• Sonuç bulunamadı

1.2. HAVA TAŞIMA SÖZLEŞMELERİNİ DÜZENLEYEN

1.3.2. Taşıma Sözleşmesinin Mevcut Olması

Taşıma taahhüdü ile taşıma işi üstlenilir ve taşıma işi de taşıma sözleşmesi ile yerine getirilir. Varşova/Lahey Konvansiyonu ve 1999 tarihli Montreal Konvansiyonlarında doğrudan belirtilmemiş olsa dahi havayoluyla yapılacak olan uluslararası taşımalarda, bir taşıma sözleşmesinin bulunması gerekir.51 Bu husus her iki konvansiyonun 1. maddesinin 2. fıkrasında “taraflar arasındaki anlaşmaya göre”

ve 3. fıkrasında “sözleşme” kelimeleri kullanılarak dolaylı olarak ifade edilmiş, ancak taşıma sözleşmesinin tanımına yer verilmemiştir. Buna karşın hava taşıma

48 Jale G. Akipek, Türk Eşya Hukuku (Ayni Haklar) – Zilyetlik ve Tapu Sicili, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları, Ankara, 1972, s. 30-39.

49 Sözer, Hava Yük Taşıma, s. 4.

50 Sözer, Hava Yük Taşıma, s. 6, dn. 15.

51 Sözer, Hava Taşıma Kuralları, s.382; Kırman, s.21; Ülgen, Hava Taşıma, s. 15

17 sözleşmesini “yolcu veya yükün havayolu ile bir ücret karşılığında taşınması için yapılan sözleşme” şeklinde tanımlamak mümkündür.52

Havayoluyla yapılacak olan uluslararası taşıma sözleşmelerine Varşova/Lahey ve 1999 tarihli Montreal Konvansiyonlarının uygulanmasının en önemli şartlarından biri; taraflar arasında taşıma taahhüdünü de içeren bir taşıma sözleşmesinin yapılmasıdır. Başka bir deyişle bir taşıma sözleşmesine dayanmayan taşımalar bu konvansiyon hükümlerinin dışında kalacaktır.

Çarter sözleşmelerinde ise genel olarak taşıma taahhüdünden ziyade tahsis amacı hâkim olduğu için somut olayın özelliklerine göre bir değerlendirme yapılacak ve sözleşmenin taşıma taahhüdünü de içermesi halinde konvansiyon hükümlerinin uygulanması söz konusu olacak, aksi takdirde bu hükümler uygulanamayacaktır.

1.3.2.1. Taşıma Sözleşmesinin Şekli

Sözleşmelerin geçerliliği kanunda aksi öngörülmedikçe hiçbir şekle bağlı değildir (BK md. 12). Taşıma sözleşmesinin yapılışı açısından da herhangi bir geçerlilik şartı öngörülmemiştir. Buna bağlı olarak taşıma sözleşmelerinin yazılı veya sözlü olarak yapılması mümkündür.

Varşova/Lahey sistemi ve 1999 tarihli Montreal Konvansiyonları incelendiğinde bir takım taşıma belgelerinin düzenlenmesinin gerektiği görülmektedir. Bu düzenlemelerin asıl amacının taşıma sözleşmenin belgelendirilmesine yönelik olduğu, aynı zamanda bu belgelerin sözleşmenin ispatı açısından da önem arz ettiği söylenebilir. Taşıma sözleşmesinin belgelenmemesinin önemli bir sonucu ise ileride daha ayrıntılı bir biçimde inceleneceği üzere taşıyıcının sınırlı sorumluluktan yararlanma hakkını kaybetmesidir. Bu hususlar dışında taşıma belgelerinin düzenlenmemesi veya bu belgelerde eksikliklerin bulunması taşıma sözleşmelerinin geçerliliğine etki etmeyecektir. 53

52 Tüzün, s. 27.

53 Muharrem Gençtürk, Uluslararası Eşya Taşıma Hukuku, Genel Kavramlar ve Gecikmeden Doğan Sorumluluk, Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2006, s. 63.

18 1.3.2.2. Taşıma Sözleşmelerinin Temsilci Aracılığıyla Yapılması

Taşıma sözleşmelerinin temsilci aracılığıyla yapılması da mümkündür. Bir başkası adına hukuki işlem yapma yetkisi (temsil yetkisi) kanundan veya hukuki işlemden doğar. Hukuki işlemden doğan temsil yetkisi, ulaşması gerekli tek taraflı bir hukuki işlem ile verilir. Temsil yetkisini veren irade beyanı temsilciye yönelir ve temsilciye ulaştığı andan itibaren hüküm ifade eder, temsilcinin kabul beyanına ihtiyaç olmaksızın temsilciyi yetkili kılar. Temsil yetkisinin geçerliliği, temsil edilenin, verdiği temsil yetkisini üçüncü şahıslara duyurmasına bağlı değildir.54

Doğrudan temsil durumunda temsilci, sözleşmenin yapılması esnasında temsil edilen tarafından verilen yetkiye dayanarak, temsil olunanın nam ve hesabına işlem yaptığını karşı tarafa bildirir. Bu durumda başkaca bir işleme gerek kalmaksızın yapılan sözleşmeden doğan hak ve borçlar temsil olunana ait olur.55 Temsil olunan taşıyıcı ise, taşıyıcı sıfatı doğrudan temsil olunan taşıyıcıya ait olur.

Temsil olunan yolcu ise yolcu sıfatı sözleşmeyi yapan kimsenin, bir başkasının adına sözleşmeyi yaptığını belirtmesi halinde doğrudan temsil olunan yolcuya ait olacaktır.

Doğrudan doğruya iradi temsil ilişkisinin doğabilmesi için kendisine temsil yetkisi verilen kişi, hukuki işlemi temsil olunan adına yapmak niyetiyle hareket etmeli ve işlemi temsil olunan adına yaptığını karşı tarafa bildirmelidir. Ancak eski Borçlar Kanunu’nun 32, yeni TBK’nın 40. maddesinin 2. fıkrasına göre iki halde temsilci sözleşmeyi yaparken “başkasını temsilen hareket ettiğini bildirmemiş olsa dahi sözleşmeden doğan hak ve borçlar doğrudan doğruya temsil olunana aittir.

Bunlardan ilki diğer tarafın söylenmemiş olmasına rağmen bir temsil ilişkisinin bulunduğunu durumdan çıkarıyor veya çıkarmasının bekleniyor olmasıdır, ikincisi ise, karşı taraf için temsilci ya da temsil olunandan biriyle sözleşme yapmanın farksız olduğu durumdur. Bu halde doğrudan temsil ilişkisi gerçekleşmiş olur ve sözleşmenin sonuçları doğrudan doğruya temsil olunanın hukuk alanında doğar.

54 Safa REİSOĞLU, Türk Borçlar Hukuku Genel Hükümler, Beta Yayıncılık, İstanbul, 2012, s.

151.

55 Sabih ARKAN, “Yolcu Taşımalarında Karşılaşılan Bazı Hukuki Sorunlar Üzerine Düşünceler”, Batider, Cilt XII, Sayı 3, Haziran 1983, s. 14; Kırman, s. 32.

19 Doktrinde bu duruma “ilgili için örtülü işlem” adı da verilmektedir.56 Yolcu veya gönderici açısından taşıma sözleşmesinin kiminle yapıldığının önemsiz olduğunu söylemek güçtür çünkü taşıyıcının adı ve taşıyıcıya duyulan güven bu noktada önemlidir. Ancak yük veya yolcu taşımaları açısından taşıyıcının sözleşmeyi temsil olunan ile mi yoksa temsilci ile mi yaptığı işin mahiyeti ve ücretin peşin olarak alındığı da düşünüldüğünde57 bir önem arz etmemektedir. Bu durumda sözleşmeden doğan hak ve borçların doğrudan doğruya temsil olunana ait olduğu söylenebilir.

Dolaylı temsilin söz konusu olduğu durumlarda ise taşıma sözleşmesi temsil yetkisine dayanılarak, temsilci adına ancak temsil olunan hesabına gerçekleştirilir.

Bu hallerde doğrudan temsilde olduğu gibi sözleşmeden doğan hak ve borçlar doğrudan temsil olunana ait olmaz, temsilcinin ikinci bir işlemle bu hak ve borçları temsil olunana devretmesi gerekir.