• Sonuç bulunamadı

Y. Ö.K DOKÜMANTASYON MERKEZİ TEZ VERİ FORMU

2.2. Türkiye Deri Sektörü

2.2.5. Türkiye’ de Deri Alt Sektörlerine İlişkin Temel Göstergeler

2.2.5.6. Türkiye Deri İşleme Kimyasalları Sektörü

Deri işleme sanayiinin önemli bir girdisi olan ve makineler gibi üretilmesi ileri düzeyde teknik bilgi gerektiren; ancak, makinelerden farklı olarak sarf malzemesi

olan kimyasallara da kısaca yer vermek uygun olacaktır. Deri işleme sanayinde toplam maliyet içinde, işlenen deri cinsine ve işleme yöntemine göre farklılık göstermekle birlikte, yüzde 10-20 arasında bir paya sahip olan deri işleme kimyasallarının rekabet gücü üzerinde önemli etkisi bulunmaktadır.

Eskiden deri tabaklama maddeleri olarak bitkisel tanenler, tuzlar ve çeşitli mineraller, doğal tanenler, hayvansal yağlar ve atıklar gibi ürünler kullanılırken, 1930’lu yıllardan sonra ikame maddesi olarak sentetik kimyasal ürünlerin kullanımı zaman içinde yaygınlık kazanmıştır. Böylece, ham derilerin daha iyi işlenebilmeleri sağlanmış, tabaklama maddelerinin arzı artırılabilmiş ve fiyatlarda istikrar sağlanmıştır. Ülkemizde doğal tanenler yanında sentetik kimyasalların kullanımı 1960’lı yıllardan itibaren yaygınlık kazanmaya başlamıştır.

Ham derinin cinsine ve elde edilmek istenen mamule göre kullanılacak debagat maddeleri değişiklik göstermektedir. Debagat maddeleri olarak bitkisel kökenli maddeler, sentetik, organik, anorganik maddeler, enzimli müstahzarlar, hayvansal ve bitkisel kökenli boyayıcı maddeler, sentetik, organik boyayıcı maddeler, boyayıcı laklar, diğer boyayıcı maddeler, yağlama müstahzarları, cila ve temizleme maddeleri şeklinde kabaca sınıflandırılabilecek çok sayıda madde bulunmaktadır. Bu maddelerden bazıları çevre kirliliğine neden olmaktadır. Organik madde olması nedeniyle çabuk bozulan ham derinin uzun süre kullanımını sağlamak üzere tabaklama maddeleri ile işlem görmesi, kimya, biyoloji, zootekni gibi disiplinler arası çalışmayı ve yüzlerce madde hakkında bilgi gerektiren bir süreçtir. Bu özelliği nedeniyle deri işleme sanayiinde teknolojik gelişmelerin sağlanabileceği geniş bir alan bulunmaktadır. Ar-Ge çalışmaları için pazar fırsatları en iyi teşviktir. Daha iyi deri işleme yöntemlerinin bulunması, çevre dostu kimyasalların üretilmesi gibi hususlarda yapılacak yeni araştırmalarla elde edilecek bulgular için pazar fırsatları bulunmaktadır.

Büyük kimya üreticileri ve üniversiteler ile araştırma kurumları daha iyi sonuç ve/veya çevre dostu ürünler elde etmek amacıyla yoğun araştırmalar yapmakta ve her yıl yeni özellikte maddeler sanayiye kazandırılmaktadır. Bilgi yoğun ve pahalı bir

süreç olan araştırma ve üretimin daha çok kimya ve deri işleme sanayiileri gelişmiş olan ülkeler tarafından yapıldığı gözlenmektedir. Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkeler deri işleme sanayiini terk etme eğiliminde olsa da, bilgi ve teknoloji gerektiren katma değeri yüksek olan deri kimyasalları üretimini sürdürme eğilimindedirler. Diğer taraftan İspanya, Türkiye, Meksika, Brezilya gibi deri işleme sanayiinde önemli konuma gelen ülkelerde, deri kimyasallarına kendi yurt içi pazarlarında doğan yüksek talep nedeniyle daha basit teknik bilgi gerektiren kimyasallardan başlayarak daha karmaşık olanlara doğru kimyasal üretiminin zaman içinde gelişmekte olduğu gözlenmektedir.

Bir ülkede bir ham maddenin varlığı, bu ham madde ile ilişkili kimyasalların üretimine yönelik tesisler kurulmasına zemin hazırlamaktadır. Ülkemizde kromdan üretilen sodyum bikromat, palamuttan üretilen valeks tesisleri bu duruma örnektir.

2.2.5.6.1. Deri Kimyasalları İhracatı

Deri kimyasalları ihracat seviyesi, kendi kimya sanayileri gelişmemiş olan, bu ürünleri üretemeyen ve sadece bir kısmını üretebilen ülkelerdeki deri işleme sanayiinin talebi ile yakından ilişkilidir. 1996 yılında 897 milyon dolar olan kimyasallar ihracatı, 1997 yılında artarak 947 milyon dolara yükselmiştir. Bunu izleyen iki yılda da gerileyerek 1999 yılında 838 milyon dolara kadar düşmüştür. 2000 yılında ise küçük oranlı bir artış ile 849 milyon dolara yükselmiştir.

Yıllara göre deri kimyasalları ihracatı incelendiğinde, en çok ihracat, 1996- 1998 döneminde Almanya tarafından, 1999 ve 2000 yıllarında ise İtalya tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu ülkeleri izleyen Fransa ve İspanya’nın ihracatı ise 1996 ve 1997 yıllarında başa baş durumdayken, takip eden yıllarda Fransa’nın arayı açarak, İspanya’dan daha fazla ihracat yaptığı gözlenmektedir. İhracatta beşinci ve altıncı sıralarda yer alan İngiltere ile Arjantin’in ihracatları birbirlerine yakın seyretmekte, bazı yıllarda İngiltere, bazı yıllarda da Arjantin öne geçmektedir. Görüldüğü üzere, dünyada deri kimyasalları ihracatının büyük bölümü kimya sanayii gelişmiş ülkeler tarafından yapılmaktadır. Nitekim, Arjantin hariç, ilk beş gelişmiş ülkenin toplam

deri kimyasalları ihracatının, dünya deri kimyasalları ihracatı içindeki payı 1996 yılında yüzde 54,7 ve 2000 yılında yüzde 51,3 olmuştur. Tabloda ilk 25 ülke içinde yer alan gelişmiş ülkelerin toplam ihracatının dünya kimyasal ihracatı içindeki payları ise 1996 yılında yüzde 67,6’dan, 2000 yılında yüzde 65,5’e düşmüştür. Gelişmiş ülkelerin paylarında az da olsa azalma, deri işleme sanayiileri ileri gelişmekte olan ülkelerin, bazı kimyasalları üretmeye ve ihraç etmeye başlamalarından kaynaklanmaktadır.

1996-2000 döneminde deri kimyasalları ihracatını, ithalatta olduğu gibi, en çok artıran ülkenin yine Çin olduğu gözlenmektedir. Ancak, Çin’in şimdilik önemli bir ihracatçı ülke değildir. 1996 yılında Çin’in, dünya kimyasal ithalatı içinde yüzde 1,1 olan payı, 2000 yılında yüzde 2,1’e yükselmiştir.. Bu dönemde ihracatı önemli oranda artan diğer ülke Singapur ise de, bu bir reeksport işlemidir. Önemli oranda deri kimyasalları ihracatı azalan ülkeler ise Brezilya, Danimarka, Japonya ve Endonezya’dır.

1996 yılında 11,2 milyon dolar ve yüzde 1,2 pay ile Türkiye, dünyanın on üçüncü büyük deri kimyasalları ihracatçısıdır. Türkiye’nin ihracatı takip eden yıllarda devamlı artarak 2000 yılında 15,8 milyon dolara ve payı yüzde 1,9’a yükselmiş; fakat sıralamada on dördüncü sıraya gerilemiştir. İhracatı artmasına rağmen, Türkiye’nin deri kimyasalları ihracatında önemli bir ülke olduğu söylenemez. Türkiye’nin yaptığı deri kimyasalları ihracatının büyük bölümünü sadece bir ürün, bazik krom sülfat, oluşturmaktadır.

Tablo 2.17. Türkiye Deri Kimyasalları İhracatı (Bin Dolar)

1996 1997 1998 1999 2000

Değer (Bin dolar) 11.205 12.537 13.419 15.536 15.790

Yıllık Artış (%) 8,0 11,9 7,0 15,8 1,6

Kimyasal ithalatı ve ihracatı karşılaştırıldığında deri kimyasalları ihracatının belli ülkelerde yoğunlaştığı; ithalatta ise bu yoğunlaşmanın daha düşük olduğu gözlenmektedir. Örneğin, 2000 yılında ihracatta ilk iki sıradaki ülkenin dünya kimyasal ihracatı içindeki payı yüzde 27,3 iken, ithalatta bu pay yüzde 17,1 olmuştur. Aynı yılda ilk on ülke itibarıyla, söz konusu paylar ise ihracatta yüzde 75 iken, ithalatta yüzde 57,4’dir. İhracatta, ithalata göre, daha yüksek paylara sahip az sayıda ülkenin olması, uluslar arası deri kimyasalları ticaretinde daha ziyade arz yönlü bir kontrol olduğu şeklinde yorumlanabilir. Türkiye’nin 2000 yılı itibariyle dünya deri kimyasalları ihracatı %2 dolayına çıkmıştır.

2.2.5.6.2. Deri Kimyasalları İthalatı

Dünyada deri kimyasalları ithalat hacmi, işlenen ham deri miktarına ve ülkelerin yerli kimyasal üretimindeki gelişmelere bağlıdır. Deri kimyasalları ithalatı işlenmiş deri üretiminin canlı olduğu 1996 yılında 990 milyon dolar iken, 1997 Asya krizi ve 1998 Rusya krizi ile başlayan deri işleme sanayiinde dünyadaki gerileme deri kimyasalları ithalatına da yansımış ve 1999 yılında 925 milyon dolara gerilemiş, 2000 yılında ise yaklaşık aynı düzeyde gerçekleşmiştir.

Yıllar itibarıyla incelendiğinde, 1996-1998 döneminde en çok ithalatın yüzde 9,0-9,6 arasında payla İtalya tarafından, 1999 ve 2000 yıllarında yüzde 8,6-8,9 payla en çok ithalatın ABD tarafından gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu ülkeleri izleyen Japonya, Hong-Kong, Güney Kore ve Almanya’nın ise ithalat düzeylerinin birbirine yakın olduğu gözlenmektedir. Bu altı ülkenin işlenmiş deri üretiminde gerileme eğilimi, yüksek miktarda kimyasal ithalatına ihtiyaç göstermediğinden ithalatın bir bölümünün reeksport amaçlı olduğu düşünülmektedir.

Tablo 2.18. Türkiye Deri Kimyasalları İthalatı (Bin Dolar)

1996 1997 1998 1999 2000

Değer(Bin dolar) 20.616 22.553 15.819 11.322 14.443 Yıllık Artış (%) - 9,4 -29,9 -28,4 27,6

1996-2000 döneminde, deri kimyasalları ithalatını en fazla artıran ülkenin Çin olduğu gözlenmektedir. 1996 yılında toplam dünya kimyasal ithalatı içinde yüzde 2,8 olan Çin’in payı, sürekli artarak 2000 yılında yüzde 7,1 olmuş ve böylece Çin dünyada üçüncü büyük ithalatçı ülke konumuna gelmiştir. Bu dönemde ithalatı dikkat çekecek kadar artan diğer ülkeler ise Nijerya, Brezilya ve İsviçre’dir.

İsviçre’nin ithalatındaki artışın da reeksport amaçlı olduğu sanılmaktadır. Önemli oranda deri kimyasalları ithalatı azalan ülkeler ise İngiltere, Avustralya, Hollanda ve Türkiye’dir. İşlenmiş deri üretiminde en yüksek seviyeye ulaşıldığı 1996 yılında 20,6 milyon dolar ve yüzde 2,1 pay ile Türkiye, dünyanın onbeşinci büyük deri kimyasalları ithalatçısıdır. Ülkemizde global krizler nedeniyle işlenmiş deri üretiminin 1997-1999 döneminde devamlı gerilemesi sonucunda kimyasal madde ithalatı azalarak 1999 yılında 11,3 milyon dolara gerilemiştir. 2000 yılında işlenmiş deriüretimindeki iyileşmeye bağlı olarak deri kimyasalları ithalatı yüzde 27,6 oranında artarak 14,4 milyon dolara yükselmiştir.