• Sonuç bulunamadı

1.5. Vajinitis ve Vajinal DuĢ

1.5.3. Vajinite Yol Açan Etkenler

Vajinit olgularının %90‟ ından fazlasında en sık rastlananlar vulvovajinal candidiazis, trichomoniyazis ve bakteriyel vaginozistir. Her tipin görülme oranına bakılacak olursa bakteriyel vaginozis %40- 50, candidiazis %20- 30, trichomoniyazis %20- 30 arasındadır. Hastaların %15- 20‟ sinde ikiden fazla etken bulunmaktadır (Wagner 1992, Tabak 2002, Sevil ve Özkan 2004, Akdolun Balkaya 2008, Zarakolu ve Ünal 2008, AltındiĢ ve Kalaycı 2010).

Bezircioğlu ve Öniz (2004)‟ in bir AÇS-AP‟ ta yaptığı çalıĢmada bakteriyel vaginozis %33,9, candida vajiniti %28,9, trichomonas vajiniti %7,1, nonspesfik vajinit %30,1 bulunmuĢtur. Kalkancı ve ark (2005)‟ nın vajinal kültür sonuçlarını değerlendirdikleri çalıĢmada gardnerella vaginalis % 18,5, candida albicans %16,4, e.coli %10,9, trichomonas vajinalis %2,6 Ģeklinde bulunmuĢtur. Aral Akarsu (2006) nonspesfik vajinal akıntı Ģikayeti olan hastalardan %7‟ sinde trichomonas vajinalis bulmuĢtur.

Duran ve ark (2005)‟ nın yaptıkları çalıĢmada patojen mikroorganizmaların %14,2‟ sinin kandida cinsi mayalar, %8,1‟ inin bakteriyel üreme, %1,7‟ sinde trichomonas vajinalis olduğu tespit edilmiĢtir. Patojen üremelerin tür düzeyinde yapılan incelemesinde %48,4‟ ünün candida albicans, %13,3‟ ünün gardnerella vaginalis, %10,9‟ unun diğer candida türleri, %7‟ sinin trichomonas vaginalis, %7‟ sinin B grubu streptokok, %5,5‟ inin escherichia coli, %3,9‟ unun staphilococcus aureus, %3,9‟ unun enterokok türleri olduğu tespit edilmiĢtir.

Tosun ve ark (1996)‟ nın çocuk ve adölesan çağda vulvovajinite yol açan etkenler konusunda yaptıkları çalıĢmada yapılan mikroskopik incelemelerden hiç birinde trichomonas vajinalis‟e rastlanmamıĢtır. Vakaların %47,2‟ sinde normal vajinal flora elemanları, %16,3‟ ünde bakteriyel vajinit, %20‟ sinde kandidiyazis, %1,7‟ sinde bakteriyel vajinozis, %3,6‟ sında ise kandidiyazis ve bakteriyel vajinozis bir arada bulunmuĢtur.

Kandidiyazis (Moniliyazis, Moniliyal vulvovajinitis)

Vulvovajinal kandidiyazis sık rastlanan, rahatsız eden ve tekrarlayan bir enfeksiyondur. Kadınların yaklaĢık ¾‟ ü yaĢamlarında en az bir kez bu enfeksiyonla

24 karĢılaĢmıĢtır (Özek 1997, AĢkar ve UlukuĢ 2004, Sevil ve Özkan 2004, Ege ve Eryılmaz 2006). Vulvovajinite yol açan mantarlar normalde vücut boĢluklarında yaĢayan organizmalardır. Ancak çeĢitli nedenlerle aktive olarak enfeksiyonlara neden olurlar (Akdolun Balkaya 2008).

Risk faktörleri;

 Diyabetik kadınlar

 Karbonhidrattan çok zengin diyet

 Normal florayı bozacak Ģekilde temizlik maddelerinin ve kozmetiklerin kullanılması

 Sıkı iç çamaĢırı giyme

 Vajen anatomisinin bozulması

 Gebelik

 GeniĢ spektrumlu antibiyotik veya steroid kullanımı  Estrojen içeren oral kontraseptif kullanımı

 Ġmmun supresyon

 Vajinal duĢ

 Genital hijyenin yetersiz olduğu durumlardır (Özek 1997, ġatıroğlu 2001, Gilbert ve Harmon 2002, AĢkar ve UlukuĢ 2004, Sevil ve Özkan 2004, Faro 2006, Oral 2007).

Belirti ve Bulgular;

Kandidiyazis‟ in en önde gelen semptomu kaĢıntıdır. AĢırı kaĢıntı nedeniyle vajinal ve vulvar irritasyon (ödemli ve eritematöz), beyaz ve süt kesiği-peynire benzer (lor benzeri) az yapıĢkan vajinal akıntı görülebilir. Bira mayası benzeri koku, bazen küf kokusu, disparöni, dizüri görülür. pH normaldir. Klinik belirtiler menstruasyon öncesi dönemde daha da Ģiddetlenebilir (Gilbert ve Harmon 2002, Özek ve Yolsal 2002, Bilgehan 2004, Sevil ve Özkan 2004, Akdolun Balkaya 2008, AltındiĢ ve Kalaycı 2010).

25 Tanı;

Tanı, semptomların yanısıra ve mikroskobik inceleme ile konur. Vajen pH‟ sinin normal sınırlarda olması, kültürde üreme olması tanıda önemlidir (Gilbert ve Harmon 2002, Özek ve Yolsal 2002, AĢkar ve UlukuĢ 2004, Bilgehan 2004, Akdolun Balkaya 2008, AltındiĢ ve Kalaycı 2010).

Tedavi ve Korunma;

Tedavi Flukonazol, Ketokonazol, Klotrimazol benzeri oral veya intravajinal uygulamalarla yapılır. Komplike olmayan olgular 3, Ģiddetli olgular 7-14 günde tedavi edilir. Tedavi sırasında ve sonrasında 1 hafta cinsel iliĢkiden kaçınılmalı, iç çamaĢırların mümkün olduğu kadar kuru tutulmasına dikkat edilmelidir. Neonatal enfeksiyonların önlenmesi için gebeliğin 3.trimester‟ inde Candida vajiniti taranmalı ve tedavi edilmelidir (Gilbert ve Harmon 2002, Özek ve Yolsal 2002, Oral 2007, Akdolun Balkaya 2008).

Trikomoniyazis (Trichomonas vajiniti)

Genellikle cinsel yolla bulaĢan ancak kontamine olmuĢ havuz suyu, havlu, tuvalet, banyo küveti ile de bulaĢan trikomoniyazisin etkeni bir protozoa olan trichomonas vaginalis‟tir. Kadınlarda trichomoniyazis prevalansı %8-40 arasındadır (Özek 1997, Gilbert ve Harmon 2002, Akdolun Balkaya 2008).

Aral Akarsu (2006)‟ nun Ankara‟ da yaptığı araĢtırmada T.vaginalis görülme oranı %7 olarak bulunmuĢtur. Ankara bölgesinde yapılan baĢka bir çalıĢmada ise T.vaginalis‟in görülme oranı %2,6 olduğu belirtilmiĢtir (Kalkancı ve ark 2005). Duran ve ark (2005)‟ nın Hatay‟ da T.vaginalis görülme oranını %2,0 olarak bulmuĢlardır.

Risk Faktörleri;

Çok sayıda partner (cinsel eĢ), cinsel yolla bulaĢan bir hastalık geçirmiĢ olmak, neisserie gonorrheae enfeksiyonu, bariyer ya da hormonal kontraseptif kullanımı, düĢük sosyo - ekonomik düzey, birden fazla cinsel partner nedeniyle korunmasızlık, madde bağımlılığı ve bakteriyel vajinozis varlığıdır (Sevil ve Özkan 2004, Akdolun Balkaya 2008).

26 Belirti ve Bulgular;

Trikomoniyazis asemptomatik veya semptomatik olabilir. Trikomoniyazis tespit edilen kadınların %25-50‟ sinde asemptomatik olabilir. Vücuda girdikten 4-28 günlük kuluçka süresinden sonra belirtileri ortaya çıkar. Pelvik muayenede çok bol, köpüklü, yeĢil-sarı, keskin kokulu, kirli akıntı mevcuttur. Vulvada belirgin ödem ve ĢiĢlik vardır. Görüntü bakteriyel vajinozise benzer ancak burada belirgin enflamasyon vardır. Servikal görüntü tipik olarak çilek manzarası Ģeklindedir, servikste nokta Ģeklinde kanamalar ve iliĢki sonrası vajinal kanama olur. Vajinal mukozada da eritem vardır. Sürekli perineal kaĢıntı, vajen pH‟ sinin alkalen olması, %10 KOH ile amin kokusu hissedilmesi, direkt bakıda hareketli trichomonas protozoası (lökosit büyüklüğünde oval hücre ile iğ Ģeklinde kamçıları olan) görülmesi ile tanı konulur (Valet 1994, Özek 1997, Özek ve Yolsal 2002, Bilgehan 2004, Tuncer 2004, Faro 2006, Akdolun Balkaya 2008, AltındiĢ ve Kalaycı 2010).

Tedavi ve Korunma;

Tedavisinde ilk seçenek Metronidazol (Flagyl)‟ dür. Tedavi tek doz ya da 7 gün süreyle uygulanabilir. Alternatif olarak Ordinazol, Nimorazol kullanılabilir. Tedavi sırasında oluĢabilecek yan etkilerden bulantı, kusma, kramp ve baĢ ağrılarından sakınmak için tedaviden sonra 48 saat alkollü içecek ve sirke türevi ürünler kullanılmamalıdır. Pelvik ve servikal dinlenme için 2 hafta cinsel iliĢki yasaklanır. EĢler birlikte tedavi edilmelidir. Tüm gebeliklerin %20‟ sinde görülmesi nedeniyle (erken membran rüptürü, düĢük doğum ağırlıklı bebek komplikasyonları vardır) gebeliğin ilk 3 ayında olmamak koĢuluyla tedavi edilmesi gerekir. Emzirme dönemindeki kadında ise tek doz tedavi verilip 24 saat süreyle sütü pompalayıp dökmesi söylenir (Özek ve Yolsal 2002, Gilbert ve Harmon 2002, Sevil ve Özkan 2004, Faro 2006, Oral 2007).

Bakteriyel vajinozis

Üreme çağındaki kadınlarda görülen genital Ģikayetlerin büyük bir çoğunu oluĢturur. Bakteriyel vajinozis etkenleri haemophilus vajinalis (gardnerella vajinalis), mobilincus pervotella, bacterioides, peptostreptococcus, fusobacterium, mycoplasma ve diğer anaerobik bakterilerdir. Normal florada da bulunabilen bu mikroorganizmaların hangi koĢullar altında vajinit oluĢtudukları kesin olarak

27 bilinmemektedir (Gilbert ve Harmon 2002, Bilgehan 2004, Sevil ve Özkan 2004, Akdolun Balkaya 2008).

Risk Faktörleri;

Bakteriyel vajinozis‟ in predispozan faktörleri tam olarak bilinmemekle birlikte endokrin değiĢiklikler, vajinal duĢ, sık cinsel iliĢki, lezbiyen iliĢki, oral seks, sünnetsiz seks partneri, multiparite, spermisit içeren kondomlar, rahim içi araç kullanımı, uzun süreli antibiyotik kullanımı, sorumlu tutulmaktadır. Bakteriyel vajinozis‟ in seksüel iliĢkiyle ilgisi açık değildir. Her zaman seksüel açıdan aktif kadınlarda bulunsa da multiple seks partneriyle iliĢkili olsa da seksüel geçiĢli bir hastalık olarak düĢünülmemiĢtir (Sevil ve Özkan 2004, Mashburn 2006, Oral 2007, Akdolun Balkaya 2008).

Belirti ve Bulgular;

Bakteriyel vajinozis olguları asemptomatiktir (%50‟ si) ya da kötü kokulu vajinal akıntıyla bulunabilir. Akıntı sıvı kıvamlı ve köpüklü olabilir. Ġnce, sarı- gri, sulu vajinal akıntı balıksı kötü bir kokuya sahiptir. Akıntıya bir damla %10‟ luk KOH ilavesi ile balıksı koku oluĢması (Whiff test) tipiktir. Semenin alkaliliği vajinal salgının pH‟ sini değiĢtirdiği için iliĢki sonrasında vajinal akıntı artar. pH‟ si alkalen(4.5↑)dir. Tanıda salinle ıslak preparatta Clue cell (ipucu-anahtar hücreleri) (epitelyum hücreleri içinde gardnerella vajinalis)‟ in epitelyum hücrelerin 1/5‟ ini oluĢturması tipiktir. Kültür sonuçları selektif (seçici) değildir, yani patojen tanımlanmayabilir (Valet 1994, Gilbert ve Harmon 2002, Sevil ve Özkan 2004, Tuncer 2004, Faro 2006, Oral 2007, Akdolun Balkaya 2008).

Tedavi ve Korunma;

Tedavi etkene göre düzenlenir. Genellikle oral veya vajinal Metronidazol veya Klindamisin kullanılmaktadır. EĢ tedavisi sadece tekrarlayan enfeksiyonlarda gereklidir. Gebeliğin ilk 3 ayında tedavi konjenital malformasyon nedeniyle ertelenmelidir. Kondom kullanımı, hijyen koĢullarına dikkat edilmesi enfeksiyon sıklığını azaltır (Özek 1997, Tuncer 2004, Faro 2006).

28

Benzer Belgeler