• Sonuç bulunamadı

I. BÖLÜM

2.3. Sosyal Bilgiler Öğretimi

2.3.4. Sosyal Bilgilerde Yazılı Kanıtların Kullanılması

Sosyal Bilgiler dersinin en temel amacı, öğrencileri topluma en iyi şekilde hazırlamaktır. Günümüz dünyasında toplum hayatına sürekli olarak sayısız oranda bilgi akışı gerçekleşmektedir. Bu kadar çok sayıda bilgiyi test etme, objektif olarak değerlendirme ve doğru bilgiyi yanlıştan ayırma zorlaşmaktadır. Bu yüzden daha doğru bilgiye ulaşmak için elde edilen bilgileri kanıtlara dayandırmak önemli hale gelmiştir.

Öğrencilerin bilgi kaynaklarını sorgulayabilmesi, eleştirebilmesi ve tanıyabilmesi Sosyal Bilgiler dersinden elde edecekleri bu becerilerle mümkün olacaktır (Doğan, 2009: 86).

Tarihsel düşüncenin gelişmesi, geçmişten günümüze kadar kalan kanıtlar ile bugünde yaşayan insanlar arasındaki etkileşimin bir sonucudur. Sınıf ortamında öğretmenler, tarihsel kanıtlara sorular sorarak cevaplarını kanıtlarda aramakla görevlidirler (Doğan, 2009: 324).

Sosyal Bilgiler dersinde öğrencilere kaynak sorgulama ile ilgili birçok etkinlik yaptırılabilir. Bunun için bazı konularda geçen tarihi kaynaklar bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Drake ve Brown (2003), öğrencilerin ilgilerinin kaynak sürecine çekilmesi gerektiğinin vurgulayarak öğrencilerin okuma sürecini beş başlıkta düzenlemişlerdir:

1. Kaynağın tanımlanması, 2. Kaynağın analizi,

3. Tarihsel bağlamın analizi,

4. Kaynağın anlatısının ve can alıcı temanın tanımlanması,

5. Sosyal bilimler açısından ilgili disiplin ve kaynak arasındaki ilişkinin gösterilmesi (Akt. Doğan,2009: 327).

Bu beş başlıkta oluşturulan kaynak analizini Doğan (2009), yaptığı çalışmada şöyle şekillendirmektedir:

1. KAYNAĞIN TANIMI

 Kaynağın yazarı:

 Kaynağın başlığı:

 Kaynağın tarihi:

 Kaynağın türü:

2. KAYNAĞIN ANALİZİ

 Kaynağın ana fikri:

 Kaynağın diğer kaynaklarla ilişkisi:

 Yazarın önceden yaşadığı koşulların etkisi:

 Kaynağın muhatabına yönelik niyeti ve amacı:

 Yazarın taraflılığı:

 Yazara sorulacak soru:

3. TARİHSEL BAĞLAM (Yazarın yaşadığı dönemdeki önemli düşünceler, insanlar, olaylar)

 Dönemin yerel/bölgesel insanları, olayları, düşünceleri:

 Dönemin ulusal düşünceleri, olayları, insanları:

 Dönemin küresel düşünceleri, olayları, insanları:

 Dönemin küresel, ulusal, yerel bağlamı hakkındaki çıkarımlar:

4. ZİHİNSEL ALIŞKANLIĞIN TANIMI VE ÖNEMLİ TEMA VE ANLATIMIN SUNULMASI

 Zihnin alışkanlığı:

 Kaynağı analiz etmek için bu zihin alışkanlığını kullandığımız yol:

 Kaynağın bu önemli konu ve anlatımda sunduğu kanıt:

 Bu önemli konu ve anlatıma göre kaynağın diğer kaynaklarla ilişkisinin kanıtı:

5. SOSYAL BİLİMLER VE SOSYAL BİLGİLERDE BİR DİSİPLİNLE İLİŞKİSİ

 Disiplin:

 Disiplinle ilişkisinin kanıtı:

 NCSS (Amerikan Ulusal Sosyal Bilgiler Standartları) teması:

 Bu temayla ilişkisinin kanıtı:

XVI. ve XVII. yüzyıl Avrupa seyahatnameleri Osmanlı sosyal tarihi için çok önemli kaynaklardır. Çok çeşitli meslekten olan seyyahlar, İstanbul’a gelerek Osmanlı toplumunun ve şehirlerinin birer gözlemcileri olmuştur. Bazı çalışmalarda seyahatnamelerden aktarılan eksik alıntılar tarafgir olan fikirleri desteklemekte

kullanılır (Aybet, 2003: 30). Bu yüzden seyahat anlatıları da yukarıda verilen kaynak analizine göre değerlendirilmeli ve ders ortamında kullanılmalıdır.

Işık, 2008’de yaptığı çalışmada, tarihsel kanıtları detaylı olarak sınıflandırarak açıklamış ve bireysel kayıtlar içerisinde “özel mektuplar, seyahat belgeleri, biletler, aile fotoğrafları, kent manzaralarını konu edinen kartpostallar, düğün davetiyeleri, işyeri kimlikleri, pasaport ve kimlikler” gibi çok çeşitleri belgeleri saymaktadır.

Tarihsel bilginin değeri kanıtların güçlü ve kapsamlı olmasına bağlıdır.

Kanıtların sınırlı olduğunu dikkate aldığımızda şunları söylemek mümkündür:

1. Geçmişin sırlarının tamamına ulaşamayacağımız gerçeğini kabullenmeliyiz. Tüm yaşananlar hatırda kalamayacağı gibi bir kısmı da değişir. Geçmişe ait nesne veya fikirler gibi birçok şey yıllar sonra yıpranabilir.

2. Elimize geçen geçmişe ait bir iz, tarihi aydınlatmaya yetmeyebilir.

Çünkü bu izin ifade ettiklerini ve kullanımını bilmemek ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.

3. Tarihi bir kanıtı incelemek tarihi anlamaya yetmemektedir. Dilini çözemediğimiz bir kil tableti incelemek fayda vermeyecektir. Bunun yanında bir belgede ifade edilen bakış açısını anlamak, bir bütün oluşturmak için parçaları bir araya getirmek, bir problemi açıklamak için çeşitli bilgileri koordine etmek gibi çalışmalar yapmak mümkündür (Işık, 2008: 22).

Nichol (1996), kanıta dayalı tarih öğretiminde, sınıf içinde uygulanan öğretim etkinlikleriyle ilgili üç yaklaşımın olduğunu dile getirmektedir:

a) Öğrencilere tarihçilerin yaptıklarını anlamayı öğretmek,

b) Öğrencilere kısmen ya da tamamen tarihçinin yaptığını yaptırmak,

c) Öğrencilere kendi tarih çalışmalarını sürdürecek olan geleceğin tarihçileri gibi davranmak (Akt. Doğan,2007: 49).

Bu üç yaklaşım öğrencilerin tarihsel bilgiye ulaşmalarını ve araştırma yapmalarını sağlamaya dayanmaktadır. Bir seyahatnamenin okunarak öğrencilere yorumlatılması, öğrencilere bir gezi yazısının yazdırılması ve tarihi kaynak olacak

belgelerin öğrencilere fark ettirilmesini sağlamak sınıf ortamında yapılabilecek etkinliklerdendir.

Geçmişte yaşayan insanların duyuşsal ve bilişsel durumlarını anlamayı ifade eden tarihsel empati kavramı, Sosyal Bilgiler dersinde öğrencilere kazandırılması gereken bir beceridir. Tarihsel empatinin ders ortamlarında kazandırılması için geçmişte yaşamış insanların;

a- yaşantıları ve eylemleri,

b- eylemlerini etkileyen dünya görüşleri ve hayat felsefeleri, c- yaşadıkları tarihsel dönem ve bağlamın özellikleri,

d- düşünce ve eylemlerine tanıklık eden günümüze kadar ulaşmış çeşitli tarihsel kaynak ve kanıtlar incelenir,

e- tarihsel kanıtlara dayalı olarak insanların eylemleri, yaşadıkları olaylar, süreçler ve oluşturdukları kurumlar yorumlanır ve açıklanır (Yılmaz, 2011: 18).

Tarihsel empatinin gelişmesi için seyahatnameler derslerde materyal olarak kullanılabilir. Burada öğretmenler, öğrencilerin kaynakları sorgulamasını, seyyahın yerine kendilerini koyarak okumalarını, kendilerinin de bir seyahat yazısı yazmasını isteyerek birçok etkinlikle öğrencilerin ilgisini çekebilir. Demir ve Akengin’in (2011), hikâyelerin öğrencilere sağladığı yararların birçoğu, edebi bir tür olan seyahatnameler için de geçerlidir. Buradan hareketle seyahatnameler gibi yazılı kanıtların Sosyal Bilgiler dersinde kullanılmasının öğrencilere şu gibi faydaları olabilir:

1. Seyahatnameler öğrencilere geçmişe yönelik farklı dünyaları tanıtır.

2. Öğrencilere kendi zaman ve mekânlarından farklı olan olay ve insanları tanımalarını sağlar.

3. Seyahatnameler, tarihsel kavramların öğrenilmesine yardımcı olur.

4. Öğrencilerin geçmişe yönelik kelime hazinelerini geliştirir.

5. Öğrencilerin geçmişte olup biten olaylara karşı ilgilerini artırır.

6. Sunulan kanıtlar eşliğinde öğrencilerin geçmişi anlamalarına katkı sağlar.

7. Seyahatnamelerde anlatılan tarihsel karakterlerin öğrenilmesine ve özelliklerinin tanınmasına yardım eder.

8. Öğrencilerin hayal gücünü geliştirir.

9. Bir seyahat anlatısı ahlaki, kültürel ve toplumsal değerlerin öğrencilere aktarılmasını sağlar.

10. Öğrencilerin okuma becerilerini geliştirir.

11. Öğrencilerin kelime dağarcığını zenginleştirir.

12. Uzak geçmişin daha kolay öğretilmesine yardımcı olur.

13. Yeni fikirlerin ortaya atılmasına zemin hazırlar.

14. Tarihsel deneyimlerin sınıf ortamında paylaşılmasını sağlar.

15. Seyahatnameler, bir dönemin toplumsal yapısı hakkında önemli bilgiler verir.