• Sonuç bulunamadı

TOPLUMSAL YAPILAR VE BİLGİ TOPLUMU

2.3 TARIM TOPLUMU

İlkel topluluklardan ilk uygar topluluklara dönüşümün yedi bin yıl önce üç yerde; Tigris ve Euphrates (Mezopotamya) vadilerinde, Nil vadisinde ve İndus vadisinde doruk noktasına

20 ulaştığı belirtilmiştir.31

Toprağın işlenmeye başlanması, insanlık tarihi açısından son derece önemli bir dönüm noktasıdır. Zira tarım yerleşik hayatın başlangıcını oluşturduğu gibi yaşamsal araç-gereçlerin geliştirilmesini, “toplumsal” yaşamı da beraberinde getirmiştir.

Tarım toplumunda ekonominin, aile yapısının ve kültürün temelinde “toprak” bulunmaktaydı. Temelde merkeziyetçi olmayan ekonomik yapı içinde, her topluluk kendi gereksinimlerini karşılayabilmekteydi. Tarım toplumunda insan, coğrafi ve iklimsel koşullara fazlasıyla bağlı bir tarım ekonomisinin sürdürülmesinin motoru konumundaydı. Bir başka deyişle insan, tarım toplumun ana enerji kaynağıdır. Üretim aşamasında insanın teknik olanakları

ilkel topluma göre önde; bugüne kıyasla yok denecek kadar azdır.32

Tarıma geçiş insanların yaşam biçimlerinde ilkel topluluklara göre büyük değişim ve dönüşümler yaratmıştır. Toplumsal hiyerarşinin maddi temelleri; toplumsal sınıfların oluşması

bu değişim ve dönüşümün önde gelen sonuçlarındandır. 33

Özel mülkiyetin ortaya çıkmasıyla bireysel sahiplenmeler ve yaratılan hiyerarşi, toplumda “eşitliği” bozmuştur. İlkel toplumlardaki insan değerleri, insanı doğa bütünlüğünün içine sokarken; yeni değerler insanın yüzünü doğadan çevirmeye neden olmuştur. Bir başka değişle toplumsal değerlerin değişimi sonucu ortaya çıkan toplumsal sorunlar doğaya ait duyguların, düşüncelerin ve tutumların değişim kaynağı olmuştur. Bu dönemle birlikte günümüze dek doğadan uzaklaşma, toplumsal sorunlarla koşut olarak artmıştır.34

Skolastik, dogmatik bir dünyası olan tarım toplumlarında bilgi, pratik bilgelik anlamında sosyal bir boyuta sahipti. Bir zanaatkarın ya da ustanın kalfaya/çırağa bilgisini aktarması büyük çaba gerektirmektedir. Çünkü kalfa/çırak ancak görerek öğrenebilmekte, hatta bir çırağın usta olabilmesi için çoğunlukla yaşamının yarısını harcaması gerekmektedir. Yeniliği (zamanın teknolojisini) yaratan usta, bu yeniliği imal ettiği üründe kullanarak somutlaştırmaktadır. Sonuçta

31

C. E. Black. Çağdaşlaşmanın İtici Güçleri, (çev. F. Gümüş) Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara 1986, s.2. 32 Mehmet Meder. “Bilgi Toplumu ve Toplumsal Değişim”, Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, s. 9, (2001), s.73.

33

Aygün, Mutlu, a.g.m., s.13 34 Aygün, Mutlu, a.g.m., s. 15.

21 da bilgiyi zaman içinde yanında çalışanlara aktarmaktadır. Aslında bilgisini aktarmak ustanın en çok ilgi duyduğu alan değildir. Arz talep yasasına göre ustanın bilgisini yayması ona daha çok rakip çıkması anlamına gelir ki bu da ustanın gelirini azalmaktadır. Bu bağlamda tarım toplumunda bilginin dağılması sınırlıdır. Pratik bilginin dışında kalan bilgi de yalnızca rahiplere ve soylulara açıktır. Bu durum karanlık çağ olarak adlandırılan Ortaçağ’ın yaşamasına neden olmuştur. Zira bilginin sadece birilerinin tekelinde, güdümünde olması kuşkusuz toplumda bilgiye, bilimsel üretime dair “kısır bir döngü” yaratmakla kalmamış, var olan bilgiyi de yok etmiştir.35

Tarım toplumunun özellikleri şu şekilde belirtilebilir:

Tablo 2.2. Tarım toplumunun özellikleri

Ekonomi Takas ekonomisi

Temel Üretim Etkeni Toprak

Enerji Kaynağı İnsan

Temel Yerleşim Birimi Köy

Dünya Görüşü Skolastik

Eğitim Dinsel örgün eğitim

İş Bölümü Soylular, askerler, köleler ve serfler

Güvence Aile

İletişim Söz ve yazı

Kaynak: http://anlamgezgini.com/makalelerm/57-tarmdan-bilgiye-doru.pdf (Çevrimiçi, 21.03.2013 tarihinde erişilen yayından derlenmiştir.)

Tarım toplumunun insanlık tarihi açısından büyük bir değişim ve dönüşümü gerçeklediği yadsınamaz bir gerçektir. Bu gerçeklik ilkel toplum ile tarım toplumunun özellikleri karşılaştırmalı olarak incelendiğinde daha iyi anlaşılacaktır.

35

Esra Seyhan Aşık, Bilgi Toplumu Çerçevesinde Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne Uyumu, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, Trabzon, 2006, s.43.

22

Tablo 2.3. Crawford’a göre ilkel toplum ve tarım toplumunun kilit özellikleri

İlkel Toplum Tarım Toplumu

Teknoloji Enerji: Malzemeler: Araçlar: İnsan

Hayvan postu ve taşlar

Asgari düzeyde kesme veya dövme (normal olarak taş yapımı)

İnsan, hayvan, rüzgar

Yenilenebilir kaynaklar (ağaçlar, pamuk yün) İnsan kasının kullanımı (kaldıraç ve vinçler veya doğal güçleri çalışır duruma getirme-yelken, su değirmeni) Ekonomi Üretim Yöntemi: Ulaşım Sistemi: Haberleşme Sistemi: Ekonomik Faaliyet: Yok Yürüme Konuşma

Toplayıcılık, avcılık, balıkçılık

El sanatları

At, vagon, yelkenli gemi Konuşma, el yazımı

 Kendi kendine yeterli yerel ve ademi merkeziyetçi bir ekonomi, piyasa değeri olmayan temel yiyecek maddelerinin üretimine dayalı ekonomik faaliyet.

 Köy ekonomisi düzeyinde emekte basit iş bölümü: Düzeyleri açıkça belirlenmiş sınırlı sayıda otorite (soylular, rahipler, askerler, köleler ve serfler)

 Ekonomide birincil kaynak: Toprak

Sosyal Sistem Küçük gruplar veya aşiretler  Cinsel rollerin açıkça belirlendiği hareketsiz büyük aile ve ailenin birincil güvenlik sistemi olması

 Seçkinlerle sınırlı kalan eğitim

Politik Sistem Aşiret yaşlılarının ve şefin kuralları çerçevesinde temel politik birim olarak aşiret

Feodalizm: Hukuk, din, sosyal sınıf ve politika doğumla kazanılan otoriteyle (aristokratik kurallar) toprağın yönetimini belirlemektedir. Temel politik birim yerel topluluktur.

Paradigma Dünyanın tamamen doğal şekliyle gözlenmesi

Bilim temelli: Matematik (cebir, geometri), Astronomi

Merkezi düşünce: İnsanların üstün güçler (örneğin tanrı) din, mistik görüş, (astroloji) tarafından kontrol edildiği şeklindedir. Değer sistemi doğayla uyuma dayanmaktadır.

Kaynak: Hüsnü Erkan, Bilgi Toplumu ve Ekonomik Gelişme, İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1997, s.110.

23 Görüldüğü gibi ilkel toplumdan tarım toplumuna doğru büyük bir gelişim süreci yaşandığı açıktır. İnsanlık bu gelişimi yaşamadan sanayi toplumuna geçemezdi.