• Sonuç bulunamadı

Ekonomiler ulusların ve bireylerin hayatlarını birleĢtirici rol oynar. Tüm düzeydeki ve tüm yetenek seviyesindeki ve tüm sosyoekonomik düzeydeki öğrenciler ekonomi öğrenebilirler. Kourilsky‟e (1977) göre, sistematik öğretim ile anaokulu öğrencileri bile ekonomik kavramları (kıtlık, karar alma, üretim, dağıtım, tüketim, uzmanlık, tasarruf, arz-talep, iĢ organizasyonu, para ve takas) ve ekonomik kararlar alma-alternatifleri değerlendirme gibi ekonomik düĢünme becerilerini öğrenebilirler. Pek çok ekonomik kavram ilkokul ve ortaokul düzeylerinde mevcuttur. Ekonomi bilgisi öğrencilerin hayatlarında kararlar almalarına, iĢ kariyerleri için hazırlanmalarına baĢladıkları zaman iyi alıĢkanlıklarını geliĢtirerek kariyer seçeneklerini dikkatlice seçmelerine yardımcı olmaktadır (Sunal ve Haas, 2005: 376) .

Akhan‟a (2009: 165) göre ekonomi, sorumluluklarını bilen vatandaĢ olmanın önemli bir Ģartıdır. Ġnsan, hayatında sık sık ekonomik yönü olan seçimler yapmaktadır. Bu nedenle ilköğretim düzeyinde öğrencilerin ekonominin üretici, tüketici ve vatandaĢ olarak insanların yaĢamını nasıl etkilediği hakkında bilgi sahibi olması önemlidir. Öğrenciler ekonomik kavramları ve iĢlevleri hakkında yeterli bilgiye sahip olurlarsa, gelecekte tüketici, üretici ve yatırımcı rolleri içinde verimli ekonomik kararları daha kolay bir Ģekilde alabilirler. Bu nedenle öğrencilerin ekonomik konuların bugün ve gelecekte hayatları boyunca nasıl etkili olduğu konusunda bilgi edinmeleri sağlanmalıdır.

Ekonomi eğitimi, öğrencilerin bilinçli bir tüketici olmalarında önemli bir yere sahiptir. Toplumda çocuklar önemli bir tüketici grubunu temsil etmekte, tüketimde de önemli bir rol üstlenmektedirler. Özellikle ülkemizde olduğu gibi, genç nüfus oranı yüksek (1/3) toplumlarda çocuk tüketiciler daha fazla önem teĢkil etmektedir (Nazik, 2005) . Bu durum okullarda etkili bir ekonomi eğitiminin gerekliliğini ortaya koymaktadır.

2.7.2. Sosyal Bilgiler Dersi ve Ekonomi Konularının Öğretilmesi

Okullarda ekonomik yaĢamla ilgili bilgiler, öğrencilerin bu konudaki tutum ve davranıĢlarına yansımaktadır. Ekonomi ile ilgili bilgiler öğrencilere Sosyal Bilgiler ve Hayat Bilgisi programları çerçevesinde verilmektedir. Sosyal Bilgiler dersinin genel amaçlarına baktığımızda doğrudan ekonomi konularıyla ilgili olan maddelerde Ģu ifadeler yel almaktadır:

“Ekonominin temel kavramlarını anlayarak, kalkınmada ve uluslararası ekonomik iliĢkilerde ulusal ekonominin yerini kavrar (8. Madde),

Meslekleri tanır, çalıĢmanın toplumsal yaĢamdaki önemine ve her mesleğin gerekli olduğuna inanır (9. Madde)” (MEB, 2005: 6) .

Ekonomi ile ilgili konuların, programın genel amaçlarına ve dersin içeriğine bir ünite ve öğrenme alanıyla yansıması, ekonomi öğretimine Sosyal Bilgiler dersinin verdiği önemi göstermektedir.

2005 Sosyal Bilgiler Öğretim Programında yer alan “Üretim, Tüketim ve Dağıtım” öğrenme alanı ekonomi ile ilgili ünite ve konuların ilgili temasıdır. “Üretim, Tüketim ve Dağıtım”, ekonominin çalıĢmasına odaklanmıĢ ayrıca “Küresel Bağlantılar” ve “Bilim, Teknoloji ve Toplum” öğrenme alanları da, dünya ekonomisindeki değiĢimlerle yakından ilgilidir (Akhan, 2009: 168) . “Üretim, Tüketim ve Dağıtım” öğrenme alanının önemi programda Ģu Ģekilde açıklanmıĢtır:

Bu öğrenme alanında, ilköğretim 4. ve 5. sınıfta bulunan öğrenciler, istekleri ve ihtiyaçları ile bunlar arasındaki farkları ayırt eder. Ġsteklerin sınırsız ama kaynaklarının sınırlı olduğunun farkına varır. Ġsteklerini mevcut kaynaklara göre oluĢturması gerektiğini öğrenerek bilinçli tüketici olmanın temellerini oluĢturur. Ülke ekonomisinin kaynaklarının yetersiz olduğunu kavrar ve mevcut kaynakları korumak gerektiğinin önemine inanır. Kendi ekonomik yaĢantısını diğerlerininki ile karĢılaĢtırır, farklılıkları ve benzerlikleri ortaya koyar. YaĢadığı yerin ekonomik koĢullarını inceler ve geliĢtirmek için çaba gösterir. Üretim, dağıtım ve tüketim, ekonomiyle ilgili ünite ve konuların en tipik temasıdır. Öğrenciler, ilgili ünitelerle

üretim, dağıtım ve tüketim ile ilgili temel kavramları öğrenir. Meslekleri tanıyarak hayatımızı kolaylaĢtırmak için var olduklarını bilirler (MEB, 2005, 96) .

“Üretim, Tüketim ve Dağıtım” öğrenme alanı kapsamında 4. sınıfta ve 5. sınıfta birer ünite bulunmaktadır. 4. sınıf ünitesi olan “Üretimden Tüketime” ünitesinde, isminden de anlaĢılacağı gibi genel olarak bir ürünün üretim aĢamasından tüketiciyle buluĢma noktasına kadar olan süreç anlatılmaktadır.

Bu ünitede, bireylerin istek ve ihtiyaçlarının neler olduğu, istek ve ihtiyaçlarını ayırt ederek, mevcut kaynakları kullanarak ihtiyaçlarının karĢılama yoluna gidebilecekleri vurgulanacaktır. Ayrıca ihtiyaçlarımızdan hareket ederek insanların temel ihtiyaçlarının neler olduğunu fark etmeleri sağlanacaktır. Ayrıca temizliğe, ürünlerin seçiminde kalite ve standartlara uyulması gerektiğine değinilmiĢtir. Bir ürünün hangi aĢamalardan geçerek yüzlerce kiĢinin emeği ve gayretleriyle bizlere ulaĢtığı önemle vurgulanmıĢtır. Öğrencilerin de bu örneklerden yola çıkarak bir ürünün üretim, dağıtım ve tüketim ağını oluĢturmaları beklenmektedir.

Bu ünitede ayrıca mesleklerin ihtiyaçlarımızı karĢıladığı ve her bir mesleğin baĢka mesleklerle iliĢkili olduğu vurgulanmıĢtır. Ayrıca bu ünitede, öğrencilerin mesleklerin önemini kavrayarak Ģu an için seçmek istedikleri meslekleri, gerekçeleri ile sunmaları beklenmektedir.

Savage ve Amstrong, (2004: 106) Sosyal Bilgiler dersindeki ekonomi programının öğrenciye:

 Ġnsanların seçim yaptığını,

 Ġnsanların seçimlerinin maliyet içerdiğini,

 Ġnsanların istek ve ihtiyaçlarına tahmin edilebilen yollarla cevap verdiğini,  Ġnsanların bireysel seçim ve ihtiyaçlarını etkileyen sistemler kurduklarını,  Ġnsanların ticaret yaptıklarında kazandıklarını,

 Ġnsanların tercihlerinin geleceğin sonuçlarında yattığını daha iyi anlamalarına yardımcı olduğunu ifade etmiĢlerdir.

Saunders‟e (1984: 2) göre, 1970‟lerin ortalarında, ekonomistler ve eğitimciler ekonominin hangi yönlerinin ve en etkili öğretiminin nasıl gerçekleĢeceği konusu üzerinde Ģu dört noktada anlaĢmaya varmıĢlardır.

 Çok ağır gerçek bilgilerdense temel ekonomik bilgileri öğretelim.

 Öğretmenlerin görevi, temel ekonomik kavramları ve bu kavramların iliĢkilerini anlamasına yardımcı olmaktır.

 Öğrencilere ekonomiyi anlamaları için ekonomi hakkında kavramsal bir çatı verilmelidir ve nesnel analiz ve sistematiğini öğrenmesi sağlanmalıdır.

 KarĢı karĢıya kaldıkları çok geniĢ aralıktaki ekonomik hayatlarında bilgilerini uygulayarak ekonomik sorunları baĢarırlarsa eğer ekonomi eğitiminin gerçek kiĢisel ve toplumsal avantajları ortaya çıkar (Sunal ve Haas, 2005: 377) .

Ekonomi eğitimi araĢtırmacıları ekonomi içeriğini öğrencilere problem sunarak ve öğrencilerden ne olduğunu açıklamalarını isteyerek çalıĢmıĢlardır. AraĢtırmalar 5-7 yaĢ arasında resmi bir ekonomi eğitimi almadan ekonomik düĢüncenin ortaya çıkmaya baĢladığını göstermektedir (Sunal ve Haas, 2005: 377) .

Schug (1997), “Çocuklar Ġçin Ekonomi; Ġlkokul Düzeyinde Öğretim Ġçin Fikirler” adlı kitabında ilkokul ekonomi dersleri için aĢağıdaki kriterleri önermektedir (Sunal ve Haas, 2005: 380):

 Aktiviteler, vatandaĢlık anlayıĢını ve becerilerini geliĢtirmeli.

 Aktivitelerde somut örnekler kullanılmalı ve verileri iĢlemek için fırsatlar sağlanmalı.

 Aktiviteler resmi olarak planlanır ama resmi olmayan fırsatlar sınıfta ortaya çıkan haberleri ve kavramları gözden geçirmek ve analiz etmek için kullanılır.  Aktiviteler öğrencilere ait deneyimlere bağlıdır.

Brophy ve Alleman‟a (2007: 155) göre, ilköğretim öğrencilerine zamanlarını ya da paralarını nasıl harcayacakları konusunda karar vermelerini isteyen aktiviteler onların deneyimsel öğrenme kazanmalarına fırsat verir. Ekonomi konuları, öğrencilerin yerinde karar almalarını sağlayacak önemli beceriler kazanmalarını sağlar. Ayrıca bu konular öğrencileri ilgili konular hakkında bilinçli olmaya ve bir iĢe baĢlamadan önce seçimlerinin muhtemel sonuçlarını düĢünmeye hazırlar. Örnek bir etkinlik olarak, öğrenciler okulda kıtlık durumu ile karĢı karĢıya bırakılır ve bu durumu kendi cümleleriyle ifade etmeleri ve rol oynamaları istenir. Daha sonra, öğrenciler ana sorunu belirlerler. Öğretmen, kıt kaynaklarla karĢılaĢma durumunun bizi bir karar almaya yönelttiğine dikkat çeker. Öğrenciler kıtlık kavramının tanımını kendi cümleleriyle ifade ederler. Öğretmen kıtlığın, insanların isteklerinin mevcut kaynakları aĢması sonucunda oluĢtuğunun üzerinde durur. Son olarak, öğrencilere yeni öğrenilen bilgiyle en baĢtaki problem arasında iliĢki kurmasında yardımcı olur. Bu etkinliğe benzer uygulamalar öğrencilerin ekonomi kavram ve prensipleriyle tanıĢıp, uygulayıp, deneyim kazanıp, elde ettikleri bilgileri tekrar gözden geçirdikten sonra somut durumlara uygulamalarına imkan verilmesi konusunda yararlı olmaktadır (Akhan, 2009: 166-167) . 3-5. sınıf düzeyinde ekonomi öğretimindeki öğretmen davranıĢları Armento (Armento & Flores, 1986: 98) tarafından incelenmiĢtir. Öğrenci baĢarısını artıran öğretmen davranıĢları aĢağıda verilmiĢtir:

 Daha fazla kavram tanımlamaları ve pozitif kavram örnekleri vermek ve dersin ana düĢüncelerini tekrar gözden geçirmek,

 Dersin amaçları ile ilgili gerçekçi bilgiler ve doğru ekonomik kavramlar kullanmak,

 Bilgilerin genellemeleri ve kavram etiketleri ile ilgili daha fazla içerik bulundurmak,

 Dersin konusunun öğrencilerin ilgisini çekici olmasını sağlamak. (Sunal ve Haas, 2005: 378) .

Ekonomik kavramların soyut olması öğrencilerin ekonominin iĢleyiĢini kafalarında canlandırmalarını zorlaĢtırabilir. Bu nedenle öğrencilere basit Ģemalarla, çeĢitli kavram haritalarıyla, ekonomiyi günlük hayatla iliĢki kurabilecekleri resim, gazete haberi, karikatür, afiĢ, film gibi görsel araçlar kullanmak ekonomik düĢünme

becerisinin geliĢmesinde yararlı olacaktır. Aynı zamanda öğrencilere günlük hayatta karĢılaĢılan problemleri çözebilmelerine, kendi cümleleriyle bu problemleri ifade edebilmelerine fırsat verecek drama gibi, problem çözme gibi aktif düĢünmeyi gerektiren yöntemler ekonomi eğitimi için en uygun yollardan bazılarıdır.

Benzer Belgeler