• Sonuç bulunamadı

SADAKA KAVRAMININ PAYLAŞIM AÇISINDAN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ

II. BÖLÜM DEĞER KAVRAM

3.8. SADAKA KAVRAMININ PAYLAŞIM AÇISINDAN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ

Sadaka, hem inanan kişinin bir başkasına sevgi ve merhamet saikıyla ihtiyari olarak sunduğu her şeyi, yaptığı her türlü yardımı, hem de karşılığında dünyevi hiçbir şey beklemeden ahlaki veya hukuki gerekçelerle yapmakla yükümlü olduğu yardımları kapsar.230 Sadaka hem maddi yardımı hem de manevi yardımı içeren bir

kavramdır. Sadaka; zekat, hediyeleşme gibi maddi anlamda kullanımlar yanında, iyi işleri emretmek, selam vermek gibi manevi anlamlarda da kullanılmıştır.

Hz. Muhammed bir hadisinde şöyle buyurmaktadır. “Đslam’ın onayladığı her iyilik bir sadakadır.”231

Allah’ın insanlardan yapmalarını istediği her türlü iyilik hadiste sadaka olarak ifade edilmektedir. Dolayısıyla kapsamı çok geniş bir kavram olarak karşımıza çıkar. Bu sebeple hayatta bize örnek olabilecek, bir şey yaptığımız zaman bu da sadakaymış diyebileceğimiz birçok davranış ortaya koyabiliriz.

“Her güzel ve tatlı söz sadakadır. Namaza doğru attığın her adım da, sadakadır.”232

“Đnsanlara güler yüz göstermek, sadakadır.”233

Hz. Muhammed, insanların hepsinin aynı ekonomik koşullara sahip olamaması dolayısıyla müslümanlara maddi yardımla birlikte sadaka yerine geçebilecek davranışlar olduğunu bildirmiştir. Đnsanlara güzel söz söylemek veya güler yüz göstermek de bir sadakadır. Đnanan insan toplumsal yaşamda pozitif bir yapı ortaya koymalıdır. Diğer insanlar kendilerini gördüğünde onlara sevgisini güler yüzüyle, tatlı diliyle gösterebilmelidir. Çünkü müslümanlar birbirlerine karşı merhametli, paylaşımcı insanlardır. Okul döneminde çocuk aileden ayrılıp yeni bir çevre olan okula uyum

230 Muhammed Esed, “Kur’an Mesajı”, çev. Cahit Koytak, Ahmet Ertürk, Đstanbul, 1999, s. 366.

231 Buhari, Edeb 33; Müslim, Zekat 16. 232 Kuzai, Hadis no:574, s. 131. 233 Kuzai, Hadis no:763, s. 179.

sağlamaya çalışır. Eğer okulda öğretmeni ya da arkadaşları güler yüzden uzak, güzel söz söylemekten geri duran bir yapıya sahip olurlarsa çocukta okula karşı bir soğuma ve sonucunda da okul korkusu oluşabilecektir. Ailesinde sevgi diliyle yetişmiş, her sabah annesinin gülücükleriyle uyanmaya alışmış bir çocuk, eğer gittiği okulda asık bir surat, kötü sözler söyleyen öğretmenlerle karşılaşırsa çocuğun okula gitmek istememesi gibi bir durum ortaya çıkacaktır. Dolayısıyla öğretmenlerin, anne- babaların özellikle çocuklara karşı olumlu bir tavır içerisinde olmaları onların okula olan tutumlarını iyi yönde etkileyecektir.

“Yarım hurma vererek de olsa ateşten korununuz.”234 “Kim helal kazançtan bir

hurma değerinde bir sadaka verirse, Allah onu şüphesiz içtenlikle kabul eder. Allah sadece helali kabul eder. Sonra Allah bu kabul ettiği hurma değerindeki sadakayı dağ gibi oluncaya kadar sizin küçük tayı büyütüp beslediğiniz gibi büyütüp geliştirir.”235 Đslam insanlardan varlıklarının büyük bir kısmını değil, sadece belli bir miktarını fakirlerle paylaşmalarını istemiştir. Bu hadislerde, paylaşılan miktarın küçük olmasına karşın, kişinin bu paylaşım karşılığında elde edeceği kazancın çok büyük olacağı belirtilmektedir. Okul çağındaki çocuklarda mantıksal düşünme, sayı, mekan, boyut, hacim, kavramları yerleşmeye başlar. Dolayısıyla paylaşmanın en temelini oluşturan az da olsa küçük görmemek ve insanlarla paylaşabilme düşüncesini anlayabileceklerdir. Çocuk bir hurmanın bir süre sonra dağlar kadar büyüyerek kendisine geri döneceğini düşünmesi, onu sadaka olarak küçük de olsa her şeyin verilebileceğini öğrenmesini sağlayacaktır.

Hz. Muhammed'e “Sadakanın hangi kısmı daha üstündür?” diye sorulduğunda,

şöyle cevap vermiştir: “Sağlam olduğun, servete karşı cimri bulunduğun, yaşama ümidinde olup fakirlikten korktuğun halde sadaka vermen, sadakanın en üstün

şeklidir. Sakın can boğaza dayandığı zamana kadar sadaka vermemezlik yapma ki o zaman filan ve falan adama şunu verin diyerek falan adamın malını başkalarına

234 Kuzai, Hadis no:248, s. 61.

235 A. Feyzi Kocaer, “Sahihi Buhari Muhtasarı”, Kelebek Yayınları, Konya, 2003, Hadis no: 709, s. 247.

taksim etmeyesin!”236 “Çömleğe saklama, Allah da sana karşı saklar. Az da olsa

gücün yettiğince sadaka ver.”237 Sadaka verme, insanda cimrilik hastalığını yok eden,

dünyaya ve hayata ebedi bakma düşüncesini ortadan kaldıran bir ibadettir. Elde edilen kazancın yeri gelince Allah için harcanması, bunun da ölüm yaklaştığında değil genç iken, dünyaya karşı amaçlarımızın olduğu zamanlarda yapılması önemlidir. Okul döneminde çocuk okul korkusu yanında ölüm korkusunu da yaşayabilir. Onun için bilinmez olan bu durum çocuğu endişeye sevk edebilir. Ölüm motifi çocukta bir etki oluşturacağından insanların hayatta iken sadaka ibadetlerini yerine getirmelerinin gerekliliği çocuğa anlatılabilecektir.

“Gizlice verilen sadaka, Rabbimizin öfkesini söndürür.238 “Yemediğini mi

sadaka olarak vereceksin.”239, Bu hadislerde Hz. Muhammed, sadakayla ilgili bazı

esaslar ortaya koymaktadır. Sadakanın gizli verilmesi, kendine layık gördüğünden

vermek gerektiği vurgulanmaktadır. Okul çağının ilk başlarında daha

benmerkezcilikten kurtulamamış olan çocuğa, kendi için uygun olanı diğer insanlarla paylaşması gerektiği, bunun yanında övünmeyi ve gösteriyi sevmesi dolayısıyla bir paylaşımda bulunduğu zamanda bunu gösteriş için yapmaması gerektiği ifade edilebilir.

Özellikle okul döneminin ilk başlarında çocuk hayalci bir yapıya sahiptir. Bu dönem çocuğunun fikir ve hayal çevresi önem arz etmektedir. Önceleri sadece aile, çevre ve arkadaşlarla sınırlı olan hayal dünyası son zamanlarda kitle iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla gelişmiş ve aileden uzaklaşmaya başlamıştır. TV, sinema ve internetin yaygınlaşmasıyla artık çocuğun seyrettiği çizgi filmler, filmler, diziler çocuğun hayal dünyasını şekillendirmeye ve örnek oluşturmaya başlamıştır.240

Ayrıca çocuk bir kahramana aşırı ilgi duyup, onu taklit ve onunla özdeşleşme yoluna

236

A. Feyzi Kocaer, Hadis no: 716, s. 249. 237 A. Feyzi Kocaer, Hadis no: 725, s. 252. 238 Kuzai, Hadis no:469, s. 107.

239 Cem’ul-fevaid, c. 2, hadis no:2797,s. 28.

240 Sabri Akdeniz, “Çocuğun Fikir ve Hayal Dünyası”, Đslam’da Aile ve Çocuk Terbiyesi 1, Ensar Neşriyat, Đstanbul, 2005, s. 383-399.

gidebilir. Bu durumda çocuğa bu gelişim dönemine uygun, insanların birbirlerine maddi manevi yardımlarını içeren çizgi filmler yada çocuk filmleri seyrettirebiliriz. Çocuğun kendine kahraman olarak seçmesi için bazı alternatifler oluşturup gerekli ortamı hazırlamalıyız. Özellikle Hz. Muhammed’in hayatı ve diğer peygamberlerin hayatlarıyla ilgili filmler çocuğa seyrettirilerek onlar için uygun örnekler oluşturmalıyız.

Ebu Mesud el-Ensari’den nakledilir. “ Rasulallah bize sadakayı emredince çarşıya giderdik, Pazar taşıyıcılığı yapardık, az bir miktar kazanır onu sadaka olarak verirdik. Bazıları da çok kazanırdı. Bir adam geldi. Epeyce bir miktar sadaka verdi. Münafıklar ‘Bu gösteriş.’ dediler. Başka biri az bir miktar sadaka verdi. ‘Allah, bu kadar az sadakaya muhtaç değildir.’ dediler.241 Bunun üzerine şu ayet indi: “Sadaka

vermekle gönülden davranan mü’minlere dil uzatan ve ancak ellerinden geldiği kadar verebilenlerle alay eden kimselere, bu davranışlarının cezasını Allah verir. Onlara can yakıcı azap vardır.242

Đnsanları sadaka olarak verdikleri miktara göre yargılamak, onları eleştirmek, inanan bir kimsenin özelliği olmamalıdır. Haksız yere insanları yargılamak kul hakkını da beraberinde getirmektedir. Okul çağında tenkit özelliğine sahip olan çocuğa, çevresindekileri eleştirirken dikkatli olması gerektiğini, bazen herkesin hata edebileceğini, insanlar hakkında gelişigüzel konuşmanın bizi onlara karşı sorumlu kılacağını ifade etmemiz büyük yarar sağlayabilir.

Bu dönem çocuklarına, yoksullara, yetimlere kimsesizlere iyilik etmenin önemi üzerinde çokça durmalıyız. Đhtiyaç sahiplerinin çektiği zorlukları ve sıkıntıları çocuklara anlatmalı, onları hastanelere, yoksulların evlerine götürerek onlarda yardım ve paylaşma duygusunu uyandırmalıyız. Hatta bazen onlara para veya eşya vererek sadaka vermelerine sebep olmalı, iyilik yapmanın verdiği mutluluğu ve gönül ferahlığını onlara tattırmalıyız.243

241 Buhari, Đcare 13. 242 Tevbe, 9/79.