• Sonuç bulunamadı

kýsýtlamalarý, ibadet yerlerini hizmet-lerini durdurmaya veya sýnýrlamaya zorladý ve birçoðu toplu ibadetleri internet üzerinden organize etmek zorunda kaldý. Düðünler ve cenazeler kýsaltýldý” diyor.

Londra'daki Palmers Green

Camii'ndeki Müslüman Toplum Eðitim Merkezi'nin kurucularýndan 72 yaþýn-daki Talat, “Toplumumuzda cenaze törenleri gerçekten çok etkilendi, defnedilmeden önce ölülerimizi yýkar ve kefenlerdik. Ama bu dönemde ölü-lerimizi yýkayamadan, onlarýn izin ala-bilen sýnýrlý sayýda kiþinin katýlýmýyla doðrudan mezarlýða götürülmeleri gerekiyor. Çok, çok acý verici.”

Dini bayramlar ve kutlamalar da etkilendi. Aðustos ayýnda, Saðlýk Bakaný Matt Hancock, birçok Müslüman'ýn bayramýný aileleriyle birlikte kutlayacaðý geceden bir gece önce Kuzey Ýngiltere'nin bazý bölgelerinde sokaða çýkma kýsýtlama-larýný sýkýlaþtýrdýðý için eleþtiri aldý. Bu, bazýlarý tarafýndan 'Noel'i iptal etmeye' benzetilen bir hareketti.

Bir Metodist olan 79 yaþýndaki Janet, “Bu ikinci karantinayý yaþadýðýmýz için gerçekten üzgünüm” diyor. “Özellikle kiliselerde doðru dürüst bir Paskalya kutlamasý olmadýðý için iki büyük Hýristiyan bayramý þimdiden etkilendi, Paskalya ve Pentekost’tan sonra þimdi Noel de engellenebilir. Noel'e kadar karantinadan çýkacaðýmýzý umuyorum ama çýkamazsak, elimizden gelenin en

iyisini yapmamýz gerekecek. Sadece dýþ dünyaya kilisenin gerçekten kapalý olmadýðýný, kilisenin hâlâ hayatta olduðunu göstermemiz gerekecek” diyor.

Yeni normale uyum saðlayabilmek adýna birçok inanç grubu, topluluk-larýyla baðlantý kurabilmek ve birlikte dua edebilmek için dijital teknolojilere yöneldi. Ama bu her zaman göründüðü kadar kolay deðildir.

Kendini Ortodoks Yahudi olarak tanýmlayan 69 yaþýndaki Doreen, “Bütün düzenli ibadetlerimizin ve faaliyetlerimizin yeniden düþünülmesi gerekiyordu” diyor. Sinagogumuz Þabat bayramý etkinliklerini internete taþýyamadý, çünkü Þabat'ta teknoloji kullanmýyoruz, bu bizim için büyük bir sorundu. Merkez ofisteki profesyonel personel tarafýndan desteklenen birçok haham, insanlarýn sinagogla hâlâ bir baðlantýlarýnýn olduðunu hissede-bilmeleri için diðer hizmetleri ve toplumsal faaliyetleri internet ortamýna taþýmaya baþladý” diyor.

Talat, dijital teknolojiye geçiþin hem olumlu hem de olumsuz yanlarýný þöyle vurguladý: “Bütün bunlarýn olumlu bir etkisi yaþlý bayanlar için oldu. Hiç kul-lanmalarýný beklemediðim teknolojiyi kullanýyorlar. Eðitim ekibiyle düzenli olarak Zoom seanslarý düzenliyorlar ve buna bayýlýyorlar. Tamam, yüz yüze deðil ama en azýndan bir ekran üzerinden sanal olarak yüz yüze. Erkekler için durum farklý. Erkeklerin

farklý bir iletiþim tarzý vardýr. Hanýmlar kadar konuþkan deðiller. Onlar için oldukça zor oldu.”

Bir Sih olan 74 yaþýndaki Rajinder, “Ýleride ne olacaðýný kimse bilmiyor. Ama Covit-19 burada ve gelecekte de burada olacak. Uyum saðlamalý, aklýmýzý kullanarak, nazikçe ve sevgiyle birbirimizi desteklememiz gerekiyor. Ýnancýný koru, dua et ve meditasyon yap. Allah bizi esirgeye-cek ve biz bu iþin üstesinden gele-ceðiz” diyor.

Birleþik Krallýk’da karantinalar ve sosyal mesafe, kurallarý yaygýn yalnýzlýða ve izolasyona neden oldu. Fakat inanç bu duygulara karþý koy-maya yardýmcý olabilir mi?

Janet, “Bence bu durumdan dersler çýkarabileceðimiz pek çok iyi þey oldu. Birçok insan diðer insanlara yardým edebilecekleri yollar bulmaya çalýþýyor. Ýnsanlarýn birbirlerine ve komþularýna sevgilerini gösterebilmeleri için harika bir fýrsat oldu. Ýster sohbet etmek için birinin kapýsýnýn önünde durmak, ister küçük hediyeler göndermek veya yal-nýz olduðunu bildiðiniz birini telefonla aramak gibi” diyor.

Doreen de ayný fikirde: “Ýnsanlarý birbirine baðlý hissettirmenin ve onlarýn þu anda hissettikleri yalnýzlýk ve umut-suzluðun üstesinden gelmelerine yardýmcý olmanýn daha fazla ve farklý yenilikçi yollarýný bulmamýz gerektiði-ni düþünüyorum. Özellikle kendigerektiði-ni

tecrit edilmiþ hissedenlerle iletiþim kur-mak için daha iyi olmalýyýz.”

Talat, her inançtan ve inançsýz insan-larýn birbirleri hakkýnda daha fazla þey öðrenmesinin hayati önemi olduðuna inanýyor. “Bilgi eksikliði korkuya yol açar. Bir þeyi ne kadar az anlarsanýz, zihniniz o kadar çok hikâye yaratýr.”

Rahda da ayný fikirde: “Bir

baþkasýnýn dinini ve inancýný anlamak, ön yargýlardan veya yanlýþ anlamalar-dan kurtulmak demektir. Baþkasýnýn dinini eleþtirmem, çünkü günün sonun-da hepimiz tek bir Tanrý'ya dua ederiz. Yeter ki iyilik yapýn. Ýster bir ateist veya bir mümin olsun, baþkalarý için iyilik yapýn yeter.”

Rajinder, “Hepimiz karantina ve Covit-19 ile ayný gemideyiz. Hepimiz insanlýðýn bir parçasýyýz ve birbirimizin dinlerinden ve inançlarýndan ders almalý ve onlarý kutlamalýyýz" diyor.

Ýngiltere’deki Din Medya Merkezinin kurucusu Michael Wakelin pandemi sonrasý dünyada dinin nasýl bir rol oynayacaðýyla ilgili makalesinde þun-larý söylüyor:

“Krizler genellikle öngörülemeyen sonuçlar doðurur. Covid-19 salgýný sürecinde, bu sonuçlardan biri Tanrý’ya inancýn öneminin yeniden keþfedilme-sidir. Bu süreçte, çoðumuz daha dindar olduk ve sýkýntýlý zamanlarda toplumu biraraya getirmede inancýn önemi he-pimize hatýrlatýldý. Salgýn kýyýlarýmýza

ulaþtýðýnda herkesin tahmin edeceði þey bu deðildi. Travmatik zamanlar genellikle insanlarý inanca yaklaþtýr-maz, inançtan uzaklaþtýrabilir. Birçok ülkede, savaþ sonrasý toplumlar laik bir yaþamýn temellerini attý. Yakýn zaman-larda da, ülkelerindeki bir türlü bitme-yen savaþtan etkilenen bazý Suriyeliler, Tanrý'dan ziyade ateizme döndüler. Ama 1991'deki Körfez Savaþý sýrasýn-da, bunun tam tersi oldu. Amerika Birleþik Devletleri'nde kiliseye katýlým, savaþ baþlar baþlamaz hýzla arttý. 11 Eylül'den sonra da aynýsý oldu. Ve görünüþe göre pandemi sýrasýnda da ayný þey oluyor. Ýngiltere'deki genç yetiþkinlerin üçte biri, karantina baþladýktan sonraki haftalarda sanal dini törenlere katýldý. Bu normalden önemli ölçüde daha yüksek bir rakam.

Bu þaþýrtýcý olmamalýdýr. Savaþ siper-lerinde hiç ateistin olmadýðý söylenir. Ve hepimiz son zamanlarda pandemi-nin psikolojik siperindeydik (hastalýk için tedavi görmüyor olsak bile). Din birçoklarý için daha önemli hâle geldi ve hattâ normal þartlar altýnda özellikle dindar olmayacak olan bazýlarý için vazgeçilmez hâle geldi.

Pew Araþtýrma Firmasýna göre, dünya nüfusunun % 84'ü dini bir inanca baðlý olduðunu beyan ediyor. Ýnançlar virüsün neden olduðu güven-sizlik, kaygý ve yabancýlaþmaya küre-sel tepkinin önemli bir parçasý oldu. Karantinalar ve sosyal mesafe kýsýtla-malarý nedeniyle, genellikle dijital plat-formlardaki sanal dini toplantýlar,

ibadethanelerdeki fiziksel toplan-malarýn yerini aldý. Ýslâm dünyasýnýn en önemli ibadet þartlarýndan olan Hac ziyareti bile pandemi sürecinde sanal hale geldi. Çünkü 2 milyon hacýnýn büyük çoðunluðu Suudi Arabistan'a seyahat edemedi.

Teknoloji dini deðiþtiriyor olabilir, ancak bazýlarýnýn tahmin ettiði gibi, kesinlikle onu ortadan kaldýrmaz veya modasý geçmiþ hâle getirmez. Daha önce de olduðu gibi, Tanrý'nýn ölümüyle ilgili haberler fazlasýyla abartýlýyor. 1999’da, milenyumun arifesinde Ekonomist dergisinde Tanrý için yayýnlanan meþhur ölüm ilanýný hatýrlayýn. 10 yýl sonra, ön sayfasýnda “Tanrý geri döndü” diye ilan etti. Deðiþen koþullar, bir an için, tüm eski yöntemlerin, ebedi inanç gelenekleri de dâhil olmak üzere, ortadan kalktýðýný hissetmemize neden olabilir. Bu genel-likle böyle deðildir, özelgenel-likle de

yüzyýlýmýzdaki ilk ölümcül küresel sal-gýnla karþý karþýya olduðumuzda.

Ýnsanlarýn fiziksel, ruhsal ve zihinsel saðlýklarýna odaklandýklarý bu süreçte, dini gelenekler muhtemelen kendi kendine reçete edilen tedavinin daha büyük bir parçasý haline gelecektir. Fiziksel saðlýk (özellikle baðýþýklýk sis-temi) ile zihinsel saðlýk arasýndaki baðlantý iyi bilinmektedir. Dini inançlar, Covid-19 ile iliþkili stres nedeniyle artan alkolizmi, intihar oran-larýný ve depresyonu azaltmaya

yardýmcý olabilir. Bu yýlýn baþlarýnda, Ulusal Ýstatistik Ofisi, Tanrý’ya olan

inancýn kiþinin kendini daha iyi hissetmesine önemli ölçüde katkýsý olduðunu ortaya koydu. Yapýlan deðiþik araþtýrmalar da maneviyatýn birçok zihinsel saðlýk durumu üzerinde olumlu bir etkisi olduðunu göstermek-tedir. Ýnanç ayrýca toplumlarý birarada tutan sosyal yapýþtýrýcýdýr.

Konu din olduðunda, medyanýn bazý bölümlerinden duyduðumuz hikâyeler her zaman doðru deðildir. Dinin iyi ya da kötü olduðunu düþünenler olabilir, ama önemli olduðu konusunda hepimiz hemfikir olmalýyýz. Ve önemli olan þeyler de âdil ve dürüstçe rapor edilme-lidir. Din konusu, en azýndan hassasi-yetleri nedeniyle, en yüksek baþmakale standartlarýný hak ediyor. Birleþik Krallýk’ta din hakkýndaki tartýþmalarý daha doðru haberciliðe kaydýrmak amacýyla, gazetecilerin ve diðer medya profesyonellerinin dünya dinlerini ve inançlarýný ele almalarýna yardýmcý olmak için baðýmsýz ve tarafsýz bir kurum olan Din Medya Merkezini kurduk.

Genel olarak Küresel Güney, sosyal dönüþümde dinin önemini geliþmiþ ülkelerden daha fazla görüyor gibi görünüyor. Medya, teknoloji ve din alanlarýndan uzmanlar, Covid-19 sal-gýný sonrasýnda geliþmekte olan ülkeler için çözümler üzerinde çalýþmak üzere sanal Dakka Forumu'na katýlacak. “Küresel Güney'in Davos'u” olarak adlandýrýlan etkinlik, dini inançlar ve uygulamalarýndan ortaya çýkan çözüm-leri araþtýracak. Bu çözümçözüm-lerin çoðuna teknoloji aracýlýk ediyor. Krizler sýrasýnda toplumsal dayanýklýlýk önem kazanýr ve dini okuryazarlýk ve iletiþim bunun önemli kolaylaþtýrýcýlarýdýr. MI-6'nýn (Ýngiliz Dýþ Ýstibarat Teþkilatý) eski bir baþkaný bir keresinde bana dini liderler müzakere masasýnýn etrafýnda toplanýncaya kadar asla dünya barýþýnýn olmayacaðýný söylemiþti. Müzakere masasý þimdi bir Zoom çaðrýsý olabilir ve daha sonra bir WhatsApp grubuna dönüþebilir. Yani, teknolojiyi benim-seyen toplumlar, inançlarý ve bununla birlikte gelen tüm faydalarý korumak ve anlamak için daha iyi bir konumda

olabilir.“Tekno-din” dünyaya neredeyse virüs kadar hýzlý yayýldýðý için hepimiz için bazý önemli dersleri ola-bilir.” Nanyang Teknoloji

Üniversitesi, S. Rajaratnam Uluslararasý Çalýþmalar Okulu'nda toplumlarda dinlerarasý iliþkiler çalýþ-malarý bölümünün baþkaný Mohammed Alami Musa, “Covid-19 salgýný, devasa toplumsal ve kolektif boyutlarý göz önüne alýndýðýnda, dini yaþamýn savunmasýzlýðýný ortaya çýkardý. Dini faaliyetler, virüsün yayýlmasýna aktif olarak katkýda bulunmuþtur. Gelecekte de olabilecek, bu pandemi gibi gerçek bir kitlesel enfeksiyon tehdidine karþý dinin yeniden þekil-lendirilmesiyle ilgili 5 varsayýmsal soru sorulmalýdýr” diyor.

1.Din daha az komünal hâle gelebilir mi?

2.Dinin toplumsal boyutunu uygula-manýn geleneksel olmayan yollarý ola-bilir mi?

3.Dinin asli mülkiyetinin bireylere geri dönmesi için daha az "kurumsal" din olabilir mi?

4.Daha bireyselleþtirilmiþ bir din pratiði, daha az dinler arasý rekabetle sonuçlanabilir mi?

5.Eþsiz bir devlet-din birleþmesi modeli yeni normal olabilir mi? Ve þöyle devam ediyor: “Pandemi, Dünya’ya barýþ, huzur ve uyumu geri getirmek için mükemmel bir fýrsat sunuyor.

Pandemi, devletin öncülüðünde tutar-lý, ulusal bir yanýt için toplumun dini kesimlerinin desteðini toplamanýn öne-mini göstermiþtir. Varlýðý pandemiler veya diðer riskler tarafýndan tehdit

edilen bir dünyanýn ortaya çýkmasý artýk laik ve dini olarak bölümlere ayrýlamayacaðý için bu son derece önemlidir. Devlet, dini yeni bir seküler modele dâhil etmelidir.

Laiklik araþtýrmacýlarý, dini ortadan kaldýrmayan, ancak dini devlet ve toplum içinde uygun bir þekilde yer-leþtiren yeni laik çaðý tartýþýrken, bu öngörülemez bir durum deðildir. Dünyanýn dinli ve dinsiz olarak ikiye bölünmesi anlamsýz. Örneðin Güney Kore'deki kiliselerde görüldüðü gibi dinin uygulanmasý Covid-19'un yayýl-masýna katkýda bulunurken, din, virüsün yayýlmasýný kontrol altýna almak için insanlarýn disiplinli

davranýþlarýný teþvik etmede de yararlý bir rol oynadý.

Gezegen varoluþsal tehditlerle karþý karþýyayken, dini liderler dinin iki koþulda devletle birleþmesi gerektiðini anlamalýdýr. Birincisi, laik lider olacak ve ikincisi, bir toplumu yönetmek ve iþletmek için dinî aklý deðil, kamusal aklý kullanýlacaktýr.

Yukarýda sýralanan beþ varsayýmsal soru, geleceðin dinlerinin beþ olasý özelliðini ortaya çýkarmýþtýr, bunlar daha az toplumsal, daha bireysel, geleneksel olmayan þekilde uygulan-malý, daha az rekabetçi ve laiklikle sinerjik olmalýdýr.”

Kaynak :www.ageuk.org.uk ,

Yazan: Tobin Hart, Ph.D. Çeviren: Nelda Ýnan

Ruhumuzdan Gelen

Benzer Belgeler