• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2.1.1. Ticari Gelişmeler

1950’lerin ilk yarısında başlayan Türk-Yunan yakınlaşmasının temeli 1930’lu yıllarda Atatürk ve Venizelos arasında kurulan işbirliğine dayanmaktadır.116İki ülke arasındaki ilişkilerde 1950’li yıllarda ilk yakınlaşma

ziyaretleri ile ardından yapılan karşılıklı üst düzey ziyaretlerle de dostluk bağları kuvvetlenmiştir. Ziyaretlerin yanı sıra bu dönemde ekonomik, sosyal, kültürel alanlarda da iki ülke arasında gelişmeler ve yakınlaşmalar yaşanmaya başlamıştır. İlk olarak 1952 yılı Şubat ayında Venizelos’un Türkiye ziyaretinin ardından iki ülke arasında Türk-Yunan Karma Komisyonu kurulmasına karar verilmiştir. Komisyon kurulduğu gibi çalışmalarına başlamış ve Nisan ayında Ankara’da Dışişleri Bakanlığında müzakerelerine devam etmiştir. Burada, Türk- Yunan Karma Komisyonu iki ülkeyi ilgilendiren bazı konuları karara bağlamışlardır. Bunlar arasında, iki ülke arasında karşılıklı seyahatlerde vizenin kaldırılması ve serbest hudut rejimi, iki memleketin müşterek yetiştirdiği tütün, üzüm gibi mahsullerin rekabet konusu olmaması, kültürel ve turistik temasların arttırılması gibi konular yer almaktadır. Ayrıca balık avlama ihtilafının da hallolma yoluna girmiştir. Bu konuların dışında, Atina’da Venizelos’un Ankara

116 Thanos Veremis, Ιστορία των Ελληνοτουρκικών Σχέσεων 1453-1998, Εκδ. Σιδέρης, Αθήνα 1998, s. 111.

ziyaretinde ele alınmış mevzuların da gözden geçirileceği ve kesin bir karara bağlanacağı belirtilmektedir.117

1952 yılı Haziran ayına gelindiğinde Türk-Yunan Karma Komisyonunun çalışmalarını tamamladığı bilinmektedir. Çalışmalar, Türk ve Yunan temsilcileri Cemal Hüsnü Taray ve Anastasios Bakalbasis tarafından parafe edilmiştir. Dışişleri Bakanlığından tebliğ edildiğine göre, iki ülke arasında imzalanacak anlaşma tasarılarının ilki, her iki memleketin Ege Denizi karasularının belirli yerlerinde müştereken balık avlanmasına ilişkindir. İkincisi, her iki memleketin basın mensuplarının Türkiye ve Yunanistan’da yapacakları seyahatlerde aynı kolaylıklardan istifade edebilmelerine ilişkin ve üçüncüsü de karşılıklı olarak ilk ve orta tedrisat mektep kitaplarından her iki memleket aleyhindeki yazıların çıkarılmasına ilişkindir.118 (Resim 2)

Karma Komisyonun bu çalışması ve başarısı ile ilgili olarak Venizelos basına bir demeç vermiş ve komisyonun ilk aşamada mesaisini tamamladığını, iki hükümetin yakınlaşmasında hükümetlerin programlarının uygulandığının, aldığı kararlardan ve üzerine aldığı işlerdeki başarısından duyduğu memnuniyeti dile getirmiştir. Venizelos, bu çalışmaların iki hükümetin karşılıklı anlayışları içinde gerçekleşmesinden de mutlu olduğunu belirttikten sonra ikinci aşama için de yakın zamanda Atina’da toplanılacağından ümitli olduğunu ve bu noktada her iki memleketi yakından ilgilendiren hayati konuların ele alınacağını da sözlerine eklemiştir. Venizelos son olarak, komisyondaki Türk heyetinin hükümetinden aldığı talimatları aynen yerine getirmesinin başarıda çok büyük bir etken olduğunun altını çizmiştir.119

117 Akşam, 18/4/1952.

118 Akşam, 22/6/1952. Benzer içerikli haber 23/6/1952 tarihli Ta Nea ve 24/6/1952 tarihli To Vima gazetelerinde de yer almaktadır.

119 To Vima, 25/6/1952. Benzer içerikli haber 26/6/1952 tarihli Cumhuriyet ve Akşam gazetelerinde de yer almaktadır.

Daha sonra, Türk-Yunan Karma Komisyonu tarafından karara bağlanan bazı konularda anlaşmaların Yunan heyeti Başkanı Bakalbasis’in da katılımıyla Ankara’da Dışişleri Bakanlığında imzalanacağı açıklanmıştır. İlk olarak Türk ve Yunan vatandaşlarına seyahatlerinde, vize uygulamasının kaldırılması ve gittiklerinde en fazla bir ay kalma süresi verilmesi anlaşması, ardından da üç anlaşmanın daha imzalarının atılacağı belirtilmiştir. Buna göre, her iki memleket bundan sonra başlıca ihraç maddeleri arasında bulunan tütün ve üzümde ortak çalışmalar yürütmeye karar vermişlerdir. Üçüncü anlaşma ise, TBMM üyeleri ile Yunan vekillerin her iki memleketin milletvekillerine tanınan seyahat haklarından karşılıklı olarak faydalanmalarına ilişkindir.120 Görüşmelerin sıcak

ve karşılıklı anlayış havası içinde geçmesi, iki ülke açısından diğer konuların da karara bağlanması yolunda önemli gelişmeler kaydedilebileceğinin göstergesi durumundadır.

Karma Komisyon tarafından kararı alınan ve Türk Hükümeti ile Yunan Hükümeti arasında 1952 yılı Ağustos ayında anlaşmaya varılan vize düzenlemesi neticesinde; Eylül ayı itibariyle pasaportu olan Türk ve Yunan vatandaşları herhangi bir vize almaya lüzum olmadan diğer memlekete gidebileceklerdir.121 Bu karar hem Türkiye’ye Yunanistan’dan önemli miktarda

turist gelmesini sağlamış hem de Yunanlara da faydalı olmuş, bunun neticesinde İstanbul’a çok sayıda turist akınının gelmesine neden olmuştur.122

Türkiye ve Yunanistan arasındaki güzel ilişkiler 1953 yılında da devam etmiştir. Devam eden bu dostluk döneminde ticari ilişkilerin geliştirilmesine de önem verilmiştir. Bu dönemde iki ülke arasındaki ticari ilişkilerde de siyasi ilişkilerde olduğu gibi paralellik gösterdiği söylenebilir. İlk olarak Türkiye ve Yunanistan arasında bir sözleşme imzalanmıştır. Buna göre Yunanistan Türkiye’den tahıl alacak, karşılığında Türkiye’ye çimento verecektir. Yunan

120 Akşam, 21/4/1952; Cumhuriyet, 21/4/1952. Benzer içerikli haber 23/4/1952 tarihli Ta Nea ve 24/4/1952 tarihli To Vima gazetelerinde de yer almaktadır.

121 Cumhuriyet, 3/9/1952.

122 Alexis Alexandris, The Greek Minority of Istanbul and Greek-Turkish Relations 1918-1974, Centre for Asia Minor Studies, Athens 1992, s. 250.

Ticaret Bakan Yardımcısı, bu anlaşmanın iki nedenden ötürü hükümetin önemli bir başarısı olduğunu belirtmiştir. Çünkü böylece Yunanistan ilk defa borçlanmadan tahıl tedarik etmiş olacak ve Türk pazarında Yunanistan’ın yatırımsal garantisi olacaktır. Bu sözleşmenin imzalanması ülkelerin ticari dengeleri açısından önem taşımaktadır.123

İki ülke arasındaki bu ticari gelişmeler neticesinde, bir Yunan ticari heyeti Türkiye’ye gelmiştir. Böylece iki dost ülke arasında ticari anlamda müzakereler yapılmaya başlanmıştır. Bu müzakerelerin amacı, Türkiye ve Yunanistan arasındaki ticari mübadelelerin mümkün olduğunca artırılması, mevcut anlaşmaların da iki ülke arasında kaydedilen büyük iktisadi gelişmelere uygun bir şekle getirilmesidir. Dostane geçen bu müzakerelerde en kısa zamanda iki ülkenin çıkarlarına uygun bir anlaşmaya varılacağı ifade edilmektedir.124

Daha sonra bu ticari görüşmelerin ardından, Ankara’da Türkiye ve Yunanistan arasında 7 Kasım 1953’te bir Ticaret Anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşmayı Türk Hükümeti adına Turgut Menemencioğlu, Yunan Hükümeti adına da Aleksis Liatis imzalamışlardır. Bu anlaşmaya göre, Yunanistan bütün ihraç mallarımıza liberasyon rejimi tatbik edecek ve böylece Yunanistan’a çok daha fazla canlı hayvan, taze ve tuzlu balık, yumurta, bakliyat ve yağlı tohumlar gibi ürünlerin ihracı mümkün olacaktır. Türkiye de Yunanistan’dan çimento, pamuklu mensucat, pamuk ipliği, kimyevi gübre ve diğer bazı mamulleri ithal edecektir.125

İki ülke arasındaki bu dostane ve yakın ilişkiler aralarındaki bazı sorunlara rağmen karşılıklı ziyaretlerle 1952 yılında doruk noktasına ulaşmış

123 To Vima, 9/1/1953. 124 Cumhuriyet, 24/9/1953. 125 Cumhuriyet, 8/11/1953.

ancak Kıbrıs sorununun ortaya çıkması ile ilk önce 1950-1954 yıllarında gölgelenmiş ve sonra gittikçe azalarak son bulma noktasına gelmiştir.126