• Sonuç bulunamadı

4. İZARİTMİK HARİTA

4.10 Sürekli Yüzeylerin Diğer Temsilleri

İzaritmik harita, verileri göstermek için izolinleri kullanan iki boyutlu bir yaklaşımla verilerin yüzeyini göstermektedir. Tüm harita okuyucuları, bu tematik tekniği kullanarak verilerin yüzeyini doğru bir şekilde kolayca yorumlayamamaktadır. Tematik harita çeşitlerinden izaritmik haritalar anlaşılması en zor olanıdır. Çünkü yöntemin arkasındaki mantık soyuttur. İzaritmik haritanın yorumlanmasına yardımcı olmak için, yüzeyin gölgeli rölyef ve üç boyutlu görünümleri tek başına veya iki boyutlu muadili ile birlikle kullanılabilir (Dent vd. 2009).

İzolin ve yüzey haritalarının oluşturulması, özellikle zor veya benzersiz koşullar içermemektedir. Grid enterpolasyonu ve konturlama yazılımının kullanılması, haritacıya haritalanan yüzeyin doğruluğunun ve nihai harita ürününün tasarımının hızlı bir şekilde değerlendirilmesini sağlar. Yüzeyleri görüntülemek için izaritmik haritaların kullanılması, gölgeli rölyef, tel kafes veya yüzey haritaları gibi diğer yüzey haritası ürünlerinin eklenmesiyle daha da geliştirilmiştir. Yan yana yerleştirilmiş veya dikey olarak istiflenmiş bu haritaların bir kombinasyonunun kullanılmasıyla yüzey varyasyonunun daha iyi anlaşılması sağlanmaktadır (Dent vd. 2009).

4.10.1 Gölgeli Rölyef Haritaları

Gölgeli rölyef haritalar, bir gölge efekti kullanılarak sözde üç boyutlu bir yüzeyin görüntülenmesi için oluşturulmaktadır. Bu tür görüntülerin tasarımı, yüzey verilerinin sunumunda uzun süredir kullanılmaktadır. Arazi, rölyefini belirtmek amacıyla gri tonlamadaki çeşitlilikler kullanılarak tasvir edilmektedir. Gölgeli rölyef haritalarının oluşturulmasında, ışık kaynağı kuzeybatı çeyreğine yerleştirilmelidir. Bu güneydoğuya gölgeler yansıtır ve rölyefin yansımasını oluşturur. Işık kaynağının ufkun üzerindeki yüksekliği, ışığın yüzeye çarptığı geliş açısını belirlemektedir. Doğal ortamlarda olduğu gibi, daha yüksek bir geliş açısı daha kısa gölgeler üretirken, daha düşük bir açı daha uzun gölgeler üretmektedir. Bu, makul oranda rölyef haritalarındaki araziyi görselleştirmek için oldukça etkili bir araç olmasına rağmen, dağlık alanlar çok uzun gölgeler oluşturacağından, gölgeli kısımdaki bilgi ayrıntısı kaybolmaktadır. Haritacı, güneydoğuda konumlandırılan bir ışık kaynağının, tepelerin vadiler olarak görüldüğü ve bunun tam tersi olduğu bir kabartma dönüşmeleri oluşturmaktadır (Şekil 4.24) (Dent vd.

2009).

Şekil 4.24 Gölgelendirilmiş rölyef (Dent vd. 2009).

Şekil 4.24’de (a) sol üst kadrana yerleştirilen ışık kaynağı, gölgeler sağ alt kısma doğru atılırken bir rölyef görselleştirmesini oluşturmaktadır. (b) Işık kaynağı sağ alt taraftan geldiğinde, kanalların sırtlar olarak görülmesine neden olan rölyef ters çevrilmektedir.

Gölgeli bir rölyef görüntüsünün oluşturulması, otomatik haritalama programlarının işlevsel bir bileşenidir. Gölgeli rölyef yüzeyleri, U.S. Geological Survey (USGS) tarafından sağlanan dijital verilerden oluşturulabilmektedir. Ulusal Yükseklik Veri Kümesi (NED), USGS Sorunsuz Veri Dağıtım Sistemleri (SDDS) web sitesinden indirilebilmektedir. Bu yükseklik verileri, 7.5 Dakikalık Topografik Dörtgen formatında mevcut olan Sayısal Yükseklik Modellerinin (DEM'ler) yerini almaktadır. Yükseklik verileri, yedi metrelik KOH doğruluğu ile metre cinsindendir. Gölgeli rölyef görüntüleri 1-1/3 veya 1/9 yay saniyelik çözünürlükten oluşturulabilir (Şekil 4.25). Topografik harita formatındaki geleneksel DEM'ler, USGS'de bulunmaya devam etmektedir, ancak artık güncellenmemektedir (Dent vd. 2009).

Şekil 4.25 Kuzeybatı Pasifik’in gölgelendirilmiş rölyef haritası (Dent vd. 2009).

4.10.2 Üç Boyutlu Ağ ve Yüzey Haritaları

Hem üç boyutlu ağ hem de yüzey haritası, kullanıcının üç boyutlu yüzeyin dalgalanmalarını görselleştirmesini sağlar. Üç boyutlu ağ, tabanını gizleyen sürekli bir kaplamanın örtülebileceği iskelet yapısını temsil etmektedir. Sadece üç boyutlu ağ kullanılsa da, haritalar sürekli yüzeyi üç boyutlu bir görünümde görüntülemek için enterpolasyon sürecinde oluşturulan ağı kullanmaktadır. Üç boyutlu ağı oluşturmak için x ve y eksenlerinin doğrularından oluşan bir matris, z ekseni değerleriyle (her ağda enterpolasyonlu veri değerleri) bağlantılı olarak kullanılır. Haritacı, kullanıcının görüş konumunu gösteren hem pusula yönünü hem de görüş açısını istediği yönde değiştirebilir. Pusula yönü, güney yönünün doğusunda veya batısında belirli bir açısal dönüş seçilerek belirlenmektedir. Daha yaygın görüş yönlerinden birisi 45 derece güneyin batısıdır (Dent vd. 2009).

Ufuk üzerindeki 30 derecelik normal görüş açısı, yüzeydeki değişiklikleri sunmak için gerekli olan üç boyutlu rölyefi oluşturmaktadır. Bu açıdan daha aşağı bir yüzey, yüzeyin profil görüntüsünü alır ve 30 dereceden yüksek rölyef miktarını azaltmaktadır. Görüş açısı 90 dereceye yaklaştıkça veya doğrudan tepede olunca, ağın yalnızca x y çizgileri planimetrik şekilde gösterilir. CBS ve haritalama yazılımı bu değişkenlerin yönlendirilmesine izin verir ve bu da görüntüyü yeni bir görüntüleme konumu için eğer ve döndürür. Bu, görünür yüzeyi en genişe çıkarmak için yapılmaktadır. Genel bir kural daha yüksek rakımlı alanları (z değerleri) görüntünün arkasına konumlandırmaktır. Bu, en geniş yüzey alanının görüntülenmesine izin verir ve daha kısa olanları gizleyen, daha uzun nesnelerin oluşturduğu gölge etkisini en aza indirmektedir (Şekil 4.26) (Dent vd.

2009).

Şekil 4.26 Gürcistan, Taş Dağı’nın üç boyutlu ağı (Dent vd. 2009).

Şekil 4.26’daki dört harita, farklı görüş yönü ve bakış açısını gösterir. (a) 45derecelik standart görüş yönü ve ufkun üzerinde 30 derece görüş açısı,(b) 135 derecelik görüş yönü, (c) 45 derecelik görüş yönü ve 45 derecelik görüş açısı ve (d) 20 derecelik görüş açısı kullanılmıştır.

Harita ölçeği, x ve y eksenlerinin oran ilişkisi değiştirilerek dönüştürülmektedir. Dikey büyütme seviyesi, z boyutunun ölçeklendirilmesi dönüştürülerek değiştirilmektedir. Bu, yüzey dalgalanmalarının olduğundan daha çok ya da daha az büyütülmesi yüzeyin görüntüsünü değiştirmektedir. Dikey büyüklüğü dönüştürürken, o yüzeyin algısını değiştirmemek için dikkat edilmelidir (Dent vd. 2009).

Yüzey haritaları, üç boyutlu ağın görüş açısı ve görünüm yönünü gölgeli rölyef haritanın tepe gölgelendirmesiyle birleştiren başka bir üç boyutlu haritalama biçimidir.

CBS ve haritalama yazılımı, ilk önce üç boyutlu ağı görüntülemeden yüzeyi oluşturmaktadır (Şekil 4.27 Renkli Levha). Dijital yüzeyden, verilerin görüş alanı, eğim, görünüm ve diğer uzamsal bileşenlerin özelliklerini görüntülemek için bir CBS yazılımı kullanılarak yeni haritalar üretilebilir. Bu yüzeyler uzamsal analizde kullanılır ve bir CBS yazılımının ortak bileşenleridir. Yüzey haritalama işlevleri, yüzeyin farklı bir görünüm konumunu temsil edecek şekilde oluşturulan 3D uçuş yazılımı vasıtasıyla ortak bir özelliği paylaşır (Dent vd. 2009).

Şekil 4.27 Gürcistan Taş Dağı’nın yüzey haritası (Dent vd. 2009).

Bir yüzeyin değişkenliğinin gösterilmesi, aynı anda görüntülenen birden fazla haritanın kullanılması sayesinde geliştirilebilir. Bu tek bir izaritmik harita tarafından görüntülenen yüzeyin yanlış yorumlanmamasına yardımcı olur. Yüzeylerin anlaşılması zor olduğu için anlamayı kolaylaştırmak amacıyla haritacının yüzeyin birden fazla görüntüsünü kullanması yararlı olmaktadır. Bu haritalar, gelişmiş görselleştirme için yan yana veya dikey olarak yerleştirilebilmektedir (Şekil 4.28) (Dent vd. 2009).

Şekil 4.28 Gürcistan’daki Taş Dağı’nın üç boyutlu ağ üzerine yerleştirilmiş ana hat haritası ile harita bileşeni (Dent vd. 2009).

Hem izaritmik hem de üç boyutlu görünümün kullanılması yüzeyi görselleştirmeyi kolaylaştırmaktadır.