Ahmed Bey, Pir Hassün Bey oğlu Ömer Bey gibi Karamanoğullarına bağlı aileler vakıf kuran zümre arasında yer alır.208

Yaptırmış oldukları hayratlara örnek verecek olursak; Karamanoğullarının hayırsever vezirlerinden olan209 Server Ağa şehrin üç farklı yerinde üç çeşme, bir ecza

yaptırmıştır. İsmail Ağa210 Tahtelkal’a yanında kendi adıyla anılan bir mescid

204 Halil İnalcık, Devlet-i ‘Aliyye Osmanlı İmparatorluğu Üzerine Araştırmalar- I, İstanbul 2009, s.262.

205 BOA. TD.564:2b,4a,7a,9b; 565:2b,5a,12b,15a.

206 BOA. TD. 564:7b,14b,15a,18a; 565: 9b,16a,18a,22b.

207 BOA. TD. 564:16a; 565:24b.

208 BOA. TD. 564:19a;565:27a; Şikâri, Karamanoğulları, s.42; Erdoğru, Murad Çelebi Defteri, s.127.

209 Şikâri, Karamanoğulları, s.169.

210 Şikari eserinde iki ayrı İsmail Ağa vardır. Biri Moğol beyi(s.26), diğeri ise Türkmen beyidir(s.146).

60

yaptırmıştır.211 La’l Paşa, darülhüffaz, cami ve zâviye inşa ettirmiştir. İsmail Ağa ve

La’l Paşa’nın yaptırmış olduğu hayratlar 1476 vakıf kayıtlarında rastlanılmamaktadır. Sungur Ağa ve Yusuf Ağa, darülhüffaz, mescid, hamam ve çeşme gibi hayratlar inşa ettirmişler.212

Bunların dışında Konya’da vakıf kurucusu olarak karşımıza Karaman sülalesine mensup olan Turgutoğulları çıkmaktadır. Orta Asya’dan Anadolu’ya gelmiş bir Türk aşireti olan Turgutoğulları’nın Konya’da yapmış olduğu birçok vakıf eser mevcuttur. Karamanoğullarının himayesi altında bulunan Turgutoğulları askeri alanda kendilerini göstermişlerdir. Siyasi ve sosyal hayatta önemli rol oynamışlardır. Karamanoğulları ile yapılan evlilik sayesinde akrabalık ilişkileri gelişmiş ve ümera sınıfına dahil olup nüfuz sahibi olmuşlardır. Bu yüzden geniş arazi ve malikânelere sahip olup elde ettikleri servetleriyle birçok hayır eserler yapıp bunun için vakıflar tesis etmişlerdir.213

Turgutoğlu aile fertlerinden vakıf kurucular ise Pir Hassün Bey, Emir Şah Bey, Ahmet Bey, Paşa Hond Ömer Bey, Hasan Bey, Mustafa Bey, Nefise Hatun, Sultan Hatun, Bağdat Hatun binti Hüseyin Bey bin Emir Şah Bey, Hond Hatun binti Alaeddin Paşa, Paşa Hond Hatun binti Hüseyin Bey, Hondi Paşa binti Hacı Hasan gibi hem kadın hem erkek vâkıf bulunmaktadır.214

Yapılan vakıf eserler içerisinde en çok dârü’l-huffâzlar olmak üzere türbeler, zâviye, cami ve çeşme yapılmıştır. Bunlardan Sarayini, Ilgun cami215 ve Dediği Sultan

zâviyesi216 hariç Turgutoğullarına ait eserlerin çoğunluğu Konya’da bulunmaktadır.

Turgutoğullarından günümüze sadece Pir Hüseyin Bey’in yaptırdığı Turgutoğlu türbesi kalmıştır.217 Tetkik edilen dönemde ise bu türbe bulunmamaktadır.

211 BOA. TD. 565: 42b.

212 BOA. TD. 565: 23a, 23b,24a.

213 Z. Oral, “Turgutlular”,s.31; Alaattin Aköz, “Turgutoğulları”, Konya Ansiklopedisi, C.8, Konya

2015, s.350-353, s.352; Doğan Yörük, “XV-XVI. Yüzyıl Turgutoğulları Vakıfları: Mahiyetleri, Kurucuları ve Gelirleri”, Uluslararası Orta Anadolu ve Akdeniz Beylikleri Tarihi, Kültürü ve

Medeniyeti Sempozyumu – IV, Sahip Ataoğulları ve Turgutoğulları Beylikleri, s.519-536, Konya

2018, s.525.

214 Yörük, “Turgutoğulları Vakıfları”, s.523.

215 Oral, “Turgutlular”, s.41-44.

216 Zeki Oral, Turgutoğulları ve Konya’daki Eserleri, Konya 2016, s.49.

61

Yine vakıf kuranların toplumdaki sosyal statülerini tespit etmek amacıyla belgede geçen kişilerin lakap ve unvanları bize vâkıfların kimliğine dair bilgi vermektedir. İsimlerdeki hacı, seyyid, beğ, ağa gibi tabirlerden hangi sosyal tabakadan olduğuna ulaşabilmek mümkündür. Hâce tabiri kadınlarda hacca gidenler erkeklerde ise zengin tüccarlar için kullanılmıştır. İsimlerde karşımıza çıkan bir başka unvan ise seyyid ve şerife tabirleridir. Bunlar ise Hz. Peygamberin torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’in soyundan gelen kadınların kullandıkları unvanlardır. Zengin sermayeye sahip olan bu insanlar toplum için hayır eserler inşa etmişlerdir.218 Örneğin Seyyid

Yusuf Hüseyin Ulvi mescidi, Şerif Mesud hangâhı, El Hac Musa ve Hacı Mehmedi Koçhisarı eczaları, Hace Nefise Hatun Dârü’l-huffâzı, Hace Teberrük, Seyyid Mehmed gibi çoğaltılabilir.219

Vakıf kuran zümrelerden bir diğeri ahilerdir. Fütüvvet teşkilatına dayanan220

Ahilik kurumu Anadolu’da XIII. yüzyıldan itibaren kendini göstermeye başlamıştır. Anadolu Selçukluları zamanında kurulan ahilik teşkilatı, Beylikler dönemi ve Osmanlı Devleti’nin kuruluş devirlerinde önemli rol oynamıştır. Teşkilatın kurucusu Ahi Evren Kayseri, Konya, Denizli ve Kırşehir gibi şehirlerde yaşayıp buralarda ahiler adına kurulmuş birçok vakıf eserler yapmışlardır. Ahi zâviyeleri kurularak göçebe yaşamdan yerleşik yaşama geçiş hız kazanmıştır. Sadece zâviyeler değil cami ve mescidler inşa ederek şehircilik hayatına katkı sağlamıştır.221 Toplumsal hayatın düzenlenmesinde

etkili olmuştur.

Konya’da 1476-1501 tarihlerindeki ahi vakıfları Ahi Ali, Ahi Hoca Ali, Ahi Çâhken Zâviyesi ve Ahi Veliyüddin Türbesi’dir.222 Bunların dışında ahilerin

tasarrufunda olup başkaları tarafından kurulan vakıflarda mevcuttur. Örneğin, Körpe

218Doğan Yörük, “Selçukludan Osmanlıya Konya’da Vakıf Kuran Kadınlar”, Geçmişten Günümüze

Şehir ve Kadın, I, Edt. Osman Köse, Samsun 2016, s.475-487, s.478.

219 BOA. TD. 564: 17a,22b; 565:51a,29a,46b,48a,47b,28b.

220 Anzavur Demirpolat-Gürsoy Akça, “Ahilik ve Türk Sosyo-Kültürel Hayatına Katkıları”, Selçuk

Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S.15, 2004, s. 355-376, s.356.

221 Namık Sinan Turan, “Selçuklu ve Osmanlı Anadulu’sunda Ahiliğin Sosyo-Ekonomik Gelişim

Süreci”, Sosyal Siyaset Konferansları Dergisi 52, (2007):151-186, s.166; Doğan Yörük, “XV. Yüzyılda Karaman Topraklarında Ahiler ve Ahi Vakıfları”, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler

Enstitüsü Dergisi, 20, (2008):665-684,(Üniversite Dergisi), s.666.

62

Seyidi zâviyesi,223 Şâdi Bey Mescidi ve Zâviyesi,224 Hoca Fakih,225 Şeyh Ali

Zâviyesi,226 Şems-i Tebrizî Zâviyesi,227 İlaldı Hâtun Dârü’l-huffâzı’dır.228 Ayrıca Ahi

Melek229 adlı bir zemin ve bağ, Ahi İlyas değirmeni230 ve Ahi Murad hamamı231 da

bulunmaktadır.

Bir diğer vakıf kurucuları XIII. ve XIV. yüzyıllarda Konya Selçuklu hanedanına mensup devlet adamları, hükümdarlar ve vezirler yer almaktadır. Selçuklu devletine başkentlik yapmış olan Konya’da Sultan Alaeddin, Sahip Ata ve Celaleddin Karatay hayır eserler inşa etmiştir. Aynı zamanda bu devirde dönemin âlimleri ve tarikat mensupları da vakıf eserler kurmuşlardır. Bunlar; Mevlânâ Celaleddin Rumi, Şeyh Sadreddin Konevi, Kadı İmadeddin bin Sıraceddin-i Urmevi’dir.232

Anadolu Selçukluların mimari, idari, ilmi, ekonomik alanda en zirve döneminin yaşandığı Alâeddin Keykubat döneminde Konya’da önemli hayratlar yapılmıştır. Beyşehir gölü üzerine yaptırdığı saray, misafirhane, kışla, cami ve diğer binalardan oluşan Kubadâbâd Külliyesi, Konya’da kendi adını taşıyan görkemli bir saray ve Darüşşifâ-i Alâiyye adlı bir hastane ve kervansaraylar onun tarafından yaptırılmıştır. Anadolu’nun bazı şehirlerinde kendi adıyla anılan camiler bulunmaktadır.233 Konya’da yaptırmış olduğu Sultan Alaeddin cami içinde zengin vakıflar tahsis edilmiştir.

Selçuklularda vakıf kurucuların çoğunluğu askeri sınıfa mensuptur. Bu sınıf içerisinde yer alan daha önce köle olup sonradan hürriyetine kavuşan vakıf kurucularından olan Selçuklu veziri Celaleddin Karatay, toplumun ekonomik yapısına yön veren ahilik teşkilatını koruyarak, devletin her alanında önemli hizmetlerde bulunmuştur. Celâleddin Karatay, Anadolu’nun farklı yerlerine medrese, kervansaray,

223 BOA. TD. 564:21a; 565:38a.

224 BOA. TD. 564:18b; 565:30b. 225 BOA. TD. 564:6b. 226 BOA. TD. 564:21b; 565:39b. 227 BOA. TD. 565:35a. 228 BOA. TD. 564:16a; 565:24b. 229 BOA. TD. 564:29b,30b. 230 BOA. TD. 565:50a.

231 BOA. TD. 564:19a; 565:27a.

232 BOA. TD. 564:2b,4a,15a; 565:2b,5a,23b.

63

zâviye, mescid gibi vakıf eserler yaptırmıştır. Bu hayratların varlıklarını devam ettirmesi için zengin vakıflar bırakmıştır. 234

Konya’da kendi ismi ile zikredilen Karatay medresesi235 ve Karatay mescidi236

için köy, mezra, bağ, dükkan ve zeminlerden gelen akarlar tahsis edilmiştir. Bunlardan hariç Celâleddin Karatay’ın kardeşi Kemaleddin Rumtaş tarafından yaptırılan Kemaliyye medresesi237 bulunmaktadır. Medrese ‘Küçük Karatay’ olarakta bilinir. Mütevelliliğini Lütfullah an evlad-ı Karatay yapmıştır.238

Anadolu Selçuklu devlet adamlarından Sahip Ata Fahreddin Ali, Anadolu’nun birçok yerinde çok sayıda eseri bulunmaktadır. Sahip Ata Fahreddin Ali, Anadolu Selçuklu vezir veya emirleri içerisinde en fazla eser bırakan kişi olması hasebiyle kendisine “Ebu’l-Hayrat”(hayırların babası) unvanı verilmiştir. Eserlerindeki kitabelerinde “Sâhibü’l Âzam” diye geçen bir unvana daha sahiptir.239 Konya’da Sahip

Ata’ya ait üç külliye bulunmaktadır. Bunlardan birincisi tasarruflarını Mevlânâ Devlethan ve Abdurrahman evladı Sahib’in yapmış olduğu cami, hangâh ve türbedir. Diğeri Çeşme Kapısı yanında bulunan dârü’l-huffâz, mescid ve çeşmedir. Üçüncüsü ise darülhadis medresesi, mescid, minare ve mektebhane’dir. Bunlar 1476 yılı kayıtlarında olanlardır.240 1501’de Çeşme Kapısı yanında bulunan dârü’l-huffâz,

mescid ve çeşme Abdurrahman evladı Sahib tasarrufunda olan külliye harap olmuştur. İbrahim Bey zamanında yıkıldığı için Mevlânâ Mümin Halife’nin müderrisi olduğu Sahib Darülhadis medresesine vakıflar ilhak olmuştur. Diğer cami, hangâh ve türbe külliyesi İbrahim Bey’in mukarrernâmesi ile tasdik edilmiştir. Bunların dışında bir de Sultan Hamamı bulunmaktadır. Ama hamamın gelirleri, hangâhın masraflarına harcanmıştır.241

234 Zehra Odabaşı, Selçuklu Devleti’nde Mühtedi Vakıfları: Celâleddin Karatay Vakıfları Örneği,

(Yayınlanmamış Doktara Tezi) , Sosyal Bilimler Enstitüsü, Selçuk Üniversitesi, Konya 2012, s.40.

235 BOA. TD. 564:12a; 565:19b.

236 BOA. TD. 565:20a.

237 BOA. TD. 564:13b; 565:20b.

238 Atçeken, Konya’daki Selçuklu Yapıları, s.229.

239 Yavaş, Bir Ortaçağ Banisi: Sâhib Ata Fahreddîn Ali, s.155-157.

240 BOA. TD. 564:9a,9b.

64

Bu yıllarda Konya’da Osmanlı sülalesine mensup kişilerin inşa ettirdiği eserler bulunmamaktadır. Sadece Sultan Mehmed kızı İlaldı Hatun’un yaptırmış olduğu kendi adıyla anılan İlaldı Hatun darülhüffazı vardır.242

Son olarak bu dönemde vakıf kurucusu olarak karşımıza hatunlar çıkmaktadır. Selçuklu, Karamanoğlu ve Turgutoğullarına mensup hatunlar da vakıf kurmuşlardır. Örneğin,Selçuklu ümerasına veya ailesine mensup; Gömeç Hatun243, Ferhûniye Fatma

Hâtun binti Sultan Alâaddin,244 Zevle Sultan,245 Devlet Hâtun binti Bremoni,246

Turgutoğlu sülalesine mensup; Hond Hatun binti Alaeddin Paşa247, Paşa Hond binti

Ömer Bey248, Bağdad Hatun binti Hüseyin Bey bin Emir Şah Bey249, Hondi Hatun

binti Ahmed Bey,250 Nefise Hatun251 ve Sultan Hatun252 ve Osmanlı ümerasından İlaldı Hâtun binti Sultan Mehmed Han bin Bayezid Han253 gibi ümera ailesinden kadınlar

vakıflar kurup zengin akarlar tahsis etmişlerdir. Ayrıca İlaldı Hatun hem Osmanlı hem Karaman sülalesine mensuptur.

Belgede Konya vakıfları (1476-1501) (sayfa 70-75)

Benzer Belgeler