• Sonuç bulunamadı

4.1. Hasan Tahsin (SÜRENKÖK) Bey’in Biyografisi

1869’da (1285) Antalya’da doğdu. Buharalı Hacı Ali Efendi’nin ve Ayşe Hanım’ın oğludur.287 İlk ve orta eğitimini Antalya Rüştiyesi’nde tamamladıktan sonra 13 Haziran 1886’da aday memur olarak Pozantı Telgrafhanesi’nde devlet hizmetine girdi. 19 Ocak 1887’de Halep PTT Başmüdürlüğünde kâtipliğe atandı. 1888–1889 yılları arasında Burdur, Antalya, Manavgat, Adana ve Tarsus PTT merkezlerinde muhabere memurluğu yaptı. Bu memuriyetleri esnasında kısa sürelerle Antalya ve Tarsus Müdürlüklerine vekâlet etti. 1 Temmuz 1889’da Aksaray, 10 Eylül 1899’da Akseki, 9 Mayıs 1901’de Burdur Merkez Müdürü olarak görevlendirildi. 15 Aralık 1905’te Erzurum PTT Müdürü oldu. Bu görevde iken bir süre başmüdür

286 T.B.M.M. ZC., C. 24, s. 444.

vekilliği yaptı. 1909 düzenlemesinde İstanbul’a naklini istemekle Genel Müdürlük Sicil Şubesine tayin edildi. 20 Haziran 1918’de isteğiyle emekli olarak Antalya’ya döndü. Millî mücadelenin başından itibaren Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinde çalıştı.

TBMM’nin 1. dönemi için yapılan seçimlerde Antalya milletvekili olarak 8 Mayıs 1920’de Meclise katıldı. Mecliste Bütçe ve PTT komisyonlarında çalıştı.288

Milletvekilliği sona erince Antalya’ya geldi. Herhangi bir işle meşgul olmadı. Antalya’daki baba ocağında kendisini kitaplara, çocuklarına ve torunlarına vererek 8 yıl geçirdi ve 23 Eylül 1930’da öldü. Evli olup 7 çocuk babası idi. Biraz Arapça bilmekteydi.289

4.2. Hasan Tahsin (SÜRENKÖK) Bey’in Faaliyetleri 4.2.1. Posta ve Telgraf

1338(1922) senesi Posta ve Telgraf Müdüriyeti Umumiyesi Bütçesi münasebetiyle 19.6.1338(1922) tarihinde yapılan oturumda söz almıştır.

Kendisinin de bu meslekten yetiştiğini belirterek, bir önceki yıl tab edilen pullar için harcanan (16000) liranın nereye harcandığını, pul kalıplarının korumaya alınıp alınmadığını sordu. Pul basımı için istenen miktarın nedenini öğrenmek için de şu soruyu yöneltti: “İdare beş bin lira istediği halde encümen bin lira vermiş, acaba hangi mütalaa üzerine? Meclisin bundan haberi var mıdır? Neden bu koleksiyona daha bin lira isteniyor?”290

1337(1921) senesi bütçesinde pul basımı için kabul edilen miktar (16000) liraydı. 1338(1922) senesin de hükümetçe teklif olunan (5000) lira, Muvazene-i Maliye Encümenince teklif edilen (1000) liradır. 1338(1922) senesin de (11000) liralık bir eksilme olmuştur.

Posta ve Telgraf Müdürü Umûmi Vekili Fahri Bey: “Efendim geçen sene İtalya’da tabettirdiğimiz pullar bu seneki ihtiyacımızı da tatmin edecek

288 Çoker, a.g.e., s. 113-114.

289 TBMM Arşivi, Tercüme-i Hal Kâğıdı, Şahsi Dosya No: 27. 290 T.B.M.M. ZC., C. 20, s. 504.

derecededir. Buna binaen bu sene pul tabettirmeyeceğimizden (11000) liralık tenzilatı kabul ederiz. Yalnız bu konulan (1000) lira, Bursa ve İzmir’imizin istirdadında hatıra olmak üzere bu pulların üzerine yaptıracağımız sürsaj masrafı olmak üzere kabul edilmiş bir paradır.” 291

İkinci suali ise geçen yılın bütçesinde verilen açıklarla ilgilidir. “Posta ve Telgraf bütçesinde varidata nispetle şu kadar küsur lira bir açığı olduğu anlaşılıyor. Biz geçen sene bu masrafın varidata tekabül edebilmesi için vekâlet-i iadesi tarafından teklif edilen bütün zamaimi kabul ettiğimiz halde bugün yine iki yüz bin küsur lira açık karşısında bulunuyoruz. Bu meseleyi vekâlet-i iadesinin izah etmesini temenni ederim.”292

Fahri Bey: “Harpten evvel az çok posta ve telgraf idaresinin bir varidatı vardı. Fakat harbden sonra bütün bu idareler açık vermektedir. Hatta harbe dâhil olmayan Danimarka, İsviçre idaresi bile bugün bütçesini daima zararla kapamaktadır. Yani harbe hiç girmemiş olan hükümetlerin posta idareleri bile zararla bütçelerini kapamış olurlarsa, beş altı seneden beri harpte bulunan idaremizin açık vermesi pek tabidir.”293

Bir diğer mesele de Avrupa’dan alınacak olan telsiz telgraf için bütçeden istenen meblağın yükseltilmesidir. Bunun için şu soruyu yönelttiler: “Malum-u âliniz bu telsiz telgraf için tahsisat istenildiği vakit de yüz bin lira verilse olur denilmişti. Şimdi neden seksen beş bin lira daha isteniyor.”

Dâhiliye Vekili Ali Fethi Bey: “Yüz bin lira bidayette kifayet eder denilmişti. Fakat Sabri Bey, Almanya’ya gittiği vakit gayet mükemmel bir telsiz telgraf istasyonunun ancak yirmi iki bin İngiliz lirasına mubayaa edileceğini bildirmişti. İhtimal bizim o vakit paramız düştüğü için veyahut fiyatlar ziyadeleştiği için biz daha seksen liranın zammına lüzum gösterdik. Bu seksen beş bin liranın hepsi mubayaaya sarf edilmeyecektir. Burada bina yapmak için de yirmi bin lira para sarf edilecektir. Ondan sonra bütün malzemesiyle beraber istasyonun ta Ankara’ya kadar nakli için yapılacak masarif de

291 T.B.M.M. ZC., C. 20, s. 531. 292 T.B.M.M. ZC., C. 20, s. 505. 293 T.B.M.M. ZC., C. 20, s. 507.

dâhildir. Bu itibarla geçen sene verilen yüz bin lira kifayet etmemiş daha seksen beş bin lira talep edilmiştir.”294

Telsiz telgraf alımı için Telsiz ve Telgraf Başmüdürü Sabri Bey görevlendirildi. Cihaz alımı için yanında bir mütehassısın gönderilmemesi alımda sorun yaşanabilir mi sorularını doğurdu.

Tahsin Bey: “Posta ve Telgraf Başmüdür-ü Âlisi, posta ve telgraf muamelâtını tedvirde bir mütehassıs olabilir. Fakat telsiz telgraf makine ve cihazının terakkiyatı hazıra-i fenniyeye muvafık olup olmadığını anlayabilmek behemehal bunu tahsil etmiş bir mütehassıs olmaya vabestedir. Acaba müdür-ü umûmi beyde bu ihtisas var mıdır?”295

Dâhiliye Vekili Ali Fethi Bey: “Sabri Bey, memlekette mevcut olan telgraf mütehassıslarının en ileri gelenlerindendir. Avrupa’da ikmal-i tahsil etmiştir. Kendisi telgraf mühendisidir. Bunun yanına ayrıca mütehassıs göndermeye lüzum yoktur zannederim.”296 diyerek sorulara cevap vermiştir. Bu açıklamalar Hasan Tahsin Bey için yeterli olmuştur.

Posta ve Telgraf Müdüriyeti maaşları ve alımları hakkında bütçeler görüşülerek oy birliğiyle uygun görülerek kabul edilmiştir.297