• Sonuç bulunamadı

Bölüm II: Kavramsal ve Kuramsal Çerçeve

2.11. Türk Yükseköğretiminde Uluslararasılaşma

Dünya çapında siyasi, sosyal ve ekonomik alanlarda meydana gelen küresel eğilimlerin ticaret, eğitim, siyaset gibi pek çok alanda farklı yansımaları olmaktadır. Bu süreçte dünya ülkeleri söz konusu yansımalardan etkilenmekte ve kendi politikalarını oluşan eğilimlere göre revize etmektedirler. Bu yansımalar ticaret alanında

düşünüldüğünde işletme ve iktisadın uluslararasılaşması gündeme gelirken, eğitim alanına indirgendiğinde ise yükseköğretimde uluslararasılaşma olgusu dikkat çekmektedir. Yükseköğretimde uluslararasılaşma, günmüzde tüm dünya ülkelerinin yükseköğretim politikalarında temel gündem maddesi olarak ele alınmaktadır. Son dönemde Türkiye yükseköğretim gündeminde de sürekli dile getirilen uluslararasılaşma olgusu önemini günden güne artırmaktadır.

Türkiye yükseköğretim sisteminde uluslararasılaşma, özellikle 1980’li yıllardan itibaren bir politika alanı olarak ele alınmaya başlanmış ve bu süreçte

uluslararasılaşmaya yönelik çeşitli yasal düzenlemeler yapılmıştır. Uluslararasılaşmaya yönelik yapılan yasal düzenlemeler şu şekildedir;

1) 15 Temmuz 1950 tarihli, 5682 sayılı Pasaport Kanunu ve 5683 sayılı Yabancıların Türkiye’de İkamet ve Seyahatleri Hakkında Kanun ile birlikte diğer kanun ve yasal düzenlemeler,

2) 14 Ekim 1983 tarih 2922 sayılı Türkiye’de Öğrenim Gören Yabancı Uyruklu Öğrencilere İlişkin Kanun,

3) 15 Nisan 1985 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile “Türkiye’de öğrenim gören yabancı uyruklu öğrencilere ilişkin yönetmelik”

4) 17 Mart 2010 tarihli Yükseköğretim Genel Kurul Toplantısı kararları, 5) 24 Mart 2010 tarihli 5978 sayılı Yurtdışı Türkler ve Akraba topluluklar

Başkanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun,

6) 11 Nisan 2013 tarih 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu.

Yapılan yasal düzenlemelerde uluslararasılaşma, hareketlilik bağlamında ele alınmakta ve ağırlıklı olarak öğrenci, öğretim üyesi hareketliliklerine ilişkin

düzenlemeler getirilmektedir. Bu durumun uluslararasılaşmanın hareketlilik ağırlıklı bir olgu olarak algılanmasından kaynaklandığı söylenebilir.

Türk yükseköğretiminde uluslararasılaşma olgusuna ilişkin yasal düzenlemelerin yanı sıra alanda yapılan çalışmalar ve üretilen politika metinleri de son dönemde artış göstermektedir (Çetinsaya, 2014; Kalkınma Araştırmaları Merkezi, 2014; Kalkınma

Bakanlığı, 2013; Kırmızıdağ, Gür, Kurt ve Boz, 2012; Erdoğan, 2013). Söz konusu politika metinlerinden olan ve Kalkınma Bakanlığı tarafından yayınlanan 2014-2018 yıllarını kapsayan Onuncu Kalkınma Planı’nda yükseköğretime ve yükseköğretimde uluslararaslaşmaya vurgu yapan çeşitli politikalar ifade edilmektedir. Bu bağlamda Onuncu Kalkınma Planı çerçevesinde Türkiye’nin yükseköğretim altyapısının hizmet ihracatı açısından önemli bir potansiyele sahip olduğu ve çeşitli politikalarla

yükseköğretim sisteminin uluslararası öğretim üyeleri ve öğrenciler için çekim merkezi haline getirileceği belirtilmektedir. Hizmet ihracatı kavramı, Dünya Ticaret Örgütü’nün himayesinde 1995 yılında imzalanarak yürürlüğe giren Hizmet Ticareti Genel

Anlaşması (GATS)’nın politik metinlere yansıması olarak değerlendirilebilir. Diğer yandan toplumun ve ekonominin ihtiyaçlarına duyarlı, paydaşlarıyla etkileşim içinde olan, üretilen bilgiyi ürüne, katma değere, markaya, teknolojiye dönüştürebilen, akademik, idari ve mali açıdan özerk üniversite modeli bağlamında küresel ölçekte rekabetçi bir yükseköğretim sistemini hedeflemek, küresel eğilimlerin Türk

yükseköğretim sistemindeki başlıca yansımaları olarak düşünülebilir. Bu hedeflere ulaşıldığında yükseköğretimde uluslararasılaşmak için temel adımların atılmış olacağı söylenebilir.

Türkiye yükseköğretiminde kurumsal ve akademik alanda uluslararasılaşmayı önceleyen çeşitli politikalar geliştirilmeye çalışılmaktadır. Ancak yükseköğretim sisteminin katı merkeziyetçi yapısı, hizmet sunum çeşitliliğinin istenilen düzeyde sağlanmaması, eğitim ve araştırma alanlarında kaliteye ilişkin sorunlar rekabet gücünü düşürmekte, ulusal ve uluslararası toplumun ihtiyaçlarına karşılık verebilme kapasitesini ciddi anlamda olumsuz etkilemektedir. Bu sorunları aşmak için; üniversite ve özel sektör işbirliğini kolaylaştırmak ve teşvik etmek, yükseköğretimi yeniden

yapılandırmak, akademisyen ve öğrencileri ar-ge ve girişimcilik faaliyetlerine teşvik etmek gibi önlemlerin alınması uluslararasılaşma yolunda atılması gereken adımlar olarak değerlendirilebilir.

Gelişmiş ülkelerin yükseköğretim sistemleri incelendiğinde çoğu ülkenin uluslararasılaşma alanına odaklı çalışmalar yapan bağımsız kurumlarının olduğu görülmektedir. Bu konuda öncü olan ülkelerden ABD’de yerel ve federal hükümet ve diğer tüm sivil toplum kuruluşları uluslararasılaşma sürecine katılmakta ve politika yapıcılar uluslararasılaşma amacına hizmet eden özel girişimlerde bulunmaktadırlar (DEİK, 2012). Türkiye’de ise uluslararasılaşma alanından tüm yönleriyle sorumlu olan kurumsal bir yapılanmadan söz etmek mümkün değildir. Mevcut yapıda, 2010 tarihli ve

5978 sayılı Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunla kurulan ve sekretarya hizmetleri YTB tarafından yürütülen Uluslararası Öğrenciler Değerlendirme Kurulu (UÖDK), yabancı öğrenciler ile ilgili çalışmalar yapan kamu kurumları ile sivil toplum ve kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları temsilcilerinden oluşmaktadır. Kurul, Avrupa Birliği çerçevesinde yürütülen projeler ile Yükseköğretim Kurulu ve üniversiteler hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarınca Türkiye’de eğitim görmesi uygun görülenlerle, uluslararası anlaşmalar çerçevesinde ülkeye gelen öğrencilerin, eğitim süreçlerinin başarılı bir şekilde sonuçlandırılması için her türlü esası belirleyerek, ilgili kurumlar arasında koordinasyonu sağlamaktadır (KAM, 2014). Bu noktada Türkiye yükseköğretiminin uluslararaslaşma hedefi doğrultusunda ilerleyebilmesi için Yükseköğretim Kurulunun ya da koordinasyona dayalı bağımsız bir kurumun üniversitelere stratejik, teknik ve insan kaynağı bağlamında destek verebilecek şekilde yapılanması önemli bir gereksinim olarak değerlendirilebilir.

BÖLÜM III

Benzer Belgeler